23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 14 AĞUSTOS 2000 PAZARTESİ HABERLERÎN DEVAMI Siz Başbakansınız, Av.FtKRETİLKİZ Bir ülkenın Başbakanı'nı üzmeye kimsenin hakkı yok. Zaten çok meşgul. Başında bin türlü dert var. Irticayı önlemeye çahşıyor, bölücülerle uğraşıyor. Şeriat isteyen ve Atatürk devrimlerinin dibine dina- mit koymak isteyen "devkt memurlannın" devlet içinde varlığını ancak 2000 yılında saptayabildi. Ça- re anyor. Bir an önce devlet içinden bu "memurla- n " söküp atarak şimdiye kadar siyasilerin yapmadı- ğı bir işi "cesarefle" başaracak. Laik, demokratik hu- kuk devleti ve Cumhuriyet ilkelerinden taviz verme- mek için hukukçu bakanlanna fazla mesai yaptınp kanun hükmünde kararnamesine, "hukuki gerekçe- k r " hazırlattı. Sayın Başbakan gazetecidir, şairdir. Duygusaldır. Insan olarak kimsenin kılma zarar gel- - sin istemez. Kanncayı bile incitmez. Gazetelerdeki haberlere göz attım. Neler yazmış- lar neler... Başta Cumhuriyet gazetesi olmak üzere u Başbakan Ecevit, tutuklama karanna üzüldüğûnü açıkladı. Umanm Gükn aklanır" başlıgını kullan- rruşlar. Ankara 2 No'lu DGM'nin Fethullah Gükn hakkındaki gıyabi tutuklama karanyla ilgili olarak "Bir Başbakan olarak yargmın karanm tartışmaya hakkım yok. Ama bir insan olarak Sayın Fethullah Gükn hakkında böyle bir karara vanlmasına üzül- düğümü söyleyebilirim. Bu yargılama sürecinin ak- lanma ile sona ermesini temcnni ediyorum" demiş. Radikal gazetesi "Ecevit'ten Gülen'e destek" başlı- gını kullannuş. Yeni Binyıl, birinci sayfadan verdiği başlıkla "Cemaate mesaj" demiş. Hürriyet gazete- sinde de birinci sayfadan verilen "Başbakan: Gü- len'e insan olarak üzüldünT başlıkJı haberi okuyun- ca; Sayın Başbakan"ın üzülmesine çok üzüldüm. Şüphesiz kendileri bır Başbakan olarak "yargı karar- larinı tartışmaya hakkı bulunmadığmı" söylerken yargı kararlannı tartışrruyor. Hakkı bulunmadığını söylüyor. Kendısinde bulunan insanhk nedeniyle "üzünrüJerini" behrtiyor. Okullanndan övgüyle söz ettiği Fethullah Hocası hakkındaki "temennikrini", laik, demokratik hukuk devletinde yaşayan ve Cum- huriyet ilkelerine bağlı halkımızla paylaşmak isti- yor. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, tartışma ya- ratan KHK'yi ıade ederken yazdığı 8 Ağustos gün- lü yazısında Başbakanlığa hitaben "Anayasanın, Cumhuriyetin nitelikkrini ve rejimini belirleyen 2. maddesinde, Türkive Cumhuriyeti'nin, başlanğjç bö- lümünde belirtikn temel ilkelerine dayanan, demok- ratik, laik ve sosyal bir' hukuk devleti' olduğunu vur- gulanuşür. Bu vurgulamaya göre, Cumhuriyetin te- mel nitengi ve rejimin temeli hukuk devleti ilkesidir" demişti. Aynı yazıda yer alan "Hukuk devleti, hukukun üs- tünlüğü temeline dayann*. Hiçbir organ ya da kjşi hu- kukun üstünde olarnaz. Hukukun üstünlüğü devfc- tin tüm organlannın hukuka bağuuğını anlaür. Dev- letin tüm organlannın üstünde hukukun mutlak ege- menhgi vardır" cümlelennı Başbakan okudu. Başka bir deyışle ne Başbakan ne de Fethullah Gülen, "hu- kukun üstünde" değil. Onun için "sadece" üzülüyor. Devletin tüm organlan üstünde de hukukun mutlak egemenliği var. Başbakan bunlan adı gibi biliyor. Bildiği için de "yargı kararlannı" tartışma hakkı ol- madığını söylüyor. Zaten rnemleketteki birçok yar- gı karanna da çok üzüldü. Örneğin Meclis'te pankart açan ve kamuoyunda "kalemü çete" olarak anılan gençlerin yargılanmasına ve mahkûm olmasma ne kadar üzüldüğûnü bilmeyen var mı? Sadece yazı yaz- dığı için yıllarca hapis cezası alan gençlere içi ya- nıyor. Fethullah Hoca'ya da içi yanıyor... İsmail Besjkçi'nin hapiste kalmasını içine sindiremeyen ve "aymlayan" Başbakan Bülent Ecevit değil mi? Eş- ber Yağmurdereli'nın hapiste çürümesine üzül- mediğini mi sanıyorsunuz? Düşüncelerini ifade eden gazetecılerin bir an önce hapisten çıkması için on- lara "erteleme" yasası yapıp çıkaran o değil mi? On- da insanlık var. Uzmeyin kendilerini. Sayın Başbakan; "yargı'' yetkisine ve görevine giren konular ve kararlar üzerinde konuşmak için ağızdan çıkan sözleri kulaklar duymalı. Hakkrnız ol- madığını söylüyorsunuz, o zaman "kanşmayın" ve kendi sözlerinizi duyun. Sevdiğiniz kişilerin başına gelen sorunlar karşısındaki üzüntünüzü kendinize saklayın. Siz Başbakansınız... - .-•.-•• Fidel Castro'nun doğum günü Ankara1da kutlandı ANKARA (Cumhuri- yetBürosu) - Küba Devlet Başkanı Fidel Castro ile Fidel isimli 8 Türk genci- nin doğum günü, Küba Büyükelçiliği'nin düzen- lediği etkinlikle kutlandı. Etkinlıkte, Sexteto Cuba Libre ve Sabor Latino ad- h gruplar mini konser ver- diler. Çankaya Belediyesi Çağdaş Sanatlar Galeri- si'nde yapılan etkinliğin açılışında konuşan Kü- ba'nın Ankara Büyükel- çisi Jorge Castro Benitez Fidel Castro'nun Kübalı- lar için çok önemli bir isim olduğunu belirterek "Castro bağnnsızhğın, sosyal adaletin. Kübahla- nn onurunun babasıdm Bir ülkeye kendini ada- manm sembolüdür" dedi. "Bu gece, Atatürk'ün bu güzel ülkesmdeki en heye- canh günüm" diyen Be- nitez, Fidel ismine sahip Türk gençlerinin yaşlan- nın 4 ile 31 arasında de- ğiştiğine işaret ederek "Bu çocukların babalan- nın hangi siyasi görüşe sa- hip oktuklanm,bugün hâ- lâ solcu olup olmadıklan- nı bilmrvoruın. Ancak şu- nu biüyorum ki dalgaa in- sanlar bu ismi çocuklan- na koymazlar,siyasiopor- tünistkr bu ismi çocukla- nna koymazlar. Gelecek günlerin güzel günler ola- cağınainananinsanlarFi- del isnıini koyariar" dedi. Konuşmasının ardın- dan 4 yaşındaki Fidel Öz- türk'e, ABD'ye kaçınhp daha sonra Küba'ya iade edilen Elian'ın fotografi- ru armağan eden Benitez, "Küçük Fidel fleride ço- cuklanna yada torunlan- na; bu çocuk bugünkü büyük değişimin ilk sa- vaşçısıvdı diyecektir" de- di. Türkiyeli Fidellerden eski devlet bakanı Fuat Çay'ın kızı FidelÇay, Kü- ba halkının bağımsızlığı- nı gerçekleştirmek için verdiği mücadeleden çok etkilendiğini belirterek bugüne kadar isminden dolayı çok fazla olmasa da birtakım zorluklarla karşılaştığuıı söyledi. Geceye aralannda DSP Istanbul Milletvekili Ah- met Tan ile CHP Ankara II Başkanı LeventGök'ün de bulunduğu çok sayıda konuk katıldı. Oymen'den Ecevil'e Gülen teplrisi MUTLUSERE1İ ANKARA - Başbakan Bülent Ecevit'in, Fethullah Gülen hak- kında gıyabi tutuklama karan ve- rilmesine "üzüldüğûnü" söyle- mesi tepkiyle karşılandı. CHP Genel Başkanı Aftan Ovmen, ko- nunun yargı sürecinde bulundu- ğuna dıkkat çekerek "Başbakan- larm yargrya intikal etmiş konu- larda konuşmamaya özen göster- roesi gereldr" açıklamasını yap- ti. Oymen, Ecevit'in irtica ile mü- cadelede parmağını bile kıpırdat- madığını söyledi. CHP Ankara îl Başkanı Levent Gök, Başbakan Ecevit'in açıklamasıru "skandaT olarak nitelerken Ankara Üniver- sitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi öğretım üyelennden Prof. Dr. Al- paslan Işıİdı da, "Düpedüzyargı- va müdahak" açıklamasını yap- n. Başbakan Ecevit'in, hakkında gıyabi tutuklama karan bulunan Gülen ile ilgili olarak "Bir insan olarak Sayın Fethullah Gülen hakkında böyle bir karara vanl- masına üzüldüğümü söyleyebili- rim. Bu yargılama sürecinin ak- lanma ile sona ermesini temenni edryorum" sözleri tartışma yarat- n. CHP Genel Başkanı Oymen, "Bu,yargrvaüıtikaJeönişbirko- nudur. Başbakanlann yargı süre- cinde bulunan konular ve karar- laria ugflı olarak, yargı raercileri- ni etküemesi ihtimali olan sözler söylememeye özen göstermekri gereldr'' dıye konuştu. Öymen, Başbakan Ecevit'i KHK bunalımını yapay olarak hrmandırmakla da suçladı. Öy- men, "Sayuı Ecevit'in ütica ile mücadeJeye niyvti olsaydı siındiye kadar çoktan mevcut kanunlan uygulaması gerekirdi" dedi. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in de hükümete bunu hanr- lattığına dikkat çeken Oymen, "657 sayıh kanunun 125. madde- sive6. maddesigereğinceirtica fa- aüyetierine bulaşmış olan me- murlann memuriyetten çıkarü- ması mümkündür. Sayın Ecevit bu yolda parmağını bile kıpırdat- mamışnr'" dıye konuştu. Oymen, bu konuda yenı bır yasaya gerek- sinim varsa bile bunun da TB- MM'den çıkanlabileceğine deği- nerek "Bunu da yapmanuşnr. Şûndi hırçın bir polemik açarak irtica Oe mücadeledeki ihmalinin suçunu Cumhurbaşkanı'na yük- lemek istemektedir" görüşünü aktardı. Öymen, hükümetin 3 hukukçu bakanı tarafindan hazırlanan iade gerekçesınin "cumhurbaşkanına emreder" üslupla yazılmasını da eleştirdi. Bunun var olan bunalı- mı büsbütün tırmandıracak bir üslup olduğunu kaydeden Altan Öymen şunlan söyledi: "Hükümete böyle şeyieryakış- maz. 3 ay önce hukuka saygıhdır diye seçtikleri Cumhurbaşka- nı'na bunu neden yapıyorlar? Ak- la sadece gündem değiştinne ça- bası geliyor. Ç'ünkü gündemde enflas\on meselesi vanh. Hükü- metin Hazine ile Ugüi bakanı, ba- şansjzüğı kendisi kabul etti. Dü- zettihnesi içinönJem istedi, özelte- şebbüse,basına, bürokranara çat- D. Ama gündeme bu kriz girdi, bunlar unutuldu." Prof. Dr. Işıklı da, Ecevit'in Gülen'in yargılanmasıyla ilgili açıklamasının "düpedüz yargrya müdahale" olduğunu belirterek bunun vefa duygusuyla açıklan- masının, örtülmesi ve mazur gö- rülmesinin olanaklı olmadığuu kaydetti. Ecevit'in izlediği poli- tikada vefa duygusuna fazlaca yer tanımadığının artık bilinme- si gerektığini vurgulayan Işıklı, "Vermek istediği izfenimin aksi- FPtideriKutan Gülen7savıındu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - FP Genel Başkanı Recai Kutan, FethuBah Gükn hakkında verilen gıyabi tutuklama kararunn gözden geçirilmesi gerektiğini beürterek "Fethullah Gülen hocaefendi, Türkiye'de çete kurma iddiasuıda bulunulacak en son insanbrdan birisidir n dedi. Kutan, dün partisince düzenlenen piknikte, Ankara 2 No'lu DGM'nin, hakkında gıyabi turuklama karan verdiği GüJen'i savundu. Yargmın karanm tenlcit etmenin mümkün olamayacağını belirten Kutan, u lfla beğeneceğız diye bir kakk de söz konusu değüdir. Bize göre bu karar mutiaka gözden geçirilmeüdir n dedi. Gülen'ın, uzlaşma ortamı yaratmak isteyen bir kişi olduğunu ileri süren Kutan, "Fethullah hocaefendinin gerek Türkhe içerisinde ve özeUikk Tüıidye dışuıdaki eğMm faaliyetieri, özellikk Cumhurbaşkanı'ndan başkyarak berkes tarafindan takdirie karsüanmaktadır. Ben, bugüne kadar Gükn'in yasa ihlaK istikametinde ne bir beyanuu, ne bir eylemini gönnedim"' dedi. ne, insancıl duygusalhk kaygdan Ecevit'in kararlannda ve pofiti- kasında fazla önemli yer tutmaz" dedi. Işıklı, geçmişte buna tesa- düfen yakın tanık olduğunu vur- gulayarak 12 Eylül sonrasında Ecevit'in çıkardığı Arayış dergi- sinin irhzalı yazarlanndan biri ol- duğu döneme ilişkin bir anısını aktardı. Işıklı, "12 Eylül sonra- smda gözahına ahndığun vakh, Saym Ecevito zamana kadar gös- terdiği vakuı ilgfvi birdenbire ke- sebüdi. Dergisinde gözaltuıa ahn- dığuna dair bir küçük haber çı- karmavı bile sakmcah gördü. Şimdi Fethullah Gükn ik ilgili bu muhabbetini ve vefasını insancıl duygulaıia açıklamak. elbette Id mümkün görünmüyor. Halkunız bütün bu ohıpbitenkrin gerçek a- ma acı arka planını inaru>T>rum Id görebüecek olgunluktadır" diye konuştu. CHP Ankara tl Başkanı Levent Gök, Ecevit'in açıklamasının va- him olduğunu belirtırken "Türki- ye'deki laikdüzeni yıkıp yerineşe- riat düzeni getirmek istediği beffi olan Gükn'in tutuklama karan- na Başbakan'ın gösterdiğJ tepki ibret vericidir. Bir yandan çu\ar- mayı düşündüğü KHK Oe irtka- yı önkme amacı güttüğünü ifade eden Sayuı Başbakan, diger >an- dan ne yazık ki irticanuı kaynağı olan Gükn'e destekvermekle, ar- ka çıkmakla samimiyetsizhğini göstermiştir" değerlendırmesıni yaptı. Gülen'in laik cumhuriyet için büyük bir tehdit olduğunu söyleyen Gök, "Başbakan'ın açıklaması skandaldır. Başbakan, arbk gizhdengizli>e. içindeyaşat- bğıGükn sevgisini açığa vurmuş- tur. Bu ülkenin aydınlan, yazar- lanyıllarca hapiste çürürken her- hangi bir üzüntüsünü belirtme- yen Sa\m Ece\it, bu talihsiz açık- lamasıyla TC'nin hangi noktala- ra geidiğuü de açıkça göstermiş- tir" dıye konuştu. 'Kaçak'ın ABD'de kalcbğı yer • Baştarafi 1. Sayfada si New York Temsilciliği görevinde bulunan Abdullah Aymaz ve Kemal Çetinözgür gö- rülüyor. Haberde vaknn kuruluşunda en büyük yar- dımı gazeteci Fehmi Koru'nun da yöneti- minde bulunduğu Ensar Vakfi'nın yaptığı ve Gülen grubunun ABD'deki faaliyetlerinin bu Altm Nesil Vakfı ile Ensar Vakfi tarafindan ortaklaşa yürütüldüğü beürtiliyor. Kampnasıl satmahndı? Habere göre, Gülen'ın gerek Türkiye ge- rekse ABD'deki yandaşlan tarafindan başla- tılan para toplama kampanyasından elde edi- len yaklaşık 300 bin dolartn 230 bin dolan ile kış aylannda kayak merkezi sayılan Say- lorsburg kasabasmda, üzerinde 8 ev bulunan ormanuk bir arazi de satın alındı. "lihıslara- rası Kamp Kestane-Başannın Adı" ismi ve- rilen bu kampa, kız öğrencılerm kabul edil- mediği, eğitimlerini sürdürmek isteyen kız öğrencilerin Türkiye'deki okullara gönderil- diği vurgulanıyor. Kamptaki evlere "Hami- yet", "Vefa", "Sadakat", "Takva", "Uhuv vet" gibi Arapça adlann verildiğine dikkat çekilen haberde, bu evlerde eğitim gören öğ- rencilerin Mustafa Kemal Atatürk'ü sorma- lan üzerine "olumsuz" şeyier anlatıldığı be- lirtiliyor. Habere göre, kampı tanıtmak ve öğrenci sağlamak amacıyla ABD'de yaşayan Türk- lerin adreslerine postalanan broşürlerde 14 günlük dönemlerde verilen kurslar şöyle sı- ralanıyor: "Kuran. hadis, tefsir. fıkıh. Islamta- rihi, temel matematik temel bUimler, bflgisa- yar kullanımı ve bilgisayar programL" Şenat kampında öğrencilerin güne sabah 03.30 sıralannda başladıklanmn anlatıldığı habere göre, öğrencilere 04.00-04.30 arasın- da sabah namazı kıldırıldıktan sonra yeniden uyumalanna izin veriliyor. Gülen ve Nurcu cemaatini yakından ızJeyen Ankara Üniver- sitesi öğretim görevlilerinden NecnjHabfcmi- toğhı, önceki gün gazetemize yaphğı açıkla- mada, kaçak Gülen'in ABD yasalanna göre kurulan Altm Nesil Vakfi'na ait, şeriat eğiti- mi verilen kampta kaldığını belirtmişti. Hablemitoğlu, Gülen'in 1991 'den beri Amenkan Federal Polis Örgütü (FBI) koru- masında bulunduğunu anlatmıştı. Hablemi- toğlu, Gülen'in Türkiye'den aynlmasıylabaş- layan süreçte, ABD'nin cemaat üyelerine 10'ar yıllıİc vize vermeye başladığmı ve Pennsylvania eyaletinde bir Türk kolonisi oluşturulmasının amaçlandığını öne sürmüş- tü. Festivalde kitaba 'gözaltı' 37. Çanakkak Troya Festivali nedeniyk açüklan standda, pankart asm yasak yaym satüğı kktia edilen 6 kişi gözahına aündı. Kordonboyu'nda açüan standlarda, F tipi cezaevlerini protesto eden pankarüar aaldığı ve yasadışı yayın sabldığı gerekçesr* le 6 kişi gözahına ahnırken standda bulunan pankardar ve yasadışı olduğu kldia edilen yaymlar poKs tarafindan toplândı. (Fotoğraf: AA) Almanya'da yabancı düşmanlığına ve aşın sağa karşı düzenlenen gösteriler sürüyor 2 Türk gencini dövenler tutuklandı BERLİN (AA) - Almanya'da aşın sağa karşı düzenlenen gösteriler sürüyor. Konstanz kentınde düzenlenen bir eğlence sırasında 2 Türk genci döven 5 aşın sağcı tutuklandı. Münih kentinde düzenlenen gösteriden sonra dün de Zvvickau kentinde yabancı düşmanhğı ve aşın sağa karşı düzenlenen gösteriye çok sayıda kişi katıldı. Zvvıckau Büyükşehir Belediye Başkanı Rainer Ekrhhorn'un da katıldığı gösteriden sonra bir eğlence düzenlendi. Aşın sağcı "Aunanya'nm Milliyetçi Demokratik Partisi"nin (NPD) Zwıckau'da dün yapmak istediği gösteri daha önce yasaklanmıştı. Münih kentinde önceki gün bir araya gelen yaklaşık 3 bin kişi, aşın sağcı şiddete karşı gösteri düzenlemişti. NPD gösterisinin yasaklandığı Karlsruhe kentinde de bazı solcu gruplann aşın sağa karşı gösteri amacıyla sokaklara döküldüğü bildirildi. Öte yandan Konstanz kentinde düzenlenen bir eğlence sırasında 2 Türk gence sataşarak döven 5 aşın sağcı tutuklandı. Konstanz polisi, "Deniz Gecesi Eğlencesi" sırasında 18 ile 26 yaşlan arasında olan 5 aşın sağcının, 21 ve 22 yaşlannda 2 Türk gencine sataştığını belirtti. Daha sonra olay yerinden kaçmaya çalışan Türk gençlerini yakalayarak döven aşın sağcılann, gençlerden birini "Bodensee" adlı göle attıklan bildirildi. Türk gençlerinin saldından hafıf yaralı kurtulduklannı kaydeden polis, olay yerinden kaçan ve içkili olduklan belirlenen aşın sağcılann Konstanz tren istasyonunda etrafa sataşırken yakalandıklannı açıkladı. G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafi 1. Sayfada mer Aksoy ve Bahriye Üçok'un öldürülmesi olaylanna da kanştıkları iddia edilen, "UMUT Operasyonu" çerçevesinde yakalanan şeriat ör- gütü üyelerinin ilk duaışması... - Fethullah Gülen'le ilgili soruşturma başla- tan Devlet Güvenlik Mahkemesi Başsavcılığının Gülen için istediği gıyabi tutuklama isteminin ka- bul edilmesi. Ecevit'in olaydan duyduğu üzün- tüyü dile getirmesi... Gündemin görünümünü yorumlarsak şunu söyleyebiliriz: Terör unsurundan devletin içine sızmaya ka- dargeniş bir boyuta ulaşmış, "irtica"olarak özet- lenen ciddi bir sorunla karşı karşıyayız. Bu teh- likeyle mücadele etmeyi planlayan sivil güçlerde kendi aralannda karşı karşıya gelmiş durumda! UMUT Operasyonu davası bugün Ankara 2 No'lu DGM'de başlayacak. 17 sanık yargı önü- ne çıkacak. Sanıkların iddianamede yer alan ifa- deleri, 199O'lı yıllar boyunca defalarca Iran'a gi- dip geldiklerini, arada bir gözaltına alınıp bırakıl- dıklannı, Kudüs Savaşçıları adlı örgütün Türki- ye'deki eylemlerinde önemli roller üstlendikleri- ni ortaya koyuyor. Bu kişilerin Ankara Sincan'da kilolarca patlayıcının da bulunduğu, sayısız ey- lem yapmaya yetecek silahlaria dolu cephane oluşturması, olayın boyutlarını göstermesi bakı- mından önemli. Tabii ki bu durum, "Türkiye'de irtica tehdidi abartılmaktadır, böyle bir tehdit yoktur" diyenlerin gönmek isteyecegi cinsten de- ğil! Cumhuriyet olarak bu davanın aynı zamanda tarafıyız. Gelişmeleri adım adım izleyeceğiz. United States ooof of Amerika! Gündemin öteki iki konusuna gelince... Irti- cayla mücadele konusu unutuldu, iş Sezer'le Ecevit arasındaki doğru-yanlış anlamalara indir- gendi. Son anda bir değişiklik olmazsa, hükümet bugün 605 sayıh KHK'yi gerekçeli olarak Köşk'e geri gönderecek. Sezer beş sayfalık gerekçe yazmıştı, hüküme- tin de ondan geri kalmayacağı anlaşılıyor. Şimdi de gerekçeler savaşı! Sezer cephesinde değişen bir şey yok görü- nüyor. İlk gün söylediği yerde duruyor. Hükümet de "imza" diyor, "yasa" demiyor! Çözüm kozlaşmadan değil uzlaşmadan geçi- yor. Cumartesi günü vurguladığımız gibi, Ecevit ve öteki iki ortağının kafasında "irtica üzerinden başka bir siyaset" yoksa, krizin devam etmesi için bir neden yok... Sezer, Ecevit'i haftalık olağan görüşmeye ça- ğınr, uzlaşma yolu bulunur. Karşılıklı 'y'azılı açık- lamalann da sorunu çözmeye yönelik rolü yok! Kaderin cilvesi midir bilinmez, devlet içindeki irtica temizliğine ilişkin kararnameyle Gülen'in tutuklanması aynı sürece rastladı. 1980'lerin ba- şında yargılanmaktan özal'ın kurtardığı Gülen hakkında, ilk kez bu kadar geniş çaplı bir soruş- turma açılıyor. Belgeler, konuşma kasetleri... Gü- len kasetlerde açıkça şunu söylüyor: "Hedefinize ulaşıncaya kadar kendinizi gizle- yin. Sakın ortaya çıkmayın. Devlet organlanyla" iyigeçinin, içine sızın!" Gülen'in hedefi belli... Kriz konusu KHK'nin hedefi ne? Devlet içine sızmış irticacılan temizlemek! Gülen'e ilk omuz veren siyasetçi kim? KHK'nin , yılmaz savunucusu Ecevit. Bu durumda Ecevit'in irtica ile mücadele ka- rartılığı rayına mı oturuyor, karaya mı? Gülen şimdi ABD'de... ABD ve Gülen demiş- ken, daha önce aktardığımız bir gözlemi anım- satalım... Gülen'in OrtaAsya'daki okullannın ucu Moğo- listan'a kadar uzanıyor. Başkent Ulan Batur'da- ki Gülen okullannın yönetim yeri, uluslararası ti- caret merkezinde. Bu merkezin bir katı Artur An- dersen danışmanlık şirketinin, bir katı IMF Mo- ğolistan bürosunun, bir katı Gülen okullarının! Türkiye'nin büyükelçilik binası bulmakta güç- lük çektiği bir ülkede, Gülen'e ABD kuruluşlan- nın bulunduğu merkezden koca bir kat! Komplo teorileri peşinde değiliz, ama olayın uluslararası boyutlannın da olduğu gerçek... Bu durumda ulusal güçlerin çatışma lüksü var mı? balbay@cumhuriyet.com.tr Özipek'in ölümü üzüntüyaratti Kühür Servisi - "Yay- gm knfbezi tümörü" so- nucu yaşamını yitiren ti- yatro ve sinema sanatçı- sı Güzin Öâpekin aıle- si cenaze töreniyle ilgili açıklamanın bugün yapı- lacağmı bildirdi. Özdpek'in ölümü özel- likle sanat camiasında büyük üzüntü yarattı. Güzin Özipek gibi önemli birsanatçıyı kay- bettikleri için üzgûn ol- duklannı belirten sanat- çı arkadaşlan, Özipek'ın eşi Aydın Tezelve çocuk- lannabaşsağlığı dilekle- rinde bulundular. Cum- hurbaşkam Ahmet Nec- det Sezer, TBMM Baş- kanı Yüdırım Akbulut, Başbakan Büknt Ecevit ve Başbakan Yardıracısı MesutYıhnaz da Özipek ailesme başsağlığı telg- rafi gönderdiler. 1925 yılmda Istan- bul'da doğan sanatçı, tı- yatro yaşamrna Muam- mer Karaca Tiyatro'da 'Adnan Bey Duymasuı' adlı oyunla atıldı. ilk kez 'Cibali Karakolu'ndaki rolüyle tanınmaya başla- yan Özipek, 1964'te Gülriz Sururi ve Engin Cezzar ile 'Keşanh AH Destam'nda, Haldun Dormen Tiyatrosu'nda 'BitYeniği','Gigi','Yay- garaYetmiş' ile Gen Ti- yatrosu'nda 'Hizmetçi- kr', 'Ah Biz Eşekfcr' ve 'Sosyalizm GeliyorSavu- lun' adlı oyunlarda rol al- dı. Sanatçı, Istanbul Şe- hir Tiyatrosu'nda, 1975 yılında 'Oyun Nasü Oy- nanmah' ile dört ay süre- since misafir oyuncu olarak oyuncu kadrosun- da çalıştı. 'Asiye Nasü Kurtulur' ve Mücap Of- luoğlu Tiyatrosu'nda 'Kaktüs ÇiçeğJ'ndeki rolleriyle dikkatleri çe- ken sanatçı, aynca 'Yap- rak Dökümü', 'Ah Müj- gan .4h' ve eşı Aydın Te- zel ile 'Bir Teselü Ver' adlı sinema fılmlerinde de oynadı. Özipek'in ta- nmmasmı sağlayan rolü ise uzun yıllardır devam eden 'Bizünkikr' adlı di- zi filmdekı 'babaanne' tiplemesı oldu. Sanatçı, Bizimkiler'in oyuncu kadrosuyla çekilen 'Yaz- nkçılar' adh dızide de rol alıyordu.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle