Katalog

28 KASÜM 2001 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA 15 Elektronık posta: denasom@cumhunyetcom,tr Tel: 0.212.512 05 05 Faks: 0.212.512 44 97 - Mesut Yılmaz, servet affı ıstemış... "Aklava aklava brtmedı mı!" Saldırılar 18 Kasım'da Gıresun'un Şebımkarahısar ılçes ındekı Meslek Yuksekokulu'nun yemekhanesınde bir oğrencı (yemek yıyordu .. Oğrencı oruç tutmadığı gerefcçesıyle, kendhlerıne "ulkucu" dıyen ve okulda kung- fu derslerı veren 10 kada r faşıst tarafından dovu lerek komaya sokuldu.. Hastaneye kaldırılan oğrencının başına 13 dtkış atıldı 16 Kasım'da yazar Ceznnı Ersoz, Zonguldak Karaelmas Unıversıtesı'nın konferans salonunu dotduran çağdaş ve sol göruşlu öğrencılerle soyleşı yapıyordu... Soyleşının ortasında bırkaç kışı yennden kalkıp salonu terk ettı... Bır provokasyon olduğu bellıydı, ama salondakı oğrencıler umursamadı... Soyleşı bıttığinde kendılerını ülkucu olarak nıteleyen 50 kadar faşıst kapı onunde beklıyordu... Faşıstler, salondan çıkan oğrencılere saldırdı... ır goruş ABD, Orta Asya'da Af- ganıstan'dan geçecek petrol bo- ru hatları ıçın bırsuredırTalıban'la ılışkı ıçındeydı Ancak ABD nın 'Yasaklanan Gerçek' Taleban'la yaptığı goruşmeler ağustos ayında başa- rısızlıkla sonuçlandı Bunun uzerıne ABD, Tale- ban'dan Usame bın Ladın ı teslım etmesını ıstedı Ladın, ABD'nın ısrarlı tavrıni oğrenınce 11 Eylul'de ABD'dekı saldırılan gerçekleştırdı vetum hesaplan al- tust ettı Bu goruş Fransa'da yenı pıyasaya çıkan ve Fran- sız ıstıhbaratçısı Jean-Claude Bnsard'ın bır meslek- taşıyla bırlıkte yazdığı Bın Ladın Yasaklanan Ger- çek" kıtabında yer alıyor Engın Aşkın'ın Kanada'dan bıldırdığıne gore To- ronto'da yayımlanan haftalık bır gazete bu kıtaptan alıntılar yaparak 11 Eylul oncesındekı tabloyu ortaya koyuyor Amerıka her zaman olduğu gıbı ıkılı oynuyor "ABD, 11 Eylul oncesı bır yandan Talıban rejımıyle yakın ılışkı kurarken bır yandan da terorun kaynağı olarak saptadığı El Kaıde orgutunun zengın Suudı- lerle bağlantısını gormezden gehyordu " Ve çarpıcı bır ıddıa "ABD yonetımı Taleban'la boru hattı pazarlığı ya- parken ABD Dışışlen Bakanlığı da teror bağlantılan nedenıyle Suudı Kralıyet Aılesı uyelerını soruşturmak ısteyen FBI Ulusal Guvenlık Bolumu Dırektoru John O'Neıl'ı durdurdu FBI'nın Usame bın Ladın ve El Kaıde orgutuyle yakın ılışkılerı olduğu belırlenen Kral Faysal'ın kardeşı Suudı Prensı ve Suudı Istıhbarat Şefı Türkı-el Faysal soruşturması engellendı Hat- ta Suudı Aılesı'yle ılgılı tum soruşturmalann durdu- rulması emredıldı" Bu emrı protesto eden FBI Ulusal Guven- lık Bolumu Dırektoru O'Neıl gorevınden ıs- tıfa edıyor O'Neıl, New York'takı DunyaTıcaret Mer- kezı'nın guvenlık sorumluluğuna geçıyor ve 11 Ey- lul'dekı saldırıda ıkız kulelerde oluyor O'Neıl, olumunden once, ortadaABD'yeyonelık te- ror saldırısı yokken şoyle dıyor "Usame bın Ladın ve El Kaıde ıle ılgılı soruların ya- nıtı Suudı Arabıstan'dadır" ABD'nın bır başka guvenlık orgutu Ulusal Guven- lık Kurumu'nda çalışmış ve şu sıra VVashıngton'da ozel sektorde gorevlı Wayne Madsen da kıtapta "ABD dıplomatları, Taleban'la aynı yatakta olmakta sakınca gormedıler" yorumunu yapıyor Jean-Claude Brısard, kıtabında ye- r alan goruşlerı ve Suudılere dıkkat edılmesı yolun- dakı ıddıalan Fransız ıstıhbaratına bır raporla ılettığı- nı de açıklıyor Ortaya yasaklanan gerçekler çıkıyor1 SESStZ SEDASIZ (!) NURtKURTCEBE Yüksek Yerihm Hatt erdıncutkuın yahoo.com Elımızde olmayan nedenlerden dolayı ele muhtacız ve ellenn elıne bakıyoruz Yepli üretim laboratuvar cihadam Ankara'da25yıldırtemel laboratuvar cıhazlan ureten bır fırma Uluslarara- sı standardızasyon belgesıne sahıp Urunlen garantı belgelı Yurt çapında 35bayısıyleservıshızmetıvenyor Fır- manın urunlen, aralannda ABD, Fran- sa, Ingıltere, Italya ve Isveç'ın de oldu- ğu 30 dan fazla ulkeye satılıyor, yurtdı- şında yaygın bır şekılde kullanılıyor Fırma, Anadolu'dakı bır unıversıte- nın ıhalesıne gırecek Fakat gıremı- yor Çunku şartnamede alınacak cıha- zın "ıthal malı" olması koşulu bulunu- yor1 öte yandan yıne Anadolu'da başka bır unıversıtenın yurtdışından bulduğu kredı ıle açtığı laboratuvar cıhazı ıhale- sını bır Hollanda fırması kazanıyor Şu ışe bakın kı, dunyanın bır çok ul- kesıne Turk fırmasının urunlennı | pazarlayan Hollanda firması Turkı- ye'dekı unıversıtenın ıhalesını de bu urunle alıyor Fakat bızım unıversrte bu "acı" ger- çegı oğrernr oğrenmez Hollandalılara bıryazı yazıp, Turkfirmasının urettığı cı- hazlan asla almayacaklannı, eğer ışe devam etmek ıstıyorlarsa mutlaka "ya- bancı" mal getınmelerını bıldırıyor Hollanda fırması unıversıtenın dedığı- nı yapıyor Bu kadarla kalsa lyı, Hol- landalılarTurkıye'dekı unıversıtenın bır bıldığı vardır dıyerek Turk fırmasının urunlennı dunyada pazaıiamaktan da vazgeçıyor* "Mıllıyetçılık" denınce mangalda kul bırakmayanlar Turkıye'yı bu hale getı- nyor ışte 1 CED KOŞESt OKTAY EKİNCt Sıdıka Su'ya Teşekkürler... Pazartesı gecesı Ataturk Kul- tur Merkezı'nde Ruhi Su'yu an- dık O "ezgüi yûreklerin'' dur- mak bılmeyen çırpınışlanyla ruzgâr gıbı geçen "Ruhi Su'hı jTDanmıa" sankı yenıden yaşa- dık Sıdıka Su, başta Kultur Baka- j tstemihan Talay olmak uzere, Ruhi Su SanatGecesi'ne destek \e katkı \erenlere her zamankı alçakgonulluluğuyle çokteşek- kur ettı Elbette, bızım de hıs- lerımızı yansıtmış oldu Ne v ar kı asıl "teşekkur" edıl- mesı gereken ıse geceyı sunan Gulsen Tuncer'ın de soyledığı gıbı Sıdıka Su'nun kendısıydı Sıdıka Hanım'ın, tıpkı Ruhi Su gıbı kararlı, dırençlı v e gele- cek kuşakJara sorumlulukbılın- cı ıçındekı "direnişi'' olmasay- dı bu buyuk sanatçımız elbette- "vakfi" kurdu Sayısız vakıf hem de\letten hem beledıyelerden hem de nı- ce zengın *hayırseverden"( l ) sureklı beslenırken, Sıdıka Ha- nım bu "nemalanmadan" hep uzak durdu Sıkıntılar "ime- ceyle" aşılmaya çalışılırken, Ru- hi Su'nun guleç yuzu de hep "onurla" \ e çoğu zaman da bır avuç sevdalının "gonüDû" ça- balanyla yaşatıldı, yaşatılıyor Şımdı bu "kahramaıT vak- fin, yenı \ e çok anlamlı bır he- defı\ar "Ruhi Su Mûzik Uni- verâtesL." GerçekJeşebılmesı ıçın de he- ptrruzın ve "herfcesm" aynı ıme- ceye katılmasına gereksınme var Yeter kı, sız, şımdıden vakfa uğramaya başlayın, o pı- nl pınl gençlenmızm Anado- lu'yu a akılvebüimlekucaklaya- Ruhi Su'nun cenazesinde~. OzveriH yuruyuşune başhyon., L yıne "öhunsüzhığüyle" ıçı- ınzde ve turkulenmızde yaşa- \_caktı, ama boylesıne hep -jramızda" \ e hatta hep "bflm- anizde" olabılır mıydı 0 [şte bu "surekli birükteligi'* nmılmaz bır oz\ enyle yıllardır s4ladığı ıçın, yureğınde Ruhi Sı nun sesını \ e anılannı koru- \aı herkesın, Sıdıka Su'ya te- sikur etmesı gerekıyor "Nasıl" mı r> 1500 kışıhk katılımla yaşa- mn guzel gecenın unutulmaya- jk aynntılannı ızleyenler, ızle- oeyenlere anlatsınlar Ben, bu yanıtını yeğlıyorum Ruhi Su Üniversitesi Beyoğhı'ndakı Avhanlşık so- bğınagırınve Oz\erim apart- nanında Ruhi Su Kultür ve Sa- •t Vakfi'nın kapısını çalın Duyduğunuz "muzik seslen- «" v e o eşsız "tûrkukrimizin'' nasıl bır ozen, cıddıyet \ e saygı ande seslendınldığını gorun- s bır "okula" geldığuıızı far- fcdeceksınız Ruhi Su'yu 21 Eylul 1985'te rtırdıkten sonra, sadece adını e muzığını değıl, onun "yol 9Sterki oğretmenKğini'' de ya- »tmayı "tarıhsel bır sorumlu- iık" olarak ustlenen Sıdıka Su, «nsını yureğıne gomerek ışte bu caklarT muzıkunı\ersıtesınde ne denh coşkulu bırer oğrencı olacaklannı bugunden gorun v e hazırlıklara "kaohn" 'Seiçuktu'nun sergisi Bu "okula" da 13 Aralık 2001'dekı "UygarhJdarm İzin- de" koşemızde daha aynntüı de- ğıneceğım Ancak şımdı şunu \airgulamam gerek Ruhi Su, 20 yuzyıl Turkıye- sı'nı nasıl aydınlattıysa, Anado- lu'dakı efsanevı "ortaçağaydm- hğmı" yaratanlar da "Selçukhı- lar"dı Çunku Selçuklular da yıne Ruhi Su'nun ezgüenndekı, dın, ınanç ve kulturler arası aynm yapmayan, Anadolu'yu "yurt" edınmışlerın ortak duygu ve dostluklannı "uygarh^ donuş- türen" bır humaruzmanın "mu- effifi" ıdıler Eğer bugunlerde Ruhi Su Vakfı nı zıyaret edersenız, once yıne Beyoğlu'ndakı Yapı-Kre- di galensınde yanmakta olan "Alaeddin'm Lambası''yla ay- dınlanın Çvmku zaman daralıyor, "Set çuklu'yu da ammsavarak Ruhi Su dostiamla buluşmanın" ta- nhselfirsatınısağlayan sergı 28 Arahk 2001 'de kapanıyor oekıncıc cumhunyet.com.tr KİM KİME DUM DUMA BEHİÇAK [email protected] ÇtZGtLÎK KÂMİL MASARACI HARBÎ SEMİHPOROY semıhporoyıtı yahoo. com A TAIÜHTE BUGÜN VIMTAZARIKAIS 28 Kasım ZAPATA'NIN TOPRAK REFORMUL 1311''&£ 8UGUN, ÜfJUJ M£KSfKAU OSY#tMC< EMfUANO ZAPATn, TOPKAK REFO&MUM/ IÇEGEN "AYALA PLANl" Nl ILAN ETMl&n 19O3'DA, <SUA/£Y MEKSIKAU KOYLU- SORUNLABJ tÇ/A/ DEMOK&mK. BlR L£YE GI/eiŞSM ZAPATA, G!p£e£K OHCT^TDK POgFt- KIO O/A2 'A KAGŞt GE&LLA SAfAŞl V£&MEy£ KOYUL MUfTU ANCAK, OfKTATOBuU YERtNE GEÇMESt IÇfN~ &ESTEKLEDIĞI MAOBÜO 8AÇKAN Ot-OOĞUA/DA, ONA VUZ ÇSVtRM/Çrt O ZAMAN, ZAPA7H BuruK && KA- RA&L/L/KLA AyALA PLAAff'Ut SAVUMMUŞ AAAA SONUÇ ALAMAMtÇTf TOPKAKS/Z tODrLULE/Ze TOPKAK OA- SlTMA F/KRt, MAOEKO'OAfit SO/V/SA SAfA 6£ÇEH- LEJS. TAGAF/MPAM PA REOPEOiLMlŞTl EMIUANO ZAPATTi'A/fAJ SAVAÇ/, OLOÛeUUtA/CEYE PEJC SU- dE£tc ÇEKEREK ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Savı 2001 221 Esas Davacı kurum De\let Su Işlen Genel Vludurluğu tarafından davalı Zeken\a Ozturk alevhıne açılan kamulaştırma bedelımn tespıtı ıle ıdare adına tescıl edılmesı da\asının >apüan yargılaması gereğınce Da\acı kurum tarafından Çekerek Surevabe> Baraj ınşaatı nedenı ıle davalı Zeken>e Ozturk e aıt Çekerek ılçesı Bahçelıevler Mahallesı KaraM\n me\knnde kam 261 ada 8 parsel savılı 17 081 46 n\2 yuzolçumundekı taşınmazın ıdare bun>ebinde olu^turulan Kamulaştırma Takdır Komıs>onu nca m2 sı 3 020 000 TLden 51 586 009 000 TL değer takdır edıldığınden kamulaştırma bedelımn bu bedel olarak tespıt edılerek taşınmaz ıdare adına tescıl talebı ılan olunur 07 11 2001 Basın 70005 Nufus cuzdammı ve Emeklı Sandığı kartımı \e Ehlıvetımı kaybettım Hukumsuzdur \tLGL\KLRT Nufus cuzdanımı kaybettım Hukumsuzdur NURANKOROĞLU PANO DENİZ KAVUKÇUOGLU Bir Dostun Apdından Yazılarında o kadar sık "fizık"ten soz edıyordu kı, yadırgıyordum doğrusu Fızıkçılen, fizık yasalannı anlatıyordu okuıianna Galilei'nın mekanığe kat- kılan, "Koperıkusçuluğun savunulmasıyla doğnı- dan ılgılıydı sozgelımı Duşen cısımlerın hızlan- malarıyla ılgılenen Galıleı, "serbest duşme yasası- nı" yanı duşmede alınan yolcu cısmın kutlesıyle degıl, geçen surenın karesıyle orantılı olduğunu or- taya çıkarmıştı Bunu, eylemsızlık ılkesıyle bırleş- tırerek, bır mermının yorungesının parabolu bıçı- mınde olacağını belırlemıştı Buna benzer şeyler yazıyordu koşesınde 17 yuzyılda Rene Descartes, ozellıkle madde kavramı uzennde durarak doğadakı tum olaylan maddeye ve harekete ındırgeyen mekanıkçı felse- feyı kurmuştu Isaac Nevvton da aynı yuzyıl ıçınde, 1687 yılında mekanığın temel sorunlannı çozen uç yasasını ıçeren "Phılosophıa Naturalıs Prıncıpıa Mathematıca - Doğa Felsefesının Matematık llke- /en"adlıyapıtınıyayımlamıştı 17 yuzyılda hızla ge- lışen bır fızık dalı da "optık"t\ Roger Bacon gıbı 13 yuzyıl bılgınlerının yapıtlarını tarayan Johannes Kepler teleskopların matematıksel ıncelemesını yapmış, mercekler ıçın bır geometn kuramı gelış- tırmıştı Nevvton'un beyaz ışığın "bıleşık ışık" oldu- ğunu ortaya çıkardığı renk kuramı ve ışığın parça- cık ozellıklı olduğunu belırten korpuskul kuramı ıle Huygens'ın dalga ozellıklı ışık kuramı optığe en onemlı katkılar olmuştu Ama 20 yuzyılda fizığın yapısını temelınden sar- san ıkı kuram, Max Planc'ın 1900 yılında one sur- duğu "kuvantum kuramı" ıle Albert Einstein'ın beş yıl sonra yayımladığı "gorelılık kuramı" ıdı Tuhaftı, ama okul sıralanndan ben kavramakta guçluk çektığım, boyle olduğu ıçın de hep soğuk baktığım, uzak durduğum "fızık"e, onun yazılanyla bırlıkte ılgı duymaya başlamıştım Yazılan ınsanı da- ha denne ınmeye, araştırmaya, daha fazla oğren- meye zorluyordu llk karşılaşmamızda, (Çıçek Pa- sajı'nda, Sevınç Meyhanesı'nde bır oğlen rakısın- da, sevgılı ağabeyım Fethı Nacı'nın Cuma Akade- mısı'nde) "Senın yuzunden lıse oğrencısıne dön- duk " dedığımde gulmuş, "Hepımız bır şeylen ye- nıden öğrenmek durumunda değıl mıyız? " dıye sormuştu Haklıydı En lyı bıldığımızı sandığımız "şeyler" bıle maddenın oluşum, etkıleşım, devınım yasalarının ışığında daha anlaşılabılır, daha ınanıla- bılır, daha anlatılabılır gehyordu ınsana Hayat da- ha anlamlanıyor, daha kararlı savunuluyordu Topu topu uç kez karşılaşmıştık onunla Ikıncı karşılaşmamız Taksım'de kalabalık bır kafedeydı.. "Caz"dan, cazcılardan soz etmıştık Chariıe Par- ker'ler, John Cottrane'ler, Mıles Davıs ler New Y- ork'un o sıgara dumanından goz gozu gormeyen loş, karanlık kuluplennde muzıklerını çığlığa, çığlık- lara donuşturmuşlerdı bır donem Sonra kımılen de alkolun, uyuşturucunun pençesınde tuketıp, gıtmış- lerdı o benzersız hayatlannı Bunlan konuşmuş- tuk Son karşılaşmamız Çıçek Bar'da olmuştu An- kara otobusune daha zaman vardı Konumuz "aşk"t\ bu kez Aşkı tanımlamaya çalışmıştık bır su- re Sonra soz Parıs'e, Pans'ın mahallelenne, so- kaklanna, avlulanna gelmıştı Nemlı taş avlulann kenarlarında bıten ıtırlı otlardan konuşmuştuk Sonra şaraptan Şaraplardan "Istanbul'abırge- lışımde mutlaka sende kalacağım bır ıkı gun " 6e- mıştı, o son goruşmemızde Anlatacağımız, soy- leyeceğımızçok şeyımız vardı bırbırımıze Fızıkten, cazdan, aşktan, şaraptan, ınsandan konuşacak- tık Başka bır hayata ve ozlemlerımızın çakıştığını bıldığımız başka bır geleceğe daır umutlanmızı pay- laşacaktık Olmadı Pazartesı akşamı Muhsın Ertuğrul Sahnesı'nde, Bertort Brecht' ın, Schvveyk II Dunya Savaşı'nda adlı oyunu oncesınde onun ıçın saygı duruşunda bulunurken aklımdan geçırdım bunları ölumuyle edebıyatımız, tıyatromuz en başanlı, en bılgılı, en ka- rarlı en yureklı, en aydın ınsanlarından bınnı yıtırdı Ben de ozlemlenmı, umutlanmı paylaşacağım bır dostumu Işık ıçınde yat Memet Baydur ışıklar ıçınde uyu e-posta: dkavukcuoglu >' superonline.com Faks:0 212-723 84 97 B U L M A C A SEDATYAŞAYAN 1 2 3 4 5 6 7 8SOLDAN SAĞ\ 1/ Kuçuk ve tatlı bır kar- puz cınsı 2/ Gozlen gor- meyen Bır organı su ve- rerek yıkayıp temızleme 3/ 6 Bır çeşıt ke- 7 kık Boru „ sesı 4/Keke- melık, pepe- 9 melık 5/Asya'da bır ulke Tantal ele- mentınınsımgesı 6/ Şekerkamışından eldeedılenbırıçkı Daıre bıçımınde ta- banı ve tepe nokta- smda bırleşen eğık kenarlan olan ge- ometnk bıçım 7/ Padışahlann ve yuk- sek derecelı devlet gorevlılennın gıydığı kolsuz ve genış yakalı kurk 8/Bırsorusozu Yığıt Pel- te bıçımınde saydam ve esnek madde 9/Kâğıtla- nbıraradatutmayayararmadenıçengel "—Çı- çeğı" Attilâ İDıan'ın şıır kıtabı YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Gureşecek pehhvanlan yuksek sesle ızleyıcı- lere tanıtan ve dualanm okuyarak alana suren kımse Olumsuzluk belırten bır onek 2/Dolay- ü olarak anlatma Bır çeşıt fuze 3/ Kımı bolge- lerde kadınlann sokağa çıkarken manto ustune or- tunduklen ışlemeh genış ortu 4/ "Olumdur ya- şanan — başına / Aşk ıkı kışılıktır" (Ataol Beh- ramoğlu) Kımı gıysılenn bol olması ıçın yan- lanna eklenen kumaş parçası 5/ tncır ağaçlann- da dollenmeyı sağlayan kuçuk sınek Bır yağış şeklı 6/Enuzunkoşudalı 7/Konut TlryakiHa- s*k Paşa'nın Avusturya ordusuna karşı savundu- ğukale 8/ Tanntanımaz Bırılımız 9/Çoksert ve tutarsız hareketlerde bulunan akıl hastası Bır goz rengı