25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 17EKİM2000SAU HABERLERMAİEİLItL.lliH • Mahkeme, terör örgütü kurmakla suçlanan Gülen'in tutuklanmasına 'şimdilik' gerek görmedi Ifadeyi ABD'fi yaranç alacak DÜNYADA BUGUN ALİ SİRMEN Vur, Ama Dinle! Şu günlerde en çok Rauf Tamer'in durumu- na üzülüyorum. Adamın yazısını kestiler, birde kamuoyunun önüne attılar. Neymiş, 1 milyon dolar para almışmış. Medyanın iç yüzünü bilenler, öyle birinin, öy- le bir yerde böyle bir şey için başına gelenlere tabii ki şaşar da, üzülür de. Gerçekten de, medyamızın bugün içinde bu- lunduğu durumda, bu tür olaylara gülmemek el- de değil. iş takıpçilerinin cirit attığı bu ortamda, o sıra- da hapiste olan patronlan adına gazete satın alan, sözde gazeteci yazar yazıişleri müdürle- rinin oynaştığı bir alanda, şaibeli adamlardan bir milyon doları aldıktan sonra, "biz onu isteme- zük" dıye gezınenlerin bulunduğu bir sahnede, zavallı Rauf Tamer'in başına patladı kabak. öbürleriyazıyoriar, çiziyorlar, birzamanlarbir- likte nasiplendikleri aynı sofrada oturduklan es- ki dostlarını eleştiriyoriar, olan biteni daha ön- ceden bilmiyormuş gibi. Şu anda kimilerı de, Rauf Tamer'e kızıyorlar- dır, dikkatleri buralara çektiğı için. O artık bir günah keçisidir, ortaya o atılacak, toplum rahat edip annacak, medyadaki kimile- n de aklanacaktır. Ama toplum da kızıyorsa eğer Rauf Tamer'e, hemen söyleyeyim, buna hiç hakkı yok. ••• Dikkat edelim, hep suçu başkasının üstüne atarak kendini kurtarmaya çalışan insanlar top- luluğu yeni bir canavar buldu: "Medya canava- n". Şimdi canavann içinde de, öfkeyi haklı gös- terecek kişiler atılıyor ortaya. Oysa bu toplumun, medyaya kızmaya, hele hele "medya canavan!" çığlıklan atmaya hiç hakkı yok. Promosyonuyla, sansasyonuyla, atmasyo- nuyla, yargısız infazı ile bugünkü medya, bu toplumun istediği medyadır. Yıllarca önce, bir sendikanın toplantısına ko- nuşmacı olarakçağrılıydım. Sendikal hareketin önündeki engellerden söz ediyorlar, toplumda- ki çarpık düzenden yakınıyoriardı. Konuşmalann sonunda, salondan biri, bana şu soruyu yöneltti. - Bizim işkolumuzda toplusözleşme hakkı- mız yok, medya bu sorunumuzdan hiç söz et- miyor, ama kendisiyle ilgili bir sorvn oldu mu hemen yazıyor ve sonuç da alıyor. Neden? Cevap versen bir türiüydü, vermesen birtür- lü. ••• Sonunda dayanamadım, verilmesi gereken yanıtı verdim. - Medya akıllı ama siz değilsiniz de ondan. Salonda bir anda bir ölüm sessizliği oldu. Ar- tık ok yaydan çıkmıştı, devam ettim: "Sizin işkolunuzda yalnız toplusözleşme hak- kı yok değil, ama aynı zamanda toplu işten çı- karmalar da oluyor. Ondan da söz edilmiyor genelde. Bir gazete var, sürekli gündeme ge- tihyor bu sorunlan, artık orada çalışmadığım için (o sırada Cumhuhyet'te çalışmıyordum) adını da vereyim: 'Cumhuriyet'..." Konuşmanın bu noktasında dönüp salona bir soru sordum. - Siz bu işkolunda sendikalı kaç kişisiniz? Yanıt öndeki yöneticilerden birinden geldi: -100.000. Bunun üstüne devam ettim: "Gördünüz mü? Ama, sizin sorunlannızı dile getiren gazete yalnızca 50.000 satıyor. Onun yazan olan, Türkiye 'nin gelmiş geçmiş et) büyük araştırmacı yazan, cenazesinin ar- dından yüzbinlerin yûrüdüğü, Türkiye'nin dört biryanında, bir milyondan fazla kişinin ölûmü üzerine gösterileryaptığı Uğur Mumcu orada yazarken de o kadar satıyordu. Hırsızlan, uğursuzlan sergileyen, dolaplan, dümenleri gözler önüne seren Mumcu 'nun ga- zetesi, 50.000satıyordu. Sizler size sahip çıkana bile sahip çıkamıyor- sanız, bunu gören akıllı medya neden size ve sorunlannıza sahip çıksın ki?.. Onlardan biri yann, öbür gün renkli televiz- yon verir, siz de köşelehnde 'sendikacıttğın dev- ri geçti, artık globalleşen dünyada....' diyeya- zılar yayınlanan o gazeteyi alırsınız." Kimse söylediklerime karşı çıkmadı. Bir daha da, o sendikanın toplantılanna çağ- nlmadım. Ey Türkiye'nin gazete müşterileri, medyaya vurmadan önce istersen bir dinle! Çünkü o beğenmediğin, küçümsediğin, ca- navar diye suçladığın medyayı sen oluşturdun! Devam edelim mi? Oral Çalışlar Mina Urgan'dan Manol Usta'ya Umut Peşinde Hepımız bir umudun peşındeytz. Umut oJ- madan yaşam ohnaz. Mina Urgan'dan Manol Usta'ya kadar bu ki- tapta size anlatmaya çalıştıklarım. umudun peşındekı insanlar. Onların bir kısmını ben bir kısmını kendi- lerı size anlatıyorlar. Çogunluğunu yakından canıdıgımız bu ınsanla- nn umudun peşinde geçen /asamlarını, ha- yal kınklıklannı, sevgv lennı, ısyanlarını sızle- re aktarmaya çalıstım. Size bu kıtapta 27 insa- nın yaşamlanndan ke- sıtler sunuyonım. Oral Çalışlar Çınar Yayınlan; Rıfat llgaz Kültür Merkezi Sıralselvıler Cad No: 90 / 3 80060 Taksim/lstanbul ınarTel&Fax. 0 212 293 28 96 e-maıl:cınar@cınaryayın com www.cinaryayin.com ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - "Laik deviet yapısuu değiştirerek ye- rine dini kurallara dayata bir deviet kurmak amacıyla yasadışı örgüt ku- rup bu amaç doğrultusunda faaüyet- lerde" bulunduğu gerekçesiyle hak- kında 10 yıla kadar ağır hapis cezası istemiyle dava açüan FethuHah Gü- iea'in yargılanmasına başlandı. Mah- keme, Gülen'in ABD'deki adresinin diplomatik kanallardan belirlenmesi- nin ardından ıstinabe (bulunduğu yer- de) yoluyla buradaki mahkeme yargı- cınca alınmasuıa karar verdi. Mahkeme, demokratik kitle örgüt- lerinin temsilcilerinin doğrudan zarar görmemeleri gerekçesiyle davaya NeW Jersey'dekl adresi: Gülen'in avukatlan, 'müvekkillerinin sağlığının seyahat etmesine engel olduğuna, ilişkin Dr. Patrick Claveland imzasını taşıyan raporu mahkemeye sundular. Raporda, 'Fethullah Gülen'in kronik atardamar ve şeker hastahğı nedeniyle tıbbi tedavisinin ABD'de yapıldığının' bildirildiği belirtildi. müdahil olma başvurulannı reddetti. Gıyabında yargılanmasına Ankara 2 No'lu DGM'de başlanan Fethullah Gûlen davasına, Gülen'in 2 avukatı, müdahil olma isteminde bulunan de- mokratik kitle örgütlerinin temsilcile- ri ve avukatlan katıldı. Mahkeme Başkanı Hüseyin Eken, avukat Mustafa Hüseyin Buzoğ- hı'nun, Çağdaş Eğitim Vakfi Başka- nı Gübeven Yaşar, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) Başka- nı Tfirkan Saylan, Gaziantep Daya- nışma Derneği Istanbul Şubesi Baş- kanı Gazanfer Uğural ve Eyüp Ka- yar'uı annesi ArifeKayar adına dava- ya müdahil olarak katılma dılekçesi verdiğini bildirdi. Mehmet Emin De- ğer adına avukatlar Veii Devecioğhı ve HaKl Sevinç'in müdahil olma dilekçe- si verdiğini belirten Eken, 68'liler Vakfı Başkanı Haşmet Atahan'ın da müdahil olma isteminde bulunduğu- nu kaydettı. Gülen'in ABD'deki adresi Mahkeme Başkanı, müdahil olma is- teminde bulunanlann dilekçelerini okudu. Arife Kayar, başvuru dilekçesinde Gülen'in okulunda yetişen oğlu Eyüp Kayar'ın Gülen cemaatinın içinde yer alması nedeniyle "anne-oğul sKakhğt- 276 ov gerekiyor Denetçüik tosarısı Meclis'e sunuldu • Kamu denetçiliği tasansına göre, denetçiler siyasi partilere üye olamayacak. 89 kişinin istihdam edileceği kurumun merkezi Ankara'da olacak ve gerekli görülen yerlerde büro açılacak. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - kamu denetçiliği kurumu yasa tasansı TBMM'ye sunuldu. Tasanya göre kamu denetçisi seçilmek için 276 milletvekilinin oyunualmak gerekecek. Kamu denetçisi siyasi partiye üye olamayacak, siyasi parti, kişi veya zümrenin yarar veya zarannı hedef alan davranışta bulunamayacak. Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk'ün kurumu anayasal çatı altına alrnak amacıyla düşündüğü "anayasa değişikliğr için iktidar gruplannın tavn bekleniyor. Adalet Bakanı Türk'ün "basdenetçiliğine'' eski Cumhurbaşkanı Sûleyman DemireTi getirtmeyi düşündüğu kamu denetçiliği kurumunun merkezi Ankara'da olacak ve gerekli görüldüğü yerlerde bürolar açılacak. Kamu başdenetçisi ve kamu denetçileri, "Türkiye Cumhuriyeti'nin anayasasuıda befirtOen nitetilderi çerçevesinde, idarenin her tüıiü eyfem ve işkmlerini insan haktanna saygı, hukuka ve hakkaaiyete uygunlukla yerindelik yönüoden incelenıek ve araşbnnalda'' görevli olacaklar. Kurumun merkez teşkilatmda 89 kişi istihdam edilecek. ÎĞNELt FIRÇA ZAFER TEMOÇtN - , : < • • • • ' " - . • • - O O€> TARİHİMIZ Şirket içinde önemli rol oynayan eski ülkücüler karşı harekete geçtiler Jet-Pa'da rant kaygası METİNGÜR FRANKFURT- "Kâr payı ortaktağı'' adı altında Almanya başta obnak üzere Avrupa'nın çeşiüi kentlerinde yaşayan Tür- kiye kökenli 18 bin kişiden, di- ni kullanarak karşıhksız 800 milyon mark toplayan Jet-Pa 'da rant kavgası başladı. Frankfurt merkez bürosun- dan ortaklara gönderilen 14 Temmuz 2000 tarihü mektupta, "Yılbaşında durdurulan geri ödemefer, şirketin kendisini to- partamasına kadar, kiçokuzun bir süre alabihr, yapümayacak- ür. Bu şartlar alanda kâr payı ödemesi de mümkün değfldir" açıklaması yapıldı. Açıklama ortaklar arasında şaşkınlığa yol açtı. Jet-Pa'nm Almanya'da para toplama sûrecı içerisinde önemli rol oynayan eski ülkü- cülerden tbrahim Görgülü, Fa- dıl Akgündüz ve ekibine karşı kampanya başlattı. Jet-Pa'nın Avrupa Genel Mü- dürü Naim Demirel'den sonra teşkilatta ıkınci adam olan ve merkezdeki görevine izinde ol- duğu sırada son venlen tbrahim Görgülü, Almanya'daki Jet-Pa temsilcilerine ve bölge koordi- natörlerine yolladığı Berlin, 8 Eylül 2000 tarihli mektupta Fa- dıl Akgündüz ve Naim Demi- rel'i hesap vermemekle ve söz- lennde durmamakla suçladı. Görgülü, mektupta şu görüşle- ri kaydetti: "tzine aynlmamın ve ortakla- nmıza gerçekleri aniatmakiste- memin sebebi ise Naim Demi- rel'in şimdiye kadar olduğu gi- bi bundan sonra da ortaklar adına verdiğimiz kararlar ve sözlerde durmamasmdan dola- yıdır. Hangi gafktie onbinierce insanı dolandıranlann yamnda yer alıyorlarsa, hangi gafleüe onlann hizmetine devam edi- yoriarsa bunun hesabmıdûnya- da yaşadıklan toplumun huku- ku, masum insanlarm ahı ve du- alan ile ahirefte de Mahkeme-i Kübra'da vereceklerdir." 'Hesap verecekler' Açık itiraflarda bulunduğu mektubuna Görgülü şöyle de- vam ediyor: "Şirketleri boşahmak, kurul- muş düzenkri dağrtmak, miDe- tin mahm talan ettirmek, onca insanı muhatapsız ortada b«- rakmak, telefonlan ve adresleri değiştirerek kaçış planlan yap- mak, butûn bunûuı ortaklann parasıyla yapmak, giderayak birkaç çaresizi iki-üç sahtekâ- nn akimauyarak dolandırmak, hangi Idtapta yazryorsa sorum- tulan hesabuu vereceklerdir. Zubne nza göstermenin, insaf- sızlara hizmet etmenin, haksız- hğm karşısmda susmanm ne an- lanıa geldiğini büiyor olmalan ve bihŞorolmanızgerekiyor. Siz- lerle bir yıllık mesaimde halkm hak davası için nasıl çahştığum biliyorsunuz ve bundan sonra da vicdaniveahkki görevlerimi yerine gerirmeye devam edece- ğün. Kaçaklar, korkaklar, ince hesapcılar, aldaücılar, dolandı- ncılar gibi değil, hakkm ve hal- kın huzurunda almmr? açık bir şeküde. Bunlar, ekmeklerini ve emekierini yedikleri insanlara dahi tahammül edemeyenler, kaçarak ortaklanmızla sizleri şimdiye kadar olduğu gibi yal- ruz bırakacaklar. Onun için teş- küatlannıa dağrtmayın, işinize yetkileri ounadığt halde son ver- dOer diye görevlerinizi terk et- meyin." 'Herkesi batınnm' Jet-Pa'yı içten ele geçirmek, Fadıl Akgündüz'ü devre dışı bı- rakarak onun yerine bir ortak getirmek ve böylece ortaklann parasını sözde kurtarmak ama- cıyla başlatılan kampanyanm giderek sertleştiği gözleniyor. tbrahim Görgülü, Aknan- ya'nın çeşitli kentlerinde yan- daşlanyla birlikte toplantılar yapıyor. ^. . . nı yaşa^amadıklannı" vurguladı. Sanık Fethullah Gülen'in avukatla- n, "müvekkülerinin sağhğının seyahat etmesine engel olduğuna ilişkin" Dr. Patrick Claveland ımzasını taşıyan ra- poru mahkemeye sundular. Raporda, "FethuDah Gülen'in kro- nik atardamar ve şeker hastahğı nede- niyle bbbi tedavisinin ABD'de yapıkb- ğuuıT bildınldiğı behrtildi. Avukat- lar, Gülen'in ABD'deki adresini "C/O 2 Jacop Drive PervineUe New Jersey 0 3835 USA" olarak bildırdiler. Dılek- çede, Gülen'in ifadesi alınmadan du- ruşmanrn yapılmaması isteminde bu- lunuldu. tkinci dilekçede ise Ceza Muhake- meleri Usulü Kanunu'na (CMUK) göre suçtan doğrudan doğruya zarar görenlerin müdahil olabi- leceği belirtildi. Bu ne- denle müdahil olma tale- binde bulunanlann, is- temlerinin reddine karar veribnesi talep edildi. Mahkeme Başkanı Hü- seyin Eken, davada sanık Gülen'in "gaip" olma du- rumunun söz konusu ol- madığını belırterek "sor- gusunun yapüamanuş ol- ma<sının1 detillerin toplan- masma engel olmadığını" kaydetti. Eken, bu neden- le saruk avukatlannın du- ruşmanın devam ettiril- memesi taleplerirün red- dine karar verildiğini açıkladı. Eken, Arife Ka- yar ile avukatı Hüseyin Buzoğlu'nun davaya mü- dahil olarak kabul edildi- ğini, diğer başvurulann ise oybirliğiyle reddedil- diğini bildirdi. Mahkeme Başkanı Hü- seyin Eken, Adalet Bakan- lığı'na Gülen'in adresinin behrlenmesi için yazılan müzekkereye yanıt gelme- diğini, Gülen ve Işıkevle- nne ilişkin Emniyet Genel Müdürlüğü'nden bilgi no- tu geldiğini bildirdi. Müdahil avukat Hüse- yin Buzoğlu, GülenMngı-' yabi tutuklama kararmırt kaldınlmasının yeniden gözden geçirilmesini is- terken Gülen'in sağhk du- rumuna ilişkin avukatla- nnca sunulan raporun res- mi ohnadığını vurguladı. Sanık vekilleri ise tutukla- ma koşulfannın oluşma- ması nedeniyle istemin reddini talep ettiler. Mahkeme Başkanı Eken, "dava ve zaman ekonomisi ilkderinin dik- kate aundtğmı", bu ne- denle Gülen'in, avukatla- nnm bildirdiği adreste sa- vunmasımn alınması için ABD yetkili ceza mahke- mesine yazı yazılmasına yer olmadığına karar ve- rildiğini bildirdi. Eken, Gülen'in savunmasının alınması için Adalet Ba- kanlığı aracıhgıyla ABD'ye yazılan müzek- kere yarutının beklenme- sine karar verdi. Eken, ha- zırlık soruşturmasında isimleri geçen kişilerin bilgi ve görülerinin sap- tanması için tstanbul Nö- betçi DGM'ye talimat ya- zılmasına karar verdi. Mahkeme, tedavı gerek- çesiyle ABD'de bulunan Gülen'in "şündflik'' gıya- ben tutuklanmasına gerek olmadığına karar verdi. IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@yahoo.com Çakır gözlü Yeliz yanımda türkü söylüyor. Remziye ona eşlik ediyor. Yanık birtürkü bu. Türkünün iki dize- sini yazmalan istedim. "Agir ketye dılemin/Xewna kove çavemtn " Türk- çesi: Ateşi düştü gönlüme/Hayalin gekji gözüme. Belediye'nin otobü- süyle Hakkâri'nin göç alan mahalle- lerinden Merzan'a gidiyoruz. Karşımızda Sümbül Dağı. Hakkâ- ri'nin sembolü. Yasak dağ. Eskiden bu dağda avcılık yapılırmış. 65 yaş- lanndaki Halime rengarenk elbisele- riyle gülümsüyor. 5 yıl önce Çukur- ca'nın boşattılan köylerinden birin- den gelmiş. İki odalı bir evde 20 kişi yaştyortar. Haltme'nin iki oğlu var. Iki- sinin de bu mahallede herkes gibi iş- leri yok. Buldukca hamallık yapıyor- lar. Halime'ye soruyorum. Ne istiyor- sun? Halime, Türkçe bilmiyor, derdi- ni Kürtçe anlatıyor "Köyûme dön~ mek istiyorum. Banş istiyorum, öz- güriükistiyorum. özgûrce dolaşmak istiyorum. Köyümde ölmek istiyo- rum. Bütûn yakınlanmın mezan ora- da. Oraya gömülmek istiyorum." Ko- Agir Ketye Dılemin nuştuğumuz bütün yöre insanlan ne- redeyse aynı şeyieri söylüyor Banş. Banş burada sihirli bir sözcük. Top- lantılarda banş dediğiniz an büyük biralkış kopuyor. İnsanlar, banşa, hu- zura susamışlar. Ne acılar yaşadıklannı sormaya korkuyorum. Anlattıklan heröykü, bir büyük dram. Bir büyük yürek acısı. Hakkâri dağlann orta yerinde, tepe- ler üzerine kurulmuş eski bir kent. Asurlulardan bu yana çeşitli uygarlık- lar gelip geçmiş. Çok acılar çekmiş, çok mutluluklar yaşamış. Şimdi 15 yıllık "düşükyoğunluklu savaşın'oı- raktjğı yaralan sarmaya çalışıyor. SOOEV'in (Sosyal Demokrasi \fek- fı), özellikle Vecdi Sayar'ın özel gay- retleriyle Istanbul'dan Hakkâri'ye ku- rulan Kültür Köprüsü, birçok insanı belki ilk kez bölgenin sorunlanyla bu kadar etkili bir şekilde yüz yüze ge- tirdi. Ferhat Tunç'a uygulanan an- lamsız yasağı, iki gün boyunca uğ- raştık, kaldıramadık. Binlerce insan, istediği türkücüyü dinleyememenin mutsuzluğunu yaşadı. Biz Istanbul'dan, Ankara'dan ge- lenler, burada sorunlann hâlâ ne ka- dar ağır olduğunu yaşayarak gördük. Ferhat Tunç'un konseri, "nassas/yef- terneden/yie''yasaklandı. Bu hassa- siyetlerin buralarda hâlâ özel olarak üretildiğini, buralann başka anlayış- laria yönetildiğini yaşayarak öğren- dik. Burada başka kanunlar, başka yönetmelikler mi geçerli sözcüğü di- limizden düşmedi, beynimizin bir kö- şesine yazıldı. \ . ," ••• "Kürt kimliği "nm tanınması, bu bölge insanın vazgeçilmez bir talebi olarak hemen her adımda dile geti- riliyor. Bunu başka talepler izliyor. Hakkâri Bedensel Engelliler Derneği destek istiyor. 30 bedensel engelliy- le iş ve aş yaratan bu kurum, ürettik- leri tekstil ürünlerinin pazar bulama- ması yüzünden kapanmak üzere. 50 milyon aylıkla çalışan ve kimseye muhtaç olmadan bir meslek yoluyla geçimini sağlama olanağı bulan 30 bedensel engelli 6 aydır maaş alamı- yor. Ürettikleri mamulleri satacak yer bulabilseler sorunlannın çözüle- ceğini söylüyorlar. Şöyle diyoriar bize ulaştırdıklan bil- dirilerinde: "Bir gün içinde bulundu- ğumuz sorunlan asanz düşüncesiy- le on dört aydır mücadele ediyoruz. Ancak yetehi desteği alamadığımız için yorulduk. En kısa zamanda Yö- netim Kurulu olarak alacağımız ka- rarla atölyemizi kapatarak bu insan- lan sokağa, yani eski hallerine ten\ etmekten başka çaremiz yoktur. Atölyemiz, iş, pazar, ilgiyardım bek- liyor." Hakkâri'de uzman doktor bulun- muyor. Sosyal hizmetler neredeyse sıfırdüzeyinde. Çocuk Esirgeme Ku- rumu'nun binası çürümeyeterkedil- miş. Iran'dan gelen akaryakıtın ya- saklanması bölge insanı için etkili bir ekonomik darbe olmuş. Boşaltılan köylerden gelen köylüler, Belediye için büyük bir yüke dönüşmüş. Her gün artan nüfus yetersiz altyapı, ça- resizliği daha da arttırryor. Hakkârili- ler, Belediye'nin afet bölgesi kapsa- mına alınmasını istiyorlar. Merzan mahallesinden Keklikpına- n'na geçiyonjz. Aynı manzara. Kış gelmeden, 20-30 kişi bir arada kal- dıklan evleri tamir etmeye, deliklerini onarmaya çabalıyorlar. Odun, kömür yok. Kapılanna bağladıklan hayvan- lannın tezekleriyle bir parça ısınacak- lannı düşünüyorlar. Hakkâri bir dert yumağı. Bunca sıkıntıya karşın Hakkârili ne- şeli ve güleryüzlü. Koca dağlann or- tasında gerçekten güzel ve heybetli insanlar Hakkârililer. Onlan görünce kanınız ısınıyor. Yılmaz Erdoğan'ın, Ender Özkahraman'ın, Muhsin Kı- zılkaya nin, Metin Uca'nın neden bu kadar sempatik ve esprili olduğunu anlamak burada mümkün. Sevimli in- sanlar Hakkârililer. İnsanı etkiliyoriar. Çakır gözlü Yeliz türküsünü keyifle söylüyor. Onlan unutabileceğimizi sanmryorum.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle