Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
8 MART 2000 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Doğan Hasol'a
fahPi doktorhık
• Haber Merkezi -
Galatasaray camiasının
tanınmış ısimlennden
gazetemiz yazan yüksek
minıar Doğan Hasol'a
Yıldız Teknik Oniversitesi
Mimarlık Fakültesi
tarafindan fahri doktorluk
unvanı verildi. Düzenlenen
törende konuşan Yıldız
Teknik Üniversitesi
Rektörü Ayhan AUcış,
Hasol'un gerek mimarlık
alanındakı ve gerekse
sosyal hayattaki
çalışmalanyla bu unvanı
hak ettiğini belirtti. Doğan
Hasol ıse gençlere
öğütlerde bulunarak,
başannın temelinde
araştırmacı olmanın
yattığını söyledi.
PKK'li Soysal'ın
davası
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - PKK'li Cevat
Soysal'ın "devletin
hâkimiyeti altında bulunan
topraklardan bır lusmını
devlet idaresinden
ayırmaya matuf fiil
işlediği" gerekçesiyle
ıdam istemiyle
yargılanmasına devam
edildi. Ankara 1 No'lu
DGM'de görülen davanın
dünkü otunımunda sanık
avukatlanndan Levent
Kanat, müvekkılının
tutuklu kalmasının onu
mağdur durumda
bırakmaya devam
edeceğini ileri sürerek
tahliyesine karar !
; ^ ; :
verümesini istedi.>!
Mahkeme Başkanı Orhan
Karadeniz, tutuklu
sanıklann tutukluluk
hallerinin devamına karar
vererek duruşmayı
erteledi.
Meral'den
Tantan'a mektup
• ANKARA (AA) - Türk-lş
Genel Başkanı Bayram
Meral, Içişleri Bakanı
Sadettin Tantan'a açık
mektup göndererek,
POAŞ'ın satümasına karşı
gösterilen tepki sırasında
güvenlik güçlerinin
takındığı tutumu eleştirdi.
Mektubunda, Türk-tş'in
kuruluşundan bugüne kadar
geçen 48 yıl boyunca;
demokrasiyı, ülkenın
bölünmez bütünlüğünü ve
bağımsızlığını, işçi hak ve
özgüTİüklerini, ınsan
haklanna saygıh laik ve
demokratik sosyal hukuk
devletini savunmayı amaç
edindiğini anımsatan Meral,
"Gûvenlik güçlerinin
görevi, bizı tekmelemek
değildir" dedı.
YSK üyeliği
çıkmazda
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)- YSK' nin
Yargıtay kontenjanmdan
üyeleri Oktay lzgiey'in
Yargıtay'da daire başkanı
seçilmesi nedeniyle istifası,
Mehmet Çetin'in yaş
haddinden emekliye
aynlmasıyla boşalan YSK
üyeliği için eylül ayından
bu yana kurulda yapüan
seçimlerde hiçbir sonuç
alınamadı. Dün yapılan 58.
turda hiçbir üye, YSK
üyeliği için aday olarak
çıkmadı. Yargıtay
üyelerinin YSK başkan ve
başkanvekilinın görev
sürelerinin yasa ile 2004
yılına kadar uzatılmasına
tepki gösterdikleri
ögrenildi.
Kadınlar anneleri gibiyaşamak istemiyor. Ama büyük çoğunluk sesini çıkarmıyor
Birbirinin âynısı öyküler
DUZYAZI
• Lütfiye Enkçil
kocası izin
vermediği için
çalışamamış.
Bunun ezikliğini
duyuyor. Gülten
Çelik ise
çalışmaktan bıkrruş,
artık evinin hanımı
olmak istiyor.
Hepsinin hayattan
beklentileri farklı.
Amayaşam
biçbirine cömert
davranmamış.
HATtCETUNCER
Gülten Çelik, bir ilaç
fabrikasında çalışıyor.
Petrol-tş'in, 8 Mart Dün-
ya Emekçi Kadınlar Gü-
nü'nü kutlama etkinliğı-
ne annesiyle birlikte gel-
miş. Gülten'in nüfus kâ-
ğıdındaki yaşı 32, gerçek
yaşı 29. "Babam rahmet-
li, büyük olsun istedi* di-
ye açıklıyor. Gülten, Zey-
nep Çeiik'in dokuz çocu-
ğundan biri. Sıvas'm Div-
riği ilçesinden 72 yaşındakı Zeynep Çelik,
yaşamıru şöyle anlatıyor: "15 yaşunda ko-
caya gfttim. Od üç seneden fazia boş kaldun.
İki kız, yedi erkek dokuzunu da evde eltile-
rimin yardumyla doğurdum. Birinde daral-
dun anamı gerirdüer. Şaftk atnudan kal-
kardun. Suya giderdim, ayranı >^yardım,
uşaklara bakardım, orakla ekine giderdim,
ekmek vapardım. Çarparan gibi koşuyor-
dum. Kocam çobandı, davara gidiyordu.
Çoculdar başka memkkette okudular, bes-
ten çıkolar."
'Beni alan anneme bakar mı?'
Gülten ve annesi tstanbul'a yaklaşık 10
yıl önce gelmişler. tlk dönemlerde 275 bin
liraya bir konfeksiyonda çahşmış. Şimdi bir
ilaç fabrikasında çalışıyor, ama mesaı olma-
dığı için eskisine göre daha az kazanıyor.
Yaşanunda neler değiştığını soruyoruz Gül-
ten'e. "Köye göre değışti" diyor. Biraz dü-
şündükten sonra devam edıyor: "Ama asan-
da hiçbir şey değismedL Her şeyin güzel ol-
masmı isterdim, ounadı." Ya annesiyle ara-
sında nasıl farklar görüyor Gülten? Anne-
sinin daha çok ezildiğini düşünüyor. Çalış-
tığı için az da olsa kendi istediğını atabıh-
yor, istediğını dikebih'yor. Evlenmeyi pek
Mesajlar
Cinsiyet aynmcılığı
yasalarla besleniyor
• Istanbul Cumhuriyet Kadınian Demeği
Merkez Şube Başkanı Şekercioğlu, yeni dünya
düzeni mimarlannın üçüncü dünya ülkelerinin
kadınlannı, "ılıınlı tslam" yutturmacasıyla
tekrar köleleştirdiğini öne sürdü.
Ayşe Şen'in kızı Ylihriban (soJda) ve Zeynep Çetik'in Vxa Gühen, anneterininki gibi bir evfflik istetniyoriar. Enkçil ise kızlannı çabşürmaya kararta.
düşünmüyoru
Beni alan anneme bakar mı"
diye soruyor:
"Zaten annemin evliligini görûnce iste-
mem. Çocukdoğurdu.çocukbakn. Yeriget-
diğinde sopa yedi. Annem bir sevgi görme-
di. Bövle olmak istemem. Eşun en »muian
dürüst, saygıh ohnab. EşMik ohnah v<e çahş-
mayı btraİanak istemem. Bu kadar yıl çahş-
om, emekh olmaflyım."
Anne Zeynep Çelik aynı görüşte değil:
"Herkes bir yuva kurmaya mecbur. Ktzun
olmasa şimdi bana kim bakann." Zeynep
Çelik, neyin kutlandığının farkında değıl. 8
Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'nde
dileğini soruyoruz: "Bilmem kL. Sağfağım
düzelsin, tedavi oiayun" diye sıralıyor. Gül-
ten'in de ısleklen var, ama çok değıl: "Has-
tahk istemem, iyi gjyinmek. iyi yerlere git-
mek islerim. Zaten fazlasmı isteyemem ki.
Tek başma fazlasuu isteyemem."
'Evimin hanımı olmak isterim'
Ay$e Şen, kızı Mihriban Şen'le birlikte 6
yıldîr deterjan fabrikasında çalışıyor. Baba-
sımn evinde rençbermiş, eşinin evinde de
rençbermiş. Evlendikten bir süre sonra
Adapazan'ndan tstanbul'a gelmişler. Egı-
nin ölümüyie üzerindeki sorumluluk art-
Mttf|dİ)n
mış."Ovarken rahattnn. Sırtmuoh diyeda-
yayabflinüm'' diyor, ama devam edıyor "20
sene dayak yedim, ama sabrettim. ÇocokJa-
nmiçmsabrettim." Mıhnban'a gclecekle ü-
gılı planlannı soruyoruz: "Şu anda evHik
gibi bir sonımluluğu alacak durumda degi-
lim. Annemi göz öoüne ahyorum. Dayakye-
miş." Mihriban kendısıne saygı duyan biriy-
le ancak evlenebileceğını söylüyor, ama ça-
lışmak istemiyor "Evimin hanımıotmakis-
terim. Evimde daha rabat ederim." Ya da-
yakla karşılaşırsa: "Annem gibi duramam.
Ama, çocuk vana sabrederim \ine."
'Kadınlan küçük görüyorlar'
Ayşe Şen, 8 Mart'm ne olduğunu kızm-
dan ögrenmiş. Mihriban "Kadınian küçük
görüyorlar. Eşitfik var diyorlar, ama saygı
gösteren yok, bu kalkuo" diye kendi ve an-
nesi adına Kadınlar Günü'nde isteklennı
dile getiriyor.
Lütfiye Enkçil, geçen günlerde satışı ya-
pılan POAŞ'ta çahşan eşi Kemal Enkçfl'le,
8 Mart etkinlığine gelmış. Eşı, özelleştırme-
ye engel olacaklannı söylerken "Dönyate-
keiieri karar vermiş özeueştirme t»mâml«-
nacak" diyor. Lütfiye Enkçil üç kız annesi
ve çok istemesine karşm eşi çalışmasına
izin vennemış. Gerçi Kemal Enkçil, itiraz
edip "Kanşmadnn, özgür" diye araya giri-
yor, ama Lütfiye Enkçil "Sen bakma böy-
le konuştnğuna" diye düzeltiyor.
Geçmışe dönüyor Lütfiye Enkçil: ''Ge-
çen gün, nişanfayken askere yazdtğnn mek-
tubu buldum. Çalışayun' diye yazmışım.
'Hayır ihnyacın yok. Sen evinin kadmı ola-
caksın. Senin ışın daha zor' diye yazmış."
Lütfiye Hanun üç kızını çalıştınnaya ka-
rarlı. Kızlar henüz usedeynüş, şündiden ya-
nm günlük işe gınp çalışma yaşamına alış-
malannı istiyor.
Lütfiye Enkçil devam ediyor: "Ben eko-
nomik özgoriüğü eide edemedim. Kızlan-
mm efinde olsun. Şimdiki akhm obaydı ça-
uşırdım. Kendi ekononıik özgûrlûğüm,
eÛmde olsun istedim. ktedigim şeyi ben ço-
culdanma alayım. Hâlâ umudumu kaybet-
medim. Meslek lisesi mezunu\Tun, tetefona
bakanm,not nıtanm.Bir şeyler yapabffirim
işte."
Kadınlar yaşadıklannın farkında artık;
aslında çoktan farkındaydılar da konuşamı-
yor, anlatamıyorlardı. Büyük çoğunluk yi-
ne suskun. Ama kızlar annelen gıbı yaşa-
mak istemiyor, anneleri k.ızlannın kendile-
n gibi yaşamasun istemiyor.
tstanbul Haber Servisi -
8 Mart Dünya Kadınlar
Günü nedeniyle çeşitli ku-
ruluşlarca yapüan açıkla-
malarda, kadın emeğının
sömürülmesı ile kadma yö-
nelik şiddet, aynmcılık ve
toplumsal önyargılara dık-
katçekildi.
tstanbul Barosu Kadın
Haklan Uygulama Merke-
zı'nce yapılan açıklamada,
cinsiyet aynmcüığmın ge-
rek yasalarda gerekse yaa-
lı olmayan gelenek, göre-
nek ve toplumsal düzenle-
melerden beslendığı vur-
gulandı. Birçok zorluğu
göze alıp yasal yollara baş-
vuran kadınlann da bazen
karakollarda. bazen savcı-
lıkta, bazen de adli tabip-
likte aynmcdıkla karşüaş-
tığı öne sürülen açıklama-
da, Medeni Kanun'un ka-
dmlann aleyhine çok sayı-
da düzenlemeyle dolu ol-
duğu anımsatıldı.
DİSK-Tekstil tşçileri
Sendikası Genel Başkan
Yardımcısı Kazım Doğan
yaptığı açıkiamada, insana
değer veren ülkelerde ka-
dın haklan konusunda çe-
şitli yasal düzenlemeler
yapıurken Türk Medeni
Kanunu'nda yapılmak is-
tenen değişikliklerin bile
Meclis'ten geçmediğini
vurguladı. Doğan, erkek-
lerle aym sayıda olmalan-
na karşın siyasi haklardan
yeterince yararlanmayan
kadınlann. demokratik
haklannı da kullanamadık-
lanm söyledi.
CHPŞişbllçeBaşkanlı-
ğı'nın açıklamasında, gö-
zalünda, kadınlann cinsel
kimüklerinden ötürü ayn-
ca cezalandınlıp tacize uğ-
radığı belirtildi. TEMA
Vakfı'ndan yapüan açıkla-
mada, kadın için yapılabı-
lecak en güzel benzetme
yapılarak yaşanun kaynağı
toprağa "Toprak Ana" is-
minin verildiği beUrtilerek,
"Ancak, kadma hak ettigj
değeri nedense bir törifi
vtrmemişiz" denildi.
KADER Genel Başkanı
ZüUKıhç, açıklamasında,
21. yüzyılm ilk cumhur-
başkanmın seçileceği 2000
yılında neden bir kadın
adayın akla gelmediğini
sordu. Kılıç, Medeni Ka-
nun tasansunn en kısa za-
manda yasalaştınlmasmı
ve siyasi partilerin aday üs-
telerinde her iki cinsin en
az yüzde 33 temsilini sağ-
layacak bir kota beürlen-
mesinı istedi.
tstanbul Cumhunyet
Kadınian Derneği Merkez
Şube Başkanı Serpil Şeker-
cioğlu, yem dünya düzeni
mimarlannın üçüncü dün-
ya ülkelerinin kadınlannı,
"ıkmk tskm" yutturmaca-
sıyla tekrar köleleştirdiğini
öne sürdü. Şekercioğlu,
tran, Afganistan ve Suudi
Arabistan'da bunun öraek-
lerinin görüldüğünü ifade
ederek. "Empenatistüike-
fcrin kendüermeujTim gös-
teren sömürge ülkelerdeki
rejimlerle sonınu vx>ktor.
O nedenle biz kadmjar
ctımhurhet devTİmmnka-
7-anımlan Ue 'Kadın erkek
eşit yurttaş kimliğine ka-
vuştuk' diyor veCumhuri-
yetimizin ükelerini savunu-
yoruz" dedi.
Istanbul Oniversitesi
Rektörü Kemal Alemda-
roğhı açıklamasında, Ata-
tirk'ün "Dünya yüzünde
gördüğünüz basanh her
şey kadmm eseridir" sözü-
nü anımsatarak, kadınian
kutladı. Istanbul Eczacı
Odası Başkanı Erkan
Göksel açıklamasında, 8
Mart'm Dünya Kadınlar
Günü olarak kutlanması-
nın New Yorklu emekçi
kadınlann çektiği büyük
acüar ve verdikleri müca-
dele sonucu gerçekleştiği-
ni anımsattı. Larnbda Eş-
cinseller Grubu adına yapı-
lan açıklamada ise, kadmı
mutlu olmayan bir toplu-
mun mutlu olmaya hakkı
bulunmadığı kaydedıldı.
Bayramınızı E H A Club Tatil Köyünde
Doğa Güzelliğiyle İç İçe Geçirin.
BAYRAM ÖZEL PR0GRAMI
Limit yok!... Eğlence çok!...
11 -19 Mart 2000
(9 GÜN / 8 GECE)
HERŞEYDAHÎL
GÜNLÜK KİŞÎBAŞI 16.000-000.-TL-
Canlı Müzik - Eğlence - Animasyon - Oryantal Show - Havai Fişek Gösterisi
Rezervasyon Tel: 0.242.756 90 52 - 247 64 73 - 238 05 11
AnıTurTel:0.216.3481161
ORHAN BtRGİT
Bugün Konumuz Tarih
Olsun mu?
Cumhurbaşkanlığı seçiminde anahtar partinin
Anavatan oiduğu gün geçtikçe daha da açıklık ka-
zanıyor.
Koalisyonun üçüncü, TBMM'nin dördüncü par-
tisinin anahtar olma konumu, öteki partilerin mil-
letvekillerinin hemen tümünün cumhurbaşkanlığı
seçimine giden anayasa değişikliği karşısında du-
rumlannı belli etmelerine karşın; ANAP'ın hem de
üst yönetiminde degişik rüzgâriarın esmesinden
oluşuyor.
Yılmaz da bu kargaşalı görünümün üstünü ört-
mek isterken, Başbakan Ecevrt'in geçen hafta
kendi liderliğine yönelik tarizleri "Ecevit 12 Eylül
öncesinde kendi gnıbuna hâkim olsaydı, Fahri
Korutürk değil Muhsin Batur cumhurbaşkanı
seçilirdi" diye karşılıyor.
Vetabii, bu açıklaması birdil sürçmesi değilse,
Anavatan Genel Başkanı'nın yakın tarih hakkın-
daki bilgilerinin yanlış olduğu ortaya çıkıyor.
Diterseniz, hem ülke yönetiminde sorumluluk
yüklenmiş bir liderimize, hem de yeni kuşaklara o
tşin doğrusunu aktaralım:
Cevdet Sunay, 1973 yılının bugünlerinde, 1961
Anayasası'nda cumhurbaşkanlığı için belirtilmiş
olan yedi yıllık süresini doldurmuştu. Türkiye'nin
12 Mart muhtırasının sarsıntısını henüz üstünden
atamadığı günlerdi ve dönemin Genelkurmay
Başkanı Faruk Gürter, o sırada Kuvvet Komutan-
lığı yapan kader arkadaşlannın da onayı ile cum-
hurbaşkanı olmak istiyordu. Bu isteği AP ve
CHP'den yeter sayıda milletvekilinin de imza ve-
rerek destekleyecekleri söyleniliyordu. Gürter'in a-
day olabilmesi için önce TBMM'de üye olması
gerekiyordu. Orgeneral Gürler, önce emekliliğini
istedi. Hemen ardından da parlamentonun o za-
man var olan Cumhuriyet Senatosu kanadına,
cumhurbaşkanlığı kontenjanmdan üye olarak se-
çikji.
Işin formalrte yönünü sonuçlandırmak kolay ol-
du ama iş seçime gelince çatallaştı. Biz CHP'li mil-
letvekillerinin önemli bır bölümü, Ecevit'le birlikte
oy verme işlemine katılmıyorduk. Partinin genel
sekreteri rahmetli Kamil Kınkoğlu ve bir grup ar-
kadaşımız oy sandığına gidiyordu. Gürler tek
adaydı; ama seçilebilmesi için gereken en az 300
oyu alması gerekiyordu. özel localanndan birie-
şimleri izleyen komutanlann yanı sıra kulislerde
dolaşan bazı yandaşları da Gürler'e destek isti-
yoriardı.
Gürler'in seçilemeyeceği anlaşılmıştı ama 6.
cumhurbaşkanının kim olacağı belirlenememişti.
Çünkü AP ile CHP anlaşamıyordu.
6. cumhurbaşkanının adı, anlaşılabilecek bir a-
day arayışı sırasında ve sanınm 5 Nisan günü or-
taya çıktı.
CHP Merkez Yönetimi, Ecevit'in başkanlığında
bu amaçlı bir gündemin ele alındığı toplantıların-
dan birisini daha yapıyordu. Genel Merkez per-
sonelinden birisi, içeri girilmemesi tembihîne al-
dırmadan bana bir kâğıt uzatti. Cumhurbaşkanlı-
ğı Hukuk Danışmanı Fahri Çoker, kendisini he-
men telefonla aramamı istiyordu.
Bana, krizin çözülebilmesi için hemen o gece,
mümkünse benim evimde Genel Başkan'la gö-
rüşme isteğini bildirdi. Ecevit'in bu isteğe "evet"
demesi üzerine de görüşme gerçekleşti. Çoker,
Korutürk'ün adaylığını önerdi ve CHP Genel Baş-
kanı'nın olumlu görüşünü aldı. Aynı yönde bir yok-
lamanın Çağlayangil aracılığı ile Demirel'e yönel-
tikjiğini sonra öğrendik. Korutürk iki gün sonra,
TBMM tarafindan 365 oy ile cumhurbaşkanı se-
çildi.
Bu seçim sırasında izlediği strateji, CHP'ye çok
emeği geçmiş, Ecevit'in genel başkanhğı için bir
hayli omuz vermiş olan Kırıkoğlu'nun politik ya-
şamının sonucu oldu.
10'uncu cumhurbaşkanının seçimi için politika
arenasında sergilenen oyun sırasında, Anavatan
Partisi'nin durumu, 1973 Nisanı'ndan adamakıllı
farklıdır.
Parti Genel Başkanı, koalisyon liderleri toplan-
tısında Demirel'in görev süresini 5+5 yıl uzatacak
anayasa değişikliğine "evet" diyor. Sonra önceki
gece başkanlığında toplanan MKYK'de, kurul
üyelerinden Fevzi Işbaşaran'ın Demirel ve Ece-
vrt'i sert biçimde eleştirerek, "Cumhurbaşkanı üç
liderden birisi olsun" şeklindeki göndermesine s-
es çıkartmıyor. Belli ki işin kızışmasını önlemeyi ya
istemiyor ya da mevsimsiz buluyor.
Bu yüzden de 57. hükümetin üyeliği kimliğini
koruyarak Turizm Bakanı Erkan Mumcu'nun
MKYK toplantısında cumhurbaşkanına haddini
bildirmekten söz etmesi karşısında ağzını açmı-
yor. Ya da Mumcu'yu uyardığının gazetelere yan-
sımasını istemeyen bir tutum sergiliyor.
Yılmaz'ın o geceki sözlerinde doğru olan yok
mu? Var. Rahmetli Muhsin Batur, 6 Nisan 1980'de
yapılan ve süresi dolan Korutürk'e halef arayan
seçimde cumhurbaşkanlığı için aday olmuş ve bir
bütün olarak oy kullanamayan kimi CHP'li arka-
daşlan yüzünden 11 oy farkla seçimi yitirmişti.
Kim seçilmişti diye, o günleri anımsamaya yaş-
lan elvermeyenlere ya da o günkü politik gelişme-
leri yeterince izlemediği belli olan kimi politikacı-
lara anımsatayım:
Turüstünetur yapılarak oylamalardan sonuç alı-
namayan o günlerde, dönemin Genelkurmay Baş-
kanı, bir NATO toplantısı için gittiği Brüksel'den
dönmüş ve Yeşilköy Havaalanı'nda gazetecilere
cumhurbaşkanı seçemeyen bir parlamentonun
itibar yrtirdiğini söylemişti. Bu sözlerden beş ay
sonra yaptığı darbe ile parlamentoyu fesheden
Kenan Evren, 1982'de de 7. cumhurbaşkanı ola-
caktı.
Krizin gözü, kulağı ve de fotoğrafı yoktur.
Faks:0212 677 07 62
E-Mail:orhan.birgito do.net.tr.
ÖSS'de depremzede sikmtısı
• ANKARA (ANKA) - YÖK. depremzede
öğrencilere AOBP'de farklı katsayı uygulayarak
destek olmayı planlarken deprem bölgesınden
aynlanlar ile depremden daha az etkilenen Eskişehir,
Bursa ve Istanbul'daki öğrencilerin de bu kapsama
altnıp ahnmayacağı konusunda karar \erilemiyor.
Ağırlıklık olarak depremden ağır şekilde etkilenen ve
halen o bölgelerde kalan öğrencüere bu hakkm
verilmesi planlanırken depremi yaşayan, ancak daha
sonra başka illere giden ve öğretım yılmm açılışı ile
birlikte eğitim öğretiminı aksatmadan sürdüren
öğrencilerin de bu kapsama alınıp alınmayacağı
konusunda sorun yaşamyor.