Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
1 4 AĞUSTOS 2000 PAZARTESJ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
PhilipMorris'in önlenemeymyükselişi
Pazarlama stratejileri
Universite
kantinlerinde
kövboyçizmesi
Kendisine özel yapılan bir yasa
değışiklığıyle, Türkiye'de serbest fiyat
belirleme ve dağıtım yetkisine kavuşan
Phılip Morris, bu yasal yetkınin çıkmasından
birkaç ay sonra Sabancı Holding'le bir
ortaklık kurduğunu açıkladı. Torbalı'daki
100 mılyon dolariık fabrikanm yapımına da
o dönemde başlandı. Fabnka 1993 te
açıldığında bu döneme dek Philip Morris'in
Türkiye'de yaptıgı harcamalar 230 milyon
dolan bulmuştu. Artık Philip Morris'in
Türkiye'de üretim kapasitesi yılda 28 miryar
sigara olan bir fabrikası da vardı. 1994
Eylül'ünde Philip Morris, kendi dağıtım ve
pazarlama ışine resmen başladı ve bütün
satış noktalanna kovboy kılığındaki dağıtım
elemanlannı gönderdı. Bütün dünyada
olduğu gibi Philip Morris satan bayıler bir
reklam öğesıne dönüstürüldü. Pek çok bar ve
kahve, firmanın sponsorluğuyla 'Mariboro
tarzında' dekore edıldi.
Gençtere 'örnek' sigaralar dağıükfa
Nüfusunun üçte bınnin 35 yaş altında
olduğu bir ülkede Philip Morris'in hedef
kitlesi, doğal olarak gençler olacaktı. Wall
Street Journal'da Philip Morris'ın Türkiye
pazanna giriş hıkâyesıni kaleme alan
gazeteci Sueın Hwang, Istanbul'dakı
gözlemlerini şöyle aktanyor:
"Istanbul'un en prestijü okuOanndan biri
olan Galatasaray Lisesi'nin dövme demir
kapılannın ardmdalri kafetervada,
17 yaşmdaki Özlem, ild kız arkadaşrvia
birİikte oturuyordu. Masada ûç adet
Marlboro paketi vanh: 'Cep harçhğımızın
yüzde 20'sini sigara için harcıyoruz.'
Arkadaşı düzdrti: 'Sigara değil, Marlboro'
Son smıf öğrencisi Can Açıkel, Philip Morrfe
ve RJ. Re\ nolds için çalışan adamlann
haftanın her günü özeflikle okullarda ya da
yakın yerkrde günde 5 pakete yakın sigarayı
'örnek' olarak dağıraldannı söykdi."
Gazeteci, Philip Morris firması yetkililennin
bu konuda kendisine yorum yapmadığını
ekleyerek o dönemde 18 yaşın altındakılere
sigara satışının
yasak olmasına
karşın Philip
Morris ve
RJR'nin 'örnek'
adı altında
sigara dağıtarak
bu yasağı ıhlal
ettiklerini
belirtiyor. R.J.
Reynolds
sözcüsü ise bu konuda konuşamayacağmı
çünkü böyle bir oiaydan haberdar olmadığını
ancak yapıldıysa yanhş olduğu yanıtı
vermektedir.
Her türlü sigara reklamımn ve içmeyi teşvik
edici yayının yasak olduğu Türkiye'deki
reklam yasağım delmek bu konuda tecrübeli
olan Philip Morris gibi sigara firmalan için
hiç te zor değıldir. Dergi ve gazetelerde
Marlboro'nun sponsorluk yapüğı
etkinliklerin haberlerinde fînnanın adı
'yannşlıkla' silinmeden yayımlanır. Marlboro
tarafindan tasanmı yapılmış sigara
bayılenndekı tabelalardan Marlboro yazısı
çıkanlır ancak kolayca tanınacak kırmızı
şeritler olduğu gibi kalır. Aynı uygulama
Camel'ın devesi için de geçerlidir. Yasa
hiçbir şeyı değiştirememiştir.
Dünya Sigarasız Gfinü'nde parti
Türkiye Sigara ve Sağlık Ulusal Komitesi
Başkanı Prof. Dr.EKfDagh da ABD'li sigara
devlerinin bu konudaki ihlallerinın ileri
boyutlara vardığırun altıru çiziyor. Dagh,
Marlboro'nun 31 Mayıs 199 l'de (yani ne
tesadüftür ki Dünya Sigarasız Günü'ne
rastgelen bir günde) Istanbul'da Marmara
Cniversitesi Kampusu'nda bir 'Mâzflc Disko
Şov' düzenlediğini ancak bu olaya tepkinin
gazetedeki küçük bir köşe yazısından öteye
gitmediğine dikkat çekiyor. Her türlü
reklamın yasak olmasına karşın sigara
fîrmalan, gazetelere logo ve firma isimlerini
kullanarak fiyat değışikliklerini bildırmek
için ılan vermekte, hatta işin daha da komiği
Tryatlanmızda değişikfik ohnamışör' gibi
ibarelerle ilanlar çıkmaktadır.
3. Dünyadaki
Sigara Tıızağı
M U T L U D E M İ R K A N
Dünyadaki her 6 sigaradan bi-
rinin üreticisı olan Philip Mor-
ns'in Türkıye pazanna giriş hıkâ-
yesinın. dığer 30 ülkeye 'szma' stra-
tejisıyle benzerlıkler taşıdığını be-
lirten Hwang, şırketın önce hükü-
metin tütün fıyatlan üzenndekı
kontrolünü ortadan kaldırmak için
lobı faalıyetleri düzenleyerek Tür-
kiye'nın en saygıdeğer ışadamla-
nyla yakınlık kurduğunu ıfade edi-
jLJünyadaki her 6 sigaradan birinin
üreticısi konumundaki Philip Morris'in
Türkiye pazanna 'sızrna' öyküsü, diğer '
üçüncü dünya ülkelerindekinden pek farklı
değil. Bu süreç dev tütün şirketlerinin
azgelişmiş ülkelerde uyguladıkları pazara
giriş stratejisine de IŞIK ruruyor.
yor. Daha sonra mılyonlarca dolar
harcanarak TEKEL fabnkalann-
da üretılen sıgaralara dıkkatlı bir
mühendıslik çalışmasıyla yerel tü-
tünden farklı, daha güçlü ve daha
fazla nikotin ıçerikli olan 'Ameri-
kan lezzetinin kattbnasT sağlan-
dı. Bu sigaralar tüm yurda dağıtı-
lırken kovboy reklamlan için pa-
ra musluklan açılmıştı. Bu süreç-
te, Phıhp Morris'm pazar payının
Türk pıyasasında önlenemeyen
yükselışı başladı. 1995'te yüzde
yüzde 15 olan pazar payıru 23' e çı-
İcanrken TEKEL'in pazar payının
aynı süre ıçınde yüzde 82'den yüz-
de 70'e gerilemesınm nedenı de
ortaya çıkıyordu.
Hwang, 1980'lerin başına ka-
dar yabancı sigaralann satışının
yasal olmadığını anlatarak şöyle de-
vam ediyor makalesine: "Ulkesi-
ni serbest girişimin bir modeti ha-
inegetirmeyekarar veren dönemin
başbakanıTurgut Özal'mükhedef-
lerinden biri TEKEL oldu. TE-
KEL yıflar süren bir süreçte, bû-
rokratlarca Bay Özal'ın istediği
değişiktiklere haarlandı. 1984 yı-
hnda ÖzaL yabancı sigaralann sa-
üşına izin verüdiğini açüdadL."
Ancak TEKEL'in dağitım ve fi-
yat konusundaki kontrolü sürü-
yordu. TEKEL, bu avantajuıı kul-
lanarak Tekel 2000 markası ile pa-
zann yüzde 25 'ine hâkim dunıma
geldi Philip Morris, bu dezavan-
tajını gidermek için hükümete kar-
şı 'yannm' kozunu kullandı. Şir-
ketin o dönemdekı Türkiye bölü-
mü şefı NormanJanefle. TEKEL'ın
dağıtım ve pazarlamadakı kontro-
lünden vazgeçmesı durumunda
mılyonlarca dolariık yatınm mus-
luğunu açacaklannı belırten de-
mecinı verdı.
Özel yasa değişikliği
Philip Morns Türkıye'run güç-
lü ışadâmlanndan Sakıp Sabancı
ıle ilışkilerini çoktan gelıştirdiği-
nı aktaran ABD'li gazeteci, yapı-
lan girişımlerle TEKEL yetkilile-
rinin yumuşadığını ve Phıhp Mor-
ris'in, 1991 yılında fiyat belirle-
me ve dağıtım yapma hakkını al-
dığını belırtıyor.
Prof. Ehf Dağlı Türkiye'de tü-
tün fiyat kontrolüyle ılgili yasarun
Philip Morris'in Türkiye ortakhğı
PhilSa'nın kuruluş sürecine para-
lel olarak değıştuildığınin altmı
çiziyor: "2000tonunüzerinde üre-
tim yapan her firmaya" fiyat be-
lirleme, dağıtım ve serbest satış
hakkının verilebilmesini sağlayan
degişıkhk, bu dönemde bu kapsam-
da üretim yapan tek firma olan
PhılSa'ya yanyordu.
Sigaıadevlerirıin üzerindekikara leke:
ABD'li sigara şirketleri, tiryakiler tarafin-
dan açılan tazmınat davalannın ardından bü-
yük çaplı yeni bır saldın dalgası ıle karşı kar-
şıya. Newsweek dergisinin 31 Temmuz
tarihli sayısında, dünya çapında kaçak-
çıhk operasyonlanyla çoğunluğu ABD'lı
büyük tütün şirketleri arasındakı bağın
araştınldığı ve giderek daha fazla ülke-
de bu konuda soruşturma ve dava açıl-
dığı vurgulandı.
Geçen aylarda ABD'de federal savcı-
lar büyük tütün şırketı yö- ,
neticılerinı sigara kaçak-
çılığı ıle ılgılı olarak sor-
guladılar. Son 8 ayda Kanada.
Kolombiya ve Ekvador.
ABD'nın antı-şantaj yasalannı
kullanarak Amenkan tütün şır-
ketlenne yönelık sigara kaçak-
çılığıyla ilgıh dava dosyalan hazırladılar. Av-
rupa Bırliği, temmuz ayı ortalannda ABD'li
sigara üreticilerinın kaçakçılıkia bağlantısı
ıddıalanna karşı bir dava açmayı planladığı-
m duyurdu. Ingıltere, Çın ve Italya'da aym
konu üzennde soruşturmalar yürütülüyor. Ka-
nada ve Avrupah müfettişler, tütün sanayııne
karşı dava açmak içm ABD'li meslektaşlany-
la birlikte çahşıyorlar.
Haklarında kaçakçılıkia
ılgili her tür iddiayı redde-
den büyük tütün şırketlen ıse
sigara kaçakçılığına yük-
sek vergilerin yol açtığı gö-
rüşünü savunuyorlar.
Çin ve Kolombiya gıbı
bazı ülkelerde halİcın bü-
yük çoğunluğu kaçak ola-
rak gıren yabancı sıgarala-
n ıçiyorlar. Hatta ABD'de
vergilenn düşük olduğu eya-
letlerden, daha yüksek oldu-
ğu bölgelere sigara götürü-
lüp satılıyor. Yıllık hacmı
mılyarlarca dolan bulan si-
gara kaçakçılığmdan elde
edılen kânn Hizbullah gibi
terör örgütlerinin gelır kay-
naklan arasında olduğu da
Newsweek dergisinin ak-
tardığı iddıalar arasında.
ABD'de Northern Brands
Intematıonal (NBI) şırketmın parlak satış ele-
manlanndan bın olan LesHeThompson'ın si-
gara kaçakçılığı ıle bağlantılı kara para akla-
ma suçlarmdan sorgulanmasının ardından açı-
lan dava, Amerıkalı yetkililenn sigara kaçak-
çılığı ıle ılgılı şemada karanhk kalan bazı yön-
leri aydınlatmasına yardımcı oldu. 1998 yılın-
da Thompson bu nedenle ceza yıyen tek si-
gara şırketı yetkılısıydi. NBI 15 milyon do-
lariık ceza ödemesıne karşın şirkette başka hıç
bır yönetıcı suçlu bulunmadı. Davanın Kana-
• Newsweek dergisi, dünya çapında kaçakçüık
operasyonlanyla, çoğunluğu ABD 'li büyük tütün şirketieri
arasındaki bağın araşürdmaya başlandığuıı ve giderek daha
fazla ülkede bu konuda soruşturma açddığını vurguluyor.
da'daki bölümünde yetkililer, bu suçun orga-
nize bır eylem gerektırdiğine ye Thompson'ın
bu ışı tek başına yapmasının mümkün olma-
dığına dikkat çekmelerine karşın söz konusu
dava büyük tütün şırketı yönetıcılennın dık-
katle izlenmelen dışında bır yankı getırmedı.
ttalya'da ıse son jıllarda giderek içinden
çıkılmaz bir hal alıyor. Ülkeye büyük sürat tek-
neleriyle bir gecede sokulan kaçak paket sa-
yısı 7.5 milyonu buluyor. Şubataymda kaçak-
çılann arabasının bır polis arabısan çarpma-
sı sonucu iki polisin ölümü Italya'da sıgara ka-
çakçılığıyla ilgilı mücadçleyı yoğunlaştu-dı.
Ingıltere'de yüksek vergiler nedenıyle si-
gara kaçakçılığmdan nasıbini alan ülkeler ara-
sında. Ingilız basmı British American Tobac-
co'nun (BAT) kaçakçılüc operasyonlanndaki
rolüyle ilgili ıddialara da yer veriyor. Avam
Kamarası, bu konuda bır soruşturma yürütü-
— yor. tngiliz sigara karşıtı bir gnı-
bun yayımladığı bir belge, şir-
ketin pazar payına da yer vere-
rek kaçakçılığı destekledığmi
ortaya koydu. Bu belgeler şirke-
tin ürettıği sigaralann ne kada-
nnın kaçakçılara gittiğini bildi-
i ğjjjj gösteriyordu.
Şirketin 1993-97 pazarlama planında, 'ge-
nel tkaret' başlığı altında bir kaleme yer ve-
riliyordu. Bu kalemin altında yabancı sigara
satışına ızin verihneyen Çin ve Vietnam gibi
ülkelerdeki satışlar da göstenlıyordu. Sigara
karşıtı eylemciler, 'genel tkaret' başhğı altın-
da kaçakçüık için kullanılan bir 'sektör jar-
gonu" olduğuna dikkat çekiyorlar.
Sigara karşıtı gruplar, büyük tütün şirketlerinin
kaçakçıhğm boyutlanııı bildiğini ve göz.vumduğu, hatta
desteklediğini ileri sürmor. Bu gruplardan birinin
yayunladığı bir belgede, BAT'm yabancı sigara saüşuun
yasakolduğu Çin veVîetnam'daki saöşhedefl yer akyordu.
Siz tüketirken onlar kazanıyorDünyanın en büyük sigara şırketı
Phıhp Morns, pıyasanın yüzde 16 sı-
nı kontrol altında tutuyor ve dünya-
nın en popüler sigara markasını
satıyor. 54 ülkede sigara şube, or-
taklık ya da lisans anlaşması
var. 1990'dan ben ABD'dekı sa-
tışlannı sadece yüzde 4.7 art-
tırmasına karşın yurtdışında
bu oran yüzde 80"ı buldu.
1997'de yurtdışındakı sattşlar-
dan elde edilen kâr 4.6 miryar do-
lara ulaşarak ılk defa yurtiçındeki
kar rakamuıı gende bıraktı.
Şirket yönetım kurulu başkanı Ge-
oftrey Biblein artan sigara satışlann-
dan kaynaklanan ıkramıye tutan 30
mılvon dolardı S'rket genelinde bu
• Philip Morris'in eski başkanı Geoffiey Bible'ın artan sigara satışlanndan kaynaklanan ikıamiye
tutan 30 milyon dolardı. Şirkö genelinde ikramiye 170 milyon dolara ulaşıyotdu. BAT'ın
- patronu Martin Broughton'ın 1997'deki maaşı 1.3 milyon dolardı. Eski RJR-Nabisco'nun
başkanının 19%'daki maaşı, ikramiyeler ve ortaklık payı ile birlikte 7.1 milyon dolat
ikramiye tutan ıse 170 mil-
yon dolara ulaşıyordu.
1996'da Philip Morris (PM)
yurtdışı reklamlar ıçın 813 mil-
yon dolar harcadı. Dünya-
nın 2.büyük şırketi olan Bn-
tish Amencan Tobacco (BAT),
dünya çapuıda sektörün yüzde 15'mı
kontrol ediyor. 1997 yılında BAT'm
yurtdışı operasyonlardan gelen kân 2
milyar dolara ulaştı. BAT Latin Ame-
rika pazannm yüzde 60'ını kontrol
ediyor. Bu oran PıhılıpMorns'ın yüz-
de 30 olan pazarpayının ıkı katını oluş-
turuyor BAT'ın patronu Martin Bro-
ughton'ın 1997'deki maaşı 1.3 milyon
dolardı.
Dünyanın üçüncü büyük sigara şır-
ketı RJR Nabısco'nun ıse 57 ülkede şu-
be, ortaklık ve lisans anlaşması var.
RJR ise dünya pazannın yüzde 4'üne
sahıp. Başkanı Steven Goldstone un
1996 yılı ücretı, ikramiyeler ve ortak-
lık payı ıle birlikte 7.1 milyon dolar
1990'dan ben yurtdışmdaki satışlan-
nı yüzde 75 arttırmasına karşın şirket,
Phıhp Morns ve BAT'a ayak uydura-
madı. 1980'lerin başında gerçekleştı-
nlen R.J. Reynolds-Nabisco bırleşme-
sınden gelen büyük borcun ve aleyhı-
ne açılan davalann maliyetının etkısıy-
le, yurtdışı satışlannda önemli ölçüde
gerileme kaydettı 1997'de kân yüzde
5 düştü. RJR Nabısco, geçen hafta
ıçınde Japon Tobacco tarafindan satın
almdı ve ısmı değıştınldı
ABD yönetiminin tütün ihracı için
büyük ölçekli promosyonu, 'Banşiçin
Gıda' programı altında yüzlerce mil-
yon dolariık tütünün Asya, Afrika ve
Latin Amerika'ya gemılerle taşuıdığı
2. Dünya Savaşı sonrası döneme da-
yanır. Bu program bugünün çokulus-
lu şirketlerinin yolunu açtı.
Washington'ın rolü
Kongrenın ABD tıcaret yetkiuleri-
nin sıgara reklamı yapmasuu sınırlayı-
cı kararlar almasına karşın büyük siga-
ra şırketlerı serbest pıyasalara gırebü-
mek ıçın her gün yenı yöntemler gehş-
tıriyor. PM ve BAT, NAFTA'dan sonra
Meksika'da yerel firmalann koruma
önlemlerinı delip geçmeyi başardı.
GÖRÜŞ
DEMİRTAŞ CEYHUN
Gerçekten KimdirBu
Prof. Bcmeleddin İhsanoghı?
Sayın Ekmeleddin Ihsanoğlu'nun adını, anım-
sadığım kadanyla 1980'lerden bu yana, özellikle de
şu son yıllarda sık sık duyduğum halde, kendisıy-
le bugüne dek hiç karşılaşmadım, yüzünü hiç gör-
medim. ',
Dolayısıyla, hiç tanımadığım bir kişiye niçin say-
gısız davranayım, niçin hakaret edeyim ki... Tam'
karşıtı, kimi gazete ve televizyonlann kendısinden,
sık sık inanılmaz bir saygı ve övgüyle söz ettiği, sık1
sık uluslararası başan haberlerini verdiğı Sayın Ih-
sanoğlu'nun kimliğini dehşetli merak ediyorum sa-
dece.
ömeğin, gene gazete ve televizyonlardan öğren-
diğimize göre haziran ayında da kendisine, sanı-
nm Cumhurbaşkanlığı'nca "Devlet Üstün Hizmet
Madalyası" verilmişti.
Gerçekten kimdi bu Sayın Ekmeleddin Ihsanoğ-
lu?
Cumhuriyet gazetesinde 9 Temmuz günü çıkan
konuşmamda da, 1980 sonrası şöhretlerimizden
bu Sayın kişinin kimliğini merak ettiğimi dile getir-
miştim.
Inanın, tehdidinden korktuğum için söylemiyo-
rum, ama Sayın Ihsanoğlu'nun bu konuşmamla il-
gili 23 Temmuz 2000 gunlü Cumhuriyet'te çıkan
"Açıklamasında", sözlerimi "tevazu gereklerine
aykın" bulduğu ve "mesnetsiz sözlehme karşı"
kendisini savunma zorunda olmadığını göstermek
için yanıtlamadığını belirttikten sonra "Kişilik hak-
fanmı ihlal eden bu beyanlara karşı hukuki başvu-
ru imkânlanmı saklı tutmak üzere" demesine ger-
çekten bir anlam veremiyorum.
Sayın Bay, siz "hukuki başvunı haklannızı gene
saklı tutunuz", ama üzülerek belirteyım ki, aynı so-
rulan size bir kez daha soracağım.
örneğin, 12 Mayıs 2000 günlü Milliyet gazete-
sinde çıkan konuşmanızın başlık spotundaki "Ba-
ron's Who's Who tarafından 'Yeni Yüzyılda Önde
Gelen 500 Şahsiyet' arasında gösterildi" sözleri-
ni siz mi söylediniz?..
Çünkü, Sayın Doğan Hasol'un "Yapı" dergisi-
nin Haziran 2000 sayısında çıkan "Ben de Yüzyı-
lın Seçkin Avrupalısıyım (!)" başlıklı yazısında açık-
ladığına göre "Baron's Who is VVho" yetkilileri
Türkiye'deki daha birçok kişi gibi Sayın Hasol'a da
"The Europa 500- Leaders for the New Century"
adlı kitapla ilgili form göndererek şayet lüks bas-
kılı The HarvardEdition"a girmek istiyorsa 895 Ame-
nkan Dolan, yok ucuz baskılı kitaba gırmeye razıy-
sa 395 Amenkan Dolan göndermesi gerektığini
bildirmiştir.
Siz, umanm "The Harvard Edition "a girmişsiniz-
dir.
Sayın Bay, ne yazık ki Türkçe ansiklopedilerde
sizinle ilgili bir bilgiye rastlayamadım. Bulabildiğim
tek kaynak olan, Istanbul Edebiyat Fakültesrnce,
Bilim Tarihi Bölümü'nün 10. kuruluş, sizin de 50.
yaş gününüz dolayısıyla 1995 yılında adınıza arma-
ğan olarak yayımlanmış "Osmanlı BilimiAraştırma-
lan" adlı kitapta verilen bilgilere göre de;
c 1943 yılında Kahıre'de doğmuş, ortaöğreni-
migene Kahire'de tamamladıktan sonra da 1966
yılında Kahire'deki Ain Shams Üniversitesi Fen
FakûltesiFizik-Kimya Bölümü'nübitiımişsiniz. Yük-
sek lisansınızı da gene aynı fakültede "organik
kimya" konusunda yaptıktan sonra, 1970 yılında
da Törkiye'ye gelmişsiniz.
c Türidye'de de, aynıyıl 1970te Ankara Üniver-
sitesi Fen Fakültesi'nde asistan olarak görev al-
mış ve 1974 yılında gene "organik kimya" üzeri-
ne doktora yapmışsınız. 1975-77 yıllan arasında
Ingiltere'ye gitmiş, 1978 yılında Ankara'ya döne-
rek gene Fen Fakültesi'nde "Organik Kimya Do-
çenti" olmuşsunuz.
c 1980 yılında da, Islam Konferansı örgütü adı-
na Istanbul'da "Islam Tarih Sanat ve KültürAraş-
tırma Merkezi"ni (IRCICA) kurmak üzere genel di-
rektörtüğe atanmış ve Istanbul'a gelmişsiniz.
c Istanbul'da da, Istanbul Üniversitesi Rektör-
lüğü'ne ve YÖK'e yaptığınız öneri kabul edilmiş,
Istanbul Üniversitesi IRCICA işbihiğiyle Edebiyat
Fakültesi'nde 1984 yılında Bilim TarihiAnabilim Da-
lı'nı kunmuş ve başına geçmişsiniz.
Görüldüğü gibi söz konusu kaynakta ne zaman
ve nerede profesör olduğunuza ve kimya doçent-
liğinden Osmanlı ve Sanat Tarihi profesörlüğüne
nasıl geçtiğinize dair hiçbir bilgi verilmemektedir.'
Gene, aynı kaynakta Mısır'da yaşayan bir T.C.
vatandaşı olduğunuza dair de herhangi bir bilgi yok-
tur. Oysa, bildiğimiz kadanyla, bir Türk üniversite-
sinde asistan olabilmek için de Türk olmak ve Tür-
kiye'deki bir üniversiteyi bitirmek veya bitirilen ya-
bancı üniversitenin eşitliğıni sınavla tanıtlamak ge-
rekmektedir.
Bildiğiniz gibi, 1969 yılında kurulan Islam Kon*
feransı örgütü'ne Türkiye, laik bir cumhuriyet ol*
duğu için ta 1975 yılına kadar katılmamıştır. Bu ta
j
rihlerin 1. Milliyetçi Cephe iktidan ve 12 Eylül döı
nemleriyle çakışması elbette bir rastlantı değildir^
Tevazuu" bir an için bırakınız da, lutfen yanıt-
layınız, gerçekten, kimstniz?
KADBKÖY 2. ASIİYE HUKUK
MAHKEMESİ'NDEN
1999/433 Es
Davacı Sınan Uzun veküı tarafindan davalı Gülsen
Uzun aleyhıne açılan boşanma davasında davalının adre-
sı tüm araştınnalara rağmen tespıt edılemedığmden ıla-
nen teblıgata karar venlımş olup, Davacı vdab taraün-
dan davalı aleylune 7 5 1999 tarihuıde şıddeth geçunsız-
lık sebebı ıle boşanmalanua, mûşterek çocuk Mehmet
Cemırın velayetının da\ alıya v enlmesıne dair açılan bo-
şanma davasında davalının duruşmanın bırakıldjğı
28 9 2000 saat 9 30"da mahkememız salonunda hazır bu-
lunması, gelmedığı, mazeret bıldırmedığı veya kendısını
bır vefal ıle de temsıl ettırmedığı takdırde da\ anın yoklu-
ğunda görûlup karar venlecegı ve gazetenın yayınlandı-
ğı tanhten ıübaren 7 gün sonra da\ alıya tebliğ edılmış sa-
yılacağı, dava düekçesı ve duruşma gününün davalı
Mustafa kızı, 1962 doğumlu Gulsen Uzun'a teblığı yen-
ne geçmek üzere ılan olunur 8 8 2000 Basın 45471
PENDİK SULH HUKUK
HÂKÎMLİĞİ'NDEN
1999/622
Davacı Mehmet Gezer vekılı Av Ipek Sayın tarafin-
dan davalı lsmaıl Hoşboy aleybıne açılan 1 Şuyuu dava-
sından dolayı venien ara karan gereğınce Dahılı davalı
Ozan Kaygusuz'un Cıhangir Mah No 15/2 Cıhan-
gır'dekı adresıne çıkartılan teblıgabn bıla ıkmal geldığı,
yapılan zabıta tahkıkatında bılen ve tanıyana rastlanıl-
madığı anlaşıldığuıdan HUMK 'nun 509 ve 510 madde-
len gereğınce yukanda adı geçen da\ alımru duruşma gû-
nu olan 12 9 2000 saat 10 OO'da bızzat hazır bulunması
veya kendısını bır vekılle temsıl ettırmesı, duruşmaya
gelmedığı ve herhangi bır yazıiı savunma dılekçesı ver-
medığı takdırde 1 Şuyuu davasının gıyabında devam
edeceğı dava dılekçesı ve duruşma günû yerme kaım ol-
mak üzere ılanen tebliğ olunur 26 6 2000 Basın 45485