Katalog

BKAS1M2001 ÇARŞAMBA GUMHURİYET SAYFA HABERLER Tupgay Rşekçî'ye ŞÜP ödülû • AN'KÂRA (ANKA) - Sıvas'ta 2 Temmuz 1993 yılıada >ikılarak öldürûlen şair doktor Behçet Aysan aduıa Türk Tabipleri Birliği'nce düzenleKn "TTB Behçet Aysan Şiir ödülü" bu yıl şair-gazetemiz yazan Turgay Fişekçi'ye venldi. TTB'nin açıklamasına göre Arif Damar, Şûkran Kurdakul, Ahmet Telli, Emin Özdemir, Ataol Behramoğlu ve Ali Cengizkan'dan oluşan Seçici Kunıl, ödülün bu yıl "şiirindeki yalınhk, süreklilik, dinginliğe ulaşmışhk" niteliğini göz önüne alarak şiirlerini "Dip Sevgi" adh kitabında toplayan Fişekçi'ye verilmesini kararlaştırdı. EniyireWamnetwork'ü • HafoerMerkeri - Reklamcıhk sektöründe yılm dünya birincilerini değerlendiren The Gunn Report, 2001 yüının en iyi Reklam Ajansı Netvvork'ü olarak Leo Burnett'i seçti. The Gunn Report'un dünya çapındaki listelerinde sıralamaya giren 33 Leo Bumett ofısi içinde ikinciliği alan Londra, bu başansını John West Salmon Bear' ve Mc Donald's 99 Peni kampanyalanyla sağladı. Cezaevleri BM gibi • ANKARA (ANKA) - Türkiye'deki cezaevlennde 69 değişik ülkeden 1495 hûkümlü ve tutuklunun bulunduğu belirlendi. Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü verilerine göre, 9 Kasım 2001 tarihi itibanyla, cezaevlerindeki yabancı uyruklular içerisinde 540 kişiyle tran birinci sırada bulunuyor. Iran'ı sırasıyla 184 kişiyle Gûrcistan ve 120 kişiyle Irak izliyor. Yakalanankaçakiar • ANKARA (AA) - Türk karasulannda son 9.5 ayda 2565 kişinin yasal olmayan yollarla başka bir ülkeye gitmeye çahşırken yakalandığı bildirildi. Yakalananlann 864'ünün Türk, 686'sınınIrak,478'ininAfganistan, 122'sinin Filistin, 94'ünün Iran ve 89'unun da Pakistan uyruklu olduğu belirlendi. Yakalanan diğer kaçaklann uyruklanna göre sayılan ise şöyle: Fas 65, Etiyopya 43, Bangladeş 38, Eritre 14, Hindistan 10, Mısır 6, Doğu Türkistan 4, Suriye, Yunanistan ve Arnavutluk 3'er, Gûrcistan, Lübnan, Moritanya, Somali, Mali ve Ukrayna 2'şer, Güney Amerika, Gambia, Kongo, Polonya, Sri Lanka, Sudan, Ürdün ve Yemen 1 'er, Afrika kökenli diğer ülkelerden 23 kişi. Trafiğe 10 ayda 2 bin 500 kurban • ANKARA (AA) - Türkiye'de son 10 ay içinde meydana gelen kazalarda 2506 kişi yaşamını yitirdi. Emniyet Genel Müdürlügü verilerine göre, 10 aylık dönemde, 330 bin 552 trafik kazası meydana geldi. Bu kazalarda 2506 kişi öldü, 79 bin 908 kişi yaralandı. Bir önceki yılın aynı döneminde ise 378 bin 587 kaza yaşanmış, bu kazalarda 3 bin 300 kişi ölürken 96 bin 733 kişi de yaralanmıştı. Buna göre kazalarda yüzde 12.69, ölümlerde yüzde 24.06, yaralanmalarda ise yüzde 17.39 orarunda azalma oldu. Fransa öğrencinin yürüyüşü • NİĞDE (AA) - Savaşı protesto etmek amacvyla 1 Şubat 2001 günü Fransa'nın Toulouse kentinden yürüyüşe başlayan üniversite öğrencisi Sylvain Cnıenel, Niğde'ye geldi. Vali Refık Arslan Öztürk'ü ziyaret eden Bellewe Üniversitesi Matematik Bölümü 3. sınıf öğrencisi ve Greenpeace (Yeşilbanş) örgütü üyesi Quenel, banş ve kardeşlik için dünyayı dolaştığını, 7 yü sürecek bu yürüyüşünün ardından ülkesine dönmeyi planladığını söyledi. Yürüyüşü grasında otostop yapmayan, uçak, tren ve otobüsle seyahat etmeyen Quenel, Türkiye'den sonra Suriye'ye gidecek. Mffi'den türban yasağı • ANKARA (ANKA) - Milli Eğitim Bakanlığı, Oraögrerim Kurumlan Öğrenci Seçme ve Yedeştirme Suıavı ile ilgüi esaslan yeniden düıerüedi. YÖK ve ÖSYM'den sonra MEB de sıravlarda türban yasağı uygulayacak. Bakanlık, mtfkezi sistem sınavlanna okul kıyafeti ile kaılma zorunluluğunu kaldınrken adaylar 'başı açk, temiz. düzenli ve aşırıhğa kaçmayan bir kr-afet' ile sınavlara girebilecek. Kılık kıyafet kuallanna aykın bir şekilde gelen adaylar sınava alomayacak. Türkppolesöpün başamsı • tZMtT (AA) - Kocaeli Üniversitesi Tıp Ffkültesi Nükleer Tıp Anabilim Dalı Başkanı Psf. Dr. Cumali Aktolun'un Amerika Brleşik Devletleri'nde yayımlanan nükleer oıkoloji konulu kitabı, ABD'deki öıiversitelerde uzmanlık ders kitabı olarak osutuluyor. Çalışmalannı halen Toronto taiversitesi'nde sürdüren Prof. Dr. Aktolun'un kıabıyla ilgili bilgi veren Nükleer Tıp /aabilim Dalı Başkanvekili Yrd. Doç. Dr. îıtma Berk. kitapta 11 ayn ülkeden 50 yazann çıhşmalan olduğunu bildirdi. Jmeilyat öncesittacadikkat | CHICAGO (AA) - Ameliyat olacak hastalann bllandıklan bitkisel Uaçlan 3 hafta önceden teakmalan gerektiği belirtildi. Ameliyat srasında kanamayı arttıran sarausak, ginkgo Çin'den Amerika'ya getirilen bir süs ağacının neyvesi), ginsengin (Çin'de ilaç yapımında çok tollanılan bir kök) yanı sıra efedrin,ecnihacea ve 5t John's wort gibi bitkisel ilaçların da kalp izerinde yan etkilere yol açabildiği kaydedildi. SÖZÇİZGİNİN Turhan Selçuk I ANKARA (CumhuriyetBürosu) - Ankara üniversitesi Tıp Fakültesi îbn-i Sina Hastanesi Söğüs Cerrahisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. îadi Akay, yaptığı yazıh açıklamada, göğus srrahisi kliniklerine başvuran akciğer kanseri mstalannın yüzde 75'inde hastalığın üerlemiş ılduğunu belirterek "40 yaş üzeri, sigara içen îerkes, en az 6 ayda bir akciğer grafısi çektirmeü, ju kişiler, yılda bir kez nefes yollannda tümör olup olmadığına da baknrmah" dedi. DİNVE DÜNYA İŞLERL Sigortabileyapmadılar Sigorta şirketlerinin, 'Mercedes O 403' otobüslerini 'yangın riski yüksek' olduğu gerekçesiyle sigortalamaktan kaçındığı ortaya çıktı tLHANTAŞCl HACER BÖYACIOĞLl ANKARA - Karapınar Asliye Ceza Mahkemesi'nin hatalı üre- tim nedeniyle "toplanmasT yö- nünde karar verdiği "Mercedes 403" model otobüsleri, sigorta şir- ketlerinin "yangm riski yüksek" olduğugerekçesiyle sigortalamak- tan kaçındığı ortaya çıkû. Mahke- meye, 25 Ekim 2001 tarihinde su- nulan ek bilirkişi raporunda, bir ihbarmektubuna dayanılarak Mer- cedes403 model otobüslerin Tür- kiye'ye yönelik üretimlerinde ko- ruyucusac levhaparçasının eklen- mediği bilgisine yer verildi. Ka- rapınar Asliye Ceza Mahkemesi Yargıcı Habip Kıbç, gerekçeli ka- rarın gelecek hafta açıklanacağı- nı belirterek "Karanbeğenen de beğenmeyen de olacakür. Temel esas hukuka ve vicdana uygun- luktur* dedi. Konya'nın Karapınar ilçesin- de 24 Ekim 1997'de, 49 kişinin ya- narak ölümüne neden olan ka- zayla ilgili yargı, Mercedes 403 modelinin Türkiye'ye yönelik üretiminin hatalı üretildiğini res- men ortaya koydu. Karapınar As- liye Ceza Mahkemesi'nin, bu oto- büslerin toplanması yönündeki karan öncesinde ise bilirkişi he- yetinden yeni gelişmeleri ve id- diaları değerlendirmesinı ıstedı- ği belirlendi. Mahkemenin istem- leri doğrultusunda, 25 Ekim 2001 tarihinde mahkemeye ekbir rapor sunan bilirkişi heyeti, yaklaşık 3 yıl önce hazırladıklan ve üretici firmanın kusurlu olduğunu be- lirten ana rapordaki görüşlerinde herhangi bir değişiklik olmadı- ğını kaydetti. Mercedes 403 otobüsleri ilgi- lendiren 17 adet yangın olayının belirlendiğine dikkat çekilen ra- porda, bir sigorta şirketinin genel- gesine de yer verildi. Genelgede, Mercedes otobüslerin 403 SHD ve 403 RHD tiplerinin yangın risklerinın yüksek olduğuna işa- ret edüerek rt Ba araçlar herhan- gi bir yangm riâkosu durumun- da tamamen vannıalan nedenh- k sektördeki diğer firmalar tara- ündan sigortalanmamaktadır** saptamasındabulunuluyordu. Ra- porda, Mercedes Benz Türk Fir- ması'nda çalıştığını ıddia eden bir kişıden gelen ihbar mektubu- na da dikkat çekildi. Mektupta, O403 model otobüslerin Türki- ye'ye sevk edilen üretimlerinde koruyucu sac levhanın eklenme- diği belirtilıyor. bu parçanın A\- rupa'ya ihraç edilen modellerde ise bulunduğu ileri sürülüyordu. Dört kişilik bilirkişi heyeti ta- rafından hazırlanan ek raporda, "Bilirkişiler 3 yıl önce hazuia- dıklan raporiannda sunulan gö- rüşlerini a\nen korumaktadır" denildı. TtRKÜ ŞÖLENİ - Kühür Bakanh- ğı'nın Jkatkdanyla yapüan anmagece- sinde Üç Deniz Topluluğu'nun sesJen- dirdiği türküler ile koreograf Merih Çimenciler'in düzenlemesi ve Ruhi Su'nun sesiyle sahneje konulan "Ça- nakkale Ağıdı Balesi" bü\ük beğeni topladLKm>ay-iMiDheDestara'ranar- dından sahneyeçıkan Ruhi Su Dostlar korosu'nun konserinden sonra salon ayakün'Ch. 1500 kişilik koronun eşlik ettiği Sabahat Akkiraz ise çoğunluğu gençlerden oluşan izle>icileri coşturdu. (Fotoğraflar: ALPERÎZBUL) AKM'yi tıklım tıklım dolduran Ruhi Su dostları türkü dolu bir gece geçirdi Canlar merhaba merhaba MİYASE İLKNT.TR "Ruhi Su söyKiyor ^cede, Masalar, sandahekr söylüyor DuNarlar. duvarlarda tabtolar, tabiolardarenkler, özler,biçim- ler, çiçekler,aviz£İer,süsiersöytüM)tf Hasan Hüseyin böyle tanımla- mıştı Ruhi Su konserini Onceki gece hem RuhiSu söy- ledi hem de dostlan... AKM Bü- yük Salon'u tıklım tıklım doldu- ran dostlannı Ruhi Su. "Senede birgörmedigm canlar merhaba, merhaba" dıyerek selamladı her zamanki gibi. Ruhi Su'yu yıtiri- şimizin üstünden 16 yıl geçmiş. Sıdıka Abla öyle dedi. Oysa Cer- rahpaşa Tıp Fakültesi'nde kan- sertedavisi gördüğü son günlerin- de onun sağlığı ile gelişmeleri ız- lemekle görevlendirüdiğimiz gün- ler daha dün gibi. Onu Şişli Ca- miı'nden uğurladığurıız gün do- ğanlar, bugün 16 yaşında. Ancak dün salonda gençler çoğunluk- taydı. Demek ki, Ruhi Su Vak- fi'nın emekleri boşa gitmemiş. Kültür Bakanlığı'nın katkıla- nyla yapılan anma gecesinde ge- çen yıl olduğu gibi bu yıl da göz- ler Kültür Bakanı tstemihan Ta- lay'ı aradı. O nedenle açış konuş- masmı Gülsen Tuncerin deyi- miyle "Ruhi Su'nunyoldaşı Sıdı- ka Su" tek başına yaptı. Üç Denız Topluluğu'nun ses- lendirdiği türkülen, koreograf MerihÇimencüer'in düzenleme- si ve Ruhi Su'nun sesiyle sahne- ye konulan "ÇanakkaleAğKfcBa- lesi" izledi. Uk kez sahnelenen bale gösterisi beğeniyle izlendi. Ruhi Su gecesinde ustayı dın- lemeden gitmek olur mu? Hasret tam doruğa çıkmışken gümbür gümbür sesiyle belirdi de\' ek- randa. Avustralya konseri belge- sel haline getirihniş. Tertemiz bir kayıtla sunuldu sevenlerine. An- caktam da Ku\ r \ r ay-iMilliye Des- tanı'na başlamıştı ki. aniden ses ve görüntü kesildi. Sonradan öğ- rendik ki, Kuvvay-i Milliye Des- taru, kuliste dolaşan bir sanatçı- nın kabloya takılmasına kurban gıtmiş. Kuşaktan kuşağa geçen ve ya- şatılan Ruhi Su Dostlar Korosu, şef CengizİJnalyönetiminde kon- serini tamamladığında salon ayak- taydı. Gecenin fınaluıde otantik halkmüziğinin dev ismi Sabahat Akkiraz konserivardı. Akkiraz'a 1500 kişilik bir koro eşlik etti. Akkiraz davul-zuma eşliğinde halaylara başlamıştı kı, birden sahneye önce Dostlar Korosu. ar- dmdan koreograf Merih Çimen- ciler\e Çanakkale Ağıdı Balesi'ni sahneleyenbalet ve balerinler, Üç Deniz Topluluğu elemanlan ve sunucu Gülsen Tuncer halaylar çekerekgiriverdiler. Ehbunu gö- ren dinleyiciler durur mu, onlar da salondaboşbulduklan her ala- nı değerlendirip halayadurdular. Son olarak sahne alan bütün sa- natçılar. Ruhi Su'dan konserle- rinde sıkça dınleyip vokal yaptı- ğımız "BÜmem Şu Feleğin Ben- deNesiVar" adh türküyü seslen- dirdıler. GENIŞ AÇI HtKMET BtLA Utamrsımz "Bekâra kan boşamak kolay" derler. Peki, "Kıbns'ı ver, kurtut" diyen arkadaşlar "be- kâr" mı? Bilmem. Ama "kafadan bekâr" olduklan kesin. "Ver, kurtul" korosunun sesi son zamanlarda o ka- dar yüksek çıkmaya başladı kı, Rumların bile şaşır- dığından eminım. Adamlar kuşkulanıp "Aman kal- sm" diyecekler nerdeyse... Koronun hep bir ağızdan seslendirdiği nakarat şöyle: "Kıbns'îa direnirsek Avrupa çok öfkelenir. Avru- pa Birliği'ne de giremeyiz. Üstelik adanın güneyi re- fah içinde, kuzeyi perişan. Güneyinde kişi başına gelir 15 bin dolar, kuzeyinde 4 bin dolar. Zaten Kıb- nslı Türkler arasında Rum pasaportu alanlar artı- yor." "Eeee?" "Verelim, gitsin." Nasreddin Hoca'nın evi soyulmuş. Komşular başlamış eleştirmeye: "Hoca kabahat sende. Kapını kıliileseydin. Kıy- metli eşyanı saklasaydın. Uyanık olsaydın." Hoca sinirienmiş: "Tamam kardeşim, bunlann hepsibenim hatam. Ama şu hırsızın hiç mi suçu yok?" Aynı hesap. Tamam, Türkıye'nin Kıbrıs konusun- da günahı çok. Bugüne kadar Kuzey Kıbns Türk Cum- huriyeti'nin imrenilecek bir vrtrın haline getirilmesi ge- rekırdi. Ekonomisiyle, turizmiyle, tanmıyla, kültürüy- le ışıl ışıl bir vıtrin. Ama Ankara ve Lefkoşa'daki hü- kümetlerin böyle bir derdi olmadığı için KKTC bu- günkü hale geldi. Peki, Rumların, Yunanlılann, Avrupalılann hiç mi suçu yok? Türk tarafına ambargo koyup Rum tarafının kara paraekonomisıni pompalayan AB çok mu masum? Kıbns konusunda bılerek veya bılmeyerek Türki- ye'nın karşısında yer alan Batı basınında bile, Rum tarafında sayılan 20 bını bulan tabela şırketleriyle na- sıl kara para aklandığı yazılıp çıziliyor, ama bizim ko- rodan böyle bir ses duymuyorsunuz. Yine oralarda, Kıbns sorununun 1963'lerde baş- ladığı bile yazılabilıyor. Ama bızimkiler, nedense 1974'tekı Turk müdahalesıyle başladığını söyleme- yi yeğliyorlar. Yabancılardan, "Şu Rumlan da uyar- mak gerekir" yollu sesler yükselmeye başladı. Ama bizim koro bu konuda sessiz. En küçük uluslararası sorunda bile üyelik kapısı- nı kapatan AB, bilınen çıfte standardını uygulayıp bolünmuş Kıbns'a uyelik güvencesı vermekle Rum- lan zaten çözümsüzlüğe ıtmış. Bu saatten sonra masada ne konuşacaksınız? Ama bızimkiler, Denk- taş'ı masadan kaçmakla suçlamaya devam edı- yorlar. Kısaca, "Masaya otur, ısteneni ver ve gıt" di- yorlar. "Kıbns detaydır" diyorlar. "Bir daha soykı- nm da olmaz savaş da çtkmaz" diyorlar. Ancak, "Nereden bılıyorsun" sorusuna cevap veremiyor- lar. Kıbns sorununa gerçekten çözüm ısteyen herkes gerçekçi olmalıdır. Hepsınden önce de akıllı olma- lıdır. "Verfcurtu/"culukta ne akıl vardır ne gerçekçi- lik. Böyle yapmakla çözüm yolunu tıkamaktan baş- ka bir yarar sağlayamazsınız. Ödün venmeden an-' laşma olmaz, kabul ama Türk tarafının ödün verme- si gerektiğini savunan Türkler, karşı tarafın da ödün vermesi gerektiğini ifade etme lüttunda bulunurlar-, sa daha gerçekçi davranmış olurlar. Yoksa, gun gelir karşılıklı odünlerle anlaşmaya vanlır, utanırlar. hikmet.bila>a ntv.com.tr Mü'den Doç. Dr. Osman Doğru: İnsan hakları kâğıt üzerinde tstanbul Haber Ser- malann ülkeden ülke- visi - Marmara Üniver- ye farklılıklar gösterdi- sitesi Hukuk Fakülte- ğinı ve kültürel farkla- si'nden Doç. Dr. Os- nninsanhaklançerçe- manDoğru. Türkiye'de vesini belirlediğini an- insan haklarının kâğıt lattı. Aile ıçi şıddet ko- üzerinde kaldığını vur- nusunda devletin olaya guladı. Doğru, "Avrupa müdahale etmesiyle ai- ütkekrindeaikiçişiddet lenin geri çekildiğini olaylannda devlet so- ıfade eden Doğru. "Ai- rurnlulugunuyerine ge- k bu noktadabüuıçlen- tirmediği için suçlanı- dirümeli ve hukuki yo- yor. Türkiye'de devlet labaşMirmasıistenme- ehyk yönetikn ıslahev- tidir. Bu arada da mağ- leri dahi içkr acısı du- dur durumda olan ka- rumda" diye konuştu. dın ya da çocuğun her îstanbul Valiliği îrısan türlü sosyal güvencesi Haklan Ku- devlet tara- rulu'nun, ^- tstanbul findankarşı- "tnsanHak- Valiliği İnsan lanmalıdır" lan Eğitim Haklan d e d l *?&T\ Kurulu'nun *û \ *ında seminerinde ^ \ başlanıgı se- , n n ve Sosval muıerlerde J ™ ^ ? ^ ^ Haklar" ko- dünkişiöz- DogrU'Turhye'de n u s u n d a b i l . gürtûkkri ve devlet eltyle ^ v e r ? n K o _ iktisadihak- yönetilen ıslah caelıüniver- lar ele alındı. evlerinin bile içkr sitesi Hukuk Valilik însan acısı durumda Fakülte- Haklan Ma- olduğunu si'nden Doç. sası Başkanı vurgulaa\ Dr. Gönül Av. Vildan Balkır da Yırnûbeşoğhı 4 aya ya- mülkiyet kavramının yılan 30 saatlık eğitim devlet kavramındançok programında 69 lise öğ- önce oluştuğunu ve as- retmenininseminereka- lavazgeçilemeyecekte- tılacağını söyledi. Yir- melhaklardanbirioldu- mibeşoğlu,programkap- ğunu belirtti. Devletin samında bölge jandar- bireye iş bulmakla yü- ma ile kamu yöneticile- kümlü olduğunu aksi rine de seminer düzen- takdirde devletin suç iş- leneceğini ve bu sayede leyeceğini de sözlerine insanhaklarının dahage- ekleyen Balkır, "Budev- niş bir kitleye anlatıla- ktin sosyalhaklarkonu- cağının altını çizdi. sundaki görevlerinden "Hukuki Açıdan Ki- biridir. Çahşma haklo- şiÖzgûrlûkleriveSrva- nmgerçekkşmeakinön- sal Haklar" konulann- ceiikfedevtetinbireyesos- da konuşan Osman yalgüvencehanrlaması Doğru, hukuki uygula- gerekh-" diye konuştu.