19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 1 NİSAN 2001 PAZAR 8 HABERLERİN DEVAM G U N C E L CÜNEYT ARCAYÜREK • Baştarafı 1. Sayfada kan'ın dediği gibi ısteğinin birden ortaya çıkması- na kaynaklık eden nedenler neydi ya da kimdi, kim- lerdi? Ecevit'e göre, nedenlerin başında "işlerin bo- zulması" geliyor. işlerin bozulması mı?.. Hımmmm.'.. Söylemin üzerinde duralım: Başbakan'ın gerekçesini kabul edersek krizeön- cülük yaparak "işleri berbat edenin" bizzat kendi- teri oldugunu peşinen kabul etmemiz gerekir. Böy- tece, darbe heveslilerini cesaretlendirenin kayna- ğında bizzat kendilerinin bulunduğunu kabul etmiş olmuyorlar mı? Bu türden söylentilerin ya da isteklerin ortaya dö- Külmesindeki yegâne nedenin ülke yönetimindeki zafiyet olduğunu -içerde ve dışarda- bilmeyen kal- dımı? Durumu artık sağır sultan bile duymuş olmaJı ki, daha dünlere kadar, örneğin 76'lık Demirel'in Çan- kaya'da kurtancı olarak oturmasını savunan, Ece- vit'i siyasal ve ekonomik yollarda beğeniyle destek- leyen kalemler -bile- bu görüşlerinden fır döndü. Aramızdaki "bunlar" binlerce dolar aylık ücretle- riyle pekâlâ zamana ve zemine uymasını bildikleri için dün öyle, bugün böyle. Şimdi taaa Amerika'dan "Türkiye'de artık siya- saldeğişimden ve kaçınılmazyeniliderarayışlann- dan" uzun uzadıya söz açan yazılar döktürüyoriar. Bu görüşleri, ABD'nin gözde yöneticilerinin aynı konuyu açık seçık söylemelerinden sonra sahiplen- meleri de aynca dikkat çekici. Ben gibiler bir sabah uyandığında gördü ki; ay- larca yazdıkları, Kanal D'deki "Politika Durağı" programında dört aydır söyleyegeldiklerini "bunlar" şimdi temel konu yapıyor. Dün işlerine gelmediği için susan, ama işlerine geldiği için bugun çalakalem yazanlar gıria!.. Yakınma Ismi gerekmez, bilen bilir. Yazar VVashington'dan; ABD Hazine Bakanı O'Neifl'in, Derviş'e -konu pa- ra iken- Siyasal Partiler ve Seçim yasalannın de- ğiştirilmesinden söz ettiğine değiniyor ve sonra: "Türkiye 'de siyasal değişim ve reform isteği (ya- ni daha önceki paragraflarda yazdığı gibi, 'yeni ü- der ve yeni siyasal oluşum' beklentisi) hızlayaygın- laşıyor. Bu istek yalnız entelektüel çevrelerde de- ğil... giderek sokaktaki adamın da malı olmaya baş- ladı" diye yazarak kırk bir kere maşallaha hak ka- zanıyor. Başbakan'ın dedığı gibi, krizli dönemler sadece darbe heveslerini mi meydana çıkanyor? Işler bo- zulunca "kurtancı" sayısı da artmıyor mu? Buyrunuz ışte size bir örnek: 6 kez kriz ve kriz- den çıkış süreci yaşayan ekonomiden sorumlu es- ki bir devletlû (devlet) bakan! Tanıdınız tabii; Gûneş Taner! 18 maddelik önlemler paketi hazırlamış; Mehmet Ali'nin Manşet programında bunlan sıralarken bir de 14 maddelik "kaynaklar" paketi açıklamaz mı? Olabilir, her boşta kalan insanın kendine uğraşa- cağı bir konu bulması elbette hakkıdır. Ne ki; insa- nı güldüren bir sözü şu sıkıntılı günlerde yüreklere serinlik yayıyor. "Derviş, bunlan bana sorsaydı, söylerdim. Bir telefon bile etmedi" diyor. Hükümet ortağı partisinin lideri Mesut Yrimaz'a paketleri bir koşu vereceğine; Kemal Derviş'in ka-' pısını çalmasını bekliyor. Nasıl, iyi mi? Daha büyük kurtancılarımızdan artık emekli eski Cumhurbaşkanı Demirel; açıklamayagöre, Ortado- ğu banşındaki son olumsuz gelişmeleri anlatmak üzere dün Başbakan'a gitti. Bu ziyaret, dün gazetelere yine manşet olan ma- nevi oğlu Kamuran Çörtük adına Bükreş'e sevk edilen 150 milyon dolar üzerine Çankaya'nın baş- lattığı soruşturmayla mı ılgiliydi? Tabii bu ve ben- zeri soruların kafalarda yeşermesine yol açtı.. Yaşayan görür... Daha neler neler! • Dolar yeşili maydanozlu köfteler... 120 fabrikaya kilit vunddu TAHtRMAYDA/ NAtMÖRÜ TEKtRDAĞ/ KIRK- LARELİ - Ekonomik kriz Trakya'da sanayiyi derinden vurdu. Son se- kiz ayda kent genelinde faaliyet gösteren 800 fabrikadan 120'sininka- pandığı tespit edildi. DlSK Trakya Bölge Temsilcisi Sebahattin Enıyanık. bölgede 25 bin kişinin işine son ve- rildiğini, işsizliğın en çok tekstil sektöründe yo- ğunlaştığını belirtti. Ko- caeli'nde de 14 fabrika kapısma kilit vurdu. Çorlu-Çerkezköy-Mu- ratlı E-5 kesıminde kuru- lu bulunan çeşitlı sanayi ve tüketim maddesi üre- ten fabrikalardaki tekstil, deri ve metal sanayiınin durma noktasına geldiği öğrenildi. 120fabrikanın kapandığı bölgede. bin- lerce işçiye ücretsiz izin, ya da çıkış verildiği, te- sislerin büyük ölçüde fi- nans sıkıntısı çektiği ve çalıştırdığı işçilerin üc- retlerini, SSKprimleri ve vergilerini ödeyemedik- leri belirtildi. Sanayici- ler, yüksek faiz ve nakit sıkıntısının giderilerek vergilerin azaltılması ge- rektiğini söylediler. Te- kirdağ Esnaf ve Sanat- kârlar derneklerinden alınan bilgiye göre, ke- penk kapatan ve Mali- ye'den kaydını sildiren işyeri sayısınm da 2500'ü aştığı kaydedildi. Ekonomik krizin etki- sinin toprak ve inşaat sektöründe de önemli et- kilerinin görüldüğü, dep- rem olgusu ve yeni yapı uygulamalannın da sek- töre büyük darbe vurdu- ğu saptandı. Trakya'da faaliyet gös- teren sanayi kuruluşlan- nın, kasıra ve şubat knzi- nin ardmdan üretim ka- pasitelerini azaltrığını ve bunun sonucu olarak 25 bin işçinin işine son ver- diklerini belirten Seba- hattin Eruyanık, "Ülkeyi doğru dürüst yöneteme- yenlerin sığınriığı BVIF politikalan emekçiinsan- lan işinden ediyor. Asga- ri ücretie çahştinlan işçi- lerden 25 bini daha işin- den oldu. Öztllikle tekstil sektöründen yoğun işçi çıkaran knruluşlar oldu. Çıkanlan işçilerin 22 bin kadan tekstil işkolu işçi- sidir" dedi. AA'nın haberine göre Kocaeli'ndeki sanayi te- sislerinden 14'ünün de ekonomik kriz sonrası kapandığı, bölgede 1010 kişinin tamamen, 678 ki- şinin de geçici süreyle iş- ten çıkanldığı belirlendi. Sanayi Odası'mn yaptığı "Ekonomik Krizin Koca- eli Sanayicisine Etküeri" anketıne katılan 191 üye- nin verdiği yanıtlardan, 41 tesisin üretimde düşüş yaşadığı, 119'ununyüz- de 39 kapasiteyle üretim yaptığı ve 17'sinin de vardiya sayılarmı 1 'e in- dırdıği ortaya çıktı. Ekonomi raporuna göre kamu ve fondaki bankaların borç stoku 25 katrilyon artacak DPT'den faiz ııyariM BANUSALMAN ANKARA-Devlet Planlama Teşkilatı'nm (DPT) ekonomik duruma ilişkin raporu, sosyal kesimlere sunuldu. Raporda, kamu bankaları ve fondaki ban- kalann borç stokunda yaşanan süreçle 25 katrilyon lira artış olacağı belirtilirken bu durum ve faizlerdeki yükselmeyle 2001 ve 2002 yıllannda ek faiz maliyetinin ulusal gelirin yüzde 14'üne ulaşacağı ortaya konul- du. Özelleştirme gelir hedefi 7.1 miryar dolardan 3 milyar dolara çekildi. Yüksek Planlama Kuru- lu'nda onaylanan DPT'nin 'Ge- nel Ekonomik Durum Değer- lendirmesi' raporu, Ekonomik ve Sosyal Konsey'de bir araya gelen sosyal kesimlere sunul- du. Kamu ve fon bankalannın borç stoku ve faizlerdeki artış- lara dikkat çekilen raporda. "Bu geüşmeler sonucunda konsolide bütçenin iç borç stokunun ulu- sal gelire oramnm yaklaşık yüz- de 18-20 puan artması beklen- mektedir. Kamu kesiminin ar- tan borç yükünün iç kaynaklar- la karşdanması, yeterince derin olmayan yurtiçi mali piyasalar- da önemli ölçüde baskı oluştura- cak ve böylece faiz oranlannın ve enfiasyonun hızla artmasına neden olabuecektir" saptaması yapıldı. Bunedenle yurtdışı pi- yasalardan borçlanma olanağı- nın da zor olduğu dikkate alın- dığında, IMF ve Dünya Banka- sı gibi kuruluşlann yanı sıra iki- li anlaşmalarla kredi sağlanma- sının önemli olduğu kaydedildi. Raporda, 2001 başında ek ge- lir yaratıcı önlemlerin yürürlü- ğe konulduğu, bu nedenle ek gelir arttıncı yeni önlemlerin son derece sınırh olduğu belir- tildi. Gelir hedefi 5 milyar dolar Raporda, 2001 için öngörü- len 7.1 milyar dolarlık gelir he- definin 3 milyar dolara çekildi- ği ortaya konuldu. Program çer- çevesinde orta vadeli hedefle- rın. "kamu bankalan ile ilgili operasyonlar yapıldıktan ve di- ğer ülke örneklerinde olduğu gi- bi piyasalarda belirti bir istikrar sağlandıktan sonra" kesınleşti- rileceği açıklandı. Türkiye'nin 2001 yılında ca- ri işlemler açığı vermeyeceği tahminine yer verilen raporda, enfiasyonun mart ve nisan ayın- dan sonra sıkı maliye ve para politikası ile enflasyon hedefiy- le uyumlu gelirler politikasıyla (düşük ücretler) yeniden düşme eğılimine gireceği savunuldu. "Dengelerin yeniden tesis edü- mesi Türkiye'nin kapsamh bir programı tavizsiz ve ivedilikle uygulamasuu gerektirmekte- dir" denilen raporda, program- da beklenmeyen bir durumla karşılaşılmaması için sürekli ve kısa aralıklarla gözden geçiril- mesinin önemi vurgulandı. Raporda. 2000 yılında ücret- li ve emekli kesimlerin aylık or- talama gelirlerinde reel gerile- me yaşandığı itirafı yer aldı. Emekçiden kitlesel basın açıldaması Haber Merkea - Çalı- şanlann alternatif ekono- mik programı dün düzen- lenen kitlesel basın açık- lamalanyla halka dağıtıl- dı. Ankara'da yaklaşık 2 bin çalışamn katılımıyla gerçekleştirilen açıkla- mada, Emek Platformu Dönem Sözcüsü TM- MOB Genel Başkanı Ka- ya Güvenç, başansızlığı kanıtlanmış, toplumsal ve siyasal desteği kalma- mış IMF ve Dünya Ban- kası politikalannı uygu- layan iktidarlann yüzünü halktan yana dönmesi ge- rektiğini söyledi. Emek Platformu'nun geçen hafta sonu 2 gün süren toplantılannda ha- zırlanan ve kamuoyuna duyurulan alternatif eko- nomik programı dün Tür- kiye genelinde gerçekleş- tirilen kitlesel basın açık- lamalanyla kamuoyuna tanıtıldı. Baydur a destek Ankara'da Güven- park'ta yapılan kitlesel basın açıklamasına Türk- Iş Genel Başkanı Bay- ram Meral, TMMOB Genel Başkanı Kaya Gü- venç, KESK Genel Sek- reteri Sevil Erol, DlSK Genel Başkan Yardımcı- sı Envw Oktem ve plat- formu oluşturan diğer de- mokratik kitle örgütleri- nin yöneticileri katıldı. Hükümete tepkilerini, "Yolsuzluk ve yoksulhık istemiyoruz", "IMF de- foL, bu memleket bizün", "Derviş paketmial başma çal" sloganlanyla göste- ren çalışanlar, TlSK Ge- nel Başkanı'nın 550 mil- letvekilinin fazla olduğu yolundaki açıklamalanna da alkışlanyla destek ver- diler. Platformun Dönem Sözcüsü TMMOB Genel Başkanı Güvenç eylem- de yaptığı konuşmada, büyük umutlarla göreve getirilen Kemal Derviş'in yurtdışından kredi yenne bir dizi yeni tavizle dön- düğünü vurguladı. Şimdiye kadar yaşanan bütün bunahmlann fafu- rasının çalışanlara çıka- rıldığını söyleyen Gü- venç, hükümetin yüzünü kendi dinamiklerine dön- mesi gerektiğini belirtti. Tüm kamu kaynaklannı uluslararası sermayenin hizmetine sunan iktidann Telekom'Ia ilgiiı mahke- me karanna uymasını da isteyen Güvenç, "Huku- kun üstünlüğünü kabul edin" dedi. _ TMMOB Başkanı Gü- venç, emekçilerin ekono- mik programlannın plan- lama, sosyal devlet, iç ve kısa vadeli borçlann er- telenmesi ve vergilerin sermaye üzerinde yoğun- laşması üzerine kurulu luğun basın açıklaması yapmak için Sultanahmet Meydanı'na yürümek ıs- temesi üzerine Istanbul Emniyet Müdür Yardım- cısı Önder Karaman, grubun önüne Çevik Kuvvet'ten oluşan panzer destekli güvenlık banka- tı kurdurdu. Barlkatı yıktık sıra hükümette Meydanda bulunan emekçilerin. "Yügmlık yok, direniş var" sloganı- EMEP, Halkevleri üyele- ri ve üniversite öğrencile- ri destek verdi. Yürüyüşe katılan tutuklu ve hü- kümlü yakınlan da F tipi cezaevlerini protesto et- tiler. Öğrenciler ise "Dip- lomalı işsiz ounayacağız'' şeklınde slogan attılar. Burada, hükümetı tem- sıl eden ve .üzerinde "Hortumculançoksever- dL 57. Hükümet zam ve vergi)e doyamadan ghti" yazılı tabut için temsili cenaze namazı kılındı. Ardından tabut ayaklar Sultanahmet Meydanı'na yürüyen emekçiJer, "IMF uşağı hükümet istifa", "Hükümetşa- şırma, sabnmıa taşırma", "Yoksıü, işçi düşmanı hükümet istifa" şeklinde sloganlar atn. olduğuna da dildcat çekti. Açıklama sonrası plat- form yöneticileri ve çalı- şanlann katılımıyla prog- ram halka dağıtıldı. İstanbul Türk-İş,DlSK,KESK, Memur-Sen, Türkiye Ka- mu-Sen ile bazı sivil top- lum örgütlerinin oluştur- duğu Emek Platformu Is- tanbul Bileşenleri'ne üye binlerce kişi, sabah saat 10.00'dan itibaren güven- lik güçlerinin oluşturdu- ğu üst arama noktalann- dan geçtikten sonra Be- yazıt Meydanı'nda top- lanmaya başladı. Toplu- nı atarak barikata yüklen- mesi üzerine Karaman, yürüyüş sırasında olabi- lecek tüm sorumluluğun, sendika temsilcilerinde olduğunu belirterek bari- katı kaldırttı. Sultanahmet Meyda- nı'na doğru yürüyüşe ge- çen emekçiler, "Barikaö yıkük su-a hükümette", "IMFuşağı hükümet isti- fa". "Hükümet şaşınna, sabnmızı taşırma". " YoksuL,işçidüşmanı,hü- kümet istifa" şeklınde sloganlar attı. Topluluk, yaklaşık yanm saatlik yürüyüşün ardından Sul- tanahmet Meydanı'na u- laştt. Eyleme' ÖDP, SlP, altında çignenerek yakıl- dı. Emek Platformu İs- tanbul Bileşenleri Sözcü- sü Münür Aydın tarafm- dan alternatif program okundu. Aydın, IMF ve Dünya Bankası tarafın- dan hazırlanan politika- lann Türkiye'de başanlı olma şansının bulunma- dığını belirterek bunun örneklerinin Uzakdoğu, Çin ve Rusya'da görüldü- ğünü söyledi. Açıklamanın ardmdan topluluk sessizce dağıldı. İzmlr Izmir'de de Konak Meydanı'nda toplanan yaklaşık 1500 kışilik grup "Kahrolsun IMF, bağunsız Türkiye", "Ge- lijor, geliyor, genel grev geliyor" sloganlan atarak hükümet yetkilılerine IMF programlannın uy- gulanmaması konusunda uyanda bulundular. "Üreten biziz, yöneten de biz olacağız". "Emeğin programı ulusaldır, IMF'nin değü'". "Yeğene yiyene değil, eğirime büt- çe", "IMFetinicebimden çek" pankartlannı taşı- yan kamu emekçılennm protesto göstensi, geniş güvenlık önlemleri altm- da gerçekleşti. Fatura emekçiye Burada bir konuşma yapan Emek Platformu İzmir Dönem Sözcüsü Alim Murathan, her kriz döneminın faturasuun emekçilere çıkanldığını belirterek "Vergi politika- lan ücreüiler alev hine şe- killendirilmektedir. Sos- yal güvenlik, sağlık, eği- tim başta olmak üzere tüm temel haklar sadece parası olanlann yeterince yararlandığı bir anla>ışa terkedilmiştir" dedi. Hükümet yüzünü halka dönsün Küçük ve orta ölçekli işletmelerin batma nok- tasına geldiğini bildiren Murathan, açıklamasında şu görüşlere yer verdi: "Ulusotesi sermayenin ve ülkemizdeki bir avuç a7inhğın çıkarlaruun ko- runmasuu ve alacaklan- nın tahsilinihedefleyen bu programlar bir kez daha krizle sonuçlanmıştir. Kriz sonrasında hükü- metçe sunulan acilönlem- ler paketi yukandaki acı tabloyu yaratan uygula- malann devamı niteliğin- dedir. Bugünekadar IMF ve Dünya Bankası politi- kalannı savunarak ve uy- gulayarak ülkemizi derin açmazlann içine sürükle- yen hükümetier artik yü- zünü halka dönmek zo- rundadır. Halkm refah düzeyini yükseltmeyi ve rantyerine üretimi arttir- mayı amaçlayan hiçbir politika çözüm üreteme- yecektir.'' G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafi 1. Sayfada Çanakkale ve Istanbul boğazlarının bugünkü statüsünü belirleyen Montrö Antlaşması 1936 yı- lında imzalandığında boğazlardan günde 15 ya- bancı gemi geçiyordu. 1938 yılında, boğazlardan geçen 5 bin 601 yabancı gemi 10 milyon 762 bin ton yük taşıdı. Bu rakam 9O'lı yıllann sonunda 51 bin gemiye ve 200 milyon tonu aşkın yüke çıktı. Şimdi buna 80 milyonluk bir ek daha öngörüîüyor. Olacak şey değil... Batı ülkeleri deniz ticaretinde iki ana unsurdan ödün vermiyorlar: - Belli bir yaşın üzerindeki gemileri limanlanna al- mıyorlar. - Büyük tankerlerin kıyı yerleşim yerlerine 200 milden fazla yaklaşmasına izin vermiyorlar. Biz ise her iki felaketi boğazımızdan geçiriyoruz. Dünyanın en zor su geçiş yollarından biri olan Is- tanbul Boğazı'nda gemilenn zaman zaman 90 de- receye yakın dönüşler yapması gerekiyor. Konu; çevre, strateji ve kent bilinci açısından büyük önem taşıyor. Dışişleri Bakanlığı önceki akşam bir açıklama yaparak boğazlardan petrol ve tehlikeli madde ta- şımacılığının seyir, can ve mal güvenliği açısından tehdit oluşturduğunu söyledi. Aynı gun Rusya'nın Hazar Havzası özel temcil- cisi ve Dışişleri Bakanı Yardımcısı Viktor Kalujniy Aşkabat'tan bildirdi: "Boğazlardan halen 50 milyon ton petrol geçi- riyoruz. Tengiz-Novorossisk boru hattıyla önümüz- deki hazirandan itibaren 67 milyon ton daha ge- çireceğiz. Türkiye'nin bunu engellemeye hakkı yok. Sorun varsa, delil sunsun." Boğazlardan sorumlu Devlet Bakanı Ramazan Mirzaoğlu, boğazları görmüş yakınlannı işe alsa da, rapor sunsalar! Işin kara mizah yanı bir yana, Türkiye konuya iliş- kin çalışmalar yapıyor olsa da sonuç ortada! Oteki coğrafyalarda durum Boğazlan evrensel ölçüde değerlendirdiğimizde dünyanın en önemli su yollanndan birini elimizde tuttuğumuzu görüyoruz. Boğazlanmızın benzeri doğal-suni su yollan 20. yüzyılın başlıca fırsatlan ve sonjnlan arasındaydı. ABD, 81.6 km. uzunluğundaki Panama Kanalı'nı 1914'te açarak bolgedeki ticaretin kaderini değiş- tirdi, iki okyanusu birleştirdi. Orta Amerika'da Pa- nama'dan sonra iki okyanusu birieştirmeye en el- verişli yer Nikaragua'da. ABD bu yüzden Nikara- gua'da denetimi dışında bir yönetimin iktidara gel- mesıni hazmedemiyor, ne pahasına olursa olsun indiriyor. Cebelitank, Akdeniz'le Atlas Okyanusu'nun ne- fes borusu. 58 km. uzunluğundaki, en dar yeri 15 km'ye kadar inen Cebelitank'ın yönetimi için Ispan- ya ile Ingiltere yıllarca çekişti-çatıştı. Haritaya ba- kanlar, Cebelitank'ın en uç bölgesinde Ingilizlere ait bir burun görecektir. Süveyş Kanalı da Hint Okyanusu'yla Akdeniz'in düğümü. 160 km'lik kanal, binlerce kilometrelik yolu harita gözüyle bir parmağa indiriyor. 20. yüz- yılın ikinci yarısında soğuk savaş sürecinde Mı- sır'ın Batı'ya karşı en büyük kozu ve pozu bu ka- nal olmuş, Batı Mısır'ın kanalı kapatma tehditleri- ni es geçememişti. Çanakkale ve istanbul boğazlanna gelince... Türkiye Cumhuriyeti'nin tapu senedi Lozan Antlaş- ması'nda boğazlarla ilgili bölümler istediğimiz gi- bi değildi. Egemenlik haklanmız kısıtlıydı. Boğaz- lardan geçışi bir konsorsiyum düzenliyordu. Mus- tafa Kemal bunu düzeltmek için zaman kolladı. Dünya dengeleri değişirken, Ingiltere'nin Akde- niz'deki ağırlığı azalırken Lozan Boğazlar Sözleş- mesi'nideğiştinnekiçin 11 Nisan 1936'dataraf ül- kelere nota verdi. 22 Haziran 1936'da imzalanan Montrö Sözleşmesi'yle boğazlardaki denetimi al- dı. 20 yıllık sözleşmeye en az 2 yıl önce itiraz ol- mazsa, yürüriükte kalacaktı. 1956'da bu olmadı ve statü sürüyor. Ancak Türkiye'nin başta aktardığımız ağırlaşan duruma göre yeni düzenleme yapması gerekiyor. Yoksa güç koşullarda elde ettiğimiz olanaklan korumakta aciz miyiz? [email protected] 256 şar milyar lira kazandılar Sayısal'ı iki kişi tutturdu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Sayısal Lo- to'nun bu haftaki çekilişinde kuponlannda 3,5, 7,10,17 ve 36 rakamlarmı işaretleyen 2 kişi, 256 milyar 832 milyon 740'ar bin lira ikramiye ka- zandı. Milli Piyango Idaresi'nden yapılan açıklama- ya göre. bu haftaki çekilişte 5 bilenler 589 mil- yon 75 'şer bin, 4 bilenler 6 milyon 405'şer lira, 3 bilenler 840'ar bin lira ikramiye ahnaya hak ka- zandı. Açıklamada, büyük ikramiye talihlilerinin, kuponlarmı Istanbul'un Sanyer ve Hatay'm Dört- yol ilçelerinde yatırdıklan belirtildi. Protesto yürüyüşîkıe polis engeliYort Haberleri Servisi - Gazıan- tep'te bir grup, ekonomik krizi pro- testo için izaısiz yürüyüş ve göste- ri yaptı. Diyarbakır'da Emek Plat- formu üyelerini polis tartakladî. Çorum'da esnaf örgütlerinin baş- kanlan, yayımladıklan ortak dekla- rasyonda, "Sryasilerden takbimiz; ya bu krizden çıkış yolunu bulursu- nuz ya da çeldp gidersünz" dediler. Trikotaj imalathanelerinin yoğun olduğu Gaziantep Gaziler Caddesi çevresindeki sokaklarda toplanan bir grup çocuk ve genç işçi, hükü- meti istifaya davet eden sloganlar atarak ara sokaklardan yürüyüşü başlattı. Polis Yunusekiplerinin iz- lemekle yetindiği grup, Gaziler Caddesi'nden yûrüyerek Hürriyet Caddesi'nin bir şeridini trafiğe ka- pattı. Sloganlar atarak yürüyüşü sürdüren göstericiler, Maarif Kav- şağı'nda trafiği engelleyerek Istik- lal Marşı okudu. Maarif Meyda- m'nda Çevik Kuvvet Şube Müdûr- lüğü ekipleri tarafından ablukaya alınan göstericiler, kavşak yanında- ki Maarif Meydanı'na almdılar. Göstericiler, ticaret ve sanayi oda- lannın bulunduğu binaya doğru bir süre "Esnaf burada, oda nerede" diye slogan attılar. Polisin "Tamam, dağıhn artik* uyansım dinlemeyen ve Karagöz Caddesi'nden yürüyü- şe devam etmek isteyen gösterici- lerin kaldınmdanyürümelerine izin verildi. Göstericilere, alışveriş yapanla- nn da katılması sonrasında cadde- de insan seh" oluştu. Göstericilerin ikinci kez yürümek istemesine po- lis izin vermedi. Dlyarbakır'da dayak 15 sivil toplum örgütünün oluş- turduğu Emek Platformu'nun Di- yarbakır'daki temsilcilerinin Büyük Postane önünde yapmak istediği kitlesel basm açıklamasına polis müdahale etti. Açıklamamn yapıl- masına izin veren polis, kalabalı- ğınartmasını engelledi. Destek ver- mek için postane önüne gelmek is- teyen birçok sivil toplum örgütü- nün yönetici ve üyesi polis tarafm- dan zor kullanılarak uzaklaştınldı. Polis, eyleme destek vermek iste- yen platform üyelerini tekmek to- kat dövdü. Samsun'da kamu çalışanlan, po- lis engeliyle karşılaştı. Kısa bir tar- tışmamn ardından platform üyele- ri basın bildirisini halka dağıttılar. Antalya'da basm bildirisi Atatürk Amtı, Izmit'te de postane önünde dağıtıldı. Çorum Ticaret ve Sanayi Odası, Ticaret Borsası, Çorum Esnaf ve Sanatkârian Odalan Birliği ve Zi- raat Odası başkanlan bir araya ge- lerek ekonomik krizi değerlendirdi. Temiz Toplum Derneği Hareketi Mersin Şubesi Başkanı VeMÜdz, tek kişilik eylem yapü. Kastamonu'da ise köylü, esnaf ve sanatkârlar bir protesto eylemi yaptılar. ÖDP de Kırklareli'nin Lüleburgaz ilçesin- de 'Ybksullukve Yolsuzluk Düzeni- ne Hayu-' mitingi düzenledi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle