27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURIYET SAYFA HABERLER Siyasilere göre Meclis, 2001 'de en çok Sezer'in görev süresini tartışacak anayasa yapmak zor'ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TB- MM'nin yenı yasama yılının başında 1982 Anayasası'nı tümüyle gözden geçirip "sivil anayasa" vaadinde bulunan hükümet ortak- lan, "konjonktüreT değışıklıklerden vaz- geçmiyor. Hükümet ortaklan sıyasi partı ka- patmayı zorlaşürmayı amaçlayan 69. mad- de ve "5 arü 5" formülü doğrultusunda bir anayasa değışikliğınin de yer aldığı 4'lü pa- ketı gündeme taşıdı. Bu öneriyle biriikte, 7 yıllığına seçılen Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in süresı de tartışmaya açıldı. Bazı hukukçular ve siyasetçiler, anayasa de- ğişikliğınin gerçekleşmesi durumunda, Se- zer'in görev süresının 5 yılda dolacağı gö- rüşünü savundu. Anayasanın başlangıç bölümünden başla- yarak tek tek her maddesinin gözden geçiri- lerek yapılması planlanan değişikliğuı güç olduğuna işaret edilirken hükümet ortakla- n, "konjonktüreP değışıklıği tercih ediyor. Bu çerçevede, geçen günlerde hükümet or- taklan, FP hakkındaki kapatma davasını dik- kate alarak alelacele 69. madde değışiklıği- ni de içeren 4 maddelik değişıklik paketıni imzaya açıp TBMM Anayasa Komisyonu gündemine taşıdı. 69. maddenın yanı sıra cumhurbaşkanının görev süresini 5 yıla in- diren ve aynı kişinin ikinci kez cumhurbaş- kanı seçılmesi yolunu açan 101 madde, mil- letvekillerine kıyak emeklıliği anayasal gü- vence altına alan 86. madde ve 12 Eylül dö- nemınde çıkanlan yasalara yargı yolunu açan geçıcı 15. madde değişikliklerini içe- ren pakeün, yılbaşından sonra yeruden gün- deme gelmesi bekleniyor. Paketin en tarnsmah maddelerinden bin- ni ise cumhurbaşkanının görev süresine iliş- kin "5 arn 5" formülünü içeren 101. madde oluşturuyor. Değişıklik önensınde, cumhur- başkanlığı süresinin 5 yıla indirilmesi ve ay- nı kişinin ıki kez cumhurbaşkanı seçilebile- ceği ifade ediliyor. Bu değişikliğin Sezer'i de etkileyip etkilemeyeceği konusunda Mec- lis'te iki farklı görüş dilegetinliyor. Bazı hu- kukçu milletvekilleri, Sezer'ingörev süresi- nin otomatik olarak 5 yıla ineceğini savunur- ken bir bölümü Sezer'in 7 yıllığına seçildi- ği, dolayısıyla, bu düzenlemenın mevcut cumhurbaşkanını etkilemeyeceği görüşünü savunuyorlar. TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı TurhanTayan, değişikliğin Sezer'in görev süresini kısaltmayacağını dile getırir- ken DSP'li bazı komisyon üyeleri, "Anaya- sa yürüriüğe girdiği tarihten iobaren, mev- cut cumhurtraşkaıunıdakapsayacağr görü- şünü dile gehriyorlar. ANAP Grup Başkan- vekılı Beyhan Adan ise değişıklik gerekçe- sinde, mevcut cumhurbaşkanının durumu- nun tartışmalı oldugunu vurguladı. Genel Başkan Çelebi: ESK için Bakan Yaşar Okuyan görüşümüzü almadı DlSK: Bu yapıyı kabul etmeyîz • Genel Başkan Çelebi,"ESK'nin daraltılmış haliyle devam etmesi isteniyor. Biz bu haliyle konseyi desteklemiyoruz" dedi. Mısır çarsısı davası Selek duruşma öncesi tahliye edilebilir isUnbul Haber Servisi - "LPG tüpûnden sızan ga an neden ohhığu" saptanan Mısır Çarşısı'ndaki patlamayla ilgili olarak 2 yıldır tutuklu bulunan sosyolog Pınar Selek'in yargılandığı 15 sanıklı davaya 31 Ocak 2001 tarihinde devam edilecek. Pınar Selek'in avukatı ve babası AJp Selek, "TahBye duruşmadan önce de gerçekleşebOir'' dedi. Mısır Çarşısı'nda 9 Temmuz 1998 tarihinde bir büfede meydana gelen ve yedi kişinin ölümü, çok sayıda kişinin yaralanmasıyla sonuçlanan patlamanın sanıklanndan biri olarak yargılanan Pmar Selek'in tahliyesi önceki gün ortaya çıkan bilirkişi raporuyla gündeme geldi. Kızı Pınar Selek'in masum oldugunu kanıtlamak için yoğun çaba gösteren avukat Pmar Selek Alp Selek, daha önceki raporlar ile emniyetteki bomba uzmanlannın raporlan ve son olarak tstanbul 4 No'lu DGM'ye gönderilen raporlann, "yapüan komp4oyu" ortaya koyduğunu ifade etti. Yıldız Teknik Üniversitesi'nden Prof. Neşet Kadırgan ve Istanbul Üniversitesi'nden Prof. Dr. Nursen Ipekoğlu tarafından hazırlanan bilirkişi raporunda, patlamaya bombanın değil, LPG tüpûnden sızan gazın neden olduğunun ifade edildiğini vurgulayan Alp Selek, bilirkişi raporunun tahliye taleplerini pekiştirdiğini söyledi. Alp Selek, tahliye işleminin duruşma gününden önce gerçekleşmesi için girişimlerini sürdürdüğünü bildirdi. Selek, kızının Güneydoğu Anadolu'daki olaylan araştırmasının dıkkatleri çektiğini ve suçlamalann bundan kaynaklandığını savundu. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Çalışma Bakanı Yaşar Okuyan' ın Ekonomik Sosyal Konsey'in kuruluşuna ilişkin tasanya sendikalann destek verdiği yönündeki açıklamasına DlSK Genel Başkanı Sûleyman Çelebi tepki gösterdi. Çelebi, tasannın hazırlanış aşamasında hiçbir biçimde kendılenne danışılmadığmı belirterek 14 ESK'nin dararalmış haliyle devam etmesi isteniyor. Biz bu haliyle konseyi desteklemiyoruz" dedi. Çalışma Bakanı Yaşar Okuyan'm ESK'nin kuruluşuna ilişkin tasannın hazuianış aşamasında sendikalann görüşlerini aldığı ve sendikalardan tasanya destek geldığı bıçımındeki açıklamasımn gerçekleri yansıtmadığını dile getiren DlSK Genel Başkanı Sûleyman Çelebi, "Bakanın bize verdiği iftar yemeğinde bu konu gündeme bile gehnedL Hiçbir biçünde bizim görüşlerimiz ahnmadı" dedi. Başbakan BüJent Ecevit tarafından toplantıya çagnldığında da, ESK'nin antidemokratik bir yapıya sahip olduğu gerekçesiyle toplantıya katılmayan DlSK, bu tavnnda ısrar ediyor. Hazırlanan tasannın konseyin demokratikleşmesi konusunda herhangı bir yenilik getırmediğıni dile getiren Sûleyman Çelebi, "Biz bu yapı içinde yer almayacagnnızı daha önce de söylemiştik" diyerek konsey konusundaki tutumlannda kararlı olduklannı vurguladı. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgıler Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Alpaslan Işıklı da yaptığı açıklamada, ESK gibı yapılann katılımcı kurumlar gibı gözüktüğunü, ancak temelde katılımcılıktan uzak yapılar oldugunu söyledi. Işıklı, "Bo tip yapılarda sınırh konular gündeme geiiyor. Örneğin IMF dayatmalan, özeneştirme, Avrupa Birnğfne kaahm gîbi konular gündeme getirihnezken yahnzca ficret artonmı gibi konular gündeme getiriHyor'' dedi. ESK'nin demokratıkleşebilmesi için konseyin ulusal konulann görüşüldüğü bir yapıya kavuşturulması gerektiğini vurgulayan Işıklı, ESK'nin şu ankı yapısıyla "Kırk kanr nu, kırk saûr mı?" izlenimi verdığıni söyledi. Gül'ün Erbakan'a yönelik sözleri yönetimi kızdırdı Yülek: Ucıız kahramanhk • Yülek ."Hançten gazel okumak ve ucuz kahramanlık yapmakla suçladığı" Gül'e "75 yaşına gelmiş, ülkede başbakanlık yapmış birinın hapse girmesinden memnun olup olmayacağmın sorulması gerektiğini" söyledi. ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - FP'de af ya- sasıyla ilgili tartışma so- na ermedi. Yenilikçilerin önde gelen ismı AbduHah Gül'ün "Erbakan hapis yatmayı göze alsaydı FP de hırsız, kaol soyguncu- lann affina ortak olmaz- dı" yönündeki açıklama- sı parti yönetimini kızdır- dı. FP Genel Başkan Yar- dımcısı Ertan Yülek, Gül'ü "Hariçten gazel okumak ve ucuz kahra- manhkla" suçladı. Ertan Yülek, düzenle- diği basın toplantısında Abdullah Gül'ün açıkla- malanyla ilgili sonılara yanıt verirken af yasası- nın adil olmadığına ken- dilerinin de inandığını söyledi. "Hariçten gazel okumak ve ucuz kahra- manhk yapmakla suçjadı- YeniMkçi Gül'ün "Erbakan hapis yatmavı göze alsaydı FP de hırsız, katil, soygunculann affina ortak olmazdT yö- nündeki açıklaması, partide yeni bir tarbşma başlatn. ğı" Gül'e "75 yaşına gel- miş, ülkede başbakanlık yapmış birinin hapse gir- mesinden memnun olup olmayacağmın sorulması gerektiğini" vurgulayan Yülek sözlerini şöyle sür- dürdü: "Hükümet daha önce- deafyasasını gündemege- tirmiş, ancak yüzüne gö- züne bulaşürmışü. FP'nin yasanm şarth sabvermey- leflgflil.maddesineyöne- ikdeştirileri vanh. Ancak hükümet şarüa sabver- meyi de ertelemevi de bir- Kkte getirdl Bu affin adil nlmariığına bİZ de ÜUUU- yoruz. Yasanm 2. madde- sinin 'Erbakan maddesi' olarak anıhnaması gere- kir. Bu madde sadece Er- bakan'ı değil, pek çok Id- şiyi kapsıvor." Afkonusu Yülek, af yasasmın ip- tali için Anayasa Mahke- mesi'ne başvuruda bu- lunmayacaklannı da kay- detti. Yülek basm toplan- üsında hükümeti eleştirir- ken "hükümeti işbaşına getiren bazı çevreİerin de iktidardan rahatsızlık duydiığunu" belirtti. Yü- lek, cezaevlerine yönelik operasyon konusunda da "Vryana'yı kuşatma ara- na alan muzaffer komu- tan edasryia cezaevlerine girmişler, ancak vürierine gözlerine bulaştumışlar- dn-" diye konuştu. Kızı Selin'i Bağdat Caddesi'ndeki trafik kazasına kurban veren baba Boray Uras'tan yakınma 'Çağnma tek kişiden yanıt gelmedi' ZEYCANGUL Kadıköy Bağdat Caddesi'nde meydana gelen trafik ıcazasında kızı Selin Uras'ı yitiren Boray Uras, trafik terörüne karşı toplumsal duyarlıhğı arttırmak amacıyla oırulması amaçlanan ^Trafıkte Eğitim ve Umut Vakfl"nın, parasal sıkmtılar ledeniyle çalışmalanna Daşlayamadığını belirtti. Önde gelen 25 holding ve sanayi curuluşunun yöneticilerine, v'akfin kurucu üyeleri olmalan ıçin çağnda bulunan Uras, •'Çağnma tek kişiden bile yanıt gelmedi'' dedi. Vakfın kuruluş maliyetinin tarşılanması için yasa gereği W milyar liraya gereksinim iuyulduğuna dtkkat çeken LJras. "Daha önce maddi tnanevi her konuda destek v«receklerini söyleyen kisiler, >adece manevi destek verir • Uras: "Eğitim vakfı kurulması amacıyla önde gelen 25 holding ve sanayi kuruluşunun yöneticilerine, vakfin kurucu üyeleri olmalan için çağnda bulundum, cevap alamadım." hale geldiler" dıye konuştu. Vakfın, demir ve denizyollannın kullammını özendirip yaygınlaştınnak amacıyla yapmayı tasarladığı çalışmalann, "bazı fincancı kanrlannın" devreye girmesi sonucu önlendiğini savunan Uras, sözlerini şöyle sürdürdü: "DemiryoUannm arkasında yedek parçacdar, üretki firmalar. tamirciler, ithalatçılar yok. Demiryoüannın kullanımuun yaygmlaşması demek, taşuna sektöründeki seyahat ve nakhyat şirkctlerinin, 20 hatta taşıyacağı yolcuyu, bir hatta taşunak demektir. Yani, onlann sahasına müdahale ve pazar hacminin daralması söz konusuydu." Vakfın ıleteceğı mesajlann, otomotiv sektörünün pazar hacmıni daraltacak mesajlan da içereceğini ifade eden Uras, "Ehliyct ahmlarnun zoriaştırüması çauşmalan nedeniyk 18 yaşındaki çocuklann araba güdüleri ailelerince engellenecektL Bütün bunlar vakfin kuruiması için değil, kunümaması için yeterh* nedeoJerdir" diye konuştu. Kitap yazr>or "Yollarda hep biriikte mutiu yaşayalun" ısımli bir kampanya başlatacaklanm duyuran Uras, "Ay kızı ile geleceğe yürüyüş'' adım verdiği bir kitap yazdığını söyledi. Uras, kitabının birinci bölümünde, Trafik Yasa Tasansı'mn TBMM'den geçmesi için geçen haziran ayında Îstanbul-Ankara arasında gerçekleştirdiği yürüyüş sırasında yaşadıklanm; ikinci bölümünde ise aile anılannı, kızı Selin'le yaşadıklanm anlattığmı belirtti. Ankara yürüyüşünden beklediklerini henüz elde edemediğini söyleyen Uras, yeni kuşaklann sağhklı doğup büyümesini ve Batı ölçülerinde araç kullanmasmı amaçladığını vurguladı. Gezi ve söyleşilerinde gençlerle, öğrencilerle buluştuğunu anlatan Uras, şunlan söyledi: "Yürüyüşüm, insanlann sosyal konulara tepküerinde farklı bir kapı açti. 16-17 yaşmdaki gençler, boş sözlere kulaklarını okaduar. Irafık terörüne karşı tüm ümknm gençlerde. Trafik terörüne karşı tophunsal vurttaşhk şûrası yapümah. Milli Eğitim Bakanhğı'nın, ders kitaplanna temel hukuk kavramlarmı koyması gerekryor." Vakfin projeleri neler? 1- Trafıkte eğitim ve duyarlıhğı arttırmak, hoşgörü ortamının sağlanması için bir radyo istasyonu kurmak. 2- Televizyon yapunlanyla, demir ve denizyollannın kullanımını özendirmek. 3- 0 800'lü telefon hatlan aracılığıyla psikolojik yardım ve dayanışma hizmeti vermek. 4- Mahkûm aileleri ve trafik mağdurlannın ekonomik sıkıntı yaşayan bireylerine iş olanaklan sağlayacak atölyeler oluşturmak. 5- Karayollannm denetlenerek hız bariyerlerinin kurulmasım sağlamak. ANAP oyları niye düşürüyor? Her seçimde oy oranı biraz daha aşağı inen ANAP'ta, "kuımay" takımı, "kan kaybına" çare arayadursun, milletvekilleri kendi aralannda pratik çözüm yollan da üretiyorlar. Geçen hafta ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, yine partinin "ayağa kaldınlmasına" dönük projelerin değertendlrildiği il, ilçe başkanlan toplantısının ardından bir iftar yemeği verdi. iftar yemeğinin ardından, "Yüksek Islam Enstitüsü" kökenli Devlet Bakanı Mehmet Keçeciler, "iftar duası" yaptırdı. Yemekten birkaç gün sonra, gazetecilerie sohbet eden bir ANAP'lı, "iftar duasını yine Keçeciler miyaptırdı" diye sordu. Gazetecilerin "evet" yanıtı üzerine, milletvekillerinin "yeni projesini" anlattı: "Biz bundan sonraki yıllar için yeni bir hoca anyoruz. Çünkü, 9 yıldır Keçeciler iftar duası yaptırdı, partinin oylan hep aşağıya indi. Yeni hoca şart." Tabii adaylar da konuşulmaya başlamış bile. Favori isim, Mesut Yılmaz'ın hemşehrisi Rize Milletvekili Ahmet Kabil. Projeye göre Kabil'e önce "diksiyon" dersi aldınlacak ardından "hoca" tayin edilecek... Ibiş'in vergileri... TBMM Genel Kurulu'nda Maiiye Bakanlığı bütçesi görüşülürken, muhalefet milletvekilleri sözü döndürüp dolaştınp ek vergilere getirdi. FP'li Yakup Budak, hükümetin vergi uygulamalannı eteştirirken bir öykü anlattı. "Bir zamanlar zalim bir hükümdar varmış, zalimce vergiler koyuyormuş" diye söze başlayan Budak şöyle devam etti: "Bir gün gelmiş duvara toslamış, vergı koyacak alan kalmamış. Zamanın maiiye nazırlan, 'Tavuğu olana, saçı dökük olana, adı ibiş olana, kılıbık olana vergi koyalım' önerisini getirmişler. Zaptiyeler, raptiyeler, maliyeciler, denetmenler caddeye, sokağa, köye düşmüşler. Bir vatandaşın evinin önünden geçerken tavuk sesten duymuşlar ve dalmışlar içeri. 'Senin tavugun varmış, vergisini vereceksin' demişler. Adamın *yahu evin kümesinde Qç beş tavuk var, onlann yumurtasıyla çoluğu çocuğu besliyoruz' demiş, ama dinletememiş. Memuhaıia itişip kakışırken adamın sanğı düşmüş başından. 'Aaa senin saçın da dökükmüş, onun için de vergi vereceksin' demişler. Oradan geçen köyiüler tartışmayı duyunca 'İbiş amca ne oldu hayırdır, nedir bu gürültü patırdı' diye sormuşlar. Bu kez maiiye memuhan, 'Aa senin adın Ibtş'miş. Ibişlere de vergi çıkardık' demişler gülerek. Derken adamı yaka paça alıp karakola götürmüşler. Bunu gören komşulan, 'ibiş amca ne oldu' diye sorunca, 'Vergileri veremedik, yeni vergiler çıkmış, haberimiz olmadı. Karakola getirdiler. Ama bir üzüntüm var. Hanıma söyleyemeden izinsiz geldtk. Sen bari hanıma karakolda olduğumu söyle' demiş adamcağız. Bunu duyan memuhar, 'Bir de kılıbıkmışsın, bunun da vergisini vereceksin' deyince adamcağız sekte-i "• A ^ kalpten gitmiş." Budak, öyküsünü bitirdikten sonra iktidar milletvekillerinin olduğu sıralara döndü ve ekledi: "Siz bu milletin sekte-i kalpten gitmesJni mi istiyorsunuz?" Ulucanlar'dan bugünlere... Cezavlerinde -resmi rakamlara göre- bugüne dek 27 tutuklu ve hükümlünün öldüğü "Hayata dönüş!" operasyonunun ardından, TBMM Insan Haklan Komisyonu'nun 1999 yılında hazırladığı cezaevi raporiannı yeniden kanştırdık. Ulucanlar Cezaevi raporundan bazı bölümleri yorumsuz aktanyoruz: "Ulucanfar'da silah kullanılmıştır. Bunun sonucu 10 ölü ve çoğu ateşli silahla olmak ûzere 30'un ûzerinde yaralı olması, amacın aşıldığını açıkça göstermektedir." "Komisyonumuz olaylann cereyan ettiği koğuşlarda yaptığı incelemede yoğun çatışma izlerine rasttamamıştır. Tutuklulann tüpleri lav silahı olarak kullandıklan ve güvenlik güçlerinin kapılardan girmesini engelledikleh söyienmektedir. Ancak kapılarda ciddi bir alev-yanık izine rastlanmamıştır." Yetkililerin ifadelerinden operasyon karannda tünel kazıldığı istihbaratının etkili olduğu anlaşılmaktadır. Ancak tünel olarak gösterilen kazılmış yerler pek inandıncı olarak gönjnmemiştir." "Yetkililer, delici ve kesici aletlehe askerlere saldınldığını, hatta askeherin şişlendiğini söylüyorlar. Ancak alınan rapoıiarda delici ve kesici silah yarasma rastlanmamıştır." "Gerek alınan ifadeler, gerek yaralılar ûzerinde yapılan gözlemler ve adli tıp raporlan güvenlik güçlerinin şiddet kullandıklannı ortaya koymaktadır. Cesetlerde ve yaralılarda arbede ve boğuşma esnasında olması beklenenin ötesinde darp izleri bulunmaktadır." "Cesetlerde ve yaralılarda alev yanığı olmayan yanık izlerine rastlanmıştır. Adli tıp uzmanları, bu yanık izinin alev ya da haşlanma yanığı olmadığı, dehidrate bir yanık olduğu ve sülfirik ya da nitrik asitle olabileceğini bildirmiştir." "Elbette komisyonumuz tutuklu ve hükümlülerin, 'Tüm bu kanşıklann sebebi F tipi cezaevlerini kabul ettirmektir' şeklindeki iddialanna bütünüyle katılmıyor; ama herkesin sözü F tipine getirmesi kuşku uyandınyor." Naklen 'kravat show' TBMM'de genel kurul çalışmalannın naklen yayınını fırsat bilen milletvekilleri sık sık "seçmene selam " verirler. Ancak zaman zaman istemeden kameraiara yakalandıklan anlar da oluyor. Geçen günlerde, Devlet Bakanı Edip Safter Gaydalı, genel kurul çalışmatanna ara verilmek üzereyken ANAP Grup Başkanvekili Yaşar Deletek'le koyu bir sohbete dalmıştı. Bu arada oturumu yöneten başkan genel kurul çalışmalanna ara verildiğini açıkladı. ANAP sıralannda sohbet sürerken Yaşar Dedelek kravatıyla ilgili beğenisini diie getirince Gaydalı, boynundan çıkardığı kravatı arkadaşına uzattı. Dedelek de "Sen kravatsız kaldın ama. Şimdi sıkıntı olur. Ai benimkini tak" diyerek kendi kravatını Gaydalı'ya uzattı. Kravat degiş tokuşu yapıldıktan sonra milletvekilleri genel kurul salonundan aynlmak üzere yerlerinden kalktıklannda Gaydalı'nın cep telefonuna bir mesaj geldi. Mesajı gönderen Gaydalı'nın oğluydu ve "Yeni kravatın hayıriı olsun baba" diyordu. Genel kurul toplantısına ara verildiği için televizyon yayınının kesildiğini düşünen milletvekileri rahat rahat kravat değiş tokuşu yaparken yayın biraz geç kesilince kameraiara yakalanmışlardı... Türey Köse, Ayşe Sayın, Sebahat Karako> un, Emine Kaplan, Bülent Sanoğlu tbmm@cumhuriyetcom.tr
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle