Katalog

SAYFA CUMHURİYET 17 EKİM 2001 ÇARŞAMBA O L A Y L A R V E G O R U Ş L E R olay.gorusçgcumhuriyet.com.tr Yasaya Karşı Hile Halit ÇELENK Hukukçu A nayasamn 37 maddesinde deği- şiklik içeren yasa tasansı Türkiye Büyük Mıüet Meclisi'nde, Av- rupa parlamenterlerini bile hayre- te düşüren bir hızla görüşüldü ve sonunda 34 madde değiştırıldi. Değiştirilen maddeler şimdi Çan- kaya'nm karannı ve görüşünü bekliyor. Ancak bu Anayasa değişiklikle- ri görüşülürken beklenmedık bir gelişme oldu. Görüşmeler sona ererken araya milletvekillerinin maaşlanna 700 milyon lira zam getiren bir rnadde eklendi ve he- men kabul edildi. Bu olay medyada ve kamuoyun- da büyük tepkiler yarattı. IMF ve Dünya Bankası'nca hazırlanan ve işçilerin, emekçilerin, memurla- rın, esnafın yoğun eleştiriieri ve itirazlanna karşın siyasal iktidar tarafmdan uygulanan hükümet programının yarattığı açlık, yok- sulluk, işsizlik ve pahalılık halk yığınlarım perişan duruma sok- muşken milletvekillerinin bunu görmezlikten gelerek kendi kişi- sel çıkarlannı düşünmeleri halkın Meclis'e olan güvenini sarstı. "Hukukun üstünlüğü, toplu- mun huzur ve refahı.. ve adalet anlayışı içinde herkesin insan haklarından yararlanması ülkü- sü" üzerine ant içen bu temsilci- ler antlannı unutmuş görünüyor- lardı. Oysa bu konuda daha önce çıka- nlan ve Meclis'e yetki veren yasa- lar Anayasa Mahkemesi'nce yasa- ya ve hukuka aykın bulunarak se- kiz kez reddedilmiş ve geri çevril- mişti. Şimdi ise böyle bir hüküm Anayasa maddesi haline getirile- rekYüksek Mahkeme'nin iptal ka- rarlan geçersiz ve etkisiz bırakılı- yordu. Geçmiş yıllarda Türk Hukuk Kurumu tarafından yapılan bilim- sel çalışmalar sonunda hukuk uz- manlan ve öğretim üyelerine ha- zırlatılan ve yayımlanan "Türk Hukuk Lugati (Sözlüğü)" yasa- ya karşı hileyi şöyle tanımhyor: " Yasanın yasakladığı bir sonucu yasanın izin verdiği başka araç- larla elde etmek"tir. (Biz Türkçeleştirdik.) Yani ya- sanın koyduğu bir yasağı etkisiz duruma düşürmek amacıyla kaça- mak yollara başvurularak yasak- lanmış sonucun elde edilmesini hukuk, yasaya karşı hile olarak ta- nımlamaktadır. Bu tür bir işlenı. yinc yasanın izin verdiği başka bir yolla (ola- yımızda Anayasa değişikliği yo- luyla) yapılmakta ise de, temel- de hukuk açısmdan "haksızlık", hukuka aykırılıktan kendini kurtaramaz. Belleğimizi yokladığımızda benzer hukuk dışı bir yasama işle- mine 1975 yılında başvurulduğu- ARADA BİR Prof. Dr. Özdem htanbul Tıp Fak. Emekli Öğretim Üye. Dünyayı Korkutan Bulaşıcı: Şarbon Yazılı ve görsel basında yer alan haberlere göre, ABD'de 25 yıl son- ra ilk kez, biri ölümle sonlanmak üzere, iki insanda şarbon hastalığı saptanmıştır. Bu, dünyanın içinde bulunduğu koşullar nedeniyle "bi- yoterohzm" ve "biyolojik savaş"\ akla getirdiği için çok önemlidir. Şarbon, binlerce yıldan beri bili- nen bir zoonozdur (zoonoz: Omur- galı hayvanlardan insanlara bula- şan hastalık) ve eski zamanlardan beri hayvanlar arasında büyük sal- gınlar (epizooti) yapmış. sayısız hayvan öiümüne yol açmış olup bu arada, hastalığın bulaştığı çok sa- yıda insan da ölmüştür. Şarbon hastalığının oluşmasına neden olan bacillus anthracis adlı bakteri, insan ve hayvan vücudu dı- şında spor adı verilen özel bir yapı- yı oluşturabildiği için sıcaklık, kuru- luk gibi dış ortam koşullarına ve de- zenfektanlara, sporoluşturamayan bakterilerden çok daha dirençlidir; bu direnç nedeniyle bu rnikrop, hayvan dışkısı ile saçıldığı otlaklar- da çok uzun süre, yıllarca, canlı ka- labilmektedir. Böyle otlaklarda beslenen otçul hayvanlar hastalanır ve ölür. Hay- vanlarda şarbona bağışıkl k sağla- yan aşıyı ilk kez Pasteur hazırla- mıştır; aşı ile elde edilen başanlı so- nuçlar ve "çevre koşulları "nın geliş- mesiyle, hayvanlarda şarbon birçok ülkede azalmış ve buna bağh olarak insan şarbonu belirli Avrupa ülkele- rinde, ABD ve Kanada'da görülmez olmuştur. Şarbon, en sık, çevredebulunan sporlan ile insana deri yoüyla bu- laşırve "derişarbonu"denlen has- talık tablosunu oluşturur. Bakteri- nin girdiği yerde sonradan siyah bir kabuk oluşmakta olup "şart>cn" is- mi de buradan gelmektedi'; hasta- lığın halk arasındaki adı da '/cara ka- barcık"t\r. Bakteri sporlarının solunuım yo- luylaalınmasıyla "akciğerşarbonu", bakterinin iyi pişmemiş besinlerle sindirim yoluyla vücuda grrnesiyle "bağırsak şarbonu" oluşır. Ender olarak şarbon menenjitinede rast- lanır. Bu klinik şekillerin seyri srasında veya bazen de doğrudan doğruya ortaya çıkabilen "şarbon septise- misi", bakterinin kana karışması ve tüm vücuda yayılmasıyla crtaya çı- kan, tedaviye karşın ölümcıiıl olabi- len en ağır tablodur. nu anımsıyoruz. Gerçekten 1973 yılında 1773 sayılı yasa ile Devlet Güvenlik Mahkemeleri kurulmuş- ru. Bu mahkemelerin kuruluş ya- sası. gerek mahkemelerin ba- ğımsızhğı, doğai hâkim ve gerek- se Yargı birliği ilkelerine aykın olması nedeniyle yoğun tartışma- lara konu olmuş, sonunda konu Anayasa Mahkemesi'ne götürül- müş ve Anayasa Mahkemesı tara- fından iptal karan verilmiştir. Bu mahkemeleri kurmakta ka- rarlı olan dönemin siyasal iktidan konuyu, Anayasa Mahkemesi'nin denetiminden kurtarmak amacıy- la DGM'lerin kuruluşunu bir Ana- yasa hükmü haline getirerek ve de Anayasa değişikliklerinin Anaya- sa Mahkemesi'nce esas yönünde incelenemeyeceği, yalnızca "şe- kil bakımından" incelenebilece- ği hükmünü getirerek DGM'lere bir tür dokunulmazhk sağlamıştır. Bu düzenleme TBMM'den geçe- rek yasalaşmıştır. Burada hemen anımsatahm kı yıllar sonra bu konuAvrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne götürül- müş, bu uluslararası mahkeme DGM'lenn kuruluşunun, "Anaya- samn mahkemelerin bağımsız- lığı" ilkesine aykın olduğuna ka- rar vermiş ve bu karara uyularak bu mahkemelerdeki askeri hâkim- lerin görevine son verilmiştir. Böylece yanlış hesap Bağdat'tan dönmüştür. Günümüzde son Anayasa deği- şikliğinden sonra, hukukçular, üniversite öğretim üyeleri, yazar- lar, sanatçılar, demokratik kitle ör- gütleri ve sendikalar, milletvekil- lerinin maaşlanna yapılan bu zam- mın ve buna ilişkin düzenlemenin kaldınlmasını istemektedirler. Yasalan yapanlann, bu yasalann sözüne ve de ruhuna uygun dav- ranmalan, Anayasa Mahkemesi kararlanna saygı göstermeleri hu- kuk devletinin gereğidir. Anayasa hükümlerinin tüm kişileri (önce- likle mılletvekillerini) bağlayan kurallar olduğu unutulmamahdır. Bazı Akdeniz ülkelerinde olduğu gibi yurdumuzda da sığırlar ve ko- yunlarda şarbon hastalığının varlığı bilinmektedir ve zaman zaman in- sanda şarbon vakaları da yayımlan- maktadır. Burada, Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Doğanay ın şarbon bak- terisi ile yaptığı deneysel çalışma- lara, uluslararası yayınlara işaret et- mek isterim. Şarbonun kuvvetli öldürücü etki- si derinliğine araştırılmıştır. Bacillus anthracis'in ürettiği çok etkili bir toksin (zehir) nedeniyle birçok va- kada tedaviye karşın, özellikle an- tibiyotik tedavisine geç başlanan vakalarda, ölüm kaçınılmaz olmak- tadır. Şarbon bakterisinin canlıda oluşturduğu "kapsül" ad\ verilen ya- pısı da bakteriyi vücudun savunma güçlerine karşı korumaktadır. Şarbon mikrobuna penisilin dahil pek çok antibiyotik etkilidir. Ancak, yukarıda değindiğimiz gibi, antibi- yotikler bakterinin yaptığı toksine etki göstermezler. Tedavide başarı sağlayabilmek için hekime erken başvuru, klinik kuşku, erken tanı (mikrobiyolojik tanı!) ve erken teda- vi çok yaşamsal önem taşır. Belirli antibiyotikler, şarbona yakalanma riskini bulunanları korumak için (proflaksi) zamanında uygulanmalı- dır. Şarbonun biyoterorizm aracı ola- rak kullanılması, şarbon etkeni olan bacillus anthracis'in biyolojik savaş amacıyla üretilip saklanması söz konusudur; bu işlem kolay ve ucuz olduğu için zengin, fakir birçok ül- kenin bu konuda hazırlık yapmış ol- duklarının bilinmesi hiç de şaşırtıcı değildir. Şarbon mikrobu, biyolojik silahlar arasında en ön sıralarda yer almak- tadır. Şarbonun biyolojik savaşta ne denli etkili ve önemli olabileceğinin kanıtı olarak Rusya da gösterilebi- lir: Birarızasonucunda, buradaki bir kuruluştan şarbon bakterisi sporla- rının havaya dağılması ve rüzgâra yayılması sonucunda binden fazla insan ölmüştür. Şarbondan korunmak için alına- cak önlemler arasında, risk grubun- daki insanlara önceden şarbon aşı- sı uygulanması, insanlara, mikrop- la temas ettiklerinde, koruyucu ola- rak ağızdan belirli antibiyotiklerin verilmesi sayılabilir. VCtf Curnhuriyet I L * kitap kulübü I GÜNUN DIYALOGU TAKSİİVI SER6İ SALONU'NDA i )ıarm) Saat: 18.00-19.00 Istiklal Cad. (Fransız Konsolosluğu Yanı) TAKSIM Tel.: 252 38 81 - 82 ANKARA 30. ASLİYE HUKUK MAHKEMESÎ Esas No: 2001 19 KararNo: 2001 376 Hâkım: Ali Kerımoğlu 18951 Kâtip: Erol Çavuş Ankara Büyükşehir Belediye vekili tarafından Özdemir Çe\ ik aleyhine açılan TESCtL davasında: Mahkememizden yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulü ile. Ankara ili. Mamak ilçe- si. Muilu Mah. 36600 ada. 5 parselde davalı Özdemir Çevik adı- na kayıtlı 49 883 payın tapu kaydının iptali ile davacı belediye adına kayıt \e tesciline. Yargıtay yolu açık olmak üzere karar \e- rilmı$ olup. mahkememizden \ erilen karar gazetede yayımlandı- ğından itibaren 7 gün sonra teblıg edilmiş ve lebliğ tarihinden iti- baren 15 gün sonra kesinleşmiş olacağı. davalı Özdemir Çevik'e davetiye yerine kaim olmak üzere ilanen teblig olunur Basın: 59003 HATAY 2. ASLtYE HUKUK MAHKEMESt'NDEN Dosya No: 1996 911 E 2000 242 K. Davacı Abdurrahman Mursal \ek. Av. Ayşe Özgürsoy tarafın- dan davalı Melahat Metelikoğullan ve arkadaşları aleyhine açı- lan Cebri Tescil davasınm yapılan yargılaması sonunda: Davanın kabulü ile Antakya Saraycık mıntıkası 12 1228 parsel sayılı ta- şınmazda taraflar arasındaki Hatay 1. Noterligi'nin 28. 09.1992 tanh ve 28740-5 12.1989 gûn ve 48072 yevmiye nolu sözleşme gereğince A ve B bloklann 5-6-7. katları ile A Blok 8. katı top- lam 18 daire. davalılara diğer tüm bağımsız bölümlerin A-B-C bloklarındaki davacıya olmak üzere tapuda davalılar adına olan kaydın iptali ile davacı Abdurrahman Mursal adına tesciline da- ir Mahkememizden verilen 17.05.2000 gün \e 1996 911 E. 2000 242 K. sayılı ilamın adreslen meçhul olup tespit edileme- yen davalı Hasan Rifaıoğlu mirasçıları da\alılar Neslihan Rifa- ioglu. Semiha Rifaioglu."Penhan Canatar, Nihal Rifaıoğlu \e Ab- dulkadir Mehmet Rifaioglu'na ilanen tebligine. ilanın yayım ta- rihinden itibaren 15 gün sonra yukanda isimleri yazılı davalılara tebliğ edilmiş sayılacağı tebligat kanununun 28. 29. 30 ve 31. maddelen uyannca ilanen tebliğ olunur. 20.09.2001 Basın: 56012 ANTALYA 2. SULH HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Esas No: 2000 440 Davacı Emine Köken vekili Av. tclal Ku- ral tarafından davalılar Serpil Gencer vs. aleyhine mahkememizde açılan tzale-i Şü- vu davasına esas olmak üzere: Bütün aramalara rağmen davalı Serpil Gencer'in davalı adresi tespit edilip. dava dilekçesi tebliğ edilemediginden. tebligatın ilanen yapılmasına. duruşmanın 22.01.2002 günü saat 9.35'e bırakılmasına karar verıldiginden HUMY'nin 509-510 maddeleri gereğince ibraz etmek istedıği delılieh ile birlikte duruşmaya gelmediği takdirde aynca gıyap karan tebliğ edilmek- sizin. duruşmanın gıyabında sonuçlandın- lacağı da\a dilekçesinin tebliği yerine ge- çerli olmak üzere ilanen duyuru- lur.01.10.2001 Basın. 57599 ANKARA 7. ASLİYE HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN Dosya No: 2001 225 Esas Davacı MSB vekili tarafından davalılar Re- şit Küçükler. Cengız Kürklü aleyhine açılan alacak davasınm mahkememizde yapılan du- ruşmasında verilen ara kararı gereğince: Cemal Yener Tosyalı Cad. No: 123 Vefa-ts- tanbul adresinde olduğu bildirilen davalı Cen- giz Kürkiü'nün en son bilinen bu adresi dışında tebligata yarar açık adresi tesbit edilemedigin- den mahkememizce duruşma günlü dava dilek- çesinin ilanen tebliğine karar verilmiş olup. da- valının 14.11.2001 günü saat 10.00'daki duruş- mada mahkememiz duruşma salonunda hazır bulunmadığı ve kendısinı bir vekil ile temsıl et- tirmediği takdirde tarıkikatın yokluğunda yapı- lacagı \e karar verilecegi dava dilekçesi yerine kaim olmak üzere ilanen tebliğ olunur. Basın: 58309 ANKARA GAYRÎMENKUL SATIŞ (22). İCRA MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN Dosya No: 2001 207 Satılmasına karar verilen gaynmenkulün cinsi. kıymeti. adedi. evsafı: Ankara, Keçiâren ilçesi 19 Mayıs Mahallesi Özgürlük Sokak üzerinde kain imann 30951 Ada 4 parselini teşkil eden 859 m2 miktanndakı ar- sa üzenne inşa edilen 44 859 arsa paylı 3 kapı nolu Haydar Kahyaoğlu apartmanı 1. kat 16 numaralı. 3 oda. salon, antre. mutfak. banyo ve wc"den müıeşekkil 105 m2 kullamm alanlı mesken vasıflı taşınmaz. bir borç- tan dolayı açık artırma suretiyle satılacaktır. Gaynmenkulün geniş evsafı dosyada mevcut bilirkişi raporunda açıklanmıştır. Takdir edilen kıymeti: 35.O0O.OOO.00O.-TL M KDV alıcıya aittir. Satışşartları: 1-Satış.27.11.2001 günü saat 15.00'den 15.10'akadar Ankara Adliyesi Mezat Salonunda açık arttırma suretiyle yapılacaktır. Bu arttırmada tahmin edilen kıymetın yüzde 75'ini ve rüçhanh alacaklı- lar varsa alacaklan mecmuunu ve satış masraflannı geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çık- mazsa. en çok arttıranın taahhüdü baki kalmak şartıyla 07.12.2001 günü aynı yerde aynı saatte ikinci arrtır- maya çıkarılacakiır. Bu arttırmada da bu mıktar elde edilememişse gayrimenkul en çok arttıranın taahhüdü saklı kalmak üzere arttırma ilanında gösterilen müddet sonunda en çok arttırana ihale edilecektir. Şu kadar ki arttırma bedelinin malın tahmin edilen kıymetınin \-uzde 40'ını bulması ve satış isteyenin alacağına rüç- hanı olan alacaklann toplamından fazla olması ve bundan başka paraya çevirme ve paylaştırma masraflan- nı geçmesi lazımdır. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2- Arttırmaya iştirak edeceklenn. tahmin edilen kıymerin \uzde 20'si nispetûıde pey akçesi veya bu mik- tar kadar milli bir bankanın temınat mektubunu vermeleri lazımdır. Satış. peşin para iledir. alıcı istediğinde 20 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. Tellaliye resmi, ihale pulu. 1 2 tapu harcı ve masraflan. °ol KDV alıcıya aittir. Birikmiş vergıler satış bedelinden ödenir. 3- İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını hususiyle fiiiz ve masrafa dair olan iddialannı dayanağı belgeleri ile on beş gûn içinde dairemize bıldırmelerı lazımdır. Aksı takdirde haklan tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaklardır. 4- thaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak suretiv le ihalenın feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri. teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve aynca temer- rût faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faızi aynca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak. bu fark. varsa öncelikle teminaî bedelinden ahnacakür. 5- Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesı için dairede açık olup masrafı verildiği takdir- de isteyen alıcıya bir ömeği gönderilebilır. 6- Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve mûnderecatını kabul etnüş sayılacakian. baskaca bilgi al- mak isteyenlerin 2001 207 sayılı dosya numarasıyla müdürlüğümüze baş\Tirmalan ilan olunur. 03.10.2001 (•) llgililer tabirine irtifak hakkı sahıplen de dahıldır. Basın: 59043 ANKARA GAYRİMENKUL SATIŞ (22). İCRA MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN Dosya No: 2000 940 Satılmasına karar venlen gavnmenkuiün cinsi. kıymeti, adedı. ev safı: Ankara. Alündağ ilçesi. Karacavi- ran köyü 129 parseli teşkil eden 13250 m2 miktanndaki tarlanın borçlu adına kayıtlı 6 42 payı bir borç ne- deniyle açık artırma suretiyle satılacaktır. Gayrimenkulün geniş evsafı dosyada mevcut biliıiişi raporunda açıklanmış olup. parsel imarsız alandadır. Borçlu hissesinin takdir edilen kıymeti: 9.464.285.710.-TL. o ol8 KDV bedeli alıcıya aittir. Satış şartlan: 1-Satış. 27.11.2001 günü saat 15.30'dan i5.40'a kadar .Ankara Adiiyesi Mezat Salonun- da açık arttırma suretiyle yapılacaktır. Bu arttırmada tahmin edilen kıymetin yüzde 75'ini ve rüçhanlı ala- cakhlar varsa alacaklan mecmuunu ve satış masraflannı geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alı- cı çıkmazsa. en çok arttıranın taahhüdü baki kalmak şartıyla 07.12.2001 günü aynı yerde aynı saatte ikinci arttırmaya çıkanlacaktır. Bu arttırmada da bu mıktar elde edilememişse gayrimenkul en çok arttıranın taah- hüdü saklı kalmak üzere arttırma ilanında gösterilen müddet sonunda en çok arttırana ihale edilecektir. Şu kadar ki arttırma bedelinin malın tahmin edilen kıymetınin yüzde 40'ını bulması ve satış isteyenin alacağı- na rüçhanı olan alacaklann toplamından fazla olması ve bundan başka paraya çevırme ve paylaştırma mas- raflannı geçmesi lazımdır Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2- Arttırmaya iştirak edeceklerin. tahmin edilen kıymetin yüzde 20'si nispetinde pey akçesi veya bu mik- tar kadar milli bir bankanın temınat mektubunu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir. alıcı istediğinde 20 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. Tellaliye resmi. ihale pulu. I 2 tapu harcı ve masraflan alıcıya aittir. Binkmiş vergiler satış bedelinden ödenir. 3- İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklannı hususiyle faiz ve masrafa dair olan iddialannı dayanağı belgeleri ile on beş gün içinde dairemize bildırmelen lazımdır. Aksi takdirde haklan tapu sicılı ile sabit olmadıkça paylaşmadan hanç bırakılacaklardır. 4- Ihaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak suretiyle ihalenın feshine sebep olan tüm alıcı- lar ve kefilleri. teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diger zararlardan ve ayrıca te- merrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi aynca hükme hacet kalmak- sızın dairemizce tahsil olunacak, bu fark. varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5- Şartname. ilan tanhinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup masrafı venldiği takdir- de isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6- Satışa iştirak edenlenn şartnameyi görmüş ve mûnderecatını kabul etmiş sayılacakian. başkaca bilgı almak isteyenlerin 2000 940 sayılı dosya numarasıyla müdürlüğümüze başvurmalan ilan olunur. 03.10.2001 (*) tlgiİıler tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. Basın: 59045 . 7İ- ... KADIKOY 2. SULH HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Dosya No: 2001 481 Vasi Tay. Mahkememizce veri- len 25.9.2001 tarih ve 2001/481 Esas, 2001 686 Karar sayılı ilamı ile, Abdullah kızı. 1338 doğumlu Nadide Haktanır. M.K. 355. maddesi gereğince vesa- yet altına alınarak, ken- disine kızı Esin Şen De- mirkaya (Haktanır) vasi tayin edilmiştir. Keyfiyet ilan olunur. 25.09.2001 Basın: 59090 PENCERE Baltanın Sapı Bizden Değil mi?.. Arkadaşımız Yalçın Doğan vurgulamış: "IMF Türkiye'ye ek kaynak konusunda bir ko- laylık sağlıyor, gelecek yıl ödenmesi gereken 5.5 milyann ertelenmesi gündemde." Sonra?.. "IMF'nin aynca 2002 için on milyar dolar taze para vermesi için çalışma yürütülüyor." Sonra?.. "Dünya Bankası 'nın vereceği 3 milyar dolar ek- lenirse her iki kuruluşun vereceği para 13 milyar dolar, 5.5 de ertelenirse eder 18.5 milyar dolar, a- ma yetmiyor!.." Borç, borç, borç!.. 5 milyar dolayındaki "FMS" kredileri de ertelenirse 23.5 milyar dolarhk "ek kaynak" (yeni borç kaynağı) oluşturulacak... Peki, sonra ne olacak?.. Çok yinelenen deyiş- le "borçlan çevirebilecek miyiz?.." Borç herkesin bildiği bir çorbanın adıdır, tadın- dan geçilmez.. Biberlidir.. Baharlıdır.. Iç ve dış borçlarımızı alt alta yazıp topladığımız zaman ne çıkıyor?.. 236 milyar dolar!.. Türkiye'nin ulusal gelirinden fazla! 2001 yılında ödeyeceğimiz borç, yine yuvarlak sayıyla 80 milyar dolar, bunun 68'inin iç, 12'sinin dış borç olduğu açıklandı. (Bildiren, S. Uykuse- ven, USİAD Yayını, sayı 10). 200 milyar doları aşkın toplam borcumuzun 130 milyar dolannın iç ve 106 milyar dolarının dış borç olduğunu söylersem bir anlam taşımayacaktır; çünkü borcumuz her gün katlanıyor... Borcu borçla ödeyen bir kişinin, bir şirketin, bir devletin hesabını tutmak çok zordur; eğik düzey- de koyver gitsin... • Borcumuzu ödemek için halkımızın özveri gös- termesi isteniyor... 2001 yılının bitmesine şunun şurasında ne kal- dı?.. Dışarıya asker masker, IMF'ye evet efendim sepet efendim, Dünya Bankası'nın da elini eteği- ni öperek, ona buna yalvar yakar ne yapıyoruz?.. - Ne olur biraz daha borç ver!.. Patron soruyor: - Ne yapacaksın?.. - Borç ödeyeceğim.. - Kime, kime?.. - Sana, bana!.. - Daha kime?.. Dış borç haydi kahrolası emperyalistlerin, ka- pitalistlerin ve yabancıların marifeti!.. Onlara di- yecek yok!.. Ama şu 130 milyar dolarhk iç borç kimin marifeti?.. 2001 yılında kapitalistemperya- listlere 12 milyar dolar öderken bizden olanlara 68 milyar dolar ödemek zorundayız. Türk'ün Türk'e yaptığını başka kim kime yapar?.. Yoksa bu iç borç serüveninde 'Devlet Kâğıdı"n\ alarak faizcilik yapanlar bizden değil mi?.. Dışardan dolarla borç alıp içerdekilere ödemek neyin ne- si?.. Cumhuriyet tarihinde ilk kez faiz ödemeleri vergi gelirlerinin toplamını solladı... Ağaç kendisini kesen baltaya ne dermiş: - Hiçbir şeye yanmam, sapının benden ol- masına katlanamıyorum... Türkiye Gazeteciler Cemiyeti'nin yayınladığı günlük Bizim Cazete Ülke sorunlanna ilişkin raporlanyla, araştırmalanyla, köşe yazılanyta, tarafsız haberleriyle sivil toplumlann gazetesi. Düzenli okumak için abone olun. Tel: 0.212.511 08 75 'İSVİÇRE HASTANESİ IV. KÜLTÜR devlerin sızde , ^rada olmalısınız... 5Kaseı2001 Pazartesi SaaE 20:00 YerAKM/Taksim Bilet SaüşYeri: Taksim Cumhuriyet Kitap Kulübü Bügi İçin;0216 575 26 66 Cumhuriyet S.H.S *-- flifamed t '* 9 " ARM