Katalog

2 8 ŞUBAT 2000 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA J l i J v U i l UİTJJ. / ekonomi@cumhuriyetçom.tr 13 Esnato kunımsal düzenleme ^ 1 Ekonomi Servisi - Sanayi \e Ticaret I&akanlığı bünyesinde esnaf ve sanatkârlar genel ınüdürlüğü kurulmasma ilişkin yasa tasansının TBMM Sanayi ve Ticaret Kjomisyonu'nda benimsendiği bildirildi. Sanayi ve Ticaret Bakanı A - Kenan Tannkulu yaptığı yazılı açıklamada, bugüne kadar esnaf ve sanatkârlara verilmesi öngörülen hLzmetlerin yetersiz ltaldığını belirterek Avrupa Birliği'ne uyum sürecinde esnaf ve sanatkâr kesimin ayakta kalması için her türlü yönlendirici ve destekleyici faaliyette bulunulacağını kaydetti. Iş Bankası'nın sermaye anüşı • ANKARA(ANKA) - tş Bankası'nın sennaye tavanını 650 trilyon lıradan 1 katrilyon 500 trilyon liraya çıkarmak için yaptığı başvuru Sennaye Piyasası Kurulu (SPK) tarafından kayda alındı. Sermayesi 279 trilyon 399 milyar lira düzeyinde bulunan banka, bu yıl 83 trilyon 837 milyar liralık bedelli, 194 trilyon 764 milyarlık bedelsiz, gelecek yıl 167 trilyon 417 milyariık bedelli, 314 trilyon 583 milyariık bedelsiz, 2002 yılında da 294 trilyon 202 milyariık bedelli, 165 trilyon 798 milyar liralık bedelsiz arttınm öngörûyor. DPrnin finans piyasası raporu • ANKARA (AA)- E>evlet Planlama Teşkilatı (DPT), Merkez Bankası'nın ocak ayında döviz kunına ilişkin hedeflerine ulaştığını bildirdi. Merkez Bankası'nın 2000 yılının ılk altı ayiık dönemınde performans kriteri olarak takip ettiği net uluslararası rezervler taban değer olan 12 milyar dolann 4.5 mirjrar dolar üzerinde • C 1 « ' ~ f gerçekleşerek 16.5 milyar dolar oldu. Bankanın üç yıllık bir dönem için uygulamaya koyduğu para programı ve ardından gerçekleşen stand by anlaşması, para piyasasmda faizleri ciddi şekilde geriletri. ÜzelemekHk yasası geliyor • ANKARA (AA)- Bireysel Emeklilik Yasası'na ilişkin çalışmalann tamamlanmak ûzere olduğu ve gelecek ay içinde Bakanlar Kurulu'na sunulacağı öğrenildi. Bireysel emeklilik sistemine katılanlara, 56 yaşında emekli olma ımkânı sağlanırken bu hızmetten faydalanacak olan kişiler, ödedikleri primler doğrultusunda, paralarını toplu ya da maaş olarak alabilecekler. Ham petrol ithalatı • ANKARA(AA)-Ham petrol ithalatı, geçen yılın ocak-kasım döneminde yûzde 4.7 azalarak 20.8 milyon tona geriledi. tthalata ödenen döviz miktan ise yüzde 22.2 arnşla 2.4 miryar dolara yükseldi. 1998 yılında ortalama yüzde 36 oranında azalan ham petrol fıyatlan, 1999 yılının özellikle ikinci yansında gerçekleşen artışlar sonucu, on bir ayda ortalama yüzde 27.8 oranında yükseldi. DOKAP'ta toplantı • TRABZON(AA)- Devlet Planlama Teşkilatı (DPT) ile Japon Uluslararası Kalkınma Ajansı (J1CA) tarafrndan ortaklaşa yürütülen Doğu Karadeniz Bölgesel Gelişme Planı (DOKAP) bölgesel yönlendirme toplantılannın üçüncüsü bugün Trabzon'da yapılacak. Karadeniz Teknik Üniversitesi Atatürk Kültür Merkezi'nde yapılacak toplantıda, JICA-DOKAP Çalışma Grubu'nun sunuşunu eşbaşkanlar Dr. Tsüyosbi Hasbimoto ile Dr. Hasan Gençağa yapacaklar. İki yeni GSM'nin lisans devirlerine yönelik ihale bu hafta ilan edilecek 4 Cep'te ihale savaşıANKARA (AA) - Ulaştırma Bakanlığı'nca kurulması öngörü- len 3 yeni GSM sisteminden özel sektöre verilmesi planlanan 2'si- ne yönelik uluslararası ihale ile ilgili çalışmalar tamamlandı. Ulaştırma Bakanı Enis Ök- süz'ün talimatı çerçevesmde ba- kanlığa bağlı Haberleşme Genel Müdürlüğü, Telsiz Genel Mü- dürlüğü ile Telekom'un birlikte yaptığı çalışmalar son aşamaya geldi. Bakanlık yetkilileri, bu ça- lışmalar sonunda teknik ve idari şartnamelerin tamamlanarak söz konusu 2 adet GSM sisteminin mart aymm ilk haftasında ihale- ye çıkanlacağmı belirttiler. • Yeni şartnameye göre Turkcell ve Telsim ihaleye katılamayacak. GSM 1800 için çok sayıda Türk fırmasının yanı sıra ABD, îspanya, Ahnanya ve Italya'dan fırmalar da teklif vermek için hazırlık yapıyorlar. Kurulması öngörülen 3 yeni GSM'nin bir adeti Telekom'a ve- rilecek, 2 adet GSM sistemi ise açılacak ihale ile en yüksek tek- lifi veren firma grubuna satıla- cak. Bu arada, serbest rekabet or- tamının sağlıklı olarak işleyebil- mesi amacı ile halen Türkiye'de faaliyet gösteren Turkcell ve Tel- sim'in, açılacak olan yeni ihale- ye alınmayacağı kaydedildi. Yetkililer Koç, Sabancı gibi büyük holdinglerin yaru sıra ye- ni GSM ihalesine Almanya, ABD, îtalya ve îspanya'dan dev tele- kom fırmalanntn da teklif verme hazırlığı yaptıklannı kaydettiler. Haberleşme Genel Müdürlüğü tarafından yürütülen yeni GSM lisansı işlernlerinin bu yılm ilk ya- nsından itibaren sonuçlandınl- ması ve yeni sıstemin yıl içinde tam kapasite ile hizmete alınma- sı planlamyor. Bu arada yetkililer, 3 yeni GSM lisansı işlernlerinin tamamlana- rak sistemin hizmete alınmasın- dan sonra konuşma ücretlerinin yan yanya azalacağmı ve reka- bet ortamının daha kaliteli hizmet getireceğmi belirtiyorlar.Türki- ye'de halen GSM 900 bandında, Telsim ve T'irkcell'e lisans devir- leri yapılan iki ayn şebekede cep telefonu görüşmeleri gerçekleş- tiriliyor. Ulaştırma Bakanlığı'nca alı- nan karar gereğince yeni devre- ye sokulacak GSM 1800 bandın- da üç yeni şebeke devreye alına- cak. Bunlardan biri direkt Türk Telekom işletmecüiğine verilecek. tkisi için ise uluslararası ihaley- le şirketlere lisans devri yapıla- cak. Böylece Türkiye'nin cep te- lefonu şebeke sayısı 5 adete yük- seltilerek, mevcut cep telefonu ücretlerinin düşürülmesi sağla- nacak. İJ milyar dolar geür Öte yandan, uluslararası ihale- de her bir lisans devri yapılacak şe- beke bandı için asgari 650 milyon dolarük minimum fıyat belirlen- diği bildirildi. Böylece, uluslara- rası ihale yoluyla iki adet lisans dev- ri yapılacak şebeke bandının işlet- me hakkından yaklaşık 1.3 milyar dolarlık gelir hedefleniyor. ABD hapishanelerindeyatan mahkümlar çokuluslu şirketler için köle gibi çalıştırılıyor Parmaklıklar • Dünyadaki insan haklan ihlalleri ve çevre tahribatına karşı çokuluslu şirketleri izlemeye alan Corporate Watch adlı uluslararası sivil toplum kuruluşunun raporuna göre, ABD'de yanm milyonu aşkın mahkûm köle gibi çahştınlıyor. Boeing ve Lee gibi çok sayıda ABD'li şirket, mahkûmlan kullanarak kârlanna kâr katıyor. NİLÜFERŞENSÖZ Türkiye'ye insan haklan ve demokrasi dersi vermeye çalışan ABD'de hapishane- ye düşen köle gibi çahşunlıyor. Amerika'da dev bir hapishane endüstrisinin oluştuğu- na dikkat çekilirken Boeing, Lee gibi bir- çok çokuluslu devin hapishanelerdeki "ka- pitalist cezalandınna" yöntemınden fay- dalandığı belirtiliyor. Çokuluslularrn sömürü alam haline ge- len Amenkan hapishanelerinde insan hak- lan ihlallerinin yaşandığı ve iş hukukunun ihlal edildiği vurgulamyor. Hapishaneler- de hiçbir sosyal güvenliği olmadan yok pa- ' t e l l 1 h k û l i î ^ i î l ^ n, üçüncü dünya ülkelerine dayaülan iş mo- deline benzetiliyor. Dünyadaki insan haklan ihlalleri ve çev- re tahribatına karşı çokuluslu şirketleri iz- lemeye alan "Corporate Watch" adlı ulus- lararası sivil toplum kuruluşunun raporu- na göre, ABD'de parmakhklar arkasında- ki fabnkalarda yanm milyonu aşkın insan köle gibi çalıştınhyor. Raporda, kimi ABD'li şirketlerin deV- letin işlettiği hapishanelerdeki ucuz işgü- cünden faydalandığına kimilerinin de özel hapishaneler işleterek kârlanna kâr katnk- lanna işaret ediliyor. Devlet hapishanele- rindeki mahkûmlann şirketler için silah- h güvenlik kuvvetlerinin gözetiminde çok düşük ücretlerle çahştınldığı beUrtilen ra- porda, " Mahkûm ücretin yansından aa- nı afayor. Geri kalan parayla ise mahkûmun deviete olan mahyeti karşılanıyor 7 ' açıkla- ması yapılıyor. Kimi politikacılar, mahkûmlann çalış- tınlmasırun onlara iş yeteneğı sağladığı- nı ve böylece topluma kazandınldığmı savlıyorlar. Ancak özellikle şirketler için çalıştınlan mahkûmlann güvenlik görev- lilerince yoğun şiddete maruz kaldıklan söyleniyor. Özel hapishaneler artıyor Ülkedeki tüm hapishanelerdeki yatak sayısımn yüzde 5'ini kontrol eden özel hapishanelerin de gün geçtikçe etkinleş- tiğine dikkat çekiliyor. ABD'de 27 farklı eyalette 18 özel hapishanenin şirketler ta- rafından işletildiğine işaret edilen rapor- da, bu hapishanelerde 100 bin kişinin bu- lunduğu'belirtiliyor. Özel hapishanelerin en büyüğü olan Amerikan Cezalandırma Şirketi'nin (Cor- rections Corporation of America) ABD dı- şında Puerto Rico, Avustralya, Ingiltere'de de hapishaneleri olduğu ifade edilirken kısa bir süre sonra şirketin Güney Afrika'da da bir hapishane açacağı söyleniyor. Uluslararası sivil toplum kuruluşlann- dan Af Örgütü (AI) ve Human Rıghts Watch'un (İnsan Haklan lzleme) da özel- likle ABD'deki özel hapishanelerin çok sa- yıda insan haklan ihlallerinin yaşandığı- ru rapor ederken hapishaneleri yeniden ABD'de bu kârlı alan özel hapishanelerin sayısının da hızla artmasınayol açıyor. Örneğin Amerikan Cezalandırma Şirketi'nin (Correcûons Corporation of America) ABD dışında Puerto Rico, Avustralya, İngiltere'de de hapishaneleri olduğu ifade edilirken kısa bir süre sonra şirketin Güney Afrika 'da da bir hapishane açacağı söyleniyor. düzenlemesi gerektiğine işaret ediyorlar. ABD'de sendikalar, sivil toplum kunıluş- lannın özel hapishanelerin kapatılması için mücadele veriyorlar. Bu arada, ABD'de hapishanede olan- lann sayısının 1.7 milyonu aşbğı ve bu ra- kamın diğer sanayileşmiş ülkelerde hap- se girenlerden daha fazla olduğu ifade ediliyor. Amerikan hapishanelennde yatan mah- kûmlann yüzde 70'ine yakıninın Afrika Amerikalı ve Latin Amerikalı olduğunadik- kat çekilirken mahkûmlann üçte ikisinin şiddet dışı suçlardan hapiste yattıklan be- lirtiliyor. Aynca, 20-29 yaşlanndaki her üç Afrikalı Amerikalıdan birinin mahkûm olduğu söylenıyor. BAĞIŞLARINI6 KAT ARTTIRDI ABD seçimlerinde Microsoftparası • Sektörde tekel oluşturduğu gerekçesiyle aleyhinde açılan davalarla boğuşan ve bölünme tehlikesiyle karşı karşıya kalan Microsoft'un bir öncekı seçim dönemine kıyasla bağışlarını 6 misli arttırdığı belirlendi. Ekonomi Servisi - Hakkındaki anti-tröst davalan süren ABD'nin dev yazüım şirkeu Mic- rosoft'un kampanya ba- ğışlannı bir önceki se- çim döneminekıyasla 6 misli arttırdığı ortaya çıktı. Politika izleme mer- kezi tarafından yapılan açıklamada şirketin Ocak-Eylül 1999 döne- minde 800 bin dolan aşkın bağışta bulundu- ğu, bu meblağın yüzde 56'sımn Cumhuriyet- Microsoft'unpatronuGates çi'lerin adaylanna ve partı komitelerine aktanldığı an- cak "beffi bir aday" için kullamhnadığı bildirildi. Merkezin üst düzey yetkililerinden Holly Bailey "Microsoft'un rakipJerinden hiçbiri bu kadar yüksek miktarda bağış yapmadı" derken dev yazdım şirketi- nin patronu Bifl Gates'in seçim kampanyalannda hiç- bir aday içın şahsi bir bağış yapmadığım da ifade et- ti. Microsoft'un bu siyasi bağış atağının Adalet Bakan- lığı'nda halen sürmekte olan anti-tröst davalan yü- zünden olduğu ileri sürülüyor. Sektörde tekel oluştur- duğu ve rekabet kurallannı ihlal ettiği gerekçesiyle açı- lan davanın Microsoft'un aleyhine sonuçlanması ha- linde şirketin 2 ya da daha fazla parçaya aynhna ce- zasına çarptırılma olasılığı yüksek görülüyor. Politika izleme merkezi tarafından hazrrlanan rapo- ra göre, şirketler tarafmdan yapılan seçim bağışlan sı- ralamasında Microsoft 9. sırada bulunuyor. Microsot'un bağışlan kendisine en yakm rakip ol- duğu belirtilen AOL-Warner firmasmın bağışlanrun 3 katı olduğu ifade ediliyor. Raporda, ABD'de bu son seçim döneminde bilgisayar ve Internet şirketlerinin şimdiye kadar toplam 3.8 milyon dolar bağış yaptık- lan da kaydediliyor. KOÇ ALLIANZ HAYAT SİGORTA ANONİM ŞİRKETİ YÖNETİM KURULU BAŞKANLIĞI'NDAN Şirketimiz Ortaklar Genel Kurulu, 1999 yılı çalışmalannı incelemek ve aşağıda yazılı gündemi görüşüp ka- rara bağtamak üzere olağan toplantısını 12 Nisan 2000 Çarşamba günü 14.30'da Istanbul, Üsküdar, Bağlar- başı Kısıklı Caddesi No: 11 'deki şirket merkezinde yapacaktr. Sayın ortaklanmızın toplantıda bizzat bulunmalannı veya bir vekil göndererek kendilerini temsil ettirmeleri- ni rica ederiz. Kendilerini vekil vasrtasıyla temsil ettirecek ortaklanmızın tanzim edecekleri vekâletname örneği aşağıda gösterilmiştir. Ortaklanmıza gönderilecek davet mektubu giriş kartı hükmündedir. 1999 yılına ait bilan- ço, kâr-zarar hesabı, Yönetim Kurulu Raporu ve Denetçi Raporu 24.03.2000 tarihinden itibaren şirket merke- zinde ortaklanmızın incelemelerine hazır bulundurulacaktır. Sayın ortaklanmızın bilgilerine arz olunur. GÜNDEM: 1. Açılış, Başkanlık Divanı seçimi, 2.1999 yılı faaliyet ve hesaplan hakkında Yönetim Kurulu ve Denetçi raporlannın okunması, müzakeresi, Yönetim Kurulu'nun 1999 yılı bilançosu ve gelir tablosu ile ilgili önerisinin kabulü, değiştirilerek kabulü veya red- di, 3. Yönetim Kurulu üyeleri ve denetçilerin şirketin 1999 yılı faaliyetlerinden dolayı ibra edilmeleri, 4. Yönetim Kurulu'nun 1999 yılı kazancı hakkındaki önerisinin kabulü, değiştirilerek kabulü veya reddi, 5. Görev süresi dolmuş bulunan Yönetim Kurulu üyelerinin tekrar seçilmeleri veya değiştirilmeleri ve görev sürelerinin tayini, 6. Görev süresi dolmuş bulunan denetçilerin tekrar seçilmeleri veya değiştirilmeleri ile değiştirilenlerin onay- lanması, 7. Yönetim Kurulu Başkan ve üyeleri ile denetçilerin aylık ücretlerinin tesprti, 8. Yönetim Kurulu üyelerine şirket konusuna giren işleri bizzat veya başkalan adına yapmalan ve bu nevi işleri yapan şirketlerde ortak olabilmeleri ve diğer işlemleri yapabilmeleri hususunda, Türk Ticaret Kanunu'nun 334. ve 335. maddeleri gereğince izin verilmesi, 9. Genel Kurul toplantı tutanağının Başkanlık Divanı'nca imzalanması ve bununla yetinilmesi hususunda yetki verilmesi, 10. Dilekler. VEKÂLETNAME ÖRNEĞİ KOÇ ALLIANZ HAYAT SİGORTA A.Ş. YÖNETİM KURULU BAŞKANLIĞI'NA Koç Allianz Hayat Sigorta Anonim Şirketi'nin 12 Nisan 2000 Çarşamba günü sa- at 14.30'da şirket merkezinde aktedeceği Olağan Genel Kurul toplantısında şahsım- şirketimizi temsilen ve tam yetkili olarak iştirake ve rey vermeye, Türk Ticaret Kanu- nu ve Esas Mukavele hükümlerine göre sahip bulunduğum-bulunduğumuz haklan kullanmaya ve gerekli kâğıtları adıma-adımıza imzalamaya mezun ve selahiyettar ol- mak üzere yetkili kıldım-kıldık. Isim/Unvan Adres Hisse Tutan Tarih ve imza ANKARA PAZARI YAKUP KEPENEK Topluma Hizmeti Yasaklarsanız... Ülkemizde bilimsel çalışmalar üzerindeki baskı ve yıkJırmalann bir türlü sonu gelmez. Bilim özgüriü- ğü üzerindeki sınıriamalar, 1961 Anayasası'nın sağ- ladığı 12 Mart 1971 'e dek süren özgüriük ortamı bir yana bırakılırsa, hep vardı. Ancak, 12 Mart 1971 'i iz- leyen yıllar özellikle de 12 Eylül 1980 sonrası, değil bilimsel çalışma özgüriüğü, en temel insan hak ve özgüriükleriyte btle bağdaşmayan uygulamalarata- nıklık etti. Işin çok daha ürkütücti yönü, 12 Eylül rejiminin üni- versiteler üzerindeki karabasanı olan YÖK düzeni- nin yasa ve yönetmelikleriyle yürüriükte tutulma- sıdır. Daha somut olarak, disiplin yönetmeliği, iste- nirse uygulanır gibi bir özellik taşıyor. Örneğin, kimi suçlar ve cezalar şöyle: Özürsüz ve izinsiz olarak göreve geç gelmek, erken aynl- mak.. ya da çalışma saatleri içinde görevi dışın- da başka işlerle meşgul olmak, (m. 5.b ve 5.1) ya- zılı uyan cezasını gerektiriyor. Şu suça ne dersiniz? "Hizmet dışında, resmi srfatın gerektirdiği itibar ve güven duygusunu sarsacak nrtelikte davranış- larda bulunmak" (m.6.d). kınama cezasını hak edi- yor. Bunun gibi, ikamet ettiği ilin hudutlannı izin- siz terk etmek (m.8.g); aylıktan kesme cezasını; ..izin veritenler hariç, yükseköğretim kurumlanndan başka yerde ücrerJi veya ücretsiz, resmi veya özel bir iş görmek de, sıkı durun, üniversrte öğretim mesleğinden çıkarma cezası verilmesini gerektiri- yor (m.11 'de 7 Kasım 1998 değişiklığıyle). Bilimsel çalışma yapılabilmesinin önkoşulu, öz- güriük ortamının varlığıdır. Bilimsel üretim önce- likle bir özgüriük ve de güven ortamı sorunudur. öğ- retim üyesi, kendini baskı altında ve güvensiz bulur- sa ne yapar? Araştırma yapmayi bir yana bırakır. Ya yönetici olmak ya da yöneticiye şirin görünmek gibi bir ikileme kolayca sürüklenir. Bu nedenle de üniver- sitelerde kısır çekişmeler eksik olmuyon bina, oda, bilgisayar ya da kırtasiye dağıtımlannda ya da disip- lin uygulamalannda, yöneticilerin yanlı tutumlan, bilimsel araştırma isteğini daha da kınyor körettiyor. Genç ve yetenekli beyinler, çoğu kez para-dışı ne- denlerie devlet üniversitelerini terk ediyor; devlet üni- versiteleri çöküyor, çökertiliyor. Kaldı ki, bilim insanlannın, bilimsel bulgulanni, gö- rüş ve düşüncelerini halka anlatmak gibi ve hiç sav- saklanmaması gereken, bir toplumsal sorumlu- luğu vardır. YÖK Disiplin Yönetmeliği ile bilim insa- nının toplumuna hizmeti de yasaklanryor; toplum- sal sorumluluğunu yenne getırmesı engelleniyor. Son günlerdeki ömekleriyle demokratikleşme üzerindeki çalışmalanyla öne çıkan Prof. Dr. Bülent Tanör ve si- yanüryöntemi konusunda araştırmalanyla dikkat çe- ken Doç. Dr. Hüseyin Yıldıran'ın karşılaştıklan ko- vuşturmalar, diğer öğretim üyelerinin araştırma ve halka hizmet heveslerini kırarak asıl, toplumun ge- teceği için de büyük zarariar doğuruyor. Yasa ve yönetmeliklen değiştirmesi gerekenler ülkeyi yöneten siyasetçilerdir. Ülkeyi yönetenler, söz demokrasiden açılınca sözü kimseye vermiyor. Birtaraftan bu en temel insan haklanna aykın ya- salan değiştirmeyeceksıniz, onlara sıkıca sanlacak- sınız; birtaraftan da Türkiye yasalannı uygulama- sın mı, suç işleyene ceza vermesin mi diye yeri gö- ğü inletip kendınizi haklı çıkarmaya uğraşacaksınızj buolmuyor. . ••--•': ••• Kendi bilim insanınızın toplumuna hizmet etmesi- nin yollannı kapatırsanız ne mi oluyor? Avrupa, de- mokrasi dersi vermeye kalkıyor; Dünya Bankası ve IMF de ekonomi politikanızı oluşturuyor. IMF Türkrye masası şefı, okul çocuklan için, elma şekeri verir gibi, errMasyonla nasıl savaşılır konu- lu renkli atlşter getınyor. Anlaşılan IMF temsilcisi, enf- lasyonsuz bir dönemi ancak çocuklannız görebilir demeye getiriyon resmen alay ediyor. Bürokrası geri kalacak değil ya, buna uyuyor, Mer- kez Bankası Başkanı "acı biber bir milyon TL olmuş, satın almayın.. bırakın çürüsûn.." diye kadın tüketi- cilere nutuk atıyor. ••• Bu köşede çıkan 3 Nisan 1995 tarihli yazının baş- lığı "Acı Sivri 120" idi. Pazarcılardan yapılan biralın- tıydı bu başlık. Merkez Bankası verileriyle, Nisan 1995'te dolann ortalama TL flyatı 42 bin 200 liradır. Bu satıriann yazıldığı 24 Şubat günü dolar 562 bin 700 liraydı. Buna göre Nisan 1995'le karşılaştınlırsa dolann TL fryatı 13.18 kat artmıştır. Acı biberin fryatı ise (bir milyon/120 bin) yalnızca 8.33 kat artmış bu- lunuyor. Kolayca saptanabilir ki, eğer dolan izleyebilseydi, acı biberin fiyatının, bugün bir milyon değil, bir bu- çukmilyonun üstünde, 1.581 liraolması gerekirdi, bu bir. ikincisi de bu ülkede üretici ve tüketici örgütlen- meleri güçlü olsaydı ve bilimsel çalışma baskı altın- da tutulmasaydı, ne hükümet edenler ne 'de onlann atadığı bürokratlar, böyle davranabilir, ürünleri satın almayın, çürüsün diyebilirdi. Bilimsel çözümleme- lere dayalı maliyet hesaplan yapılır, aracılık ve tekel- cilik kınlarak piyasaya işfertik kazandınlır, üretici ezil- mez tüketici de biberi uzaktan seyretmezdi. Dolar çürümüyor; tersine dotara tapılryor ddara tap- mayanlar da, ister bilim insanı olsun ister biber üre- ticisi, eziliyor, yoksullaştınlryor, yok ediliyor. Ve bu du- ruma, ulusalct/milliyetçi geçinenlerin hükümette- ri kayrtsız kalryor. e-posta: yakup@metu.edu.tr KEK toplantıları basladı Irak'a ticaret atağı BAĞDAT (AA) - Devlet Bakanı Edip Safder Gayda- h, Irak ile ticareti denge ıçın- de arttırmak istediklerini söy- ledi. Türkiye-Irak 12. Dö- nem Karma Ekonomik Ko- mite (KEK) toplantüan, Dev- let Bakanı Gaydalı ve Irak Petrol Bakanı Amir Muham- med El Reşid başkanlığında başladı. Toplantının açüışında ko- nuşan Bakari Gaydalı, Kör- fez Savaşı öncesinde Irak'ın, Türkiye'nin en büyük ticari partnerlerinden biri olduğu- nu belirterek, "Sımrticare- tini geliştirme gayretlerine rağmen maalesef tkaret hac- müıi artüramadık. Ticare- rin tek taraflı gelişiminin mümkün ve doğnı olrnadı- ğma göre, ticari ilişkilerin BM kararlan içerismde den- ge içinde artbnimasuu ar- zuluyoruz" dedi. Irak'ın gı- da, ilaç gibi ihtiyaçlannın sınır ticareti çerçevesinde Türkiye'den tedarik edilebi- leceğini ifade eden Gayda- lı, BM ile vanlan mutabakat çerçevesinde yürütülen ula- şım, haberleşme ve altyapı projelerine Türk fırmalannın da katılmalannı istedi. Irak Petrol Bakanı El Re- şid ise KEK görüşmelerin- de ekonomik, ticari ve tek- nik işbirliği imkânlannın be- lirleneceğini ve geleceğe dö- nük çalışma programlannın hazırlanacağmı söyledi. El Reşid, "Türkiyeyeener- jiye büyük talep var. Türki- ye'nin gaz talebine ce\ap ve- recekkapasiteşç sahibiz. Or- tak çıkartanmız var" diye konuştu.