Katalog

19 TEMMUZ 2000 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER /UHyargı kararnamesi • ANKARA (AA)- Hâkimler ve Savcılar YüksekKurulu(HSYK), adli yargıda 1084 hâkım ve savcının görev yerini değiştirdı. Hâkım ve savcdar arasındaki görev yeri değişikliklerinin, 'bulunduğu yerde görev süresini doldurma, talep, mazeret ve sicil durumundan' kaynaklandığı öğrenildi. Hâkım ve savcılann eski ve yeni görev yerleri Adalet Bakanhğı'nın Intemet'teki 'www.adalet.gov.tr' sitesinde de yayımlandı. Aynca, 92 kişiyi kapsayan 'Mecburi Kuraya Tabi Hâkim ve Cumhuriyet Savcılarının Kura Kararnamesi'ne de întemet'te yer verildi. IstanbuCda çete operasyonu • İstanbul Haber Servisi - Organize suç örgütü elebaşısı Alaattin Çakıcı'nın sağ kolu olarak bilinen Adnan Çiçek'in adamlan olduklan iddiasıyla yakalanan 8 Jrişiden 5'i 'çıkaramaçlı çete kunnak' suçundan tutuklandı. Muhafız Alayı 80 yaşnda • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Mustafa Kemal Atatürk'ün isteğıyle Üsteğmen tsmail Hakkı Tekçe tarafindan 18 Temmuz 1920'de "TBMM Muhafiz Takınu" adıyla kurulan ve 1953 yılında şimdiki adını alan Cumhurbaşkanlığı Muhafiz Alayı'nın 80. kuruluş yıldönümü nedeniyle dün bir tören düzenlendı. Cumhurbaşkanı Sezer, TBMM Başkanı Yüdıran Akbulut ve Başbakan Bülent Ecevit'in eşleriyle katildı|ı törende Genelkurmay Başkanı ! ' ' Hüseyin Kıvnkoğlu ve kuvvet komutanlan da yer aldı. MeteGöktürk kalp krizi 9eçH • tstanbul Haber Servisi - Istanbul Devlet Güvenlik Mahkemesi (IDGM) Cumhuriyet Savcısı Mete Göktürk kalp knzı geçirdi. Savcı Göktürk'ün önceki gün akşam saatlerinde kalp krizı geçirdiği, acil olarak kaldınldığı tstanbul Üniversitesi (ÎÜ) Kardiyoloji Enstıtüsü Yoğun Bakım Ünitesi'nde tedavisinin sürdüğü belirtildı. Üçtii pratokol • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Hazıne Müsteşan Selçuk Demiralp, TEDAŞ, TEAŞ ve BOTAŞ'ın kendi aralannda üçlü bir protokol imzalayacaklannı bildirdi. KÎT'lerm sorunlannın ele aluıdığı ve ilk aşamada TEAŞ, TEDAŞ ve BOTAŞ ve TKl'nin durumlannın görüşüldüğü toplantılann üçûncüsü Başbakanlık merkez binada dün gerçekJeştirildi. Demiralp toplann çıkışında protokolle 3 KıT'in birbiriyle ilişkilerinin düzenleneceğini söyledi. Aürtteniki karar • STRASBOURG (AA) - Avrupa tnsan Haklan Mahkemesi (AİHM), iki şikâyet başvurusundan birinde Türkiye'yi maddi tazminat ödemeye mahkûm ederken dığennde suçsuz buldu. Mahkeme, ifade özgürlüğünü ihlal ettiği gerekçesiyle Türkiye'nin, şu anda Almanya'nın Köln kentinde yaşayan Pelin Şener'e mahkeme masrailan da içinde olmak üzere 40 bin Fransız Frankı (yaklaşık 3.6 milyar TL) maddi tazminat ödemesini kararlaştırdı. Mahkeme, Seho Ekinci ısünli bir Türk vatandaşımn, kardeşi Nuri Ekinci'nin Güneydoğu Anadolu'da güvenlik güçleri tarafindan öldürüldüğü iddiasıyla yaptığı başvuruda ise Türkiye'yi suçsuz buldu. Konfederasyona bağlı 6 sendikanın yüzde 10 işkolu barajının altına düşürülmesi saldın olarak değerlendirildi 6 DISK sııstıınılmak isteniyor'tstanbul Haber Servisi - Ça- lışma ve Sosyal Güvenlik Ba- kanhğı'nın, DlSK'e bağh 6, Türk-lş'e bağlı 2 ve Hak-Iş'e bağlı 1 sendikayı yüzde 10 iş- kolu barajının altına düşürme- si, DtSK tarafindan, doğrudan kendilerine yapılmış, 12 Eylül anlayışının ürünü bir saldın olarak değerlendirdi. DİSK yö- neticüeri, hukuksal yollardan haklannı arayacaklanm belir- terek "Bakanhğın karan ger- çekleri yansrtmıyor. Bakamn • DÎSK'e bağh 6, Türk- tş'e bağlı 2 ve Hak- îş'e bağlı 1 sendika yüzde 10 işkolu barajının altına düşürüldü. Karan siyasi olarak nitelendiren DlSK yöneticileri, emekçilerin, ekmeğinden sonra örgütlerinin de hedef alındığını belirttiler. karan siyasidir ve doğrudan DlSK'e karşı anlmış, bizi zayıf- latmaya dönük bir adundır" dediler. DlSK'e bağh Gıda-lş, Teks- til, Tümka-Iş, Sosyal-Iş, Nak- liyat-lş ve Basın-tş, Türk-Iş'e bağh Koop-İş ve TÜMTİS ıle Hak-lş'e bağlı Öz Ağaç- tş sendikalarının yüzde 10 işkolu barajının altına düştüklerinin açıklanması, DlSK yöneticile- rinin sert tepkilerine neden ol- du. DtSK Genel Sekreteri Mu- rat Tokmak, karann keyfi ol- duğunu, toplusözleşme yapma hakkını fiilen ortadan kaldır- dığını vurgulayarak yanlışlara sessiz kalmayan DlSK'in sus- turulmak istendiğine dikkat çekti. Emekçilerin, ekmeğin- den sonra örgütlerinin de he- def ahndığına dikkat çeken Tokmak, her ne pahasına olur- sa olsun demokrasi, özgürlük ve bağımsızhk mücadelesin- 2.5 trilyon Çakır deprem parası istedi ANKARA (Cum- huriyet Bürosu) - ts- tanbul Valisi Erol Ça- kır, tstanbul'da olası bir depremde doğacak zararlann karşılanma- sı için bakanlıklardan 2.5 trilyon lira istedi. Çakır, resmi yapı ve altyapı tesislerinin deprem güvencesinin sağlanması gerektiği- ni iddia ederek okul, hastane gibi binalann takviye projelerinin hazırlanması ve müşa- virlik hizmetlerinin sağlanabilmesi için bu paraya şimdiden ge- reksimm olduğunu sa- vundu. tstanbul Valisi Erol Çakır, bakanlıklara ve çeşitli kamu kuruluş- lanna 16 Haziran 2000 tarihli, 4 sayfa- dan oluşan ve "Dep- ,;. rem Hazniüdan" ko- , nulu yazı gönderdi. Çakır, yakın bir gele- cekte Istanbul'u doğ- rudan etkileyecek ola- sı bir depremin varlı- ğınm bilim adamlan tarafindan kabul edil- diğıni, hazırlıklar için yaklaşık 2.5 trilyon li- raya gereksinim du- yulduğunu, bunun acil olarak bakanlıklardan sağlanarak Istanbul Valilıği'ne gönderil- mesi gerektiğini be- lirtti. Valiliğin yazısmda, Dünya Bankası ile ya- pılan ikraz anlaşması ve Türkiye Toplu Ko- nut tdaresi tarafindan yürütülen proje kapsa- mında Istanbul'da bu- lunan 26 devlet hasta- nesinin deprem gü- vencesinin olmadığı ve takviye yapılması- na gereksinim olduğu belirtildi. Yazıda, "tstan- bul'da buhman 26adet devlet bastanesine ait binalann takviye pro- jeterininhaznianması, müşavirlik hizmetleri- nin sağlanabilmesi için 550 bin paund (517.5 milyar lira) gerektiği dikkate ahnmandır" denildı. Yazıda aynca eğiüm kurumlanyla ilgili olarak yapılan bir he- saplamaya da yer veri- lerek "Türkiye Dep- rem Vakfi ile valiUği- mizişbirüğiik yapılan ön değerlendirme ça- hşmasuıda 1. derece deprem bölgesinde bu- hınan ilçelerde 800 okukta 920 bin metre- kare binanın projelen- dirme müşavirtik hiz- metieri için 3 milyon 109 bin 600 dolar (1 trilyon 956 milyar lira) gerektiği sonucuna va- nknğtdikkate ahnma- hdır" denildi. Yurttaşlardan para toplanıyor tstanbul Valili- ği'nin yazısında ayn- ca, kaynak yaratmak amacıyla tstanbul Afet Derneği'nin ku- rulduğu bilgisine yer verilerek bu derneğin halbn "gönüDü" kat- kılanna başvurduğu bildirildi. den vazgecmeyeceklerini, bu- gün Başkanlar Kurulu olarak olağanüstü toplanacaklannı ve mücadele programınını belir- leyeceklerini söyledi. 'Haklamızı arayacağız' DlSK Yönetım Kurulu üye- si Hulusi Karh, karan DlSK'e yönelik bir saldın olarak nite- leyerek sendikal hak ve özgür- lüklerin, bakanlığm keyfı tutu- muyla bir kez daha engellendi- ğini belirtti. Karlı, kendilerinin bu durumu yıllardır di- le getirdiklerini anım- sattı. Bakanlığın aldığı karann gerçekleri yan- sıtmadığım belirten Karh, "Biz işkolu baraj- lanna karşı olduğumu- zu yıDardır söyhıyoruz. Bakanhğm karanmn hakh gerekçesi yok. Hakkımızı yasal yollar- dan arayacağız'' dedı. 'Oyun oynanıyor' Tekstil Işçilen Sendi- kası Genel Başkanı ve CHP PM üyesi Sûley- man Çelebi de bakanh- ğın sendikalann üyele- riyle ilgili istatistikleri her yıl açıkladığını vur- gulayarak "Geçen yıl da bazı istatistikierle oynanıyor IÜmezunUun hipodromu doldurdu tstanbul Haber Servisi - tstanbul Üniversitesi'nin (tü) fakühe ve yüksekokuDanndan 1999-2000 yıh eğitim öğretim döneminde mezun olan 12 bin 872 öğrenci VeHefendi Hipodromu'nda düzenlenen mezuniyet şöleni fle diplomalannı aldı. Fakülte ve yüksekokul birincilerine diplomalan eski ,' Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel tarafindan "''' verildi. tstanbul Üniversitesi Rektörü Kemal Alemdaroğlu. gençlerin Atatürk'ûn emaneti olan cumhuriyeti kormııp ilke ve devrimlerine, laik, demokratik, sosyal hukuk devtetine sahip çıkarak tÜ'lü olmamn onurunu en zor koşuDarda büe kpruyacağma inandığmı söyledi Öğrenciler, mezuniyet yemininin ardından keplerini havaya firlatûlar. tÜ'ye bağh 16 fakühe, 7 meslek yüksekokulu ve konservatuvanndan mezıın gençler daha sonra FiMamı Kiittûr Merkezi'nde Grup Gündoğarken konseriyle eğlendfler. (Fotoğraf: HATtCE TUNCER) üye sayüan bilgisayar başmda aşağı çekflmişti. Son anda müdahale ederek haksızhğı önle- dik. Bir oyun aynanıyor. Bilgisayar başmda dûğ- meye basarak üye sayı- larını düşürüyorlar. Bu saldın doğrudan DtSK'eyöneliktir n diye konuştu. 12 Eylül anlayı^nm ürünü Çelebi, Bakan Yaşar Okuyan'ın sosyal gü- venlik politikasına kar- şı muhalefet ettikleri, geniş halk yığınlannın ve emekçilerin hak ve çıkarlannı savunduklan için bu karann alındığı- nı vurgulayarak şunlan söyledi: "Bu karar 12 Eylülsû- recinjn veanlayışmm bir ürünüdür.Bakanbu ka- raria DtSK'ten intikam aimaya çalışıyor. Hu- kuksal mücadeleverece- ğiz ve meşnı zeminde hakkımızı arayacağız. OnlarüyesayımEiazalt- maya çahşıyor ama ger- çekte üyelerimizin bir bölümü daha kayıüara bilegecnihnedL Kayıtta- nnda saydamhk yok. Bakan OkuyanveTürk- Iş Genel Başkanı Bay- ram Meral, ILO toplan- nlannda işkolu barajmı düşüreceklerini açıkb- yorlar, Türkiye'ye geün- ce aksini yapryoriar." Türkiye Devrimci Kara Nakliyat tşçileri Sendikası (Nakliyat-lş) Genel Başkam Ali Rıza Küçükosmanoğlu ise "12 Eylül faşistdarbesi- nin getirdiği bu baraj, adil değUdir. DİSK ve bağh sendikalar ceza- landuihnaya çahşıhyor" diye konuştu. Kültür Bakanlığı, eserin özgün bir yaratı olmadığını savundu 4 Iirik Tarih G^österîsi' davabkKümır Servisi - Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü, yazı- lı bir açıklama yaparak Istanbul Devlet Opera ve Balesi Genel Sa- nat Yönetmenı Yekta Kara'nın hakkında, 'Lirik Tarih Gösterisi' adJı etkinlikle ' devletin resmi sa- nat kurumunu tkari amaçlanna alet ettiği, kurumu adeta kişisel holdingi haüne dönüştürdüğü, Türki>e tş Bankası ile d^er spon- sor firmalardan da dolar bazmda ahnan yüksek meoialann Protel Lünitet Şirketi ile aralannda pay- laylHıgı' iddialan üzerine bakan- lıkça inceleme ve soruşturma ya- pıldığını açıkladı. Kültür Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanlığı'nca yapılan ınceleme- de 'lirik Tarih Gösterisi'nin Yek- ta Kara'nm Istanbul Devlet Ope- ra ve Balesi Müdürlüğü prodüksi- yonu olarak yapma yerine 'Protel Limitet Şirketi' adlı özel bir fırma aracılığıyla gerçekleştirdiği belir- tildi. 1996 yılından bu yana ger- çekleştirilen 'lirik Tarih' gösteri- leri için sağlanan sponsorluk üc- retlerinin bu şirkete verildiği ve şirket yöneticisi Ali Taygun'un sponsor şirketlerin ödediği para konusunda bilgi verme gereği duymadığı ifade edildi. Bu nedenle 'kendilerine yüksek miktarda kazanç sağladıklan. devletin resmi sanat kurumunu ti- cari amaçlanna alet ettikleri iddi- aJaruun ciddi boyutta ve düşûndü- nîcü' olduğu öne sürüldü. Yapılan soruşturmada Yekta Kara'nın söz konusu gösteri için ne miktarda ücret aldığmı açıkla- ma gereği duymamasının kendisi- ni ve müdürlük görevini yürüttü- ğü tstanbul Devlet Opera ve Ba- lesi'nı 'şaibearanda bıraknğı', ya- salara göre sanatçılann tıcaret ya- pamayacağı da öne sürülerek gös- teri için Yekta Kara'nm bakanhk- tan izin almadığmdan söz edildi. Aynca 'Lirik Tarih Gösteri- si'nin özgün bir yaratı olmadığı da iddia edilen açıklamada, bu eserin bir 'kolaj' olduğu savunuldu. Ali Taygun ise yaptığı açıkla- mada, tstanbul Devlet Opera ve Balesi'nin katılımı ve kurum dışı takviyelerle' yapıldığı ileri sürü- len 'iirik Tarih Gösterisi'nin, bu kurumun yapunı olmadığını, ta- mamıyla bağımsız bir kuruluş olan Protel tarafindan üretildiğini vurguladı. Son olarak Efes Antik Tiyatro'da yapılan son 'lirik Ta- rih Gösterisi'nde 'hiçbir opera sa- natçsı'nın yer almadığını söyledi. Eserin Yekta Kara'nın olduğu kadar kendisinin de olduğunu söyleyen Taygun, "Orijinal fikh" benimdir.Yekta Kara yalnız kısmi tetifine sahip olduğu bu eseri ben- den izinsiz alıp Istanbul Devlet OperasTndasahneleyemezdr de- dı. 'LhikTarih Gösterisi'nin Protel firması tarafindan fatura mukabi- linde bir ücret alınarak gerçekleş- tirildiğini, bunun sponsor firma- larla yapılan sözleşmeler gereği olduğunu anlatan Taygun, Devlet Opera ve Balesi'nin bu anlaşma- lann hiçbir tarafi olmadığının aJ- tuııçizdi. Devlet Opera ve Balesi'nin ta- raf olmadığı bir sözieşmenin şart- lannı haksız yollardan öğrenip bu- nu açıklamasuun 'suç' ve basına bildirüen hesaplann birçocuğu- nun bile güldûrecek düzeyde saç- ma olduğunu beürten Taygun, bu- nun da bir dava konusu olacağına değindi. Ali Taygun, Devlet Opera ve Balesi'nin kendisinin ve Yekta Kara'nın fikri ürünlerinin sahibi ohnadığmı belirterek izinsiz kul- lanıldığında dava açma hakkının saklı olduğunu söyledi: "Niteknn kopanlan bu kadar vaveyla ve ya- zuun sonunda eserin bir teüfı ol- madığı yolundaki iddialar ve ese- rin takHâerinde bu kurum sanat- cüannın yer ahnasmı bende iddia sahiplermin bir suçluluk telaşı içindeoMuklanzehabmı uyandff- maktadır. Bu nedenle haklannda cezai ve hukuki davalar açdacak- tu-." operasyonu • Yetkisi en kolay düşûrülebilecek 'uslu' sendikalara dokunulmazken, Ekonomik Sosyal Konsey'e katılmayan DlSK ağrlıklı, DSP'nin CHP operasyonu olarak da değerlendirilebilecek, Türk Iş'te uç muhalefette sayılan sendikalann toplu pazarlık haklan ellerinden alındı. ŞÜKRANSONER Ecevh hükümeti, istatistiklerle oynayarak ağırhklı DlSK ve Türk-tş'ten, muhalif 10 sendikanın toplusözleşme yetkisini düşürürken bir taşla birkaç kuş birden vurdu. Yasa gereği yılda iki kez yetkili sendikanın behrlenmesinde kullanılan Çalışma Bakanlığı ıstatistıklerinin gerçeği yansıtmadığı, büyük bir sahteciliği içerdiği ve sendikalar üzerinde Demokles'in kılıcı gibi durduğu, yıllardır biliniyordu. Çalışma Bakanhğı'nın geçen yılın temmuz ve bu yılın ocak ayı resmi istatistiğinde toplam sendikalı sayısı 3 mih/onun üzennde görülürken, önceki gece yayımlanan istatistikte 2 milyon 485 bine, 500 bin üzerinde bir düşme kaydetmekle oynanan oyunun boyutu sergilenmiş oluyor. Baraj yetkisini ellerinde tutan hükümetler, ilk kez böyle aleni bir istatisrik oyunu ile sendikalar arasmda ayncalık ve haksızlık yaratmış bulunuyor. Çünkü Türkiye'de herkes gerçek sendikalı toplam işçi sayısının 750 binlerde kaldığmı, Bakanlık istatistiklerinin dört kata ulaşan bir sahteciük içerdigini, işkoilaruıın gerçek çalışan ve sendikalı sayısı ile var olan sendikalann yüzde doksanının toplusözleşme yapma haklannı kaybedeceklerini biliyor. Doğru istatistiklerle gerçek hiçbir ışkolunda, Türk- Iş'in en büyük sendikalan dahil barajı aşma olanağı bulunmuyor. Ancak işkolu sayılmış, ashnda işletme kimliğinde olan , şeker, askeri işyerleri gibi işkollannda ' sendikalann sözleşme yapma haklan var sayılabılıyor. Yasa ıle baraj ve yetkinin Çalışma Bakanlığı tarafindan belirlenmesi, sendika özgürlüklerinin özüne saldın olarak kabul edildiği için Türkiye, başta Uluslararası Çalışma Orgütü (ILO), bütün uluslararası platformlarda eleştinliyor. Bu yüzden her yıl ILO'nun haziran genel kurullannda hesap veren Türk hükümetleri, hep yeüdyi kötü niyetli kullanmadıklanndan, gereken yasa değişikliklerinin yapılacağından söz ediyoriardı. Bu haziran ILO Genel Kurulu öncesi de Çalışma Bakanlığı barajı kaldıran bir yasa tasansı hazırlayarak, ILO Genel Kurulu'na iyi niyet gösterisi ile gitmişti. Ancak istatistiğüı gerçek anlamda bir şantaj aracı olarak kullanıhp uygulaması da ilk kez bu hükümet ile gündeme geldi. Ecevit hükümeti, sendikalann üzerinde Demokles'in kılıcı gibi duran yüzde on baraj ve bakanlık istatistikleri ile yetkili sendikanın belirlenmesini sendikalar aleyhine bir şantaj aracı olarak kullanacağınm ilk belirtisını ocak ayında vermişti. Ocak istatistiklennde de 4'ü DtSK, 3'ü Türk-tş, 3'ü Hak-Iş'ten olmak üzere 10 sendika barajın altına düşürühnüşbl Ancak söz konusu istatistik Resmi Gazete'de yayımlanmak üzere Çalışma Bakanlığı 'ndan göndenldikten sonra Türk- tş ve Hak-Iş genel başkanlannm haberi olmuş, Ecevit ve Bahçcü ile yapılan görüşmeler sonunda, baraj altında kalan sendikalann durumu yüzde on nokta kusurlarla düzeltilmişti. Hükümet. sendikalara "Usta durmaz, sorun yaraorsanız istatistikleıie oynar. baraj aranda bırakır. toplusözleşnıe yetkinizi etinizden ahr, işinizi bitiririm" aniamına gelen mesajını vermişti. Bu nedenle de bu yüm temmuz istatistiğinde ne yapılacağı önem ve anlam kazanmıştı. Beklenen şantaj geldi. Ecevit hükümeti, 6 ayda 500 binin üzerinde sendikah işçi sendikalanndan uçmuş anlamma gelen, istatistik üzerindeki bir küçücük(!) oynama ile Ekonomik Sosyal Konsey'e kanhnayan DlSK'e büyük darbe vurdu. Görüldüp gibi ocak istatistiğinde yetkisi düşürülmek istenen sendikalar dağıhmı ile yetkileri bu istatistikle düşürûlen sendikalar dağıhmında inceden bir fark var. Yetkisi çok dahariskli,kolay düşûrülebilecek pek çok sendika dururken, istatistikte sözde sahteciliklerin ayıklanması ile vanlan sonuçta işyerlermde doğru dürüst örgütlü, anlamlı muhalefet yapan, grev ve eyiemlerde önde görülen sendikalar var. Büyük işadamlanmızı çok kızdıran grevlerin, Emek Platformu'nun öncüsü, muhalefet sendikalan cımbızla seçihniş gibi oluyor. Bal gibi istatistiklerden sahteciliklerin ayıklanması, düzeltme dep, sendika seçimı, hem de siyasal ve işverenler lehine seçim göze batıyor. Bakanhk yetiasinjn ve barajın kalkmasının ne kadar yaşamsal bir sorun, siyasi iradenin eline bırakılan)ayacak bir konu olduğu, en çarpıcı biçimi ıle ortaya çıkıyor.