Katalog

SAYFA CUMHURİYET 5MAY1S2000CUMA 8 HABERLER Balbay, ÇYDO'nin konferansında • Istanbul Haber Servisi - Gazetemiz yazan Mustafa Balbay, bugün, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneğı (ÇYDD) Kadıköy Şubesi'nın düzenlediği "Bugünkü Eğitim Sıstemımız ve Köy Enstıtülen Deneyımi'" konulu konferansa konuşmacı olarak katılacak. Kadıköy Kültür ve Sanat Merkezi'nde gerçekleştınlecek konferans saat 17.30'da başlayacak. Binalann onanlması . • ANKARA (AA)- Marmara Bölgesı ile Bolu ve Düzce'de yaşanan depremlenn ardından hasara uğrayan 6 bin binanın nasıl onanlacağım tespit etmek 1 amacıyla. TÜBlTAK ve , Dünya Bankası'nın ° düzenlediği atölye çalışmasına Türkıye Müteahhitler Bırlığı (TMB) de sponsor oldu. Ikı gün sürecek olan atölye çalışmasına çok sayıda Türk ve yabancı bılım adamı katılıyor. Standart muayene • ANKARA (ANKA) - Sağhk Bakanhğı Türkiye'de çok sık yaşanan doktor hatasını en aza indırecek standart muayene uygulamasını başlatıyor. Bakanlık bünyesinde kurulacak ve üniversite, meslek birlikleri, bakanlık yetkililerinin katılacağı 24 kişiden oluşan etik kurul, alt komısyonlar oluşturup tıp bilımlen ile ilgili her branşta kıtapçık hazırlayarak tüm hastane, sağhk ocaklan ve polıklınıklere dağıtacak. Yılmaz ve Çelebi dinlenecek • ANKARA (AA)- Petrol Ofisi AŞ'nin özelleştirilmesinde ihaleye fesat kanştırdıklan ve usulsüzlük yaparak görevlenni kötüye kullandıkian iddiasıyla eski Başbakan Mesut Yılmaz ile eski Devlet Bakanı Işın Çelebi hakkında kurulan soruşturma komısyonu, Yılmaz ve Çelebi'yi dinlemeyı kararlaştırdı Baki Erdoğan'ın••••<•• •• • • oldurulmesı • AYDIN (Cumhuriyet) - Baki Erdoğana gözaltmda işkence yaparak ölümüne yol açtıklan gerekçesıyle yargılanan Aydın Emniyet , Müdür Yardımcısı tbrahim Türedi ile birlikte 6 polis, Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun bozma karanndan sonra 2. kez yargıç önüne çıktı. Mahkeme heyeti. duruşmayı erteledı. kk Avvacs 2004te * •ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TürkSilahh Kuvvetleri'ıun(TSK) gereksinimi kapsammda alınması öngörülen 8 adet havadan uyan ve erken ^_kontrol sistemi uçağıyla ilgili ihaleyijcazanan firmanın, 29 Mayıs'ta yapüması beklenen ~~ toplantıda açıkîanması bekleniyor thalede ABD'nın Boeıng fırması ile Amerikan-lsrail ortaklığı Raytheon-IAI konsorsıyumu çekişiyor. Mezuniyetten sonra "5 yıllık staj" ve "sınav" zorunluluğu öngörüyor 'Uzmanbk 9 kararnamesi iııızada • Yapı denetimini sermaye şirketlerine bağlayan kanun hükmündeki kararnameye tepkiler sürerken, aynı paketin ikinci düzenlemesi olan "Mühendis ve Mimarlarda Uzmanlık Kararnamesi" de Bakanlar Kurulu'nda imza aşamasına getirildi. OKTAYEKtNCİ Hükümet, mimarhk ve mühendislik alanında "meslek odalannın ve üniver- stekrin görüşlerini dikkate atmadan" ye- ni yasal düzenlemeler yapma konusun- dakı "fctikrannı" sürdürüyor. Yapı denetimini sermaye şirketlerine bağlayan ve henüz taslak halindeyken de yoğun eleştirilere konu olan 10 Nisan 2000 tarih ve 595 sayıh kanun hükmün- de kararnameye (KHK) tepkıler yükse- lirken aynı KHK'nin 'ikinci admu" olan "Mühendislik ve Mimarfakta Uzman- tak" konusundaki yeni bir KHK de Ba- kanlar Kurulu'nda "sessizceimzalama" aşamasına getirildi. Eğer bu ikinci KHK de yürürlüğe gi- rerse, mühendis ve mimarlar mesleki sorumluluk üstlenebilmek için mezu- niyetlerinin ardından bir firmada "5 yd" staj yapacaklar. Staj süresi sonunda ise Bayındıruk Bakanhğı'nca düzenlene- cek bır sınavda başanlı olma durumun- da "uzman" unvanını kullanarak mes- leki yetkiye hak kazanacaklar... Altı aydır 'bekliyordu' Ashnda bu ikinci KHK taslağı da 10 Nisan 2000'de yayımlanan 595 sayıh Yapı Denetimi KHK'si gibi, geçen yılm Kasım (1999) ayında tartışılmış ve TMMOB ile meslek odalan her ikisini de "biBme ve anayasaya aykm" bula- rak eleştırmışlerdi. Çünkü, bütün bu yeni düzenlemeleri gündeme getiren 17 Ağustos 1999 ve 12 Kasım 1999 Körfez ve Düzce deprem- lerinin ortaya çıkardığı en önemli ger- çek: "Yapılaşmadayerseçiminibetirle- yen imar planlama sürecinin bflimsel ve Kentleri fay hattı güzergâhlanna kuran "siyasiler" ile bu kentlerin rant yapılanmasını gerçekleştiren "müteahhitler", hükümetin yapı denetimiyle ilgili yasal düzenlemelerinde yine "özgür" bırakılıyoriar. tophunsalverieryerine,arsavearaziran- tma bağunlı latannuş" olmasıydı. Buna koşut olarak, yanlış yer seçimi- ne bağlı gerçekleşen yapılaşmada da teknik denetimi üstlenecek mühendis ve mimarlar için; "Karnn yarannı gö- zetecekbirmesleki hizmetgüvencesT bu- lunmuyor; ınsaatlar "müteahbJdmücret- li elemanlan" tarafından kontrol edili- yor, yanı "edibniyordu".. Mimarlar Odası, öncelıkJe işte bu "iki temelyanhşm giderüınesi" yönünde Ba- ymdırİık Bakanhğı'na yine Kasım (1999) ayında görüş vererek. "plansız" bırakı- lan ve "herkesin müteanhit otabiktiğr bir imar ortamında, sadece yapı deneti- mini önemsemenin ve üstelik bunun da sermaye şirketlerine devredilmesinin, Türk]ye'nınbukez"sapunyapiarlavağ- malanması" ve aynı yağmadan da "ye- ni birrant pazan yaraalmasr demek ol- duğunu bildırmişti. Ne var ki hem TMMOB'nin, hem de diğer meslek oda- lannın benzer eleştirilerini dikkate alma- yan Bayındırlık ve Iskân Bakanlığı, yi- ne aynı bakanlığa bağlı Teknik Arasür- ma ve Uygulama (TAU) Genel Müdûr- lüğü'nün yönetmelikler ve genelgeler- le de destekledıği "planh ve kamusal denetime bağlı yapüaşma" görüşüyle tam tersi anlayışı içeren 595 sayıh KHK'yi Bakanlar Kurulu onayıyla dev- reye sokarak "özefleştirmeci imarmev- zuatmın" ilk radıkal adımını attı. 'Planlama dışlanıyor' Bayındırlık Bakanlığı'na bagh "Yûk- sek Fen Heyeti" tarafından hazırlanan ve TAU Genel Müdürlüğü belgelerinde- ki görüşlerle de tümüyle çelışen 595 sa- yıh KHK'nin devamı olarak, şimdi yi- ne "pianlamayı dışlayıp" sağhklı yapı- laşma sorununu sadece "teknikhizmet" düzeyine indirgeyen uzmanlık kararna- mesi de Yüksek Fen Heyeti'nin imza- sını taşıyor. Mühendis ve mımarlara 5 yıllık stajdan sonra "suıavla" uzmanlık belgesi venlmesı konusundaki KHK taslağına yönelik genel eleştiriler ise; "mesleği uygulama yetkisinin siyasi bir kurum (bakanlık) tarafindan değü, üni- versite ve meslek odalannca verilmesi gerektiğj" yönündekı uluslararası kura- lın çiğnenmesinde odaklanıyor. Nitekim yine Mimarlar Odası'nın, Uluslararası Mimarlar Birüği (UIA) ve UNESCOortak çahşma programlannda geliştirilen mesleki eğitim ve pratiğe dö- nük kriterlere de bağh olarak. Türkiye'de mezuniyet sonrası "2 yrfhk" mesleki sta- jı öngören ve staj sonucunda da üniver- site ve meslek odası işbirliğiyle oluştu- rulacak"ortakjürivesBiav" düzeruyle mimarlann mesleki yetki alabilecekleri kuralım getiren bir "yasa taslağı hazırb- ğı" ise geçen yıldan bu yana Bayındırlık Bakanlığı'nda "vanıtsH" bekletiliyor... Işte bütün bu gelişmeler, hükümetteki "jstikrann" bilimden ve kamu yararın- dan yana değil, imar sürecinde "siyasege- menüğin" sürmesinden ve buna bağlı olarak kent ve toprak yağmasuıın da ay- nı "siyasalgüvencefer" içinde daha da art- masından yana bir istikrar olduğunun da açık kanıtlan değil mi?.. Niteliğini yitirdiği gerekçesıyle son 50 yılda 1 milyon hektan aşkın alan, orman dışma çıkanldı örman öğrencflerî Kongfecfe; liıilüştutstanbul Haber Servisi - Bi- rinci Ulusal Orman Fakültele- ri Öğrenci Kongresi başladı. Kongre kapsamında yapılan açıklamada, orman niteliğini yitirdiği gerekçesıyle son 50 yılda 1 milyon hektan aşkın or- manlık alanın, yetkılilerce or- man alanı dışına çıkanldığı vur- gulandı. Istanbul Üniversitesi (ÎÜ) Rektörü Prof.Dr. Kemal Alem- daroğhL ÎÜ'nün bilımsel etkin- lıkleri ve uluslararası işbirliği ça- lışmalanyla ömek ve güçlü bir üniversite olduğunu belirterek "Üniversitemiziböbnekisteyen 2. cumhuriyetçüerin böhıcü ve gerid odaldarlaişbirliğiyaparak yıpratmasından rahatsızun; 2. cumhuriyetçiler Mustafa Ke- mal'iinkâretmekten arnkvaz- gecsinler'' dedi. IÜ Orman Fakültesi'nce fa- kültenin Bahçeköy Kampu- su'nda düzenlenen "1. Ulusal Orman Fakülteleri Öğrenci Kongresi'' başladı. Kongrenin açılış konuşmasını yapan Rek- tör Prof.Dr. Kemal Alemdaroğ- lu, ÎÜ'nün Fatih Sultan Men- met'ın Istanbul'ufethiyle kurul- dugunu kaydederek, kendisi- nin bır Türk olarak bununla gu- rur duydugunu söyledi. Kongrede sanatçı Haluk Le- vent, televizyon programı ya- pımcısı Tayfun Talipoğlu ve Prof.Dr. tsmail Duman'a Çev- re Ödülü verildı. Türkiye'de 1980sonrasında- ki uygulamalar sonucu orman- lann rant hesaplanna malzeme edildiği vurgulanan açıklama- da, Türkiye genelindeki 7 üni- versitenin Orman Fakültele- ri'nden öğrencilerin katıldığı, bugün sona erecek kongrede orman mühendisliği eğitimi, erezyon, orman talanı, nükleer santrallar, Fırtına Deresi Hidro- elektrik Santralı'nın ormana et- kileri konusunda öğrenciler tarafından çok sayıda büdiri sunulacak ISTANBUL VAÜSIÇAKIR Tolise işkence yap deseniz bile yapmaz' tstanbul Haber Servi- si - II Genel Meclisi'nde konuşan Istanbul Valisi ErolÇakır, polisın işken- ce yapmadığını yınele- di. Çakır, "Polisgözahın- daki bir kişiyefiskevur- sa yasalara göre cezası 8 yıldan başhyor. 'Polis ış- kence yapıyor' dedikleri- ne bakmayın"dedi. tl Genel MeclisiGHP Grup Başkanı Nezih De- niz de, ışkencenın tüm ınsanlığı ilgilendiren bir suç olduğunu belirterek karakollara suçsuz ola- rak giren insanlann bir- çoğunun işkence nede- niyle suçlan üstlenerek çıİctığını söyledi. Il Genel Meclisi mayıs dönemi olağan toplantı- sında konuşan Çakır, Is- tanbul'da her geçen gün terör olaylannın azaldı- ğını, ama kentteki adh olaylannbirtürlü önlene- mediğini kaydetti. Ken- di çahşma döneminde Is- tanbul Emniyeti'nin hem sol hem de sağ terör ör- _gütlerini çökerttiğini ifa- de eden Çakır, "PöBs iş- kence yapıyor" sözleri- ne aldınş edümemesi ge- rektiğini belirtti. tstanbul'da depremle ilgili alınan önlernler ko- nusunda da bılgı veren Çakır, kentteki yapılan uzaydan çekilen fotoğ- raflar aracıhğıyla saydık- lannı ve kentte önceden büindiği gibi 700 bin de- ğil, 1 milyon 207 bin ya- pı tespit etuklennı kaydet- ti. Yapılann çoğunun ka- çak olduğunu belirten Çakır, binalann depreme hazırlıklı hale getirihne- sinin zorunluluk olduğu- nu, imkânı olan herkesin evini takviye etmesi ge- rektigini bildirdi. Çakır, birbinanın sağ- lamlaştnlması maliyeti- nin o binanın yüzde 30- 35 'i kadar tuttuğunu, bu sorunlannı önümüzdeki günlerde Başbakan Bû- lent Ecevit'e bir brifıng- le ileteceklerini duyur- du. Daha sonra gündem dı- şı söz alan tl Genel Mec- lisi ÇHP Grup Başkanı Nezih Deniz de, deprem konusunun ciddiye ahn- ması gerektiğini beürte- rek tstanbul'a yeni yatı- ranlar yapumaması, ken- tin bütçesinın tamamının depreme hazırlık çalış- malarına aynlması ge- rektiğini ileri sürdü. Türkiye Gemi Sanayü AŞ Genel MüdürMuavi- ni Neptün Algan, kendi- lerinin gelıştırdiği ve pro- je aşamasında olan "yü- zerhastane" ile ilgili Va- li Çakır ve daire müdür- lerine bilgı sundu. PARA HOLDİNGLERDE... YA İMAN? Dini duyguları istismar edilen gurbetçile- rimiz paralarını nasıl ve kimlere kaptırı- yor? Almanya'nın da yasal takibe aldığı 'Islamcı holdingler' kâr ortaklarına neler vaat ediyor? 10 yıldır dünya yollarında olan Türk arabası Gurbet'i tanıyor musu- nuz? Konya'da helikopter fabrikası mı kuruluyor?.. OHALTARTIŞIUYOR Diyarbakır tam 21 yıldır olağan yönetim görmedi. Olağanüstü hal uygulaması ne zaman ve nasıl kalkacak?.. 'STATÜKOYU DEĞİŞTİRECEĞİM' Abdullah Gül, Fazilet Partisi'nin Genel Başkanı seçilirse partisinde neleri değişti- receğini Yurdagül Erkoca'ya anlattı. • Kuzey Irak'ta bağımsız Kurt devletı yerine fede- rasyon senaryoları... Saddam Huseyın'ın elindekı kartlar giderek güçleniyor mu? • Yıldınm Türker, toplum olarak, bır futbol maçı etrafında nasıl içtimaya çağırıldığımızı yazdı. • Orhan Tekelıoğlu, Ferdı Tayfur'un Türkiye'dekı toplumsal degişımi, bir sosyoloji kıtabı gıbı anlatan 25 yıllık serüveninı yazdı • Galatasaray'ın efsanevi amıgosu Karıncaezmez Şevki de ashnda bir holıgan kurbanıydı Karıncaez- mez' i hayata küstüren olaylar nelerdi?..- - • Futbol kulüplerine transfer rehberi Avrupa'dan hangi teknik adamlar ve oyunculaf Türkiye'ye gelebilir? . : • Festıvaller... Ankara notalara doyuyor. Istan- jl'da tiyatrolu günler^ ^^^-^'-^ ~.-. A G A Z I N KONYA-KOLN HATTINDA ISLAMCISERMİYE PARÂ HOLDİNGLERDE YA İMAN? /the century HERKESE BEDAVA { ~ "8 BÖLÜM, 4 VCD" YÜZYIL BELGESELİ \ _ . .__y 20. Yuzyıhn donum noktalarım, ınsanlık tarıhını değiştiren olaylarmı anlatan YÜZYIL belgeseli... MAYIS 2000 3. Bölüm: Adolf Hıtler'ın hapıshaneden Alrnanya lıderlığine yükselışi A. Bölüm: Yüzyilın en acımasız buluşii: Atom Bombası HAZİRAN 2000 5. Bölüm: I. Dünya Savaşı 6. Bölüm: Vietnam Savajı TEMMUZ 2000 7. Bolum: Elvıs Presiey 8. Bölüm: Martın Luther Kına MAYIS SAYISI BAYILERDE BIRBAKIMA SERVER TANtLLİ Gelecegm Tırkiye'sbıe Doğra... Ülke, bir uzun süredir cumhurbaşkanı seçimiyle baş başadır. Normal yollardan rahatlıkla çözülüp sonuç- landınlabilecek bır konu, oradan oraya savrulur hale getirilmiştir. . • Görünüş, elbette hoş değildir. • Şimdi daha da iyi anlıyoruz: Işin başında "Anayasa değişikliği" sorununun ortaya atılması, onun bir de */s- tikrar sorunu"na bağlanması yanlış olmuştur. Konu- ya, yeni bir cumhurbaşkanı adayının üzerinde anlaş- ma diye bakmak en yerinde olanıydı. Yeni bir çehre, yeni çağnşımlar demekti. Üstelik, bunun beklentisi içindeydi ülke. Astl titızlik, bu yeni çehreyi bulmaya harcanmatrydı. Parlamentonun yamalı bohça yapısı, Meclis içınden bir adayı bulup çıkarmada güçlüklere yol açabilirdı. Ni- tekim, şu son günlerde her partinin içinden ortaya dö- külmüş adaylar arasında göz doldurur tek bir kişinin görülememesi, Paıiamento dışından bir aranışı haklı çıkarmıştır. Kaldı ki, Anayasa da bu olanağı sağlıyor. Cumhurbaşkanı adayı olmada, milletvekillerinin hiç- bir ayncalığı yoktur; Meclis dışından bir aday göster- mek Meclıs'e karşı güvensizlık anlamını da taşımaz. Döne dolaşa bu noktaya gelinmiştir. Ahmet Necdet Sezer ise, Cumhurbaşkanlığına her yönden layık bır adaydır. Kimı büyük beklerttiterimize yanıt verebilecek niteliklere de sahip. O beklentilerin başında gelen ne? • Çağdaş bir demokrasi ve özgüriük anlayışı; onun bir parçası olarak da, hukukun üstünlüğü, hukuk devle- ti! Sayın Sezer'ın, başında bulunduğu Anayasa Mah- kemesi'nin kuruluş yıldönümünde geçen yıl söyledik- leri, onun bu degeriere ne denli bağlı bir aydın demok- rat ve hukukçu olduğunu göstermış olsa gerek. Kamuoyu yeterince tanımıyormuş. Buyurun bir hatıriatma da biz yapaltm! ,»- Ne diyordu Sayın Sezer geçen yıl? "Demokratik ülkelerde salt dûşûnce açıktaması ce- zalandınlamaz. Maddî eyleme dönüşmeyen dûşün- ce açıklamasının cezalandınldığı demokrasiden söz edilemez. Düşûnce özgüriüğü alanında demokratikde- ğeıiere yer verilmelıdir." Başka? "Insan haklan kavramı ulusalbirsorvn olmaktan çtk- t. Uygar toplumun olmazsa olmaz koşulu durumuna gelmiştir. 1982 Anayasası'nda, 12 Eyiül 1980 önce- sinde yaşananlara bir tepki olarak temel hak ve öz- gürfüklerönemli ölçüde sınıriandınlmıştır. Türkiye, in- san haklan alanında evrensel nonvlara uyum sağla- mak için yasalannda gerekli değişikliklen yapmak zo- mndadır." Şunu da ekliyordu: "Anayasa'da düşûnceyiaçıkla- ma özgürtüğüne getirilen diğer bir sınırlama nedeni de dilkonusudur. Anayasa'nın 26. maddesinin 3. fık- rasında, 'Düşüncelerin açıkîanması ve yayılmasında kanunla yasaklanmış olan hemangi bir dil kullanılamaz' hükmü yeralıyor. Oysa Avnıpa Insan Haklan Sözleş- mesi'nde düşüncelenn açıklanma ve yayılmasında belli bir dilın kuttanrimasının yasaklanabileceğine iliş- kin sınırtayıcı bir kurala yer verilmemiştir." Ne diyebilirdi ki başka? Sayın Sezer'in kafasındaki demokrasinin laik, hu- kuk devletinin de sosyal temeller üzerine oturduğun- dan kuşkumuz olmasın. Cumhuriyet'i kuranlann, "ba- ğımsız, demokratik ve laik' bir düzen düşlediklerini, hepimiz gibi o da biliyor. Bütün btınlar, Türkiye söz konusu olduğunda, Cum- hurbaşkanlığı gibi yüce bir makamın gerektirdigi seç- kin kimliğin belirtileri değil mi? Parlamentoya düşen bu kimliğin üzerine toz kon- durmadan, layık olduğu mevkiye oturtulmastdır. Birin- ci ve ikinci turda ayak attında dolaşanlar görüldü. Bu- gün yapılacak üçüncü turda, Meclis, kendi saygınlı- ğını öne almalıdır, cumhurbaşkanlığı rasgele bir ma- kam değildir, o mevkiye atanacak kışınin seçiminde de, bütün Parlamento mensuplan gereken ciddîliği göstermelidirler. Sezer'in cumhurbaşkanı seçilmesini, biz, bir yurt- taş olarak, daha demokratik bir düzene doğru bir adım diye görüyoruz. Dileriz o adıma, gelecekte, Parlamen- to ile onu oluşturan partiler daha başka adımlar ekle- sinler. Bizim böyle davranışlan görmeye ihtiyacımız var. En önemli kararlarda böyle toplaşmaya, elbirtiğine. Ge»eceğin güzel Türkiye'si de böyle kurulabiltr... 500 bin bilgisayara bulaştı Bügisoyarlara 'seni seviyorum HaberMerkeri- Yeni bir vırüs ortaya çıktı. "I Love You" olarak adlandınlan makrovirüsünün dûn ABD, Asya ve Avnıpa ohnak üze- re 500 bini aşkın bilgisaya- ra bulaştığı büdırilıyor. Vı- rüsün yayıhm hızının, ge- çen yıl nisan ayında orta- ya çıkan "Mefissa" virü- sünden de hızlı yayıldığı belirtiliyor. Virüsün Filipin kökenli olduğunu belirten uzman- lar, Internet üzennden elekt- ronik postayla bulaşan vi- rüse karşı, "Eğer size baş- hğmda 'I Love You' yazan bir mektup geline, oku- madan silin" önerisinde bulunuyorlar. AP'nin haberine göre, dün Symantec'in Alman- ya'dakı bürosuna, bilgisa- yanna virüs bulaşan insan- lardan bine yakın telefon geldi. Hong Kong'da pek çok bilgisayann virüs ne- ^3eniyle kilitlendiği bildP rfldi. Virüsün Dov, Jones'u da etkilediği beürtliyor. tlk bilgilere göre tngıltere ve Ahnanya'da virüs pek çok resmi kuruma da bulaşır- ken, Danimarka'da parla- mentonun ve çevTe bakan- lığınuı bilgisayarlanna, Is- vırusuviçre'de de DRS televizyo- nunun bilgisayarlanna bu- laştı. Windows işletim sis- temine bulaşan "I Lave You" virüsü, Microsoft'un Visual Basıc programlama diliyle yazılmış bir virüs. Eğer bılgısayarda Outlook programı yüklüyse, adres defterindeki tüm elektro- nik posta adreslerine "I Lo- ve You" mesajı ile birlikte kendi program kodunu da gönderiyor. Böylece aücı mektubu açtığında virüs kendi bilgisayanna da bu- laşıyor. Virüs aynı zaman- da bilgısayardaki tüm JPG formatındakı resım dosya- lannı, MP3 müzık dosya- lannı, Visual Basic ile Ja- va Script programcıklanıu siliyor. Bu dosyalann üze- rine kendi kodunu yazıyor. Virüsün program kodu için- de "KhaledMardam-Bey" adı geçiyor. Uzmanlar şuçözüm; lannı sırahyorlar: • 'I Love You' yazan elektronik mektuplan aç- mayın. Mektubu silin. • Vırüs bulaşmışsa eğer, bilgısayardaki msker- nel32.vbs, win32dll.vbs, love-letter-for-you.txt.vbs dosyalannı silin.