Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
23 MART 2000 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
17
ÖZİİP
yerine
teşekkiir
T ü r k Telekom, telefon
retiberi hizmeti
ve*miyor. Bilinmeyen
t>ir telefon numarasını
öğrenmek için 118'i
aramaktan başka bir
se-çeneğiniz
t>ulunmuyor. Çaresiz
118'i anyorsunuz ve
uzun uğraşlardan
sonra bilinmeyen
numaralar numarasını
düşürünce bu kez de
operatörler meşgul
olduğu için
beklemeye
alınıyorsunuz. Kimi
zaman 10 dakikayı
bulan bekleme
sırasında zaman
zaman devreye giren
bir ses size
"Beklediğiniz için
teşekkür ederiz"
diyor. Oysa, siz
beklemiyorsunuz...
Dolayısıyla ortada
teşekkür
edilecek bir
durum
bulunmuyor...
Siz, yeterii hizmet
ağını kurmadığı için
Türk Telekom
tarafından
bekJetiliyorsunuz...
Bekleyen değil,
bekletilensiniz... Fakat
Türk Telekom, sizi
bekJettiği için özür
dilemesi gerekirken
zeytinyağı gibi suyun
üstüne çıkıp size
teşekkür ediyor...
BektronJk posta: som@posta.cumhuriyetcom.tr Tefc 0.212,512 05 05 Faks: 0.212,512 44 97
- Amerika, iç hukukumuza
kanşmadığını açıklamış...
"Avnı açıklamavı
312 kere yaptılar!"
rmanlann yağma edildiği ülkemizde Dünya
Ormancılık Günü birgüzel kutlandıktan son-
ra şimdi sırada ÇEKÜL yani Çevre ve Kül-
tür Değerlerini Koruma ve Tanıtma Vakfı
başkanlığında "Dünya Günü 2000" kutlamalan var.
Gazetedeki yan komşumuz Oktay Ekinci'den al-
dığımız habere göre ÇEKÜL Başkanı Prof. Dr. Me-
tin Sözen, nükleer santral yapımına talip olan şir-
ketlerden MNG Holding'in televizyonunda kültür ve
çevre programı yapmaları ile ÇEKÜL'ün nükleer
santral yapımına karşı çıkmamasını yan yana getir-
diğimiz için çok kırılmış, artık bizimle değil konuş-
mak, selamlaşmak bile istemiyormuş.
Bir hatamız var ise düzeltmeye hazırız.
Ancak bu konuda, Oktay'ın sözünü ettiği gibi ÇE-
KÜL'den henüz yazılı bir açıklama da almadık.
22 Nisan'da kutlanacak ve bu yıl ana teması "te-
miz enerji" olan Dünya Günü 2000'in, ÇEKÜL için
kendini doğru anlatabilme açısından çok iyi bir fır-
Kundu
sat olduğunu düşünüyor ve bu arada Kundu'ya da
sahip çıkarak bizi mahçup etmesini bekliyoruz.
Kundu, Antalya'da bir kıyı köyü... Üç yıl kadar ön-
ce aynı gün ve aynı saatlerde Antalya'nın Düzlerça-
mı, Beldibi ve Kundu bölgelerinde orman yangını çık-
mıştı. Yangından sonra bölgenin yeniden ağaçlan-
dınlması gerekirken Kundu'da yanan orman alanın-
da MNG Holding tarafından turizm yatırımı yapılmış
ve Topkapı Pallace inşa edilmişti. Bir kısmı yanan
1100 dönüm arazinin 49 yıllığına tahsisinde ve tu-
rizm yatırımı için gerekli izinlerin alınmasında hiç
kuşkusuz tüm kurallara harfiyen uyulmuştur. Uyul-
mamış olsa bile bu saatten sonra trilyonluk kosko-
ca tesisin yıkılması zaten söz konusu olamaz...
Kundu'nun sorunu, muhtar Yaşar Çakar'ın bu-
gün başlatacağı imza kampanyasında açıklayaca-
ğı gibi Topkapı Pallace'ın denize verdiği ve insan-
lann burun direğini kıracak denli kötü bir kokuyla kö-
yegeri dönen kanalizasyon... Birde, Kundu'da yan-
mayan ormanlık bir alanın köyden alınarak Topka-
pı Pallace'a tahsis edilecek olması... Ki böyle birtah-
sis yapılırsa köyün denize çıkışı kapanacak!
Kundu halkı, bugüne dek MNG Holding'in otel-
deki yetkilileri ile görüşecek kanalizasyon sorunu-
na bir çözüm bulmaya çalışmış. Muhtar Çakar'ın söy-
lediğine göre aldıkları son yanıt şöyle olmuş:
"Köy buradan kalkar, kanalizasyon kalkmaz."
Dünya Günü 2000'in ana teması "temiz enerji";
Kundulular ise enerjiden vazgeçmiş yitirdikleri "te-
miz hava"yı geri istiyor ve kalan son ormanı yitirmek
istemiyor. ÇEKÜL Kunduluların yanında yer alma-
yacak da holdingin yanında mı yer alacak...
Bu sabah ÇEKÜL'cülerin Kundu'da köylülerin ya-
nında olacağından eminiz!
SESSÎZSEDASIZffi NURtKURTCEBE
Mf/W
Ç4P/JZJA/M,
&SlAg
Yüksek Yerilim Hattı
Erdinç UTKU
tki musluk bir havuzu bir saatte doldurursa, havuzdan
bürokrasiye ne kadar rüşvet vermeniz gerekir?
Trakya Univepsitesi'nden gelen yanıt
Edirne'deki Trakya Üniversitesi Fen
Edebiyat Fakültesi'nde bazı dersler-
de kimi öğretim üyeleri tarafından şe-
riatçı öğreti doğrultusunda bilimdışı ko-
nulara gırildiğini yazmıştık...
Fen-Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof.
Dr. Ismail Hakkı Duru ve ardından
Trakya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr.
Osman Inci aradı...
Dekan Duru, bu tür duyumlar al-
dıklarını ve bir öğretim elemanını ida-
ri kadroya çektiklerini belirtirken öğ-
rencilere de çağrı yaparak, çağdışı
zihniyetleri dekanlığa bildirmelerini is-
tedi. Rektör Inci de, yazıda sözü edi-
len konuların daha önce aldıkları ba-
zı duyumları doğruladığını açıkladı ve
gerekli soruşturmanın hemen başla-
tıldığını söyledi. Prof. Inci, üniversite-
deki kılık-kıyafet yönetmeliği konu-
sunda özellikle edebiyat ve tarih bö-
lümlerinde bazı sıkıntılar yaşandığını
ve bugünkü sıkıntılann da aynı bö-
lümlerden kaynaklandığını belirterek
"Yaptıklarını inkâr yoluna gidecekler-
dir ama bunlan da aşacağız, Atatürk
devrimlerinden ödün vermeyeceğiz,
cumhuriyetçiliğimiz değişmeyecek-
tir" dedi.
Dekan ve Rektörün yaklaşımı doğ-
rusu bizim için büyük sürpriz oldu...
Çünkü isteselerdi, mahkemeden bi-
ze "cevap ve düzeltme metnidir" gön-
derebilirlerdi. Aynen, şeriatçılann ve
ırkçılann cirit attığı Samsun'daki
Ondokuz Mayıs Üniversitesi'nin^
relrtörü Osman Çakır ve çevre-f
sindekiler gibi...
Dünyadaki Kötü
Beslenmenin Ağır Bedeli
TÜRKSEN BAŞER
KAFAOĞLU
Dünya gündemine yabancı
yayınlardan bir pencere açtı-
ğımızda hepimizi yakından il-
gilendiren aşağıdaki olgunun
önemini paylaşmak istedik.
Dünyada son yüzyılın kötü
beslenme ile yoğunlaşan be-
îtefrağfrödeniyoT. 1980 yılırv
dan bu yana az beslenenlerin
oranında 1.2 milyar azalma
görülürken, kilolulann sayısın-
da da 1.2 milyar yükselme ol-
duğu bilgileri, her iki grubun da
aslında kötü beslenmenin acı-
sını çektiğini ortaya koymak-
tadır. Oburluk ya da açlıkla
gelen kilo, dengesizliklerin art-
masına, hastalıklara, yaşamın
kısalmasına, insan emeğinin
düşmesine, kamu sağlığının
bozulmasına neden olabilen
ortak olumsuzluk sonuçları-
dır. Her ikisi de ülkeye zarar ve-
rir. Gelişmekte olan ülkelerde
her üç çocuktan birisi eksik
kilolu olup, toplam sayı 150
milyondur.
özellikle Afrika'da eksik ki-
lolu çocuk oranı, diğerlerine
göre çok daha fazladır, hızla da
artmaktadır. Kilo sorunu psi-
kolojik, sosyal ve sağlık yö-
nünden özellikle çocuklan son
derece etkilemektedir. Açlık-
la boğuşan çoğu hasta, mik-
robik hastalıklardan koruna-
madığı ve gerekli beslenme
oianağına sahip olamadığı için
ölüme mahkûmdur.
Açlık nedeniyle az gelişmiş
ülkeler ağır bedeller öderler.
Dünya Bankası, açlığın 1996
yılında Hindistan'a maliyetini
ulusal üretimin yüzde 3 ile yüz-
de 9'u olarak hesaplamıştır.
Küba ve Hindistan'ın Kerala
eyaletinde, açlıktan zarar gö-
ren çocuk ve kadınlar için mü-
cadeleedilmiş, epeyceolum-
lu sonuçlar alınmıştır. Yale Üni-
versitesi'nden psikolog Kelly
Brvvnell, "zayıf besleyici tü-
ketimin, kalori esasına göre
düzenlenen vergi politikalany-
la ucuzlatılabileceği, meyve ve
sebzeler üzehndeki vergilerin
tamamıyla kaldırılabileceği"
gibi önerilerde bulunmuştur.
Bu yolda pek çok savlar ge-
liştirilen dünyada bunun kar-
şıtı gibi görünen bir diğer den-
gesiz beslenme sonucu da
şişmanlıktır. Aşırı kilo alma,
son 20 yıldır, ABD başta olmak
üzere gelişmiş ülkelerin so-
runlan arasında hızlı artışı ve
olumsuzlukları nedeniyte gün-
demdeki önemini korumakta-
dır. ABD'de ergin nüfusun yüz-
de 55'i normal standartlara
göre daha fazla kiloludur. Bun-
ların yüzde 23'ü tıbben "şiş-
man" niteliğindedir. Bu gidiş
çocuklara da yayılmaktadır.
Böylece her 5 Amerikalıdan
1'i fazla kiloludur. Pek çoğu
kalp, şeker gibi çeşitli hasta-
lıklarla mücadele içindedirler.
Şişmanlığın, 1990 yılları so-
nunda Amerika'nın sağlık har-
camalarının 118 milyar dola-
rını yuttuğu, edinilen bilgiler
arasında ki,-bu meblağ, siga-
radan dolayı ortaya çıkan gi-
der ve zararlar toplamından
(47 milyar dolar) iki kat fazla-
dır. Ancak Kolombiya ve Bre-
zilya gibi bazı gelişen ülkeler-
de de şaşırtıcı bir örnekleme
ile karşılaşmak olası. Burada
şişman oranı yüzde 36 ve
41 'lere ulaşarak birçok Avru-
pa ülkesiyle eşdeğerii hale gel-
miştir.
Sağlıklı ve dengeli beslen-
mede en önemli etken grup-
lar kadın ve çevre ve tüketici
hareketleridir. Çokuluslu gıda
tekellerinin insanoğlunu ne-
reye götürdüğü açıkça ortada-
dır. Ulus politikaları toplumla-
rındaki sağlıklı beslenme dü-
zenlerini, toplum sağlığına uy-
gun; eşit dağılımlı, doğal ve
kontrolîü ürünlerin yaygın tü-
ketimini sağlayacak yöntem-
lerle yapabilirlerse, örneğin
tuzla ve yağlı, katkı maddeli
besinlere daha çok vergi ko-
yarak caydırıcı rol oynarlarsa,
bu yönden de toplum rahat-
lar; ekonomi rahatlar, üretken-
likler çoğalır.
HAYVANLAR ÎSMAÎL GÜLCEÇ
KİM KtME DUM DUMA BEHIÇAK behicakditurk.net
ÇİZGtLİK KÂMİL MASARACI
HARBt SEMİH POROY semihporoyiı yahoo.com
A73664W seri nolu 7.65 mm çaplı Baretta marka
silahım çalınması yoluyla zayi olmuştur.
METİNMARARA
ANKARA ASLtYE 18. HUKUK
MAHKEMESİ'NDEN
EsasNo: 1999/454 KararNo: 1999/480
Davacı Rahmi Tavşan kendi yerine asaleten, oğlu Mete Tav-
şan'a velayeten davalı nüfus müdürlüğü aleyhine mahkememiz-
de açılan soyadı tashihi davasının yapılan açık yargılaması so-
nunda:
Davanın kabulü ile,
Bilecik ili Pazaryeri ilçesi Yeni Mah. cilt no: 0005, kütük sıra
no: 0053'de nüfusa kayıtlı Ramis ve Naciye'den olma 1.4.1947
dogum tarihli davacı Rahmi Tavşan ile aynı yerde nüfusa kayıtlı
Rahmi ve Nazmiye'den olma 22.8.1993 doğum tarihli Mete Tav-
şan'ın nüfiıs kayıtlannda Tavşan yazılı bulunan soyadlannın er-
dem olarak düzeltilmesine,
Nüfus kayıtlanna Rahmi Erdem ve Mete Erdem olarak yazıl-
masma karar verilmiştir.
Ilanolunur. 8.10.1999 Basın: 14261
TARÎHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 23Mart
VONBRAUN DOGUYOR..
13t2'O£ ÜNLÜFİZİKÇİ Vf/ERNUER VOH
BRAUN ALAAANYA'DA OOtDU. KÛÇÜK
VAŞLAJZPA /İOACeTLEKtS ÎLGl~L£NMe.
YE 8AŞIADI. 133O 'DA YAPTI&l OE-
AJ£yi_£K£>EK/ BAŞARHAKINI HlT-
L&Z DE OUYMUŞru- ONUN eUIRİY-
L£ MEYDANA G£TY#£>/'&(y-î)v£
(y-2) UZAHTAN KUMANDALI KOZST.
LER.İ BOMSARPIÂjtAMaA ÇI&/K 4ÇT7.
1944-194-S YILLAH/NPA BUHLARDAN
YÜZL£/lC£Sf LONDBA'YA YOLLANDI/
SAVAŞTAN SOHKA AMERİKALILAKA
TESU'M OLJJP AM£RİKAN VATANOAİ
Ll§INA ££Ç£M VON SKAUN'HASA*
NIN KUKUCULAKINMU Y£ U2AY YOL-
CUUlKLARtV'N
DÜZÇİZGİ
UMİT ZİLELİ LJ_
Başımıza ÖPÜIen ÇoraplarL
Safin Dizayi kim?.
Kürdistan Demokratik Partisi'nin (İKDP) Ankara'da-
ki temsilcisi. Diğer bir anlatırnla Mesud Barzani'nin
adamı.
Barzani kim? Irak'tan zorla kopartılan Kuzey Irakjta
uzun süredir kotarılmaya çalışılan "Kürt devleti" ça-
lışmalannın fiili lideri!.. Hani yıllardırgözümüzün önün-
de ve de Amerikan desteğinde adım adım bir "tam-
pon devlet" kurma çalışmalarını yürüten, vaktinin ço-
ğunu ABD'de geçiren muhterem!
Işte bu Safin Dizayi, birkaç gün önce Ankara'da ta-
rihinin ilk resmi davetini verdi. Adı "Nevruz resepsi-
yonu", izin veren belli değil!.. Şakayapmıyorum; kos-
koca Dışişleri Bakanı, "Ben vermedim, Içişleri Baka-
nı'na sorun" dedı. Içişleri Bakanı'ndan tık yok! Diza-
yi'nin daveti muhteşemdi. Konuklannı eşiyle birtikte,
milli kıyafetleri ile kapıda karşıladı. Tıpkı bir büyükel-
çi gibi! Gerçi Genelkurmay, bırakın davete temsilci
göndermeyi, davetiyeyi bile reddetmişti. Hükümet
ve Dışişleri'nden kimse gelmemişti, ama ne gam,
gelenler yeterdi!
Almanya'nın yeni büyükelçisi Rudorf Schmidt,
ayağının tozuyla daha Türk Dışişleri Bakanı Cem'i bi-
le ziyaret etmeden koştura koştura kokteyle katıkJı.
Bilin bakalım onu hangi büyükelçilerizledi? Italya, Nor-
veç ve Pakistan!.. Diğer tüm elçiliklerde temsilci yol-
ladılar. ABD'yi ise elçilik müsteşarı Jim Jeffdey tem-
sil etti. Müsteşar adeta Başkan Clinton gibi karşılan-
dı! Davete Fazilet ve ANAP'ın Güneydoğu kökenli mil-
letvekilleri ile eski HADEP Başkanı Ahmet Türk ve
eski DEP milletvekili Sırrı Sakık da teşrıf ettıler. Ka-
tılma gerekçesini en içerikh bıçimde açıklayan ise FP
Adıyaman Milletvekili Mir Mehmet Fırat oldu:
- Biz, Türklerin dağda kalanlarıyız. Kart-kurt eden-
lerdeniz. Nevruz kutlamaya geldik!
Dizayi, 8 yıldır Ankara'da olmasına karşın niçin bu
yıl davet verdiği yolundaki soruya, "Türkiye'de de-
mokrasigelişiyor. Kürtlere bakış değişiyor" yanrtını ver-
miş. Herhalde, "Kuzey Irak'ta Kürt devleti çalışmala-
nnda son aşamaya geldik. ABD işaret verdi, yaptık"
diyecek hali yoktu!
"Peki ne oldu bu resepsiyon verilince" sorusu ak-
la gelebilir. Yanıt trajik:
- Barzani, Kürt devleti kurma yolunda çok zoriu bir
aşamayı kolayca gende bıraktı!..
- Türkiye çok kritik bir noktada baskı aftına alınmış
oldu. Yetmez mi?..
•••
Gelelim, Türkiye'nin başına örülmek istenen çorap-
lardan ikincisine...
Ermeni terör örgütü ASALA, 25. kuruluş yıldönü-
münde bir açıklama yaparak "Türkiye'ye karşı mü-
cadeleyi arttırarak sürdüreceklerini" bildirdi!..
Bu örgüt, 1970'lerin başında ABD'nin Kaliforniya
eyaletinde iki diplomatımızı katlederek terör perde-
sini açmış, yıllar içinde pek çok masum insanımızın
kanına girmiş ve 1984 yılında aniden sahneden çe-
kilmişti. Çünkü aynı sırada PKK Eruh ve Şemdinli
baskınlanyla terör sahnesine adım atmtştı. Yârii te-
rör el değiştirmişti!
Aradan tam 16 yıl geçti. Bu süre içinde Türkiye 40
bine yakın insanını teröre kurban verdi. 100 milyar do-
ların üzerinde kayba uğradı. Türkiye mutsuz insan-
lar ülkesi oldu. Bu süre içinde ASALA adlı aşağılık te-
rör örgütünden ses seda çıkmadı. Ne zaman kı Türk
ordusu PKK'yı kesin yenilgiye uğrattı, o zaman "per-
denin arkasındakiler" yeni bir taşeron aramaya baş-
ladılar. Işte ASALA'ntn yeniden hortiamaSffrtnnetfe
11
ni budur. ' .
Türkiye, Batı'nın ve de diğer Müslüman ülkelerin
gözünde farklı gerekçelerte de olsa (ki sonunda ay-
nı kapıya çıkıyor) hiçbir zaman ayağa kalkmaması,
güçlenmemesi gereken bir ülkedir. Bu uğurda sözü-
nü ettiğim kardeşlerimiz (!) ve Batı ülkeleri milyarlar-
ca doları bile gözden çıkarabilir, yeni terör örgütleri
yaratabilirler.
Yurtsever bakış açısı; Türkiye'nin savunma harca-
malannı tartışırken bu acı gerçekleri de göz önünde
bulundurmaktır.
Türkiye'nin başına örülmeye çalışılan çorap çok,
ama yer yok! Halbuki daha Yargrtay Başsavcısı Vu-
ral Savaş'ın, 312'yi kaldırmak için Amerika'ya söz ve-
rildiği, ABD'nin Tayyip Erdoğan'ı FP'nin başına ge-
çirmek için dolaplar döndürdüğü yolunda iddialan var-
dı. Yukandaki çoraplarla bırlıkte ele alıp bir düşünün
bakalım:
- Ürperdiniz mi?..
••• ' 'V'
Bu da sabah klasiği!.. Pes doğrusu!.. Daha bir-
kaç ay önce Star gazetesi, "Halkımız gazete oku-
sun" sloganıyla fiyatını 50 bin liraya düşürdüğü za-
man Cumhuriyet haklı olarak Rekabet Kurulu'na baş-
vurmuş, diğer gazetelerde bunu desteklemişti. Şim-
di Sabah gazetesi, üstelik aynı sloganı kullanarak ve
de "birilke imza attık" diyerek fiyatını 100 bin liraya
indiriverdi! Gerekçeye bakın: "Türkiye'nin enflasyon-
la topyekûn mücadele ettiöi bu dönemde Sabah üze-
hne düşen görevi yaptı." Iffet'in, komşu kızının adı;
Erdern'in de çiklet markası sanıldığı bir dönemde
doğal tabiir.. Çok yazık...
Eposta: zileli a garanti.nettr K
,.-.i ., .,
Faks ve mesaj: 0 (212) 287 42 41
. - • * ,
B U L M A C A SEDAT YAŞAYAN
1 2 3 4 5 6 7
1 2 3 4 5 6 7
SOLDAN SAĞA:
1/ Dıvan edebı-
yatındaherben- '
di altı dizeden 2
oluşmuş şiir tü-
riLİ/Arşınınse- 3
kızde bin uzun-
luğundaki öl-
çü... tki şey ara-
sında yadapar-
ça ile tüm ara-
sında bulunan
bagıntı. 3/ Ye-
gm, şıddedi... ls-
panyollann se-
vinç ünlemi. 4/
MilosForman'ın 1984
Oscar Ödülü'nü kaza- ^
nan fılmi. 5/Pokerde de-
ğişik renkli beşli diziye
verilenad... Birnota. 6/ 3
"Kakıın"dadenilenbir 4
kürk hayvanı... Hatay g
ilinde bir ova. II Ame-
rika 'da yaşayan ve geri- "
ye doğru uçma özelliği 7
deolanküçükbirkuş.8/ 8
Boru sesi... Ödenti. 9/ g
Taparcasına sevme.
YUKARIDAN AŞAĞIYA:
1/ Tersi de yüzü de kullarulan sim ve renkli ipliklerle ya-
pılmış kafes biçiminde nakış. 2/ Faiz... Küçük doğran-
mış et ya da cigerle yapılan bir yemek. 3/ Tatlı sularda
yaşayan, eti beyaz ve lezzetli bir balık... Kaynağı mito-
lojik çağlara dayanan kirişli bir çalgı. 4/ Salgın hastalık.
5/ "Ölür ise — ölür / Canlar ölesi değil" (Yunus Emre)...
Basınçlı suyla tuvaletin yıkanmasını sağlayan aygıt. 6/
Birnota... Merkür gezegenine verilen bir başka ad. 7/Yu-
nan mitolojisinde aşk tannsı... Dizkapağlnın birkaç san-
tim altında biten etek boyu için kullanılan sözcük. 8/ Ta-
but... Eski ve bilinmeyen bir tarihi anlatmakta kullanılan
deyim sözü... Yemek. 9/ "Haddeden geçmiş — yâl ü bâl
olmuş sana" (Nedim).