Katalog

8 ARALIK 2001 CUMARTESİ HABERLER AB, Avrupa'da faaliyet gösteren Türkiye karşıtı örgütleri kapsam içine almıyor CUMHURİYET SAYFA Teröre 'dar' tanım • AB'nin 15 Aralık'taki Laeken Zirvesi'nde son şeklini vereceği anlaşma, terorizmin tanımını dar kapsamda tutması nedeniyle Ankara'yı kaygılandırıyor. bunlann "ülkenin ekonomik, toplumsal, siyasal, anayasal temcl yapılannı istikrarsı/Jaştırmakya da yıkmak amacıyla bilerck ve kasten yapılması koşuluna" vurguda bulunuluyor. Insan yaşamına kastetme, insaıı kaçırma ya da rehin alma, uçak kaçırma, kundakçıhk, bomba patlatma gıbi eylemler terör suçları arasında sayılıyor. Anlaşmayla, terör örgütü yönetıcılerine en az 15, terör grubu üyelerine de 8 yıl hapis cezası verilmesi öngörülüyor. nedeniyle Ankara'yı kaygılandınyor. Terör suçu konusunda "eytem" üzerinde odaklanan AB'nin yeni tanımı, PKK ve DHKPC gibi Türkiye karşıtı örgütlerin Avrupa'daki "siyasal ve diğer yan faaliyetlerine" son verecek önlemler içermiyor. AB adalet ve içişleri bakanlarının kabul ettıği çerçevc anlaşma terorizm kapsamına giren bir dizi eylem tanımlarken POIİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Anılar denızınde dolaşmak, kareli defterlere yazılan güncelerde yaşanmış tutkularla avunmak istiyorum bugün!.. Sabahın körpe kış çiçeklerini toplarken düşsel bir gezintiye çıkmış gibiyım!.. Palmıyeler hüzün yüklü gemileri uğurlayalı yıllar olmuş, sevginin kaynağındaki derin uykulardan çoktan uyanmıştım!.. Gece yalnızlığa vurur, ay ise hüzne!.. Kemiğe dek maviye bürünmüş bir başka yaz Akdeniz sabahında uyanan çocukların kendi evrenlerinde gökyüzüne saldıkları uçurtmalar ormana gömülmüş bir guneşi anımsatır bana!.. Yoksulluğun, çaresizliğin ortasında bir babanın gözyaşları, bir annenin çığlıklarını duyar gibi olurum, Girne'de genç bir kızın mavı bakışlarında özgürlüğün, barışın yontucu öfkesinden uzak gülüşünü yakalarım!.. Belki o saatlerde Denktaş ve Klerides apayrı dünyalardadırlar!.. Imambayıldı fırına verılmemıştır!.. Kaymaklı ekmek kadayıfının şurubu dökülmemiştir!.. Ben Lefkoşa sokaklarındayımdır, kiraz ağaçlarının uyanmasını bekliyorumdur yaz gelmeden!.. Gövdesınde dağlan arayan delikanlılar, Mardin'den, Adana'dan, Diyarbakır'dan Lefkoşa'yı meskentutmuş kaçaklar, gece yansı yiten birteknenin son yolcularıdır!.. Lefkoşa'da doğup buyuyenler mavi denizin derinliğinde yaşamı hiçbir zaman sorgulayamazlar!.. Konuşanları sustururlar!.. Ada'yı kuşatan kıyı bankaları, kumarhaneler!.. Iki yıl önce yine Lefkoşa'da bana aynen şöyle demışlerdi: "Kuzey Kıbrıs tarikat şeyhlerının ve şıhlarının kuşatması altındadır!.." Kuzey Kıbrıs'ı Türkıye'ye benzetenler, orada doğup büyüyenleri umursamayanlar, 'kara para trafiği'ne göz yumanlar, faili meçhul cinayetleri Türkiye'de olduğu gıbı çözemeyenler yaşamın kapılarını açabilirler mi? • •• Ince bir havayı, diri bir yelı, sıcak bir dokunuşu, bembeyaz bir sevdayı arıyorum belki!.. Her türlü yaşantının, kendi sessizliği vardır!.. Aslında her insanda vardır bu sessizlik!.. Peki, açık yurekli olmak, dobra dobra konuşup yazmak!.. Girne'de denizi seyreden çocuklar, gençler, gazeteci Kutlu Adah'nın neden öldürüldüğünü, katil veya katillerin bugüne dek niçin yakalanmadığını biliyorlar mı? Kutlu Adalı 6 Temmuz 1996'da evinin önünde silahlı saldırıyla katledildi!.. Adah'nın siyasi kimliğine baktığınızda öldürülme nedenını anlarsınız!.. Kutlu, 7 Mayıs 1996'da 'Yeni Düzen gazetesi'ndeki köşesinde bakın ne diyordu: "Laıklik düşmanları, Atatürk düşmanları, cumhuriyet düşmanları, demokrasi düşmanları, insanhaklan düşmanları, banş düşmanları, çağdaşlık düşmanları, Türkiye'nin kalkınıp gelışmesini istemeyen bütün gericiler, yobazlar, tutucular, şeriatçılar, el ele vermişler, parlamentosuyla, mılletvekiliyle, siyasal partisiyle, basınıyla, TV'sıyle, komşu ülkeleriyle, dış güçleriyle Türkiye 'yi çökertmek istiyorlar. Boyunları kravatlı yobazlar en üst devlet görevlisınden, en alt devletgörevlisine kadar camilerden, dualardan, imam hatip okullanndan medet umuyorlar... Türkiye çalkalandıkça Kıbns Türkleri alabora oluyor. Silahlı, bombalı tehditlerin sahiplen Kıbns'ta da desteklenıp kollanıyor. KaranlıkgüçlerKıbns'ta da aydınlığı boğmak istıyor. O tutucu, yobaz, ülkücü, gericigüçler demokrasiyi, Türkiye'de olduğu gibi Kıbrıs 'ta da çökertmek istiyorlar... Ülkemizde 35 bın garantör Türk askeri, can güvenliğimizi korumak için görev yaptığı halde, 'Özgürlükçü Türk Tugayı' adı altında, can ve mal güvenliğimizi tehdit ediyorlar. Bellerinde tabanca, ellerinde bomba, ceplerinde dinamit lokumu, evlerınde cephanelik üzerimıze yürüyorlar. Dağıttıklan bildirilerle, yasadışıyeraltı eylemleriyle Kıbrıs Türkü 'nü hainlerden kurtarma törenine girişıyorlar. Bu özgürlükçü Türk Tugayı 'nın komutanı kimdir? Subaylan, erleri kimlerdir, karargâhları nerededır? Güçleri, cephanelikleri nerelerde gizlenmektedir? Nerede eğıtilıyorlar? Parasal desteğı kimlerden görüyorlar? Bunlann gerçek amaç ve niyetleri nedır? Kardeş kavgası çıkartmak, kardeş kanı döktürmek için aramıza kımler tarafından sokulmaktadırlar? Kardeş kavgası, Türkıye'ye ve Kıbrıs Türklerine ne kazandıracaktır?" 1958de gazeteci Fazıl Önder, Ahmet Yahya, Ahmet Ibrahim, 1962'de Ayhan Hikmet, Muzaffer Gürkan, 1965'te Derviş Kavuzoğlu öldürülmüştü Kuzey Kıbrıs'ta... Neden? Solcu oldukları için!.. 19761978 yılları arasında Türkıye'de öğrenim gören Özer Elmas, Mehmet Öner, Muharrem Özdemir, Ercan Turgut, Mustafa Ertan, Sadık Cemil sol görüşlü oldukları için faşistlerce katledildi! Girne'de denizi seyreden çocuklar, gençler!.. Yoksa siz de imambayıldı ve kaymaklı ekmek kadayıfı mı seviyorsunuz? hikmet.cetinkayacı cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 Yaşamın Anahtarı... Baykal: CHP iktidar olacak • AJNKARA(ANKA)Olası bir seçimin ardından DYPCHP koalisyonunun kurulabileceği yolunda son günlerde ortaya atılan iddialara CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, 9'uncu Cumhurbaşkanı Demirel'in sıkça kullandığı bir deyim ile yanıt verdi. Daha ortada seçim olmadığını, seçimin tarihinin belli olmadığını dile getiren Baykal, "Doğmamış çocuğa don biçmeyin" dedi. Baykal, olası bir seçimde partisinin tek başına iktidara gelmesi için çabaladığını da belirterek, "Açıkça söylüyorum, ben başbakan olmak istiyorum" dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) AB'ııin terorizm tanımı Türkiye'yi tatmin etmedi. Ankara, terör tanımının bu haliyle Avrupa'da faaliyet gösteren Türkiye karşıtı terör örgütlerine serbestlik sağlayacağını düşünüyor. AB adalet ve içişleri bakanlarının terorizmin ortak tanımı için üzerinde uzlaştıkları çcrçeve anlaşma, Ankara'nın beklentilerini karşılamadı. AB'nin 15 Aralık'taİd Laeken Zirvesi'nde son şeklini verecegi anlaşnıa, terorizmin tanımını dar kapsamda tutması Liste hafta başında AB'nin terör örgütleri listesi oluşturma girişimlcri pazartesi günü dışişleri bakanları düzeyinde yapılacak Genel Işler Konseyi toplantısında ele alınacak. Türkiye, PKK ve ÜHKPC gibı, eylemleri ni ağırhklı olarak AB ülkelerı dışında gerçekleştiren terör örgütlerinin de bu listeye dahil edilmesi için girişimlerde bulunuyor. 15 AB üyesi arasında sadece terör sorununu yaşayan Almanya, ltalya, Fransa, Ingiltere, lspanya ve Portekiz'de terörle mücadele yasaları bulunuyor. Diğer üye ülkelerin düşünce ve ifade özgürlüğü konusunda öne çıkan duyarlıhkları nedeniyle AB iilkeleri terörle mücadelede ortak bir tutum oluşturmakta zorlıık çekiyor. UMUT davası karara kaldı ÇtZMEDEN YUKARI MUSA KART TevhidSelam ABD'nin listesinde ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Aralarında gazetemiz yazan Uğur Mumcu suikastının faillerinin de bulunduğu UMUT davasında, mahkeme, dosyayı hüküm hazırlamak için incelemeye aldı. Sanıklann, tümünün savunmalan alınırken gelecek oturumda son sözleri sorulacak. ABD Dışişleri Bakanlığı, Hizbullah ile bu davanın sanıklarının üye olduğu belirtilen, lran Devrimci Muhafızlan örgütünün Türkiye kolu olan Tevhid Selam örgütünü "terörist ihraç listesine" aldı. Ankara DGM'de görülen davanın dünkü oturumunda, sanıklardan Talip Özceük'ın avukatı esas hakkındaki savunmasını yaptı. Sanık Talip Özçelik, Çeçenistan ve Saraybosna'ya "muhabir" olarak gitmesinin iddianamede, • ABD Dışişleri örgütsel faaliyet olarak değerlendirildiğini öne Bakanlığı, sürerek "Mesleki ve insani Hizbullah ile amaçlaria yapüğım ayaret UMUT davasının sııçsa, seve seve kabul ediyorum" dedi. sanıklannın üye Mahkeme Başkanı olduğu belirtilen, Hüseyin Eken, dosyanın merkezi Iran'da eksikliği bulunmadığı lran Devrimci durumda hüküm Muhafızlan hazırlamak üzere örgütünün Türkiye incelemeye alındığını kolu olan Tevhid bildirdi. Mahkeme Başkanı Eken, gelecek Selam örgütünü oturumda karar "terörist ihraç verilebileceğinı ve listesine" aldı. sanıklann son sözleri sorulabileceğini belirtti. ABD Dışişleri Bakanlığı, terorizme destek veren 39 yardım kuruluşu, grup ve şirketin yer aldığı bir liste yayımlayarak bu kurııluşlann mensuplarına vize kısıtlamalan, sınır dışı gibi uygulamalar getireceğini duyurdu. Türk Hizbullahı ve Türkiye'de de kolu bulunan lranlı Kudüs Savaşçıları örgütü de listede yer aldı. üstenin, ABD Dışişleri Bakanlığı'nın "terörist ihraç listesine" girmesi isteminin Adalet Bakanı John Ashcroft tarafından Dışişleri Bakanı CoHn PovveD'a iletildiği belirtiliyor. Liste ile daha önce ABD topraklannda hiçbir yaptınm uygulanmayan Türk Hizbullahı ve Kudüs Savaşçıları'na karşı da ilk kez önlem alınmış oldu. V/3 Yermez yargı önünde • İstanhul Haber Scrvisi Eyüp Mezarlığı'nda öldürülen işadamı Üzeyir Garih cinayeti sanığı Yener Yermez'in, idam cezası istemiyle yargılanmasına devam edildi. Eyüp 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşnıada tutuklıı sanık Yener Yermez hazır bulundu. Duruşmada tanık olarak dinlenen otoparkçı Ayhan Yıldız, sanığa olay günü Eyüp'te rastladığını, Pınar Konuşkan'ı ise görmediğini söyledi. Duruşma, tanık Pınar Konuşkan'ın dinlenmesı amacıyla ertelendi. ¥//////'// • J J/ \ /» // ^ Medeni Yasa onaylandı • AINKAKA (Cumhuriyet Bürosu) Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, Türk Medeni Yasası ile bu yasanın yürürlük ve uygulama biçimine ilişkin kanunu onayladı. Yasayla, evlenme yaşı 17'ye yükseltilirken, erkeğin reisliği kaldınlarak evlilikte kaduı ve erkeğe eşit söz hakkı tanındı. Imam nikâhı için "aile cüzdanı" koşulu getirilirken, yeni mal rejimi "edinilmiş mallara katılma rejimi" olacak. m.kart(« superonline.com.tr Sağlık meslek liselerindeki kitap pazarı da TürkSev'in elinde Durmuş'un vakfipara basıyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) lannı iyüeştirmek" de olan TürkSev dan 2001 /70 sayılı genelgede her ne suretle olursa olsun meslek dersleri SağlıkBakanı OsmanDurmuş un Vakfı, sağlanan bakanlık olanaklaile ilgili ders kitabı ve kaynak kitap"ömür boyu yönctimde kalma" gany la kısa sürede çok geniş ekonomik rantisıyle kurduğu TürkSev Vakkaynağa kavuştu. Bu çerçevede, Sağ lann, öğrencilere tavsiye edilmemesi ve tetnini yoluna gidilmemesı isfı'na bakanlık olanaklannı kullanalık Bakanlığı tarafından 2001 2002 tendi. Genelgede, TürkSev rak ekonomik kaynak sağladığının ortaya çıkmasının • TürkSev Vakfı tarafından bastınlan 42 tarafindan bastınlan 42 kitap önerildi. Vakfın çıkardığı "Biyankılan sürüyor. MHP Gekitap Sağlık Bakanlığı'nın genelgesiyle oistatisrik" adlı ders kitabınel Başkanı Devlet Bahçcsağlık meslek liselerine önerildi. nınyazan Mustafa ArsJan ın, B'nin, Durmuş'tan bilgi is tediği öğrenildı. eğitim ve öğretım yılı başında, sağaynı zamanda Sağlık Bakanlığı'nın Bakanlığı süresince, kadrolaşma lık meslek liselerinde mevcut ders kiYayın Inceleme Kurulu'nda da bulan ve ilginç açıklamalan ile anılan taplannın yeniden alınmaması yönün lunduğu ortaya çıktı. Kitapta, AsDurmuş'un, amaçları arasında "ku de bir genelge yayımlandı. Sağlık lan'ın adı hem yazar hem de "înceruculannın sosyal ve iküsadi durum Eğitinıi Genel Müdürlüğü tarafın leme kurulu üyesi" olarak geçiyor. aengin(a doruk.net.tr ret. Orayı da aştı ve Lice'ye 15 kilometre uzaklıktaki Duru Karakolu'na geldi ve... Ve orayı aşamadı. Ona anlattılar: Birgazetecinin Lice'ye girebilmesi için OHAL Valiliği'ne yazılı başvurulacak. Valilik başvuruyu 7. Kolordu Komutanlığı'na havale edecek. Komutanlık başvuruyu inceleyecek ve Lice'deki Tugay Komutanlığı'na bildirecek. Orası da uygun görürse, yol boyundaki karakollara yazı yazılarak başvuru sahıbi gazetecinin Lice'ye gidebileceği... Anladınız... Diyarbakır'dan yola çıkıp Lice'ye gitmek isteyen Başbakan yardımcıları, (yerlı ve yabancı) gazeteciler, ulusal programlar yazılan, anayasası AB isterleri doğrultusunda düzeltilen bir ulkede yıllardır az gittiler, uz gittiler bir de arkalarına dönüp baktılar kı hiç gitmemışler. Gazeteci, Baykal'ın Lice'ye giremeyişini not etmıştı. Kendilerinin Lice'ye giremeyişini not etmişti. önceki gün Nedim Şener'in Lice'ye giremeyişini not etti. Sonra da "Yav, ben bu mesleği not tutmak için mi yapıyorum" diye sordu ve oturdu bu yazıyı yazdı. 'Örümcek Ağı'nda gözaltı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) "Örümcek Ağı" operasyonu kapsamında, Etibank Istanbul Merkez Kambiyo Müdürü Selami Ersoy gözaltına alındı. Ersoy'un, Erol Kohen'in talimatıyla Mcrsin SerbestBölge'den Durmuş Kın adına çok sayıda sahte döviz alım belgesi düzenlediği belirlendi. Ersoy'un herhangi bir para yatırılmadan, bugüne kadar 400 milyon dolarlık sahte döviz alma belgesi çıkardığı tespit edildi. • •• IRMIKI AYDIN ENGlN Yıllar önceydi. CHP koalisyon ortağıydı. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal da koalisyon hükümetinın başbakan yardımcısı. Lice ise Türkiye'nin güneydoğusunda ve Türkiye Cumhuriyeti'nin sınırları içinde bir küçük kentti. O günlerde Lice'de "birşeyler" oldu. Evlerin gece hatta güpegündüz ağır silahlarla tarandığı, Liceli erkeklerin toplandığı, sorgulandığı; kimi evlerin yakıldığı söylendi. Kimileri Lice'nin büyücek bir bölümünün haritadan silindiğıni söylemeye kadar işı vardırdılar. Deniz Baykal CHP Genel Başkanı ve alnında "Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir" yazan Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin seçilmiş bir üyesi ve hükümette başbakan yardımcılığı gibi siyasal erkin en tepesindeki görevlerden birinın sahibiydi. Lice'ye gitmeye karar verdi. Yola çıktı ve Lice'ye sokulmadı. Evet, apaçık, sapsade bir sözcükle: Lice'ye sokulmadı!.. Not ettik. Nota eklemek için Baykal'ın tepkisini ve yanıtını merak ettik. Bulamadık. Ankara bürosundaki arkadaşlarımız haberi kovaladılar. Onlar da bulamadı. Az Gitmişiz, Uz Gitmişiz... Yani Gitmemişiz... Not etmekle yetindik. Yıllar önceydi. Lice'de yine "bir şeyler" oldu. Lice'nin eli silah tutan erkeklerinin korucu olmaya zorlandıkları ve korucu olmayı kabul etmeyenlerin gözaltına alındıkları, sorgulandıkları, hatta "geleneksel sorgu yöntemleri" ile bir kez daha tanıştırıldıkları haberleri geldi. Ikisi yabancı, altısı yerli bir gazeteci grubu ile önce Diyarbakır'a gittik. Oradan bir minibüse doluşup Lice yolunu tuttuk. Güneydoğu'da bütün karayollarında adım başı denetim noktalarının kurulduğu, herkesin kimliğinin inceden inceye gözden ve elden geçirildiği günlerdi. O yüzden Lice yönündeki ilk kontrol noktasında, Mermer Karakolu'nda durdurulduğumuzdayadırgamadık, şaşırmadık. Mermer Karakolu gazetecilerin aşina oldukları bir "duraklama noktası "yd\. Gerçi her zaman bir astsubayın komutanlık ettiğı Mermer • •• TÜBA'ya yeni iiyeler • AINKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türkıye Bılımler Akademisı'nin (TÜBA) üye sayısı, 1 Aralık 2001 günü yapılan genel kurul toplantısında seçilen üç üye ile birlikte 119 oldu. Genel kurulda Prof. Dr. Ekmel Özbay, Prof. Dr. Haldun özaktaş ve Prof. Dr. Halil Mete Soner asli üye olarak seçildiler. Karakolu'nda albay rütbesinde bir komutan biraz şaşırtıcıydı ama olsun. Ancak alışıldık denetimlerin bitmesini bekler ve yollarına devam etmeyi hesaplarlarken komutan pek yalın konuştu: Yabancılann Lice'ye girmesi, Lice yönünde gitmesi yasaktır. Buradan geriye, Diyarbakır'a döneceksiniz... Gazetecılerden birınin saflığı tuttu. Komutanın, "yabancılar" derken ıki yabancı gazeteciyi kastettiğini sandı ve onlara dönüp "Bizgidiyoruz, sizdönüyorsunuz" demeye kalkıştı. Komutan hemen düzelttı: Hayır, hepiniz dönüyorsunuz. Liceli olmayan Lice 'ye gıremez. Sağanak(anımsıyorum, hem de ne sağanak) altında yanaklarımızdan, ensemizden sular süzülerek komutanı ıkna etmeye çalıştık. Sonunda o bizi "ikna" etti. Döndük. Kendi ülkemizde anayasa güvencesındeki seyahat özgürlüğümüzü kullanamadığımızı be lirterek OHALyetkililerineulaşmaya çalıştık. Kimine ulaşamadık. Ulaşabildiklerimiz ise bizi bu uygulamanın doğal olduğuna "ikna" ettiler. Ikna olmamızda, karşımıza kuşandığı çapraz fişekiiklerle, elindeki ürkütücü silahla ve ancak "çam yarması" nıtelemesiyle tanımlanabilecek bedeniyle dikilen "rambo"nun da payını inkâr edemeyiz. "Ikna" olduk ve not ettik. Iki gün önceydi. Bu kez Lice'de değil, bir Licelide "birşeyier" oldu. Ünlü işadamı Halis Toprak'ın bankası battı, borçları bini aştığından fabrikaları filan durma noktasına geldi. Bir meslektaşımız, Milliyet ekonomı servisinden deneyimli gazeteci Nedim Şener, Halis Ağa'nın Lice'deki sanayi işletmelerinin durumunu yerinde görmek üzre Lice yoluna düştü. O hepimizden şanslı çıktı, Mermer Karakolu'ndaki denetleme noktasını başarıyla aştı. 25 kilometre daha gitti ve Kocaköy Karakolu'na geldi. Hay • *• Protestocu polislere ceza ANKARA(AA)Emniyet Genel Müdürlüğü Sözcüsü ve Cmniyet Genel Müdür Yardımcısı FevzuDah Arslan "(,'evık Kuvvet Yürüşü"ne katılaıı 30 polise "meslekten ihraç" cezası verildiğini ve cezalannın "24 ay kıdem durdurnıa" , cezasına çcvrildiğini bildirdi. Istanbul'da 2 çevik kuvvet polisinin şehit edilmesinı protesto amacıyla Çevik kuvvete bağlı polisler 7 ılde izinsiz yürüyüş yapmış ve ardından haklarında soruşturnıa başlatılmıştı. Dün konuyla ilgili bir açıklama yapan Arslan, Istanbul, ızmir, Adana, Gaziantep, Bursa, Antalya ve Içel'de yürüyüşe katılan bın 742 personel lıakkında soruşturma yapıldığını belirtti. Yürüyüşe katılan 30 polise "Meslekten ihraç" cezası verildiğini bildiren Arslan, bu kişıler daha önce suç işlemedikleri için cezalannın "24 ay kıdem cezası"na çevrildiğini söyledi.