Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 8 OCAK 2000 CUMARTESİ
HABERLER
DUNYADA BUGUN
ALt StRMEN
Özür Dilerim
Kuşkuculuk yararlı olsa bile, dogmalara sapı-
na kadar bağlı "imanım tahtelbayır" toplumların-
da sevimsiz karşılanır.
Karşındakinin düşünü, ütopyasını paylaşma-
mak, kuşkunu sözlerte değilse bile bakışlannla ol-
sun belli etmek pek hoş karşılanmaz.
Ne yazık ki ben de kuşkucuyum.
Yanlış anlaşılmasın! Bu özelliğim, yaşamımın
hiçbir bölümünde, olmayacak duaya amin de-
mediğim anlamını taşımıyor. Hatta zaman zaman
belki de çaresizlikten, gözü açık görülen rüyala-
n, herşeyi bilmem, kül yutmamam gereken yaş-
larda bile yediğim oldu.
Ama belki başkalanna oranla çabuk uyandım
. ve masallara daha az bel bağladım.
Sınıf arkadaşı, Ismet Inönü hakkındaki kitabı-
nm yeni baskısı piyasaya çıkmış olan emekli or-
general merhum Ali Fuad Erden, "Paris'ten Tih
Sahrası'na" adlı yapıtında, 1. Dünya Savaşı ön-
cesi Alman subaylannın bizim kurmaylara, ma-
sa başlannda, önlerindeki harita üzerinden gös-
tererek, Türk'ü nasıl eski sınırlara ve Turan'a u-
laştıracaklannı anlatırlarken, arkadaşlannın iman-
lı inançlan karşısında kendi kuşkuculuğundan
duyduğu üzüntüyü ve vicdan azabını yazar.
Evet, kuşkuculuk sevimsizdir.
1958 yılında Ingiliz yanlısı Nuri Es Said'i devi-
ren darbe olduğu zaman Irak'a müdahale etme-
ye kalkan, zamanın Dışişleri Bakanı Fatin Rüş-
tü Zoriu'nun kovboydan çok kovboycu ve Sam
'Amcacı politikasına gülen muhalefet milletveki-
line Zorlu,
- Gülme, gülme! Gülerek vatan hainliği yapıyor-
sun! demişti.
Zavallı Zoriu!
• • •
Şu niyet mektubu imzalanalı, Helsinki toplan-
tısı yapılalı, ülkede öylesine iyimserlik rüzgârları
esiyor ki, sormayın. Başta medya ve politikacı-
lar olmak üzere, herkes optimizm pompalıyor.
Faizler düşüyor, borsa yükseliyor, enflasyon
hapıyutmuş, piyasadüzelecek, bizim maganda-
lann hepsi gentelman olmuşlar, demokrasi ufuk-
tan kopmuş dört nala geliyor, vallahül azim önü-
ne çıkmaya kalkarsan ezip geçecek.
Yani öyle bir manzara ki "Oh ne âlâ ne âlâ Mu-
alla".
Kusuruma bakmayın, ama ben bu işlere biraz
gülüyorum.
"Şu borsada tavana vuran yükselmenin sonu-
cunu, çok değil, en fazla birkaç hafta içinde gö-
rürsünüz" diyorum.
Dolar bazında reel faizin, hiçbir zaman iddia
edildiği kadar düşük olmayacağını görmek için
biraz bekJemenizi öneriyorum.
Istikrar programına büyük bir titizlikle bağlı ol-
duğunu söyleyen hükümetin, kamu harcamala-
nnda yeterli kısıntıya gidemeyeceğini, israfı en-
gelleyemeyeceğini, kiralarda artışı yüzde 25 ile
sınırlı tutarken kendi zamlannı tırmandırarak hal-
kı kandırdıgının ortaya çıkması için çok fazla bek-
lenmesine ihtiyaç olmayacağını iddia ediyorum.
•••
Bir idam konusunun, demokrasi kültürü fazla
olmayan Türkiye'yi. önümüzdeki günlerde, sanıl-
dığından fazla kanştıracağını, attı aydır hâlâ Ca-
vit Çağlar ile onun adamı eski MİT'çi Teoman
Koman'ın ifadesini alamayan kirienmişdüzenin,
soygunu engelleyemeyeceği gibi, bir yılda enf-
lasyonu yüzde 25'e düşüremeyeceğini bugün-
den söylüyorum.
Yıne bugünden söylüyorum ki, tevarüs ettiği
kırsal kıroluğu, beyin kapasitesinin üç kat üstün-
deki teknolojiyle donatıp nobran bir magandalı-
ğa dönüştürmüş Hüsso toplumu, ne bugünden
yarına davranışlanna incelik ve demokratlık ka-
tabilecektir ne de toplumsal yaşamda demokra-
tik bir baz oluşacaktır.
Bütün bunlan söylediğim için kızıyorsunuz, bi-
liyorum.
Gelecek yıl ocak ayında, milenyumu içimize
iyice sindirdiğimiz bir sırada, gelin bu konulara
yeniden dönelim diyorum.
Şimdilik, sinirlendirdiğim için özür diliyorum!
CHP'de tartısma
Selvi'den seçim yenilgisi
raporuna eleştiri
ANKARA (Cumhuriyet
BSrosu)-CHP'de 9 ve 10.
oUğanüstü kurultaylardan
sonra üstü örtülmüş gıbı gö-
rünen, ancak *seçim \enil-
granmdeğeriendirikliği* ra-
porla yeniden su yüzûne çı-
kan gruplaşmalara, parti yö-
netirmnden ilk tepki Genel
Başkan Yardımcısı Cevdet
Sdvi'den geldı Seçımyenil-
gisının değerlendırildiği ra-
poru üstü kapalı bıçunde
eleştıren Selvı, CHP'nin
TBMM dışında kalmasuan
24 Ocak kararlan, 12 Eylül
darbesı ve 1982 Anayasa-
sı'nın etkılerinin göz önün-
de bulundurulmadan değer-
lendinlmesının yanıltıcı
olacağına dıkkat çektı Sel-
vı, "CHP; flketeti progra-
mı, politikalan \e ıngula-
malan konusunda temel ter-
dhlerini net bir şeküde sap-
tamalıdır" dedı. Selvı, 9
Araük 1999 günü Partı Eğıt-
menleri Seminerı'nde yapn-
ğı ve daha sonra Genel Baş-
kan ,41tan Öymen'e de sun-
duğu konuşmasında, geç-
mıştekı tahnbattan, genel sı-
yaset anlayışından, ekono-
mik ve sosyal politikalann
uygulanışından; anayasa,
yasalar, tüzük \e yönehm
anlayışından kaynaklanan
sorunlafın saptanması ve bu
saptamalar ışığında partının
ilkelen, programı, politika-
lan konusundaki temel ter-
cıhlennı netleştırmesı ge-
rektığını vurguladı. Seçim
yenilgısının değerlendınldı-
ğı raporu eleştıren Selvi şu
görüşlen aktardı:
"CHP'nin neden Mec-
fis'e giremediğiııi sorgular-
ken, 24 Ocak 1980 ekono-
mik önJem paketini, 12 Ey-
lül 1980 darbesûün sol üzie-
rinde -a> dınlar çevTesinde.
sendikalar. meslek kuruluş-
lan. ünrversiteterde. emekçi
kirJekT- varatnğı tahribaü,
1982 Anayasası'nın ve anli-
demokratikpekçokyasanuı
hâlâ yûrürlükte olduğunu
unutmak. örgütknme öz-
gürlüğünün önündeki en-
geUerin devam ettiğini, bo-
nun da demokrasûnize, sola
ve sosyal demokrasiye,dola-
yısıyia CHP'ye etkisini g5r-
memek bta yanütabilir.
Türkiye'yi örgtitsöz bir top-
lum haline dönüştürmek
için yapdan baskılan ve de-
potitizasyon poiitikalannın
yıllarca sistetnli bir şekflde
uygulandığını haurlaına-
mak bizi yanhşa sûrükieye-
biür. Dünyada estirüen, "öt-
kderi etkisi aftzna alan gk>-
baUeşroe, Yeoi Dünya Düze-
ni adı altudaki o rüzgârüt
tflm düzcnsidikJerin Türld-
ye'ye taşınmasını hi kavra-
yamamak sonınlara çözüm
bulmamıa enjşlleyebilir."
GözıdtıiKİa ölümüıı 4. yih
CHP, Bakan Ünlü'den Eyüp Kapalı Spor Salonu'nun adının
'Metin Göktepe Spor Salonu' olarak değiştirilmesini istedi
İSTANBUIVANKARA
(Cumhuriyet)- tşkence ile öl-
dürülen gazetecı Metin Gök-
tepe, ölümünün 4. yılında ls-
tanbul ve Ankara'da düzenle-
nen etkinliklerle anıldı. CHP
Istanbul İl Başkanı Mehmet
Bölük, Spordan Sorumlu
Devlet Bakanı Fîkret Üıüu'ye
seslenerek Eyüp Kapalı Spor
Salonu'nun adının "Metin
GöktepeSpor Salonu" olarak
değiştinlmesını istedi.
CHP Istanbul II Örgütû,
Evrensel gazetesi muhabiri
Metin Göktepe'nin polis ta-
rafından dövülerek öldürûl-
düğü Eyüp Kapalı Spor Salo-
nu önünde dün basuı açıkla-
ması yaptı. Eyüp Adliyesı
önünde toplanan CHP il ör-
gütüüyeleri "Susma_ sustuk-
ça sıra sana gelecek"" pankart-
lan taşıyarak ve "İnadına he-
pimiz birer Metin'iz" slogan-
lan atarak spor salonuna ka-
dar yüriidü.
Burada bir konuşma yapan
Mehmet Bölük, CHP olarak
Göktepe cinayetıni 4 yıl bo-
yunca unutmamaya ve unut-
turmamaya çalıştıklannı söy-
ledı. "Hep sorduk ve gerçek
faiDer bulununcaya kadar da
'Katıllernerede9
' diyesorma-
ya devam edeceğiz" dıye ko-
nuşan Bölük, basının çalışma
ve halka gerçekleri haber ver-
me özgürlüğünün demokrasi-
lenn en temel özelliğı oldugu-
nu dile getirdı. Bölük, Metin
Göktepe cinayetinin üzerin-
den 4 yıl geçmesıne karşın
asıl faillerin büınmediğıni
söyleyerek şöyle konuştu:
"Ama biz bffliyoruz ki, Sa-
bahattın Ali'den başlayan
ipekçı, Mumcu, Göktepe ve
Kışlalı 'ya kadar gelen gazete-
ci cinayetleri demokrasi dü^-
manlannın işidir. CHP olarak
bütün basın sehirJerimizi say-
CHP, Metin Göktepe'nin öldürüldüğû spor salonu önünde basın açıklaması vapü.
gryla anrvor, onlan kaoedea, ay dın-
lanmaya, toplumsal banşa ve de-
mokrasiye düşman çevrekri protes-
to ediyoruz ve bir kez daha soruyo-
ruz:'KaüllerNerede?'_"
Spordan Sorumlu Devlet Bakanı
Fikret Ünlü'ye de seslenerek spor
salonunun adının Metin Göktepe S-
por Salonu olarak değiştinlmesıni
isteyen Bölük, toplulukla bırlikte
Göktepe'nin yaşamuu yitırdiği salo-
nun önüne karanfil bıraktı.
tnsan Haklan Derneğı Istanbul
Şubesi'nce yapılan açıklamada da
acılar arasında ayınmcılık yapan, ış-
kenceyi gizleyen resmi politıka sa-
vunuculannm artık iflas ettiği belir-
tilerek, "Bu iflasın ardında ise işken-
ceedilerek öldürülen gazeteci Metin
Göktepe ve onun gibilerin mücade-
leajvar" deruldi.
Metin Göktepe, gözaltında
öldürülmesinin 4. yılında An-
kara'da da dostlan ve meslek-
taşlannca anıldı.
Yüksel Caddesi tnsan Hak-
lan Anıtı önünde toplanan
Metin Göktepe'nin meslektaş-
lan ile arkadaşlan, öldürülen
gazeteciler ve Göktepe'nin
anısınabir dakikalık saygı du-
ruşunda bulundular. Yeni Ev-
rensel Gazetesi Ankara Tem-
silcisi Fevzi Argun, Metin
Göktepe'nin 4 yıl önce görevi
sırasında gözaltına alındığını,
daha sonra götürüldüğü Eyüp
Spor Salonu'ndapolisler tara-
fından dövülerek öldürüldü-
ğünü anımsattı. Cinayetin üs-
tünün örtülmek istendığini,
dava sürecinin uzatıldığmı an-
latan Argun, "Göktepe'nin öl-
dürülmesüûn üstü, cezaJandı-
nlan poüs sayısı sınıriı rutuba,
verüen cezalarda akla gelebûe-
cekher türiü indirim vapusa ve
asıl suçlular konınsa da örtû-
lememiştir, örtülemeyecektir''
dedi.
Çağdaş Gazeteciler Derne-
ğı (ÇGD) Genel Başkanı Iv
met Demirdöğen de sanıklara
verilen cezalann "kûçük" ol-
duğunu ifade ederek, "Ceza
caydıncı değil. Ama cinayet
tespit edildi. Bir gazetecinin,
bir insanın gözaltında dövüle-
rek öldürüidüğü tespit edildi''
diye konuştu. ÇGD Genel
Başkanı Demirdöğen, anma
toplantısına katılanlara Gök-
tepe'nin ölüm yıldönümlerin-
de bir araya gelme çağnsında
bulunarak. "Öfkemizi çoğal-
nrsak cinavetlerin önüne geçe-
bfliriz'' dedı. KESK Ankara
Platform Dönem Sözcüsü
VeyselYıldız da konuşmasın-
da Göktepe'nin öldürülmesini
kınadı. Insan Haklan Derneğı
(İHD) Genel Başkanı Hûsnü
Ondüi de Göktepe'nin öldü-
riiknesınin hemen ardından İHD
Genel Sekreteri olarak kamuoyuna
yaptığı açıklamayı yeniden okudu.
Anma toplantısına katılanlar, "tna-
dına hepimiz birer Metin'iz", "Me-
tinler ölmez, özgür basın susmaz"
sloganlan attı.
PKK'de bölünme büyüyor
Hamili Yıldınm
örgütten aynldı
• PKK lideri Abdullah Öcalan'ın sınır
dışına çıkma karanna karşı çıkan merkez
komite üyesi Hamili Yıldınm örgütten
aynldı. Yıldınm, Öcalan'a meydan
okuduğunu belirtirken olay PKK'de
büyük huzursuzluğa yol açtı.
YurtHaberleriServisi-
PKK'nin ilk kunıculan
arasında yer alan Merkez
Komite üyesı ve Dersim
Eyalet Komutanı "Ka-
am"kod adlı Hamffi:Yrf-
dırıın, Abdullah Oca-
lan' ın sınır dışına çekilme
karanna karşı çıkarak 150
kişılık grubuyla birlikte
örgütten aynldı. Örgütün
Erzunım grubunda da
kopmalar başladı. Yaşa-
nan bu bölünmenin ardın-
dan PKK Merkez Komi-
tesi, Yıldınm ve yandaş-
lannı "hain'' ilan ederek
provokasyona girişebile-
cekleri uyansuıda bulun-
du.
PKK'de uzun süredir
yaşanan iç çekişme önce-
kı gün Tunceli yörcsinde
çok sayıda eylem yapan
Hamili Yıldınm ve yan-
daşlannın örgütten kop-
ması ile iyice büyüdü.
Yıldınm' ın,"Öcalan 'ın
tesUmiyetçi tutumunu
eleştirerek onun kararla-
nnı uygulayan yöneticfle-
rin de örgütü bitirdiğüıi.
zafer için tek yolun sflahh
mücadeleden geçtiğini
söyleyerek'' PKK'den ay-
nldığı belirlendi. Yıldı-
nm'ın grubunda PKK'nin
önemli ısımleri de bulu-
nuyor. Bunlar arasında
"Isa" kod adlı Orhan D-
bay, Dersim Eyaleti Doğu
Cephe Sorumlusu "Ba-
ver" kod adlı Suleyman
Şahin, Batı Cephe sorum-
lusu "Deffl" kod adh AK
Tekbakn- var.
Erzunım'da "Peri" kod
adlı Yıkünm Kaya dikka-
tı çekiyor.
Hamili Yıldınm'm ör-
gütten aynlması PKK'de
büyük huzursuzluğa yol
açü. Erzunım'daki gnıpla
birleşerek eylemler yapa-
cağını açüdayan Yıldı-
run'a ilk tepki Medya-
TV'den geldi. Medya-
TV'de önceki akşam ya-
pılan açıkJamada, "P-
KK'nin aldığı karant Der-
sim bölgesinde bir grubun
uymayarak geri cekflme-
diği, silahh bu grubun ba-
rış sürecini baltalayarak
eylemler yapabileceği, bu
eylemkrden PKK'nin so-
rumlu tutulmayacağı'' du-
yunıldu ve Yıldınm "ha-
in" ilan edildi. Güvenlik
binmleri Yüdınm'ın Er-
zunım'da örgütten kopan
gnıpla birleşerek Tunce-
li'yi üs tutabıleceğinden
endişe edıyor.
Öcalan'm yakalanma-
sının ardından PKK'nin
aldığı kararlara ilk olarak
Tunceli bölgesinde "Ke-
mal" kod adlı HaydarAI-
paslan ve 30 kişılık grubu
karşı çıkmış ve örgütten
kopmuşlardı. Alpaslan 27
Aralık 1999 günü güven-
lik güçleriyle girdiği ça-
tışmada 5 arkadaşıyla bir-
likte öldürülmüştü.
Öte yandan Öcalan'ın
silah bırakma çağnsına
karşı çıkarak PKK'den ay-
nlan ve Hollanda'ya gı-
den "CemaT kod adlı
Murat Karaydan'ın bu-
lunduğu ülkeden istenme-
sı için Diyarbakır
DGM'den Adalet Bakan-
lığı Dış Üişkiler Müdürlü-
ğü'ne yazı yazıldı. Kara-
yılan'la bırlikte Diyarba-
kır DGM'de, "Dr. Sûley-
nuuT kod adlı SaitÇûrü-
kaya ve Selahartin Dalgıç
hakkında idam istemiyle
dava açıldı.
Diyarbakır'ın Lıce ilçe-
si kırsalında sürdürülen
operasyonlarda 3 terörist
öldürüldü. Bölgede
rasyonlar sürüyor.
DP^ııiıı 54. kuruliış yıldönümü kuüandı
tstanbul Haber Servisi - Demokrat
Partı'nın (DP) kuruluşunun 54.
yıldönümü, eski başbakanlardan Adnan
Menderes ve bakanlan Hasan Polatkan
ile Fatin Rüştü Zoriu'nun mezarlarının
bulunduğu Amt Mezar'da kutlandı.
Törende konuşan DYP'liler,
DP'mn devamı olduklanm
belirterek demokrasi ve
kalkınma mücadelesinden
vazgeçmeyeceklenni
söylediler. Topkapı'daki
Anıt Mezar'da saygı
duruşuyla başlayan
etkinlikte konuşan DYP
Genel Başkan Yardımcısı,
Istanbul Milletvekili Hayri
Kozakçıoğlu, DP'mn
kuruluşuyla çok partili
yaşama geçilmesini,
"demokrasinin başlangKa"
olarak tammlayarak,
"DP'nin kuruMuğu gün,
normal zamanda insan
yerine konmayan büyük
çoğunluğun, insan yerine
konulduğu. devlet
yönetimine katüma şansı
yakaladığı gündür" dedi.
Demokrasi, kalkınma, insan
haklan ve hukuk devleti
mücadelesinden asla
vazgeçmeyeceklerini ifade eden
Kozakçıoğlu, "Çünkü biz Atatürkçüjüz,
onun yohınu örnek ahyor, ona inanıyoruz.
Ne kadar zor olursa olsun, DYT noksan
kalan demokrasi ve kalkınma
mücadelesini sürdürecektir" dedı. DYP
GİK üyesi, Istanbul Milletvekili Cdal
Adan da "27 Mayıs, 12 Mart,
12 Eylül ve 28 Şubat, miUetin korku
dehlizlerine sokulduğu günlerdir" diye
konuşarak, demokrasımn bırlıkte
yaşamamızı sağlayacak temel değer
olduğunu ifade etti. Demokrasinin
Türkiye'nin toplumsal yapısının
emrettiği bir yönetım bıçimi
olduğunu vurgulayan Adan, "DP
geleneği, Türkiye'de ne yapılması
gerekttğini her zaman söykdi
Demokrasi mücadalesinden
vazgeçmeyeceğiz'' diye
konuştu. DYP tstanbul II
Başkanı Suleyman
Soylu DP'nin demokrat,
güçlü ve kallonmış
Türkiye idealinin partisi
olduğunu ve kendılennin
de 54 yıldır bu meşaleyi
izlediklerini öne sürdü.
Soylu, "DVT, DP ve AP'nin
kendisi, Türkiye'yi
dünyanın en güçlü
devletleri arasına sokma
da\asının takipçisidir''
dedi. Eski DP
milletvekıllerinden
Mehmet Gürpmar ise
yedeksubayken partısıne
kaydolduğîmu ve baskı
görmesine karşın partisini
terk etmediğini söyledi.
Etkinlik, Menderes, Zorlu
ve Polatkan ile eski
DP'liler anısına okunan
DP'nin 54. kuruhış yddönümü, Menderes, Zorlu ve Polatkan'm mezarlannm bulunduğu Amt Mezar'da kutiandı. duayla sona erdı.
SlFIR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@yahoo.com
Ispanya'nın dünyaca ünlü sü-
per yargıcı BaKasar Garzon'la
iki ay önce Strasbourg'da Avru-
pa Konseyi'nin birtoplantısında
karşılaşmıştık. Avrupa Konseyi
Işkenceyi Önleme Komitesi
toplantısına katılan Garzon,
medyanın ilgi odağı halindeydi.
Bir Italyan gazeteci arkadaşımın
aracılığıyla kendisiyle söyleşi
yapma olanağını elde eden
şanslı gazetecilerdendim. Bal-
tasar Garzon'u bu kadar ilgi çe-
kici hale getiren, Şilili diktatör
Pınochet'nin Londra'ya geldi-
ği sırada gözaltına alınmasını
sağlamasıydı.
Garzon, aslında kendi ülke-
sinde ve Latin Amerika'da Pi-
nochet olayı öncesinde de ta-
nınan bir yargıçtı. Ispanya'nın
eski içişleri Bakanı Barrionu-
evo'yu Bask bölgesindeki
"kJrli savaş "ın suçlusu olarak
tutuklamıştı. Ispanya devleti
içindeki çeteleşmeyle müca-
delesi, onu arkadaşı Başba-
kan Felipe Gonzales'le karşı
karşıyagetirmişti. Uyuşturucu
şebekeleriyle de kıyasıya bir
Olimpo Garajı
kavgaya girişen Garzon, bir
süre sonra gözünü Şili ve Ar-
jantin askeri darbelerinin so-
rumlulanna dikmişti.
1996 Eylül'ünde muhalifleri
öldürtüp uçaktan denize atan
Arjantinli cuntacı Adotfo Scilin-
go'yu Ispanya'ya yaptığı birge-
zi sırasında yakalattı ve tutukla-
dı. Garzon'la konuştuğumuzda
"Olimpo Garajı" isimli filmi sey-
retmemiştim. Yunanlı yönetmen
Theo Angelopoulos'un "Son-
suzluk ve Bir Gün" filminin ga-
lasında Sebahattin Çetin, ka-
yıplan anlatan çok güzel bir Ar-
jantin filmi getirdiğini söylemiş-
ti. Sebahattin, filmin yönetmeni
Marco Bechis'in bu filmi bü-
tün dünyanın kayıp analarına
adadığını da aktarmıştı.
Sinema-Tarih Buluşması
kapsamında gösterilen "Olim-
po Garajı" bugün gösterime gi-
riyor. Filmi bir grup 68'li arkada-
şımızla birlikte izledik. Filmin
baş kadın oyuncusu Maria, as-
keri cunta döneminde yoksul
öğrencilere okuma-yazma öğ-
reten, örgüt üyesi 18 yaşında bir
genç kız. Annesi Diane ile birlik-
te eski ve geniş bir köşkte ya-
şar. Odalanndan birini de Felix
isimli bir gence kiraya verirler.
Felix, onlara garaj bekçisi oldu-
ğunu söyler. Burası cuntanın iş-
kence merkezlerinden birisi
olan Olimpo Garajı'dır. Maria,
yakalanır; kendisini korumak
için o pislik ve işkence yığını
içinde bir yaşam şansı yaratma-
ya çabalar. Arjantin cuntası
1976-1980 yıllan arasında, bin-
lerce muhalifi işkence yaptıktan
sonra uçaklara doldurup deni-
ze atar. Köpekbalıklannın yoğun
olduğu bölgeye atılan kadınlı-
erkekli ınsanlar, balıklara yem
olurlar ve Arjantin tarihine "ka-
yıp" olarak geçerler.
Maria'nın annesi ve bir başka
kaybolan işçinin eşi de Arjan-
tin'in ünlü "Perşembe Annele-
ri'nin ilklerinden olurlar. Cunta-
nın katilleri, onlan da öldürerek
yok ederler. Işte Baltasar Gar-
zon, bu korkunç katliamın sc-
rumlulanndan birisinin yakası-
na yapışır ve Ispanya'ya geldi-
ğinde tutuklatır.
Filmi izleyince Garzon'un ey-
leminin değeri bir kat daha artı-
yor. Çünkü, "Garaj Olimpo" çar-
pıcı, insanın duygu duvannı zor-
layıcı, etkili birfilm. Film bittiğin-
de yerinizden kalkmakta zorla-
nıyorsunuz. Her şey sanki ger-
çek gibi. Aslında gerçek; çünkü
Buenos Aireste Olimpo Garajı
varmış. Bu yaşananlar da büyük
ölçüde gerçeğı yansıtıyor. Bu
kadar etkili ve çarpıcı olmasının
nedenı, yaşananlann gerçek ol-
duğunu bilmeniz... Filmin yönet-
meni Marco Bechis, filmi şöyle
tanımlıyor: "Olimpo Garajı, ger-
çek hapishaneyi insanlann rvh-
lanna inşa eden işkencecilerin
ve kendilerine olan saygılan için
hayatta kalma mücadelesi ve-
ren insanlann hikâyesidir."
Arjantin'in ve Şili'nin cuntacı-
lanndan bir ölçüde hesap so-
ruldu; sorulmaya devam edili-
yor. Yargıç Baltasar Garzon, bir-
kaç gün önce Arjantin yöneti-
minden askeri darbecilerin tu-
tuklanmalannı ve yargılanmala-
nnı istedi. Bir ihtimal, bu talep
kabul görecek. Garzon'la iki ay
önceki görüşmemizde, "Bu tür-
den suçlulann uluslararası
mahkemelerde, uluslararası
hukuka göreyargılanması gere-
kir. Ben bu amaçla bir öneri ha-
zıhadım. Umanm önümüzdeki
dönemde bu türden insanlık
suçu işleyenler, bunun hesabı-
nı uluslararası mahkemede ve-
recekleri bir durumla yüz yüze
gelirler" dedi.
Arjantin ve Şili cuntacıları
hesap veriyorlar; Türkiye'de
ise cuntacılan yargılamayı ya-
saklayan anayasa hükmü yer-
li yerinde duruyor. Biz Avrupa
Birliği'ne aday üyeyiz. Şili ve
Arjantin ise bir Avrupa ülkesi
değil. Bu işte bir çarpıklık yok
musizce?.. "GarajOlimpo "yu
mutlaka görün!..
Kısa... Kısa
• ANKARA - Silah
altına alınan yükümlü-
lerin sınıflandırma vc
dağılîmlannın artık ta-
mamen 'bilgisayarda'
ve 'kodlama sistemi'
uygulanarak yapıldığı
bildirildi.
• ANKARA-Hyun-
dai fırması tarafindan
Başbakanlık'a hibe
edilen zffhlı limuzin,
gümrük işlemlerinin
tamamlanmasından
sonra, yabancı konuk-
lann protokol hızmet-
lennde kullanılacak.
• BURSA - Çağdaş
Gazeteciler Derneği
Bursa Şubesi'nde bir
süredir verilen 'Per-
şembe söyleşileri', 13
Ocak'ta yeniden baş-
layacak. Söyleşüerin
sponsorluğıinu Nilü-
fer Belediyesi yapıyot.
• İZMİT - Bekirpa-
şa Belediyesi'nde ça-
lışan memurlar, maaş-
ları kadar sözleşme
zammı istedi. Tüm
Bel-Sen toplusözleş-
me taslağuu, Belediye
Başkanı Fikret To-
ker'e verdi.
• ZONGULDAK -
Çevre Koruma Derne-
ği Başkanı Meltem
Çetinkaya, 'Nükleer
erenjı santrallanna ha-
yır' kampanyası baş-
lattıklannı büdirdı.
• GİRESUN-Gire-
sun Valiliği, il genelin-
deki ingilizce öğret-
men açığının gideril-
mesi amacıyla ilanla
15 öğretmen anyor.
• ŞANUÜRFA -
Kansere yenik düşen
Memur-Sen Genel
Başkanı Akif Inan'ın
cenazesi, Hasan Paşa
Cami'sindekılınan na-
mazın ardından Har-
ran Kapı Mezarlı-
ğı'nda toprağa verildi.
• AYDIN - Belediye
Başkanı Hüseyin Ak-
su, kentin büyükşehir
obnaya en hazrr il ol-
duğunusöyledi. Aksu,
kent bilgi sisteminden
sonra il bilgi ve Men-
deres Havzası bilgi
sistemlehni kurmak
için Valilik ve özel
idareden destek istedi.