Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
8 OCAK 2000 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
DenizciMk
Bakanlığı
kuruluyor
• ANKARA(Cumhuriyet
Bürosu) - Devlet Bakanı
Ramazan Mirzaoğlu,
koalisyonu oluşturan
partilenn genel
başkanlanyla yapılan
görüşmeler sonucunda
denizcilik bakanlığının
kurulmasına karar
venldığını bıldirdi.
Maaş zamlarına
CHP'den tepki
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)-CHP Genel
Sekreter Yardımcısı Bekır
Yurdagül, maaş zamlannın
IMF dayatmasıyla tüketici
fıyat endeksıne (TÜFE)
bağlanmasına tepki
göstererek "Bu, emekli, dul
ve yetime atılmış en büyük
kazık, bunun bir reform
dıye sunulması ıse büyük
bır yalandır" dedi.
Yurdagül, IMF programının
"insanı yok eden" bir
anlayışla hazırlandığına
dikkat çekerek, hükümeti
"henüz işin başındayken"
programı yeniden gözden
geçinneye çagırdı.
Tüm Yargı-Sen'in
cezaevi isteği
• ANKARA (AA) - Tüm
Yargı ve Infaz Kurumu
Çahşanlan Sendikası (Tüm
Yargı-Sen) Genel Başkanı
Tekin Yıldız. "Adalet
BakanlığYndan. Ankara
Kapalı Cezaevı'ndeki,
isımlenni tespit ederek
kendilerine verdığimız
ıdare çetesının görevden
alınmasını istıyoruz" dedi.
Yıldız, düzenledıği basın
toplantısında. bazı cezaevi
ıdarecilerinin mahkûmlarla
"kırlı ılışkılere
gırdiklerini" ve cezaevi
personelını de baskı
yaparak susturduklannı öne
sürdü.
Bahçeli'nin
konvoyunda kaza
• ADANA (AA) - Devlet
Bakam ve Başbakan
Yardımcısı Devlet
Bahçeli'nin konvoyunda
mçydanagden kazada,,
Büyükmangıt Beledıye
Başkanı yaralandı. Adana
Havaalanı'ndan
karayoluyla Osmaniye'ye
hareket eden Bahçeli'nin
konvoyunda bulunan Murat
Bercık yönetımındekı 01
VA 838 plakalı otomobil,
Adana Organıze Sanayi
Bölgesı yakınında, yagış
nedeniyle kayarak otoyol
bariyerlenne çarptı.
Kazada, otomobılde
bulunan Adana'nın Ceyhan
ılçesıne bağlı Büyükmangıt
Beldesı Beledıye Başkanı
Kamıl San yaralandı.
Adana Numune
Hastanesi'nde tedavi altına
alınan Kartıil San'nın
hayaü tehlıkesirun
bulunmadığı bıldirildi.
Organizasyonlar
Kapalıçapşı'da
• İstanbul Haber Servisi -
Dünyanın en büyük kapalı
alışvenş merkezi
Kapahçarşı, akşamlan da
özel organizasyonlara ev
sahıpliği yaparak eskı
hareketlı günlerine
dönmeye hazırlanıyor.
Kapahçarşı Esnafı Demeği
Başkanı Mustafa Pekcanattı
yaptığı açıklamada, çarşıyı
akşam kapatma saati olan
19.00'dansonrada
değerlendırebılmek için
ilgılı oteller ve seyahat
acentelenyle çalışmalar
yaptıklannı belırttı
Nupi Yılmaz'dan
eleştiri
ANKARA (Cumhuriyet
Bûrosu) - Atatürkçü olduğu
ıçüı görev yerinin
değıştirildiği öne sürülen
imama ılişkin iddıalara
yanıt vereıı Dıyanet Işleri
Başkanı Mehmet Nuri
Yılmaz, "Dın adına yapılan
sömürü, bizi derinden
etkiliyor. Atatürk'ü istismar
etmek de o kadar tehlikeh"
dedi.
Asker dağıtımı
• ANKARA (Cumhuriyet
Bûrosu) - Sılah altına alınan
yükümlülerin sınıflandırma
ve dağıtımlaruun artık
tamamen "bilgisayar
ortammda kodlama
sistemiyle" yapıldığı
bildirildi. Genelkurmay
Genel Sekreterliği'nden
yapılan açıklamada, vatani
görevinı yapmak ıçın silah
altına alınan tüm
yurttaşlara eşıt muamele
yapılmasının Türk Silahlı
Kuvvetleri'nin (TSK) en
çok üzerinde durduğu konu
olduğu kaydedildi.
Başbakan Ecevit, koalisyon ortağı MHP lideri Bahçeli'nin sözlerine yanıt verdi
'Ocalan'm öKisii zarar verir'
Başbakan Bülent Ecevit
ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu)
- Hükümet ortaklannın 12 Ocak'ta
yapacağı zırve öncesınde dün Baş-
bakan Bülent Ecevit ile MHP liden.
Başbakan Yardımcısı Devlet Bahçe-
H'nin yaptığı açıklamalar ortamı
gerginleştırdı. Osmanıye'de yaptığı
konuşmada. kendisini de dolaylı
olarak suçlayan MHP lideri ve Baş-
bakan Yardımcısı Devlet BahçeK'ye
sert yanıt veren Başbakan Ecevit,
"Hiç Idmse beni Ocalan'a acunakla
ekştiremez" dedi.
Konuya egemenlık sorunu olarak
yaklaşılamayacağuıı vurgulayan
Ecevit, "Öcalan'm arük dirisi bize
zarar vermez, ancak ölüsü bazı za-
rariar verebilir drve düşünüyorum.
Ashnda Öcalan srvasal anlamda öl-
müşriir. ama idam onu siyasal an-
lamda yeniden diriltebilir kaygısnu
taşryorum*' açıklamasını yaptı Ece-
vit "Sorumlu durunıdaki siyasetve
devlet adamlannın koalis)on ortak-
lan arasında bir görüşme ve karar
olmadan önce kendilerini veya par-
tilerini bağlayıcı sözler sö> lemeleri-
nin zorluklar yaratabileceği ka>gısı-
nı taşıyorum" sözlenyle de Bahçe-
lı'yı uyardı.
Abdullah Öcalan dosyasının ge-
leceği, hükümet ortaklan DSP ile
MHP arasında gerginlığı tırmandır-
dı. Başbakan Ecevit, AİHM karan-
nın beklenmesmi ısterken MHP ta-
rafi dosyanın TBMM'ye gönderıl-
mesinden yana tavır koydu. Konuş-
malannda bugüne dek dikkatli bır
dil kullanan MHP lideri Bahçeli'nin
dün seçım bölgesı Osmanıye'de sert
bır konuşma yapması, 12 Ocak zir-
vesı öncesı havayı sertleştirdi. Ece-
vıt Başbakanlık'ta dün gazetecile-
rin bayramını kutlarken yöneltilen
sorulan da yanıtladı. Gazetecilerin
Bahçeli'nin konuşmasını zirve ön-
cesınde nasıl değerlendirdığını sor-
ması üzerine Ecevit. "12 Ocak'ta
büdiğiniz gibi koabsvonu oluşturan
partüerin liderleri olaraktoptanaca-
ğız. AİHM'nin benim görüşüme gö-
re bağlajicı olan karan hakkında ne
düşüneceğimia biriikte görüşece-
ğiz" dedi. Konuya egemenlık soru-
nu olarak yaklaşılamayacağuu vur-
gulayan Ecevit şu görüşlen dıle ge-
tırdı: "Konu. AİHM ile ilgili bir so-
rundan ibaretde değildir. Ocalan'm
infazı veya idam hükmünün infaa
veya infazuı gecikmesi Türkiye'ye
içerde ve dışarda ne getirir, ne götü-
rflr. Bunlann her türlü duygusalhk-
tan uzakta, dev let sorumhiluğu için-
de gözden geçirümesi gereldr."
Öcalan yazılı açıklama yaptı
'Çözümsüzlükte
ısrarda, meşru
savunma gelişir'
tstanbul Haber Servi-
si - Terör örgütü
PKK'nin liden Abdul-
lah Öcalan, hakkındaki
idam tartışmalanyla ıl-
gili olarak "Bu bu- kişi-
nin ölümü degiL bir top-
lumun. bir fdsefenin ölü-
münü istemekrir. Bunu
bu şekilde eşeleyenler,
kirii savaştan kirii çıkan
olan güçlerdir" dedi.
PKK'nin bitmediğını
savunan Öcalan
a
çö-
zümsüzlükte'' ısrar edıl-
mesi halmde "meşrusa-
vunmamn gelişeceğini'"
belirtti.
Avukatlan Ahmet Av-
şar, Aydın Oruç, Mah-
mut Şakar ve Türkan
Aslan aracılığıyla yazı-
lı açıklama yapan Öca-
lan, 200 yıldır kördü-
ğüm ohnuş bır sorunun
kendısinin 11 aylık ça-
lışmalanyla Türkiye'de
tarihi bir çözüm eşığine
geldığinı savundu. Banş
çabalanna karşın bazı
( çevTelenn hâlâ çatışma
ortanıında ısrar ettığini
kaydeden Öcalan şöyle
devam erti:
"Dünya banşa gidi-
yor, ama Türkiye'de iş-
ler her gün asaum-asma-
yalım tartışmasıv la geçi-
yor. Madem ki birlik, bü-
tünlük ve istikrar isteni-
yor, öyleyse siyasilerin,
sorunun özünü çözüm
önerileriyle beraber par-
lamentoda ele alması ge-
rekiyor. Parlamento sa-
dece asalım-asmayahm
tartışmalannın yürütü-
leceği yer değildir. Ancak
sorunun özünün tarüşıl-
ması yerine asalım-as-
mayahm ikilemine dü-
şükhığü görülüyor. So-
run tartışılmıyor. özü or-
taya konmuyor. Bu bo-
yutuyla tamşmalarda
bir soysuzluk ve körlük
durumu yaşanryor. Feca-
at burada. Başından be-
ri söyledim, sorunun çö-
zümüne katla sunacaksa
ölüme de haarım. An-
cak esefle izliyorum ki
daha sorunun adını koy-
madan, mesele bir kişi-
nin asılıp asılmaması
olayına indirgeniyor. Bu
bir kişinin ölümü değil.
bir tophunun bir felsefe-
nin ölümünü istemektir.
İlkel intikamcılık bile
böyle değildir. Bunu bu
şekilde eşeleyenler, kirii
savaştan kirli çıkan olan
güçlerdir. Hiç temenni
etmiyorum ama, çözüm-
süzlükte ısrar edilirse
bazı trajediler geüşebi-
tir."
Imhayı dayatarak rant
elde etmenin savaşım
verenlerin var olduğunu
savunan, kıını kesımle-
rin kan üzennden kendı-
sine geçim kapısı sağla-
dığmı kaydeden Öcalan,
PKK içındeki bır kesi-
min de konumunu koru-
mak içın savaşm deva-
mını ıstediğıni ıfade et-
tı. Öcalan, "PKK yok
edilebilir, ama bu, Kürt
sorununun çözümüne
katkı sunmaz. Kaldı ki
PKK de bıtmiş değU.
Çok kan döküldü. Yeni
yüzyılda demokrasi. in-
san haklan, ulus hakla-
ru külrürel haklar hiç
kan dökülmeden de çö-
zükbilir. Devleti ve top-
lumu bir kez daha uyar-
mak isriyorum, Savaşı (
taÜrik edenlerin şantaj»-
na boyun egilmemeli-
dir" görüşünü savundu.
ÇtZMEDEN YUKARI MUSAKART
Başbakan Yardımcısı Bahçeli, Öcalan konusunda ortaklanna sert çıktı
u
Canileri savunan barışçı olamaz'
MHP lideri Bahçeli,
Öcalan için \erilen ka-
rann uygulanmasım
Türkhalkının geleceğiy-
le inşkilendirenlerin ya-
nıkhklarmı savundu.
OSMANİYE (Cumhuriyet) - MHP
Genel Başkanı ve Başbakan Yardım-
cısı Devlet Bahceh', Abdullah Öcalan
konusunun ele alınacağı lıderler zır-
vesi öncesinde ortaklanna sert çıktı.
Öcalan hakkında yargınm verdiğı
ölüm cezasmı sulandırmanın, Türk
halkının egemenlığıni eleştırmek an-
lamına geldığinı savunan Bahçeli,
"Suçlann cezasız kalmasma taraftar
olunama/. Canileri, katuleri savunan,
bir ülktyi yıllardır kan gölüne çeviren,
ekonomik kavnakların heba olnıasına
sebep olan insanhk suçlusu bir teröris-
rin bağımsız yargı taramıdan hükme-
rtilmi^ olan "*^^sının infazını engefle-
yen bir banşçı anlayış olamaz" dedi.
Bahçeli, doğum yeri ye seçım böl-
gesi olan Osmaniye'de Öcalan dosya-
smın Başbakanlık'tan TBMM'ye ile-
tilip iletihnemesinın görüşüleceği zir-
veden önce düşüncelennı açıkladı.
Öcalan dosyasının Başbakanlık'ta
bekletilmesini kabul eden diğer ikı
koalisyon ortağına sert çıkan Bahçe-
li, geçen yüzyılın başında ülkemizin
başına çorap örenlerin, şimdı halkın
bu başansmı hiçe saymak anlamma
gelen şartlan telaffuz etmeye çalışnk-
lanm söyledı. Türk halkının 20. yüz-
yılm başında olduğu gibı 21. yüzyılın
başında da bu zorluklan aşabilecek
güçte olduğunu kaydeden Bahçeli,
Öcalan içın venlen karann uygulan-
masım Türk halkının geleceğiyle iliş-
kilendirenlerin ve Türkıye'nin AB
üyeliği ile aym kefeye koyanlann ya-
mldıklaruıı savundu.
Bahçeli, "Bflerekyadabflmeyerek,
böyle bir tavır içinde olanlar ülketeri-
ni küçiik düşiirdüklerini, milletimiz
nezdinde tamiri imkânsız tereddütter
u> andırdıklannı iyi bilmeüdirter. Yi-
ne iyi bUinmelidir ki dünya yüzünde
hangi gerçekçi ve insani il^ki binJerce
masum insamn katili ile bunu yargjla-
yan ve hak ettiği cezayı uygulayan bir
ülkeyi aynı kefeye koyar ve hatta katil
lehine karar verir. Şayet böyle bir iKş-
ki vuku bulursa, oflişlddenhiçbir za-
man bu milktin lehine bir netice çık-
mayacağı açık değil midir?" dıye ko-
nuştu.
Bahçeli. adaletın kışılere ve siyasi
dunışlara göre esnemesinin ve yön
değiştirmesmin asla hoş görülemeye-
ceğinı belirterek "Suçlann cezasız
kalmasma taraftar olunamaz" dedi.
lleride Türkiye'run önüne çıkanla-
cak olası dayatmalara bugünden kapı
aralama anlamına gelecek söylem ve
politıkalardan uzak duruhnasmm şart
olduğunu ka>deden Bahçeli. "Unu-
tubnamahdu- kL insan haklan insan
içindir. Canileri, katilleri savunan, bir
ülkeyi vıllardır kan gölüne çeviren,
ekonomik kay naklaruun heba olma-
sma sebepolan insanhksuçlusu bir te-
röristin bağımsız yargı tarafından
hükmedilmiş olan cezasuun infa7im
engeDeyen bir banşçı anlavış olamaz"
değerlendırmesmi yaptı.
Dünyanm saygm ülkeleri arasmda
yer almak ısteyen Türkıye'de, huku-
kun üstünlüğünden ve adaletin tecel-
lisinden vazgeçmeyi telkin etmenin,
vatanına kastedeni ödüllendirmek an-
lamına gelecek davramş içinde ouna-
nın esas sıkmtıyı oluşturduğunu savu-
nan Bahçeli, "Konuya samimi ve so-
ğukkanh olarak yaklaştığını iddia
edenlereönerimiz, bu hususlan önem-
semeleri ve ciddiye ahnalarKür" dedi.
Bahçeli, sorunu süslü değişim nu-
tuklan içinde ele alanlann unutma-
ması gereken bazı önemli noktalar
bulunduğunu belirtti.
IRMIKI AYDIN ENGİN aengin(û doruk.net.tr
Inancınız ister güçlü olsun,
ister cılız; isterse hiç olmasın,
bayram sabahlan gene de bir
barış meltemi estirir...
Estirmesi gerekir. En azın-
dan beklenir...
Bayramınız kutlu olsun.
Bayram sabahı önünüze sürü-
len şu "bayram şekerleri" ağ-
zınızın tadını bozmasın... di-
yeceğiz ama gel de de!
Tuhaf değil mi? Bayram sa-
bahı ağız tatlarını tahrip eden,
bayramın barış rüzgârlannı,
yakıcı çöl rüzgârianna dönüş-
türenler, nedense bayramı,
salt bir toplumsal töre, bir ge-
lenek olarak değil aynı zaman-
da dinsel içeriği ile de önem-
seyen, kutlayan kesimler.
Bu satırlar yazılırken Met-
ris'teki isyan sürüyordu. Şim-
dıden bir ölü ve çok sayıda ya-
ralı var. Eğer bu sabaha kadar
anlaşmazlık çözülemez, isyan
sona ermezse, Metris'tekiler,
Metris'te yakınlan olanlar için
bayram gergin bir bekleyişe,
kimi evlerden yükselen acı
çığlıklanna dönüşecek. Olup
bitenleri kavrayamayacak ve
kavramalan da hiç mi hiç ge-
Bir Bayram Sabahına Uyanmak
rekmeyen küçücük kızlar ve
oğlanlar, bayramlık "cicileri'ni
giyip ninelerine, dedelerine el
öpmeye gidemeyecekler. Ge-
leneklerine bağlı nine ve de-
deler bir ipek mendil, birkaç
kuruş cep harçlığı ve birkaç
şeker uzatamayacak torunla-
nna.
Çocuklann bayram şekeri
kan kokacak!
Babalannın siyasal inançla-
n, varsa suçlan ne olursa ol-
sun, küçücük oğlanlar ve kız-
lar bir bayram sabahı sevince
değil, korkuya ve acıya uyana-
caklar.
Bu bayram sabahı, onlann
körpe bilinçlerine kazınacak,
silinmez izler bırakacak.
Yazık!
• • •
Yazık, 2000 yılının ilk günle-
rine ulaşılmışken, Türkiye, Ab-
dullah Öcalan'ın idam dos-
yasını Türkiye Büyük Millet
Meclisi'ne indirmekten korku-
yor. Itiraf edilmiyor, ama bilini-
yor ki dosya Meclis'e inerse,
siyaset esnafı çığlıklar atarak
"asalım, asalım " diye böğüre-
cek. Parmaklar kaldınlacak ve
devlet erkinin en yüksek orga-
nında "ulusal irade" tecelli
edecek; "Öcalan'ıasalım" fet-
vası verilecek.
Siyasetin tepesindekilerin
çabası, dosyayı Meclis'e in-
dirmeden bekletebilmenin
yollannı bulmak ve pazariığını
bağlamaktan ibaret.
Bir bayram sabahı önümü-
ze sürülen "siyaset şekerine"
bakın siz. Üstü utançla örtül-
müş.
Bayramın dinsel içeriğinin
aslî sahipliğinin siyasal tem-
silciliğine soyunmuş bir Fazi-
let milletvekili apaçık itiraf edi-
yor:
- Oylama kapalı yapılırsa,
Avrupa İnsan Haklan Mahke-
mesi karannın beklenmesi,
hatta idam cezasının kaldınl-
ması yönünde oy kullanabili-
rim. Ama açık oylamada, ida-
ma evet, demek zonındayım.
Seçmen tabanıma ters düşe-
mem. Siyasal hayatım biter.
"Tabanın batsın, siyasal ha-
yatın sönsün" diye ilenmek
geliyor içinizden. Bir bayram
sabahı olduğunu, bağışlayıcı-
lığın kitlesel ölçekte yaygınlaş-
masını buyuran bir günün sa-
bahına uyandığınızı anımsayıp
yutkunuyorsunuz.
Siyasetin bu denli kirienmiş-
liği, siyasal ilkelerin bu denli il-
kelliğe indirgenmişliği mideni-
zi kaldınyor. Önünüze sürülen
bayram şekerini kapsamış "si-
yasal kir"e bakıyor ve 1400 yıl
öncesinin, intikama dayanan
çöl hukukunu körelmiş bilin-
cinde bugün de sürdüren
"mümin milletvekili"n\n bay-
ram namazından çıktıktan
sonra çocuklanna el öptürdü-
ğünü, büyüklerinin ellerini
öpüp "Bayramınız mübarek
olsun" dediğini düşlüyorsu-
nuz. Utanç ve öfke aynı anda
basıyor.
Siyasette "idam", hapisha-
nede "isyan", iktisatta "vur-
gun" çığlıklannın yankılandığı
bir ülkede bir bayram sabahı-
na uyanmak içinizi acıtıyor.
"Şehit ailelen" yalanının ar-
dına sığınanlara, ölen 30 bin
kişinin yansından çoğunun
Kürt genci olduğunu; şimdi
oniann analannın, babalannın,
bacılannın, çocuklannın, bir
bayram sabahında yükselen
idam çığlıklannın ülkede yeni
bir kanlı dönemi başlatacağın-
dan duydukları korkuyla bü-
züldüklerinı anlatmak istiyor-
sunuz.
Bunun nafıle bir çaba oldu-
ğunu daha düşünürken fark
edip susuyorsunuz.
Çatışmanın, kana doymaz-
lığın, şiddete taparlığın "banş
ve bağışlama" muştulayan bir
bayram sabahında bile nasıl
da böyle azgınlaştığını görü-
yorsunuz ve bayramınız baş-
lamadan zehir oluyor.
Gazeteciye de, adeta dil
alışkanlığı ile, iğreti bir "Bayra-
mınız kutlu olsun" demek ka-
lıyor.
Yazık!
POLflTKA GLONLÜĞÜ
HtKMET ÇETtNKAYA
Birkaç Resim...
Güvercinler kanat çırparak havalandı...
Uyku, bir ağacın dalian gibi sarmıştı bedenleri...
Solumalar sessiz bir ışıkta çiçek gibiydi...
O saatlerde bir kadın belki de gözlerini yummuş-
tu; kirpiklen sulara sürtüyordu...
Bu mevsim Harran Ovası nasıldır?.. Urfa'da, Di-
yarbakır'da, Van'da, Hakkâri'de insanlar ne yapıyor-
lardır?
Dün sabah İstanbul yağmurluydu. Meteoroloji bay-
ramda kar yağışı olacağını açıklamıştı...
Bugün Şeker Bayramı...
Neler yazmalıyım ben bugün?..
Faizlerin düşmesi, borsanın yükselmesi bilmem si-
zi umutlandırdı mı?
Enflasyon yüzde 20'lere inecek mi?
Metris ve Bandırma Cezaevleri'nde yine isyan çı-
karan, on sekiz kişiyi rehin alan, bir kişinin ölümüne
yol açan İBDA-C'nin arkasındaki güçler kimlerdi?..
Isterseniz, Güneydoğu'dan başlayalım... Harran
Ovası'nda soluklanıp Urfa'ya bakalım; fotoğraf kare-
lerinde salt yoksulluğun değil bir de değişimin çiz-
gisini araştnp birkaç resim ortaya koyalım...
Urfa'ya ilk gidişim 70'li yıllann başındaydı. ilk kez
o zaman gördüm Balıklı Göl'ü. Benim o gün ne ke-
babı, ne çiğköftesi dikkatimı çekti. Çünkü, karasi-
nekler bir sürü gibi uçuşuyordu. Bir yerde yemek ye-
mekolanaksızdı...
Bir de 80'li yıllann sonunda gittim Urfa'ya. Atatürk
Barajı yapılıyordu. Urfa biraz değişmişti. Güzel bir o-
tel vardı...-
Değişmeyen neydi?
Sinekler henüz gitmemişti...
Birde!..
Genç kızlar hâlâ öldürülüyoriardıL
Bunlann öyküsünü bızim Mehmet Faraç yazdı...
Mehmet, sık sık, "Urfa değişiyor abi" deyip bana
öyküler anlatıyordu. önceki gün yerel gazete 'Hiz-
met'i uzatıp "Okusana"dedi, "Urfaartıkmodem bir
kentoldu".
Urfa'da hasat paralan güzelleşmeye gidiyormuş!..
Güzellik salonu sahıbı Nesrin Çetin, Urfalı erkek
ve kadınlann aşırı kilo ve kıldan kurtulmak için çaba
harcadıklannı anlatıp ekliyor
"Müşterilerim arasında kumasıyla gelen kadınlar
bile var. Erkeklerin en çok talepte bulunduğu ürûn-
lerleke ve sivilce giderici ürünler. Yöre kadınının şi-
kâyeti ise tûylenme ve aşın kilo..."
Gazeteyi masamın üzerine koydum...
Yağmur hızianmıştı...
Pembe konağın üzerinde kanat çırparak havalanan
güvercinler yoktu...
• * •
Urfa'da kız voleybol takımı Gençlikspor ikinci li-
geyükselmiş; Şanlıurfaspor Vakfı'nın tenis kortu açıl-
mış...
Urfaspor'u çalıştıran spor yazanmız Adnan Din-
çer diyor ki:
"Urfa artık eski Urfa değil!"
Harranlı ağalar kış ayiannda Fitness Center'lı, ja-
kuzili, saunalı, havuzlu hamamlarda kilo atıyoriar-
mış...
Ya yoksullar ne yapıyoriar?.,
Onlar da İstanbul, Ankara ve Izmir'dekiler gibilerL.
Grf bir ğökyûzü...
Yağmur da yağıyor... "" ^''^ vnn^.s
Fındıklı'dan Karaköy'e gidiyorum...
Siyah Mercedes'te yeşıl sanklı, sakallı bir adam, ya-
nında çarşaflı bir kadın...
Bense Güneydoğu'yu düşünüyorum...
Bugünkü yazım umut dolu olmalı!..
Diyarbakır'da Tüccariar Kulübü her gece tıklım
tıklım doluyonmuş; Intemet kafelenn sayısı da art-
mış. Beş yıldızlı Dedeman Oteli'nın guzellık salonu-
nun yirmi kadın üyesi varmış...
Migros, Gima Diyarbakır'da mağaza açmış; Diyar-
land eğlence merkezi Istanbul'daki Carousei'i arat-
mıyormuş...
Acaba Diyarbakır'da başka neler oluyor?..
Çınar ilçesınde on üç çocuklu Memduh Ava, sev-
gilısı Emine Özer'i boğarak öldürmüş...
Memduh, ilk ıfadesinde şöyle derrtiş:
"Imam nikâhı kıyma bahanesıyle bırmağaraya gö-
türüp Emine'yi orada öldürdüm..."
Jandarma sormuş:
"Neden öldürdün?"
Yar\ıt:
"Çok seviyordum..."
Bu arada güvenlik güçleri Diyarbakır'da Evrensel
ve Özgür Bakış gazetelerinin bürolannı, HADEP ör-
gütlerini, sendikalan basmış, çok sayıda kişiyi gö-
zaltına almış...
Eh, yavaş yavaş Güneydoğu'ya demokrasi de ge-
liyor demektir...
• • •
Solumalar sessiz bir ışıkta çiçek gibiydi ama ne-
dense çoğalmıyordu...
Kadınlar düşsel yaşamlan arasında ezilmişlikten
kurtulmuşlar mıydı?
Bir kez daha baktım gökyüzüne...
Sonra gözlerimi yumdum, türkülü çiçekli dallarda
'insanca yasamı' aradım...
Ama bulamadım!..
hikmetcetinkayan cumhuriyet.com.tr
Faks numaramız: 0212/513 90 98
GÖZLERİN POYRAZ
Cumhuriyet
k ı t a p I a r ı
Gazetecı-Yazar Hıkmet Çetınkaya'nın içındeki firtınalı
evrende gelıştırdığı, duygu denızmde damıttıgı yazılan.
Bu- solukta okunacak, kımı zaman bır nısan yagmuru
altında, bazan poyraz yelının soğuk sa\ıırganlıgında ya da
karanlık bır gecenın yalnızlığında yeniden okunacak. yer
yer okunacak bır kıtap bu kıtap
Cumhuriyet Çağ Pazartama A.Ş. Turkocağı Cad. No:39/41
_ kitap kulubû {34334)Cağaloğlu-lstanbul Tel. (212)514 01 96