Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 1 EKİM 2001 PAZARTESİ
HABERLER
'inesnaf
ziyareti
• İstanbul Haber
Setrisi-DYPGenel
Başkanı Tansu Çiller,
Istanbul'da Yeniköy "
esnafinı ziyaret ederek
sorunlannı dinledi.
Esnafziyaretine
Yeniköy'deki yalısının
yakınından başlayan
Çiller. tek tek
dükkânlara girerek
esnafa "ışlerinin nasıl
gıttiğıni" sordu. Yeniköy
McDonald's'ta 9
yaşındaki Emir Özkurt
adlı çocuğun "Ne olacak
Türkiye'nin hali"
jemesı, Çiller ve
partilileri güldürdü.
Çiller, bır benzin
ıstasyonunu ziyaretinde
"satışların iyi
olmadığını" söyleyen
pompacılara, "Geçen
defa kime oy verdiniz?
Bu defa aynı hataya
düşmeyin" dedi.
Eğrtinıde
ulusal kalite
• İstanbul Haber
Servisi - Mıllı Eğitim
Bakanhğı ile KAL-
DER'in birlikte
düzenledıkleri
"Eğitimde Ulusal Kalite
Ödülü"ne Türkiye
çapında aday gösterilen
İOokuluniçine
tstanbul'dan sadece
Kadıköy Anadolu Lisesi
girebildı. Avnrpa Kalite
Yönetim Vakfı
tarafından 1988 yılından
bu yana düzenlenen,
şürdürülebilir
mükemmelliği
âmaçlayan kaltte ödülü
bu yıl eğitim alanmda da
verilecek.
Fatih'te bombak
saldım
• tstanbul Haber
Servisi - Fatih
^ehzadebaşı Caddesi
üzerinde bulunan Grand
Hotel Gürsoy'a, otelin
önünden geçen ve
plakası alınamayan bir
otomobildeki kimliği
belirsız kişilerce bomba
atıldı. Otelin
pastanesinin camına
isabet ederek patlayan
bomba. bazı camlann
kınlmasrna ve küçük
çapta maddi hasara yol
açtı. Yetkililer,
patlamaya el yapımı
rjoru tipi ses
bombasınm neden
olduğunun
belirlendiğinı, olayın
ardından kaçan
saldırganlann
yakalanması için
çalışmalann
şürdürüldüğünü
ka)dettiler. Gazetemizi •
a'rayan bir kışi patlamayı
İJ3DA-C adına
üsdendiklerini bildirdi.
Emniyette
atamalar
P ANKARA
(Cmnhuriyet Bûrosu) -
y\ıkara Emniyet
Midürlüğü içerisindeki
bazı birimlere atamalar
j|apıldı. Alınan bilgiye
gfre, Terörle Mücadele
Şıoe Müdürlüğü'ne
Mistafa Aydm, Hassas
Bclgeler Şube
Midürlüğü'ne Ahmet
Öian, Yabancılar Şube
Midürlüğü'ne Mahmut
fcraaslan, Sosyal
Bzmetler Şube
Nüdûrlüğü'ne
Mıhmut Tepebaşı,
Prsonel Şube
Midürlüğü'ne Ethem
y^ıkgöz. Yenimahalle
ljfce Emniyet
Midürlüğü'ne Selçuk
Kzılay. Hukuk Işleri
Mdürlüğü'ne de Ismail
Trkmenlı getinldi.
Avrupa Birliği 'nin çevre sözleşmeleri bile TBMM'de dikkate alınmıyor
Anayasa'da çevreyi unuttularOKTAYEKtNCİ
TBMM'de, demokratik ve si-
vil toplum kunıluşlannın öne-
rileri alınmadan yapılan Ana-
yasa değişiklıklen, "çevre ve
kent haklan" konularını da
içermeden tamamlanıyor...
Oysa, aynı değişıklıklere ge-
rekçe oluşturan "Avrupa Birli-
ği'' (AB) hukukunda; "çevrenin
korunmasr ve "doğal-kültürel
mirasıyaşatan birimarve kent-
kşme süreciıün" etkin kılınma-
sı, devletin ve toplumun önde
gelen "Anayasal ve demokratik
haklan" arasında kabul edılı-
yor... Bizde ise 1980'lerden bu
yana en kapsamlı Anayasa de-
• Anayasa'nın demokratikleştirilmesi için ele alınan maddeler arasında
çevre ve kentli haklannı düzenleyen maddelerin bulunmaması, çevre ve
demokrasinin bir bütün olduğu yönündeki AB kararlannın da farkında
olunmadığını gösteriyor...
ğişiklığı olarak "tarihsel bir fir-
sat" sayılan yeni düzenlemeler-
de, çevre-ımar-koruma-kültürel
mıras vb. gibi "21. yûzyıl Habt-
tat gündemine" hemen hiç yer
verümıyor... Üstelık, yine bu
konulara "evrensel öncefik" ve-
ren 1996'daki Habitat-ILlstan-
bul zirvesine "ev sahipliği" de
yapmamıza rağmen... TB-
MM'de değişiklik yapılan mad-
deler arasında yer almayan, an-
cak yeterii açıklık ve güçlü ifa-
delere sahip olmadıklan için
çevre ve kent haklarının korun-
masında "etkilibir Anayasalgü-
vence" oluşturamayan madde-
lerden bazılan özetle şöyle:
• "İmtiyaz" ve imar: Anaya-
sa'nın 10. maddesi, kişıler ve
toplumsal kesımler arasında
"imtiyazı" (ayncalık) yasaklı-
yor... Oysa, Türkiye "imarizm-
leri" konusunda da yaygın bir
"imtiyazh yaptlaşma hakkT
tahribatı yaşıyor...
Çevre ve kent yağmasının bu
ilkenin planlama-kentleşme
alanında da esas olduğunu vur-
gulamak gerekiyor...
• "Planh" Kentfcşme: Ana-
yasa'nın 23. maddesi, sağlıklı
ve düzenli kentleşme için "yer-
leşme hürriyetinin lasıtianabi-
leceğiııi" vurgulamasma rağ-
men ormanlan, su havzalannı,
tanm alanlannı ve StT'leri işgal
ve tahrip eden "kaçak yerieşme
özgürlüğü" önlenemiyor. Çün-
CHPYE
KATILIM
OLEYtS Sendikası
başkan ve öyeleri
CHP'yekaükÜ.
AnkaraHflton
OteM'ndekikaülım
topJanbsında Genei
Başkan Baykal,
Sendika Genel
Başkanı Enver
Öktem ve fiyeierine
parti rozetierini takü.
(Fotoğraf: AA)
T
OLEYIS .
CUr URIYETINEK LKINAPART
CHP lideri Deniz Baykal'a göre Anayasa değişiklikleri yetersiz
Dokunulmazlüiimtiyazıkdkmadı
ANKARA (ANKA) - CHP Genel
Başkanı Deniz Baykal, TBMM Genel
Kurulu'nda önceki gün ilk tur oylama-
sı tamamlanan anayasa değişıklikleri-
ni yetersiz buldu. Yapılan değişiklikle-
rin bir kısmmın yapılmaması gereken
değişiklikler, bir kısmının ise yapılma-
sı gerektiği halde bugüne kadar yapıl-
mayan değişiklikler olduğunu kayde-
den Baykal, TBMM'de öncelikle mil-
letvekili dokunulmazhğı, bakanların
soruşturulması ve parlamentoya gel-
miş bir insanın hangi işi yapıp yapama-
yacağı konusunun ele alınması gerek-
tiğini söyledi.
Deniz Baykal katıldığı bir televiz-
yon programmda anayasa değişiklikle-
ri ile ilgili değerlendirmelerde bulun-
du. Anayasa değişikliklerini 'iyi niyet-
fi bir girişim' olarak değerlendıren Bay-
kal, anayasa değişikliği aşamasına gel-
miş bir Türkiye'nin öncelikle üç konu-
yu ele alması gerektiğine işaret etti.
'ÖnceBk dokunulmazhk'
Baykal, Türkiye'nin yapması gere-
ken ilk değişikliğin milletvekili doku-
nulmazhğı konusunun olduğunu belir-
terek "Maaksef müietveldli dokunıü-
mazlığ] dünyanın en geniş imtiyazı ola-
rak sadece Türkiye'de uygulaıuyor.
Başka hiçbir ülkede, Tûrkrye'deki ka-
dar milletvekili dokunulmazbğı yok. Bu
bir zırfa, imtiyaz haline gekti" dedi.
Ele alınması gereken ikinci konu-
nun ise bakanların ve başbakanlann
soruşturulmalannı düzenleyen mad-
de olduğunu kaydeden Baykal, Türki-
ye'nin içinde bulunduğu sorunlann
nedenlerinden birisinin yolsuzlukla-
nn karşıhklı aklanması olduğunu ifa-
de etti. Deniz Baykal, üçüncü konu-
nun ise 'parlamentoya gehniş bir insan
hangi işi yapabiür, hangi işi yapamaz'
konusu olduğunu belirterek bu konu-
nun çözülmesi ve iş takipçiliğine kar-
şı bir düzenleme yapılması gerektiği-
ni vurguladı.
kü bunun bir "Anayasa suçu"
olduğu kabul edilmiyor...
• "Çevre" ve Kalkmma:
Anayasa'daki "Çevre" madde-
si ise 56. maddede sadece "sağ-
hk" konusuyla birlikte ele alı-
narak, çevrenin korunmasının
"kalkmmannı da Ön koşolu Oİ-
duğu" yönündeki çağdaş bilinç
ve politikalann göz ardı edil-
mesine ortam hazırlanıyor...
• Meslek Kuruhışlan: Ana-
yasa'nm 135. maddede "kamu
kununu nitnginde" kabul edi-
len meslek kuruluşlanna, ilgili
mesleğin yine kamu yaranna
bilimsel "denetim" yetkisini
vermemek, en önemli çelişki-
lerden biri... Aynı maddedeki
"merkezi yönetim vesaye-
ti"nin de artık gözden ge-
çirilmesi gerekiyor...
• Hukuksal Denetim:
Anayasa'nın 150. maddesi,
yasalara karşı Anayasa
Mahkemesi'nde "iptaP
davası açma yetkisini sade-
ce 'ana muhalefet parti-
si'nin "takdirine" ya da
550 üyelik TBMM'de 110
milletvekilınin (1/5) "an-
laşmasına" bırakıyor... Oy-
sa, toplumun her kesimı-
nın. kendilerini doğrudan
ılgılendiren çevre ve imar
düzenine ait yasalara karşı
"haknksaldeneom" meka-
nizmasını harekete geçir-
me yetkısi olabilmeli.
• Ormanlara Güvence:
Anayasa'run 169. madde-
de ormanlan korumak için
orman suçlarunn
u
af ko-
nusu buevapdamayacağı"
belirtılmesine rağmen, ay-
nı maddenın son paragra-
finda "ormanıyağmalaya-
rak" gerçekleşen yasa dı-
şı yapılaşma alanlannın
"orman dışına çıkarnlabi-
leceği" hükmüyle adeta
"ödülfcndirilmeleri" söz
konusu...
•_ Ve Kente Karşı Suç:
Anayasamız artık bu kav-
ramı da içermeli, kente ve
çevreye karşı suçlann, üp-
kı orman suçlan gibi "af-
fedikmeyeceği" açıkça
hükme bağlanmab. Böyle-
ce yıllardır ülkeyi ve kent-
leri tahrip eden, toplumsal
kültürünü ve politikayı da
sürekli kirleten "kaçakya-
puaşmaya hoşgörü" anla-
yışı sona ermelı...
TBMM'ye rapor
sunuldu
HASAN ÖZDEMlR:
Terör önlemleri artlı
tstanbulHaber Servisi-İstan-
bul Emniyet Müdür Vekili Ha-
san Ozdemir, ABD'deki saldı-
nlardan sonra kentte terör ko-
nusunda çok sıkı tedbirler al-
dıklannı söyledi.
İstanbul Emniyet Müdürlü-
ğü'ne bağlı ekipler, il genelin-
de önceki gece "HuzurOperas-
yonu" adı altında geniş çapb uy-
gulama yaptı. Beşiktaş Dolma-
bahçe'deki uygulama noktasına
gelerek polis ekiplerinin çalış-
malannı denetleyen Özdemir,
uygulamamn ana amacının, va-
tandaşlann huzur ve güveninin
sağlanması olduğunu belirttı.
Özdemir. şöyle konuştu:
"ABD'deki olaylardan sonra
itimizde terör konusundaçok$K-
kıtedbirler ahyoruz. Valüigimi-
zin beKrti işyerleriyle ilgili ola-
rak daha önce girvenük konu-
sunda akhğı bir hükümet emri
vardı. Bunu. işyeri sahiplerinin
uygulamasını istiyorduk. Bu is-
teğimiz, hem mal hem de can
gfivpnKğinin «ığlanmflq>iji ilgi-
hydl Işyeri tarafından gerekli
emniyettedbirleri ahnsa> dı. bel-
ki 2 gün önce Levent'teki Mc
Donald's'ta bombalı salduıyı
gerçeklestiren Idşinin içeriye gir-
mesi engellenmiş olacakb."
150'Sİ MESLEKTEN MEN EDÎLDÎ
9411 polise soruşturma
ANKARA (CumhuriyetBü-
rosu) - Yılın ilk 9 ayında 9 bin
411 emniyet mensubu hakkın-
da soruşturma yapıldı. Bunlar-
dan 2 bin 92'sine aylık kesim
cezası verilirken 1270polis de
kmama cezası aldı. Haklann-
da soruşturma yürütülen po-
lislerden 150'si meslekten ih-
raç edildi.
Emniyet Genel Müdürlüğü
verilerine göre, bu yıl 9 bin
411 polis hakkında soruştur-
ma yapıldı. 3 bin 646 personel
hakkrnda ceza verilmesine
yer olmadığı karanna vanlır-
ken 347 polis uyanldı. 1270
polise kmama cezası verilir-
ken 2 bin 92 polise de aylık
kesim cezası uygulandı.
Soruşturma sonucunda
1337 personel hakkında kısa
süreli, 561 personel hakkında
ise uzun süreli durdurma ceza-
sı verildi. 150 polis meslekten
ihraç edilirken 8 personel dev-
let memurluğundan çıkanldı.
Bu yıl içerisinde 3 bin 297
personel takdirname, 10 bin
60 personel de maaş tutanyla
ödüllendirildi.
Geçen yıl toplam 14 bin 412
personel hakkında soruşturma
yapıldı.
Mimarlar Odaa yuka-
nda bazı maddelenne de-
ğindığım bu değişiklik
önerilerini, Anayasa'daki
ilgili diğer tüm maddelen
de içerecek şekilde bir *ra-
porda" derleyerek TBMM
Başkanlığı'na ve siyasi
partı başkanhklanna sun-
du... Bakalım, başta TB-
MM'nin "çevre" yada"i-
mar" komisyonu üyeleri
olmak üzere, her fırsatta
"çevre koruma etkfaüıkle-
rine" katılan milletvekil-
leri, çevrenin de demokra-
si gibi korunmaya ve geliş-
tirmeye "muhtaç" olduğu-
nu, Anayasa degişiklikle-
rinde -bu raporu da değer-
lendirerek- anımsayabile-
cekler mi?..
SlFIR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR 0ralcalislardy3h00.com
Londra - Inaittere Başbaka-
nı Tony Blair, Ingiliz kamuoyu-
nu ABD ile işbiriiği konusunda
ikna etmeye çalışıyor. BBC'ye
verdiği demeçte, ABD'ye yapı-
lan saldınnın planlayıcısının
Usame bin Ladin olduğunun
kanrtlannı gördüğünü belirtti.
Blair, ancak bu kanrtlan şimdi-
lik açıklamasınm mümkün ol-
madığını söyledi. Ingiliz gaze-
teleri, Afganistan'a yapıldığı
söylenen özel birliklerin ope-
rasyonunun başanyla sürdü-
ğünü söylerken hükümet bu
konuda herhangi bir açıklama
yapmıyor.
Ingiliz kamuoyu, son günter-
de iki önemli olayla ilgileniyor.
Birisi Taleban'ın tutukladığı In-
giliz kadın gazeteci, diğeri ise
uçaklan kaçıran dört militanı
eğittiği söylenen Cezayirli pi-
lot. Sunday Express gazetesi
muhabiri 43 yaşındaki Yvonne
RicHey, üç gün önce Afganis-
tan'da ortülü bir şekilde Afgan-
lı kadın kılığında yakalanmıştı.
Pakistan sınınndan yanında bi-
ri Afganlı, biri Pakistanlı iki reh-
berle üç saatlik bir yürüyüşle
Taleban'ın Elindeki Ingiliz Gazeteci
yakalandığı kente utaştığı sanı-
lıyor.
•••
Yvonne Ridley'in başına ne
geleceği ve şu anda ne durum-
da bulunduğu Ingiliz kamuoyu-
nun en merak ettiği konu. Da-
ha birkaç gün önce Irlanda'da
bir gazeteci, evinin önünde vu-
rularak öldürülmüştü. Henüz bu
ölümün şokunu atlatamayan
Ingiliz medyası, şimdi Yvon-
ne'nun kaderini konusuyor. In-
giltere'ye ulaşan son bilgilere
göre, Taleban yönetimi, kadın
gazetecinin ellerinde olduğunu
kabul etti. Onun sorgulanacağı-
nı ve bir suçunun olup olmadı-
ğının saptanacağını açıkladı.
Dünkü The Observer gaze-
tesi, gazetecilere yapılan saldı-
nlarla ilgili bir başyazı yayımla-
dı. Bu başyazıda, geçen yıl 56
gazetecinin mesleğini yapar-
ken öldürüldüğünü, bu yıl ise
henüz yıl tamamlanmadan öl-
dürülen gazeteci sayısının 40'a
ulaştığını belirtti. The Observer,
gazetecilerin dünyanın her ya-
nında risk altında olduklarını,
menfaat çevrelerinin çıkarian-
na aykın yayınlar nedeniyle
başlarının belaya girdiklerini
vurguladı.
Ridley'in sekiz yaşındaki ço-
cuğunun babasının Filistin Kur-
tuluş örgütü'nün eski bir suba-
yı olması, bu kaçırma olayını
daha da ilginç hale getiriyor.
Ridley'in kaderi, Taleban'ın
bundan sonra nasıl bir yol izle-
yeceği, Afganistan'la Batı ara-
sındaki ilişkinin geleceğini de
etkileyebilir.
•••
Size bu yorumlan aktardığım
Londra, zannetmeyin ki savaş-
la yatıp kalkıyor. Cumartesi ge-
cesi Covent Garden, Leicester
Square genç Ingiliz kızlan ve er-
kekleriyle doluydu. Gece ku-
lüplerinin önünde uzun kuyruk-
laroluşmuştu. Londra'ya gelen
herkesin dikkatini çeken gece
kulüpleri önündeki bu kuyruk-
lar, bu kentin renkli yaşamının
da bir simgesi gibi.
Gece kulüpleri önünde olu-
şan uzun kuyruklann önünden
geçerken içimden Türkiye'yle
bir karşılaştırma yapmak geldi.
Türkiye'de eğlence yerierinin
önünde bu kadar kalabalık bi-
rikse mutlaka bir itiş kaktş ya
da kavga olurdu. Ingiliz gençter,
içi ağzına kadar dolu kulüplerin
önünde sessizce duruyoıiar,
kapı görevlisinin içeride uygun
yer olduğunu söylemesini bek-
liyorlardı.
•••
Londra bir dünya kenti. Ge-
cesiyle, gündüzüyie, rengârenk
insan kalabalıklanyla büyük bir
zenginliğı sımgelıyor. Londra ti-
yatrolanna bılet bulabilmek için
de kuyruğa girmeniz gerekiyor.
"My Fair Lady" bu yıl uzun bir
aradan sonra ilk kez yeniden
sahneleniyor. TV dizileri, bura-
da da çok popüler. Londra'nın
doğusunda yaşayan çalışan sı-
nrflan anlatan dizinin kadın kah-
ramanlarından Marn'ne
Mccutheon, şimdi My Fair La-
dy'nin başrol oyuncusu olarak
ortaya çıkt.
Mccutheon, aslında sarkıcı
da değildi, tiyatrocu da. Ancak
ünlü bir dizi oyuncusu olması
ve güzel bir sese sahip bulun-
ması onu böyle önemli bir mü-
zikate başrol oyuncusu haline
getirmeye yetti. Şimdi Ingiliz
dergileri ve gazeteleri Mccut-
heon'un yeni kaderini tartışı-
yorlar. Önce herkes onun bu işi
başaramayacağını sanıyordu.
Ancak umulanın tersine
Mccutheon başanlı oldu.
Mccutheon'un kendi geçmişi
de ona olan ilgiyi arttınyor. Yok-
sul bir ailesi ve baskıcı bir ba-
bası olması, onun dizi karakte-
riyle bütünleşmesini de sağla-
mıstı.
Cezayirli pilotun sorgusu sü-
rüyor. Yvonne Ridley'in Taleban
tarafından sorgulanması dasü-
rüyor. Mccutheon'un "My Fair
iiby'deki başansı gazetelere
haber olmaya devam ediyor.
Londra, savaş korkulannın kıyı-
sında yaşamaya ve eğlenmeye
devam ediyor.
2000'Lİ YILLARDA
ERDAL ATABEK
En Hızlı En Yükseğe Î
Çarpınca!..
Enhızlı ; v
- r
• '• J
En yükseğe çarpınca . • • *"
Olanlar oldu. • • '
En mutlu - '; •• -
Mutsuzoldu • . •
En zengin
Fakir oldu
En fakir
Ne zengin oldu, ne mutlu oldu
En hızlı
En yükseğe çarpınca
Bütün bunlar oldu.
Yeni bir rock şarkısının bu sözleri dünyanın içi-
ne sürüklendiği şoku anlatıyor.
AlvinToffler, 1970'lerde yazdığı "FuturShock-
Gelecek Şoku" adlı yapıtında dünyadaki hızlı de-
ğişmenin insanlar üzerinde nasıl şok etkısı yaptı-
ğını, bu değişime uyum sağlamanın zorluklannı
anlatıyordu. (Alvin Toffler, Getecek Korkusu, Attın
Kitaplar, 1974). Aradan geçen otuz yıl Toffler'i hak-
lı çıkarmakla kaimadı, "uyum ve uyumsuzluk so-
runlan "na yeni boyutlar ekledi.
Günümüzde "çatışma kuramlan" yeniden tarb-
şılıyor. Yaşanan çatışmalann ana eksenleri anlaşıl-
mak isteniyor. Bu çatışmalar "dinlerin çatışması"
mıdır? "Uygarfıklann çatışması" mıdır? Samuel
Huntington'un değerlendirmesinin yorumlannı
bekliyorum (Emre Kongar'ın sözü var). Yaşanan
çatışmalar "kültürel çatışmalar" mıdır? Etnik kö-
kenler, milliyetler, aidiyet kimlikleri çatışmalan mı-
dır? "Senvaye-emek" ya da "sermaye-sermaye"
çatışmalan mıdır? Ya da bütün bunlann iç içe geç-
miş, örtük biçimleri midir? "Ezen-ezilen psikoloji-
sTnin yarattığı çatışmalar mıdır? Ya da nelerdir,
hangi nedenlerdir ve hangi biçimlere girerek sü-
rüp gidecektir?
Bütün dünyayı "Daha ve En Küttürü'ne sokan
değer yargılannın toplumlan ve bireyleri neretere
sürüklediği daha da geç kalmadan düşünülmeli-
dir.
Çünkü, öyle görünmektedir ki yaşanan ve yaşa-
nacak olan çatışmalann temelınde "Daha ve En
Küttürü'nün ürettiğı çelişkıler bulunmaktadır.
"Daha ve En Kültürü" şu mesajlan vermektedir
• En güçlü benim.
• Dünyanın en zengini olacağım.
• Sınıftaki en başanlı çocuk benimkidir.
• Kullandığım araba en tutulanı.
• En yüksek dereceyi aldık.
• Birinci biziz. /
• Herkesigeçtik. •"' »' ' *•' '
• Daha yüksek verim alacağız ve ötekileri geçe-
ceğiz.
• Hep daha fazla, hep daha fazla kazanmak ve
herkesi geçroek.
• Ipi birincilikle göğüslemek. ' '•' tyntii ifrüîs
• Biz adamı böyle yaparız. ' "
M
Bu kültürün özellikleri de şunlar olmaktadır:
• Bencil bir doyumu gerçekleştirmek.
• Yüksek bir rekabete dayalı çalışmak.
• Kendini sürekli haklı görmek, başkasına hak
vermemek.
• Yenmeyi hep kendisine, yenilmeyi ötekilere
uygun görmek.
• Sahip olarak, kullanarak, tüketerek doyuma u-
laşmak.
• Kendinden başka herkesi geçilecek, gördüğü
her şeyi elde edilecek nesne saymak.
"DaA?a ve En Kültürü", piyasa ekonomisi ile bi-
çimlenmiş toplumlann ve insanların yaşadığı kül-
türdür. Bu kültürün kaynağı da ülkemizin de içine
sürüklendiği, ama seveseve benimsediği emper-
yalist-kapitalist kültürdür.
Bu kültür, içinde yaşayanlan da, dışında yaşa-
mak isteyenleri de birbirinin düşmanı yapmakta-
dır. Herkes birbirinin rakibi, herkes birbirinin yaban-
cısı, birbirinin hırsızı, birbirinin katili olmaktadır.
Amerika'nın araması gereken düşman, kendi için-
dedir ve kendi yarattığı canavardır.
Aradığı terörist de Afganistan tünellerinde değil,
Manhattan'ın küllerinde yatmaktadır.
"Enhızlı
En yükseğe çarpınca . .. ._
Olanlar oldu."
e-mail:erdalatak@superonline.com
Faks:0212-513 90 98
s .,
TBMM
Yeni yasama yılı
bugün başlıyor
ANKARA (Cumhu-
riyet Bürosu) - Anayasa
değişikliği için 17 Ey-
lül'den bu yana çalışan
TBMM, 21. dönem
dördüncû yasama yılı-
na bugün resmen başla-
yacak. Cumhurbaşkanı
Ahmet Necdet Sezer'in
yasama yılının açılışı
nedeniyle yapacağı ko-
nuşmada, ABD'ye kar-
şı düzenlenen terörist
saldınnın ardından iç ve
dış gelişmelere yönelik
kapsamlı bir değerlen-
dirmeye yer vermesi
bekleniyor.
Yeni yasama yılının
açılışı için ilk tören bu-
gün saat 14.00'te Mec-
lis bahçesinde bulunan
Atatürk anıtının önün-
de düzenlenecek. TB-
MM Başkanı Ömer Iz-
gi anıta çelenk koyduk-
tan sonra saygı duru-
şundabulunulacak. Tö-
rene, siyasi partı genel
başkanlan, TBMM
Başkanlık Divanı üye-
leri ve milletvekilleri
katılacak. TBMM Ge-
nel Kurulu, saat
15.00'te Izgi'nin yöne-
timinde ve sunuş ko-
nuşmasıy la başlayacak.
Yeni yasama yıhnın ilk
oturumuna Cumhur-
başkanı Sezer de katıla-
rak açış konuşması ya-
pacak. Teröre karşı
uluslararası işbirliği
sağlanması amacıyla
geçen hafta Azerbay-
can, Pakistan, Kırgızis-
tan, Mısır, Rusya ve
Gürcistan cumhurbaş-
kanlanyla görüşen Se-
zer'in, açış konuşma-
sında iç ve dış gelişme-
lerle ilgili kapsamh bir
değerlendirme yapması
bekleniyor.
TBMM Genel Kuru-
lu, anayasa değişikliği
önerisinin ikinci tur gö-
rüşmelerine yann baş-
layacak. Genel kurul, 2,
3,4 ve 5 Ekim tarihle-
rinde 11.00-21.00 saat-
leri arasuıda çalışacak.