18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
24 ŞUBAT 2001 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA 17 Hortlayan altın hevesi Şarap tannsı Dionysos, kendisini se- vindiren Kral Midas'adıleğini sorar. Midas, "Her dokunduğum altın olsun" der deme- sine de, sofraya oturduğunda yryeceği ek- meğin de, içeceği şarabın da altın olduğu- nu görünce pişman olur. Tann'ya bir kez daha yakanr. O da, Midas'ın Sart Deresi'nin kaynağında yıkanmasını, boylece altın tut- kusundan annacağını söyler. Işte o gün bugündür Sart Deresi altın pullannı sürük- lemektedir. Bu öykü neden aklımıza gel- di? O güzelim Sart'ta altın aranması için girişımlere başlandı. Kimi özel şirketler, Mi- das gibı altın tutkusuna kapılmışlar yanı. Salihlililer, Sartlılar, yöre insanı konuya çok duyarlı. Bilim insanlan ve hukukçularlatop- lantılar düzenliyor, takınacaklan tavn be- lirlemeye çalışıyorlar. Salihli Belediye Baş- kanı Zafer Keskiner, "Değermi" diye so- njyor, "Altın takı hevesi için doğayıyok et- meye değer mi?" ve ekliyor: "Dûnyanın uygariık mirası olarak değehendirdiği an- tik Sart harabelerini yok etme pahasına, bir gram altın için tonlarca suyu heba et- me pahasına, içinde altın oian kayaiar çö- zülünce çıkan arseniğin doğaya kanşma- sının insan sağlığını tehdit etmesı pahası- na, Salihli'ye önemli kazanç sağlayan ter- mal turizmini olumsuz etkileme pahasına, geçimini tanmia sağlayan yöre halkını ge- lecekte daha da fakirieştirme pahasına, bir avuç altın için değer mi bütün bunlara?" ISIK KANSl Denetimin denetimi olur mu?Başbakan Bülent Ecevft, Cumhur- başkanı Ahmet Necdet Sezer'in, ka- mu bankalannın soruşturulması ama- cıyla Devlet Denetleme Kurulu'nu dev- reye sokmasını şöyle tanımladı: "Oenetimin denetimi olurmu?" Eğer! Kamu bankalanndan batık işa- damlanna, batık banka sahiplerine kre- diler aktanlıyor ve bu ilişkiler belgelen- mesine karşın hiçbir soruşturma yapıl- mıyorsa eğer, denetimin denetimi olur... Eğer! Iktidara yakın işadamlan, hol- dingler, kamu bankalanndan aldıklan kredileri batınr, bu kredileri batırdıklan biline biline onlara yasalara aykın bir bi- çimde bir kez daha, iki kez daha kredi verilirve bu durum resmi raporlarla sap- tanır da, ilgıli bakanlar gelişmelere göz yumarsa eğer, denetimin denetimi olur. Eğer! Kamu bankalan özel bankalar- la ortaklık kurar, risk büyüklüğü kamu bankasının, hisse büyüklüğü ise özel bankanın olur da, bu ortaklığın kamu bankasının zararına işlediği anlaşıhr, ancak bu bilgiler ilgililerce es geçilirse eğer, denetimin denetimi olur. Eğer! Kamu bankalanndan kredi alıp da batıran işadamlanna, bu kez aynı ka- mu bankalannın özel bankalarla kurdu- ğu ortaklıklar aracılığıyla kredi verdiği somutlaşır, yapılan uyanlara karşın hiç- bir girişimde bulunulmazsaeğer, dene- timin denetimi olur. Eğer! Bir kamu bankasından aldığı krediyi batırdığı belirienen holding ya da işadamı, bir başka kamu bankasına başvurup yine kredi alabilir, onu da ba- tınr ve suç işleyenler belli olmasına kar- şın suç duyurulan ortada kalırsa eğer, denetimin denetimi olur. Eğer! Kamu bankalanndaki yolsuz- luk ve usulsüzlük savlannı içeren ra- porlar, onay için sorumlu bakanların önlerinde aylarca, yıllarca bekletilir, su- men altına itilirse eğer, denetimin de- netimi olur. Eğer! Kamu bankalanndaki yolsuz- luk ve usulsüzlüklere ilişkin raporları hazırlayan müfettişleroradan oraya sü- rülür, kamu görevinden nasıl atılabile- ceklen1 araştınlır, annelerinden emdik- leri süt burunlanndan getilirse eğer, de- netimin denetimi olur. Eğer! Iktidardakileri övecek, hoş tu- tacak, destekteyecek olan işadamlan ve holdinglere kamu bankalanndan usul- süz kaynak aktanhr; batsalar da, çıksa- lar da, haklannda soruşturmalar açılmış olsa da, onlara kaynak aktanlmaya de- vam edildiği resmi yazılara konu olur ve bu belgelenn üzerinde hiç durulmazsa eğer, denetimin denetimi olur. Eğer! Haarlanan müfettişraporian,ik- tidara yakın müfettişlerin bulunduğu üst kuruiiarda sulandınlırsa eğer, de- netimin denetimi olur. Eğeri Kamusal kaynaklan kimi çıkar- lar uğruna zarara uğrattıklan denetim organlannca saptanmış olanlar dene- timden kaçarken denetleneceklerini duyarlarsa eğer, hop oturup hop kalkar- larelbet... Ortalık yangın yeri gibi. Faizler, dö- yiz almış başını gidiyor. SBF öğretim Üyesi Prof. Dr. Sinan Sönmez. toz du- manının arasından sıynlıp gelişmele- ri yorumladı bize: "Uygulanan modelin parasal, finan- sal krizlere yol açacağı, reel sektörü olumsuzyönde etkileyeceği daha ba- şından belliydi. Ekonominin ve Mer- kez Bankası'nın tümüyleyabancı ser- mayeye, dış piyasalara bağımlı birko- numa getırilmesinin sonucuduryaşa- nanlar. Okkalı devalüasyon Okkalı bir devalüasyon ite karşı kar- şıyayız. Artık 22 Şubat'tan itibaren bütçe geçersizdir. Bütçedeki bugünkü ödeneklerte ne kamu hizmetleri görülebilir, ne aske- ri ihaleler dahil satın afmâlar gerçek- leştirilebilir, ne ekonominin çarklannı döndürecek harcamalar yapılabilir. Çalışanlar için ise durum tam bir fe- laket." Prof. Sönmez, iflas edeceği belli olan bir modeli uygulayan tüm siya- silerin ve bürokratlann, destekleyen işadamlannın, savunan medyanın, öven akademisyenlerin bugün ne dü- şündüklerinin, ne söyleyeceklerinin merakı içinde olduğunu aktarıyor. Meraka gerek yok. Huylu huyun- dan vazgeçer mi? Yangın gecesinin ertesi sabahında medyanın sürekli akıl danıştığı "en b//en"lerden bir üni- versite öğretim üyesi, kaşarlanmış öneriyi piyasaya sürüverdi bile: "Kamuda personel rejimi gözden geçiriimeli." Anlayacağınız, en bilen akademis- yenimiz "Memurian işten atalım'öe- menin kibarcasını dile getiriyor. Olur, hay hay. önceliide öneriyi ya- pan akademisyenimizden başlaya- lım... ISSIZ ODA YAZILARI VEDAT ÖZDEMİROĞH' ~ 'Sağ Kol'a Açık Mektup! Sayın Sağ Kol, Tarihin, tarih kadar eski neredeyse. Bu yüzden sana fani, herhangi bir isim vermedim. Sen bir müessesesin! Yaşa var ol, ey sağ kol! Özelliklerin zamana ve zemine göre değişse de, senin bile değişmezlerin vardır! 'Sen gücü seversin. Güç, sana hiç gelemeyeceğin yerlere gelme, dahası hiç kalamayacağın mevkide kalma fırsatı verir çünkü. Sen güce taparsın. Kumazlığın, yeteneksizliğin ve tükürük işlemeyen sentetik suratın seni bu güce çekmek de değil, mecbur ve mahkûm etmiştir. Sen, sağ kol, otoriteden daha çok benimsersin otoriter olmayı. Ve uyanmıştır çürüyen zihniyetin güce yapışmaya, seversin 'sözü geçer' kalmayı!.. Iş bitirici olmak, esas vazifendir. Kendi kendine kaldığında sahibini bile aşağıda gören yalan ruhun aksatmaz bu görevi: Sen tetikçisin! Kullanmayı iyi bilirsin, seversin de. Başka bir şey bilmediğinden mi? Sahibini, sahibinle aralarında kablo işlevi gördüğün vasıfsızları,' 'arkadaşım' dediklerini, dününü ve bugününü kullanırsın. Yanna inanmazsın sen; hiçliğin - görkemine ulaşmaktan değildir bu inançsızlık, nerede sende öyle ışıltılı bir gönül?! Sen, olmayana inanmazsın sadece; elinde kâğıt olup tutman gerekir kepazelik simgesi muhbir belgelerini ve kâr hırsınla harlandırdığın komplo teorilerini, inanman için. Sen, sağ kol; sen, sermayenin gizli santraforu! Sen, politikacı sağ kol, Dallas'ın şeytanı JR eskizi! Her kurum banndınr ister istemez senin gibileri. Sen, yazar geçinen sahtekâr, yeteneksiz, hain sağ kol, nasıl da bir anda unutmaya hazırsındır pis geçmişini! Yasayı sana değil de seni yasanın içine atmak lazım! 'Hadise' üzerine notlar Ecevit'ten sorumlu devlet bakanı, sağ kol Hüsamettin Özkan, kriz çıkaran toplantı sonrasında "Sezer'in hadise çıkarmaya zaten niyetli geldiğini" söyledi. Gündemi, bazılan için ağır olsa da doğru olarak saptayıp ortaya koyma ereği başka, hadise çıkarmak başka. Ne yapsaydı Sezer, hadise çıkmasın diye Fener- Beşiktaş derbisinden mi söz etseydi? Üslup tartışılır, ki tartışılıyor zaten. Ama bir "hadise" olduysa, basında okuduğumuz tutanaklara göre, bu hadisenin start cümlesi, anayasal hakkından bahseden Sezer'e hitaben Özkan'ın sarf ettiği, "Neymiş o anayasa, bir de biz görelim" şeklindeki cümle. Yani "anayasa atılması" şok bir durum ama atanla beraber attırana da bakalım! ••• Hazır süreç başlamışken 82 Anayasası'nın "çöpe atılma" zamanı da gelmedi mi? • • • Meksika'daki krizden "Tekila", Rusya'daki krizden "Ayı" diye bahseden dünya medyası, bizdeki bunalıma da "Türk Rakısı" adını takmış. Doğru ama eksik: Türk Büyük Rakısı! Ve son olarak MGK'nin gerçek açılımı: Milli Gerilim Kurulu! Benim Kemal'im! Zaman zaman, 'köşede' yazı yerine şiir kullanılan bir zaman bu zaman! Ben de yazı yerine kendi şiirimi yazayım bari o zaman! benim kemal'im torpilsiz kayırmasız sadece zekâsıyla birinci sıntfı okumadan ikinci sınıfa başlayan öğrenci benim kemal'im nasıl daha iyi yaşanıyorsa başka coğrafyalarda biz de öyle yaşayalım isteyen bir yirminci yüzyıl genci gününe değil zamana hâkim oluşun aydınlığında hayatın neşeli sımnı gören her devrimcinin kardeşi biz her ne isek yine öyle biz kalarak ama herkesle de eşit olarak yaşama arzusunun mavi ateşi benim kemal'im hiçliğe vanşın gözyaşında bilinç olup pariadı benim kemal'im açtı bir elini gökyüzüne öbür eliyle selamladı toprağı arkadaşım benim korkmadığım öğretmenim benim kemal'im ne varsa yeni bilirse anlatan bilmezse merak edip soran akıl sahibi insan benim kemal'im Rahatsrzlığın kaynağı Milli Güvenlik Kurulu top- lantısında Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in Başbakan Bülent Ecevit'e iletisi ne olmuş? Özetle, "Yolsuzlukların üzerine gitmiyorsunuz, git- mek isteyenleri de engelle- meye çalışıyorsunuz." Vay, sen misin bunu söy- leyen! Başbakan Yardımcı- sı Hüsamettin Özkan, esip gürlüyor, yarattığı gerilimli havayla hükümet üyelerinin MGK'den ayrılmasına ne- den oluyor... Hüsamettin Özkan'ın ra- hatsızlığının asıl kaynağı, Cumhurbaşkanlığı Devlet Denetleme Kurulu'nun in- celeyeceği kamu bankalan arasında üç yıl süreyle so- rumluluğunu üstlendiği Halk Bankası'nın da bulunması olmasın sakın... Bir küçük örnek: Yüksek Denetleme Kurulu (YDK) ra- poruna göre, özkan'ın so- rumluluk dönemine rastlayan 1998'de Halk Bankası'nın verdiği batık krediler 1997'ye oranla yüzde 380 artmış ve yaklaşık 190 milyon dolara ulaşmış... YDK raporfan TBMM ko- misyonlanna da gönderili- yor. Liderlerinin DSP gru- bundaki konuşması üzerine gözyaşı döken milletvekil- lerine salık verilir. Zahmet edip raporları okurlarsa ağ- lama krizine tutulacaklanna dair garanti veririz. HAYVANLAR ISMAIL GÜLCEÇ igulgecfc yahoo.com KİM KİME DUM DUMA BEHIÇAK [email protected] ÇİZGtLÎK KÂMtL MASARACl HARBİ SEMİH POROY [email protected] TARlHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 24Şubat OSMAN HAMDİBEr'İN ÖNCÜLÛGU.. <S1O'D4 gUSÛM, ÛNLÜ MÜZSCI HC S£SSAU OSttAN HAMDİ B£Y, KIS'TE KESİU oeRSLBKi 0£ AIAA/ OStoAN HAA4CH, YuüDA cöNüşüfjpe çepnj &£VLET sâteen-eetN&e suuiNiAuşnj. RUNLAK A&ASrNPA SN ÖNEMUSl, f8SZ '&EN 8£H/ 8/G. TÛK C>£POlAAAH ANLAYIŞIYLA YÛRÛTÛLEN MÛZEC/LİSİÇA6_ PAS B>Ç/MD£ £L£ ALMAS/ OLMUSTU- AKK£OLOSİY£ P£ ÇOK MEKAOJ OLAN OSMAN HAMDİ &£Y, YURCHIN Ç£Ş/TLı YE&LE&JUOEICI KAZfLARA KATH.A4/Ş, BAZf (ŞAĞC*A,ALÇfYL4 KAUP AU&fCEU GâZÜUİroe) • 8u tOD- MUYA fLİÇKİM ASAC-IAnZA N&AMHAMSSİ Yf/V£ ONUN OBTM>A UONMUÇTV. 188B'O£ SAMAYÎ-r r OOUAN HAuo/ 8er, GÖRÜŞ EMÎN GÜRSES VVashington'ın Güvenlik Arayışı Güvenliği askeri güçte arayan ABD'nin yeni Dev- let Başkanı Bush'un ilk önemli dış politika faaliye- ti, delinmekte olan Irak'a karşı ambargonun tek ta- raflı eylemle güçlendirilme girişimi oldu. 22 Ocak'ta VVashington merkezli bir açıklamada bunun sinyal- leri verilmiş, Bağdat yakınında kimyasal ve biyolo- jik silah yapmak için 3 fabrikanın kurulmakta oldu- ğu açıklanmıştı. ABD'nin bölge hegemonyası açı- sından bu engellenmeliydi. Her zamanki gibi dış politika alternatifi fazla olmayan Londra'yı yanına alır- ken dünya hegemonyası önünde engel gördüğü Moskova ve Pekin'in tepkisiyle karşılaştı. VVashington yönetiminin Ekim 1998 tarihli "Yeni Yüzyılda Ulusal Güvenlik Stratejisi" adlı raporunda, stratejik hedefler üç başlık altında toplanmıştı. Bun- lar, ABD'nin güvenliğini arttırmak, ekonomik refahı- nı arttırmak ve uluslararası alanda demokrasinin gelişmesinı sağlamaktı. Bunların sağlanmasının ABD'nin hayati, önemli ve insani diye sınıflandırdı- ğı çıkarlarına hizmet edeceği düşünülmekteydi. ABD çıkarlarına yönelik tehditler ise ABD'nin hayati çı- kartannı tehdit edebilecek durumda olan devletler, terör gibi uluslararası tehditler, nükleer-biyolojik si- lah yapımını sağlayacak teknolojilerin yayılmasıyla oluşabilecek tehditler, diplomatik-teknolojik-aske- ri-ticari alanlarda yabancı istihbarat çalışmalarının doğurabileceği tehditler ve iç çatışmalar içine sü- rüklenmiş ülkelerin çevresinde yaratabıleceği istik- rarsızlık nedeniyle doğabilecek tehditler olarak sı- nıflandırılmıştı. Devletlerden gelebilecek tehditlerden söz edilir- ken özellikle Iran, Irak ve Kuzey Kore'den söz edil- mektedir. Bu ülkelerin komşularını tehdit ettiği ifa- de edilirken bölge petrolünün uygun fiyatlaria Ba- tılı pazarlara ulaştınlmasının iran ve Irak tarafından engellenme riski ile Israil'in ve "dostArap ülkeieri- n/n"güvenliğinin korunması endişesi vurgulanmak- tadır. Çin'i gîobal ticari sisteme entegre etmeyi ön- celikli çıkarları arasında sayan VVashington yöneti- mi, bu ülke ekonomisinin dünya ekonomisine açıl- masıyla ABD'de yüz binlerce yeni istihdam sağla- nacağı, gümrük duvarlarını indirmiş ve gerekli ma- li reformları yapmış bir Çin'in ABD çıkarlarına uygun olduğu ifade edilmektedir. Geçen yıl açıkladığı ulusal füze savunma sistemi nedeniyle Avrupalı müttefikleriyle ve Rusya ile ya- şanan sorunlan henüz çözemedi VVashington yöne- timi. NATO'nun doğuya doğru genişlemesi konusun- da Moskova'nın itirazını sürdürmesi nedeniyle iliş- kilerde sıkıntı yaşayan VVasrıington yönetimi, NATO Genel Sekreteri Robertson'u Moskova'ya gönder- di. Robertson'un, 1997 Ortak Konsey Anlaşması'na göre Moskova'da NATO enformasyon bürosunu açtığı ziyaretinde ilişkileri geliştirmek amacıyla Rus- ya'nın bir gün NATO'ya üye olabileceğini söyleme- si ise Moskova'da genelde ciddiye alınmadı. Askeri ve siyasi olarak ABD'nin etkinlık alanının genişletılmesini savunurken Çin'i askeri bir tehdit ola- rak gören Bush, seçim propagandası döneminde Ortadoğu konusunda ABD'nin körfezdeki çıkarla- nnın mutlaka korunacağını ve Israil'in güvenliğinin sağlanacağını belirtiyordu. Israil desteği, ABD'nin bölr gesel çıkarlarının korunması açısından elzemdi. VVashington'ın bazı bölge politikalanna verdiği des- teğe rağmen Bağdat'a saldırının arkasında Bush yönetiminin bölgede yeni düzenlemeler yapmak he- saplan olduğunu gören Ankara ise VVashington'ın mesajına, saldınnın birsonuca varmayacağı mesa- jıyla karşılık vermiştir. VVashington'ın bölgede "güvenlik" arayışı Türki- ye'nin Irak ve Iran'la ekonomik ilişkilerini olumsuz yönde etkilerken Azerbaycan'ın Ermenıstan işgali- ne birçare bulamamış, bölgede etkınlik arayışı içe- risinde ulusal çıkanna uygun yalan uyduran ve bu nedenle Ankara ile ilişkilerinde gerileme yaşanan Pa- ris'in aracılık rolüne soyunmasına yol açmıştır. ABD'de dış politikada bir ekip yönetimi dönemi- ne girilmiştir. Faaliyetlerinde bazı eskı müttefikleri- nin, Rusya'nın ve Çin'in muhalefetiyle karşılaşacak olan Bush yönetimi, özellikle stratejik açıdan önce- likli coğrafyalardaki faaliyetlerinde gittikçe zorlana- caktır. Uluslararası güvenlik ve barışı korumak adı altında hegemonyasını sürdürmeye çalışan VVas- hington ve yardımcısı Londra, kendi güvenlik ara- yışlarının rakipleri ve birçok bölge ülkesi açısından istikrarsızlık yarattığı gerçeğini gizlemekte zorlana- caklar. Askeri güç ile güvenlik arayışı, korunma gü- düsüyle yeni askeri güç merkezlerinin oluşmasına yol açar. E-mail: emingurses(« yahoo.com Fax: 0212 513 85 95 B U L M A C A SEDAT YAŞAYAN SOLDANSAĞA: 1/Lokanta, ga- zino gibi yer- lerde ödenecek 2 tutaryadatuta- 3 n gösteren he- . sappusulası. 2/ Parlakbğı geçi- 5 ci olarak arta- g rak patlayan _ yıldız... Yap- rakları salata 8 gibi yenen ko- g kulu bir bitkı. 3/ Borç ödeme... Hay- vanlarda semizlik. 4/Tohumlanndankan- 2 dilyağı, çiçekJerinden 3 san boya çıkanlan ot- 4 su bir bitki. 5/ Bir ha- 5 ber ajansının simge- si... Üzakiık işaretı... üümüş. 6/ZülfüLiva- neli'nin bır fılmi... "Bu dünyada bir — 'yeA'anar ıçim göynür özüm/Yığit ıken ölenlere/Gök ekini biçmış gibi" fYunus Emre). 7/Toplanma... Ya- n memnunluk belirten bir ünlem. 8/ "Muzaffer — ": Sinema oyuncumuz... Bir devletin başka bir dev- lete yaptığı bildiri. 9/ Bir tûr küçük manyat ağı. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Koku ve duman çıkarmadan, büyük bir ısı vere- rekyanankömürcinsi. 2/Birnota... KJavyelıbirçal- gı. 3/ Bir çeşıt sinek... Yüz, çehre. 4/ Konuşulan asıl konu... "Pencereden — gelıyor/Gurbet bana zorge- liyor" (Türkü). 5/ Birilimiz. 6/Müstahkemyer... Ital- ya'da biryanardağ. 7/ Kısa yazı... Nazi partisininas- İceri polis örgütü... Ilkel bir sılah 8/ Küçük ispırto ocağı. 9/ Şarap mahzeni... Bir yapıt yazılırken baş- vurulan kaynak. '
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle