18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
6 EKİM 2000 CUMA CUMHURİYET SAYFA EKONOM /ekonomi (« cumhuriyet.com.tr 13 tedemir'de yeni senaryo • Ekonomi Servisi - Özçelik-lş Sendikası Genei Başkanı Recai Başkan, Devlet Bakanı Yüksel Yalova'nın, 'Isdemir'in bedelsiz olarak Erdemir'e verilmesi' ve buranın 4 yıl içinde yassı ürün üreten bir fabrikaya çevrileceği yönündeki açıklamalannı sert bir dille eleştirdi. Başkan, "Bu senaryonun içinde başka maksatlann yattığı ortadadır. Bakanın bundan haberi yok mudur?" dedi. Ziraat Bankatfna yeni kaynak • ANKARA (ANKA)- Tanm satış kooperatifleri birlikleri ile tanmsal KİT'lerin ürün alım bedellerinin ödenmesinde kullanılmak üzere, Destekleme Fiyat Istikrar Fonu (DFlF) ödeneğinden Ziraat Bankası'na yeni kaynak aktanlacak. DFÎF'ten aktanlacak kaynak, Ziraat Bankası tarafından, ürün alım bedellerinin ödenmesinde kullanılmak üzere biriikler ve tanmsal KlT'lere yıllık yüzde 25 basit faizli kredi olarak kullandınlacak. sanayici tepkisi • ANKARA (AA)- Ekonomist Mustafa " ' " Sönmez'in gelir dağılımı araştırmasında, 650 bin kişinin gelirinin, en yoksul 30 milyon kişinin gelirine eşit olduğunun ortaya konulması ve her iki grup arasında 236 katlık gelir farkı bulunması işadamlannın eleştirilerine neden oldu. Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Zafer Çağlayan, "Türkiye nüfusunun giderek yoksullaşması, zengin için birebir tehdittir. Çünkü ac insan her şeyi yapar" dedi. Supenonline Jtvrupa'da öncü • Ekonomi Servisi - Superonline, Avrupa'nın en iyi bireysel internet şirketi seçildi. , Superonline Genel Müdürü Savaş Ünsal, " Superonline'ın Avrupa'nın öncü şırketleri arasında yer almasından onur duyuyoruz" dedi. Ünsal, Türkiye'de ve Türkçe konuşan dünyada intemetin yaygınlaşması için çalışmalanna hız vereceklerini belirtti. Küçük yatrmaya e-ticaretimkân • Ekonomi Servisi - înternet dünyasuıda ticari işlemler gerçekleştirmek isteyen büyük küçük tüm firmalar, 'mySAP.com' sayesinde bu imkâna kavuşuyor. Bu amaçla Sap tarafindan organize edilen 'e-konomi forum 2000', 13 Ekim'de Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı'nda 500'ü aşkın teknoloji yatınmı yapan ve yapmayı planlayan fırmaların katılırruyla gsrçekleşecek. Türk Telekom bîrinci oldu • Ekonomi Servisi - îıterpro'nun düzenlediği 5)0 Bilişim Şirketi Aaştırması'na göre Türk "ilekom ilk 10 şirket sralamasında birinci odu. Telekom aynca İetişim Teknolojüeri lategorisi'nde l.'liğı aldı. Enerji sıkıntısına çözüm arayışı: BOTAŞ, likit doğalgaz için uluslararası ihale açtı Kömürde talep patlaması• Enerji sıkıntısını aşmak amacıyla çeşitli önlemler alınırken bu süreçte son yıllarda yüzde 35.1 'den yüzde 30.7'ye gerileyen kömür kullanımının da yeniden artacağı belirtiliyor. ÇEAŞ VE KEPEZ SPK'den Uzanlar'a dava ANKARA(ANKA)-Sermaye Piyasası Kurulu (SPK), Uzan grubuna ait Çukurova Elektrik AŞ (ÇEAŞ) ve Kepez Elektrik AŞ ügili olarak kamyon dolusu ev- raküzerinde yaptğı inceleme so- nunda. şirketlerle ilgılı olarak "örtülü kazanç" ve "emniyeti su- fistnnal" suçlamasıyla davaaçma- ya karar verdi. SPK, bir "geceyansı operasyo- nuyla" kamyonlar dolusu evrak ve belgelerine el koyduğu ÇEAŞ ve KEPEZ ile ilgili olarak baş- laüığı incelemeyi tamamladı. Ku- rulun, salı günü yapüğı toplan- hda alanan karar uyannca, ÇE- AŞ ve KEPEZ'e, dava konusu olacak eylem ve uygulamalannı düzeltmesi için bir süre verilecek. öngörülen sürede suç sayılan eylem ve uygulamalann düzel- tilmemesi durumunda SPK, alı- nan karar gereği ilgili şirketler hakkında savcılığa suç duyusun- da bulunacak. Uzan grubunun, SPK'nin aldığı kararla ilgili sü- recin ışlemesi için benzerbir suç- lamayla ilgili olarak sürmekte olan davanın bitmesini talep ede- bileceği belirtiliyor. Uzan grubunun, "ticari itiba- rmm zedelendiğr gerekçesiyle SPK yönetimi aleyhine manevi tazminat davası açabileceği gö- rüşü de gündeme getiriliyor. SPK'nin, GSM 1800 lisans iha- lesi sırasmda borsada "maıüpü- lasyon" konusundaki ınceleme- 'sinin îse beklemede olduğu kay- dedildi. Ekonomi Servisi - Enerji üretiminin giderek tüketimi karşılamaz hale gelmesi, ham petrol fiyatlanndaki tırmanış ve kömür ithalannda yaşanan sorunlar, Türkiye Taşkömürü Kurumu'nun (TTK) ürettigi kömüre olan talebi arttırdı. Bu arada BOTAŞ da, likit doğalgaz temini için uluslararası ihale açtı. Enerji sıkıntısını aşmak amacıyla çeşitli önlemler alınırken bu süreçte son yıllarda yüzde 35.1 'den yüzde 30.7'ye gerileyen kömür kullanımının da yeniden artacağı belirtiliyor. 11K kömürüne ilgi Devlet Bakanı Şûkrü Sina Gürel, bakanlığının bağlı kuruluşu olan TTK'nın ürettigi kömürlere yönelik hızlı talep artışma dikkat çekerek bunda, TTK'nin ürettigi taş kömürünün kalorifik değerinin yüksek olmasının yanı sıra enerji sektöründe yaşanan gelişmelerin ve kurumda bir süredir sürdürülen aktif Japonlarpetrolsatacak Ekonomi Servisi - Japon firmalan, dünya petrol fiyatlannı düşürmek ve istikrara kavuş- turmak için 6 milyon varil akaryakıü piyasa- ya sürmeye hazırlanıyor. Petrol piyasası ana- listleri, bu hareketin fiyatlan varil başına 25 dolara indirebileceğine dikkat çekti. Ülkedeki petrol dağıOcı firmalar adına, Ja- ponya Uluslararası Ticaret ve Sanayi Bakanı Takeo Hiranuma'ya bu isteklerini ileten şir- ketierden bin olan Showa Shell Sekiyu'nun sözcüsü "Mümkünolduğuncaçabukhareket ederek petrol fryatlannın istikrara kavuşma- sına katkıda bulanmamn kendüeri açısmdan çok önemfi olduğuna" işaret etti. 6 milyon varil, Japonya'nın yıllık tüketimi- nin yüzde 10'una denk geliyor. Japonya'nın petrol üretimi yok denecek kadar az, ancak ithal edilen ham petrol stoklan 1999 yıh iti- banyla 60 milyon varile yaklaşıyor. Şimdiye kadar 11 Japon petrol dağıtıcısı fır- manın bu harekete destek verdiği bildirilir- ken şirket yetkilileri, önemli miktarda işlen- miş petrol stokuna sahip olduklannı ve fiyat- lann bir an önce istikrara kavuşması için bu- nu ihraç edebileceklerini kaydettiler. 6 milyon varil akaryakınn, dünya tüketimi açısından çok büyük bir miktar olmadığı, an- cak fiyatlan indirmek yönünde olumlu etki yapabileceği ifade ediliyor. Petrol üretimi açısından dünyada bölgesel bir eşitsizlik olduğu, bu nedenle Japonlann piya- saya sokacağı akaryakıtın özellikle K. Ameri- ka ve Avrupa'yı \d$ ayîannöa ySPf&cak sıkın- tıdan kurtarabileceği görüşü dile getiriliyor. Uluslararası danısmanlık kuruluşu 'Enflasyon yıl sonunda yüzde 35-36 olur' Ekonomi Servisi - Yıllık enflasyon oranı tahminleri büyük ölçüde netleşti. 2000 yıl sonu enflasyonunda ra- kamlann, toptan eşyada (TE- FE) yüzde 31-32; tüketici fiyatlannda (TÜFE) ise yüz- de 35-36 oranında gerçekleş- mesi bekleniyor. Uluslararası danısmanlık kuruluşu Schroder Saloman Smith Barnet de (SSSB) Tür- kiye'de yıl sonu enflasyo- nun TEFE'de yüzde 27, TÜ- FE'de ise yüzde 34 olacağı tahmininde bulundu. Enf- lasyonun seyrine ilişkin ana- lizler, TÜFE'de en düşük ar- tışın ekim, eylül ve ocak ay- lannda yaşandığını, en yük- sek isehaziranve temmuzay- lannda olduğunu ortaya ko- yuyor. Türkiye'de enflasyonun öngörülenden yavaş düştü- ğune işaret edilen değerlen- dirmede, bunun sonucunda faiz hadlerinde yaşanan dü- şüşün de talep artışına neden olduğu bildirildi. Hedefler aşılmakla birlikte enflasyo- nun yıl sonunda TEFE'de yüzde 31 -32, TÜFE'de yüz- de 35-36 olması bekleniyor. pazarlama çalışmalannm da payı olduğunu söyledi. Devlet Bakanı Şükrü Sina Gürel, sanayinin çeşitli sektörlerinin Zonguldak kömürlerine yöneldiğini, bunun yanı sıra önceki yıllarda gereksinimlerini çoğunlukla dışalun yoluyla karşılayan, aralannda Çankın, Kastamonu, Kars ve Diyarbakır valiliklerinin de bulunduğu çok sayıda kuruluşun TTK'den kömür talep ettiğini bildirdi. Şükrü Sina Gürel, "Bu dunun enerjinin sağlanabiHrBğinde kaynaklann çeşitlendirilmesi ve en azından bir bölümünün yurtiçi kaynaklara dayandınlması açısmdan Zonguldak kömürierinin stratejik özeOiğini göstermektedir'' dedi. BOTAŞ ihaleye çıktı ~ Elektrik üretiminde 1990'da yüzde 17.8 olan dogalgazın payı 2000'e gelindiğinde yüzde 32.8'e çıktı. Bu arada soğuk kış aylannın yaklaştığı şu günlerde artan doğalgaz talebinin karşılanması için alternatifler arayışlanna da başlandı. BOTAŞ dün, LNG (likit doğalgaz) temini için uluslararası ihale açtı. Resmi Gazete'nin dünkü sayısında verilen ilana göre Arahk 2000 - Mart 2001 tarihleri arasında Türkiye'ye getirilecek olan likit doğalgaz, Marmara Ereğlisi terminalinde teslim edilecek. LNG, 135 bin metreküp taşıma kapasitesine sahip tankerlerle, aralık ayı seçenekli olmak üzere şubat ve mart aylannda 3 seferde taşınacak. İhaleye ilgi duyan fırmalar yanndan ıtibaren gerekli belgeleri alabileçekler ve 20 Ekim'e kadar da tekîiflerini iletebilecekler. -,.„ ...... Deprem koııutlan lıızlanclınld ANKARA (AA)- Depremzedeler için yapılacak konutlarda, arazi kamulaştırmalannın tamamlanamaması, kredi bağlantılan ve ihalelerin gecikmesi, konut büyüklüğunde yaşanan anlaşmazlık nedeniyle kaybedilen zaman, hızlı inşaat süreci ile kaparılmaya çahşılıyor. Bölgede yapılacak kalıcı konutlar için inşaat çalışmalanna ağustos sonundan itibaren başlanmasına karşın inşaat alanlanna gece aydınlatma sistemleri de yerleştirilerek çalışmalann gece de sürmesi sağlanıyor. Inşaatlan sürdüren Başbakanlık Proje Uygulama Birimi (PUB) ile Bayındırlık ve tskân Bakanlığı yetkilileri, bu aşamada halen para dahil hiçbir sorunun bulunmadığıru. en büyük endişelerinin havalann soğuması ve sert kış şartlannın yaşanması olduğunu belirttiler. Dünya Bankası kredisi Bayındırlık ve Iskân Bakanlığı'nca yaptınlan konutlann yılbaşmdan önce, Dünya Bankası kredisi ile PUB tarafından yaptınlan konutlann ise gelecek yıl nisan ayında tamamlanması öngörülüyor. Dünya Bankası kredisi ile yaptınlacak 11 bin 502 konutun inşasının 8 ayda tamamlanması gerekiyor. Bayındırlık ve Iskân Bakanlığı ise Avrupa Kalkınma Bankası kredisi ile 15 bin 460, finansmanı iç kaynaklardan sağlanmak üzere de 8 bin 209 konutun inşaatını sürdürüyor. Bu ihalelerle ilgili anlaşmalar uyannca da konutlann 150 günde bitirilmesi gerekiyor. Müsteşar Yardımcısı ve Marmara Bölgesi Deprem Inşaatı Genel Koordinatörü Raci AkyoL toplam 224 trilyon lira olan konutlann ihale tutan için şimdiye kadar 53 trilyon lira ödenmesine, mali gerçekleşmenin yüzde 24 düzeyinde olmasına karşm, inşaatlardaki fiziki gerçekleşmenin çok daha yüksek olduğunu söyledi. ONUK YAZAR I Prof. Dr. AHMET ÇAKMAK Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Sayın Mahfi Eğilmez, 20 Eylül tarih- li Radikal'deki makalesinde, IMF'nin "Dünyadakiekonomilerin özellikle tica- ri vefinansalakımlararacılığıylagiderek artan biçimde bûtünleşmeleridir" şek- lindeki küreselleşme tanımına altematif olarak, "Kapitalizmin, kurallara bağlan- mak suretiyle yetkinleştirilmiş ve ser- best piyasa ekonomisine dönüştürül- müş biçiminin bütûn dünyaya egemen kılınması çabası* tanımını öneriyor. Bence Mahfi Eğilmez'in tanımı daha anlamlı. Tanımlamak, tanımladığınızın ayırt edici özelliğini vurgulamaktır. IMF tanımında yanlış yok ama küreselleş- menin ayırt edici özelliği eksik. Mahfi Eğilmez, işte bu ayırt edici özelliği vur- guluyor. \/urguluyor ama onun tanımın- da da netlik yok. "Kurallara bağlanmak suretiyle yetkinleştirilmiş" ifadesi açık değil, bunu okuyan herkesin aynı şeyi an- lamasını bekleyemeyiz. Oysa tanımda kullandığınız ifadeler herkesin aynı şeyi anlamasını sağlaya- cak kadar açık olmalı. Ikincisi serbest pi- yasa ekonomisinden neyin anlaşıldığı belli değil. Şu nedenle: Ekonomi ders ki- taplannda, belki daha net bir ifadeyle klasik ve neoklasik oğretide, serbest pi- yasa ekonomisinin iki ayırt edici özelli- ği var Devletin güvenlik ve altyapı gibi bazı alanlar dışında ekonomiden çekil- mesi ve sermaye, mal ve emek akımla- nnın serbestleşmesi. Eğer Eğilmez ser- best piyasa ekonomisi derken bunu kas- tediyorsa bütün dünyaya egemen kılın- mayaçalışılanın bu olduğunu söylemek oldukça zor. Burada kritik noktaya yine Eğilmez'in yazısındaki bir ifadeden ha- reketle ulaşabiliriz. Kendisi IMF'nin yu- Prag Sonbaharı ve Kiipeselleşme kanda aktardığım tanımını verdikten he- men'sonra ekliyor: "Küreselleşme teri- mi çoğu kez emeğin ve teknolojinin ulus- lararası sınıhar arasında hareket ede- bilmesini de kavrayacak biçimde kulla- nılıyor. Sadece ders kitaplannda böyle kullanılıyor. Ders kitaplannın dışındaki gerçek dünyada böyle kullanılmıyor." Küreselleşmede dananın kuyruğunun koptuğu yerierden biri burasıdır. Küre- selleşme mal ve sermaye akımlannın ta- mamen serbest, ama teknoloji ve emek akımlannın çok sınırlı olarak serbest ol- duğu bir dünya ekonomisinin adıdır. 'Öteki Dünya'nın zaran Dolayısıyla küreselleşmenin bugüne ka- darki başlıca sonucu, zengin ülketerin öte- kilerinin pazarlanna mal boşaltması ve ucuz emeğinden ıstifade etmesi olmuş- tur. Zengin ülkelenn "öteki Dünya"da üre- tim tesisleri kurması, biçimsel olarak teknotoji transferi olabilir. Ama artık her- kes biliyor ki TV, bilgisayar ve otomobil montajınageçmekdeğil, bunlann anapar- çalannı üretmekle uluslararası ticareti kendi avantajınıza kullanabiliyorsunuz. Hep böyle olmuştur zaten. Zengin ülke- ler yeni teknolojilere geçerken mevcut ortalama teknolojiyi "öteki Dünya"ya bırakmışlardır. Nitekim bir taraftan ser- bestleşmeden bahsediliyor, ama başta ABD olmak üzere zengin ülkeler ulusla- rarası patent haklan gibi yasalaria ken- di ileri teknolojilerinin "Öteki Dünya " ta- rafından öğrenilmesini ve kullanılması- nı engellemeye çalışıyorlar. Eğilmez, Ri- cardo'nun karşılaştırmalı üstünlüklerte- orisini kapitalizmin belkemiği olarak gös- terirken çok haklı. Çünkü karşılaştırma- lı üstünlükler, uluslararası ekonomik iliş- kilerde zengin ülkelerin devamlı görece kârlı, "öteki Dünya "nın ise devamlı gö- rece zararlı çıkmasını doğal ve herkesin yaranna gösteren teoridir. Peki emeğin dolaşımını serbest bıra- kırsak ne olur? Tüm işsizler ve düşük üc- retliler zengin ülkelere hücum eder. Bu, o emeğin geleceği ülkelerin ulusal dev- letleri için bir bakıma iyi, bir bakıma kö- tü, sermaye sınıflan için ise kötü görü- nüyor. Zengin ülkelerin ise sermaye sı- nıflan için iyi, emekçi sınıflan için kötü, ulusal devletleri için ise hem iyi hem kö- tü görünüyor. Bu noktada durup zengin ülkelerin tavnna bakalım: Kendi ülkelerine kapıyı zoriayarak bas- kı yapan emek göçünü çok sınırlı tutma- ya çalışırken "Öteki Dünya" devletleri- ne insan haklan ve demokrasiye dayalı bir çalışma düzeni tşlkin ediyorlar. On- larda başta Malezya Devlet Başkanı ol- mak üzere buna karşı çıkıyoriar! Çünkü zenginler, "öteki Dünya "daki ücretlerin bir miktar yükselmesini kendi çıkarlan- na görüyorlar, "öteki Dünya" devletleri ve sermaye sınrfı ise ucuz emeğe daya- lı uluslararası rekabet avantajını en ko- lay yol olarak görüyorlar. Bu kısa ve kuşbakışı küreselleşme analizi bizi şu noktaya getirdi: Tüm yol- lar Roma'ya çıkar. Günümüz dünyasın- da başlıca iki çelişki vardır: Emek / Ser- maye çelişkisi ve Zengin Ülkeler / Öte- ki Dünya çelişkisi. Dünya ekonomisi bu çelişkilerin çözümüne göre şekillenmek- tedir. Nitekim bu raundu zengin ülkeler ve sermaye kazandığı için küreselleşme- nin kurallan onlann istediği gibi belirlen- di. Ve dünya çalışanlannın büyük ço- ğunluğu görece yoksullaştı, işsizlik çığ gibi büyüdü. Sayın Mahfi Eğilmez'in sö- zünü ettiği ise sözüm ona bir çelişkıdir. Kendisi, atıfta bulunduğumuz yazısını, Prag'da küreselleşme karşıtı gösteri ya- panlann, harcamalanyla kapitalizmin kü- reselleşmesine katkıda bulunduklannı, böylece çelişkiye düştüklerini söyleye- rek bitiriyor. Prag'daki sözde çelişki Öyleyse tüm dünya çalışanlan, üretim ve tüketimleriyle kapitalizmin kendini yeniden üretmesine devamlı katkıda bu- lunuyorlar. Aynen öyle oluyor. Eğilmez, muhtemelen Prag sokaklanndaki 5-10 bin kişiye bakıp "Olsa olsa Praglı otel- cilere ve seyahatşirketlerinepara kazan- dmriar" diye düşündü. Çünkü bugün için söz konusu gösteriler, medyatik ya- nına rağmen, küreselleşme için birteh- dit oluşturmuyor. Zaten kapitalizmin gü- nümüzdeki en önemli zaferlerinden biri çalışanlan ve işsiz kitlelerini ne oy vere- rek, ne de sokağa çıkarak yapılacak bir şey olmadığına inandırmış olmasıdır. Bunlann aşılması tabii ki zaman alacak. Ama yine de gelecekteki olasılıklardan biri de milyonlarca göstericinin somut ve yapılabilirtalepler etrafında ortalığa dö- külmesidir. O zaman birileri sokağa ve de ekrana bakarken "kapitalizmin küre- selleşmesine katkıda bulunuyorlar" di- ye düşünmeyecek, çare arayacak. ÇtFTÇt DOSTU SADULLAH USUMİ Zeytinyağında Üretici Sanayici Çekişmesi Zeytinyağı üretimine bir ay kala sanayici ve üre- ticiler arasındaki tartışmalar alevlendi. Sanayiciler, zeytinyağı ithalatının devam etme- sini, dökme zeytinyağı ihracatının da önlenmesi- ni istiyor. Üretici kuruluşlarının görüşleri ise farklı. Onlara göre, zeytinyağı ithalatı kesinlikle durdurulmalı ve dökme zeytinyağı ihracatı da devam etmelidir. Bu arada, sanayicileri destekleyen ekipler hem Ankara'da yetkili makamlan hem de basını etkile- mek için çalışmalara başladılar bile... Ne yazık ki tüccar ve sanayicilere ilk destek, şimdiye kadar üretici haklannı savunan bir dost ya- zardan geldi. Dökme zeytinyağı ihracatını eleşti- ren, zeytinyağı ithalatını savunan yazı, dahayayım- landığı anda büyük tepki topladı... Üretici ve ku- ruluşlannı adeta isyan ettirdi. Hemen belirtelim ki sanayicilerin istekleri yeri- ne getirilirse, üreticiler kısa zamanda iflas eder, zey- tinlikler de turistik alanlara dönüşür. İşte, o zaman ömür boyu ithalatçı oluruz... Türk halkı da Tu- nus'un, Fas'ın kalitesiz yağlannı kullanmak zorun- da kalır. • • • Dünyanın en kaliteli zeytinyağlannı yetiştiren Ay- valık, Burhaniye, Havran ve Küçükkuyu bölgele- rindeki üretici kuruluşlan zeytinyağı ithalatına kar- şı çok hassas. Âyvalık Ticaret Odası Başkanı Ziya Şansal, "Ih- racat kaydı ile bile olsa ithalata şıddetle karşıyız" diyor "Zeytinyağı ithalatı başladığı anda tüccar ve sa- nayici bu ortamdan yararianarak fiyatlan hemen aşağıya çekiyor. Üreticilerde ellehndekiyağlan ma- liyetinin çok altında satmakzorunda kalıyor..." Burhaniye Ticaret Odası Başkanı Fikret Akova ise daha ithalat lafını duyunca ateş püskürüyor: "Zeytinyağı ithalatı, tüccar ve sanayicinin bir oyunudur. Aslında büyük çapta bir ithalat da ya- pılamaz. Zira, Türkiye'de yeterince yağ vardır. Ama, ithalat lafı üreticileri ürküttüğü için ellehn- dekiyağı korkudan ucuza satar. İthalatı savunmak üreticilere ihanettir." Zeytinyağı ithalattnın her şekline karşı oldukla- nnı belirten Edremit Ticaret Odası Başkanı Ibra- him Elman da bu konuda şöyle diyor: "Hem zeytinyağı ithalatına karşıyız, hem de dök- me zeytinyağı ihracatının mutlaka devam etme- sini istiyoruz. Aksi halde, zeytincilik ve zeytinyağ- cılık tarihe kanşır. Milyonlarca insan da geçim sı- kıntısına düşer..." On binlerce üreticinin ortak olduğu TARİŞ de zey- tinyağı ithalatına karşı. Birlik Başkanı Cahit Çetin "khalat başladığı anda sanayiciler üreticileri ürkü- tüyor. Onlar da düşük fıyatla zeytinyağlannı elle- rinden çıkarmaya bakıyorlar. Böylece tam bir fi- ,yat karmaşası yaşanıyor.." diyor. Ticaret odalanndan başka, ziraat odalan da tar- tışmanın içinde. Ayvahk Ziraat Odası Başkanı Ah- met Sucu "Zeytinyağı ithalatını durdurmak ve dökme zeytinyağı ihracatını devam ettirmek için bütün güçleri ile çalışacaklannı söylüyor... • • • 1994 yılına kadar dökme zeytinyağı ihracatı ya- saktı. Piyasalar birkaç büyük fırmanın tekelindey- di. Fiyatlarla istedikleri gibi oynuyorlardı. Ancak, hükümet tabandan gelen baskılara da- yanamadı ve dökme ihracata izin verdi. Ve... Bir anda üreticinin kaderi değişti. Üreticiler, zeytinyağ- lannı dünya piyasalarına uygun fiyatlarla satmaya başladılar. Üreticilerin eline para geçince, zeytinyağı fabri- kalan modern hale dönüştü. Kontinü fabrikalan- nın sayısı iki yıl içinde 100'ü geçti... Zeytinyağı ithaline gelince... Geçen yıl TARİŞ 990 bin lira alım fıyatı ilan ettiği halde. piyasa 1 mil- yon 150 bin liraya kadarçıktı. Ancak, hükümet tam bu sırada sanayicilerin etkisinde kalarak zeytinya- ğı ithalatına izin verdi. Fiyatlar da bir anda 700 bin liraya kadar geriledi... Şimdi, sanayici ile üreticilerin arasındaki kavga- nın temeli bu uygulamalara dayanıyor... Sanayici, gene fazla para kazanmanın yollarını arıyor, üreti- ciler de haklannı korumak için çırpınıyor. Komisyon karar verdi Telekom 'unyüzde 29'u satıhıcük ANKARA (Cumhuri- yrtBûrosu)-Telekom"un yeni ihalesinde satılacak hisse oranı yüzde 20 "den yüzde 29'a çıkanldı. Böy- lece halka arz edilecek yüzde 14'lık hisse payı yüzde 5'e düşürüldü. Telekom un yüzde 20 sinin, en az yüzde 51' ı yabancı şirkete ait ortak- lığa satılması koşulunu içeren ihaleye hiç teklif gelmemesi üzerine yeni ihale için koşullar belir- lenmeye başlandı. IMF, 2000 yüıbitmeden Tele- kom ihalesinin yapılma- sını istiyor. Devlet Bakanı Recep Önal'ın Prag'da, Tele- kom'un satılacak hisse payının yüzde 20'den yüz- de 29'a çıkanlacağı açık- lamasınakarşılık Ulaştır- ma Bakanı Enis Öksüz, komisyonda yer alan ba- kanlardan biri olarak he- nüz bu konuda karar ver- mediğini söylemişti. An- cak, Başbakan Yardımcı- sı Hüsamettin Ozkan baş- kanlığında Devlet Baka- nı Recep Önal, Ulaştrr- ma Bakanı Enis Öksüz ve özelleştirmeden so- rumlu Devlet Bakanı Yüksel Yalova'dan oluşan komisyonun yaptıgı top- lantıda. Telekom'un sa- tılacakhisse payınınyüz- de 29'a çıkarılması ka- rarlaştırıldı. Başbakan- lık"tan yapılan yazılı açık- lamada. pay oranında yö- netime temsil hakkı tanı- nacağı, ancak stratejik k(>- nularda yönetimde oybir- liği aranacağı bildirildj. Açıklamada, teknik ko- mitenin, aynntılı öneri ge- liştirecegi ve bu önerile- rin de Özkan başkanh- ğında, komitede dcğer- lendirilerek sonuçlandı- nlacağı kaydedildi. Bu öneride, hangi kd- nularda yönetim kurulu- nun oybirliğiyle karar alâ- cağı netleştirilmeye çalj- şılacak. ı Telekom Genel Müdil- rü Ibrahun Hakkı Al^- türk'ün istifa edeceği kıı- lislerde konuşulmaya ba^- ladı Alptürk'ün, Tele- kom'un satışı ve özelleş- tirmeye yönelik yapılah uygulamalardan rahatsıt olduğu belirtiliyor. J
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle