27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2 8 ŞUBAT 2000 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER TBMM gündemi, bu hafta '5 artı 5' ve '3'lü paket pazarlığı'na endeksli 'Paket'te uzlaşma yokANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-Cumhurbaşkanı Sü- feyman Demirel'e ıkıncı kez seçilme yolunu açacak "5 ar- tı 5" önerisinin bu hafta "halk seçsuT önerisiyle birleştınle- rek TBMM Anayasa Komıs- yonu'nda görüşülmesı bekle- nirken Baş.bakan Bülent Ece- vit'in FP'yı ıkna etmek ıçm gündeme getırdığı U 3'lü ana- yasa değtşüdiğipaketi" konu- sunda ortaklar arasında uzlaş- ma sağlanamadı. Ecevıt'in "jesfinden memnun kalan FP ise siyasi yasaklann süresi aşağı çeki- lerek Necmettin Erbakan'a hemen siyaset yolunun açıl- ması için "pazârhğa devam" hazırlığına gırdı. Başbakan Bülent Ecevit'ın, liderler zırvesınde gündeme getirdığı ve Cumhuıbaşkanlı- ğı seçimleriyle ilgilı 101. maddenin yanı sıra anayasa- nın 69 ve 86. maddelerininin .de değiştirilmesi önerisi, par- tiler arasında yeni bir tartışma baslatn. Bu pazarlık hûkümet ortaklan arasında gergınlık yaratırken DYP de "mini pa- kete" karşı çıktı. FP ise paketı bıraz daha genış- letmek için pazarlık çıtasını yûk- seltmeye hazırlanıyor. Anayasanrn 69. maddesinde ya- pılacak değışiklıkle sıyası partıle- rin kapatılmasının zorlaştınlması- nın yanı sıra siyasi yasaklann sü- resinin 4 ya da 3 yıla indirilerek yasaklı lıder Erbakan'a, Türk Ce- zaYasası'nın312 maddesinde de- ğışıklık yapüarak da Tayyip Erdo- ğauı'a siyaset yolunun açılmasını isteyen FP, pazarlık masasına bu konulan da getırecek. CHP liderinden Cumhurbaşkanlığı'na endeksli anayasa değişikliğine tepki Altan: Siyasal rüşvet veriyorlar Öymen-Sağduyuistedi. ANKARA (AA) - CHP Genel Baskanı Attan Öymen, Cumhurbaşkanuğı seçımıyle ılgıh yapılmak ıstenen anayasa değışıklıgının, hükümet programında bulunmayan dığer bazı anayasa değışıklıklenne endekslenmesinin kamuoyunda "syasi rüşvet" olarak algüandığını söyledı. Oymen, "Sağduyuhı milletvekükrinin, SayiB Başbakan'ın ve Sayın Cumhurbaşkanı'nın da böyk biryöntemi içine sindinnemesi gerekjr" dedi. Oymen, cumhurbaşkanlığı seçıminin Türkiye tanhınde görülmemış biçimde pazarlık konusu haline getinldiğını savundu. Cumhurbaşkanlığı seçırru için yapümak istenen "5 artı 5, Meclis seçsn" formülünün ortaya atılmasırun ardtndan ortaya çıkan tepkilere karşı, iki anayasa değişıkiığının hûkümet tarafindan, progıamlannda buhınmamasına rağmen gündeme getırildığinı kaydeden Öymen, bunlardan binsının FP'nin isteğıni yerine getinne, diğerirun ise mılletvekillenni memnun etme amacını taşıdıgını öne sürdü. Öymen, hûkümet programında sadece anayasanın 83. ve 100. maddelerinin degıştınlmesıntn yer aldığıru anımsatarak bu maddelerin milletvekıli dokunulmazlığının sınırlandınlmasına ve bakanlar hakkındaki soruşturmalann kolaylaş&rümasına yönelik olduğunu ifade ettı. Öymen şu görüşleri dile getirdi: "Bugün TBMM'de bulunan siyasi parâler hûkümet programında yer aian bu iki somut vaadi haariamadan, bunun tam tersine değişikKk gerçekfeştirmek istemektedirier. Programdaki vaat, mffletveldlkri ve bakaniara tanınmış ayncahktenn azalülmasrydL Oysa şündi getiriknek istenen değişiktiklerden biri miflervekin' ayncakklanna bir venisini daha ekleyecektir. Bu gerçekleşirse miBetvekül ayhklan her türtû smriandınnadan koparüacakur." Bu iki önende fazla ısrarcı ol- mayacak olan FP, Erbakan ve Er- doğan'la ilgilı önerilerin kabul edıhnemesi durumunda yahıızca siyasi partilerle ilgilı düzenlemey- le yetineceğı kaydedildı. FP Ge- nel Başkan Yardımcısı VeyselCan- dan, 69. maddeyle ılgili düzenle- meyle hükümetin jest yapmaıun yanı sıra kendi görevini de yerine getirmiş olacağını belırterek şu görüşlen dılegetırdı: "FP kilit parti konumunda. An- cak istikrar istryoruz. O nedenk bunu istismar etmek yerine daha uzbşmacı bir tavır gösteririz." Ortaklann "5 artı 5* önensıyle ilgili toplayacağı ımzalann bir ıkı gün içinde TBMM Başkanhğı'na sunulması beklemyor. FP Grup Başkanvekili Bülent Armç, partisınin Ankara ıl gençlik kollannca düzenlenen panelınde, partisinin pazarlık yapmadığmı ilen sürerek "Bir elbise giyerken bunun için bir gömlek. bir kravat da yakışır dryoruz, demetiyiz" de- dı Anayasa değışikliklennın kışi- ye bağlı yapılmasının yanlışlığına ışaret eden Annç, "Bunun ne hu- kuld ne de insani otduğunu ifade et- mek istrvorum. Cumhurbaşkanı- nın artık tarihte yerini ahnası ge- reldr" dıye konuştu. "Bin oyu da olsa DetnireTe bir tek oy vermeye- ceğûü" vurgulayan Annç, cum- hurbaşkanının halk tarafindan se- çıhnesı gerektığını yıneledi. DSP'deikifîre DSP'den bir iki mılletvekili dı- şuıda tüm mılletvekillenmn bu öneriye ımza koyması bekleniyor. MHP lıden ve Başbakan Yardım- cısı Devlet Bahçeh' de ımzalann fı- resiz toplanması konusunda grubunu uyardı. ANAP'takı ımzalann da 20'yı aştığı öğ- renildi. DYP grubunun imzalannın da iktıdardan toplanacak im- zalara eklenmesi bekleniyor. Bu önerinin. 2 Mart günü top- lanacak TBMM Anayasa Ko- misyonu'nda muhalefetin "halk seçsin" önensiyle bir- leştınlerek görüşülebıleceği bildirildi. '3'lü paket tartışması' ANAP Genel Başkan Yar- dımcısı Mustafa Taşar, 3 1ü paketle ılgıh karan bugün top- lanacak başkanhk dıvanı top- lantısında vereceklerinı söyle- dı. Taşar, ANAP'ın "demok- rasiyi özümsemiş ve yaşamış bir parti" olduğu ıçın önenye ımza atanlara da, atmayanlara da kanşmadıklannı vurguladı. ANAP lıden Mesut Yıhnaz'ın lıderler zırvesındekı uzlaşma- yı "kerhen desteklediğine" ihşkm bir göriiş belırtmediğı- ni, bu konudakı haberlerin ger- çeği yansıtmadığyıı savunan Taşar, ANAP'ın rüştünü ispat- lamış bir parti olduğunu, sağ- duyulu ve yapıcı bir siyaset izledı- ğini kaydettı. DYP Genel Başkan Yardımcısı Nevfel Şahin de 3'lü paketi kabul etmedıklennı beürterek "Nereden çıktı bu üçlü paket? Böyk önemli bir anayasa değişikliğine milktve- kiJi maaslannı koymak demokra- srve karşı bir ayıpür" dedi. Şahm, bunun mıllervekıllerine saygısızhk ve Cumhurbaşkanlığı makamını hafıfe almak olduğunu kaydederek paketm demokrasıyi saglam zeminlere oturtma çabası- nı sonuçsuz bırakacağını söyledı. Uflık Uras, dün biten ODP 2. Büyük Kongresi'nde yeniden genel başkanlığa seçildi 'Yeıri bîr dönemecin eşîğindeyîz'ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Özgürlük ye Da- yanışma Partısrnin (ÖDP), 25-26 Şubat tanhlerinde gerçekleştırilen 2. büyük konferansının ardından. dü- zenlenen 2. büyük kongresi dün tamamlandı. Seçtme tek aday olarak giren Ufuk Uras, 703 delegeden oy kul- lanan 370'inin tamamınm oyunu alarak yeniden genel başkan seçildi. Partınin ku- rucu üyelennden eskı tnsan Haklan Demeği (İHD) Baş- kam Akın Birdal ve_TM- MOB Başkanı Yavuz Önen, ilende yeni bir Kürt partisi- ne dönüştürülmesi beklenen "Yeni Demokrasi Hareke- ti"nin çalışmalanna katıl- malan nedemyle Ankara II Disiplin Kurulu'na sevk edüdiler. ÖDP'nin 2. büyük kong- resi dün Ahmet Taner Kış- lalı Spor Salonu'nda ger- çekleştinldi. "Yeni binyüda yine devrim, yine sosya- fizm", "istersekTürkivede- ğjşn-", "Arûk ekmek, banş, özgürlük, demokrasi", "TEDAŞ, POAŞ, Telekom, ülkenin yağmalanmasma son" yazılı pankartlann ası- lı olduğu salonu dolduran partililer sık sık, "Yaşasın devrim vesosyanzm". "Dev- rim yolunda. genç \ı aşuıda, yaşasın özgürlük, dayamş- ma", "Inadma aşk, inadına devrim ve sosyaBzm". "Çe- teler halka besap verecek". "Faşizme karşı omuz omu- za"." Yaşasın halklann kar- deşliği' 1 sloganlannı attılar. Salona annesi Nevin Uras ile bıriıkte gelen Ufuk Uras'ı partıliler, "İnadına aşk, inadına devrim ve sos- yalizm" slogam eşliğrnde ÖDP kongresineHADEP Genel BaşkanıAhmet Turan Demir ile eskitHD Genel Bas- kanı Akın Birdal da kabkn. Ufiık Uras, 703 delegeden oykuDanan 370"inin tamamı- run oyunu alarak yeniden genel başkan seçildi. (Fotoğraf: AA) ayakta alkışladılar. Ufuk Uras konuşmasın- da, partinın tüm zor zaman- larda bütünlüğünü sürdür- meyi başardığmı behrterek " 'Rüzgâr esince ilk saman parçalan uçar' ilkesi bizde geçersiz kılınmıştır" dedi. Türkive'nin yeni bu- döne- min, ÖDP'mn de yem bir dönemecin eşığınde oldu- ğunu kaydeden Uras, "Bu kongrede solun geleceğini beHrnyoruz" dıye konuştu. Uras, solcularla yıllarca "fih knük edebij'aü'' yaptıklan gerekçesiyle dalga geçildı- ğini anımsatarak dünyada ve Türkiye'de gelir eşitsiz- likleri ve yoksulluğun kor- kunç boyutlara ulaşmasuıa karşın, yaşanun böyle bir şey yokmuşçasuıa akıp geç- tığını söyledi. Sağlıkta ve eğıtımde "paran kadar" hükmünün geçerli olduğu- na dikkat çeken Uras, IMF destekçısı iktıdann, emek- çileri ezmede tam bir uyum ve mutabakat içinde oldu- ğunu söyledi. Uras şuhlan söyledi: "Herkes istikrar adına hükümetin ardına di- zilivor. Halbuki bu istikrann kimin istikran olduğu beüi. EVIF'nin kötü ni>etj doğrul- tusunda, istikrarh biçimde bizi sömürüyorlar. Globaliz- min yeniden \apılanma pro- jesini adım adıın gerçekleş- tiriyorlar. Tamnın liberali- zasyonu dedilderi, 8 milyon insanisanahbir geleceğe sü- rüldemek uğruna söylenen bir lafor. EmekçDerin sosyal güvenüğini ortadan kaldır- ma kararhhğuu kanıtiam^ emek düşmanlanna karşL herkesi dayanışma>-a çağjn- yoruz. Yenifiberalizminte- tikçilerinekarşısizleridaya- nışmaya çağınyoruz. Kapi- taüzmin tehdidi alnndakâe- rin dayanışması hayatidir. Buna sevirci kalınamaz." HADEP'li beledıye baş- kanlanmn tutuklanmasmı eleştıren Uras, "banş süre- cini dinamhiemenin'' savaş ağalannın, fesat yuvalannm işine yarayacağını belırte- rek "Rejim, tozu hahnın al- tına sakbuna sryasetini be- nimsemiştir. Pisfikgünün bi- rinde ortaya çıkmışnr. Ma- dahonun bir yüzü Susurhık, diğeryüzü Hizbullah'tır. Pe- ki bu madah-on kimin boy- nundadır. Onlanhergün te- levizyonlarda izliyoruz ar- kadaşlar*" dıyekoauştu. Uras'uı konuşmasuun ar- dından seçımlere geçıldı. Partınin iki gün süren kon- feransuıda 1873 delegenin, 1770'inin oyunu alarak "tavsiye karan'' ile kongre- ye sevk ettiği Ufuk Uras, kongrede oy kullanan 370 delegenrn tamammm oyunu alarak genel başkan seçildi. Kongrede, 60 asil, 30 ye- dekten oluşan parti meclisı üyelerinin yanı sıra, 40 kişı- lik fahn danışman ve 7 kışi- lik disiplin kurulunda belir- lendı. Fahri danışmanlarla birlıkte 100 kişi olan parti mechsinde, Genel Başkan Uras'm da yer aldığı Özgür- lukçü Sosyahzm Grubu 61, Sosyalist Emek Platformu 24, Ekmek ve Gül Grubu 7, Bağımsız 4, Sosyalist Poli- tika 3, Hareketçiler 1 üye ile temsil edildi. Eski HEP milletvekillen Son Sakık, Ahmet Türk ve Osman OzçeMk'ın de arala- nnda bulunduğu ısımlerin gırişunıyle başlatılan ve ile- nde sıyası partiye dönüştü- rülmesi beklenen oluşumda, partınin kurucu üyelennden Akın Bırdal ve Yayuz Ö- nen'in yer alması ÖDP'de tarüşma yarattı. ÖDP Parti Meclisi (PM), partinin bu gırişımle bırhkte hareket et- mediğine ilişkm bır genel- geyi örgüte gönderdi. ÖDP konferansında, Bırdal ve Ö- nen'in partıden aynlmadan başka bir oluşumda yer al- malanmn eleştirildiği ve bağlı olduklan ilçe disiplin kurulu tarafindan Ankara ü disiplin kuruluna sevk edil- dıklen öğremldi. CHP. hükümetin nükleer enerji konusunda izledigi politikaları irdeleyen bir rapor hazırladı ''Halka rağtnen nükleer yatannıa gidilemez9 MUTLUSERELt - ANKARA-CHP, Enerji veTa- bii Kaynaklar Bakam Cumhur Ersümer'in ihale sonuçlarmı 1 Mart'ta açıklayacaklannı bildir- diği nükleer santralm "kamu ve toplum yararuıı konıyacak geliş- meler sağlanmcaya kadar Türki- ye gündeminden çıkanhnasmm zorunm oWuğu"nu vurguladı. CHP Enerji Masası'nca hazır- lanan raporda, Çevre Bakanı Fev- zi Ayteldn'tn "Nükleerin zararla- rau bflmiyorum, Akkuyu nükleer santrah konusunda bana bilgi ve- rflmedi" sözlenmn eleştınlerek "Hukuk devJetinde böyle bir du- rum olamaz. Bu bevanatla, bu hü- kümetin Akkuyu nükleer projesi üzerinde karar venneye ehil olma- tkgı ortaya çıkmışür" denıldı. Ra- porda şu saptamalara yer verildi: - Dünyada nükleer elektrik santrallan yatınmlan Çernobil felaketinden sonra duraklamışar. ls\eç 1998'den başlayarak art ar- da nükleer santraüarını kapatma karan almışnr. İngiltere ve diğer bazı ülkeler de bu konudaki yan- nmlan durdunnuş ve çahşan ba- n santrallan kapatmıştır. Baü Av- rupa'da sadece Fransa inşaata de- vam etmektedir. • Nükleer santrallara karşı çı- kıhnasınm kaynağı Çemobil ben- zen bir kazamn oluşumu duru- munda, olası felakettir. Özellikle, Ermemstan ve Bul- garistan'da, sınırlanrruza yakm noktalarda faaliyet halınde olan geri teknolojıli nükleer santral- lar, ülkerruz açısından da cıddi bır "yaşam ve doğa" riskı yarat- maktadır. • • - • N ükleer santraDarm yaratn- ğı diğer bir tereddüt ise aüklaruı saklanma sorunundan kaynak- lanmaktadu*. Auldann saklanma- smda reaktörlerin oluşturuhnası kadar yüksek bir teknoloji gerek- mektedir; bu konuda gelecek ne- sillerin yasamınıtehlikeye sokma- yacaktam bir çözüm yolunun bu- lunduğunu da söyleyebilmek ola- sıdeğildir. • Ülkemizde, Mersin Akku- yu'da her biri 1000 megavat gü- cünde iki nükleer santral kurul- ması planlanmış olup, bınncisı- nm 2005, ıkmcısimn 2007 yıiın- da işletmeye açılması hedefalm- maktadır. Bu iki santral yaklaşık 14 milyar kilovat saat enerji üre- tecektir. Bu miktar 2010 ydı top- lam elektrik enerjisı talebınin yüzde 5'ini karşılayabilecektir. • Akdeniz kıyısmda kurulma- sı öngörülen Akkuyu nükleer santrahnın. en iJeri ölçüde güven- H teknoloji ile kurulmuş olsa da- hi; soğutma su\ıı ile denizin doğal koşuSannda \ aratacağı dengesiz- Bk, çevrenin gereğince korunama- yacağı konusunda bu turizm ön- ceBkli bölgemizde yaratacağı te- reddüt, Türkiye'nin deprem açı- smdan güvenli vörelerinden biri olarak tanımlanmasına karşın bu konuda riskin \~ar olduğuna ilis- kin genel kanaat projenin uygula- maya konulması açılanndan olumsuz noktalardır. • Nükleer santrallar konusun- da teknolojik evrimın devam et- mekte oluşu, var olan teknoloji- ler çerçevesmde güvenlık nskı- nm tam olarak sağlanamamış ol- ması, Akkuyu santrah için öneri- lerin de bu kapsam içinde olma- sı Akkuyu ihalesı üzerindeki olumsuzluklan arttırmaktadu-. • Nükleer santral yanrun ma- uyeri diğer santrallardan çok da- ha yüksektir. Halkunız, bir dö- nem başbakanının ve yetkih' baka- nmm, Çernobil kazasmdan sonra tek>izyonlarda ça> içmesini unut- madL Bu sorumsuz, halkı aldatı- cı tavnn bedeüni o dönemde ha- müe olan kadınlanmız, doğan ço- cuklannuz ve kansere yakalanan diğerynrttaşlanmız ödedûer. Hal- kma karşı bu kadar sorumsuz si- yasetçilerin, yöneticüerin. sözde aydmlann olduğu bir toplumda Akkuyu'da nükleersantral kurul- masım kabul ettirebihnekiçin son derece inandıncı gerekçekrie or- taya çıkmak gerekir. Inançlara saygılı laiklik' ve musakka Başbakan Bülent Ecevit'ın "ınançlara saygılı laiklik" söylemi sık sık eleştırı konusu oluyor. DSP Ankara Milietvekili Uluç Gürkan da, Karaman'da katıldığı bir toplantıda bu konuda sıkıştınlmış. Gürkan kolayını bulmuş: - Bu, ilk bakışta 'kıymalı patlıcan musakka' demeye benziyor değil mi? Zaten, patlıcan musakka kıymalı olur, tanımı tam yapmaya ne gerek var, denebilir. Bu tanımlamayı çok kısa ve öz üç sözcükle yapmanın ne sakıncası var? Eğer Sayın Ecevit, "inançlara saygısız laikler var" izlenimı venrse belki haklı karşı çıkışlar olabilir. Oysa biliyorsunuz laikliğin inançlara saygıyı içermesi bir yana, inançsızlık, din düşmanlığı olduğu yolunda bır yaygara var. Bu, bir partinin adeta temel politikası olmuş. Sayın Ecevit, bu propagandaya karşı laiklik tanımını özlü olarak ısrarla pekiştiriyor. Hemen arkasından "Ecevıt'in Fethullah Gülen'e sahip çıkan sözleri" anımsatılarak bir soru yöneltilmiş. Gürkan, bu soruyu da rahat yanıtlamış: - Sayın genel başkanın, hiç Fethullah Gülen'in fikirierini ve yurtiçindeki okullannı övdüğünü duydunuz mu? Romanya'da da gördük, o okullara Atatürk ismini vermekte yanşıyorlar. Bu okullar, Türk cumhuriyetlerinde yaygın. Bu ülkelerdeki eğitimin güvencesi o ülkelenn yönetıcileri. Bunlann, 'dünyevilik' dediklen laiklik konusunda çok hassas olduklan açık. Kerimov, Gülen okullanndan bırinde perukla derse girmek isteyen öğretmeni geri gönderdi. Aynca, genel başkanımız Gülen'in yurtdışındaki okullanna dikkat çekmekle, bizim ne yaptığımızı da sorguluyor. Atatürk'ün kutsal emaneti olan Türk Eğitım Demeği onca yıl sonra 9. okulunu istanbul'da yeni açabildi. Sayın genel başkanımız, bize görevlerimizi hatırlatıyor... Rıdvan Budak, 'aday' olmak istiyor TBMM kulislennde, Cumhurbaşkanlığı seçimleri renkJi söyleşilere konu oluyor. DSP'li bir grup milietvekili kendi aralannda sohbet ederken Başbakan Bülent Ecevit' in "kendisi için" anayasa değişikliği istemediği için bu yönde gırişimde bulunmalannı engeltemesrnden ANAP 'sanal üye' peşinde... ANAP milletvekilleri ve yöneticileri "sanal âlem" Internet'e pek merak saldı. Internet'te bir de web sayfası bulunan ANAP'ta, milletvekilleri ve parti yönetıcileri de bilgisayar ' * • eğitimihe alındı. ANAP Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Taşar da "Internet'le üye kaydının" sorumluluğuna getirildi. Geçen haftaki grup toplantısında Intemet'ten yaptıklan üye kayıtlan hakkında bilgi veren Taşar coştukça coştu: "Mesela eskiden bizde olan şimdi bir başka partide olan arkadaşımızm oğlu bize bir "mail" göndermiş. Biz de ona gönderdik, sonunda yazışa yazışa bu arkadaşımızı ikna ettik, partimize kattık. Inşallah, bir süre sonra eski arkadaşımızı da partimize katanz. öyle anlaşılıyor ki, genel seçimlerde hayal kınklığına uğrayan ANAP, umudunu "sanal âleme" bağlamış. yakınıyordu. llkokul mezunu olan Istanbul Milietvekili Rıdvan Budak, bu duruma bir çare buldu: - Tamam, anayasayı Bülent Bey için değiştirmeyelim, benim için değiştirelim. Ben de üniversite mezunu değılim. Konfederasyon başkanlığı yapmış olanlar seçilebilir, diyeiim... Patates güzeli Tanm ve Köyişleri Bakanlığı, patates stokunu eritebilmek için bir dizi proje üzerinde duruyor. Bunlardan biri de reklam filmi. Tanm ve Köyişleri Bakanı Hüsnü Yusuf Gökalp'in bu filmde oynayacak kadın modeli bir türlü beğenememest ise başma • '•• dert açtı. Önce Hütya Avşar " gündeme geldi, Bakan "yaşlı" dedi, geri çevirdi, diğer önerilere de benzer gerekçelerle karşı çıktı. Bakan Gökalp, filmde oynayacak modeli arayadursun, yurdun dört bir yanından arayan genç kızlar bakanlığın telefonlannı kilitledi. Duyumlanmıza göre bazılan, telefon numaralannı ve adreslerini bırakmakla yetinmeyip "llle de bakanla görüşeceğız" diyoriarmış. Bakanlık yetkilileri, "Bakanla görûşmenize gerek yok. Zaten bu işi promosyon şirketlerine verdik. Onlarla görüşün" deyince de kendilerinden emin şu yanıtı veriyorlarmış: "Bakan Bey bizimle görüşsün, bakın o zaman başka güzel aramaz..." Tek kişilik muhalefet DYP Tunceli Milietvekili Kamer Genç, Meclis kürsüsünü en çok kullanan milletvekillerinin başında geliyor. Aynı zamanda "müzmin cumhurbaşkanı adayı" da olan Genç'in her sözünün sonu dönüp dolaşıp Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'e geliyor. Genç, geçen hafta yine sık sık Meclis kürsüsüne çıkınca, milletvekillerinin tepkisiyie karşılaştı. Hemen savunmaya geçen Genç, "Sizler de görüyorsunuz, iki muhalefet partisi var, pek de öyle muhalefet yapmıyoriar" diyerek hem üyesi olduğu DYP, hem de ana muhalefet FP'ye taş attı. Genç, bir yandan da şikâyetçi milletvekillerinin gönlünü yine kendi "üslubuyia" almaya çalıştı: "Belli bir saatten sonra bakıyoruz, arkadaşlanmız çok sıkılmışlar. Haydi konuşmayalım diyoruz, bir an önce çıksınlar gitsinler, uyusunlar. Yani size bu kadar dostluk da gösteriyoruz." Iktidan da eleştiri yağmuruna tutan Genç, "Ne yapalım ki şans bize gülmedi, 4 dönemdir milletvekiliyim, bakan olamadım'' diye hayıflanınca, FP'li Ömer Vehbi Hatipoğlu'ndan destek gördü: - Seni cumhurbaşkanı yapacağız. Genç, fırsatı hiç kaçırmadı: - Hakikaten bu fırsatı iyi değeriendirin. Beni cumhurbaşkanı seçerseniz, onu da reddetmem canım. Türey Köse, Ayşe Sayın, Sebahat Karakoyun, Emine Kaplan
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle