Katalog

SAYFA CUMHURİYET 19 NİSAN 2001 PERŞEMBE HABERLER Türk: İadede sorun yok• NewYorkbölge mahkemesinde hâkim karşısına çıkan Cavit Çağlar'ın 5 milyon dolar kefalet önerisi yargıç tarafmdan dikkate alınmadı. Duruşmaya katılan ABD hûkümeti temsilcisi, Çağlar'ın 60 gün içinde Türkiye'ye iade edilebileceğini söyledi. Haber Merkea - Etibank ve Egebank soruşturması çerçevesinde hakkmda gıya- bi tutuklamakaran çıkanlan, Interpol tarafindan kınnızı bûltenle aranırken önceki gün ABD'nin New York kentinde yakalanarak ceza- evine konulan eski DYP'li Devlet Bakanı Cavit Çağ- lar'm tutukluluk halinin de- vanuna karar veriidi. Çağlar, yann yeniden hâkim karşısı- na çıkacak Adalet Bakanı Hikraet Sami Türk, Çağ- lar'ıs iadesine ilişkin engel bulunmadığını belirtti. Cavit Çağlar, dûn Man- hattan'daki ABD bölge mahkemesinde 45 dakika süren ilk duruşmasmda, ser- best kalmak için mahkeme- ye avukaö aracılıgıyla 5 mil- yon dolarkefalet önerisinde bulımdu. Ancak yargıç bu öneriyi dikkate almayarak Çağlar'ın tutukluluk halinin devamına karar verdi. Duruşmaya Amerikan hûkümeti adına katılan M. VVîffiams adh yetkili, ''Çağ- lar'm tutuklanma gerekce- sinin Tûrtdye'ye iade edfl- mesi amacma yöneiik oMu- ğuna" dikkat çekti. Yetkili, Çağlar'm uzun süredir ABD'nin çeşitli kentierini dolaşüğmı ve son iki aydır da New York'ta bir otelde kaldığını belirlediklerini ifade etti. Temsilci, Çağlar hakkındaki işlemlerin 60 gün içinde tamamlanarak sanjğm Türkiye'ye iade edi- lebileceğini de söyledi. Adalet Bakanı Türk, Çağ- lar'm iadesine ilişkin engel bulunmadığını bildirerek sorun çıkacağını zannetme- diğini söyledi. ladenin ne kadar sürede gerçekleşe- ceğine ilişkin soru üzerine Tûrk, bu konuda bir süre vennenin mümkün olmadı- ğmı belirtti. Türk, "Buna ABD mahkemeleri karar verecek. Karara iüraz at*- nağt var. 6 ay da sürer, 1 yıl dasürebüir" dedi. Türkiye ileABD arasında adli yardımlaşma ve suçlu- lann iadesine ilişkin imzala- nan anlasma çerçevesinde siyasi nitelikli suçlar ve af- fa uğramış oian suçlar, iade kapsamı dışında kalıyor. Adalet Bakanhğı yetkilile- ri, ekonomik ve mali suçla- nn iade kapsamı dışında kalmadığına işaret etti. Hakkutdabirçokdava bulunan Çağlar,Interpoltarafindan hrnuzıbûltenlearamyordu Suç dosyasıkabanktstanbul Haber Servisi - ABD'de gözaltına alınan eski Devlet Baka- nı ve işadamı Cavit Çağlar, Ege- bank ve Etibank soruşturmalan kapsamında hakkmda verilen 2 gı- yabi tutuklama karan kapsamında aramyordu. Çağlar ayrıca eski sahibi olduğu Interbank'la ilgili Bursa ve Kadı- köy AğırCeza mahkemeleri ile Şiş- li Asliye Ceza mahkemelerinde açı- lan 3 ayrı davada ruruksuz yargıla- myor. Interbank'ın eski sahibi Cavit Çağlar, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'na (TMSF) devredilen ve Yafaya Murat Demirel'in eski sahi- bi olduğu Egebank'tan 7.5 milyon dolar usulsüz kredi almakla suçlan- dı. Eski DYP milletvekili ve işada- mı Cavit Çağlar, Istanbul DGM Cumhuriyet Savcısı Ercan Cengiz tarafindan ifade vermeye çağnlma- • Yahya Murat Demirel'in eski sahibi olduğu Egebank'tan 7.5 milyon dolar usulsüz kredi almakla suçlanan Çağlar, İstanbul DGM tarafindan ifade vermeye çağnlmasına karşrn sağlık sorunlannı gerekçe göstererek yurtdışına çıktı ve bir daha Türkiye'ye dönmedi. Savcılık, mahkemeye başvurarak Çağlar hakkında gıyabi tutuklama karan çıkanlmasım sağladı. r' sına karşm sağlık sorunlannı ge- rekçe göstererek yurtdışuıa çıkü ve bir daha Türkiye'ye dönmedi. Sav- cı Cengiz, İstanbul Nöbetçi 1 No'lu DGM'ye başvurarak Çağlar hak- kmda 2 Ocak 2001 tarihinde gıya- bi tutuklama karan çıkanlmasım sağladı. istanbul Interpol Şube Müdürlü- ğü'nce "kırmızı bülten"le aranan Çağlar hakkında aynca, yurtdışın- da yakalanması halinde Türkiye'ye iadesinin sağlanması amacıyla "ia- de talepnamesi" hazırlandı. Etibanlc soruşturması Etibank'la ilgili 36 sanık hakkm- da dava açan DGM Cumhuriyet Başsavcılığı, Cavit Çağlar'm dos- yasını ise ayırdı. TMSF'ye devredilen ve Dinç Bü- gm'in sahibi olduğu Etibank'la il- gili soruşturmayı da yürüten İstan- bul DGM Cumhuriyet Savcısı Er- can Cengiz, yine bu bankayla ilgi- li ortaya atılan usulsüz işlemlerde adı geçen Cavit Çağlar hakkmda, gıyabi tutuklama karan çıkanlma- sım sağladı. Bu davayla ilgili olarak da yurt- dışmda yakalanması halinde Türki- ye'ye iadesini sağlamak amacıyla "tadetakpnamesi'" hazırlandı. Baş- savcılık, Etibank'la ilgili soruştur- mayı halen sürdürüyor. Cavit Çağlar ve Bank Ekspres'in eski sahibi Korkmaz Yiğit hakkın- da birbirlerine menfaat karşılığı usulsüz krediler verdikleri gerek- çesiyle Kadıköy 6. Asliye Ceza Mahkemesi'nde açılan dava, hâki- min Bankalar Kanunu'na dayana- rak suçu "zinımet'' kapsamında bulması ve "Görevsizlik karan" vermesi üzerine İstanbul Adliye- si'negönderildi. Dosyayı inceleyen İstanbul 5. Ağır Ceza Mahkemesi ise Banka- lar Kanunu'nun suç tarihinden son- ra çıkmasını ge- rekçe göstererek "YetkisLdik ka- NERGtS HOLDtNG Üretimiyurtdışına koydınyoriddiası Ekonomi Servisi - İşadamı Cavit Çağlar'm, bazı işletmelerin üretim faaliyetlerini yurtdışına taşıdığı ileri süriilüyor. özellikle Bulgaristan gibi Türkiye'ye yakın olan ülkelere tekstil üretimini kaydırmak konusunda bir süredir faaliyet gösterildiği söyleniyor. Bursa'daki fabrikalarda üretimin sürdürülmesine karşm, gruba ait şirketlere gelen hacizlerle birlikte "üretimi yurtdışma kaydırma" eğiliminin ağırlık kazandığı öne sürülüyor. Grubun yurtdışında üç farklı yerde üretimini sürdürdüğü söylenirken. Çağlar'ın böylelikle güvende olmayan sermayesini yurtdışına kaçırma çabasmda olduğu iddia ediliyor. Nergis Holding ile Nergis Tekstil hakkında borçlulann mal varlıklanm devrettikleri gerekçesiyle "ihtiyati hariz" karan alınmıştı. Bu arada, işten çıkarmalann devam ettiği Çağlar'm işletmelerinden son olarak Yeşim Tekstil'de 160 çalışanm işine son verildiği söyleniyor. İşine son verilen kimi çalışanlara Bulgaristan'daki üretim merkezinde çalışmalannm teklif edildiği ifade ediliyor. Türkiye'de "ilkTereimza atan Çağlarhakkmda bankalan boşatanak,tabela şirket kurmak ve hayali ihracatm da aralannda bulunduğu çok sayıda suçlama bulunuyor. 1987'de DYP'den Bursa milletvekfli seçikn Çağlar, 49 ve 51. hükümetkrde devlet bakaıu olarak görev yapü. Borsadald şirketleri Ekonomi Servisi - ABD'de tutuklanan işadamı Cavit Çağlar'm borsaya kote olmuş üç şirketi bulunuyor. Nergis Holding'in hisselerinin bir kısmı, Polylen isimli şirket ve lntermedya şirketinin hisseleri halka arz edilmişti. Interbank'ın TMSF'ye devredilmesiyle İstanbul Menkul Kıymetler Borsasf nda (İMKB) işlem gören Nergis Holding, Polylen ve lntermedya şirketlerinin borsadaki tahtalan kapatılmıştı. Yatmmcılann zaran, Nergis Holding'in halka açık hisselerinde 6 trilyon 105 milyar lira, Polylen'de 479 milyar lira, lntermedya'da ise 468 milyar lira olarak hesaplanmıştı. ran" vererek dosyayı Kadıköy Ağır Ceza Mahkemesi'ne yolladı. Kadıköy Asliye Ceza Mahkeme- si'nde açılan dava kapsamında Korkmaz Yiğit ve Cavit Çağlar'm "Hizmet ve görevde güveni kötüye kullanmak" suçundan 2 ile 10 yıl arasında hapis cezasına çarptınl- malan ıstenirken "zünmet" suçun- dan ağır ceza mahkemesindeki yar- gılamalannda ise 12 'şer yıla kadar ağır hapisleri talep ediliyor. Davalar bltmlyor Şişli Cumhuriyet Savcılığı da In- terbank'tan çeşitli şirketler adına krediler alıp bunlan virman yoluy- la kendi hesaplanna geçirdiği iddi- asıyla Cavit Çağlar ile Mustafa Çağlar ve Şükrü Şankaya hakkm- da Şişli 8. Asliye Ceza Mahkeme- si'nde başka bir dava daha açtı. Hakkmda bu suçtan dolayı 5 yıla kadar hapis cezası istenen Çağlar, ifade vermeye gelmediği için ifade- sinin alınması amacıyla Bursa Asliye Ceza Mahkemesi 'ne ta- limat yazısı gönderilmişti. İs- tanbul Cumhuriyet Başsavcı- lığı da yönetici olmalanna rağmen Interbank'tan kredi aldıklan gerekçesiyle Cavit Çağlar, Mustafa Çağlar ve Şükrü Şankaya hakkında dava açtı. Tabela şlrket Başsavcılık aynca, aynı samklann da aralannda bulunduğu 37 kişi hakkm- da da "tabela şirketier" ku- rarak bunlara kredı veril- mesi ve daha sonra hesapla- nna geçirilmesiyle ilgili başka bir dava daha açtı. Yargılama aşama- sında İstanbul 3. Ağır Ceza Mah- kemesi'nde birleştirilen bu dosya- larda, Çağlar'ın "Bankadolandin- ahğı yapmak" suçundan 6 yıl 9 ay ile 11 yıl 3 ay arasında ağır hapis cezasına çarptınlması isteniyordu. Yargılamayı bir süre devam etti- ren İstanbul 3. Ağır Ceza Mahke- mesi, sanık avukatlannın talebi üzerine eylemin Bursa'da başlama- sı, İstanbul'da devam etmesi ve yi- ne Bursa'da bitmesini dikkate ala- rak "Yetkisizlik karan" ile dosya- yı Bursa 3. Ağrr Ceza Mahkeme- si'ne gönderdi. Çağlar, halen bu da- vada "tutuksuzsanık" sıfatıyla yar- gılamyor. Devlet Bakanlığı da yapan Cavit Çağlar, 'Sultanhamam Üniversitesi' mezunu olduğunu söylemişti Hayaiı mracaat FBI ka\ıtlamıa uzanatı öykü LEVENTGENCELLJ BURSA - Cavit Çağlar'ın ABD'de yakalanmasıyla Sü- leyman Demirel'in "aifefotoğ- rafi"ndan FBI kayıtlanna uza- nan yeni bir öykü de başlamış oldu. Cavit Çağlar, 1945 doğum- lu. Çağlar'ın 3 çocuğu, 1 toru- nu var. Oğlu Mustafa, çapkın- lıklan ve yolsuzluk iddialany- la çıktığı mahkemeler nede- niyle babası kadar ünlü. 2 kı- zından biri Yeşim evli ve 1 ço- cuğu var. Küçük kızı Yase- min'ın, babasının "tedaviiçur yurtdışına çıktığmı açıkladığı dönemlerde Amerika'da bir üniversiteye kayıt yaptırdığı, • 1980 darbesinden hemen önce AP'de delege olan Cavit Çağlar'ın yıldızının darbecilerle de banşık olduğu biliniyor. Çağlar'ın bugün haczedilen fabrikalannın en önemlilerinden Nergis Tekstil, dönemin Başbakanı Bülent Ulusu tarafindan görkemli bir törenle açılmıştı. — annesiyle birlikte babasınuı yanında olduğu da aktanlıyor. Çağlar, kendi anlatımıyla iş dünyasına "Manisa Akhi- sar'daki bir benzincide pom- paa çırağı olarak" başladı. İs- tanbul Sultanhamam'da da yi- ne kendi anlatunıylatekstilde- ki yükselmesinin temellerini atıyor. Sultanhamam'daki yıl- lanm "Oradaki yalışmam, be- nim üniversite mezunu ohna- ma yol açü. Ben Sultanhamam Üniversitesi mezunuyum'' dı- yerek özetleyen Çağlar'm, gerçekte hangi okul mezunu olduğunu kesin olarakbilen de yok. 1980 darbesinden hemen önce AP'de delege olan Cavit Çağlar'm yıldızının darbeci- lerle de banşık olduğu bilini- yor. Çağlar'ın bugün haczedi- len fabrikalannın en önemlile- rinden Nergis Tekstil, döne- min Başbakanı Bülent Ulusu tarafindan görkemli bir tören- le açılmıştı. ANAP'ın kurul- masından sonra Turgut Özal'ın, "Bize gel" çağnsmı reddettiğini ve Demirel'e Se- fa" gösterdiğini her firsatta açıklayan Çağlar'ın, kaderinin değişmeye başlaması da De- mirel'in yeniden politikaya ısınmasıyla eşzamanlı. Demirel'e vefa Demirel'm Çankaya'ya uzanan serüveninin en önem- li isimleri arasında yerini alan Çağlar'm, Özal'h hükümetler- le arasının pek iyi olmadığı bi- liniyor. Bu süreçte işletmele- riyle ilgili çeşitli baskılarla karşılaştığını açıklayan Çağ- Iar'ın, I987'de DYP'den Bur- sa milletvekili seçilmesiyle sıçrama dönemi başlıyor. 49 ve 51. hükümetlerde devlet ba- kanı olarak görev yapan Çağ- lar'ın, daha önce şirketleriyle ilgili icra takibi başlatan kamu bankalanndan sorumlu oldu- ğu biliniyor. 1987'degirdiğiMeclis'e,18 Nisan 1999 genel seçimlerin- de hiçbir partide yer bulama- dığı için veda etmek zorunda kalan Çağlar, bu sürece banka ve medya patronluğunu sığ- du-dı. Türkiye'de "ak"lere imza atan Çağlar'm ül- kenin en büyük hayaü ih- racat soruşturmasında da adı geçiyor. GülayAsh- türk ve eşi Orhan Ash- tûrk'ün piyasaya sürdü- ğü 1 milyar 700 milyon dolarlık naylon faturanm yaklaşık yüzde 50'sinin Çağlar'ın kurucusu ya da ortağı olduğu şirketler üzerinden döndürüldü- ğüne ilişkin iddialar da inceleniyor. Çağlar'm mahkeme kararlanna karşm Bursa Ovası'nın en verimli top- raklannda yaptırdığı Ye- şilşehir'i kendisi gibi ka- çak olan Jet-Pa'mn pat- ronu Fadıl Akgündüz'e pazarlamaya çalıştığı öne süriUmüştü. PERŞEMBE ORHAN BURSALI m Dibe Vunma' Tarhşması Kemal Derviş'in açıkladığı "Güçlü ekonomiye geçiş" programının "iyi yönünü" oluşturan, siyasi partiterin Türkiye'nin ekonomisiyle, kendi parti, si- yasal ve kişisel yararlan doğaıltusunda istedikleri gi- bi oynama özgüriüğünü sınııiayan yasa önerileri, şüphesiz Meclis'te öyle kolay kabul edilecek şeyler değil. Nitekim, Meclis'in ve ülkenin dinsel ve en ar- kaik partisi Fazilet, Merkez Bankası yasa önerisini engellemek için savaş açtı. Faziletçiler, Iktidar rüyası görerek bu durumda kendilerinin de çok önemli bir oyuncaktan yoksun kalacaklannı düşünüyor. Aslında, Faziletçilerin, iktidar partilerinin de duy- gulanna tercüman olmadıklannı söyleyebilir miyiz? İktidar muhalefette olsaydı, genellikle Fazilet gibi davranacaktı. Sistemin partileri, mali piyasalar, özel ve devlet bankalan ve Merkez Bankası üzerindeki doğrudan etkilerini yitirmek istemezler. Bu "güçlerini" isteye- rek ve kendiliğinden teslim etmelerini beklemek, işin doğasına aykın fikir ileri sürmek olur. Iktidar partileri, mecburiyetten, ortalığı yeniden toparlamak ve böyiece siyasi varlıklannı sürdürebil- mek için, Derviş'e evet demiş gözüküyorlar. Siya- set, kendi kendini bir "fare kapanı" içine soktu! Ka- panın anahtan dışarıda, eger siyasetçi-ekonomi ilişkisini yeniden düzenleyen yasalargeçerse, anah- tar Derviş'e verilecek ve kapı açılacak. Kapının açılmama olasılıgı da var. Dışandan para akışı başlasa bile, iktidann duru- mu iyi değerlendirememekten kaynaklanan tavırla- n nedeniyle (bunun işaretlerini sık sık veriyor!), siya- si yapının kendi üzerine çökme olasılıgı var. Derviş aslındayalnız bir adam. DSP içinde, yürekten birçok destekçisi olsa bile! Bu nedenle halkla birlikte "çay içme" gereksinimini duyuyor! Iktidan oluşturan üçlü, her olayda ortak gövde göstererek "Bir aradaytz" imanı tazeiemelerine rağ- men, çimentosu az bir yapı gibi; altılı bir "deprem" daha bu yapıyı çökertir. Veya, içlerinden birisi de yan çizebiiir. Bu durumda, gerçek bir dibe vuruşa tanıklık ede- biliriz... ••• "İyi ki Battık" başlıklı yazıda şöyle yazmıştık (15 Mart): "Bana sorarsanız, battık mı, hayırhenüz tam batmadık... Siyaset, henüz 'bizi mutlaka kurtara- caklardır' havasında. Bu nedenle, yapıda ufak-te- fek düzeltmeler, minik makyajiarla şu kısa dönemi atlatma çabası içindeler. Atlatabilirier mi? Evet, bu tehlike var. Ancak, eğer siyasi yapı değişmemekte direnirse, ekonominin buna tepkisi hiper olacak- tir... Türkiye o kadarkaşarianmış, katmerieşmiş, çı- kar çevrelehyle, soygun ve talan düzeni o kadar sarmaş dolaş ve örümcek sarmış ki, siyasette te- mei tutum değişmesi olmazsa, sanıyorum kurtul- masj mümkün değil... Tam dibe vurmadan...".. Bu "dibe vurma", korkuyla kanşık bir tartışma konusu oldu. Bazılan, geçmişten edindikleri deneyimlerden yola çıkarak ve kısmen haklı olarak, "dibe vurma- dan hiçbir şeyin düzelmeyeceğini" yazarken, sis- temle "bütünleşik" bazı köşeyazarian bu "dibe vur- ma" görüşünden büyük endişeye kapıldı. "Dibe vur- ma" görüşünü ortaya atanlan "eski solcular", "ide- olojiksaplantılılar" olarak niteledi. Bir "Özal komü- nisti", sistemin çökeceği korkusundan, önce eko- nomiyi düze çıkardı, arkasından "gerekli iç dinami- ği yaratarak siyasi reformlan yapacaklannı" bile i- lan etti! (Allah kuvvet versin!) Bir radikal yazar da di- be vurmayı isteyerek, acı çekmenin anlamı olmadı- ğını buyurdu. Bir başkası da dibe vurmanın felaket- lerinden bahsederek gençleri uyardı! • • • Türkiye'yi "dibe vurdurmak", sadece görüş açık- layanlann hadlerine düşmez. "Dibe vurmuş" Türki- ye'yi kurtarmak da... Burada sosyal ve siyasi bir tar- tışma var. Sorun ve tartışmanın ana ekseni, Türkiye'yi 18. kez, ama bu defa iyice çökerten siyasi yönetim sis- temi ve anlayışı değişmeden, bu ülke insanının aa çekmekten kurtulamayacağı gerçeğidir. "Eğer... yapılsaydı son kriz yaşanmazdı"Vahvah- lan edenler, asla bu gerçeği görmeyen, yaşadıklan geçmişi anlamayan veya bu dumura uğramış yapı- nın aynen sürmesinden yarar umanlardır. Onlar, 19. krizde de "keşke şu para musluğu kısılmasaydt" gi- bi yüzeyselliklerie uğraşacaklardır. Iktidar partileri de onlar gibi bugün "keşke şöyle yapsaydık" diye ah vah etmektedirier. ••• Dibe vurduk mu? Belki de vurduk ve çıkıyoruz! Dibe vurmak, tamamen sübjektif bir değeriendir- medir veya ideolojik görüş ve tutumlara göre ölçü- sü değişir. Türkiye'nin bugünkü sistemi içinde bu dibe vu- ruş ölçüsü, "artıksürdürülemez bir yönetim biçimi" olabilir. "Siyasi yapının, siyaset-ekonomi ilişkisinin ülkeyi yönetemez duruma getirmesi ve bu yapının kesin değiştirilmesi zorunluluğu an;"dır ömeğin. Bu düşünce, bugünkü durum için herkesin üze- rinde birieşebileceği bir "minimaltpstas" olabilir. Ve- ya bu kıstas büyük bir çoğunluk için bir ayıraç ola- bilir. Dibe vurduk mu? Belki de vurmadık! Eski yapının değişmezlik karariıhğı veya değişe- bilirtiği bunu belirleyecektir. ••• Tabii, bir de hesapta hiç olmayan "hurafeler" işin içine kanşabiliri Yapı, zorunluluktan bile olsa, de- ğişme kararlılığı gösterse bile, daha da dibe doğru yolculuk yapılabilir! Toplumun veya koşullann kaotik davranışına "hu- rafeler" demenin de hiçbir zaran olmaz!.. Ne dersiniz? obursali@bilimmerkezi.org.tr Okkan suikastına ihbar yağıyor DtYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) - Diyarbakır Emniyet Müdürü M Gaffar Ok- kan ve 5 arkadaşmın şe- hit edilmesi olayına ka- tıldığını itiraf eden Mehmet Fîdancı'nın sorgusu Terörle Müca- dele Şubesi'nde sürdü- rülürken polise gelen ihbarlar nedeniyle çok sayıda hücre evine bas- kın düzenlendi.Ancak bu baskınlardan sonuç alınamadı. Polis operas- yonlannı sürdürüyor. Geçen cuma günü, üzerinde "Mehmet Bekçi" adına düzenlen- miş sahte kimlikle ya- kalanan ve 8 kişiyi öl- dürdüğü beürlenen Fi- dancı için DGM Savcı- lığı'ndan 3 gunlük ek süre alındı.