Katalog

1 S HAZİRAN 2000 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER Sdçıic Halcsız br demokrasi var • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ankara Sanayı Odası (ASO) Başkanı Zafer Çağlayan, sanayıciler arasında yaptırdıklan anketın sonuçlannı sunmak üzere dün Yargıtay Başkanı Sami Selçuk'u ziyaret etti. Ziyarette bir açıklama yapan Selçuk, Türkiye'de hiçbir kavram üzerinde düşünce birliği olmadığını ıleri sürerek "Türkiye'de halksız bir demokrasi var. Halk bir tarafta. Kimileri bazı kararlar alıyor, bir bakıyorsunuz kararlar çıkmış. Tûrkiye bunu da çözmek durumunda" dedi. Emek Platformu'ndan eylem kararı • ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - Emek Platformu Başkanlar Kurulu, hükümetin ekonomik uygulamalanna karşı eylem karan aldı. Emek Platformu Dönem Sözcüsü ve DtSK Genel Başkanı Vahdettin Karabay, hükümetin istemlerine yanıt vermemesi durumunda üretimden gelen güçlerini kullanarak Istanbul ya da Ankara'da sabaha kadar sürecek büyük mitingler yapma karan aldıklannı kaydetti. Doçentlik Sınav YönetmeHgi degiştipydi • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Selçuk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Abdurrahman Kutlu'nun başkanlığında dün toplanan Üniversitelerarası kurul, Doçentlik Sınav Yönetmeliği'ni değiştirdi. Doçentlik sınavı yapılacak 12 temel alan belirlenirken akademik hırsızlığı önlemek için de etik komisyon oluşturuldu. Kurul, milletvekillerinin baskısma karşın kamu personeli dil barajını 70'in altına çekmedi. Kmlay'da yolsuzJuk davası • ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - Eski Kızılay Genel Başkanhğı Alım- Satım Miıdürü Hayati Kalkanoğlu ve Müdür Yardımcısı Hüseyin Çatana'nın da aralannda bulunduğu 23 kişinin 'ihaleye fesat kanştırdıklan' gerekçesiyle yargılanmasına Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde dün başlandı. Mahkeme Başkanı Mahmut Acar, savcıntn ıstemı doğrultusunda Hayati Kalkanoğlu, Coşkun Derbeder ve. Mehmet Ali Durusoy'un rutukluluk hallerinin devamına, diğer tutuksuz sanıklann dunışmalardan vareste tutulmasına ve gelecek celse tanık dinlenmesine karar venldiğini açıklayarak duruşmayı erteledi. Akev yaşamım yfflrcfi • tSTANBÜL (AA) - Hür ve Kabul Edilmiş Masonlar 'Büyük Üstadı' Sahir Talat Akev, yaşaıııını yilüdirHür ~ve"KabütEdîlmiş Masûfltar" Büyük Locası'nca yaprtan yazıh açıklamada, Akev'in cefiazesımn, y a n H = Teşvıkıye Camii'nde öğle vaktı kılınacak cenaze nama7inı Zincirükuyu Mezarlığı'nda toprağa venleceği bildirildi. Başbakan Ecevit MHP'yi hedef aldı. Soruşturma gerilimi sürüyor 'MHP'yi anlamış değflim'ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Başbakan Bülent Ecevit, hükümette yaşanan Yüce Divan gergınlıği konusunda "Gerinm ve esrar sürüyor. MHP'nin ne yapmak istediğini anlayabümis değffim" diyerek MHP'yi hedef aldı. Ecevit, milletvekillerine "DSP olarak biz kendi işimize bakalını" çağnsında bulundu. Başbakan Ecevit dün partisi- nin grup toplantısına girerken özelleştirme nedeniyle ışsiz kal- dıklannı kaydeden bir grup ORÜS işçısi tarafından karşı- landı. Işçiler, Ecevit'e DSP'yi • Grup toplantısında MHP ve ANAP arasındaki gerilime değinen Ecevit, "Dilerim bu gerilim, siyasi bunalım ve istikrarsızhğa neden olmaz. Biz işimize bakalım" dedi. desteklemek için 11 yıl önce verdikleri bir ilanın yer aldığı gazete sayfasını armağan ettiler ve bir kamu kuruluşunda kendi- lerine iş olanağı yarahhnasını istedıler. Konuşmasında, hükümet or- taklan MHP ve ANAP arasın- daki gerilime değinen Ecevit, "Düerim bu gerüun siyasi buna- hm ve istikrarsıznğa neden ol- maz" dedi. Milletvekillerine "Biz DSP olarak kendi işimize bakahm" diye seslenen Ecevit, başta gelen işlerinin de Güney- doğu'da atılacak adımlar oldu- ğunu vurguladı ve Diyarbakır gezisi izlenimlerini anlattı. 'Köye Dönüş Projesi'ni değer- lendırdiklenni anlatan Ecevit, valiJilerin köylerine dönmek is- teyen yurttaşlann isteklerini karşılamak için pratik çözüm- ler ürettiklerine dikkat çekti. Ecevit, köykent ve merkez köy projesi uygulamalannnı gün- demlerinde olduğunu anlatırken de sınır ticareti ile ilgili çıkan- lan karamamede "ölçünün ka- çınldığuım'' ortaya çıktığını söyledi. Ecevit, "Sınırbölgesin- de yapüan inceJeme sonucu yeni bir kararname çıkarbhnası ge- rektiğini gördük. Böige vatileri- ne bununlaflgfliçahşma yapma- lan için tatimat vertHk" dedi. Yurttaşlann, valilerin ve yük- sek düzeydeki kamu göreviile- rinin bölgeye gelmekten çekin- melennden yakındığına dikkat çeken Başbakan Ecevit, bölge- nin kamu görevlileri için çekici duruma gelmesini sağlayacak pek çok neden bulunduğunu sa- vunarak polis ve askerler için uygulanan zorunlu hizmetin bü- tün kamu görevlileri için de ge- tirilmesini gerekli gördüklerini kaydetti. Ecevit, köy korucula- n için kalıcı bir düzenleme ya- püması zamanının da geldığini vurguladı. MHP'ye sert çıktı, DSP'den müşterek kararlan savunmasını istedi Yılıııaz: Bu Idrli bir oyundurANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, hakkmdaki ikinci Yüce Divan karanrun ardindan, hükümet ortağı MHP'yi ağır dille eleştırmesıne karşın "hükümetten çekflen tarafolmayacakJannın" da ışare- tini verdi. Yılmaz, MHP'nin "Onlarkir- li, biz temizizn diyerek kamuoyundan "prim toplama" hesabı yaptığını belirte- rek "Bu Idıii bir oyundur. Bir tezgâh ku- rulmuşturve bazı MHP rnOletvekflleride bu tezgâha düsmûştür" dıyc konuştu. ANAP Genel Başkanı Yılmaz, GSM ihaleleriyle ilgili TBMM Soruşturma Komisyonu'nun da MHP oylanyla hak- kında "Yüce Divan'a sevk"yönünde ka- rar vermesinin ardindan dün ilk kez par- tisinin yetkiJi kurullannı toplayarak du- rum değerlendirmesi yaptı. Meclıs'te toplanan ANAP Başkanlık Divanı'nda, MHP'nin tutumu tepkiyle karşılanırken bu partının "Hükümetteve kamuoyundaANAP'ıgücsüzkstirereksi- yaseten merkez sağm liderüğine oynadı- MHP'den karsılık 'Bizde Ecevit'i anlamiyoruz' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - MHP Grup Baş- kanvekili tsmail Köse, Baş- bakan Bülent Ecevit' in "MHP'yi anlamıyorum" sözlerine tepkı göstererek "Asd biz aniamıyonız. Aslo- lan hırsızhğm yapdmaması, yaptu-dmamasıdır. Neden ra- hatsızhk duvuyoriar onu an- bunıyorum" dedi. MHP Grup Başkanvekili tsmail Köse, dün partisinin grup toplantısında MHP'nin soruşturma komisyonlann- daki tavrını eleştıren Başba- kan Bülent Ecevit'e tepki gösterdı. MHP lideri Deviet Babçeü'nin baştan ben ko- nuyu açık ve net biçimde hatta yol göstererek ortaya koyduğunu belirten Köse, MHP'nin "durumdanvazife çıkarmak" gibi kötü nıyet ıçinde olmadığını savundu. Partisinin soruşturma dos- yalanm kucağında bulduğu- nu kaydeden Ismail Köse, "Anayasa ve TBMM tçtüzü- ğü'ne göre işlem yapüması gerekiyor. Biz orada ne yapü- ması gerekiyorsa onu yapa- nz. Bilgi ve bdgeler incelem- yor, ona göre davranılryor. Bunlann nasıl yapılacağL, hangi aşanudardan geçeceği- ni saym Başbakan daha iyi bflir" dedi Soruşturma komisyonlan- nm siyasi karar aldığı yönün- de yakınmalann oldugunu kaydeden Köse, "O zaman buynın bütün dosyalan, Yar- gıtay'a gideUm" dıye konuş- tu. " TlRM Türkiye Kamu-Sen, Ankara'da eylem yaptı Memıırlar sendika yasası istedi ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Kamu çahşanlarmm sendikal haklannın tanımasına ilişkin yasa tasansının TBMM Genel Kurulu'nun gündemıne ahnmaması ve Zorunlu Tasar- ruf Fonu'ndaki paralann geri ödenmemesini protesto eden Türkiye Kamu-Sen üyesi me- murlar, dün Ankara Kızılay Meydam'nda "Hükümet Bor- cumı Öde" mitingi düzenledi. Mitingin ardindan memurlar, Türkiye Kamu-Sen tarafından önceki gün gerçekleştirilen ey- lemde gözaltına alınan 60 çah- şanla ilgili olarak basın savcı- sına ifade vermek üzere Kızı- lay'dan Ankara Adliyesi'ne ka- dar yürüdüler. Kızılay Meydam'nda topla- nan memurlar, Çalışma Baka- nı Yaşar Okuyan'ı protesto et- tiler. Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Resul Akay'ın konuş- masından önce memurlara des- tek vermek için alana gelen MHP Ankara Milletveküi AH Isıklar, bir süre memurlarla sohbetetti. ğı" değerlendirmesi yapıldı. MHP'nin, FP'nin kapanmasına endeksli olarak ara seçım olasıhğını da dikkate alarak ka- muoyuna, "ANAP da DYP de kuü" me- sajı vermeye çaüştığı yorumunun yapıl- dığı toplanhda, bu dönemde "hükümet- ten çekDen kimolursaoisun, aleyhiDeola- cağı" değerlendirmesine yer verildi. Bu nedenle ANAP tarafın- dan, "üike istikran" ge- rekçesi ön plana çıkanla- rak hükümete devam edil- mesi karan ahnırken MHP'nin "çetişkilerinin" vurgulanarak, "tstiyorsa MHP çeküan" taktığı iz- lenmesi benimsendi. ANAP Genel Başkam Mesut Yılmaz da Yüce Divan'a sevkine yol açan SEKA arazisinin tahsisi ve GSM ihalesiyle ilgili kararda, şimdiki Bakanlar Kuruluüyelerinin yandan fazlasının imzası olduğu- na da işaret ederek MHPye, "Şayet her iki Bakanlar Kurulu karany- ia da suç işiendiği iddiası- run sahibiyseniz, o zaman sözkonusu karariara imza atan bakanbum, yandan fazlasım oluşturduğu bir kabinede bulunnıayı han- gi ahlaki gerekçe> le izah etriğimzideortayakoyma- hsınız" dıye seslendi. Turizm alanları Yümaz'a aklanıa ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz hakkmdaki komisyonlar- dan sonuncusu olan ve Is- tanbul'da turizm alanlan ılanında partizanlık yapıl- dığı savıyla kurulan ko- misyon, oybirliğiyle Yıl- maz'ın Yüce Divan'a sev- kine gerek olmadığına ka- rar verdi. Yılmaz hakkında kuru- lan 8 komisyondan 2'sinde Yüce Divan'a sevk karan veriürken, gözler komis- yon raporlannın genel ku- rulda yapılacak oylaması- naçevrildi. 7iC/AYDINENGtN aengin@doruk.net.tr Son ayın enfiasyon oranı beklentile- rin çok üstünde çıktı ya, ekonomi ba- sınına ya da basında ekonomi yazan ulemaya bir haller oldu. Mezariıktan geçerken ıslık çalıp korkusunu bastır- maya çabalayan yüreksizler örneği, yürek yatıştırma yanşındalar. Hele hü- kümetin tahıl alım fîyatlannı IMF reçe- tesi doğrultusunda düşük tutmasıyla sesleri iyiden iyiye yükseldi. Bir hükü- met övgüsüdür, bir IMF yalakalığıdır gidiyor. Oysa besbelli: Hükümet bugünkü ekonomik politikasını sürdürürse bu enfiasyon düşecek. Hükümetin hede- finin üç üstünde beş altında, ama dü- şecek. Marifet burada değil. Ya da bu bir Enflasyonu Kim Düşürecek? marijetse eğer, çok da fazla büyütüte- cek bir marifet değil. 20 yıldır çrft, hatta bir ara üç rakam- lı enfiasyon oranlanyla yaşayan bu halk, enflasyonun nasıl düşeceğini de bu arada ögrendi. Nasıl öğrenmesin, 20 hatta 25 yıldır kim bilir kaçıncı IMF reçetesi bumumuza dayanıyor, kim bi- -HfteemetfHyet mektuou yazılıp, i mi* diye düzenlenirse ve marifet, ne pahasına olursa olsun enflasyonu dü- şümneye indirgenirse: Aferin hükümete! Aferin IMF'yeL Biri reçeteyazdı, öteki uyguladı, enf- iasyon da düşmekte. Amaaaaa... Soruyu bir de "Enflasyonun düşürül- mesinin faturasını kim ödeyecek" di- ye sormayı deneyin bakalım. Işte o zaman: Yuf olsun, "Halkçı Ecevrfin başba- kanı olduğu hükümete! kırk yıllık aa reçeteytkOT değneğini bellemiş gibi gelişmekte olan ve gelişeyim derken ekonomik darboğazlara düşmüş ülkelere daya- tan IMF'ye!.. ••• — Artık ezberlediğimiz IMF reçetesi pek yalın: Tüketimi düşür. Tükefmi düsürmek Ucretlilerin ve köylülerin gelirterini aşağı çekmek de yetmez. Temel tüke- tim maddelerine zam yap. Tüketimi bir de bu yolla dizginle. Bu da yetmez. Kamu harcamalannı iyiden iyiye kıs. Eğitime, sağlığa, top- lu ulaşıma, sosyal güvenliğe aynlan kaynaklan buda; kamu desteklerini sil at. En iyisi aynntılaria uğraşmadan ka- mu mülklerini ve hizmetlerini becere- bildiğin kadar çabuk özelleştir. Hem elde ettiğin gelirte dış borç faizlerini odeme olanağın doğar, yeniden dış borç bulmanın yolunuaçarsın herrtde^ lanıp, aHantp pullantp >MF'> ediliyor. Bu hükümetin yaptığı, sonuçlannı goze alıp IMF reçetesint aksatmadan Jçûı sâhnalma gücünü düşür. Satınal- ma gücünü düsürmek için ücretieri kamu harcamalannı aşağı çekmiş olur- sun. Bitti. Bu kadar. Bunlan yaparsan enf- lasyon düşer. Bu hükümet bunlan yapıyor ve^ıf- lasyon da düşüyor. — : Reçeteyi iyi okuyan, enflasyonu dû- sürmenin faturasını kimlerin ödeyece- 80 faizle topladıklan paralan, devlete yüzde 120, yüzde 140 faizle borç ve- rip kâriannı katlayan bankalan ceza- landırmaya, ömeğin vadesi gelen Ha- zine bonolanndan vergi almaya filan kalkışma. Gerçi bunlan yapmak da enflasyo- nu aşağı çeker, ama nene gerek. Sermayedir. Hem küser, hem ürker ve mutlaka kaçar. Üretmeden, parayla para kazanma olanağı yaratma dışında, sanayiye kay- nak aktarmak, üretken olmayan servet ve servetçikleri üretim sürecine kat- mak gibi asli işlevlerini doğduğu gün- den beri aklına getirmemiş ve getirme- ye niyeti de olmayan Istanbul Borsa- sı'ndaki gelirleri de sakın vergilendir- meye fiîan kalkışma. Gerçi bunlan yapmak da enflasyo- nu aşağı çeker, ama nene gerek. Sermayedir. Hem küser, hem ürker ve rnutlaka kaçar. Ücretterini düşürdüğün işçi, memur takımı, desteğini çektiğin köylü kitlele- ri ise küsseler de, ürkseter de kaça- \ ğini açak seçik görüyor. uygulamaktan ibaret. Kimilerine göre bu marifet. Yani siyasetin suyunun çıktığı şu ül- kede, bu bile marifetten sayılıyor. Soru "enfiasyon düşürûlebilecek azalt; azaltamazsan dondur; dondu- jamazsan göstermel[k arttm Ocretleri düsürmek yetrnez. Tanm gelirlerine kaynak aktarmak anlamına gelen destekleme alımlanndan vaz- geç. Vazgeçemezsen desteğini düşük tırt. Haaaa, IMF'nin reçetesinde bir de yazılı olmayan kurallar var Buras> onlann yt radan öte köy yok. ırrit t Ortlor i Birkaç^rneRT Enflasyonu düşüreceğim diye sakın ola ki bankacılık sistemini vergilendir- meye kalkma. Hele hele on yıllardır halktan yüzde 70, bilemediniz yüzde Boşuna mı "Küreselleşme, senva- yenin ulusal sınıriara takılmaksızın, yer- kûre ölçeğinde kısrtsız, engelsiz hare- ketetmesidir" dentyor. Boşuna mı, kü- reselleşmenin tanımında, işgücünün küresel ölçekte hareket etmesindea_ söz bile edilmiyor?.. POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HtKMET ÇETİNKAYA Mehmet Ali Ağca, on dokuz yıl sonra Türki- ye'ye döndü... Peki şimdi ne olacak? Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk'ün açıklama- sına göre dokuz buçuk yıl daha cezaevinde yata- cak!.. Abdi Ipekçi'nin eşi Sibel Ipekçi, çok doğru bir saptamada bulundu: "Ağca 'nın karşısında biz değil, Türidye Cumhu- riyeti devletı olmalıydı..." Birhaziran sabahı Boğaz'ın mavi sulanna bakar- ken yirmi bir yıl önceye dönüyorum, Türkiye'nin bir çıkmaz sokağa doğru hızla ileriemesinin fotoğ- raflannı bir kez daha görüyorum... Umudun umutsuzlukla buluştuğu yıllarda öldü- rülen aydınlanmızı, ışçilenmızi, gençlenmızı, öğret- menlerimizı alçakça katledenler, bugün hangi kol- tuklarda oturuyor? Bir Abdullah Çatlı, Mehmet Ali Ağca, Haluk Kırcı tek başlanna mı işlemişlerdi bu cinayetleri? Balgat, Bahçelievler, Kahramanmaraş katliamla- nnın arkasındakı güçler, yıllar sonra Gazi Mahalle- si'nde, Ümraniye'de, Srvas kıyımında karşımıza çıkmamışlar mıydı? 16 Mart 1978 katliamını anımsayın, Kanlı Pazar'a bakın, 1977 seçimlerinden önce Bülent Ecevit'in Çiğli Havaalanı'nda silahlı saldırıdan kıl payı kur- tuluşunu düşünün bugün bir kez daha... Biraz gökyüzüne bakın, sonra denize!.. Deniz ve gökyüzü en güzel mavıyi içine çekmiş ama sevinç gözyaşları ağıtlar arasında kaybol- muştur... Mehmet Ali Ağca konuşur mu? Yirmi bir yıl ön- ceyi anlatır mı? Ujjur Mumcu'nun 'Papa, Mafya, Ağca' kitabı- nı, Örsan Oymen'in 'ÖmerAy Dosyası'm bir kez daha okumakta yarar var bugünlerde... Nevşehir Emniyet Müdurlüğü'nden Faruk Öz- gün adına alınan pasaport Ibrahim Kurt'a veril- miş. Kurt bu pasaportu Abdullah Çatlı'nın karde- şi Zeki Çatlı'ya ulaştırmış. Pasaport Abdullah Çat- lı ve Oral Çelik aracılığıyla Bulgaristan'da Ömer Mersan'a götürülmüş... Abdullah Çatlı 22 Şubat 1982'de isviçre'de ya- kalandığında, uzenndeki pasaportu Nevşehir Em- niyet Müdurlüğü'nden aldığı ortaya çıkınca ne ol- du? Nevşehir Emniyet Müdürlüğü Pasaport Şube- si'nde yangın çıktı, önemli belgeler yandı!.. • • • O kuru umutsuzluğun içınde bildığımiz çarklar yine dönüyor, yaşamın kilitlenmesi için yine es- kisi gibi biıileri aydınlığa açılan kapryı açmamakta direnryor... Duru incelik ve beyazlık, doğan alacakaranlık kuşağını yok edecek miydi? Kanlı ve korkunç göl- gelerin üzenne duşen canileri birer bırer ortaya çı- karacak mıydı? Boğaz'ın sularında uçan bir kuşun, sevincin çığ- lığını duymayı bekledim!.. Bir gece önce Askeri Savcı Nurettin Soyer'in anılannı okumuştum... 12 Eylül 1980sonrası... Türkiye'de aydınlar, yazarlar, emekçiler, bilim in- sanlan gözaltına alınıyor, günlerce polis ve MİT ta- rafından sorgulanıyor... Tüm bunlar olurken ülkücüler neden korunup kollanıyordu? Beş yıl önce Soyer'le Izmir'de konuşurken şun- lan söylemişti bana: "Ankara'da, Bahçelievler'de yedi kışiyi boğa- rak öldüren Haluk Kırcı'yı, Istanbul polisı yakala- mış, Ankara polisine teslim etmişler. Polisin Kır- cı'yı en az 30 gün gözartında tutup sorgulama- S7 gerekir. Çünkü yakalanan kişi önemli biri. Kırcı, polisle savcılık odasına getirildi. Sordum: 'Polis sorgusu yapıldı mı' diye. Polisler 'Yapılmadı' de- diler. Ben de 'Kim gönderdi?' dedim. Yanıt şu ol- du: 'Birinci şube emir verdi.' Kırcı biz sormadan, her şeyi anlattı. Yedi kişiyi öldürdüğünü bizlere söyledi. Dedi ki: 'Sıkıntı içindeyim, nedamet du- yuyorum.' Polis isteseydionu sorgular, çetenin ar- kasındaki güçleh ortaya çıkanrdı." • • • Mehmet Ali Ağca, göreceksiniz hiç konuşmaya- cak, 1980 öncesinde arkasındaki güçleri açıkla- mayacak. Kartal Cezaevı'nde beyler gibi yaşayıp af yasasına bir madde eklenince dışanya çıka- cak!.. Sibel Ipekçi ne diyordu: "Ağca'nın karşısında biz değil, Türkiye Cumhu- hyeti devleti olmalıydı..." Askeri Savcı Soyer'in anlattıklanyla birieştiriyo- rum, Sibel Ipekçi'nin açıklamasını... Ne yazık ki deviet, faili meçhul cinayetlerin çözülmesini istemiyor!.. Gözlerimi yumuyorum... Ağaçlar yeşile vurmuş... Benim ülkemde alacakaranlığın seslerinde hâlâ kara bir umutsuzluk var!.. hikmet.cetinkaya@cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/513 90 98 • Cumhuriyet kitan kıılühiit* kitap kulübü Mtkrrmt 4 BAS! UĞIHIN TANIĞI ÜÇ YAZAR 2 BAS! KUBİLAY 01AYI VE TARİKAT KAMPLARI 4 BASI SANCILI YILLAR KUŞATIUMJ «MUUUM KUZU POSTÜHDA KURT ZAMBAK SANA DA BULAŞTI KAN 2 BASI DİN BARONUNUN KAZLARI 2 BASI ASIK KADINLAR SOKAft 2BASf "-- ' i-s- ^ERİATPAZAR] SEVDANIN ADRESİ BELLİ DEĞİL ZLEIİN P0YRA2 Cumhuriyet lOtap Kulflbû Çağ Pazartama A.Ş Turkocagı Cad No.39/41(34334)Cağaloğlu-lstanbul Tel 514 01 96