16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2 8 ŞUBAT 2000 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Milli Güvenlik Kurulu tehdit değerlendirmesinde irticayla mücadeleyi ilk sırada saydı 28 Şuhat:Tarihseldönemeç 3. YILI3VI DOLDURDU Irticaya en sert çıkış• Baştarafi 1. Sayfada Konsepti'ni (MASK) değiştirerek tehdit unsurla- nnda birincı sıraya irticayı aldı. RP'nin DYP üe ko- ' - aüsyon oluşturarak ıktıdara gelmesı. dönemın Baş- £" bakanı NecmeOin Erbakan'ın Türkiye Cumhuri- yeti'nin temel ilkelerine ve yönüne karşı tutumu- nu bütün davranışlanyla ortaya koymasının ardın- dan başlaülan 28 Şubat sürecı 3. yılını doldurdu. 1995 yılında yapılan seçimler sonucunda RP'nin birinci parti olması, koalisyon arayışlannda önce- . likle dışandan destekli ANAP-DYP hükümetini olanakü kıldı. DYP Genel Başkanı Çiller aleyhin- de TBMM'de soruşturma komisyonlan açılması- nı ANAP'lı milletvekillerinin de desteklemesi üze- rine bu hükümet kısa ömürlü oldu. Çiller, RP ile başlattığı koalisyon görüşmeleri- nı kısa süre içinde sonuçlandırarak sürectn başla- masınaneden olacak REFAHYÖL hükümetini kur- ' ~ du. Hükümetin kurulması Ue Susurluk tartışmala- n aynı döneme denkgeldi. NecmettmErbakan, Baş- bakan olmasının ardından ilk yurtdışı ge/jlenni İran, Libya, Sudan gibı ülkelere yaptı. Erbakan'ın Libya gezısmde bu ülkenın lıden Muammer Kad- dafi'nin Türkiye içın kullandığı sözler kamuoyu- nun büyük tepkısıne neden oldu. Erbakan, lslam ûlkelerinin yer aldığj D-8 birliğinin oluşturulması içın de gınşımlerde bulundu. Tarikat şeyhlerine iftar yemeği : REFAHYOL hükümeti döneminde tophımdan ve kamuoyundan büyük tepki aian olaylardan biri de tarikat şeyhlennın Başbakanlık Konutu'nda ıftarye- meğine çağnlması oldu. Erbakan, Cumhuriyet ta- nhinde ilk kez tarikat şeyhlerine iftar yemegi ve- rerek devrim yasalanyla yasaklanmış tarikat lıder- liğini "meşnT kılmak istedi. RP'lı Betdr Yıküz yönetimindeki âincan Belediyesi'nce düzenJenen ve dönemtn tran Büyükelçisi Muhammed Rıza Bagheri'nin de kanJarak şeriat çağnsı yaptığı "Ku- düs Geces" toplantısı da büyük tepki çektı. Top- lantının ardından TSK tanhi uyanlanndan bırini da- v e ı T , Jba yapü. Etimeşgut Zırhlı Tümenj'ne bağü tank- lar Sincan sokaklanndan geçlı. Dönemın Genelkur- ma>' 2. Başkanı Çevik Bir, REFAHYOL'un bakanı Abdullah GüJ ik gittiği ABD ziyaretinde, Sin- can'da tanklann yürümesını "Demokrasiyebalans ayan yapdk" şeklinde değerlendırdi. REFAHYOL'atepkfler REFAHYOL'un uygulamalan ve çetelere karşı tepkiler "\tarttaşgirişimi'' adında somutlaştı. Yurt- taş girişimi, "sürekli aydınhkiçin bir dakika karan- fck" kampanyası başlatırken, her gün saat 21 .OO'de üflce çapında ışıklar söndürüldü. Hükümetin uygulamalan ve tepkiler karşısında kilitlenen ve hiçbir çalışma yapamayan TBMM, de- rinleşen bunalıma önlem üretemedi. Buna karştn Cumhurbaşkanı Sûleymaıı Demirei, dönemın baş- bakanı Erbakan'a toplam 64 mektup yazarak top- lumdaki huzursuzluklara dikkat çekti. REFAHYOL hükümetinin uyguJamalanna tep- ki, tanklann Sincan'da yürümesinin ardından da- ha da hızlandı. Genelkurmay'da bütün meslek ku- ruluşlan çağnlarak kendılenne irtica brifingi ve- rildi. Basına verilen brifıngde bir general, "Biri bökümet boşhıgunu dokhırmaya roecbur etmeyi- niz. Bütün i>i niyedi yetki ve görev sahipteri birİe- şmiz" uyansında bulunuyordu. Erbakan'ın ailesi ve torunlanyla bırlıkte 25. defa hacca gitmek için giy- dığı giysiyle "Romafabn andırdığınr belırten dö- nemın Erzurum Jandarma Bölge Komutanı Tuğge- neral Osman Ozbek başbakan ve hükümetin uygu- lamalannı çok sert eleştirdi. Özbek, Erbakan'ın Libya'da "çâçadıradaKaddarı'dendmiediğiaza- rm" Türkulusunun onurunu uıcıtriğjne dikkat çek- ti. Genelkurmay daha önce yaptıgı çalışma sonu- cunda MASK'ı değiştirdi ve iç tehdit sıralaması- nın ilk strasına irticayı getırdi. Bu doğrultuda yine Milli Güvenlik Savunma Belgesı de (MGSB) de- ğiştirilerek irtica tehlikesine dikkat çekildi. Genel- kurmay bünyesinde oluşturulan ve irtica ile müca- dele yöntemlerini belırleyen Batı Harekât Konsep- ti'ni (BHK) uygulamak üzere Batı Çalışma Grubu (BÇG) kuruldu. BÇG, kriz dönemi boyunca çalış- malannı ilgili birimlere iletti. Hükümet üzerinde- ki bu baskıya karşın Erbakan, kamuoyunun tepki- sini "fesattar" diye niteledi. TarihiMGKtoplantea Gerginliğin bu aşamaya ulaştığı bir ortamda 28 Şubat 1997'de toplanan MGK'de MTT, Emniyet, TSK ve diğer istihbarat birimlerince hazırlanan 70 say- falık irtica raponı gündeme genrildi. Toplanüda, ra- por başbakan ve başbakan yardımcısının itirazı ol- madan bütün kurul üyelerine anlatıldı. 9 saat sü- ren toplanu sonunda en önemli özelliği "yapönm" koşulunu içeren kararlar Erbakan, Çiller ve kuru- lun diğer üyeleri tarafından imzalandı. Kamuoyu ve TSK'nin eleştirileri karşısında DYP'den istifalar başladı. Bu partiden istifa eden- ler daha sonra DTP'yi kurdu. Çiller, yükselen mu- halefetın etkisini azaltmak için dönüşümlü başba- kanlık gereği başbakanlığın kendisine verilmesini ısrarla istemeye başladı. Bu istem karşısında uzun süre dırenen Erbakan, sonunda DYP ile birlikte hükümeti yürütecekleri- ni ve sadece başbakanlık sırasının Çiller'e geldi- ğini belirten bir dekJarasyonla birlikte görevi Çan- kaya'ya iade etti. Görevin iade edildiği sırada DYP'de istifalar nedeniyle milletvekili sayısı azal- mış ve parti TBMM'de ikincilikten üçüncülüğe düşmüştü. Cumhurbaşkam Demirei, bütün liderle- ri Köşk'e çağırarak görüştû ve yasal süreyi fazla uzatmadan ANAP lideri Mesut Yıhnaz'ı ikınci kez köşke çağırarak hükümeti kurma görevini verdi. Yıl- maz, DYP'den aynlanlann kurduğu DTP ve DSP ile birlikte hükümeti kurdu. • Baştarafi I. Sayfada Erbakan'ın daunzaladığı önlemJerpa- ketinde Türkiye 'deki irticai faaliyet- lere ilişkin saptamalar ve hükümetin uygulaması konusunda kararlılıkla öngörülen önlemler şöyle sıralandı: Dfncl akimlar: Dinci akımlar ve din sömürücüleri, devlet yöneti- mini demokratik ve laik cumhunye- tımızı, halkımızı, maddi ve manevi baskı altına alma çabasmda görül- mektedir. Atatürk ilke ve inkılapla- n unutfurularak milli devletimızın temelleri, siyasal lslam anlayışı ile ye- niden şekillendınlmek ıstenmekte- dir. Dışışlen Bakanlığı ülkemizin laik, demokratik, sosyal hukuk devletin- den aynlmayacağım, tüm dost ve dost görünümlü ülkelere yeniden göster- melidir. Laiklik, bütün anayasal ku- nımlann da meşruiyet kaynağı ola- rak vurgulanmalıdır. İrtica yanlılannın ve bölücülerin he- deflenne ulaşmasını önlemek için özellıkJe genç kuşağa Atatürk ilke ve ınkılaplanm anlatmak ve sevdir- mek gerekmektedir. Bu anlayış, ilköğ- retim sürecinde sağlam ve pedagojik bir formasyonla güçlendirilmehdir. Dinsel bağnazlıktan kaynaklanan bir nefretin halkımızı ijıanan ve ınan- mayan şekJınde kamplara ayınnak isteyenler üzerinde idarenin ortak bir anlayışla demokratik usullerle engel olması sürdürühnelidır. Laikliğin yasalarla uygulama ala- nına sokulmasını sağlarnak için, Türk Ceza Kanunu'nun 312. maddesinde bu yönde eylemsel nitelıkli suçların ve Terörle Mücadele Kanunu'nun 8. mad- desinde de propaganda nitelikJi suçla- nn yeniden düzenlenmesi gerekmek- tedir. Dini tnançlaragöre, yaşam tarzını sür- dünnek ve kişilerin istedikleri hukuku seçme haklan gibi söylem ve iddiala- nn, propaganda olarak değerlendirilme- sine ilişkin düzenleme Terörle Müca- dele Yasası'nda yapılmalıdır. "Devle- tin, ülkesi vemüetiyle böiünmezbûtün- lütn" ifadelen sadece etnik bölücülük olarak aJgılanmamalı, her türlü bölü- cülük bu arada dini bölücülük olarak da yorumlanmalıdır. Tarikat OkUllan: Tarikat baglan- tıh özel yurt, vakıf ve okullar, devletin yetkili organlannca denetım altına ah- narak Tevhidi Tedrisat Kanunu gereği Milli Eğitim BakanlığYna devredihne- M İ L L İ C Ü V E N L İ K K U R U L U N U N 2 8 S U B A T ' T A K İ A C I K L A M A S I 'Cumhuriyet yasalanndan taviz yok'l-Milli Güvenlik Kurulu, 28 Şubat 1997 günü Sa- yın Cumhurbaşkam başkanlığında Başbakan, Genel- kurmay Başkaiu, Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yar- dımcısı, Milli Savunma Bakanı, tçişleri Bakanı, Kuv- vet Komutanlan, Jandarma Genel Komutanı ve MGK Genel Sekreteri 'nin iştirakleriyle Çankaya Cumhur- başkanlığı Köşkü'nde aylık olağan toplanbsuu yap- mıştır. İ- Kurulun bu toplanüsında; bölücü terörie mü- cadelede şimdiye kadar alınan tedbirler ve elde edi- len sonuçlann genel bir değerlendırmesı yapılmış, bu mücadelenin devletimizin ülkesi ve milletiyle böiünmez bütünlüğüne gönülden inanmış, bu inan- cı sonsuza dek sürdürmeye azimli hallamızın, bası- nımızın devletin bütün kurum ve kuruluşlan ve mil- li iradenin sembolü olan yüce parlamentonun des- tekleriyle çok olumlu bir noktaya ulaştığı müşahe- de edilmiştir. Elde edilen bu sonuçlann bundan sonra halkımı- zın huzuru ve güvenligi ile ekonomik, sosyai, kül- türel ve siyasal yaşamına olumlu olarak yansıması için bu konuda alınacak tedbirlenn bir plan dahılin- de süratle yürürlüğe konulması gerektiği hususun- da görüş birliğine vanlmıştır. Alınacak bu tedbirle- nn güvenlik içinde gerçekleştirilebilmesi bakımın- dan halen 9 ılde devam etmekte olan olaganüstü hal uygulamasının 30 Mart 1997 tarihinden itibaren 4 ay daha uzatılması uygun bulunmuş ve bu göriişün Bakanlar Kurulu'na bildirilmesine karar verilmiştir. 3 - Toplantıda Kıbns sorunu ve Yunanıstan'la iliş- kilerle ilgili durum değerlendirmesı yapılmış, bu konuda Türkiye'nin ve KKTC'nin hak ve menfaat- lannı korumayı amaçlayan siyasi, ekonomik ve as- keri tedbirler uygun buhınarak Bakanlar Kurulu'na bildirilmesine karar verilmiştir. 4 - Toplanüda biihassa anayasa ve Atatürk miîli- yetçiliğine bağlı demokratik, laik ve sosyal hukuk devleti olarak belirlenen Türkiye Cumhuriyeti Dev- leti'ne karşı çağdışı bir kisve altında zemin oluştur- maya yönelik rejım aleyfatan faaliyetler de gözden geçirilmiş, Türkiye Cumhuriyeti'nin varfığını, Atatürk iflce ve ınkılaplan doğrultusunda çağdaş medeniyet yolun- da demokratik sistem içerisinde ilerlemesinin temi- nat alttna alınması ve cumhuriyet yasalannın uygu- lanmasından asla taviz verilmemesi gerektiği, Anayasanın tanunladığı cumhuriyetin demokratik, laik ve sosyal hukuk devleti ılkelerinin sağlıklı bir şekilde düzenlenmesıne ımkân sağlayacak güvenlik, ulusal banşın önem ve öncelık taşıdığı, • Cumhuriyet ve rejim aleyhtan yıkıcı ve bölücü gruplann laik ve antilaik aynmı, dernokratik ve sos- yal hukuk devletini güçsüzleştirmeye yeltendiklen, • Türkiye'de laikliğin sadece rejirnin değil, aynı zamanda toplum huzuru ve demokrasinin de temi- naö ve bir yaşam tana oldugu, • Devletin yapısal özünü oluşturan sosyal hukuk dfevleti ve adalet ilkeleri anlayışmdan vazgeçileme- yeceği, yasalarla belirtilmiş kurallann göz ardı edi- lerek yapılan çağdışı uygulamalann da hukukun üs- tünlüğü ilkesiyle bağdaşmayacağı, • Türkiye'nin 1997 yılı içinde, AB'ye tam üye ola- cak ülkeler listesine girmeyi öncelikli bir hedef ola- rak sürdürdüğü böyle bir dönemde resmi ve sivil kurum ve kunıluşlann bu sürece katkıda bulunma- sının gerekli olduğu, bu sebeple demokrasimiz hak- krnda kuşkulara yol açacak, Türkiye'nin yurtdışm- daki imajı ve itibannı zedeleyecek, her türlü spekü- lasyona son vermek gerektiği. Türkiye Cumhuriye- ti'nin laik, demokratik, ınsan hakJanna saygılı, sos- yal bir hukuk devleti olduğu yönündeki temel ilke- İerin anayasamızrn ve devletimizin teminatı altında olduğu, rejimin; kendisine ve geleceğine yönelik tartışmalann içinde bulunduğumuz ortamda Türki- ye'ye yarardan çok zarar verdiği, • Açıklanan bu esaslar aksıne davranışlann top- lumumuzda huzur ve güveni bozarak yeni gergin- liklere ve yaptınmlara neden olacağı değeriendiril- miş, bu konularda alınacak ve alınması gereken ted- birler uygun bulunarak bu tedbirlenn Bakanlar Kurulu'na bildinlmesine karar verilmiştir. lidir. Bu konuda tçişleri Bakanlığı, Mil- li Eğitim Bakanlığı ve vakıflardan so- rumlu Devlet Bakanlığı sonımludur. 8 yilllk editim: Genç nesıllenn dimağlannın öncelikle cumhuriyet, Atatürk, vatan ve millet sevgisi, Türk milletini çağdaş uygarlık düzeyine çı- karma ülkü ve amacı doğrultusunda bilinçlendirilmesi ve çeşitli mihrakla- nn etkisinden korunması bakımından 8 yıllık kesintisız eğitim bütün yurtta uygulanmaya konulmalı; temel eğitim almış çocuklara ailelerin isteğine bağ- h olarak devam edebileceği Kuran kurs- lannın Milli Eğitim Bakanlığı sorum- luluğu ve kontrolünde faaliyet göster- meleri için gerekli yasal düzenlemeler yapıhnalıdır. Kuran kurslan: Kurankurslaıy- la ilgili olarak kontrol ve denetim esas ve usullen saptanarak yönetmelik ha- zırlanmalı, Başbakanlığa gönderihne- lidir. Kuran kurslan denetim yönetme- lıği, 1 ayiçffidehazırlanarak Başbakan- lığa gönderilecektir. Başbakanlık, kanun değışıklik tasa- nlaruıı 15 gün içinde hükümet tasan- sı haline getirip TBMM'ye sunacaktır. Başbakanlık yönetmelik tasansını 15 gün içinde yürürlüğe koyacaktır. imam-natlp okullari: Cum- huriyet rejimıne ve Atatürk ilke ve in- kılaplanna sadık aydın din adamlan yetiştirmekle yükümlü milli eğitim ku- nıluşlanmız Tevhid-i Tedrisat Kanu- nu'nun özüne uygun ihtiyaç düzeyin- de turulmalıdır Cumhuriyet rejimini ve Atatürk ilke ve inkılaplanna bağlı vatandaşlar yetiştirihnesi hususu, her meslek grubunda olduğu gibı din adam- larımızın yetıştinhnesı konusunda da. temel teşkıl etmektedir. Ancak din ada- rru eğıtimıni üstJenmış olan imam-ha- tip liselerinin siyasi tartışmalara hedef haline getirümesi konuya hassasiyet kazandırmıştır. Din adamı eğıtımının amacından saptınlmaması ve siyasi tercihlerin bir sembolü haline getiril- memesi maksadıyla din adamı ıhtıya- cının ve niteliklerinin saptanması ve bu- nun ardından eğitim planı yapılması gereksinimi vardır. Bu amaçla, Diyanet tşleri Başkanlı- ğı, bir kalkınma planı dönemi itibany- la ihtiyaç duyulan din adamı sayısı ve niteliklerini belirleyecektir. Her sevi- yedeki din adamının yükseköğrenim görmesi esas alınmalıdır. Her kalkınma planı dönemi itibany- la MEB 8 yıllık eğitim uygulamalan- nı esas alarak ımam-hatıp hselenmn eği- tim ve ögretım müfredat programla- ayla okuL öğretmen sayısı ve nitelik- lerini yeniden düzenlemelidir. ŞerlatÇI teSİSler: Yurdun çeşit- li yerlerinde yapılan dını tesisler belli RtHülUHTÜTUKUNSlM! mHUlUH TUTUKUNSIN! ARIKAîyyVAUtlDAGITHSIN ADD tstanbul şubelerine üye bir grup^8 Şubat kararlanna destek vermek amacryla Taksnn Cumhoriyet AnıO'na çdenk koyarak saygı dnraşunda bulundu. ADD htanbul şubelerinin açıklamasında 28 Şubat sürecinin bitmediği vurgulandı İrticayla mücadeleyasalan uygulansın' lstanbulHaberServisi-Ata- türkçü Düsünce Derneği (ADD) Istanbul şubeleri, irticayla mü- cadele yasalannın yansından fazlasmın Meclis Genel Kuru- lu'na ındırilmediğıne dikkat çe- kerek 28 Şubatkararlannm mut- laka uygulanmasını istedi. ADD Istanbul şubeleri adına yapılan açıklamada, "28Şubat'mhûkü- ınetideMedis'i de kararlan da artik yok" denıldı. ADD tstanbul şubelerine üye birgrup, 1997'de MGK tarafin- dan dönemınhükümeüne sunu- lan ve irticai faaliyetlere karşı kararlılıkla mücadele edümesi- ni öngören 28 Şubat bildirisi- ne destek vermek amacıyla Tak- sim Cumhuriyet Anıtı'na çe- lenk koyarak saygı duruşunda bulundu. Saygı duruşunun ar- dından, basın açıklaması yap- makisteyen ADD üyelerine po- lis izin vermedi. Bunun üzeri- ne, Atatfirkposterleri ve "Atam iandeyiz", "Fethullah Gülen tutuklânsın, Tarikat yavabui dağrtüsm" yazılı pankartlar ta- şıyan ADD'liler Gençlik Mar- şı söyleyerek Galatasaray'daki dernek merkezine doğru yürü- yüşe geçti. ADD tstanbul 11 Merkez Şube Başkan Yardım- cısı Yenüiha Türk tarafından burada yapılan açıklamada, 28 Şubat kararlannm ardından üç yıl geçtiğı vurgulanarak şeriat- çı akunlann hedefinın tslam devleti modeli olduğu vurgulan- dı. Bu bilgiler ışığında gerçek- leştirilen MGK toplantısında. Türkiye Cumhuriyeti'nin var- iığının, Atatürk ilke ve devrim- lennın çağdaş medeniyet yo- lunda, demokratik sistem için- de ilerlemesinin teminat altına alınması ve cumhuriyetyasala- nnın uygulanmasından asla ta- \iz verilmemesınin önemle vur- gulandığı anımsatılarak "Ayn- ca şeriatçdarmetkinokhığu tes- pitedflen vabflarm denetim aJ- tına ahnmaa, Lsıy-maIçnm vp v«- li gibi mölki amirierin cumhu- riyet rejimini benimsemiş kişi- kr arasmdan atanması isten- miştir" denildi. Türkiye'de laikliğin sadece rejimin değil, aynı zamanda de- mokrasinin de teminatı ve bir yaşam tarzı olduğunun altı çı- MCK bildirisine sayfalarında az yer vermişlerdi Dinci basın görmezden gelmişti Lstanbul Haber Servisj- Her ftrsatta 2% şubat kararlarınaiateş püsküren şeriatçı ba- sının bir kesimi, kararlann açıklandığı 28 Şubat 1997 tarihli MGK bildirisini gör- mezden geiirken, kimisi de haberi "MGK'den uzlaşma çıkt" başlığıyla ver- mişti. Dönemın Başkanı RP lideri Necmet- tin Erbakan'ın bir süre imzaJamamak için direndığı MGK bildirisini Lslamı kesimde- ki bazı gazeteler şöyle vermişti: YeniŞafak. "GergmSkcıknıadı''başlığıy- la verdiği manşet haberinde medyayı ve si- yasıleri gergmlık yaratmakla suçladı. Ha- berde beklentilerin aksıne MGK bildirisin- de " GergmükdeğB, uzlaşma havaa vanb" yorumu yapıldı. Zaman "MGK'mn rekor toplantısın baş- lıklı haberinde, MGK toplantısı öncesinde basının konuyla ilgili haber ve yorumla- nnda darbe ve muhtoa içerikü yayînlar yap- bğını öne sürdü. MiffiGazete: Haberi sağalttaraftaküçük olarak verdi ve "Darbedye MGK takMdt" başhğını kullandı. Aidt: MGK toplantısını birinci sayfada görmedi. Demirerin Erbakan'ayazdığı id- dia edilen uyan mektubuna geniş yer ayır- dı. zılen açıklamada özetle şöyle denildi: "Şeriat tebdidinin Türkiye için hâlâ bir munarata sorun ot- duğtı açık bir şekilde ortaday- ken baa siyasflerin '28 Şubat, sürecini tamamladı' jddmdeld oy avatağma yöoeiik açıldama- bnnarılamakiagöçlükçekryo- roz. İrtica ile ilgili mücadele yasalannın yansından fazlası MecfcGenel Kuruhınaindiril- medi. Mevcnt hükümeti ve TBMM'yi 28 Şubat kararlan- nın eksflcsizuygolaııması konu- snnda göreve davet edryoruz." "Türkiye laikrir, laik kala- cak", "Laik bağunsız tam de- mokratikTörkiye" sloganlan- nırj arıldığı basın açıklaması- nın ardından bir gazetecinin, "Taksim'de basın açıklaması içjnian akkmzmı" sorusunu ya- nıtlayan Yemlıha Türk, izin için 10 gün önce başvurduklarını, ancak bir yanıt alamadıklannı belirtti. Tebliğ edihnemiş baş- vurunun kabul edilmiş sayüa- cağını anlatan Türk, "Kaldı ki cumhuriyeti savunmak için kimseden izin atanayı düşün- müyoruz" dedi. çevrelere mesaj vermek amacıyla gün- demde tutularak siyasi istismar konu- su yapılmamalı. bu tesislere ihtiyaç olup olmadığı Diyanet Işleri Başkan- lığYnca incelenip mahalli yönetimler ve ilgili makamlar arasuıda koordine edilerek gerçekleştırilmelıdir. Diyanet tşleri Başkanlığı'nın Teşkilat Yasa- sı'mn büyük bir kısmı Anayasa Mah- kemesı tarafından iptal edilmiştir. Bu kanun şu anda var ile yok arasuıda bir durumdadır. İptal edilen hükümlerin yerine yenileri yasalaşrnadıkça Diya- net tşleri Başkanlığı'nın birçok konu- da yetkisiz ve güçsüz durumu sürecek- tir. Taiikatlara SOIl: Varlıklan 677 sayılı yasa ile men edilen tarikatlann ve bu yasada belirtilen tüm unsurlann faaliyetlerine son verilmell, toplumun demokratik, siyasi ve sosyal hukuk dü- zeninin zedelenmesi önlenmelidir. 677 sayılı yasaya ek olarak, Türk Ceza Ka- nunu'nun 312. maddesinin işletilmesi konusunda savcılar uyanlmalıdır. TSK'den atılan $erlatçı su- baylar: İrticai faaliyetleri nedeniyle Yüksek Askeri Şûra kararlanyla Türk Silahlı Kuvvetleri ile ilişkileri kesilen personel konusu istismar edilerek TSK'yi dine karşıymış gibi gösterme- ye çalışmalan, medya mensuplannın TSK ve mensuplan aleyhindekı yaym- lan kontrol altına alınmalıdır. Ordudan atılan serlatçılar: trticai faaliyetlen ve disiphnsizlikleri veya yasadışı örgütlerle bağlantılan nedeniyle TSK'den ilişkileri kesilen personelin diğer kamu kurum ve ku- ruluşlannda istihdamı ile teşvik unsu- runa imkân verilmemelidir. SeriatÇI kadrola$ma: Başba- kanlık tarafından, Atatürk'e ve Atatürk- çülüğe düşman ve irtica yanlısı kişilerin bakanlık, kurum ve kuruluşlarda istih- dam edilmesi, varsa söz konusu perso- nelin istihdamına son verilmesine ilişkin genelge yayımlanmabdır. fran ö m e ğ i : Ülkemizi çağdışı bir rejimden ve din istismannın sebep olabileceği muhtemel bir çatışmadan konımak için, tran'ın ülkemizdeki re- jim aleyhtan faaliyet, rutum ve davra- nışlanna mani olunmalı. Meznep farklılıldan: Aşm din- ci kesimin Türkiye'de mezhep aynhk- lannı körükleyecek tehlikeli faaliyet- ler mutlaka önJenmelidir. S a n k Ve Ctîppe: Kıyafetle ilgi- li kanuna aykın olarak ortaya çıkan ve Türkiye'yi çağdışı birgörünüme yönel- tecek uygulamalara manı olunmah, bu konudakı kanun ve Anayasa Mahkeme- si kararlan taviz verilmeden öncelikle ve özellikle kamu kurum ve kuruluş- lannda titizlikle uygulanmalıdır. Çağ- daş ohnayan görüntü ve kıyafetlerin yoğunlaştığı semt, mahallelerbulundu- ğu gibi devlet dairelerinde de türban, çember sakal, tesettürlü giysiler için- de bulunanlar artmaktadır. Adalet ve tçişleri bakanlıklannca yayımlanan ge- nelgeler, özenle uygulanmalı ve takip edilmelidir. Kurban derllerl: Kurbanderile- rinin. mali kaynak sağlamayı amaçla- yan ve denetimden uzak rejim aleyh- tan örgüt ve kuruluşlar tarafından top- lanmasma mani olunmalı. üntformalı koruma: özeiüni- forma giydirikniş korumalar ve buna neden olan sorumlular hakkında yasal işlemler ivedilikle sonuçlandınlmalı. Mlllet-Ümmet: Ülke sorunlan- nın çözümünü millet kavramı bazında ele alarak sonuçlandırmayı amaçlayan ve bölücü terör örgütüne de aynı baz- da yaklaşarak onlan cesaretlendirici girişimler yasal ve idari yollardan ön- lenmelidir. Atatürk'e Saldiri: Büyük kur- tancı Atatürk'e karşı yapılan saygısız- lıklar ve Atatürk aleyhine işlenen suç- lar hakkındaki 5816 sayılı kanunun is- tismar edilmesine firsat verilmemeli- dir.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle