Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 10 EKİM 2001 ÇARŞAMBA
8 AFGANISTAN'DA SAVAŞ
Biyokimya uzmanlan, kimyasal maddelerin insan vücudu üzerindeki etkilerini anlattı
Mertliğibozansilahlar/»lYOLOJİK SİLAHLAR
Faldr
ülkderin
atombombası
• Prof. Dr. Beyazıt Çırakoğlu,
biyoterorizmin ciddiyetle ele alınması
gerektiğini vurgulayarak "Terörist grup,
nükleer silah kuilanamaz, kimyasal
silahlan ise yan beceriksizce kullanır.
Ama biyolojik silahlann hem elde
edilmesi hem de kullanılması çok
kolaydır" uyansında bulundu.
tstanbul Haber Servisi - "Fakir ülkderin atom
bombası" olarak tanımlanan biyolojik silahlar,
olası bir savaşta gelişmiş ülkeleri en çok
korkutan silahlar arasında yer alıyor.
TÜBlTAK MAM'dan Prof. Dr. Beyazıt
Çvakoğhı, biyoterorizmin ciddiyetle ele
alınması gerektiğini vurgulayarak "Terönst
grup, nükleer süah kullananıaz. kimyasal
silahlan ise yan beceriksizce kullanır. Ama
biyolojik silahlann hem elde edilmesi hem de
kuDanüması çok kolaydır. Bu silahlar,
dedektöre de yakalanmaz" uyansında
bulundu. Prof. Beyazıt Çırakoğlu, aşı üreten
bütûn ülkelerin biyolojik silah da
üretebileceklerine dikkat çekti. Biyolojik
silahlann "Bakteriler, toksinler, virüsler"
olarak üç grupta toplandıklannı belirten
Çırakoğlu, biyolojik silahlann kullanıldığı
bazı savaşlan şöyle sıraladı: "Japonya'nın
1920'K yıllardan İkinci Dünya Savaşı'na kadar
Mançurya'da biyolojik silahlar ürettiği
büüıiyor. Çinliler de bu bölgede çaiışmışü.
Vebayı pirelere yükleyip bunlan yaydılar,
antraksı (şarbon) kullandılar. Antraksın
herhangi bir savaşta kullanıhp kullanıhnadığı
resmen biMnmiyor. Rusya'da ise 1979 ydmdan
beri 'Irka Göre Silah Projesı' çahşmalan
kapsamında yanhşhkla patlayan bir biyolojik
boînba, Sverdlovsk-19 askeri bölgesindeki
bütün 17-50 yaş arası erkekleri etkUemiştL"
Biyolojik savaş silahlannın bazılan şöyle:
En tehllfcell biyolojik mlkrop: şarbon
Şarbon (AntrakS): En tehlikelı biyolojik
mikrop. En öldürücü kimyasal silahtan yüz
bin kez daha etkıli. Bir gramından yüz milyon
öldürücü doz elde edilebilıyor.
Hayvanlann sindirim yolu ile kaptıklan bu
hastalığa insanlar solunum ve deri yoluyla
yakalanabiliyorlar. Şarbon solunum yoluyla
alınıyor. Enfeksiyon ve bitkinliğin ardından
akciğerler iflas ediyor. Sonuç "acı içinde
öhlm". En etkıli konınma yolu aşı. Penısilin
başta olmak üzere antibiyotikler etkili.
Çlçek: Dünyada etkisizleştirilen mikrobun
halen bazı laboratuvarlarda canlı tutulduğu
biliniyor. Virüs. yaralann ıçindeki sıvıda
bulunuyor. Hastanın eşyalan, kişisel temas,
sinek ve solunum yoluyla bulaşıyor. Tedavisi
sırasında karantina gerekiyor.
Iç kanamaya yol açıyor
EbOla: Kan yoluyla ve vücut sıvılanyla
bulaşıyor. Yoğun virüs olan ortamlarda hava
yoluyla da bulaşabilir. Vücutta iç kanamalarla
kendini gösterir. Tedavisi yok.
Veba: Normalde sıçan gibi kemirgenleri
etkiler. Bunlar öldüğünde mikroorganizmanın
konağı, başka bir sıçan bulamazsa insan
üstünde yaşamaya başlar. Öldürücüdür.
CumhurtyBt
GUNUN DIYALOGU
TAKSİM SERGİ SALONU'NDA
• Dünyadaki süper
devletlerin nükleer silah
stoklannın yeter
seviyeye ulaşması ile
nükleer dengenin
kurulması, kimyasal
silahlann önemini daha
da arttırdı. Henüz hiçbir
savaşta kullanılmamış
olan sinir gazlan,
komaya sokup süratle
ölüme yol açıyor.
SAADET USLU / StBEL KIZHJŞIK
Soğuk savaşla birlikte stoklanma-
ya başlanan kimyasal silahlar dün-
ya ülkelerini ürkütüyor. Özellikle
dünyadaki süper devletlerin nükle-
er silah stoklannın yeterli seviyeye
ulaşması ile nükleer dengenin kurul-
ması, kimyasal silahlann önemini
arttınyor.
Biyokimya uzmanlan, kimyasal
savaş maddelerinin çeşitlerini, in-
sanlar üzenndeki etkilerini ve kul-
lanıldığı savaşlan şöyle anlattılar:
Kimyasal savaş maddeleri fizik-
sel olarak (katı-sıvı-gaz-aeresol),
fizyolojik olarak (kargaşa önleme ve
bastırma gazlan, gözyaşı getiren-
ler, kusturucular, boğucu gazlar, kan
zehirleyici gazlar, sinir gazlan, ya-
kıcı gazlar, uyuşturucu gazlar), alanda kal-
ma özeliklerine (uçucular, kalıcılar) ve kul-
lanışlanna göre de (zehirli kimyasal madde-
ler, uyuşturucu maddeler) olarak aynlır.
Kimyasal maddelerin insanlar üzerindeki
etkileri çeşitlerine göre değişiyor.
Renkslz ve kokusuz
Zehlrll Mmyasal maddeler Cilde temas
ettiği, soluma ya da sindirim yoluyla alın-
dığı zaman öldürüyor. Herhangi bir zehirli
maddenin askeri savaş gazı olarak kullanı-
labilmesi için zehirleme gücü yüksek, renk-
siz-kokusuz-havadan ağır olması gerek. Ga-
zın yapısı kolaylıkla bozulmamalı, havaya,
suya ve kimyasal maddelere karşı dayanık-
lı olmalı, maskeler tarafından kolaylıkla tu-
tulmamalı. Üretimi kolay ve ucuz olmalı.
Akclgerler şlsiyor
BOğUCU oazlar: Solunum yoluyla vücu-
da girer. Fazla miktarda alındığında gazla şi-
Ş ARBONDAN 1 KİŞÎ ÖLDÜ. 3500 KÎŞÎ KARANTÎNADA. FBI HAREKETE GEÇTİ
ABD'de biyolojik terör paniğiHaber Merkezi - 11 EylüFdeki
terörist saldmlarla sarsüan ABD'de
25 yıldır görülmeyen şarbon vaka-
sma rastlanması ve 1 kişinin yaşa-
mını yıörmesi "biyolojik-kimyasal
terör" paniği yarattı. ABD'de ver-
gi dairesinde çalışan 3 bin 500 ki-
şi, ofisteki pek çok kişiye mektup
içinde yapışkan bir madde gönde-
rilmesinin arduıdan, biyolojik sal-
dın endişesiyle karantina altına
alındı. ABD'de şarbon bakterisinin
penisiline dayaıiıksız olması, biyo-
lojik silah olarak kullanmak için
penisiline dayanıksız şarbon gehş-
tiren Irak üzerine şüpheyi çekti.
ABD'nin Florida eyaletinde Bob
Stevens adlı bir fotoğraf edıtörü-
nün şarbon hastalığından ölmesı, ay-
nı binada mektup servisinde çalı-
şan Ernesto Blanco adlı bir başka
kişüıin de şarbon bakterisi taşıdı-
ğuun belirlenmesi ve işyerindeki
bilgisayarlann klavyelerinde de bu
bakteriye rastlanması ABD yöne-
timini rahatsız etti. 63 yaşmdaki
Stevens'e şarbon bakterisinin gaze-
teye gelen ve kendisinin açtığı bir
mektupla bulaştığı iddialan üzeri-
ne FBI devreye girdi. "American
MedJa" binası kapatılırken, binada
çalışan 300 kişi de bir klinikte sağ-
lık kontrolünden gecirildi.
Mektupla kimyasal
ABD'nin Ohio eyaletindeki Cin-
cinnati'de bulunan vergi dairesi ka-
patılırken, tehlikeli madde uzman-
lan, mektupla gönderilen yapışkan
maddenin ne olduğunu araştmyor-
lar. Cincinnati Eıvquirer gazetesinin
haberine göre, yetkililer tarafından
binadan çıkanlan bir kadın, hemen
geniş, fiçı benzeri bir kutunun içi-
ne sokulurken, elbiseleri çıkanldı
ve iki kat plastik bir materyalle üze-
ri kaplanarak St. Elizabeth hasta-
nesine kaldınldı.
ABD'nin başkenti Washmgton
ve Maryland eyaletinden geçen
metronun yeşil hattındaki trenler-
den birinde polısle itişen silahlı bir
adamın düşürdüğü kavanozdaki
maddenin biyolojik saldın mater-
yali olduğundan endişe edilirken,
metrodaki 15 kişi hastaneye kaldı-
nldı. Hastaneye kaldınlanlannbo-
gaz kuruması ve baş dönmesi şikâ-
yetınde bulunduklan belirtildi. Pek
çok kişinin hastalandığını bildir-
mesi üzerine itfaiyeye bağh tehli-
keli madde ekipleri, koruyucu el-
biseleriyle kavanozun kınldığı yer-
de çalışırken metro istasyonu kapa-
tıldı.
Antlblyotlk satısı arttı
The Washington Post gazetesi,
Florida'da geçen cuma bir kişinin
ölümüne, bir başka kişinin de teda-
vi altınaalınmasına yol açan şarbon
türünün, Irak'ın geliştirdiği penisi-
line dayanıksız türde doğadaki şar-
bonla benzerlik gösterdiğini ve has-
talığı araştıran federal yetkililerin,
Irak'tan şüphelendiğini yazdı.
Floridaeyaletindegörülen antraks
(şarbon) vakalan üzerine New
York'ta antibiyotik satışlan arttı.
Yetkililer, özellikle şarbona karşı
en etkili ilaç olduğu büdirikn "Cip-
ro"nun yok sathgını bildirdiler. Son
bir hafta içinde New York'taki ec-
zanelere 14 bin 800 Cipro reçetesi
getirildiği öğrenildi. Cipro talebin-
deki artışm yüzde 27 olduğu bildi-
riliyor.
inçjirtere'de önlemler
Ingiltere de, ABD'de şarbon va-
kalannın ortaya çıkması üzerise
su, enerji ve gaz hatlannın koruma-
ya alındığını açıkladı. Bu önJemin
terörist örgütlerden gelebilecek mi-
silleme eylemine karşı alındığı be-
lirtüirken, Ingilız halkına "paniğe
kapthnamn" çağnsi yapildl.
şen akciğerler, kan senımundan oluşan sıvı
ile dolar ve oksijen eksikliği ölüme neden
olur, tıpkı suda boğulmak gibi. Çok uçucu
olan bu gruptaki gazlar genellikle renksiz-
dir, yeni biçilmiş çayır, çürümüş saman ve
mısır püskülü kokar. Bu gruptaki maddele-
rin en önemlileri "Fosgen, Difosgen"dir. Fos-
gen, Birinci Dünya Savaşf nda genış şekil-
de kullanıldı ve kimyasal madde ölümleri-
nin yüzde 80'i fosgenle gerçekleşti.
BellrtlSİ: Öksürük, burun ve boğazda tah-
riş ve akıntı, solunumda güçlük, göğüste
darlık, gözlerde yaşarma, dudaklarda morar-
ma, baş ağnsı, bulantı ve kusma, yorgunluk,
şok ve ani ölüm şeklinde kendini gösterir.
önlemler: Boğucu gazlann belirtileri gö-
rüldüğünde hemen maske takmak, gazlı sa-
hadan dışan çıkmak ve dinlenmek, uyancı
alkolsüz içecek almak gerekir.
Henüz savasta kullanılmadı
Slnlr gazlari: Sinir gazlan ilk kez Al-
manlar tarafından bulundu. Alman kimya-
gerleri yeni ve daha etkili böcek öldürücü ilaç-
lar bulmak için araştırmalar yaparken 193 7
yılında Elber Feld şehrinde çok zehirli bir
bileşik buldu ve bu bileşiğe "Tabun" adını
verdiler. Daha sonraki yıllarda bu bileşiğe
benzer yeni bileşiklerde bulundu ve bu bi-
leşikler de "Sarin, Soman" olarak adlandı-
nldı. AJmanlarbu kimyasal maddeleri savaş
gazı olarak kullanmak üzere stokladı, ancak
ikinci Dünya Savaşı'nda gaz stoklan Ame-
rikalılann eline geçti. Analiz edilmek üze-
re de Amerika Birleşik Devletleri'ne götü-
rüldü. Bu gazlar üzerinde yapılan çalışma-
lar sonucu, Amerikalılar VX, Ruslar Go-
man ve VR-SS adım verdikleri yeni ve da-
haetkili, çabuk uçmayıp arazıde kabna özel-
liği olan sinir gazlannı hazırladılar. Sinir gaz-
lan henüz bir savaşta kullanılmadı.
Etkileri: Sinir sistemine doğrudan etki
yaparak hayati fonksiyonlan felce uğranr. Gaz
halinde genellikle kokusuz, renksiz ve tat-
sızdır. Sıvı halinde ise kahve rengindedir. Bu
gaz havada buharlaşır ve solunum yoluyla
vücuda girer. Sıvı halinde ise elbiselerden
geçer ve hiçbir tahriş yapmadan deriden vü-
cuda girer. Komaya sokar ve çok süratle ölü-
Saat: 18.00-19.00
r--,nsız Konsolosluqu Yanıl TAKSİM Tel • 252 38 8' • R2
KİMYASALLAR
İlkçağlardan
berikullanıldı
tstanbul Haber Servisi - Kimyasal
silahlann kullanımı ilkel bir
şekilde de olsa eski Yunan, Iran,
Roma, Ingıliz ve Amerikan
tarihlerine kadar uzanıyor. MÖ
428'de Peleponez
Muharebelerinde Platea şehrinin
kuşatılmasında kükürt, zift ve
odunun yanmasından çıkan zehirli
gazlar kullanıldı. MS 453 yılında
bir Rum tarafından bulunan ve
"Rum ateşi" adı verilen kükürt,
zift, tuz, gazyağı ve zeytinyağı
kanşmıının Istanbul'u kuşatan
Fatih Suhan Mehmet ordulanna
karşı kullanıldığı biliniyor. Kuzey
Amerika'da Kızılderililerin balık
yağı ile doyurulmuş zehirli
sarmaşığı yakarak zehirli gaz elde
ettikleri söyleniyor. Kimyasal
savaş maddelerinin bilinçli olarak
yapdması 19'uncuyüzyılm
başlannda kimya sanayiindeki
gelişme ile oldu. İlk kez bilimsel
kimyasal savaş maddesi 1851
yılında Kınm Muharebesi
sırasmda Ingilizler tarafından
hazırlandı, fakat kullanılmadı.
Kimyasal savaş maddelerindeki
bu gelişme birçok ülkeleri
korkuttu, 1899Lahey
Konferansı'nda bunun önü
alınmak istenmişse de başanlı
olunamadı.
ALMANLAR ÇIĞIR AÇTI - Birinci Dünya
Savaşı sırasında kimyasal savaş maddeleri
getiştirilerek başamia kullanıldı. 1915
Ağustosu'nda Ypres'de Almanlar zehirli
gazlan kullanarak modern savaş
tekniğinde yepyeni bir çığır açü. Bu
savaşta boğucu, yakıcı, kusrunıcu gazlar
kullanıldL Savaş sonrasındaki yıllarda
savaş gazlannın sars aşlarda
kullanılmalannın yasaklanmasmı
amaçla\an uluslararası çabalar 1925
yıbnda C ene\ re Protokolü ile sonuçlandı.
Bu protokol gazlann kullanümasım
yasaklarken, gazlann üretimini ve
stoklanmasuu smırlayan ya da
yasaklayan bir hüküm getirmedi.
Ancak anlaşma
sonrasında kimyasallann
savaşlarda kullanıldığı
biliniyor.
me neden olur.
Belirtileri: Nedensiz burun akıntısı, gö-
ğüs tıkanıklığı, göz bebeklerinin nokta ka-
dar küçülmesi, ağızdan salya akması, bulan-
tı, kusma, aşın terleme, idrannı tutamama,
nedensiz sıçramalar, kaslarda seğirme, gö-
rüşte bulanıklık, denge bozukluğu, baş ağ-
nsı, şaşkınlık, miskinlik, çırpınma ile ken-
dini göstenr.
önlemler: Maske ve sığınak, koruyucu
örtülerkullanılabilir. Gaza maruzkalma du-
rumunda gözler \ e vücut bol su ile yıkan-
malı. Derhal bir atropin iğnesi yapıbnah.
Maske ve sığınak ,-,,
YaklCI gazlar: Buhar ve sıvı olarak kul-
lanılan yakıcı gazlar, gözlere ve akciğerle-
re etki eder, deriyi yakar. Bazı çeşitleri acı
vermez. Renksiz, koyu kahve renginde de-
ğişen renklerde yağlı sıvılardır. Bu gazlann
bir kısmı kokusuzdur. Bazılan ise hardal, sa-
nmsak, sardunya, bayır turpu veya acı ba-
dem kokar.
Etkileri: Etkisini sinsice gösterir. Doku-
nulduğunda ağn ve sızı duyulmaz.
Etkisi geç ortaya çıktığı için korun-
mak son derece güçtür.
Bulantı ve kusma
Belirtileri: Gözlerde kızanklık
sulanma, yanma, iltihap, gözlerde
ışığa karşı hassasiyet, göz kapakla-
nnın şişmesi, öksürük ve boğulma ha-
li, boğaz ve nefes yollannda iltihap-
lanma, ciltte kızanklıklar ve yanma,
ciltte kabarcıklar, bulantı ve kusma
belirtileri gösterir. Eğer sıvı halinde-
ki yakıcı gaz göze kaçmışsa; gözler
bol su ile yıkanmalı. Buhar halinde-
ki yakıcı gaza karşı da gözler sürat-
le bol sabunlu su ile yıkanmalı ve he-
men maske takılmalı. Cilt üzerine
bulaşmış sıvı. sürtmeden yarayı te-
mizler gibi silinmeli. Sıvı haldeki
iperit'in başa bulaşması halinde saç-
lar kesilip atılır.
İlk kez Fransızlar kullandı
Kan zehirleyici gazlar Hidro-
jen siyanat, siyanojen klorür ve ar-
sındir. İlk kez Fransızlar tarafından
Birinci Dünya Savaşı'nda kullanıl-
dı.
Belirtileri: Burun ve boğazda tah-
nbat, öksürük, göğüs darlığı ve bo-
ğulma hali, gözde tahriş ve yaşarma,
baş ağnsı, baş dönmesi ve göz ka-
rarması, solunum artması, güç ve
ağır teneffüs. titreme, fazla teneftû-
sünde ölüm.
Önlemler: Gaz alınmış ise derhal
bir amilnitrit ampulü kmlarak, mas-
ke içine serpilmeli, maske tenefrus
edilmeli.
VEFAT
Türkiye Yazarlar Şendikası'nın gönüllü üyesi
değerli yazar-düşünür
İSMET AYDINOCLU nu
yitirdik.
Yolun aydınlık olsun.
10.10.2001 (bugün) saat: 13.00'te Kadıköy
Soğütlüçeşme Camisi'nden öğle namazı ardından
kaldınlarak Karacaahmet gömütlüğünden son
yolculuğuna uğurianacaktır.
TÜRKİYE YAZARLAR SENDİKASI VE
KADIKÖY TEMSİLCİLİĞİ
Türkiye de alarm durumuna geçti
EBRUTOKTAR
ANKARA - Türkiye, ABD'nin Afganis-
tan'a yönelik operasyonunun başlamasıyla
iç ve dış birimlerindeki güvenlik önlemle-
rini arttırdı. Içişleri Bakanı Rüştü Kâzun Yü-
celen, özellikle biyolojik ve kimyasal silah-
lara karşı alarmda olduklannın altını çizer-
ken, yabancı gemiler ve TIR'lann emniyet
eskortlanyla ülkeyi terk edene kadar izle-
neceğini belirtti.
Bakanlar Kurulu'nun önceki günkü top-
lantısuıda, Içişleri Bakanı Yücelen, Başba-
kan Bülent Ecevit'ten araç kullanım genel-
gesinden Içişleri Bakanhğı'nın çıkanlması
isteminde bulundu. Türkiye'deki yabancı
büyükelçilikler ve yurtdışmdaki Türk bü-
yükelçilikleri önündeki önlemlerin arttınl-
dığını söyleyen Yücelen, Bakanlar Kuru-
lu'nda şubilgileriverdi: "Aldığımızistihba-
ratiarçerçevesindetransitTIR'larkonusun-
da hassasiyetle duruyoruz. Ülkeye girecek
olan llK'lan yakmdan izlemeye alacağız.
Bu TIR'lann konvoy halinde ülkeye girme-
leriniveduracaldan yerlerde deyine poös eş-
liğinde durmalanm sağlayacağız. Ancak bu,
akan akıt masraflanmızı arürdığı için bize
ek bir ödenek sağlanmaü. Boğaziardan ge-
çecekyabancı gemiler de emniyet vejandar-
matarafindan takip edflecek. Bu anhmda Bo-
ğaz Köprüsü'nün iki yakasındaki güvenlik
önlemleri arttınlacak. A>nca havaalanlarm-
daki her rürlü denetimleri de sıklaşördık."