23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
8 EKİM 2001 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER • Haber Merkea - Musevi, Ermeni, Rum ve Süryanı gençleriyle yaptığı söyleşüeri 'Azıniık Gençler Anlatıyor' adh kıtabmda toplayan gazeteci Yahya Koçoğlu, Ermeni, Rum, Süryani ve Yahudi gençlerin doğduklan ülkede 'öteki' olmanın yaratüğı sıkıntılan kitabıyla okuyucuya aktanyor. Metis Yayınlan'nın Siyahbeyaz Güncel dizisinden çıkan kitapta, Koçoğlu, gençlerle yaptıgı söyleşilerin yanı sıra Osmanh döneminde gayrimûslinıler, Cumhuriyet döneminde Türkleştirme ve azıniık karşıtı politikalar, 6-7 Eylûl olaylan, Yahudi, Ermeni, Rum, Süryani tarihine de yer veriyor. • ANKARA (AA) - Türkıye'de 9 aylık dönemde 2161 orman yangını çıkarken, bu yangınlarda 6626 hektar alan tahrip oldu. 1 milyon 830 bin ağacın etkilendiği yangmlarda uğranılan maddi zarann 15 trilyon lira, fonksiyonel zarann ise 162.5 katrilyon lira old\ığu büdirildi. Yangmlann 1095'i ihrnal ve dikkatsızlikten kaynaklanırken, 168yangın kasıt, 98 yangın kaza ve 154 yangın doğal nedenlerden meydana geldi. 646 yangının ise çıkış nedeni bilinmiyor. Dünya Kuş Gözlem Günü • İSTANBUL (AA) - Dünya Kuş Gözlem Günü nedeniyle Doğal Hayatı Koruma Demeği'nce düzenlenen etkinlikte kuşlar gözlendi. Ortaköy'de bır araya gelen kuşseverler, doğanın sakin üyelerini dürbün ve fotoğraf makıneleriyle izledi. Böbreğmi satışa çıkartfe • HtSARCIK (AA) - Kütahya'nm Hisarcık ilçesi Şoförler Odası Başkanı Oktay Yılmaz (64), borçlannı ödeyebümek için bir böbreğini satmak istedığini söyledi. Yılmaz, işçi emeklisi olduğunu ve 11 yüdır şoförler odası başkanlığı yaptığmı belirterek "Emekli maaşımla geçinemiyorum. Bu yüzden borçlandım. Bu yaştan sonra sağhğımı kaybetsem ne olur? Hiç ' olmazsa böbreklenmden birini satarak borçlanmı ödemek istiyorum" dedi. Ydmaz, böbreğini 50 milyar lira veren olursa satacağını söyledi. Hş Hekimteri Merstftte • MERSİN (AA) - Türk Diş Hekimleri Birliği 7. Dönem Başkanı Celal Korkut Yıldınm, mesleki sorunlannın çözümü için yaptıklan mücadelenin sürdüğünü ve önemli sorunlanndan birinin sahte dişçiler olduğunu belirtti. Yıldınm, "Türkıye'de 17 bin diş bekimi, 5 bin sahte dişçi var" dedi. Yıldınm, tçel Diş Hekimleri Odası'nın Hilton Oteli'nde düzenlediği sohbet toplantısındaki konuşmasında, Türkiye'de gereğinden fazla diş hekimliği fakültesı açıldığım savunarak, bu yüzden ıstihdam sorunu yaşandığını da belirtti. IÎZMİT (AA) - Gebze Yüksek Teknoloji Enstitüsü (GYTE) Deprem ve Yapı Bilimleri Anabilim Dalı'nca sürdürülen projede, otoyol köprülerinin deprem güvenüiriikleri beîirlenecek. Anabilim Dalı Başkanı Yard. Doç. Dr. Atilla öven, deprem bölgelerindeki karayolu köprülerinin "deprem davranışı" konusundaki çahşmayı 4 yıl önce başlattıklannı söyledi. Oven, "Bu köprülerin, olası bir depremde göreceği zarann afete müdahaleyi olumsuz etkileyeceğY'ne dıkkaü çekti. B sanatları kaybokıyor i • VAN(AA)-Teknolojinin j gelişmesiyle birçok meslekteki el | emeği yerini seri üretıme brraktı. Van'a I özgü el sanatlan arasında önemli bir * yen olan 'Şavat Gümüş Işlemeciliği' de bundan payına düşeni aldı. Ve kaybolan meslekler arasına girdi. Böylece bu s sanata yıllanm veren ustalar da artık 1 * emekliliklerini yaşamaya başladı. j Yerel yönetnrterde (temokrasi • ADANA (Cumhuriyet Bürosu - Avrupa Konseyi Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi, ülkemizdeki yerel yönetimlerdeki danokrasi gelişmelerini incetiyor. Çalışma kapsamında Kongre Başkanı Llibert Caatrecasas'm, Türk Belediyeler Birliği ve Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Aytaç Dorak ile Ankara'da yaptığı görüşmede, kentler ve belediyelerin sorunlannı ele aldıklan bdirtiliyor. SÖZÇIZGMN Turhan Selçuk UTANMAZADAM.. Packart Vakfi tarafindan desteklenen projeye 100 milyon dolar harcanacak Zeugma'yamozaikmüzesiANTALYA (AA) - GAP Bölge Kalkınma ldaresı Başkanı Dr. OfcayÜnver, FıratNeh- ri kıyısında dünyanın en büyük 'mozaik müzesi' kurulacağmı bildirdi. Dr. Ünver, dünyanın en zengin mozaik müzesınden binnın Tunus'ta, ikincisinin de Antakya'da bulunduğunu anımsatarak Fırat Nehri kıyısmda Zeugma antik kenti bölge- sinde yeni bir müze daha kurulacağım söy- ledi. Zeugma'dan çıkan mozaıklerin, Antakya bölgesinden daha zengin olduğunu belir- ten Dr. Ünver, şunlan kaydetti: "Zeugma antik kentinden çıkan mozaik- ler, freskler ve diğer eserieri sergilemek için mozaik müzesi kurulacak. Arkeologlar, Ze- ugma antik kentinin 3'te birinin sular aran- da kakhğnu, diğer bölümünün su yüzeyin- de olduğunu söylüyorlar. Bu bölgede arûk sular yükselmeyecek. Böylece Zeugma ken- ti gün ışığuıa çıkanlacak." Mozaik müzesinin kurulması için ABD'li Packart Vakfi'nın destek sağlayacağmı be- lirten Ünver, şöyle devam ettı: "Packart Vakfi, Zeugma bölgesinden çı- kartılan arkeolojik eserlerin sergilenmesi için uhıslararası standartiarda mozaik mü- zesi ve arkeoktji parta ohışturacak. Müze ve arkeoloji parknun maüyetinin 100 milyon dolar (yaklaşık 16 trilyon lira) civannda ola- cağı tahmin ediliyor. Bu mali desteği de Pac- kart Vakfi tenıin edecek." Dr. Ünver, mozaik müzesinin kurulma- sıyla Zeugma Antik Kenti'nin Türkiye'de en fazla turistin zıyaret edeceği bir bölge ha- line geleceğmı sözlerine ekledi. Engelligençler evlendi Türkiye'de ttk kez engelli iki genç "korumah evtink" yapn. Metin Sabancı Spastik Çocuklar Merkezi'nde eğhim gören ve Ozel OHm- piyatlar Atietizm yanşmalannda çoksayıda birincOikderecesiolan Ozkan Karamahmutoğhı ile Hamiyet Kabadayıoğlu dün akşam merkezde düzenlenen törenle dümaevine gjrdL Üsküdar Belediye Başkanı YılmazBayat tarafindan kryüan nikâhın şahidiklerini işa- damı Sakıp Sabancı'nın lazı Dilek Sabancı ile Demet Brtiis yapn. Düğün hediyesi olarak Sakıp Sabancı, geBne beşibirverde takar- ken damadâ da 500 milyon lira tutannda çek verdL Dilek Saban- cı da genç çiftin tstanbul Parksa Hilton Oteli'nde gedrecejği balayı ve düğün rnasraflannı üstlendL (Fotoğraf: CANER OZTURK) AYDENLANMA EMRE KONGAR Yılmaz 'AB Kendi Kamuoyunu Oluşturmalı' 4 ve 5_Ekim tarihlerinde Ankara'da Orta Doğu Teknik Üniversitesi'nde çok önemli bir toplantı yapıldı. Hamburg'daki Türkiye-Avrupa Çalışmalan Enstitüsü, Konrad Adenauer Vakfi ve Orta Do- ğu Teknik Üniversitesi Avrupa Çalışmalan Merkezi tarafindan düzenlenen toplantı "Avrupa Yolunda Türkiye ve Polonya: Oeğişim Süre- cinde İki AB Aday Ülkesi" adını taşıyordu. Türkiye ve Polonya'nın iki aday ülke olarak kar- şılaştırmalı bir biçimde incelendiği toplantının ka- panış oturumunda Mesut Yılmaz'ın ve Polonya Cumhurbaşkanı Danışmanı Andrzej Byrt'ın da katıldığı bir değerlendırme yapıldı. Bir grup öğrencı, konuşmacılardan sonra söz alarak Mesut Yılmaz'ı protesto etti. Bir siyasal lider, bir ünıversiteye konuşmaya gi- dince bu tür olaylan göze almalı ve normal karşı- lamalı diye düşünüyorum. Yılmaz'ın çocuklara tepkısı bence, biraz aşın i- di.. Ama çocuklar da hiç iyi hazırlanmamışlardı ve hiç de terbiyeli degillerdi. Omeğin, protestocu öğrencilerden biri, Yunanis- tan'ın ve Portekiz'in AB üyesı olduklannı bile bil- miyordu. Bir başkası, jandarma baskısından ve öğrenci- lerin içeri alınmadığından söz etti, oysa öyle bir baskı ya da öğrencılere bır sınırlama ya da kısrtla- ma söz konusu değıldı. Nitekim, çok ağır sözlerine karşın, çocuklara (salondaki dinleyicilerin bır bolumunun protesto mınltılan dışında) herhangi bır mudahale de olma- dı. Tabii, salondaki kameralar, derhal bu olayı çek- tiler ve akşamkı haber bultenlerinde, toplantının özü ve Yılmaz'ın soyledıkleri bır kenara bırakıla- rak, öğrencilerle Yılmaz arasındaki polemik yan- sıtıldı. Oysa gerek Byrt, gerekse Yılmaz, Avrupa Birii- ği'nin gelecegi konusunda çok önemli mesajlar vermişlerdi. Sovyetler Birtiği'nin çöküşünden sonra Polon- ya'nın hem kalkınma hem de demokratikleşme doğrultusunda gerçekten çok yol aldığı anlaşılıyor. Yılmaz esas olarak, 2004 yılında, AB ülkelerinin, topluluğun yapısını gozden geçirmek için yapa- caklan toplantıya ilişkin konuştu, bu konudaki ola- sı gelişmelerden soz etti. Bence Yılmaz'ın belırttığı en onemlı sorun, "Av- rupa Birliği ülkelerinin genişleme konusunda, kendi kamuoyiannı ikna etmeleri zorunda of- duklanm" soylemesiydi. Bugünkü 0ye ülke kamuoyiannın, AB'nin ge- nişlemesine karşı hiç de olumlu olmayan bir tu- tum takınmış olmalan, Turkıye-AB ilışkilerini de çok etkileyecek gıbı gorunuyor. Sanıyorum, uye ulkelere "veto hakkı" tanıyan "oybirliği" ile karar alma ılkesı, nasıl (Yunanis- tan'ın veto hakkını sureklı olarak Turkıye aleyhine kullanması sonunda) Türkiye-AB ilişkilerini, doğ- rudan doğruya Türkiye-Yunanistan ilişkileri ha- line çevirerek, Türkiye ile AB arasındaki sorunla- nn çözümunu engellıyorsa, bu "üye ülkelerin ka- muoyian konusu" da çok aynı bıçımde olumsuz rol oynayabilir. llerde "oybirliği" ilkesi, uçte iki'ye dayalı bir "ni- telikli çoğunluk" usulünedönuştürülebilirse. bel- kı Türkiye-AB ilişkileri daha olumlu biçimde geliş- me şansına kavuşur. Ama o zaman da "çoğunlukla" karar alınan bir birlikte, üye devletler bu bırlığın kararlarına ne den- li uyarlar, o da başka konu. Tabii Yılmaz'ın bir soruya karşılık olarak söyle- diği "AB, Güney Kıbns Rum Yönetimi'ni ada- nın tek temsilcisi olarak üyeliğe kabul ederse, Türkiye de Kuzey Kıbns Türk Cumhuriyeti ile bütünleşir (yanı KKTC'yı ılhak eder) ve bugün- kü fiili durumu siyasal ve hukuki bir duruma dönüştürür" olasılığı da (Yunanıstan'ın sayesin- de) Turkıye-AB ılışkılerinin önundekı asıl mayın- dır. Sanıyorum, pek çok yazann ve düşünürün "AB Türkiye'yi nasıl olsa üyeliğe almayacak" ınan- cının altında bu olumsuz olasılıklar yatıyor. www.kongar.org
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle