23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURtYET 26 ARALIK 2000 SAU 14 laıltur@cumhuriyet.com.tr nrm sessızıeşme surecıTURGAY FtŞEKÇt Ülkemizde de dünyada da şiirin geçmiş dönemlerde toplumsal yan- kılan olan bir sanat dalı olduğu ko- layca söylenebilir. Şiir, çoğu zaman toplumsal olaylar ya da gelişmeler kar- şısında sesini yükseltir, yan tutar, se- sine karşıhk bulurdu. Günümüzde şiirin sessizleştiği, kendi kendine konuşur bir dunıma düştüğü görülüyor. Kimi şairler, şi- irin asıl konumunun bu sessiz ve içe dönük tavır olduğunu savunsalar da geçmişin hâlâ insanlann dillerinde dolaşan büyük şiirlerini ne yapaca- Gelecek yıl, 2002'de Nâzun Hik- met, doğumunun yüzüncü yılı nede- niyle bütün dünyada çeşitli etkinlik- lerle anılacak. İnsanlann ona yaygm sevgisine bir kez daha tanık olacağız. Bu ilgi ve sevgiyi şiir dışı nedenler- le açıklayabilir miyiz? Ya Orhan Ve- li, ya Can Yücel? Şiirin güçlü, yay- gın bir sanat dalı olmasında geçmi- şin büyûk şairlerinin paylan yadsına- bilirmi? Yıl içinde "Adam Sanat" dergısi- nin düzenlediği, "Suç işleyen şiire ne okhı?" konulu soruşturmaya verilen yanıtlar, böylesi birtartışmanın da baş- lamasını sağlayabılırdi ama daha çok soruşturma konusunun yüzeydeki anlamlan çevresinde dolaşıldı. • •• Bu yıl sessizlik içindeki şiir orta- mında öne çıkan tartışmalann başın- da Özdemir İnce'nin Şiirde Devrim (Adam Yayınlan) kitabıyla ortaya at- tığı, Türk şiirinin modernleşme sü- reci ûzerine tezleri geliyor. Gazete ve dergilerde geniş yankı bulmasına karşın şairler bu tartışmaya ilgi gös- termediler. Özdemir Ince'ye göre, modern şi- irin kuruculan Baudelaire'in yanı sı- ra Rimbaud, Lautreamont ve Mal- larme'dir. Türk şiiri bu şairlerden yal- nızca ilkıni 1930'larda ve 40'larda keş- fedebilmiş, onun da muhalif, isyan- cı yanlanm değil, bohem yanını sev- mişlerdir. tnce, Türk şairinin bugünkü yeni kuşaklannın içinde bulunduğu bu- nalımın kaynağı olarak da bu eski tutumdan hâlâ sıyrılamamış olması- nı görüyor ve günümüzün yeni ku- şaklannın bu nedenJe dil bilinçleri- nin bulunmadığıru, dize güzelliğinin şiirsel bütünlüğün önünde yer aldı- ğını ileri sürüyor. ••• AntoloJI tartışmaları Bu yılın en çok konuşulan konu- lannın başında ise şiir antoloj ileri geldi. Bir yandan son yıllarda sayılan gi- derek artan antolojiler peş peşe ya- yımlanırken, öte yandan da antolo- jiyi hazırlayanlar ve yayımlayanlar- la şairler arasındaki tartışmalar da iki noktada odakJandı: Birinci nokta, antoloji hazırlayan ve yayımlayanlann şairlerin şiirleri üzerinde istedikleri biçimde kullan- ma özgürlükleri olabilir mi? Yasaya göre, antoloji hazırlamak emek ve- rilen bir ış olduğundan, antoloji ha- zırlayıcısı seçeceği şiirleri dilediği gibi değerlendirebilir. Şairler ise şiirleri üzerinde mutlak haklannın bulunduğu, kendilerinden izin ahnmadıkça hiçbir biçimde şi- irlerinin kullanılamayacağını savu- nuyorlar. Bu nedenle kimi şairlerin, antoloji hazırlayanlara ve onlan ba- san yayınevlerine karşı açtıklan da- valar sürüyor. Ikinci tartışma noktasını ise işin tecimsel yanı oluşturuyor. Antoloji- ler, tek tek şiir kitaplanna göre daha fazla satılıyor. Dolayısıyla antoloji- yi hazırlayanlar da yayımlayanlar da bundan para kazanıyorlar. Buna kar- şm antolojilerde şiirleri yayımlanan şairlere genellikle telif hakkı öden- miyor. Bu da ortaya bir "haksız ka- zanç" olgusu çıkanyor. Şairlerin antolojilere itirazı iki nok- tada toplanıyor. İzin alınması ve te- lif ödenmesi. Bu tartışmalann arasında bu yıl yayımlanan antolojilere kısaca göz atahm: • Bu yıl sessizlik içindeki şiir ortamında öne çıkan tartışmalann başında Özdemir İnce'nin 'Şiirde Devrim' kitabıyla ortaya attığı, Türk şiirinin modernleşme süreci üzerine tezleri geliyor. Bu yılın en çok konuşulan konulannın başında ise şiir antolojileri vardı. 1- Özdemir İnce, 2- Şükran Kurdakul, 3- Enis Batur, 4- Roni Margulies, 5- küçük tskender, i*- Hakan Savfa. Bu yıl içinde yayımlanması bekle- nen bin iki yüz sayfalık Mehmet H-Doğan'ın Yirminci Yüzyıl Türk Şiiri Antolojisi, yılın son günlerine dek vitrinlere çıkamadı. Abdullah Özkan ile Refik Dur- baş'ın hazırladıklan Cumhuriyetten Günümüze Türk Şiiri Antolojisi (Bo- yut Yayınlan), beş cilt, 1264 sayfa, 526 şairden 1909 şiir içeriyor. En ge- niş kapsamlı antoloji olmasının ya- nında tümüyle renkli basuıu, fotoğ- raflarla süslenmiş olması ve CD-rom ekiyle birlikte satılmasıyla da anto- loj fler içinde ayn bir yerde duruyor. Yılın son günlerinde çıkan, Ah- met Necdet' in hazırladığı Yahya Ke- mal'den Günümüze Tematik Türk Şi- iri Antolojisi'nde (Papirüs Yayınla- n) 138 şairden 596 şiir, 79 ayn tema- ya göre bölümlenerek sıralanmış. Yümaz Odabaşı'mn hazırladığı Son Çeyrek Yüzyıl Şiir Antoloji- si'nde (Scala Yayıncılık) ise 1975- 2000 yıllan arasında ürün veren, 1941 doğumlu Metin Albok'tan başlayarak 1978 doğumlu Zeynep KöyhVye dek 202 şair yer alıyor. GûnelAltmtaş'ın hazırladığı Unu- tulmaz Şiirler (Seçme Kitaplar Yayın- lan) yerli yabancı şairlerden seçil- miş şiirleri abecesel bir dizinle 711 sayfalık bu kitapta sunuyor. Aynı ya- zann aynı diziden Unutuhnaz Aşk Şiirleri, Unutulmaz Erotik Şiirler an- tolojileri de yayımlandı. Antoloji hazırlayanlann bu işi yal- nızca bir toplu sunum olarak gördük- leri anlaşılıyor. Oysa.bir antoloji ha- zırlamak aynı zamanda bir eleştin ve degerlendirme çabasını da içerir. Söz- gelımı son yirmi beş yılda şiir yazan iki yüz şairi bir araya toplamak yeri- ne, bu şairler içinden yirmisini seçip bunlann bu dönemın şairleri olduğu- nu savunabilecek bir derleme çok da- ha önem taşıyacaktır. Bu yıl içinde de belli bir yaşa gel- miş şairlerin toplu basımlan eğilimi artarak sürdü. Dajparca'nın Doğan Kitapçılık'ça sürdürülen toplu şiirleri dizisi bu yıl otuzuncu kitaba ulaştı. Bu yıl içinde Türkçem Benim Ses Bayrağım, öte- ki'nde Olmak (ilk basım), Arkaüstü, Düngecekı (ilk basım), Yapıtlanmla Konuşmalar II, Dört Kanath Kuş, Dildeki Bilgisayar yayımlandı. Can YüceTın Doğan Kitapçüıktara- fmdan sürdürülen toplu şiirleri dizisi de 14. kitaba ulaştı. Ancak yayınevınin şairin kıtaplannı nasıl bir anlayışla sı- raladığını anlayabılmek olanaİcsız. Behçet Necatigil'in, "tatü bir ro- mantizm havası içinde aşk temasını işlemekten hoşlan" şair olarak tanım- ladığıNahitUrviAkgün, 1996'daöl- müştü. Bütün şiir kitaplannı tek bir ciltte toplayan Binsi, Adam Yayın- lan'nca bu yıl içinde yayımlandı. Bu yıl TÜYAP Kitap Fuan'nın onur yazan seçilen Şükran Kurda- kul'un Seçme Şiirler'i (Adam Ya- yınlan) yayımlandı. Gûhen Akının toplu şiirlen Yapı Kredi Yayınlan'nca iki ciltte toplan- dı. Hulki Aktunç'un yedi şiir kitabını bir araya getiren Firak, Yapı Kredi Ya- yımlan'nca yayımlandı. Hüseyin Ferhad' ın 1982-2000 ara- sındaki şıırlennı topladığı Kılıç tpek- le Sınanır, Yapı Kredi Yayınlan'ndan çıktı. Roni Margulies, Uzaklıklar'da (Adam Yayınlan) ilk üç kitabını bir araya getirdi. Haydar Ergülen'in çıkmış şür ki- taplan Nar adıyla (Adam Yaymevi) tek bir ciltte toplandı. Yeni ttltaplar Ferit Edgû'nün Dağ Şiirleri, kendi resimleri ve özel bir basımla P f.'itap- lığı'nca yayımlandı. Özdemir tnce, verimli şiir eme,ı*ini bu yıl da Evren Ağacı'yla (Adam Ya- yınlan) sürdürdü. Refik Durbaş, Hatıram Olsun \u (Adam Yayınlan) yayımladı. Enis Batur, bir süredır şiinni iki ana kolda sürdürüyor. Divanlanyla sür- dürdüğü lirik çizgi ile Opera ile baş- layan epik çizgi. Dci farklı şiiri bir ara- da sürdürebümek sık rastlanan bir ol- gu değil. Bu yıl yayımlanan Kanat Hareketleri (Altı Kırk Beş Yayınlan) şairin lirik çizgisinin yeni ürünü. Müstim Çeiik son dönem şiirlerini topladığı Lirkuşu'nu (Adam Yayınla- n) yayımladı. Abdülkadir Budak, «yenilenecek kadar güçlüyûm arük" dıye başladı- ğı bir dizi yeni şiirini Ahşap Anahtar (Can Yayınlan) adıyla kitaplaştırdı. Ali Cengizkan'ın Şainn Nergisi, Varlık Yayınlan'nca yayımlandı. Veysel Çolak'ın onuncu şiir kitabı Güzel Suç, Gendaş Yayınlan'nca ya- yımlandı. Tuğrul Tanyol' ın son dönem şiirle- rini bir araya getiren Büyü Bitti, Ya- pı Kredi Yayınlan'nca yayımlandı. Roni Margulies Elsa'da (Adam Ya- yınlan) yazılması uzun bir süreye da- ğılan yirmi beş aşk şiirini bir araya top- larken aşk üstüne yeni düşünme ola- naklan da yarattı okurlanna. Suha Tu^tepe'nin dördüncü şiir kı- tabı Piton Üşümesi, Piya Kitaplığı'nca yayımlandı. AdnanAzar. uzun süre ara verdıği şi- ire dönüşünde ısrarlı olduğunu göste- ren dördüncü kitabını bu yıl yayımla- dı: Rüzgâr Istasyonu (Can Yayınlan). Harfleri notalar gibi gören ve "Şi- irim sözden çok müziğe yakındır" di- yen Orhan Kahyaoğlu'nun Aşk ve Harf adlı kitabı Çıvi Yazılan Yayınla- n'ndan çıktı. EHf, New York Çıkmazlan adh ki- tabında (Adam Yayınlan) uzakhk ve özlem temalannı kendine özgü şiir bi- çemiyle işledi. Vural Bahadır BaynL Şer Cisimle- ri'ııi (Can Yayınlan) yayımladı. küçük Iskender verimli şairliğini bu yıl da değişik yayınevlerinden çı- kardığı kitaplanyla sürdürdü: Ipucu Bırakma Sanatı ve Babname (Om Ya- yınlan), Bir Çift Siyah Deri Eldiven (Adam Yayınlan), Alp Krizi (Paran- tez Yayınlan) yayımlandı. AH Asker Barut'un yeni şiir kitabı ay temalı şürlerinden oluşuyor. Ay Sözlüğü (Adam Yayınlan). Hakan Savh, geçen yıl ilgi çeken Sanşo Panza'nın ölümünden sonra bu yıl da Go Dersleri (Adam Yayınlan) adlı kitabıyla ne denli ilginç bir şair olduğunu bir kez daha gösterdi. Hüseyin Peker'in bu yılın Ceyhun Atuf Kansu Ödülü'nü kazanan Yer Bezinden Bir Köle adlı yeni şiir kita- bı Om Yayınlan'ndan çıkn. tbrahim Baştuğ'un üçüncü şiir ki- tabı, dörtlüklerden oluşan Köz, Can Ya- yınlan'nca yayımlandı. 1999 Inküâp Kıtabevi Şiir ödülü'nü kazanan Serkan Işın' ın Üci Şehir Ara- sı, Gece ve Şeyler adlı kitabı aynı ya- yınevince basıldı. Boyut Yayıncılık bu yıl resimü şiir kıtaplan yayuruna başladı. Her sayfa- sının kuşe kâğıda ve renkli olarak ba- sıldığı bu kitaplar cıltli olarak satışa sunuluyor. Şiir kitabından çok resim kitaplanna benzeyen bu kitaplann say- fa düzenleri şiirle okur arasına gire- rek şiire iyilik etmış olmuyor. Bu di- zide Özkan Mert'ın Kentlerin Senfo- nisi ve Refik Durbaş'ın Adresi Kal- bimde adlı kitaplan yayımlandı. İlk lcltaplar Bu yıl da pek çok şair ilk kitaplan- nı yayımladılar. Yasin Erol'un Bu Aşk • *öyfcü Tutmaz'ı Bilgi Yaymevi'nce ya- yımlandı. 1997'den beri dergilerde yayrmladı- ğı şiirler ve aldığı ödüllerle dikkati çeken, şiirin en genci (d. 1982) Gon- ca Ozmen bu yıl ilk kitabını yayımla- dı. Kuytumda (Hera Şür Kitaphğı). Can Yayınlan, Hihni Yavuz yöneti- minde başladığı yeni şiir dizisinde da- ha çok yeni şairlere ağırlık veriyor. Bu diziden ilk kitaplan yayımlanan- lar: Rıdvan Memi, Su Yandı; Can Ba- hadır Yüce, Yaşlı Mızıka. Sllre popüler yalcla;ımlar Şiiri genış kitlelere okutabilme ama- cıyla ucuzlaştıran popüler yaklaşım- lar bu yıl da sürdü. Bu yaklaşımın önde gelen temsilci- lerinden Ydmaz Erdoğan Anladım (Sel Yayınlan) adlı yeni kitabını ya- yımladı. Ne denli beğenilse de Yümaz .Erdoğan'm şiirlennın çağdaş Türk şi- iı"ine bir katkı getirdığini söylemek zt>r. Kendi dünyasını anlattığını söy- lemesine karşın şiirlerinin bireysel bir sesi de yok. Ortak duyarlüüdar, ortak bir sv.^sle anlatılıyor. Unlü bir televiz- yon o vuncusu olmadan bu şiirleri ya- yunlaı-^a okur bulması zor olurdu. Metin Üstündağ'ın Tentürdiyot'u da (Patantez Yayuılan) aynı anlayışla yazılmış ürünlerden oluşuyor. Aziz Ne^in'den şllr eleytirHorl Yü içinde. 4zizNesin'in Okuduğum Kitaplar (Adiun Yayınevı) adh bir ki- tabı yayımlanc\ı.Bu kitap, yazann oku- duğu kitaplar \izerine tuttuğu notlar- dan oluşuyor. Kitabın şiir ok urlan ve şairler için de üginç bir yanı vaı". Cünkü Aziz Nesin kendisine göndenİK^n hemen her şiir ki- tabını okuyup düşür^celerini de yazmış. Bu nedenle, sessi/dikle karşüandığı için yakınılan pek ço k şiir kitabı üstü- ne yazann içten düşünc elerini ögrenmek isteyenler bu kitaba gö.7 - atabüirler. ODÜLLE R... ODULLE R... ODULLE R... ODULLE R... O D U L L E R... ODULLE R... O D U L L E R... Fazd Hüsnü Dağlarca. Pen Yazarlar Derneği ile UNES- CO tarafindan verilen 'Dünya Şiir Günü Büyük ödülü' Fazıl Hüsnü Dağjarca'ya verildi. 'Dünya Kitap ÖdüDeri 2000'de 'Yıhn Şiir Kitabı Ödülü' Mehmet Hameş'e verildi. 'Cemal Süreya ÖdüDeri'nde Altay Öktem 'Şiddet, Elbet' dosyasıyla yayımlanmamış yapıt dalında ödül aldı. Yayımlanmış yapıt dalında ya- nşmaya katılan hiçbiryapıt ödüle de- ğer bulunmadı. 'Uluslararası Nâzım Hikmet Şur Ödülü', Martınüdi şair Aime Cesa- ire'ye verildi. 'Kuzey Ülkeferi 2000 Yıh Edebiyat Ödülü', yıllardır Türkiye'de yaşayan Henrik Nordbrandt'a ve- rildi. Helsinki'de toplanan Kuzey Ülkeleri Edebiyat Konseyi, Nordbrandt'ı 1988'deçıkardığı 'RüyaKöprüleri' derlemesiyle bu ödüle layık gördü. Aydm Doğan Vakfi Ödülü, şiir dalında Meiib Cevdet Anday'a verildi Amn Koza Şiir ÖdüBeri'nde bu yıl Fatma Kazak birinci, tn- d Bilgiç ıkıncı, Yusuf Eridşi ise üçüncü oldu. Büyükşehir Bele- diyesi Ozel Ödülü'nü Betül Tanman, Başan Ödülü'nü ise Nec- mettin Çakır. Mustafa Koç ve Ahmet Tohı aldı. Ceyhun Atuf Kansu Şiir Ödülü'nü, 'Yer Bezinden Bir Köle' ile Hüseyin Peker aldı. Arkadaş Z. Ozger Şür Ödülü, 'Şehr-i Humma' kitabı ile Sadık Yaşar'a verildi. Jüri Ozel Ödülü ise 'Şenayi' kitabıyla MuratBat- mankaya'ya, Övgüye Değer Dosya Ödülü ise 'Naz Kitabı' ile Be- tül Esener'e ve 'Arka Bahçe' kitabı ile AB Bakoğhı'na verildi. BençetAysan Şiir Ödülü 'Cerçi Zeus / Bir Çağdaş Mitoloji De- nemesi' adlı kitabıyla Ydmaz Gruda'ya verildi. Yunus Nadi Ödülü şiir dalında 'Kirlenmiş Kâğıtlar' kitabıyla Sennur Sezer'e verildi. Varhk Dergisi Yaşar Nabi Nayır Gençlik ÖdüUeri Şiir Gençlik Ödülü, Özlem Tezcan ve Alphan Akgül'e verildi. '4. Nüzhet Erman Şiir ÖdüDleri'nde 'Süreyya' ile Cemalettin Kurt, 'Ağn Dağma Sesleniş' ile Rı- fat Araz birincüik ödülü alırken Ar- zu Bayer' Sensiz Bu Şehir' ve Yunus Kara 'Bırakmadı Aşk Beni' ile Teş- vık Ödülü aldılar. '11. Anburnu ÖdüUeri'nde An- bumu Şiir Ödülü'nü küçüktskender kazandı. 'Jüri Özel Ödülü'nü Veysel Çolak alırken 'Yayımlanmamış Şiir Kitabı' kategorisinde OnurCaymaz ve Gonca Özmen ödül aldılar. Aynı kategonde 'Jün Özel Ödülü'nü Be- tül Tanman kazandı. '2000 Akdeniz Amn Portakal Şiir Ödülü Töreni'nde 'Küflü Şimşek' adlı toplu şiirler kitabı ile birinciliği Mehmet Taner aldı. MeMh Cevdet Anday. YAZIODASI ^ SELİM ÎLERİ Yeşilçam Sineması Gözümün önünde maziye kaişanlardan biri de Yeşilçam sinemasıdır. Mürekkep yalamışlann kü- çümsediği sinema. Gerçi Yeşilçam sinemasını küçümsemekten son- ralan vazgeçildi. Dahası adı bile değişti Yeşilçam sinemasının, 'eski siyah-beyaz Türk filmlen' den- meye başlandı. Eski siyah-beyaz Türk fılmleri televizyonda gös- teritdikçe geçmişin dudak büküşleri silindi ve ağ- dalı bir nostalji saltanat kurdu. Bu kez Yeşilçam si- neması göklere çıkartılıyordu... Yetişme yıllanmda, bir beş altı yıl var ki, Istanbul sinemalannda gösterime giren hiçbir Türk filmini kaçırmamışımdır. Sonra Yeşilçam sinemasında ça- lıştım, senaryolar yazdım, sözüm ona yönetmen yardımcılığı yaptım. Ama artık renkli filmlere geçil- mişti. Yeşilçam sinemasının çekim koşullan iç açıcı degildi. Yönetmenler zaman darlığından yakınır- lardı. Senaristler, aynı senaryoyu bin kez yazmak- tan usanmışlardı. Bir dönem geldi, oyuncular sesli film çekilme- mesinden yakınmaya koyuldular. Planlarçekilirken oyuncunun senaryodaki konuşmalan tekdüze ya da bozuk vurgulu bir söyleyişten apar topar din- leyip rolünü canlandırmak zorunda kaldığını söy- lediler. Senaryolann çekim gününe kadar bitirilmemiş olduğu, bazan çekim sırasında senaryo yazıldığı doğrudur. Sinema oyunculanmızın canlandıracak- lan rol üzerinde düşünme fırsatlan hemen hiç yok- tu. Yönetmen için koşullar daha da amansızdı. Görüntü yönetmenleri girdiklen her mekânı de- ğerlendirmek zorundaydılar. Daha sayısız sorun. Ama Yeşilçam sineması se- yirci potansiyeline enikonu sahip birsinemaydı. Iç- tenlik, yerli hayata bağlılık söz konusuydu. Holly- wood sinemasının en Amerikan melodramlan, her birinin ustalığı yadsınamayacak senaristlerin ka- leminde, birden özbeöz Türk hikâyesi olup çıkar- dı. Türk sinemasının belki de en alçakgönüllü sta- n olan Belgin Doruk, birsöyleşimizde, "Büyük bir oyuncu değildim, ama yaptığımız fHmlerie aileyisi- nemaya çekebilmiştik" demişti. Hatırlıyorum,, bizimkiler de Yeşilçam sinemasını küçümserlerdi. Derken Belgin Doruk-Göksel Ar- soy ikilisinin filmlerine gider oldular. Bir Yaz Yağ- muru, Aşkın Saati Gelince, Bir Demet Yasemen, ötekiler... Türk sineması o günlerde birçok yıldızıyta, bu- gün nostaljik, o günlerdeyse beylik bulunan film öyküleriyle, peliküle hayat veren yönetmenleriyle seyirciye ses yöneltebilmiştir. Ben, halk sanatlan- mızın sonuncusu diyorum. Her 'halk sanatı' önünde sonunda daha aydın- ca bir sanat düzlemine yol alır. Öte yandan daha aydınca sanatın, kendisini var eden halk sanatını küçümsediği görülmemiştir. Bizim sinemamız, bi- raz da edebiyatmiz dışında tabii. Edebiyatım&'brıcâ okuryetiştfrmiş Öü^ae SatH ri'yi, Esat Mahmut'u, Kerime Nadir'i yadsıyarak boş yeVe böbürlenmiş, bugunün medyatik amba- lajlı kof edebiyatına usul usul sürüklenmişttr. Ko- şutunda, Türk sineması o duyarlı dünyasını, Yeşil- çam üslubunu hor göre göre yitirdi. Geçenlerde yeni zamanın Türk fiimlerinden bi- rini seyrettim. Sosyal içerikli filmler dönemi de ka- panmış meğerse. Amerikan tekniğinin küçük kop- yası filmde, Amerikan rüyasının izdüşümleri uçu- şup duruyordu. Türk olan hiçbir şey yoktu bu film- • de. Reklamlardan şarkı görüntülemelerine, televiz- yonda ne seyredersem seyredeyim, hangi ülkede yaşadığımızı düşünüyoaım. Sonra haberler çıka- geliyor, yaşadığımız asıl ülke bütün acısını söyiü- yor. Hangi sanat yeşerdiği toprağı böylesine gör- mezden geiebilir. Böylesi bir tutum sanatın inceliği ve enginliğiy- le bagdaştınlabilir mi? Herkesin çok sevdiği Ikinci Bahar, Yeşilçam si- nemasının iyiliklerini, dostluklannı, hüzünlerini hâ- lâ söylemiyor mu? Takvimde lz Bırakan: ' ' "Insan ve doğa sevgisi şairi olan Karacaoğlan, bu niteliklehyle aynı zamanda bir banş şairidir." Cevdet Kudret, Edebiyat Kapısı, Yapı Kredi Ya- yınlan, 1997. Piyanist komedyen Vıctor Borge 91 yaşında öldü • GREENVVICH (AA) - Danimarka doğumlu ABD vatandaşı, piyanist, komedyen Victor Borge 91 yaşında yaşamını yitirdi. Ailesi, Borge'nin Greenwich'teki evinde uyurken kalp yetmezh'ğınden öldüğünü belirtti. Uluslararası gösteri dünyasının neşeli Danimarkalısı olarak bilinen ve klasüc müziği mizahi bir yaklaşımla yorumlayan Borge, geçen yıl ABD'nin gösteri sanatçüanna verilen en büyük ödüllerinden biri olan Kennedy Merkezi Onur Ödülü'ne layık görülen 5 sanatçı arasında yer almıştı. Endonezyalı yazar yeni kitabını tanıttı • Jakarta (AP) - Endonezya'nın en tanınmış yazan, eski politüc mahkûm Pramoedya Ananta Toer, Jakarta'da yeni kitabı 'Tales from Jakarta'yı tanıttı. Nobel Edebiyat Ödülü sahibı Pramoedya, 1965 'tekı askeri darbe sonrasında hapse atıhnış ve kitaplan komünist propaganda içerdıği gerekçesiyle ülkesinde yasaklanmıştı. İDOB Rndıkkjpan'ı saMıeliyop • tSTANBUL (AA) - tstanbul Devlet Opera ve Balesi (tDOB), Çaykovski'nin son bale yapıtı olan 'Fmdıkkıran'ı, Türkiye Iş Bankası sponsorluğunda ocak ayında sanatseverlere sunacak. Dünyada en çok yayımlanan bale klasiği olan 'Fındıkkıran'da lıbrettoyu Bolşoy Balesi başkoreografı Prof. Yuri Grigoviç hazırladı. Yaratıcı kadrosu Rus konuk sanatçılardan oluşacak olan balenin koreografı Yuri Gregoviç, orkestra şeflen de Alexander Levrenik ve Nezih Seçkin olacak. İki perdelik balede Mary'yi Elena Kniazkova, Fındık Prens'i ise Can Arslan canlandıracak. 'Fındıkkıran', 17 Ocak'tan itibaren AKM Büyük Salon'da sahnelenecek.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle