Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
14 ŞUBAT 2000 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA
KULTUR kultur(a cumhurryet.com.tr 15
29 Şubat-8 Mart arasında düzenlenecek etkinlikte Avrupalı gruplar yer alacak
Izmir'in de caz festivali olduCUMHUR CANBAZOĞLU
Avrupa Jazz Günleri'nin adını bu yıl
Avrupa Jazz Festivali'ne dönüştüren lz-
mir Kültür Sanat ve Eğitim Vakfi, etkin-
ligin yedincisini 29 Şubat-28 Mart tarih-
leri arasmda düzenleyecek.
tzmir kentinin 5000. kuruluş yılı kut-
lamalanna da katkıda bulunacak 7. Av-
rupa Jazz Festivali'nin açılış konserin-
de Efes Convetion Center'da Kerem Gör-
sev, Volkan Hürsever, Can Kozlu, Larry
O'NeiIl ve İlhan Erşahin çalacak. Bu
konserin biletleri tam on milyon TL, öğ-
renci 7.5 milyon TL.
1 Mart'ta panel varprogramda. Yavuz
Baydar, Ilhan Erşahin, Kerem Görsev
ve Kürşat Başar'ın katılımıyla Milleni-
um'da Caz adlı söyleşi (18.00'de) yine
Efes Convention Center'da gerçekleşti-
rilecek.
Festival iki günlük aradan sonra 4
Mart'ta Sabancı Kültür Sarayı 'nda Andy
MandorffCazGrubu'yla yoluna devam
edecek. Avusturya kökerüi bu dört kişi-
lik grubun konserinin bilet fiyatlan altı
ve dört milyon TL.
5 Mart Pazar gecesi Sabancı Kültür
Sahnesi'ne bu kez Yugoslav grup Bojan
Z Quartet çıkacak (biletler 4-6 milyon
TL.). 6 Mart'ta ise festivalin konugu Ial-
saxQuartet Bunefeslilergrubudaltal-
yan müzisyenlerden oluşuyor (biletler:
4-6 milyon TL).
Genç caz müzisyenlerinin yer aldığı
Almanya çıkışlı proje Jugend Jazz Orc-
hester konseri 7 Mart Salı gecesi (bilet-
ler: 4-6 milyon TL) 21.00'de...
İlk kez 'Avrupa Caz Festivali' ~
Bu yıl festivali Burhan Öçal'ı konuk
eden GeorgeGruntz ConcertJazz Band
kapatacak. Isvıçreli grupla sahnede kül-
türler arası yolculuğa çıkacak Öçal'ın
ortak dinletisi de (biletler: 4-7 milyon TL)
Sabancı Kültür Sarayf nda.
Daha önce konser programını HüKa
Tunçağ'ın danışmanlığında oluşturan,
bu yıl ise Uluslararası Istanbul Caz Fes-
tivali Yönetmeni Görgün Taner'in da-
nışmanlığına başvuran festivalin bu yıl-
ki esprisini ve hedeflerini, etkinliği dü-
zenJeyen İzmir Kültür Sanat ve Eğitim
Vakfi Yönetım Kurulu Başkanı FilizEc-
zacıbaşı Sarper'den öğrendik:
7. Avrupa Jazz
Festivali'nin açılış
konserinde Efes
Convetion Center'da
Kerem Görsev, Volkan
Hürsever, Can Kozlu,
Larry O'Neill ve
İlhan Erşahin
çalacak. Festivale
Andy MandorffCaz
Grubu, Bojan Z
(hıartet, Ialsax
Quartet, Jugend
Jazz Orchester,
Burhan Öçal'lı
George Gruntz
ConcertJazz Band
katdacak.
- Negibiyenilikler var bu yıl festivalde?
FtLİZ ECZACIBAŞISARPER - Efes
Oteli Convention Center'daki konserle
açacagız festivali. Yaklaşık 1400 dinleyi-
ci kapasiteli bu mekânı ilk kez kullana-
cağız. Diğer konserler de Sabancı Kültür
Merkezi'nde olacak. Bu yıl ilk kez caz
festivali adıyla düzenliyoruz etkinliği.
90'lann ortasında gümrük birliğine gir-
diğimiz dönemde başladı Avrupa Caz
Günleri; Helsinki zirvesinden sonrabiz de
hedefimizi genişleterek Avrupa Caz Fes-
tivali yaptık adımızı.
Bu yıl Izmir'in kent olarak kuruluşu-
nun beş bininci yıldönümü. Bir kutlama
programı hazırlanıyor; zannederim 7. Av-
rupa Caz Festivali de bu kutlamalann ilk
etkinliği olacak. Biz daha coşkulu kutlan-
masını sağlayabilmek için kentin çeşitli
yerlerinde bando konserleriyle caz festi-
valini başlatacağız, ondan sonra da ken-
di programımıza geçeceğiz.
- Bando konserlerinin mekânlan nere-
ler olacak?
ECZACIBAŞI SARPER- Kara, Deniz
ve Hava Kuvvetleri bandolanmız birlik-
te halka açık konserler verecekler kentin
çeşitli yerlerinde. Alsancak'ta Sevinç Pas-
tahanesi bölgesinde, Karşıyaka'da vapur
iskelesi yakınında ve trafiğe kapalı böl-
gelerde olacak. Aynca Deniz Kuvvetleri
Bandosu. açılışın yapılacağı salonun önün-
de de mini bir konser sunacak cazsever-
lere.
'İyi bir caz dinleyicimiz var' ~
- Festivali diğer yerli müzik etkinlikleri
içinde nereye koyuyorsunuz?
ECZACIBAŞI SARPER - Avrupa ca-
zınm smırlan içinde kalıyoruz. Her ne
kadar caz Amerika çıkışlıysa da biz çiz-
gimizi A\Tupa'yla sınırlayarak özgün bir
festival düzenliyoruz. Aynca Avrupa'da da
nitelikli caz yapan insanlann olduğunu,
bu kıtanın caz kültürünü göstermeyi amaç-
lıyoruz insanlara.
Festival güzel dayanışma sonucu orta-
ya çıkıyor. Kentimizdeki yabancı kültür
ofıslerinin, merkezlerinin, konsoloslukla-
nn büyük yardımını görüyoruz. Festiva-
lin doğasında olan bu dostluk, repertuva-
nn oluşturulmasında önemli bir rol oynu-
yor.
- Jzmir'in caz potansiyeli ne kadar siz-
ce. Gerçi Parliament konserieri sırasında
ilgi büyüktü ama y üdızlan da farklıydı o
etkinHğin_
ECZACIBAŞI SARPER - îzmir'de iyi
bircazdinleyicisi var. Parliament teki po-
püler isimler çok daha geniş kitlelere hi-
tap edebiliyordu, üç bin kişilik Açıkhava
Tiyatrosu hep doluydu. Bizim festival da-
ha küçük mekânlarda. iyi caz üreten top-
luluklardan oluşacak. Buralan dolduracak
kadar cazsever var Îzmir'de. Şimdiden il-
gi hayli yoğun.
-Avrupa tla laş mevsimindedüzenlenen
cazfestivali sayısı az. Bu nedenle getirmek
istcyip de turnedeolmadığı için gelemeyen
cazcılar oidu mu?
ECZACIBAŞI SARPER - Açıkçası
kent gündemine göre seçtik bu tarihi. İz-
mir Festivali var sırada. Yaz döneminde
turnede olan isimleri bu festival kapsamın-
da degerlendiriyoruz zaten. Birkaç olay
çakıştığmda izleyici biraz zorlanıyor. Da-
vet ettiğimiz isimlerin çok büyük popü-
laritesi olmadığı için zamanlamada hiç
sıkıntı çekmiyoruz.
Baskan T. Levent
Tıyatro
Oyunculan
MeslekBirliği
laıruldu
ISTANBUL (AA) - Tiyatro
Oyunculan Meslek Birliği
(TOMEB) kuruldu.
Birliğin tüzelkişilik
kazandığını duyurmak
amacıyla düzenlenen
basın toplantısında
konuşan TOMEB Geçici
Başkanı Tamer Levent,
tiyatroculuk meslek
haklannın yasalarda
tanımının yapılması için
böyle bir birlik kurma
karannın, başkanı olduğu
Tiyatro Opera ve Bale
Çalışanlan Vakfı'nın
(TOBAV)1997yılında
düzenlediği Tiyatro
Kurultayı'nda alındığını
hatırlattı. "O>Tincuhık
mesleğinin haklan
ülkemizde net tanımlaria
ifade edilememistir'' diyen
Levent, AB'ye uyum
açısından da böyle bir
yapılanmanın önemli
olduğunu vurgulayarak
şöyle devam etti:
"Tiyatro olmasa da olur,
bundan toplum bir şey
kaybetmez. Tiyatro
yapanlar da çok ciddi bir
meslek sahibi değiller, gibi
bir anlayış var.
Oysa tiyatro doğrudan
doğruya demokrasi
kültürünün topiumda
yaygmlaşmasuıa etki eden
bir meslek.
TOMEB oyunculuğu
meslek olarak
meşrulaştırmak istiyor.
Birliğimiz, doğrudan
doğruya profesyonel
anJamda hak arayacak.
Bizim istediğimiz. meslek
alanımızdaki belirsizliğin
ortadan kalkması. diğer
mesleklerdeki gibi
belli bazı haklara sahip
obnanuz.
Mesai ücretinden izin
günlerine kadar diğer
mesleklerde olduğu gibi
her hakkımızın
beürlenmesi." Tamer
Levent, TOMEB Mn ilk
olduğunu ifade ederek
arkasından opera,
bale çalışanlan için de aynı
amaçlı birlikler
kurulacağıru sözlerine
ekledi.
Faraya gıaen her yol mubahtır!
Refik Erduran'ın 'Tecavüzcüler'i uluslann birbirine tecavüzü üzerine kurulu
YEŞİMAKYÜZ
Hadi Çaman Yedıtepe Oyunculan Refik
Erduran'ın 'Tecavüzcüler' adlı oyununu 18
Şubat'ta sahnelemeye başlayacak. Yaşaya-
bilmek ve yükselip sınıf atlayabilmek için
her türlü yolu deneyen insanlan konu alan
oyunu Hadi Çaman sahneye koydu. Efes
Pilsen detanıtım sponsorluğunu üstlendi. Ko-
reografısinı Sevinç Erbulak'm, dekorlannı
Hikmet Karagöz' ün tasarladığı oyunda Fü-
sunErbulak,HadiÇimıan.BirolEngEter,Hü^
ya Şen. Ceren Erginsoy,Cengiz Küçükayvaz
ve Engin Toprak rol alıyorlar. Yönetmen
Hadi Çaman, metinde, bugünün tiyatro iz-
leyicisine seslenebilmesi amacıyla degişik-
likler yapmış. Dramaturgi çalışmasına ka-
ulan oyuncular, oyun hakkında şöyle ko-
nuştular: "Oyununmetnibaştabiziçokzor-
bdL Çünküeskideğerleregöre>azdnuş_ Dün-
yanın bir ucundan. bir ucuna teiefon hatüy-
la ulaşılabildigi bir dönemde yaşıyoruz. Ay-
nca, bizim gibi kozmopolit ve çok çabuk tü-
keten bir topiumda; üstelik az olan bir tivat-
ro izleyicisine ulaşmanın ka>gısını laşıdık.
0>ımunmesajımbozmadan.değişMkler\a-
pıldL Seyirci kuru kuruya sevgi hikâyelerin-
den sıkıldı. Artık seks, şkldet \e paranın al-
nndaezilen insanın trajedisini yansıtan oyun-
lan terrih edîyor. İnsanlar somurtkan, tra-
jik boyutlarda oyun istemiyorlar. tçindeya-
şadığımız tempo içinde. soy irciye nasıl yak-
laşabiliriz diye düşünüldü ve o şekilde sah-
neye koyuldu. Kısacasu Erduran'ın bizever-
diği küçükaçmazı geoişlettik. Oy undaönem-
li olan seyircflerin aklında kalmasıdır"
Hadi Çaman ve yazar Refik Erduran ile
oyun üzerine konuştuk.
-Oyun metninde ne tür değisiktikler yap-
nnız?
HADt ÇAM\N-Yazar ustalanmız o>aın-
lan her tiyatro topluluğu ıçın yazıyorlar.
(Fotoğraf: KAAN SAĞANAK)
>adece bizim ülkemizde yaşanmıyor. Türkiye'nin
sahnesinden çıkan bir ses olsun istemedim. Bugün süper güç
dediğimiz bir ülke, binlerce kilometre uzaklıktaki bir ülkenin
içişlerine kanşabiliyor.'
Halbuki her tiyatronun kendi çizgisi var.
Güldürü. duygusal. kabare de oynadık. Ama
kalın hatlı oyıınlar yapmamaya özen göster-
dik. Tiyatro zaten 'gibi yapma' sanatı... 'gi-
binin gibtsini yapmak' bana aykın geliyor.
Refık Erduran oyunu getirdiğinde adı da-
hil kalın hatlıydı. On iki tane 'u' harfinden
oluşan bir adı vardı. ilk önce onu değiştir-
dik. Biraz da oyunun dozunu indirdik. Ama,
genel hatlannı, yapının aortunu çıkanp at-
madan, iskelete dokunmadan, aradaki renk-
lerde oynama yaptım. Karakterler üzerinde
de çok büyük ameliyatlara girişmedim. Ya-
zann çizdiği tiplemelere sadık kaldık.
- Metindeki değişiklikler sahnelemeye na-
sıl hizmet ediyor?
ÇAMAİV- Bu oyunu, uluslann birbirine
tecavüzü olarak görüyorum. Cinsel tecavüz
olarak asla düşünmedim. Metindeki insan
sesini sahnede görüntülü hale getirdim. Re-
fik Erduran'ın oyundaki 'Taci'nin iç sesi
olarak düşündüğünü, seyircinin kafasında-
ki ses olarak düşündüm. Aynı zamanda. 'te-
cavüz' konusunu dünya platformuna yayma-
ya çabalıyorum. Sadece bizim ülkemizdeya-
şanmıyor... Türkiye'nin sahnesinden çıkan
bir ses olsun istemedim. Iran'da, Avustur-
ya'da da yaşanıyor. Bugün süper güç dedi-
ğimiz bir ülke, binlerce kılometre uzaklık-
taki bir ülkenin içişlerine kanşabiliyor.
Toplum ırzma musaDat olma
- Bu oyunla Uetmek istediğiniz mesaj ne-
dir?
REFİK ERDURAN - Çocukluğumuzda
para venp bılet alır, Amerikan sinemasının
yarattığı öcüleri seyre giderdik. Hortlakla-
nn, vampirlerin, zombilerin bini bir paray-
dı o zamanlar. Şimdi modası geçti hepsinin.
Kendi çevremizde insan biçiminde de öyle
gerçek canavarlar türedi ki, yapaylan onla-
ra kıyasla sırtlan sırtına tünemiş pıre gibi ka-
lıyor. Toplumun malma, canına, onuruna
tecavüz ediyorlar. Dahası gitgide alışıyo-
ruz bunlara. En kötüsü iyi insanlanmızda da
canavarlaşma başgösterdi. Kanıksamalar
yüzünden hepimizin birbirimize karşı gün-
den güne gaddarlaşmakta olduğunu fark et-
miyoruz. Yogunlaşan rezilliği bugüne dek
sırtımızdan atamadık. Genel tecavüz lablo-
muza tiyatronun büyütecini tutalım istedim
belki azıcık yaran olur.
-Sizce bu oyun yurtdış^nda sahnelense,il-
gi görür mü? E\ rensel yanlan var mı?
ERDURAN-Canavarlaşma ve toplum ır-
zma musallat olma gibi kudurganlıklar çok
şükür büsbütün bize özgü illetler değil, de-
ğişik biçim ve ölçülerde dünyanın pek çok
yerinde salgınlan var. Garip bir gerçek, in-
sanoğlunun olumsuz özellikleri evrensel.
Önümüzdeki birkaç yılda pek çok Türkoyu-
nunun başka ülkelerde sahnelenmesine baş-
lanacak gibi görünüyor. Sıra bu oyuna ge-
lirse nasıl karşılandığuu anlanz. tçindeki
güncellik, mizah ve erotizm dozunun ilgi
uyandıracağını tahmin ederim.
'SevgiŞarkdany
konseri
Kültür Merkezi - Akmerkez, Sevgililer
Günü'nü Akmerkez Musicvvall'da özel
bir konserle kutluyor:
'Se\gi Şarkılan'... Universal Music
arşivinden sağlanan Universel Music
şarkıcılannın söylediği unutulmaz aşk
ve sevgi şarkılanndan oluşan Sevgi
Şarkılan konseri, 14 Şubat Sevgililer
Günü'nde başlayacak ve 20 Şubat'a
dek sürecek.l970'li yıllardan
bugünlere, dünyanın en sevilen
şarkıcılannın söylediği ölümsüz aşk ve
sevgi şarkılannın seslendirileceği
konserde, Celine Dion'dan Sting'e,
Andrea Bocefli'den U2'ya, Chris de
Burg'den Pavarotti'ye, Jessye
Norman'dan Bon Jovi'ye, Bryan
Adams'dan Yüdız tbrahimova'ya çok
farklı üsluplardan sanatçılar yer alıyor.
Sevgi Şarkılan konseri Akmerkez
Musicvvall'da 14-20 Şubat tarihleri
arasında her gün 12.00 ve 18.30'da
izlenebilir. Sevgi şarkılan
konserinde: BeeGees'in "I Could not
love you more". Bryan Adams'ın
'Have You Ever Really Loved A
VVoman' ve "Please Forgive me\ Bon
Jovi'nin "Alvvays', Boyzone'ın "Baby
Can I Hold you Tonite', Chris de
Burg'un 'Missing You',
Cranberries'ın 'Linger'. Donna
Summerın 'I Feel Love' ve Elton
Jobn'ın 'Can You Feel The Love
Tonight', Lionel Richie'nin 'Hello',
Khaled'in 'Aicha', Sting'in 'Desert
Rose' ve 'Shape Of My Heart', U2'nun
•With Or Without You' adlı şarkılan
ver alacak.
BUAgAMADA
§ÜKRAg KURDAKUL
DİSK'in 33.
Yıldönümünde...
Devrimci Işçi Sendikalan Konfederasyonu (DİSI^
13 Şubat 1967'de kuruldu.
30. kuruluş yıldönümü toplantısını izledikten son-
ra bu köşede çıkan yazım okuyacağınız satırlarla
başlar:
"Türkiye kendini sorgulamaya başlamıştı.
Gelecekten korkulur mu?
Korkuyorduk.
Dış borç, Osmanlı'nın yan sömürge dönemine
rahmet okûtacak sayılara yükseliyordu.
Ekmek aslanın ağzında.
Toprağı yüz dönümden az olan üç milyon aile-
nin tek tutunacak dalı göç.
Yakınkente, Istanbul'a, fırsatını yakalayabilmiş-
se Almanya'lara, Fransa'lara.
'Enflasyon' canavanna teslim oldukça kırsalalan
boşalıyor, 'erozyon' canavanna teslim olma döne-
mine giriyonız."
Koşullar ne olursa olsun yurt yönetiminin, yani
politikanın "borsası" parlamentodur. 6O'lı yıllarda
bu gerçeği kavrayan Şaban Yıldız, Kemal Türk-
ler, Tbrahim Güzetee, Kemal Nebioğlu, Rıza Ku-
as gibi toplum vetoplumsal olaylar karşısında, al-
gılamagücünü yitirmeyen sendikacılar Türkiye Iş-
çi Partisi'ni örgütleme başansını gösterdiler.
Sonra da Mehmet Ali Aybar'ın katılımıyla sos-
yalist oğretinin öncülüğünü kabul etme yüreklili-
ğini..
DİSK'in kuruluş aşamasında -tabandan yukan-
ya gelişen baskılaria birlikte- TlP'nin tarihsel rolü
olduğunu biliyoruz.
O yılların Türk-lş'i kapılannı da, kasasını da ABD
emperyalizmine açmaktan hiç mi hiç utanmıyor.
"Ne yapmalı" sorusunun yanıtı çok açık: "Sınıf
esasına dayalı özgür ve bağımsız yeni bir konfe-
derasyon oluşturmak."
Anılarımdaki DİSK'in kuruluş aşamasında birik-
miş olan kaygıları, tartışmalan, zamanlama soru-
nu açısından yaşanan çekintileri yazma gereği
duymuyorum. Ama yakında yitirdiğimiz dostum
Şaban Yıldız'la birlikte hazırladığımız "Sosya//'sf
Açıdan Türk-lş Yargılanıyor" (1966) kitapçığında
sorma gereğini duyduğumuz sorulan yinelemek ge-
liyor içimden.
- Bir işçi örgütünün mali dayanak ve kaynağı, dış
kapital ise, bu örgüt dış kapitalle izdivaç halinde
bulunan iç kapital karşısında emeğin savunucusu
olma sorumluluğunu nasıl koruyabilir?
- Emperyalizme ve kapitalizme karşı savaşım il-
kesinde birleşilen TİP gibi bir partinin, yöneticile-
ri durumunda olan sendikacıların Türk-lş niteliğin-
de bir örgütte bulunmalan susarak karşılanabilir mi?
Bu türden soruların en somut yanıtını Kemal
Türkler'le birlikte Rıza Kuas, Kemal Nebioğlu, Ib-
rahim Güzelce, Mehmet Alpdündar, Kemal Sül-
ker ve Şaban Yıldız çok geçmeden DlSK'i kura-
rak verdiler,
DİSK'in 1967-80 arasındaki gelişim çizgisi sınıf
savaşımının soyut bir kavram olmadığını göster-
di.
Işte enflasyon canavarı karşısında emekçileri
ezdirmeyen başanlı toplusözleşmeler, yetmedi mi,
işbırakmaeytemleri... Işte 15-16 Haziran direnç ha-
reketi, 1 Mayıs'lar. Başta 150 bin üyesiyle Genel-
Iş Sendikası ve üyeleri kendisi için sınıf olma bi-
lincine ulaşan pek çok sendikanın katılımı.
II. Meşrutiyet döneminde kurulan sendikalar bir-
biri ardına grev haklarını kullandıkları aşamada ik-
tidardaki Alman kapitalizmine göbeğinden bağlı It-
tihat ve Terakki Partisi, yabancı uzmanlara işçi ha-
reketlerini yasaklayıcı yasalar hazırlatmıştı.
Gelişen DİSK, 12 Eylül'ün örtülü faşizmince ka-
patıldı.
Yöneticileri 15 yıldan başlayan hapis istemiyle
zindanlara...
Günümüzdeyse düşün emekçilerinin çalıştığı
yazılı ve görsel basında bile sendikasızlaştırma
hareketinin ülke çapındaki uzantılanna tanık olu-
yoruz.
12 Eylül zorbalığı DlSK'i, "sınıfesasına dayalı sen-
dika" bilincini silmek istemişti yakın tarihimizden.
IMF'siz ayakta durma gücü bulamayan türedi bur-
juvazisinin buyruğundaki politikacı, sendikasızlaş-
tırarak emekçilerin sınıf savaşımını önleyebilece-
ğini sanıyor.
Jeanne Moreau'ya yaşam boyu
başarı ödülü verildi
• BERLlN (AA) - Fransız oyuncu Jeanne Moreau,
bu yıl 50.'si yapılan Uluslararası Berlin Film
Festivali'nde yaşam boyu başan ödülüne layık
görüldü. 72 yaşındaki oyuncu, Altın Ayı ödülünü
almadan önce yaptığı konuşmada, öncelikle çok
şaşırdığını söyledi ve İlerlemenin tek yolu, az da
olsa alçakgönüllü olmak' dedi. Oyunculuk
kariyerine 1949'da başlayan Moreau, aralannda
François Truffaut ve Orson VVelles'in de bulunduğu
pek çok ünlü yönetmenin filminde rol aldı.
Sinemaya 199O'lı yıllara kadar devam eden Moreau,
oyunculuğun yanı sıra yönetmenlik de yaptı. Önceki
gün başlayan Berlin Film Festivali, 16 ülkeden 21
filmin yanştığı Altın Ayı ödüllerinin sahiplerini
bulmasıyla 20 Şubat'ta sona erecek.
7000'li Yıllarda Tiyatro' paneli
• Kültür Servisi - Istanbul Üniversitesi Edebiyat
Fakültesi Tiyatro Bölümü'nün düzenlediği '2000'li
Yıllarda Tiyatro' konulu panelde, çağımızda tiyatro
sanatmın yeri ve gelişim çizgisinin
değerlendirildiği bir tartışma ortamı sağlanacak.
Yann gerçekleştirilecek panelin oturum başkanı,
10 Tiyatro Bölümü asistanlanndan Fakiye
Özsoysal Çavuş. Boğaziçi Üniversitesi
Oyunculan'ndan Kerem Karaboğa, Kum-Pan-
Ya'dan Kerem Kurdoğlu, Bilsak Tiyatro
Atölyesi'nden Nihal Geyran Koldaş ve Stüdyo
Oyunculan'ndan Şahika Tekand'ın konuşmacı
olarak katılacaklan panel, 10 Edebiyat Fakültesi'nin
üçüncü katındaki Genel Kurul Odası'nda
izlenebilir.
Tülay Özmen'in B İzleni'
• Kültür Servisi - Tülay Özmen'in 'El Izleri' adlı
seramik sergisi çarşamba günüden itibaren Taksim
Sanat Galerisi'nde. 1957 Bükreş doğumlu olan
Özmen, 1979'da Güzel Sanatlar Akademisi'nden
mezun olmuş ve daha önce dokuz karma sergiye
katılmıştı. 1 Man'a dek sürecek olan "El Izleri' için
Özmen, '20 senelik seramik serüveninde sadeliğin
içinde hissetmeye çalıştığım yaşamı sizlerle
paylaşmak amacım" diyor.