27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
«ŞUBAT2000SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Kavakçı davası : • ANKARA(AA)-FP İstanbul Milletveküi seçilen Merve Safa Kavakçı'nın "Türk vatandashğının kaybettirümesi"ne üişkin ' Bakanlar Kurulu karannm iptali istemiyle açtığı davanın duruşması bugûn Danıştay'da yapüacak. Danıştay Savcısı, davaya üişkin görüşünü açüdayacak. Danıştay • bugünkü duruşmanın ardından, gelecek günlerde «sasa üişkin karannı verecek. Danıştay 10. t-Dairesi'nin vereceği karara taraflann itiraz hakkı bulunuyor. TÜPk ve Yunan polisinin ortak operasyonu • İstanbul Haber Servisi - Türk ve Yunan polisince uluslararası uyuşturucu kaçakçılanna yönelik olarak gerçekleştirilen ilk ortak operasyonun İstanbul bölûmünde 4 kilo 250 gram eroinle yakalanan Nijerya uyruklu Akem . Adewale Momoh, Gmoregie Ero Osaig Boro ye Abdul Gazeey Davodu, •JDöM'ce tutuklandı. Nijerya uyruklu Momoh, Boro ve Davodu, "teşekkül oluşturarak uyuşturucu ticareti yapmak" suçundan çıkanldıklan nöbetçi 4 No'lu DGM yedek hâkimliğince tutuklanarak Bayrampaşa Cezaevi'ne konuldular. Emeklüere evmde maaş_ • ü _ * <•: , i ! î l • ANKARA (Cumhuriyet Bfirosu) - Memur emeklilerinin maaş ve vergi iadelerinin konutlannda ödenmesine ilşkin Emekli Sandığı ile Posta Işletmesi Genel Müdûrlüğü arasında sürdûrülen görüşmeler sonuçlandı. tki kurum arasında 1 Nisan 2000 taribinden itibaren 60 yaş ve üstündeki emeklüerin aybklaruun konutlannda ödenebilmesine Uişkin bir protokol imzalandı. Protokole göre, uygulamaya Ankara ve tstanbul'da pilot olarak başlanacak ve başanh olunm^ı halinde diğer illerde yaygınlaştınlacak. Japon Köyü açdıyor • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Japonya Dışişleri Bakan Yardımcısı Ichita Yamamoto, depremzedeler için Adapazan'nda inşa edilen "Japon Köyü"nûn açıhşına katümak üzere Türkiye'ye geldi. Yamamoto, bugûn Başbakan Bülent Ecevit, Başbakan Yardımcısı Hüsamettin Özkan ve Çevre Bakanı Fevzi Aytekin tarafindan kabul edilecek. Yamamoto felaket bölgesinin yeniden iman ve rehabilitasyonu sırasında karşılaşılan problemler konusunda görüşmelerde bulunacak. v AdH Psikiyatri' paneli • Haber Merkezi - Ege Onivensitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri Bölümü'nde bugün "Adli Psikiyatri" paneli düzenlenecek. Panele, Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Ögretim üyesi Doç. Dr. I. Hamit Hancı, Dokuzeylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bahri Öztürk ve îzmir Emniyet Müdür Yardımcısı Dr. Ali Yılmaz katılacak. Nüfus cüzdanımı kaybettim. Hükümsüzdür. ADNANUZAN 03334 No'lu basın kartımı kaybettim. Hükümsüzdür. YILDIRIM BORAN Doçent Doktor Meliha Altunışık, İran'daki son gelişmeleri değerlendirdi 'Reformculara gözdağı'• Baştarafı 1. Sayfada ilişkileri bugünlerde kötüye giden Iran'ın, Türk Hizbullahı'na destek ver- diği iddialanna dikkat çekti. Soysal, Cumhuriyet'e yaptığı değerlendirmede şunlan söyledi: "Basında çıkan haberlere göre Türk HizbuUahf na destek verdi. Irak'Ia savaş yapü. Aralan kötü. Türki cumhuriyetler konusunda birtakım beklentileri vardı Iran'ın. Ancak bu ülkelerde çok fazla ta- assup yok. tran bu ülkeierde bekledikle- rini bulamadL Çeçen sorunu patlak vere- ne kadar Rusya'yla aralan iyiydi. Şimdi dini bağlamda Çeçenlerin hamisi olmak zorunda hissediyor kendisini Tahran. Bu da Rus-tran dosthığunu sarsıyor. Çıkma- za soktu kendisini tran." Iran'uı Körfez'den getırmek istediği gaz sisteminin ABD'ye takıldığını, Ba- ü'nın her dediğini yaptırdığını vurgula- yan tsmail Soysal, İran'daki ekonomik göstergelerin kötüye gittigini sözlerine ekledi. tran'da içteki sorunlara koşut ola- rak bunları Türkiye'nin işi olarak göster- me çabalannın artacağını vurgulayan ODTÜ Uluslararası Ilişkiler Bölümü öğ- retim üyesi Doç. Dr Altunışık da "Türk- Iran iUşküerinde zor bir döneme girildi- ği kesin" yorumunu yaptı. Altunışık, Iran'da bombalama olayla- n ile yeni bir boyut ka7anan gelişmeler- le ilgili olarak Cumhuriyet'm sorulannı yanıtladı. • tran'da seçimler yaklaşırken reform yanlılan ile mollalar arasında çekişıne de nrmamyor. Bombalama olayianmn ar- kasında Idm olabiür? • Aslında reform yanlısı Hatemi'nin iktidara gelmesinden beri tutucular ile reformcular arasında büyük mücadele var. Bu seçimlere doğru giderek artıyor. Halkın Mücahitleri bunlan üstlendi ve kendilerinin de söylediği gibi bazı gü- venlik birimleri ile işbirliklerinin oldu- ğuna inanüıyor. Halkın Mücahitleri'nin iran'daki tutucularla bir tür çıkar ittifakı içine girmiş olmalan ilginç. Bu gösteri- yor ki tutucular, reformculara karşı kim- le ıttıfak yapabiliyorlarsa bunu yapıyor- lar. Rafsancani'nin bürosunun yamnda böyle bir patlamanın olması ise anlam- lıdır. Rafsancani Iran'da hâlâ önemli bir fıgürdür. Rafsancani'nin Iran için ileri- ye yönelik bazı planlan var. Meclis'e gir- meyi düşünüyor. Hamaney'in postunu bir tür.ortadan kaldırmak, sahneden çek- mek gibi bir düşüncesi var. Bu reform- lar için çok önemli. Çünkü Hamaney, tu- tuculann lideri. Humeyni mertebesinde olmasa da rehber ve tüm Iran siyasal sis- teminde çok önemli rol oynuyor. Onu bertaraf etmek, reformlann önünü aça- caktır. Rafsancani refonncularla büyük ölçüde işbirliği içerisindedir. Rafsanca- ni daha teknokrat, daha çok ekonomik reformlara ağırlık veren bir kişiydi. Ha- terru ise ekonomide o kadar liberalizme yakın değil. Sosyal haklar konusunda da- ha özgürlükçü ve hukuk yanlısı bir insan. Yine de ikisi arasında tutuculara karşı bir birleşme var. tkisi de tutuculann Iran'ı bir çıkmaza götürdüğünün farkın- dalar. • Halkın Mücahitleri örgütü ile molla- lann devrimden itibaren düşmanhklan var. Şimdi ortak hareket edebUmelerini nasıl değerlendiriyorsunuz? • Aslında ikisinin amaçlan açısından çok benzerlik yok. Ama reformculara karşı bir araya gelmeleri ortak amaç. Halkın Mücahitleri, Islamcı bir örgüt a- ma devrimden beri Humeyni ve ulema- lardan farklı bir çizgisi vardı. Marksizm ile tslamı birleştirmeye çalışan bir çizgi- de. Ulemalann iktidara gelip diğer grup- lan elimine etmeye çalıştıklan dönemde yeni rejime karşı tran dışında örgütlen- diler. Bu eylemler tran'da sesini duyur- ması açısından önemli. Tutuculann bağı ise reformculara karşı her türlü ittifaka girebileceklenni gösteriyor. Gizli örgüt- ten birileri göz yumuyor ve bir şeyler yaptınyor. Kım kimi kullanıyor bu da açık değil. Somut bir ittifak yok, bu mümkün de değil. Bir çıkar birliktehği söz konusu. • Son olaylar seçünleri ve tran iç siya- setini nasıl etküeyecektir? • tran'da ciddi bir değişim isteği var. Aşağıdan gelen refomculann lehrne bir ivme var. Hatemi refomcu platformu ile yüzde 70'e yaklaşan oyla seçildi. Özel- likle gençlerden ve kadmlardan reform yönünde büyük destek var. Buna direnen tutucular lehine başanlar ve kısa vadeli dönüşler olabüir, uzun vadede ise çok dayanamayacaklardır. Yalnız bu zor ve tehükeli bir süreç ve mücadele kanlı bir şekilde de sürüyor. Geçen sene de 5 en- telektüel öldürülmüştü. tran'da bu sayı- nuı 80'i bulduğu söyleniyor. Bunlan tır- mandıran tutuculardır. Hatemi bunun farkında ve biraz temkinli gidiyor. Se- çimler öncesinde reformcu adaylann ve- to edilmesine rağmen, son olaylara rağ- men reformculann başanh olacağını dü- şünüyorum. Tanınmış isimlerin veto edilmesine karşın takıyye yapan birçok reformcu meclıse girecektir. • Bu gelişmelerdcn Türk-tran ilişkile- rinin ne şekilde etkileneceğini düşünü- yorsunuz? • Sürekli ıniş çıkışlarla dolu olan Türk-lran ilişkileri zor bir döneme gir- mektedir. tki ülkede çok farklı rejimler var ve ikisi de birbirinin iç politika mal- zemesi durumuna çok kolay geliyor. Bu da iki ülke ilişkılerini olumsuz yönde et- kiliyor. Iran'da bazı çevreler reform ça- balannı, Tahran'daki öğrenci olaylann- da olduğu gibi, siyonizm, Türkiye bir şeyler yapıyor diye suçluyorlar. toeride zor döneme girildikçe bunlan dışanya bağlama eğilimi artacaktu". Ne olursa ol- sun bir Türkiye parmagı arama çabalan artacaktır. Bunlar tansiyonu arttınyor. Zor bir dönem olacağı kesin. OKÇUOĞLU'NAH YILAKADARHAPÎSİSTEMİ Ocalan'ın avukatma iki ayrı kamu davasıtstanbul Haber Servisi - PKK lideri Abdullah Ocalan'ın, tmralı Adası'nda yargılanırken bir dönem avukatlığını ya- pan Ahmet Zeki Okçuoğiu hakkında, "Türkiye Cumhuriyeti'nin manevi jah- siyetini tahkir ve tezyif ettiğj" ve "Cum- hurbaşkanı'ııa hakaret", "Türk Sflahh Kuvvetleri ve hükümetin manevi şahsi- yetini tahkir ve tezyif ettiğf' gerekçesiy- le 2 ayn kamu davası açıldı. tstanbul 3. Ağır Ceza Mahkeme- si'nde açılan davanın tstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazır- lanan iddianamesinde, avukat Ahmet Zeki Okçuoğiu 'nun, 14 Mart 1999 günü P- KK'nin yayın organı niteliğindeki MED TV'de yer alan bir ha- ber programında, Ab- dullah Öcalan'm yargı- lanmasına Uişkin gö- rüşlerini bıldirdığı be- lirtiliyor. Iddianamede, daha yargılama başlamadan davayı ka- zandıklannı söylediği belirtilen Okçu- oğiu'nun, "Mahkemede Ocalan yargda- nacak, ama asıl yargüanacak olan Türk devleti olacakbr. Öcalan, bir Kürt lideri olarak, Kürt sorununu mahkemenin gûndemine geürecek. Mahkeme, Kürt devletmin ve resmi Kürt poütikasının tar- tışıklığı mekân olacakür" şeklinde ko- nuştuğu kaydedüiyor. tddıanamede, sa- • Okçuoğiu, "Tûridye Cumhuriyeti'nin manevi şahsiyetini tahkir ve tezyif ettiği" ve "Cumhurbaşkanı'na hakaret", "Türk Süahh Kuvvetleri ve hükümetin manevi şahsiyetini tahkir ve tezyif etmek'le suçianıyor. nık Okçuoğlu'nun, "Türidve Cumhuri- yeti'nin manevi şahsiyetini tahkir ve tez- yif etmek" suçundan 1 ile 6 yıl arasında ağır hapis cezasına çarptınlması talep edüiyor. İstanbul 6. Ağff Ceza Mahkemesi'nde açılan ikinci davanın iddianamesinde de Ahmet Zeki Okçuoğlu'nun, Ocalan'ın yargılanmasına ilişkin olarak Çemberli- tas'takı Basın Müzesi'nde yaptığı açıkla- masında, Cumhurbaş- kanı Süleyman Demi- rel'in, basın mensupla- nnın sorusuna yanıt ni- teliğınde anlatuğı bir fıkraya değinerek bunu kendısine yakıştırama- dığmı söylediği behrti- liyor. Okçuoğlu'nun, Abdullah Öcalan' ın uyuşturularak ve yargı tarafindan değil, Genel- kunnay özel timleri ta- rafindan sorgulandığını öne sürerek bunun yasa- ya aykın olduğunu söy- lediği belirtilen ıddianamede, Başbakan Bülent Ecevit hakkında da, Öcalan ile ıl- gUi sözlerini dikkate almadığrm ifade ede- rek hakaret nıtehginde kehmeler sarf et- tiği kaydedüiyor. Iddianamede, Okçuoğ- lu'nun "Cumhurbaşkanı'na hakaret" ve "Türk Silahh Kuvvetleri ile hükümetin manevi şahsiyetini tahkir ve tezyif ettiği'' gerekçesıyle 3 ile 15 yıl arasında ağır ha- pis cezasına çarpnnlması isteniyor. Akbuluttahkimisavunuyor Hmanı Devlet Konukevi'nden Yeni Dış Hatlar Terminali'ne geçerek incele- mekrde buhman TBMM Başkanı Yıkknm Akbulut, Turkiye'de sermaye tıirikimimn az otanası nedeniyle yatınmlann yabancı sermaye ile yapüma- 9 gerektiğmi söyledi. TBMM Başkanı Yıkfanin Akbulut, '•Türkiye, yaban- a sermayeyi teşvik etmek için birtakım düzenlemeler içine giriyor. Bunun en bariz örneği Tahkim Yasast'dn-" diye konuştu. (Fotoğraf: AA) Diyarbakır DGM Savcısı ek mütalaasında, Erbakan hakkında yeni suçlamalar getirdi Dıuiışıııa, ek savunma için ertelendiDtYARBAKm (Cumhuri- yet) - Kapatüan Refah Parti- si'nin Genel Başkanı Necmettin Erbakan hakkında Diyarbakır DGM 'de görülen davada ek mü- talaa veren savcı, Erbakan'm "partisi dışındaki kesimin, i- nanç ve iman sahibi olmadıkla- n iddia ve düşüncesiyle hareket ettiğmi, miDetvekillerini gâvur oiaraknitelediğini 7 ' belirtti. Du- ruşma, ek savunma için ertelen- di. Diyarbalor 1 No'lu DGM'de görülen davanın dünkü oturu- muna tutuksuz yargılanan Er- bakan katılmazken avukatı Mehmet Ener hazır bulundu. tddıa makamı, Erbakan'm TCY'nin 312/2. maddesi gere- ğince cezalandırüması istemiy- le 3 sayfadan oluşan esas hak- kındakı ek mütalaasını mahke- me heyetine sundu. Savcı, Erbakan'uı Bingöl'de 1994 yerel seçimlerinden önce yaptığı konuşma kasedinin An- kara DGM Cumhuriyet Başsav- cüığı tarafindan çözümlenme- sinin ardından hazırlanan ek mütalaada TCY'mn 312/2. maddesınde tarif edilerek dü- zenlenen, "haUakinvedüşman- hğa tahrik suçun nun, şekli bir suç ve bir tehlike olduğunu söy- ledi. Bu tür suçun oluşması için failin kastettiği sonucun mey- dana gehnesi, tahrikin toplum- da etki yaratması gerekmediği- ni, burada kamu düzeni ve ka- mu güvenliğini bozabilecek ni- telikte bir eylem bulunup bu- lunmadığınm önemli olduğunu ifade eden savcı, anayasanın 13. maddesınde, temel hak ve hür- riyetlerin anayasanın sözüne ve ruhuna uygun olarak yasayla sı- nırlanabileceğinin öngörüldü- ğünü belirtti. Savcı, anayasanın 14. maddesindeki hükümleri de ammsatarak düşünce açıklama özgürlüğüyle ilgili sınuın, ana- yasanın sözüne ve ruhuna göre belirlenebileceğini bildirdi. Savcı, düşünce açıklama özgür- lüğüyle ilgili sınırlamalara uy- mamamn yaptınmlanndan bi- rinin de TCY'nin 312. madde- sinde öngörülen düzenleme ol- duğuna dikkati çekerek mütala- asında şu görüşlere yer verdi: -Sanığuı konuşmasında yer alan ibarelerin. düşünce açıkla- ma özgürlüğünün smuiaruu aş- Oğı, partisi dışındaki tüm siyasi partilerin mensup oluşumlan- nı, hatta seçmenlerini kapsaya- cak şekilde 'Bu ülkede 12 parti yok, 2 tane parti var. Hak ve ba- tıl, hakkı temsıl eden, Bingöllü kardeşlerimin ımanını temsil eder'şekhnde sözler kullanarak partisi dışındaki kesimi, inanç ve imansahibi olmadıklan iddia ve düşüncesiyle hareket ettiği, diğer bölümlerde ise 'Kanunla- Recai Kutan istifa etmezse yeni strateji belirlenecek FP'li muhalifler beklemede ANKARA (CumhuriyetBürosn)-FP, Genel tdare Kurulu (GtK) ve grup toplantılannda Genel Başkan Recai Kutan ile başkanlık dıva- mnnı istifasmı ve 14 Mayıs'ta yapüacak olan kongrenin öne almmasmı isteyen muhalifler, bir süre bekleme karan aldı. Kutan ve başkan- lık divanının istifa konusundaki direnişlerini sürdürmeleri durumunda muhaliflerin önü- müzdekı sürece üişkin yeni bir strateji belirle- meleri bekleniyor. "YeniHkçfler'' olarak isim- lendirilen muhalif grupta yer alan FP İstanbul Milletvekili Irfan Gündüz, "Bu başansız gidi- şin faturasmı biriteri ödemeh'r dedi. Kayseri MilleUekili Abdullah Gül ve FP Grup Başkanveküi Bülent Armç'm önderlik ettiği FP'deki cephe genişliyor. FP grubunda muhaiiflere desteğin arttığı beürtiliyor. Kn- tan'm Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'le yapüğı görüşmede "sine-i nnllete dönme" teh- didinde bulunması, muhalifler tarafindan "gündem değiştirmeye yönelik bir taktik" ola- rak yorumlandı. FP'li muhaliflerden trfan Gündüz, yapüan toplantüarda Kutan'ın, baş- kaniık divanının ve GtK'in istifasuun günde- me geldığmı, milletvekUlerinm topluca istifa- suun ise konuşulmadığını savundu. Gündüz, "BeUti bazı arkadaşlanmız böyle bir tavn uy- gun buluyor olabüirler. ama bizim haberimiz yok. Bu genel kabul gören bir konu değiL Ba- na kahrsa ana muhafcfet partisi, eğer siyaset yapmasının \ollan tıkanıyorsa pek çok yön- temJe tav ır kmabilir. TB>İM'deki genel kurul ya da komisyon çaüşmalanna kanlmayabiBr'' dedi. Gündüz, FP'nin başansız politikalar ser- gilediğine dikkat çekerek şunlan söyledi: "Bu başansız gidişin faturasuu birileri ödemeü So- run yalıuzcaGenelkurmay'ın açıldamasıylasa- nırh değfl. Bunun öncesi \ar. Apo konusunda, Merve Kavakçı tarbşmalanndahepzikzaJdar- la dolu bir politika sergilendi. Bu poütikalann sommlulan özeteştiri yapmah ve istifa ederek yeni bir yapdanmaya firsat tanımalıdır." FP Genel Başkan Yardımcısı Cevat Ayhan ise dün parlamentoda düzenlediği basuı top- lantısında bir soriı üzerine parti içtnde bir sı- knıtı olmadığını öne sürdü. Medyanuı FP Ue ilgili kasıtlı yayınlar yaptığnıı savaman Ayhan, FP'nin kongresinin 14 Mayıs'ta yapılacağmı ve bu tarihin değiştiriunesine gerek olmadığı- nı söyledi. nmızı gâvurlar yapacak... Bu ülkenin evlatlan asırlar boyu mektebe başlarken besmeleyle başlar. Siz geldiniz besmeleyi kaldırdmız; yerine, Türküm, doğruyum... Sen bunu söyle- yince öbür taraftan da Kürt kö- kenli Müslüman evladı, ya öy- le mi? Ben de Kürdüm, daha doğruyum.... Deme hakkını ka- zandı. Bunlar başörtüsüne mü- saade etmiyor. Huıstiyanlara uşak ohnayacağız' gibi sözlerie yasa koyucu TBMM'nin üyele- ri hakkında gâvur nitelemesi yapnğı, öğrenim kurumlarmda besmelenin kakhnlarak Tür- küm, doğruyum şeklinde bir avınm yapıldığmı ima eden iba- rekr kullanarak vatandaşlan- mız arasında ırk kimliğinin ön plana çıkanldığuıı belirten sap- tamalar yapnğı, bu dunımun üniter devlet yapnnızile bağdaş- madığu.." Savcı, mütalaasmm sonuç bölûmünde, sanığın hal- kı din ve ırk farkhhğı gözeterek kin ve düşmanlığa açıkça tahrik etmek suçunu işlediği tüm dos- ya kapsamıyla anlaşıldığından, TCY'nin 312/2. maddesi gere- ğince cezalanduıhnasma karar veribnesini istedi. Sanık avukatı Mehmet Ener de esas hakkındaki görüş ve Ankara DGM Cumhuriyet Baş- savcüığı'ndan gelen kaset dö- kümü ile ilgili rapor hakkında savunmasun yapmak üzere ek süre verilmesini talep etti. Mah- keme heyeti savunma için ek süre vererek duruşmayı er- teledi. Tahran: intikam alınacak Îran'dan Irak'a protesto notası Dış Haberler Senisi - lran'da parlamento seçimle- rine sadece iki hafta kala re- jim karşıtı Halkın Mücahit- leri'nin başkent Tahran'da düzenlediği bombalı saldı- nlann ardından lran'da ger- ginük sürüyor. Îran, başkent Tahran'da önceki akşam meydana ge- len saldırı nedeniyle Irak'ı sert bir biçünde protesto et- ti. İRNA'nın, verdıği habe- re göre, Irak'ın Tahran Mas- lahatgüzan Abdülsattar Al Ravi dün Îran Dışişlen Bakanlığfna çağnlarak, kendisine protesto notası verildi. Merkezi Irak'ta bu- lunan Îran rejimi karşıtı Halkuı Mücahitleri örgütü- nün saldmyı üstlenmesinin ardmdan verilen protesto notasuıda Irak, Halknı Mü- cahitleri örgütünün kendi topraklannı kullanarak Iran'a karşı saldm düzenle- mesine izin vermesi nede- niyle, BM Temel Sözleş- mesi ve uluslararası kural ve yasalann ağu* biçimde üüalinden sonnnlutunıldu. Notada aynca, Iran'ın her türlü tehdidi püskürtme hakkını sakh tuttuğu da be- lirtildi. Önceki gün başkent Tah- ran'da havan topu ile düzen- lendiği belirtilen saldm so- nucu 1 kişi ölmüş, 5 kışi ya- ralanmıştı. Tahran yönetı- mi saldınların intikamınm alınacağı tehdidini savurur- ken terör eylemlerinden do- layı Irak ve Türkiye 'yi so- rumlu tutan Îran basmı, hü- kümetı misillemeye çağu-- dı. İran'daki Devrim Muha- fızlan'nın başı General Ra- him Safavi Irak'ta üslenen Halkın Mücahitleri'nden Tahran'daki patlamalann intıkamının ahnacağını bil- dirdi. Rejim karşıtı örgütün ey- lenılennden Bağdat'm so- rumlu olduğunu kesin bir dille ifade eden Safavi. "I- rak. rejim karşıtlannın tran topraklanna sr/nıalannı en- gellemezse, İran ve süahh güçleri sert bir şekilde kar- şıhkverecektir'' dıye konuş- tu. Devnm Muhafızlan'nın görevinın "tran'ı tüm cep- hekrde savunmak ve suur bölgelerinde güvenliği sağ- lamak" olduğunu vurgula- yan General Safavi, yine de Tahran yönetiminın bundan sonra olabilecek saldınlan siyasi yollarla engelleyebi- leceğini umduğunu belirtti. Iran'ı kanştuan patlama- lann sorumluluğunu üstle- nen Halkm Mücahitleri ör- gütü ise, elemanlannın ön- ceki gün Îran sınınna 40 ki- lometre mesafedeki örgüte ait Anzali kampında zaman ayarlı 6 tane 107-mm'lik fii- zeyı tam patlamalanndan az önce bulduklannı duyurdu. Örgütün dün yayımladığı bıldınde. "Devriye muhan- zı mücahitlerin hızlı ve dik- katli davranmalan sayesin- de füzeler ve bir bubi tuzağı patlanıadan durdurulabil- di"_denildi. Öte yandan, lran'da ya- yımlanan muhafazakâr ga- zeteler de, cumartesi akşa- mı meydana gelen patlama- lar nedeniyle dün hüküme- tı Bağdat'a karşı misilleme- de bulunmaya çağırdılar. istihbarat birimleri raporu '150 radyo irticai yayınyapiyor' », ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-İstihbarat birimle- ri, propagandannı Islamın hedeflerine ulaşmadaki önemini kavrayan irticai unsurlann, özel radyo ve te- levizyonlann kurulmasma ağırlık verdiklenni vurgu- ladı. Özellikle Marmara ve İç Anadolu bölgelerinde ideolojik amaçlı yaym yap- tığı belirlenen 280 radyo- dan 150'sinın, 64 televiz- yondan 39'unun irticai yönde yaym yaptığı belir- lendı. Radyo ve televizyonlann RTÜK tarafindan gerektiği şeküde denetlenmediğine ışaret eden istihbarat birim- leri, bunlar hakkında savcı- lıklar tarafindan soruştur- ma da açılmadığnıı kaydet- tüer. Raporda, tarikat, dernek, örgüt ve vakıflann toplu- mun her kesimine sızma, ikna etme ve örgütlemenin vazgeçilmez araçlan oldu- ğu kaydedildi. trticai unsur- lann, hedeflerine ulaşmak için her türlü görsel ve ya- zılı basını propaganda için etkıli şekilde kullandığı vurgulandı. Ideolojüc amaçlı yaym yaptığı belirlenen 280 rad- yodan 150'sinin, 64 televiz- yondan 39'unun irticai yönde yaym yaptığı belir- lendi. Siyasal tslam parale- luıde yayın yapan radyo ve televizyonlann sayı itiba- nyla Marmara ve tç Ana- dolu bölgelerinde yoğun- laştığına dikkat çekildi. Ra- porda, irticai unsurlann de- netimsizlikten yararla- ndıklanna dikkat çekildi. Raporda, Siyasal Islam düşüncesine sahip gazete, dergi, radyo ve televizyon- lann. tran'ın Türkiye'deki terör rolünü özellikle gör- mezlikten gelmeyi sürdür- düğüne işaret edıldı. Ali Kayahan anıldı Gözalü kayıplannın ilki unutulmadı FATMAKOŞAR Bundan tam 27 yıl önce, 6 Şubat 1973 tarihinde gözal- üna alındıktan sonra kendi- sinden haber alınamayan İs- tanbul Devlet Mühendislik ve Mimarhk Akadenüsi öğ- rencisi AB Kayahan yakla- şık bir yıl sonra Cumhuri- yetgazetesinde "Kayıp Ara- myor" üanlanyla arandı. Turkiye'de ilk "gözalti kaybr" olarak kitaplara, ha- berlere, eylemlere konu ola- cak Ali'nin acıh babası Os- man Kay'ahan Cumhunyet'e verdiği ilanlarla "oğhmu so- ruyontu". 1973'ü ızleyen yülardan günümüze, "kayıp Ksteteri'' o kadar uzadı ve "kaym otayian" öyle kanık- sandı ki; yakınlannı kaybe- denler baba Kayahan gibi ar- tık ılanlara umut bağlamı- yorlar. Kayahan'ınsorgusu- nu yürüten polis müdüriinün adını vererek hesap sorul- ması yönündeki istelderini yineleyen dava arkadaşlan aracımn kimi zaman polis, kimi zaman gündemı altüst eden Hizbullah cınayetlerin- deki gibi, terör örgütleri ol- duğunu söylüyorlar "HaaranHareken" dava- sından arkadaşlan, önceki gün, Kayahan'ı anma top- lantısı düzenledi. Toplantı- da zamanaşımından dolayı hukuken herhangi bir giri- şimde bulunulamadığı kay- dedilirken sorunun "demok- rasi ve vicdan" sorunu oldu- ğu belirtildi. Toplantıda ko- nuşan yazar Rasih Nuri De- ri, Kayahan'ın sorgusunu yürüten kişinin dönemin Adana Polis Müdürü Mete Altan adli kişi olduğunu be- lirterek "Hesap sorulacak olursa. sorguyu yürüten de fezlekede inızası bulunan ki- şi de Mete Ahan'du-1 * dedi. Kayıplar konusunun derin, ulusal bir sorun olduğunu belirten 1leri. "Söz koausu olanbir devlet poütikasıdır" diye konuştu Adına dershane Türk Mühendıs Mimar Odalan Birlıği (TMMOB) İkinci Başkanı Celal Beşik- tepe, Kayahan'ı gelecek ku- şaklara eğitim kurumuyla tanıtma amacıyla adına ders- hane düzenleme girişimi ol- duğunu söyledi. Beşiktepe. "Kayıplan yok eden kontra derinliklerini ortaya çıkar- mak bir iktidar ve demokra- si sonınudur. Bu nedenle ÇH tavı. özgürtükler ve demok- rasiüzerüıde yoğunlaşbnyo- ruz" dedi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle