23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 14 EKİM 2001 PAZAR OLAYLAR VE GORUŞLER olay.gorusu/ cumhuriyet.com.tr Ulaşım Iletişim ve Kaçmılmaz Küreselleşme Prof. Dr. Abidin KUMBASAR f lkel insan topluluklan dönemin- I de ulaşım. insanın bedensel gü- cüyle sınırlıydı. Giderek akar- sulann ulaşımdaki yararlarının bilincinevaranınsanlarelveriş- li su kaynaklarının çevresinde yerleşerek tanm yanında. ulaşım ola- naklanndan da yararlandılar. Ulaşımda önemli bir aşama olan te- kerlek. ılk kez MÖ 3000 yıllannda. bu- günkü Rus\a'nın güney yörelerinde kullanılmaya başlandı. At ilk dönemler- de yalnız tekerlekli arabaları çekmek için kullanılırken MÖ 2500 vıllannda insanlar ata binmeyi öğrendıler. Ata binmekle insan türünün yaşantısında büyük değişiklikler oluştu. At. yaşantı- ya eklenen yeni ve güçlü bir enerji tü- rüydü. Günümüzde güç birimı olarak "beygir gücü"nü kullanmamız rast- lantısal değıldir. Atlı insan daha hızlı. daha güçlü olarak üstün savaşçı ve da- ha korkulur oldu. Göçebe olarak ve il- kel koşullarda yaşayan atlı insan toplu- lukJan. yerleşik düzende yaşayan. üre- ten insanlar için dehşet salan talancılar oldular. Eski dünyada barbarlar. yeni dünyayı talan eden sömürgeciler hep atlı zorbalardı. Bilim devrimi çağına kadar atlı ulaşım olağanüstü ayncalığı- nı korudu ve talan ekonomisinin uygu- lanmasında etkin oldu. Bilim devrimi ve bilimin yaşantıyauygulanması olan teknolojideki gelişmeler. ulaşımda da yeni aşamalara neden oldu; önce buhar gücü. daha sonralan da katı ve sıvı ya- kıtlar ulaşımda olağanüstü atılımları gerçekleştirdi. Teknolojinin hızla geli- şimi ulaşım yanında iletişimi de etkile- di. Telefon, ardından telgraf ve telsiz iletişim, yerkürenin her yöresine ışık hızıyla erişme olanağını sağladı. Özel- likle transistörlü radyo ve telev izyon yayınlannın genışleyen kapsamh etkin- liği. her olayı herkesin bilgilenme \e görme alanına taşıdı. Yeryüzü görece küçüldü, kaçınılmaz olarak küreselleş- me başladı. Tüm çağlar boyunca oldu- ğu gibi bilim ve teknolojıden sağlanan yararlar. egemen güçlerce öncelikle kendi çıkarlan için kullanıldı ve ışık hı- zındaki iletişim. ekonomiyi ellerınde tutup yönlendiren emek sömürücüleri- nin hizmetine sunuldu. zenginler daha zengin olurken yoksulluk. ölümü göze aldırabilecek boyutlara ulaştı. Bugün yaşananlar, bilim ve teknolo- jideki gelişmeleri bilinçsizce kullanan. doğa. insan. emek ilişkisindeki uyumun gereklilığini göz ardı eden. kısa dönem- deki çıkan öngören tekelci kapitaliz- min bizi ulaştırdığı ekonomik ve siya- sal anarşi dünyasının koşullandır. Oy- sa bilim bize, "Yönetenler değerleri toplumla paylaşmadan. kendi çıkar- larına uygun kcsimlere yönlendiri- yorlarsa toplumsal sorunlar kaçınıl- maz olur" demektir. Ayrıca bugün ar- tık. yerkürenin gelişmiş bölgelerinde olduğu kadar gelişmemış yörelerinde- ki insanlar da fakirliğin. yazgının değiş- meyen kurallanndan değil. toplumun değıştirilebilir kurumlanndan olduğu- nun bılincine varmaktalar. Her şeyi gö- ren ve bilen insan topluluklarını boş va- atlerle aldatmak artık eski dönemlerde- ki kadar kolay olmamakta. haksızlıkla- ra ısyan edenlerin bilinçli tepkileri de giderek güçlenip küreselleşmektedır. Bilgısayarlar sadece egemen güçlere değıl, ezilenlere de dayanışma olanağı vermekte. sömürenler karşılarında eği- timsiz kol emekçılerinı değil. a> dın tek- nokratlann bilinçle örgütlenen gücünü görerek tedırgin olmaktadırlar. Aynca. bilinçsizce aşın tepki \erecek bıreysef ısyanların nelere malolabileceğinin kuşkusu. giderek sadece ticaret de\ le- nni değil. en güçlü ulusları bile ürküt- mekte. korunma yöntemleri bulmaya zorlamaktadır. Ulaşım, iletişim \e bi- limdeki gelişmelerin zorunlu kıldığı küreselleşmenin yarattığı sorunlar. bi- linçsiz güç gösterileriyle değil. ancak olaylan küresel olarak algılayabilen. küresel düşünen ve küresel uygulayabi- lenlerce çözüme ulaştınlabilir. Olayla- nn üstesinden gelebilmek için. uzun sü- reli savaş değil. uzun süreli emek ver- mek gerekmektedir. Tüm yerküre. tüm değerler. tüm insanlık. doğaya uyumlu olarak ele alınmalı. günümüzün \e ge- leceğin koşullan ussal. bilimsel olarak değerlendirilip olanaklar. yansız olarak tüm insanlığın hizmetine sunulmalıdır. Öncelikle. yerküre boyutunda. etkin do- ğum v e nüfus denetimi sağlanmalı. sağ- lık bireylerın aramıza katılmasının ko- şullan yaratılmalıdır. Sağlık sorunlan uluslar üstü kuruluşlarca ele alınmalı. öncelikle koruyucu sağlık ve giderek sağaltıcı girişimler insanlığın hizmeti- ne eşit koşullarda sunulmalıdır. Eğiti- min yerküre boyutunda yansız ve tüm insanlığın ortak değerlerine önem veren düzeyde olması kaçınılmazdır. Doğa bilimlen. matematik. fizik. kimya gibi dallarda eğitim verilmeli. şo\ en tutum- lu ve cana kıyıcılan kahraman olarak gösteren tarih eğitiminden kaçınılmalı- dır. Tüm yerkürede inanç eğitimi, eriş- kin yaşlarda ve isteğe bağlı olarak kont- rol altında venlmeli. okullarda üst dü- zeyde. şartlandırmayan. eleştiren felse- fe dersleri uygulanmalıdır. Eğitimde. "Eleştirilmeden edinilen bilgi öğret- mez, koşullandırır" gerçeği tüm çağ- lar için geçerlidir. Bu jiizden özellikle okul öncesi çağı çocuklarının her şeyi olduğu gibi algıladıklan dönem büyük önem taşımakta ve körpe beyinlerin ile- rideki yaşantılannda silemeyecekleri yanlış kavramlarla şartlandınlmasının önlenmesi için küresel boyutta eğitim düzenlenmesi içine bu yaşlardakilenn de öncelikle alınması eerekmektedir. Küreselleşmesı kaçınılmaz olan di- ğer sorun. silah üretimınin denetimıdir. Tüm yerkürenin seçilmiş. yansız aydın- lan ve bilim adamlanndan oluşacak, yetkili ve güçlü kılınmış bir kurulun de- netiminde. silah yapımı. satışı denet- lenmeli giderek üretim düşürülmelı. da- ğıtım ve kullanılması koşullan ulusla- rarası düzeyde denetim altında olmalı- dır. Yenüzünün herhangi bir yöresinde ya da herhangi bir toplumunda dünya- ya gelmenın ne gurur duymayı ne de aşağılanmayı gerektirmediğının bilin- cinde olarak tüm insanlıga fırsat eşitli- ğı tanınması kaçınılmazdır. Hıçbiretnik üstünlük ya da inançtan kaynaklanan ayncalık olamayacağı gibi emek karşı- lığı olmayan hiçbir zenginlik de olma- malıdır. Yeryüzünün doğal kavnaklan- nın oluşturduğu bütün zengınlıkler kü- resel boyutta yansız kurumlann dene- timi altında tüm insanlığın yaranna kul- lanılmalıdır. Çağımızın bilim ve düşün- ce düzeyi. tüm ınsanlığa mutlu bir ge- lecek sağlayabilecek güçtedir. Bütün sorun. bunu uygulama kararlılığını gös- terebilecek yönetimlerin oluşmasını sağlamaktadır. Bugün her şeye sahip olduklannı düşünerek güçlü ve mutlu olduklannı sanan egemen güçler. bil- melidirler ki yaşadığımız bilim ve iletişim çağında uygarbir insan için Al- bert Camus'nün söylediği gibi "Tek başına mutluluk utanılacak bir şey- dir." EVET/HAYIR OKTAY AKBAL Savaşa Savaş Açmak! "Ve biz, hiçbir şeyden yılmayalım. Ve biz hiçbir zaman kendimizden utanmayalım. Hatalarımızı kolaylıkla kabul edelim, başanlanmıza hiç korkma- dan yürüyelim. Biz, yeni bir tür iyi insan, iyi insan, iyi insan, yaratıcı insan olmaya yürüyelim." _ Öldürülmesinden dört yıl önce, savcı Doğan Öz, böyle seslenmışti çocuklarına; "İyi insan, ya- ratıcı insan olmak..." Kim anımsıyor Doğan öz'ü? 24 Mart 1978 günü arabasının içinde öldürü- len Doğan öz'ün katilleri de bulunmadı mı? Yok, bulundu! Yargılandı, dört kez ıdama mahkûm ol- du, ama her defasında yakayı kurtardı. Nasıl ol- du, ne oldu, ne bitti! Şımdi o kişi nerede? Hangi görevde? Bunlar ayrı bir konu!.. Terör diyoruz, törerle sa- vaşıyoruz, ama bir bir kıyılan değerlerimizi unu- tuveriyoruz. Katillerini arayıp bulsak da ceza ve- remiyoruz. Bu nasıl terör savaşı? Yirmi üç yıl geçti aradan! avukat Veli Deveci- oğlu yıllar sonra olayı ayrıntıları ile anlattı: "Her toplumda ve her devirde adli hatalar ola- bilir. Ama bu tümüyle siyasal bir cinayettir. Türki- ye'nin yazgısına egemen olmak isteyen silahlı bir küçük çete, arkasındaki destekçileriyle birlikte bu cinayeti planlamış, uydu katiller hükmü yehne ge- tirmiştir. İnsan soyunun görebileceği en büyük adaletsizliklerden biriyle karşı karşıyayız... Bu hak- sızlığı heryerde haykıracağız. Katilleri bırakıp ay- dın ve kitap kovalayan devlete, Doğan'ın katilinin kim olduğunu neden yakalanmadığını bıkmadan usanmadan soracağız." "Bin ibadet bedeldir, bir adalete Bunu laf-güzaftan bahsederiz Biz ki, adaleti tevzi etmede Fukaranın anasını belleriz" Doğan Öz bir yargıç, bir savcı, bir hukuk ada- mı olarak yazmış bu dizeleri... Bir gün kendi ba- şına gelecekleri önceden bilırcesine!.. Bir şairdi Doğan Öz. Bir kültür adamı: "Mapushane çeşmesi yandan akmaz Orada Varsıl yatmaz Bizyatanz" diyebilen... Ülkemizin terörle savaşım adı altında itildiği bir çıkmazın içinde yaşıyoruz. Terörden çok çekmiş bir toplumuz! Ama onunla savaşmasını bir türlü öğrenemedik. Terör yalnızca dağlarda olmaz ki! Dürüst aydınlar, yazarlar, savcılar, bilim adamla- rının öldürülmesi, katillerinin de yıllar geçmesine karşın bulunamaması, bulunduğu zaman da ko- runması gerçeği ne yazık ki ortada... Mumcu, Kışlalı, Tütengil, Üçok, Aksoy daha nice aydın, nice uygarlık savaşçısı terör şehitle- ridir. Hangisinin katilı belırlendi, cezalandırıldı? Doğan Öz'ün şiirleri "Biz Ölmeyiz" adlı bir ki- taptatoplanmıştı. "Gelin dostlar bir olalım/Sava- şa savaş açalım/Çocuklarımızı soluk beniz yapa- nın savaşına/Kırlarmızı ıssız koyanın/Savaşına/Vİ- etnam 'da köy yakanların/Tüm fukara halkları yı- kanlara"... Gerçek savaş budur, bu olmalıdır 'Yannın gü- zelliğini engelleyenlere' açılmalıdır savaş... Doğan Öz'ün bizlere ulaşan bildirisi her za- mankinden daha etkili. daha güçlü: "Dostlar biz ölmeyiz/Yarının doğması bizden yana/Kötülerin savaşına savaş açtık/Hak bizden yana" İLAN TC TUNCELİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN 2001 244 Davacı DSİ Genel Müdürlüâü vekili Av. Mehmet Özmen tarafından da\alı Hüseyin Arguç aleyhıne mah- kememizde açılmış bulunan kamulaştırma bedelinın tespiti ve tescil davasının yapılan açık yargılaması sıra- sında Mahkememizin 17. 09.2001 tarihli duruşmasın- da \erilen ara karan gereğınce: Davalı Hüse>ın Arguç'a ait Tunceli lli Merkez Ata- türk Mahallesi Rostan Mevkıinde kain 136 ada 7 par- sel nolu taşınmazın 2318 m2'si DSİ Genel Müdürlüğü tarafından kamulaştınlmış olup. ibraz edılen belgeler- den kamulaştırma bedelı konusunda taraflar anlaşama- dıklanndan, kamulaştırılan taşınmazın bedelinın tespi- ti ile DSİ Genel Müdürlüğü adına tescıline karar venl- mesi için 16.08.2001 tarihinde DSİ Genel Müdürlüğü vekili Av. Mehmet Özmen tarafından Tunceli Asliye Hukuk Mahkemesine dava açıldığı ilanen duyurulur. 21.09.2001 Basın: 57747 Galile'nin doğrulan karşısmda bizim çoğalan eğrilerimiz ReşitAŞÇIOĞLU 2 001 vılı.politikacılanmızın doğru konuştuklannı ve bu doğrulann ılerıde anlaşıla- cağından emın olduklannı ortaya koymak için Gali- le'nin ıfadelerıne başvurduklan bir yıl oldu. ANAP Genel Başkanı saym Me- sut Yılmaz birkaç ay önce vaptığı bir konuşmada "Dünya dönüyor dedi- ğinde Galile'ye de inanan olnıa- mıştı" ifadesinı kullandı. Şimdı ANAP milletvekili sayın Işın Çele- bi'nin "Dünyanın yuvarlak oldu- ğunu söylediği için engizisyon mahkemesinde yargılanan Gali- le'ye kendimi benzeterek doğru yoldan dönmejeceğim" dedıği ha- ber verilıyor. Adı geçen ikı polirikacının Gali- le'ye ilişkin "doğrulan" arasında. birinin MÖ 3'üncü vüzyıl. dığerinin de Galile'nin yaşadığı MS 17"nci yüzyıla ait olması nedeniyle 2000 yıllık bir zaman farkı bulunması. be- ni. bu yazıvı yazmam için aslında ha- rekete geçiremezdi; eğer bunlara tuz- biber eker gibi bir de sa> ın yazar dos- tumuz A> dın Bovsan Akşam gaze- tesmdekı bir sohbet yazısında. astro- nom Batlamyus'u dünvayı "düz tepsi" sayan zavallı bılgınler arasın- da gösteımemışolsaydı. Böyleceadı geçen 3 önemli kişinın açıklamalan. Galile konusunu A'dan Z've kadar uzun uzadıv a değil de A'dan C'ye ka- dar ele almamı zaruri kıldı. Önce dünvamızın "düz tepsi" sa- nıldığı çağa dönelım. Günümüz Ege kı\ ıları olan eski tyonya'da bilim MÖ 6'ncı v-üzy ılda doğmaya başlamadan önce. yeryüzü düz bir tepsi sanılıyor- du. Fakat lyonvalı bılım adamlan, dümanın yuvarlak olduğunu, daha doğru bir ıfadevle küre olduğunu açıklamışlardır. Ne var ki dünyanın "yerküre'" olduğunu kanıtlamak MÖ 3'üncü yüzyılda, yani tyonyalı bılım adamlanndan 300 yıl sonra. ls- kenderiye Kürüphanesi Müdürü Erastostenes'e nasip oldu. Türkçe- ye çevirdiğim Kozmos(*ı kitabında söz konusu açıklama ve "kanıtla- ma" açık-seçık var. Erastostenes. her 2! Haziran günü. lskenderiye'nin 800 km güneyindeki Ebu Simbel böl- gesinde öğlenleyin saat tam 12 de üeykellerın va da toprağa çakılmış sopalann hıç gölge yapmadığını oku- muştur kitaplardan. Aynı gün avnı sa- atte tskendenye'deki heykel ya da so- panın 7 derece kadar gölge yapması. dünyanın düz olmadığı fikrini uyan- dınyorbu bilim adamında. Ebu Sim- bel 800 km uzakta olduğuna göre 360 derece olan daıreyi 7 sayısına bölün- ce elde ettığı yaklaşık 50 sav ısını 800 km ile çarpıyor \e dünvanın kuşağı- nın ya da çevre uzunluğunun 40.000 km olduğunu buluyor. Bugün de ay- nen böyle! Erastostenes hem bu ma- tematiksel gerçeği ortaya koyuyor hem de dünyanın yuv arlak olduğunu ayan-beyan açıklamış oluyor. Bu durumu aktarmakla bir yandan Erastostenes'e 2000 yıllık hakkını teslim etmiş oluyoruz hem de Gali- le'nin "Dünya yuvarlaktır" diye 2000 yıldır zaten bilinen gerçeği ken- di ifadesıyle "nice büyük bilginin kafasını karıştıran" ve işin içinden çıkamadığı "Dünya dönüyor" ger- çeğiyle tamamlayışını açıklama fır- yeni TANIŞTIRALIM. A M I L 0 pentium*/// Fujitsu Siemens Computers Yetkili Dağıbcılan: ALBİM (0216)3483351- (0Z12) 284 2414 www.albim.com EMPA (0212) 67110 50 www.empa.com.tr YAMAN (0212) 210 45 44 - (0216) 41175 57 www.yaman.com.tr Çok şık. Çok güçlü. Çok hesapiı. Yepyeni. Tüm bu özelliklere sahip Fujitsu Siemens Computers notebook ailesinin en yeni üyesi AMILO iie tanışmak için yetkili satıcılarımıza bekliyoruz. PnU#. Cda»sııi«clnW hâde LogD • Bu kampanya Atfaim Bilgi Iştem. Yaman Bılışrm ve Etnpa Sılgisay» taraftndan dQ2enlemnektedır. • Kampanyamız 31 Etam 280) tanhine kadar geçerlidir • Sanayi ve îearet BakanJı^'nm 25 051994 tafihli Resmı Sazete'de itan edilen 94/2-3 S3vilt tebltg hükûmlenne uygundur. • Fuptsa Siemens Computers bu kampanyada ge^erlı «runtonfigurasvon«e fiyatiannı tOketici'yvaifla ıtegiştirrrte hakkma sahiptir • rıyatianmıza KDV dahil değildır. • Rjjıtsu Siemens Comptıters Natebook dfünten 1 yıl bnng-ın garantı daMlindedir. • Staktarma dahündeki ûrOnier hernen tesiun e&'Kcei otup stoklanmada bukınmayaıı ürûnler 4-6 hafta îçertstnde teslim edîlecektir • Mobile Intel* Pentium* lli işlemci, Intet* SpeedStep™ Teknolo • 14.1' XGA TFT ekran • Dahyi ix DV0-R0M Sür • 256 MB Beltek • 20 GB Sabit Disk • 8 MB VRAM ekran •TV Out, S video çıkışt • Dafıtii 3.5" Oisket Sürücü Dahili 56 K V.90 Fax/Modem«2xPCMCIAkartyuvast«tnfrared port • Stereo hoparlör ve mikrofon • Q Tiirkçe klavye, Touchpad mouse • 2xUSB • Yüksek kapasiteli U-lon batarya • 1 yıl bring-in garanti • Microsoft® Windows ME Türkçe, Microsoft® Word, VVorks 2000 • Bilgi Paketi (Dahil programlar: Ingilizce Öğretmeni, Fransızca Öğretmeni, Kolay Tsrcûme, Wall Street Tycoon, Vırtual CD ME/98, Photo Express cP I" U 11 I j U COMPUTERS SIEMENSwww.fujitsu-siemens.com.tr satını buluyoruz. Gözün gördüğünü aklın. Galile'nin aklının yadsıvışıdır bulduğu "biricik" \e "ebedi" ger- çek. Güneşın hareket ettiğinı gözü- müzle görürken Galile bu gök cismi- ne "dur" yerküreye de "dön" ko- mutunu 1632 yılında verebilmiş bir dehadır. Kopernik 1543 yılında. Ga- lile'den vaklaşık bir v üzv ıl önce, yer- küreyi dönüvor kabul edersek gök ci- simlerinin devinimine ilişkin mate- matıksel önermeler verli yerine otu- ruyor. dıyerek devrım başlatmıştır a- ma hiçbir kanıtlamaya gırişmemış- tir. Kepler. halen geçerli 3 önemli astrofizik kanunu bulmuş bir deha olmasına rağmen "Yerkürenin dön- düğünü anlamak özel hazırlıklı zi- hinlerin işidir" kanısına varmıştır. Çağdaşı Kepler'ın bu tutumuna kar- şılıkGalıle"nin"Yer>üzündeyapıl- ması mümkün her deneye girişe- rek dünyanın döndüğü gerçeğini kanıtlamaya çalışacağım" diyerek gökyüzü sırlannı yeryüzü deneyle- nyle çözme başarısının tadına 475 sayfalık "Dünyanın İki Ana Siste- mi Hakkında Diyalog" adlı kitabı- nın okunmasıyla varabilırsiniz. ttal- yancası "Dialogo Sui Due Massimi Sistemi. Tolema- 2 ico e Copernicano" (Bat- lamvus'un ve Kopemik'in tki Ana Sistemi Czerine Di- yalog) olan Gahle'nın henüz çiçeâi burnunda bir çevırı olarak tamamladığım eser başlığındaki "Massimo" sözcüğüne dikkatinizi çek- mek ısterim. Bizim uluorta gazino ya da otel ismi olarak kullandığımız "Maksim" büyük "Grande" sıfatından geliyor olup "daha büyük" demek için "Maggiore" kullanıhr. En büyük demek için de "Massimo" kullanı- lır. Galile'nın "En Büyük İki Sistem" demesı boşuna değildir. çünkü kıtabının bir- çok yerinde tüm düşünce sıs- temlerinin. Evren'in vapısı- nı anlamaya yönelık "kilit sistem"e bağlı olduğunu vurgulamaktadır. Gökcisım- lerinin dev inım mekanizma- sını bulup otaya çıkarmanın en soylu çaba olduğunu söy- lüvor. Ne tuhaf tesadüf. söz ko- nusu "Ana Sistem"e boş v e- ren ve bölük-pörçük. alela- cele teknoloji edınen az ge- lişmiş ülkelerde. bu ülkelerin bankalannda. kamu kuruluş- larında. vergi dairelerinde. ulaşım ağlannda "sistem ki- litlenmesi"ne çokça rastlan- maktadır. Bir saatlık futbol taktiği konferanslanna binlerce do- lar özgüleyen (tahsis eden) özel ya da kamu kuruluşlan- mızdan. bir saatlik ekonomi danışmanlığına 10.000 dolar değer biçen politikacılan- mızdan. bakalım hangisı Ga- lıle'nın "Ana Sistemi" ko- nusundaki "doğru" sözüne inanacak da 3 vılda çevirdi- ğim ve Türk toplumunun 370 yıldır mahrum kaldığı Galile'nin Türkçe çevirisine talip olacak? Galile'nin kı- tap başlığındaki Batlamyus (Tolemaıo) saym Aydın Boş - san'ın değindiğı Batlamvııs olup MS 2'ncı yüz\ılda ya- şamış ve dünyanın yuvarlak olduğunu kesinkes bilen. fa- kat Aristo'nun yanlış görüş- lerine dayandığı için düma- nın döndüğünü akıl edeme- yen astronomi bilginidir. Ga- lile'nin kitabında bu yüzden yenik düşmekte ve Kopernik galip çıkmaktadır. PENCERE Tuhafiye!.. Beyaz Adam Orta Asya'yı yeniden keşfediyor, orada garip insanlar yaşıyor, sanki tarih kıtabının sayfaları arasından çıkmışlar; sarıklı, cüppeli, şal- varlı, entarili, çember sakallı, taşlı, sopalı... Vah insancıklara!.. Amerika bu insancıkların tepelerine geceleri ateş yağdırıyor... • Insancıklar bir süre önce Rus ile Amerikalı ara- sında sandviç olup feleklerini şaşırmışlardı; 'Be- yaz Adam' aşiret kavgalarını kullanıp insancıkla- n birbirine kırdınyordu: açlık, sefalet, cehalet, has- talık, ilkellik, irtica Afganistan'da gırtlağa dek tır- manıyordu... Insancığın dini neydi?.. Islam!.. Peki, Müslümanlık ilkel birdin miydi ki insanla- rı bu kadar geri bıraktırsın?.. • Maya uygarlığının torunları tarihten silindiler, In- ka'ların adı yok, zavallı Kızılderililer soykırıma uğ- radılar... Beyaz Adam ne diyordu: - En iyi Kızılderili ölü Kızılderilidir... Beyaz Adam Amerika kıtasını böyle ele geçir- di... Ya Avustralya?.. Kıtanın asıl sahipleri Aborjinler şimdi Avustral- ya çöllerinde kertenkele toplayıp yiyorlar... Afrika canına okunmuş bir kıta!.. Bitik ve yitik... Bir vakitler prangalara vurulmuş zenciler gemi- lerle Amerika'ya götürüldü; Hazreti Isa'dan ön- ceki köleliğin koşullannda tarlalarda çalıştırıldı... Dünyada en iyi zenci hangisiydi?.. Ya köle olanı.. Ya ölü olanı.. • Beyaz Adam yaman!.. Uzaya çıktı.. Dünya Beyaz Adam'a dar geliyor.. Canavarlaşan Beyaz Adam sonunda doğayı yi- yip bitirecek, kıyameti koparacak, yer yuvarlağı- nı yok edecek... Gidış o gidiş Beyaz Adam uygar!.. Amerikalı en uygar... Ingiliz?.. Daha uygar!.. Şimdi her ikisi Afganistan'a uygarlık götürmek için birleştiler... Geceleri ılkel ve yoksul halkın tepesine füze yağmuru yagıyor. Tomahavvk.. Lancer.. Cruise.. Daha bilmem neler?.. • Beyaz Adam Kızılderili'nin icabına baktı, Kara- derili'nin defterini dürdü; insan kuşkulanıyor, sıra Afganlı'ya mı geliyor?.. En iyi Afganlı hangisi?.. En iyi Afganlı ölü Afganlı mı?.. 'Uygar' ile 'ilkel' arasındaki hesaplaşma, tarih- te her zaman bir tuhaf olmuştur... Öyle tuhaf olmuştur ki tarih bir tuhafiye dükkâ- nına dönüşmüştür; içinde "ne ararsan bulursun, derde devadan gayn..." NAZ1M HİKiMET KÜLTÜR VE SANAT V.AKFI NURİ KURTCEBE İMZA GÜNÜ NÂZIM HİKMET KITVAYİ MİLLİYE 14Ekım2001 14.00-16.00 N.ÂZ1M HtKMET KÜLTÜR\ r E SANAT VAKFI STANDI 2. KİTAP DÜNYAS1 FUAR] BEŞtKTAŞ DOLMABAHÇE KÜLTCR MERKEZİ B1TEZ BODRUM Yeşil ve Huzurlu BİTEZ'de HOTEL NATUR • • • Ekint Tam Pansiyon 20.000.000 TL. Odalarda klima, minibar, TV, saç kurutma, balkon, sauna, fitness, tenis, bisiklet, yüzme havuzu, kapalı açık restaurant, bar, snack bar. Tel: 0252-3637774 (5 Hat) Fax: 0252-3637783 KÜLTÜK • SANAT 1981-2001 B İ Z İ m T İ V a t r O YirmindY (*l Kozmos, Prof. Carl Sa- gan. Türkçesi: ReşitAşçıoğlu, Alün Kiıaplar Olüm Uykudaydı Yazan Cuma Boynukara - Sunan Zafer Diper Diper boğuculuğu yonsıtmakla ustalasmı;. Yıllardır sürdürdüğü Yargı'da da aynı karabasan Oftamını farklı bir anlahmla sunduğunu düşünürsek..Oy\jnun gordüöü büyük ilginin, insanlann liyalroyayalnızca kafa dağıfinak ig'n gi^neaiğini gösteraıği " ' "afer Diper in sahre fomansı, beden dıli az raslianır lürden. Altan Komon - ATIUM Oyun çok önemli gerçekliklere parmak basıyor. Günaör Gençay • EVRENSEL Zafer Diper izleyioleri derinden efkiledî. Birisinin bayıldığı, bir diğerinin hıçkınkbrla salonu ierk eltiği oyun, dıktatörlüklerin düşünen insaniara yaptığı işkence üzerine bir başyapıt niteliğindeydi. VVeekly Nevvspoper-LONDON/ Diper'in büyük performansla sergilediği, Mauricio Varelb'yı izleseydiniz,büfin bu yaşanılanlorı sonradan anlatacâk tek bir kipnin bile kalmcnından korkardınız. Cetal Eaş/angıç - RADIKAL/ Diper,mükemmelbirkonsanlrasyonperformansla Olüm Uykudaydı ylq Avrupa lurnesinın ilk ayağı olan Berlin'deydi. Hüseyin ısanan son o'aylarla çakıssa da, temeli}anan son o'aylarla çakışsa da, teıpel s, ner zamon yoşanaoıur oıam amanyor. Meltem Kerrar-CUMHURIYET KADIKÖY BARIŞ MANÇO KÜLTÜR MERKEZİ'nde 14 Ekim 18.30 / 15-l6-I7-18Ekim 20.30 re/(0216) 418 95 49
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle