Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 29 ŞUBAT 2000 SALI
10 DIŞ HABERLER dishab@cumhuriyet.com.tr
KAVŞAK
OZGEN ACAR
Olaylardan 'habersiz' istihbarat!
•Kadın Kasabı' Henri Deare Land-
ru, geçen yüzyılın başında Fransa'da
on kadın ve bir genç erkeği öldürdü.
Landru, evienme sözü ile kandırdığı
kadın kurbanlannı mutfağındakı ku-
zinede tek tek yaktı. Tüm dünyada yer
yerinden oynadı. Kadınlar sokağa çı-
kamaz, erkekler de kımseye evliîik
önerisi yapamaz oldu. Yakalandı, yar-
gılandı, idam edildi. Olay sinemaya
uyartandı.
Biryüzyıl önce de Fransa'da "Ma-
viSakal" öyküsü anlatılırdı. Cinsel ba-
şansızlığı nedeniyle altı eşını de öldü-
ren, yedıncısının kardeşlerince öldü-
rülen bir kişinin gizemli yaşamı akta-
nlmaktaydı. Macar besteci Bella Bar-
tok öyküyü "Mavi Sakalın Şatosu"
adıyla operaya uyarladı.
"Hizbullah Kasaplan"n\n öldürdü-
ğü 60 kişinin cesedi bulundu. Yakla-
şık altı günde bir "fail-i meçhul" ci-
nayet. Ekranlarda sanki "Landru Ci-
nayetleri" dizisini ya da "Mavi Saka-
lın Şatosu" benzeri "Hiz-
bullah'ın Vahşet VMalan'nı
izliyoruz. Bu tür korku filrn-
leri, dünya televizyonlann-
da, genellikle çocuklaryat-
tıktan sonra, geç saatlenje
gösterilir. Amaç, çocuklann
korku içinde büyümelerini
önlemek, tinsel sağlıklannı
korumaktır. Oysa Türkiye'de
"öcü geliyor" alışkanlığının
yerini saat 18'den itibaren
•Hizbullah Geliyor" adlı kor-
ku ftlmleri aldı. Hizbullah,
genç beyınlerdeki Islam
inancına da darbe vurdu.
Bir akşam bakıyorsunuz ek-
randa "Hizbullah'ın Cepha-
neliği"... Falanca ilin emni-
yet müdürü başarılı silah
operasyonunu ballandıra
ballandıra anlatıyor. Arka-
sında, operasyonu gerçek-
leştiren üç-beş emniyetçi.
(Bu gizli polislerin yüzlerini
Henri D. Landru
Sadettin Tantan
göstermemeleri gerekmez mi? Keş-
ke bu polisleri kameramanlarla kapı-
şan toplum polisleri ile değiştirseler
de gösteriler daha iyi görüntülense!)
Ikinci akşam, bir başka kentte Hizbul-
lah'ın "açılsusamaçırtüründen giz-
li hücresi ekranda. Kameralar, yine
biremniyetyetkilisine bir "zoom" ile-
ri, bir "zoom" geri yapıyor.
Bir başka gece, İBDA-C örgütü
üyelerinin gizli törenlerini yansrtan vi-
deo kasetı ekrana getirilmeden önce
emniyet görevlisi mangalda kül bı-
rakmıyor. Bir başka emniyetçi, "Va-
sat" adlı köktendinci örgütûn militan-
lannın, bir ıımak kıyısında "piknik"
havasında, nasıl silah ve Uzakdo-
ğu'nun yakın dövüş egitimi yaptıkla-
nnı gosteren kasetin ele geçirilışi ile
övünüyor. Piknik belli ki yazın yapıl-
mış. Açık havada sılahlar patlıyor. Va-
satçılar kendilerini görüntülemişler.
Peki bu başanlı emniyetçi, TC'nin te-
mellerinin ateşlendiği piknik günü ne-
redeydi? Ekranlara geten kaseöerin ço-
ğu son beş yıl içinde çeşrtli tarihler-
de çekilmiş... Hiçbiri polis kamerala-
nndan çıkmış değil.
Şimdıye kadarki uygulamasına gö-
re başanlı Içişleri Bakanı Sadettin
Tantan, 1992-1995 yıllan arasında
Hizbullah - PKK çatışmasında 400
PKK'li ve 200 Hizbullahçının öldüğü-
nü açıkladı. Demek ki Hizbullah lehi-
ne 2-1 biten çatışmayı izleyen emni-
yet, kımın PKK'li, kimin Hizbullahç) o\-
duğunun çetelesini dahi tutabilecek
yetenekte! Tantan'ın açıklamasına
göre 1997'de 649, 1998'de 1106,
1999'da 1040 Hizbullahçı yakalan-
mış. Tek bir Allah'ın kulu da çıkıp bu
cinayetler hakkında bir ipucu verme-
di mi? Bir de ABD Dışişleri Bakan
Yardımctsı HarofcJ Hongju Koh utan-
madan, Türkiye'de sanıklara işkence
yapıldığını savtıyor! Olaylann ortayaçık-
ması ıçın Hizbullah başının, öldürü-
len bir kişinin cep telefonu ile konuş-
masma değın ıstihbaratçılar neredey-
di? 17 Ocak öncesinde telekulakla-
nn hatlan kısa devre mi yaptı?
Bir başka gariplik, Van'da
beş polisın şehit edildiğt otay-
da yaşandı. Polislenn "Ne-
den çelikyelek giymedikle-
n"soruldu. Giydıkleri "çelik
yelekler" medyaya göste-
rildi. Kurşun geçirmemesi
gereken yelekler delik de-
şiktı. Neymiş efendim, pc-
lisler "yanlışyelek" giymiş-
lerdi. Bu tür operasyonlar-
da başka tür çelik yelek giy-
melen gerekırmiş! içtşlen Ba-
kanlığı bu çelik yelek skan-
dalını ortaya çıkarmakzorun-
dadır. Bu yelekleri kim yap-
tı? Kaça alındı? Denenme-
di mi? Artık hangi polis, çe-
lik yeleğe güvenebilir?
Değişik operasyonlarda
değışik yelek gıyilmesı ge-
rektığı söylendiğinegöreya-
kında Christian Dior, Türk
polısıne "Hizbullah" türü,
Yves Saint Laurent, "İB-
biçimi, Zeki Triko AntalyaDA-C
plajlanndakı turizm polisine "trans-
parent (saydam)" yeleklerini tanıtrnak
için defileler düzenlerlerse şaşırma-
yın! Bu gazete, on yıldır Uğur Mum-
cu'su, Ahmet Taner Kışlalı sı, Hik-
met Çetinkaya'sı, Aydın Engin'i,
Oral ÇalışJar ı, Mehmet Faraç'ı ve
yerel muhabırlen ile Hizbullah bağlan-
tılı pek çok faili meçhul olayı dile ge-
tirdı, çeşrtli kanıtlan ortaya çıkardı, is-
tihbarat verdı. Acaba, Mıllı İstihbarat
Teşkilatı, Emniyet Genel Müdürlüğü
ve Jandarma istıhbaratı on yıldır ne-
redeydı? Emnıyetçiler, hergece bir TV
kanalında Hizbullah olayı ile övünür-
ken, 10 yıl boyunca kendi hatalannı
da itiraf etmiş olmuyorlar mı?
Bir an, Hizbullah'ın yenne Yunan ca-
suslannı, Rus ajanlannı, Saddam'ın
teröristlerini koyalım. Bunlar, Türki-
ye'de 60 cinayet işlesinler ve istih-
baratçılar da bundan haberdar oJma-
sın! Oİacak iş mi? Akıl alıyor mu? Yok-
sa Hizbullah ve istihbaratçılar arasın-
da derin ilişki savlannın doğruluğu
mu geçerli?
Haftanın süzgecine takılanlar
Geçen haftanın, satır aralannda
kaybolan bazı düşüncelerini büyü-
teç altına alalım. Yunan Başbakanı
Konstantin Simrtis'in. Türklerin yo-
ğunlukta olduğu Gümülcine'de yap-
tığı bir seçim konuşmasında:
"B'ız kendi adımlanmızı attık, şim-
di Türkiye'den adım bekliyoruz."
*
Yunan Dışişleri Bakanı Yeorgios
Papandreu'nun News-
week dergisinin "Ecevit,
Kıbnslı TürMeri çözüm için
cesaretlendirecekmi" so-
rusuna yanıtı: "Türk Or-
dusuna adayı istila emri-
ni veren kişi olarak, tarih-
sel mantık çerçevesinde,
çözümlerin zamanı geldi
diyecek kişi de odur. Bu-
nuyaparmı? Bu, ne biçim
çözümden söz ettiğimize
bağlıdır."
•
Geçen hafta bu köşede, Papa
Ikinci John Paul'ün "Hac V///"nda
Türkiye'ye gelmeyiş nedenlerini sa-
yarken, nasıl Müslümanlara "Mek-
ke Turizmi" adıyla tur düzenlenemez-
se Türkiye'nin de "Inanç Turizmi"
adıyla tanrtım yapmasını Vatikan'ın
yanlış gördüğüne değinmiştik. Pa-
zargünü Cumhuriyet'in arka sayfa-
sında sekiz sütunluk "Inanç turiz-
mine hazırolmalıyız" başlıklı bir ha-
ber vardı. Uludağ Üniversitesi Bur-
sa Meslek Yüksek Okulu görevlisi
turizm bilim uzmanı Hûseyin Kara
"Türkiye'de 'inanç turizmi' kavramı-
nı ilk olarak kendisinin ortaya attı-
ğını, bunun kanıtlannın devletin ar-
şivlennde ve uluslararası kuruluş-
lann belgelerinde deyeraldığını..."
açıkladı.
*
Üç belediye başkanının tutuklan-
ması nedeniyle "mazo-
şist" medyamızda "AB'ye
giriş artık hayal" kıyame-
tinin kopartıldığı gün iki
haber ve bir yazı dikkati
çekti. Birinci haberde
(Necmettin Erbakan gi-
bi) Fransa'nın seçilme ya-
saklısı aşın sağcı lideri Je-
an Marie Le Pen'in yerel
vekillık hakkının da elin-
den alındığı bildiriliyordu.
seçilen sağcı parti lideri Jörg Ha-
ider topa tutuluyordu. Yazısında ll-
hanSelçuk mazoşist medyaya şu
tepkıyı gösteriyordu:
"Eloğlu bizi binbir niyaz ve aşa-
ğılamayla AB 'nin bekleme odasına
aldı, şamaroğlanı yaptı; ikide birteh-
dit edip korkutuyor
- Seni içeri almam ha!
Bu iş artık can sıktı; ezilip büzü-
leceğimize kendimize birgelsek;
- Almazsan alma ulan!"
Sevgi güniinde
viagra!
Neyse bu haftayı tatlı kapatalım...
14 Şubat'ta, "Valentine" günü yine
kutlandı. Milyonlarca gül
sevgililere sunuldu.
Hediyeler verildi, Internet
aracılığıyla sevgi kartlan gönderildi.
Gazetelerde sevgi iletileri
yayımlandı. Bazılan gazetelere
haber oldu. New York Times'da
tam sayfa yayımlanan "Viagra"
reklamına ne demeli?
Elmek: oacar@superonline.com Fax: 0312. 46815 79
Birliğin savunma bakanlan, AGSK'yi tartışmak üzere Portekiz'de bir araya geldiler
AB savııııması masadaSINTRA(Ajanslar) -Avrupa Birlığı (AB)
üyesi ülkelerin savunma bakanlan, Porte-
kiz'in Sintra bölgesinde düzenlenen gayri res-
mi toplantıda, Avnıpa Güvenlık ve Savıuı-
ma Kimliğı (AGSK) konusunu tartışülar.
Gündemın en "hassas" maddesının, AB üye-
si olmayan NATO müttefıklerinin AGSK'ye
.katılunian olduğu belirtüdi.
Helsinkı zırvesınde aluıan kararlar doğ-
rultusunda 2003 yılına kadar, insanı yardım
operasyonlan ve kriz yönetimi harekâüan dû-
zenleme yeteneğıne sahip askeri bir gûç oluş-
turmak ısteyen AB, bu amaçla gereğuıde 60
buıe kadar askeri bir araya getırebüecek bir
• Dün yapılan toplantıda, Avrupa Güvenlik ve Savunma
Kimliği'ndeki en önemli sorunun, Türkiye gibi AB üyesi
olmayan NATO müttefiklerinin durumundaki belirsizlik
olduğu vurgulandı.
mekanizma kurmak ıstiyor. AB, genelkur-
may başkanlanndan oluşan bir "Askeri Ko-
mite" ile ûst düzey uzman ve bürokratlan btr
araya getırecek bir "Savunma ve Güvenlik
Komitesi" çerçevesinde karar mekanızma-
sını harekete geçiriyor. AGSK bünyesınde,
NATO'nun devreye girmediği durumlarda
kullanılacak olan bu güçlenn, NATO imkân
ve yeteneklerindenyararlanması arzu edilir-
ken AB üyesi olmayan lttifak ülkelerinin.
AGSK'nin karar mekanizmasına kablım du-
rumlan önemli bir sorun oluşturuyor. Bel-
çıkalı diplomatlar, "AGSKdosyasınınenza-
yıf bölümünün, AB üyesi olmayan NATO
müttefiklerinin durumundaki belirsizlik (rf-
duğumı" ifade ettıler ve bu ülkelenn (Tür-
tNGİLlZ 'HATASI'
'Toplama
kamplan
vuruldu'
• lngilizlerin, n. Dünya
Savaşı'nın sonlannda 4
toplama kampını vurduğu ve
10 bin kişinin öldüğü bildirildi.
PARİS (AA) - Ikinci Dünya Sava-
şı'nın sonlanna doğru, yanlış istihba-
rat alan Ingiliz savaş uçaklarmın Na-
zilere ait 4 toplama kampını bomba-
layarak 10 bin esiri öldürdükleri ıddıa
edildi.
ABD'li film yapımcısı Lawrence
Bond tarafından hazırlanan "Tayfiı*
nun Son Saldınsı^ adlı belgeselde, 3
Mayıs 194S'te, Adotf Hitkr'ın ölü-
münden üç gün sonra, Baltık Deni-
zi'nde Nazilere ait 4 yüzer toplama
kampuun Ingiliz savaş uçaklan tarafin-
dan yanlışlıkla bombalandığı belırtılı-
yor. Saldından kurtulmayı başaran ba-
zı kişilenn anılanna dayarularak hazır-
lanan belgeselde, lngılız ucaklannm ilk
hava akınından kurtularak yüzmeye
çalışan esirleri nasıl yenıden bomba-
ladığı, tanıklann ağzından aktanlıyor.
Belgeselde, hava akınına katılan ba-
zı Ingüiz pilotlar, bombaladıklan ge-
mılerde Nazı liderlerinin bulunduğu
konusunda kendılenne yanlış bilgi ve-
nldığini ıfade ettıler.
kiye, Macanstan, Polonya, Çek Cumhuriye-
ti, Norveç ve tzlanda) "hakh endişelerine"
yanıt getirümesı için önce AB'lilerin gerçek
askeri yeteneklenrun verayetlerininbehrlen-
mesi gerektiğıru anlattılar.
AGSK'nin karar mekanizması dışında
kalmayı reddeden ve bu dunımda AB'nın
NATO ımkân ve yeteneklenni kullanması-
na sıcak bakmayan Türkiye gibi müttefik-
lerin tepkılenru değerlendırecek olan savun-
ma bakanlannın, "böyle bir sorunyüzünden
AGSK'nin en baştan fiyaskoya dönüşmesin-
den endişe ettikleri*' beluiıliyor.
Belçıka Savunma Bakanı Andre Flabaut
konuyla ılgılı değerlendırmesin-
de, "önce AB'lilerin temeli at-
maları ve tam olarak ne hedef-
lediklerini belirlemeleri gerekti-
ğuıi" soyledı \ e henuz hıçbır şe-
yın net gözükmedığıni anlattı.
A\ıısturya^ya tepkj
Öte yandan Avusturya'nın
yenı hükümetinin savunma ba-
kanı Herbert Scheibner'ın AB
toplantısına katılımı tepkilere
yol açtı. JörgHaider'm Özgür-
İükçü Partısı (FPÖ) üyesi olan
Scheibner'm katılımını protes-
to eden Belçika Savunma Ba-
kanı Flahaut, aralannda Avus-
turyalı meslektaşının da bulun-
duğu bakanlar önünde yaptığı
konuşmada, "rahatsızlığını" dı-
le getırdı. Belçıka'run Avustur-
ya'yla tum asken bağlannı kes-
me karan aldığını belirten Fla-
haut, "Avusturya sa\ıınma ba-
kanlığı FPÖ'den bir bakana,
Belçika ve Avusturv a arasmda-
ki tüm ikili askeri ilişkileri kes-
me karan aldım" dedı
Binlerce kişi evsiz kaldı
Geçen hafta sonu Doğu Afrika
ülkelerinden Zimbabwe ve Mozambik'i
vuran Eune kasırgası binlerce kişinin evsiz
kahnasına yol açarken pazar gecesi
arahksız süren yağışlann kurtarma
çalışmalannı olumsuz > önde etkikdiği
bildirühor. Mozambik'teki kurtarma
çabşmalanna yalmzca iki helikopterin
kablabitdiğL, yoğun yağjş yüzünden
ulaşüamayan böl^ierde çok sayıda kişinin
mahsur kaldığı belirtiüyor.
Her iki ulkedeki selkrde ve Güney Afrika
Cumhurryeti'rıin kuzej' eyaletlerinde iki
haftadır süren yoğun vağışlarda yüzlerce
kişinin öldüğü de kıtanın güney ucundan
gelen haberler arasında.
Güney Afrika Cumhuriyeti, sellerin yol
açOğı su baskmlannda evsiz kalan
sığmmacüara kucak açacagmı açıklarken
uluslararası yardım kuruluşlan ve özellikle
Birieşmiş MÜletier MültecUer Yüksek
Komiserhgi'ne (UNHCR) işbirBği
çağnsmda buhındu.
(Fotoğraf:REUTERS)
FPÖ lideri, koalisyonun çalışmalannı engellememek amacını taşıdığını söyledi
Haider,parti liderliğinden istifa ettiVtYANA(AA)
-MericezsağHal-
kmPartisi'yleku-
rulan koalisyon
hükümetiıleulus-
lararası alanda
büyük tepkı alan
Avusturya'dakı
aşın sağ eğılımlı Özgürlükler Par-
tısı'nın (FPÖ) lıden Jöerg Haider,
parti başkanlığından ıstıfa ettı.
Haider'in, dün TSİ saat 23.00'te
gerçekleştirilen FPÖ toplanhsında
parti liderliğinden isüfasını açıkla-
dığı kaydedildi. Avusturya Haber
Ajansı'nm verdığı haberde, FPÖ h-
derlığınden ıstıfa eden Haıder'ın,
Carinthia bölgesi valiliğını sürdü-
receğı beliraldi. Ajans, Haıder'ın,
FPÖ toplantısında yapöğı konuş-
mada, yeni hüknmetin çahşmab-
nnı yokûşasürmemekiçnı istüa et-
tiğini" söylediğim duyurdu. Parti
liderliğinden aynlarak danışman-
lık görevine devam etmeyı kararlaş-
tu^n Haider'ın, merkez sağ Halkın
Partisi ile kurulan koalisyon hükü-
metine yönelık eleştınlen azaltmak
ıçın istifa etnğı kaydedılıyor. Özgür-
lüklerPartısı'nın Avrupa Parlamen-
tosu'ndakı üyesi PeterSidırovsky da
yapöğı açıklamada, Haıder'ın bu-
nu yapmaya hakkı olduğunu, zaten
çok fazla çalıştığını söyledi. Sıch-
rovsky, Haider'in karannı destekle-
dığını kaydettı. Sıchrovsk>
r
, FPÖ lı-
den Haıder'ın partiden istifa ederek
8 aydır >ürütmekte olduğu Cannt-
hıe Vaülığı görevıne ağırlık verebı-
leceğinı ve bunun gelecektekı baş-
bakanlık çalışmalan ıçın referans
olabıleceğini belirtti. Haider de ge-
lecek yıllarda başbakan olmak iste-
dığinı söylemışti
USSM
4Sırp
yargı
önündeLAHEY (AA) - Bosna- Her-
sek'tekı iç savaş sırasuıda Boş-
nak mahkûmlann dövüldüğü ve
aç bırakıldıklan Omarska ceza-
evuıi yöneten Bosnalı Snplann,
Lahey'dekı Uluslararası Savaş
Suçlan Mahkemesı'nde (USSM)
yargı lanmalan dün başladı.
Savcılık makamı, yüzlerce
mahkûmun katledildıği, ırza ge-
çüdıği ve işkence edıldığı Ornars-
ka'nın yönetiminden Miroslav
Kvoçka, Milojica Kos, Mlado
Radiç ve Zoran Zigiç'ı suçlu-
yor. Kvoçka, Kos ve Radiç, sa-
vaş ve insanlık suçlan işlemek
suçlamalanndaa, Zıgiç ise mah-
kûmlara işkence etmek ve kat-
letmek suçlamalanndan yargıla-
nacak. 4 Bosnalı Sırp'ın suçlubu-
lunmalan halinde ömürboyu ha-
pıs cezalanna çarpünlabilecek-
len kavdedihvor
m
Cstün Akmen
KÖR BAKKALIN GÖZLERİ
"Senfonik Bir Öykü"
..Yef yef mosal, yer yer deneme havasjndo yazılmıs mecnzi anlatım, eöretieme,
irooi, alıntı ve göflmmekfk zengınteştirilmtş, ah katmanda öykü aıuatıasımn
yorattıâı müzikle bir gül gibi kat lcat ocılan öyküler...
ZEYNEPAÜYE
...Senfoni orkestrosmdaki tüm sazlann(
öykünün bir
kısmınt anlattığı, yazarın deyimiyle "senfonik öykü sonsuzdan başloyıp
sonsuza giden oloylar ve insanlona örülü...
AY$E MENGİ
...Yasam birikiminin uç verme arptnmalon... akmaya yoi artryon duygu
geriümleri... "Hamlefin cözömsüzlüğünü irdelenie, "Hovva* olayının estetfğnu
kurtotorTKJ ve yazarın gözlemlerini objektif kılma gibi yazısol girisimler, tşte
bu duygu ırmaâı'nın arayışlarınt oluşturuyor.
"Cumhurtyet Kuap Kulübü "
Sergi Salonlan ve Temsilciliklennde
CD armağanh...
AksoyYayiMİkSan.veTic.A.Ş.
A K 5 o T Aytar Cod F Ebrioğlu Sok. 25/1-2(80*00) 1. Levent/ktanbul
Y A T ı N c ı L ı K Td:(0212) 284 M 36, 284 90 41 -42 Fab:(0212) 284 84 37
İLAN
T.C.
SİNCAN ASLİYE HUKUK
HÂKİMLİĞİ'NDEN
EsasNo: 1999/716
Sincan Aslıye Hukuk Mahkemesı'nuı 24/09/1999 ta-
rih, 1999/716 es. 1999/970 k. sayılı ilamı ile Içel ilı Tar-
sus ilçesi, Yanıkkışla mh/köyû, cılt: 196, sayfa: - kütük:
92'de nüfusa kayıtlı Hasan Hüseyın ve Hatice'den olma
23/07/ 1981 doğumlu Meliha San'nın ismi Aycan ola-
rak düzeltilmiştır.
tlan olunur. 08/02/2000 / , .
Basuı: 10228
SPK ve Türk Ticaret Kanunu gereği yayımlanması
zorunlu ilanlannız için Cumhuriyet size özel bir
fiyat sunuyor:
Türkiye Baskısı Brüt st/cm 20 $
Bilgi için: (0212) 513 84 60-61
513 95 80
514 07 53
FakS: (0212) 513 84 63 Cumhuriyet