Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 26 OCAK 2001 CUMA
OLAYLAR VE GORUŞLER olay.gorus@cumhuriyet.com.tr
Su Kaynaklârîmız ve Deprem
Prof. Dr. Ahmet ERCAN lTÜMadenFak.Jeo£zikMüh. Bölümü
ve Jeofizik Mühendisleri Odası Genel Başkanı
Y
aklaşık 150 milyon
kilometrekarelik
dünya toprağına
dengesiz biçimde
dağılmış en değer-
li doğal kaynak su-
dur. Çöl ve kutup bölgelerinin kap-
ladığı 75 milyon km2'likkesimde hiç
su yoktur. Içimlik sulann olmadığı
yerde yaşayan insan sayısı 1.8 mil-
yardır. 2.4 milyar kişi ise her türlü
sağhklı içme suyu donamrrundan
yoksundur. Dünyada her yıl 20 mil-
yon kişi yetersiz ya da pis sudan kay-
naklanan hastalıklardan ölüyor. Aza-
lan su kaynaklan ile gittikçe çoğa-
lan insanı beslemek için tanm ürün-
leri üretmek olanakstzdır.
Yıllar ilerledikçe su tüketimi de art-
maktadır. 1950'de 1000km3/yılolan
tüketim 1991'de4000km3/yıraulaş-
mıştır. 40 yıllık arahkta su tüketimi
dünya nüfiıs artışının 2 katı olmuş-
tur. Bu hızı arttıranlar çiftçi ve sa-
nayicilerdir.
Yeryüzündeki sulann yüzde 97 'si
okyanuslardadır. Geri kalan yüzde 3
suyun yüzde 79'u (toplamrn yüzde
2.37'si) buzullarda, yüzde 20'si (top-
lamın yüzde 0.6'sı) yeraltında, yüz-
de l'i (toplamrn yüzde 0.03'ü) yü-
zeyde yer alır. Yüzey sulannm yüz-
de 52'si göllerde, yüzde 38'i yeryü-
zündeki nemde, yüzde 8'i atmos-
ferdeki su buhannda, yüzde l'i ır-
maklarda ve yüzde 1 'i de canlı or-
ganizmasmda yer alır. Su tüketimi-
nin yüzde 70'i tanmsal amaçlı kul-
lanırnla gider. Bunun yüzde 4O'ı yan-
hş sulama yöntemi nedeniyle yitiri-
liyor. M2 başına olağan sulama 1
m3/yıl'dır (ya da 3 lt/gün). Bu sula-
ma hızında dahi, su sığ dennlikte
buharlaştığı için toprakta tuz bıraka-
rak aşın gübre ve tanm ilaçlan ile
çoraklaşmayı hızlandınnaktadır. Or-
manlann hızla kesilmesi ile denge-
siz su akışı ile gelişen erozyon ge-
lecek 40 yıl içinde dünyanın ekile-
bilir topraklannın yüzde 30'unun
yitirilmesine neden olacaktır.
Türkiye'ninsu bütçesi:ÜDcelere gö-
re kişi başına yıllık su tüketimi:
ABD'de 2200 m3/yıl (6000 lt/gün),
Fransa'da 725 m3/yıl (2000 lt/gün),
Türkiye'de 182 m3/yıl (500 lt/gün),
Gana'da 30 m3/yıl'dır (82 lt/gün).
Türkiye'deki suyun 350 lt/gün'ü ta-
rımda kullanıldığına göre 150
lt/gün'ü temizlik, içimlik ve sanayi-
de kullanılmaktadır. Gelişmişlik sı-
nın için bir kişinin temizlik ve içim-
lik su gereksinmesi 200 lt/gün'dür.
Tüıkiye 'deki su üretimi, orman ve ot-
laklardan 108 milyar m3/yü"dır. Bun-
lann 64 milyar m3'ü (yüzde 59'u)
sugergilerinden (barajlardan), 9.5
milyar m3'ü (yüzde 8.8) yeraltı su-
lanndan, 34.5 milyar m3'ü (yüzde
32'si) akarsu ve göllerden saglanır.
Bu sular 3.8 milyon hektarlık sulu
tarım alanında sulama, 35000
MW'lık sukıvıl kurgularda (hidro-
elektrik santrallarda) erk (enerji) üre-
timi için ve yerleşim-sanayi alanla-
nnda kullanılır. Sudan dönüştürü-
len erkin toplam erk içinde aldığı
oran yüzde 14.4 olup diğer kaynak-
lar; odun yüzde 19.2, taşkömürü
yüzde 7.1, linyit kömürü yüzde 37.7,
asfaltit yüzde 5, taşyağı (petrol) yüz-
de 11, tezek bitki yüzde 9.3, doğal-
gaz yüzde 0.6, kızgmyer erk (jeoter-
mal enerji) yüzde 0.05'tir.
Türkiye'nin deprem bütçesi: Tür-
kiye'de her 5 yılda birçok büyük
(M>7), 4 yılda bir büyük (6<M<7),
3 yılda bir orta büyük (5<M<6), 1.5
yılda bir etkileyici (M>4.8) bir dep-
rem olur. Türkiye'de her 1.5 yılda bir
yıkıcı depremle 1000 can, ulusal ge-
lirin yüzde 1 -yüzde 5'i (2-10 milyar
dolar) yitirilmekte, kalkınma hızı 1
puan gerilemektedir. 1 milyon kişi-
yi depremden etkilenmeyecek bir
yete taşımatutan 1 milyar dolar iken,
deprem araştırmalanna aynlan pay
1 milyon dolann altındadır. Oysa ül-
kemizde bir futbolcuya 15 milyon do-
lar, sigara tüketimine 4 milyar dolar
harcanabilrnektedir.
Ülkemizde yıkıcı depremlere yol
açabilecek çok sayıda diri kınk var-
dır. Son 1 milyon yılda devinmiş kı-
nğa diri kınk denir. Yüzölçümünün
yüzde 92'si (yüzde 45'i) 1. derece,
(yüzde 26'sı) 2. derece, nüfusunun
yüzde 95'i deprem bölgesinde olan
Türkiye'de son yüzyılda büyüklüğü
5.0'dan büyük olan toplam 130 dep-
rem olmuştur. Bu depremlerde yak-
laşık 80 bin kişi yaşamını yitirirken
150 bin kişi yaralannuş ve 600 bin
konut hasara uğramıştır.
Anadolu'nun 4000 yıllık geçmiş
depremlerinin sayısal çözümlemesi
yapıldığında depremlerin en çok
ağustosta yüzde 13, ekimde yüzde
11, aralıkta yüzde 10 olduğu görül-
müştür. Depremlerin en az olduğu ay-
lar ise haziran (yüzde 5), mart ve
kasımdır (yüzde 6). Gün içinde dep-
remlerin oluş saatleri ise yüzde 12
olasılıklaençok03.00(gece), 10.00
(sabah) ve 21.00 (akşam) saatlerin-
de olmuştur. Olasılık yığılmalannın
yüzde 12 dolayında düşük olmuş ol-
ması, deprem oluşumlannda bir dü-
zenin olmadığını yansıtır.
Diri kınklann oluşturduğu ova ve
düzlük yerlerde beklenen yer ivme-
leri ao=0.6 - 0.8 g dolayındadır. Ye-
raltı suyunun sığ olduğu ve genç tor-
tullann kalın olduğu ovalarda yerin
salınım periyodu T = 2 - 3 saniyeye
ve sarsıntıyı büyütme değeri 1.5- 2.5
çıkmaktadır. Türkiye kentlerinde ya-
pılan araştırmalann çoğunda, statik
hesaplarda kullanılacak deprem pa-
rametreleri halen jeofizik ölçürnler
(sismik, kıvıl -elektrik-, mikrotre-
mör, sismoloji) yerine, geçersiz dep-
rem yönetmeliklerinden alınmakta
ve halenbu yönetmeliklerdeki zemin
tanımlan aİınmaktadır. Teknik ra-
porlarda halen boş arsalann dep-
remle hiç ilgisi olmayan, düşey ta-
şıma gücünü yansıtan zemin emni-
yet gerihnelerinin hesap edilmesi
projecilerden (ki olanaksız) ısrarla
istenirken jeofizikçilerden deprem
önlemi için çok önemli olan statik
hesaplarda ve yer seçimi ve alan sı-
mflandırmalannda kullanılacak, T -
yer sahnım periyodu, b - sarsıntı bü-
yütme, G - esnek kesme direnci, E
- düşey esneme direnci, k - Mc = es-
nek sıkışma direnci, K - yatak kat-
sayısı, a - yerivmesi, R - deprem çe-
kincesi (risk), N - deprem oluşum sık-
lığı, h - taşıyıcı ana kaya derinliği ve
H - donatı paslandıncı ve sıvılaşma
oluşturan nemlilik katmanlannın
özellikleri büyük bir bilgisizlikle
göz ardı edümektedir. Halen gelenek-
sel yoklama çukuru ve ısrarlı sondaj
çalışmalannın deprem konumunda
ne bilgi verdiği bilimsel usa sığma-
maktadır.
Ekonomide yeraftı kaynaklan ara-
macıbğının yeri: Yeterince üretme-
yen böyle bir Türkiye'nin verimli
işletmediği yeraltı kaynaklannın de-
ğeri ise 2-3 trilyon dolardır. Bu ye-
ralü kaynaklannı arayacak, deprem-
ler için önlem alacak yetişmiş in-
sanlar jeofizik, yani arama mühen-
disleridir. 2500-3000 Türk jeofizik
Buzdolabında üç fırsat!
mühendisinin yüzde 17'si işli, yüz-
de 83'ü işsiz ya da meslek degiştir-
miştir. Çalışanlann aldığı ortalama
maaş 450 dolar/ay'dır. Aynı kişinin
yurtdışındaki meslektaşı, en az 5 kat
fazlası ile 2000-2500 dolar almak-
tadır. Böylece aranamayan maden-
leT, taşyağı (petrol) ve doğalgaz, su,
kızgınyer (jeotermal), radyoaktif mi-
neraller, mermer, kömür, altın yatak-
lan ve kaynaklannı üretmeyen bir
Türkiye yaratılmıştır. Büyük Ata-
tûrk zamanında dış gelirinin yüzde
44'ünü yeraltı kaynaklanndan sağ-
layan Türkiye'de 2000 yılında bu
oran sadece yüzde 1.5'tir. Başlıca
çahşma alanı; yeraltı kaynaklan ara-
malan, uzay araştırmalan, arkeolo-
ji, çevre, deprem, yerseçimi ve ye-
raraştırmalan olan jeofizik mühen-
dislerince, yapılaşma ve kentleşme
öncesi başvurma oranı yalnızca yüz-
de 0.1'dir. 1999'daki kınk kuşağı
üzerine kurulu kentlerde, Doğu Mar-
mara'da oluşan her iki deprem 45.000
kişiyi öldürmüş, 20 milyar dolarlık
yitim oluşturmuştur. Bunun başlıca
nedeni, depremden sonra bile halen
genelge ve yönetmeliklerinde hak-
h yerini alamayan jeofizik hizmet-
lerinin eksikliğidir. Her 1.5 yılda bir
büyük deprem gören ülkemizde yurt-
taşlanmızın deprem ile yitimlerine
yoksulluk neden olmuştur. Türkiye
kişi başına 2900 dolarlık yıllık ge-
lirle, Yunanistan'dan 5 kat, ABD'den
11 kat, Isviçre'den 13 kat yoksullu-
ğa daha ne kadar katlanacaktır. ABD,
Ingiltere, Fransa, Italya'da en yok-
sul yüzde 10'un geliri 5.500-8.500
dolar iken yurdumuzda 600 dolar-
dır. Japonya'nın en yoksulunun ge-
liri 15.500 dolardır. Türkiye'nin yok-
sulluğunım nedeni yeraltı kaynakla-
nnı üretmemesi, deprem ölümleri-
nin nedeni ise, bilgi ve teknolojinin
kullanılmamasıdır. Ana-
dolu uygarlığırun tek ka-
lıtçısı (mirasçısı), Ana-
dolulum, Atatürk çocuğu
Türk'üm, sana en ileri
düzeyde yaşamak yakışır.
Bu sayfada 5-12
Ocak'taki yazılanm ve
bugün çıkan yazımla ül-
kemizin akçal durumu ve
yeraltı kaynaklan bütçe-
lerini vermiş olduğumu
sanıyorum.
37 Ekran TV 2037
• 100 Program hafızası
• Scart bağlantı ginşi
• Infrared Uzaktan Kumanda
• Değeri: 215.100 000 TL
No-frost buzdolabı alana
TV hediye!
2.
Eski buzdolabınızı
90 milyon TL/ye sayarak
yeni bir No-frost'la değiştirme!
Arçelik'ten buzdolabı
alacaklar için üç ayrı
1 - Buzdolabınızı
değiştirmek istiyorsanız
eskisini getirin
90 milyon TL'ye sayalım,
yerine bir no-frost verelim.
2 - Bir no-frost buzdolabı
alın, 37 ekran TV hediye
edelim.
3 - No-frost dışında bir
buzdolabı alın, yanında
MD 500 mikrodalga
fırın verelim.
* Tszgah SAvtyesi buzdotaplan
ve derin doodurucular bu
kampanyaya dahil değildir.
3. 1
MD-500:
GxDxY: 45,8x35,5x29,5 cm
Değeri: 105.000.000 TL'dir.
No-frost dışında
buzdolabı alana
mikrodalga fırın hediye!
Tüm buzdolaplarında peşin fıyatına 8 taksit!
H a y a t a .
Paralı
Yanşmada...
Dr. Necdet TUNA
T
elevizyondaki yanş-
ma programlan,
özellikle para ve al-
tın verenler, son aylarda
hem izleyici hem de kaöhm-
cı açısından oldukça ilgı
görüyor. Yanştıranlann söy-
lediklenne göre tüm ülke-
den katılmak isteyenlerle
baş edemiyorlarmış.
lnsanlar bu yanşmalara
neden katılmak isterier? Salt
ekrandagörünme hevesi mi,
yoksa vaat edilen altınlar
ya da para mı? Kazanacak-
lan parayla ev, araba, ev eş-
yası alrnak için oraya çık-
nklannı söyleyenler yok de-
ğil! Hiçbır şey söylemese-
ler bile, oyunun kurallan
gereği destek veren yardım-
larla epey para alanlar da
oluyor. Ama çoğu da mer-
divenin yansına kadar bile
gelemiyor, ikinci üçüncü
basamaktan dönüyor. Insa-
noğlunun kendini kanıtlama
ıçgüdüsünûn dürtüsü mü!
Belli iş-meslek ve sanat sa-
hipleri bilgilerini, başanla-
nnı, deneyimlerini kanıtla-
mak isterlerse, bunu tele-
vizyonda milyonlarca izle-
yici önünde değil, özgün
toplantılarda, meslektaşla-
n karşısında yaparlar.
Belli bir meslekle ilgisi
olmayan, ansiklopedik bil-
gi birikimine dayanan bu
tûr yanşmalarda kişi kişili-
ğini, kimliğini ortaya ko-
yuyor demektir. Sade bir
vatandaşın dünyası kendi
mutfağı ve evişleri olan ev
hanımınınbaa sorulan ya-
nıtlayamaması ya da yanlış
yanıtlaması doğaldır, eleş-
tirilemez. Ama bu kişi top-
lumda belli bir yeri ve ka-
riyeri olan. en üst düzeyde
eğitım görmüş, mesleğinde
uzmanlaşmış birisi, örne-
ğin yıllanmış bir uzman he-
kim olursa işin rengi deği-
şir. Uzman hekimin de ora-
da sorulan sorulann hepsi-
ni bilmesi. yanıtlaması şart
değildir.. ayıplanamaz, kı-
nanamaz. Ama bu hekim,
seçeneklerin de yerilmesi-
ne karşın, Fırat Üniversite-
si 'nin Urfa'da; deve yavru-
sunun malak; Memleketim-
den İnsan Manzaralan ad-
lı yapıtın Fazıl Hüsnü Dağ-
larca'ya ait olduğunu söy-
lerse, bu doktora oraya ni-
ye çıktığı sorulur!
PENCERE
Mafya Cumhuriyeti
Gibi Yaşayamayız...
Cumhuriyet bir hafta önceden olacakları gör-
müş müydü?.. Mehmet Faraç ve Ruşen Çakır'ın
yazılanndan oluşan dizinin başlığı:
"Pusudaki Hizbullah!.."
Kişiliğinin değeri üzerinde herkesin birleştiği Di-
yarbakır Emniyet Müdürü Gaffar Okkan ve çalış-
ma arkadaşlan beş gün sonra öldürüldüler.
Daha önce de bir olay yaşanmıştı: Marmara Üni-
versitesi llahiyat Fakültesi Dekanı Profesör Zeke-
riya Beyaz'ı bir yobaz öğrenci bıçaklamıştı.
•
Cumhuriyet dün dünyanın iki coğrafyasındaya-
şanan iki olayı tüm bir sayfada iç içe verdi. Bun-
lardan birisi Davostoplantısıdır, öteki adıyla "Dün-
ya Ekonomik Forumu "nu Turgut Özal hiç kaçır-
mazdı; çünkü bu kayak cennetinde buluşan takım,
yeryüzü patronajının isterlerine göre tezgâh kurar-
lardı.
Ancak bir süreden beri Davos toplantılannın ta-
dı kaçtı.
Çünkü "Kürese//eşme"nin yaldızlan döküldü; al-
tından çiçek bozuğu gerçek yüzü göründü.
Brezilya'nın Pörto Alegre kentinde aynı günler-
de toplanacak "Dünya Sosyal Zirvesi" karşıt gö-
rüşü dile getiren bir uluslararası forum...
Küreselleşmenin dünyaya adaletsizliğin en ko-
yu düzenlerinden birini dayattığı, gün geçtikçe yay-
gınlaşan bir gerçeğe dönüşmeye başladı.
Medyada dün, ne Davos'tan ne de karşıtı Pörto
Alegre'den bir haber vardı.
•
Yazıya Diyarbakır'daki terör eylemiyle başlayıp
Pörto Alegre'ye ve Davos'a geldik.
Ne ilgisi var?..
Davos'u ülkemizde meşhur eden Turgut Özal'ın
öteki dünyada kulakları çınlasın; "dincilik" ile "yol-
suzluk" karması garip ve kirti bir rejime "libera-
lizm" yaftasını takarakTürkiye'de hayata geçiren
kişidir.
Are^suf^türnüyteözal'adayüktemeyelim, "So-
ğukSavaş"ta "komünizm tehdidi" varsayımıylagöz-
leri körleştirilen bizim toplumda, irtica, devtetin pa-
rası ve desteğiyle palazlanıyordu; devlet kimilerini
âbâd etme yolunda elinden ne geliyorsa ardına
koymuyordu.
Sovyetlerdağılıp da "komünizm umacısı" orta-
dan kalkınca gözler açıldı.
1991 Milat'tır.
•
Bugün devletin konumu ne?..
Devlet Sadettin Tantan'dır.
1) Yolsuzluklarla savaşıyor.
i
2) irtica ile savaşıyor.
Devlet bu yola girdi; ama, siyasal iktidar ve mu-
halefeti, daha bu yolda değil...
Yaşanan karmaşa budur.
Kafayı "Soğuk Savaş"\n "Derin DeWef"inetakan-
lar, geçmişteki değeryargılanyladüşündüklerinden
değişimi algılayamıyorfar.
Neoliberalizm soygunculuk mudur, yolsuzluklar
rejimi midir?.. Demokrasiye dtncilikle mi utaşitır?..
Diyarbakır Emniyet Müdürü Gaffar Okkan'ı "Derin
DeWöf"'mi vurdu?.. Hizbullah'ın mezar-evlerini
"Derin Devlet" mi ortaya çıkardı?..
•
"Derin Devlet" değişiyor mu?..
Degişimin dışavurumu 28 Şubat'ta vurgulandı;
bu gidişin geriye dönüşü yok.
Mafya Cumhuriyeti gibi yaşayamayız.
T.C.
HAVRANİCRA MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN
GAYRtMENKULÜN AÇIK ARTTIRMA
SURETtYLE SATIŞ tLANI
DosyaNo: 1999/89 Tal.
Satümasına karar 'verilen gayrimenkulüıı cinsi, lay-
meti, adedi, evsafk: Satışa konu taşınmaz Balıkesir ili,
HavTan ilçesı, Büyiikdere kö>âi, Cumhuriyet mevkiinde
kain ve tapunun 505-377-S pafta, 2516 parsel, 26 cilt-
te kayıth 287.21 m2 mıktarlı avlulu kâgir ev vasfında
taşınmazdır. Taşınmaz Havran ilçesi. Büyiikdere Bele-
diyesi Cumhuriyet Mahallesi Karanfil Sokak'ta mevkii
itibanyla çarşı içerisuıde bulunmaktadır. Mesken iki
katlı olup zemin kat depo olarak kullanılmakta üst kat
yeni yapı olarak kullanılmaktadır. Mesken yaklaşık 120
m2 cıvannda bahçe ile birlıkte toplam 287.21 m2'dir.
Taşınmaza konumu ve rayiç bedellere göre
6.952.500.000.-TL değer takdir edilmiştir. Taşınmaz
6.952.500.000.-TL muhammen bedel ile satışa arz edi-
lecektir.
Satış şardan: Taşınmazın 1. satışı 12.3.2001 günü
saat 11.00'den 11.10'a kadar HavTan lcra Müdürlü-
ğü'nde açık arttırma suretiyle yapdacak. Bu arttırmada
tahmin edilen kıymetin yüzde 75'ini ve riiçhanh ala-
caklılar varsa alacaklan mecmuunu ve sanş masraflan-
nı geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle ahcı
çıkmazsa. en çok arttıranın taahhüdü baki kalmak şar-
tıyla 22.3.2001 günü aym yerde ve aynı saatte ikinci
arttmnaya çıkanlacaktır. tkinci arttırmada ise rüçhanlı
alacaklar varsa alacaklan mecmuunu ve tahmin edilen
kıymetin yüzde 40'ını ve satış masraflarmı geçmesi
şartıyla en çok arttırana ihale olunur.
2- Arttırmaya iştirak edecelderin, tahmin edilen kıy-
metin yüzde 20'si nispetinde pey akçesi veya bu miktar
kadar milli bir bankanın teminat mektubunu vermeleri
lazundır. Satış, peşin para iledir. Alıcı istediğinde 20
günü geçmemek üzere mehil verilebilir. KDV, resmi
ihale pulu, tapu aüm harcı ve masraflan, gayrimenku-
lün teshm masraflan alıcıya aittir. Tapu satım harcı, ta-
şınmazın aynından doğan birikmiş vergiler ile tellaüye
resmi satış bedelinden ödenir.
3- Ipotek sahibi alacaklılar ile diğer ilgililerin ve ir-
tifak hakkı sahiplerinin bu gayrimenkul üzerindeki
haklannı hususiyle faiz ve masrafa dair olan iddialan-
m dayanağı belgeleri ile on beş gün içinde darremize
bildirmelen lazımdır. Aksi takdirde haklan tapu sicili
ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaklar-
dır.
4- Saüş bedeli hemen veya venlen mühlet içerisinde
ödenmezse itK'nun 133. maddesi gereğince ihale fes-
hedilir. İki ihale arasındaki farktan ve yüzde 50 faızden
alıcı ve kefılleri mesul hıtulacak ve hiçbir hükme hacet
kahnadan kendilerinden tahsil edilecektir.
5- Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin göre-
bilmesi için Havran îcra Müdürlüğü'nde açık olup
masrafı verildiği takdırde isteyen alıcıya bir örneği
gönderilebilİT.
6- Satışa iştirak edenlerin şartnameyi gönnüş ve
münderecatını kabul etmiş sayılacakları. başkaca bilgi
almak isteyenlerin 1999/89 Tal. sayılı dosya numara-
sıyla HavTan lcra Müdürlüğü'ne başvurmalan ilan olu-
nur. 15.1.2001
Basın: 3853