Katalog

-4 0CAK2000SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Oyımn: Irtap yarneği atriım • ANKARA (Cıunhuriyet Bürosu)- CHP Genel Başkanı Altan Oymen, partısınin dine bakışı konusunda "yeni bir atılımın" söz konusu oLmadığını belirterek "Laikliğe bazılan düşman gibi bakarlar, bunlar CHP'ye de düşman gibi bakarlar. Laiklik dine olan saygıyla özdeş bir ilkedir" dedi. Öymen, dün akşam NTV'de katıldığı programda, "CHP'nin dine bakış açısı yumuşuyor" haberlerine açıklüc getirdi. Yalnızca yılbaşı günü değil, daha önce de depremzedelerle iftar yemeğinde birlikte olduklannı anımsatan Oymen, bunun "yeni bir atılım" olarak gösterilmesinin yanlışlığma ışaret etti. DemipeMB8bin kilometre yol katetti • AMKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, 1999 yılmda yurtiçi ve dışında gerçekleştırdiği gezilerde toplam 168 bin 9 kilometre yol katetti, yayın kunıluşlanna 155 demeç verdi. Demirel geçen yıl 3 kez Anıtkabir'i ziyaret etti. MGK toplannlanna 12 kez başkanlık etti. TBMM Başkanı ile 23, Genelkurmay Başkanı ile 38, Başbakan ile 54, Başbakanvekili ile 1, Yüksek Şûra üyeleriyle 2 ve siyasi parti genel başkanlan ile 24 kez görüştü. Yurtiçi ve yurtdışında 511 yabancı devlet adamı ile bir araya gelen Demirel, 23 dış geziye katüdı, 67 yabancı büyûkelçiyi kabul etti ve 11 yabancı devlet başkanını ağırladı. Demirel, 28 uluslararası toplantı, 20 koordinasyon toplantısı, 235 etkinlik, ziyaret ve törene, 116 açılış, 8 üniversite açılışı ve 19 temel atma törenine katılarak 409 toplantıda konuşma yaptı. Yazıcıoğlu'nun açıklaması • \ u r t Haberieri Servisi - Ordu Valisi Kemal Yazıcıoğlu, gazetemizde yer alan " Yüzbaşıya Şeriatçı Slogan" başlıklı haberle ilgilı bir açıklama yaptı. Yazıcıoğlu, Ordu Imam-Hatip Lisesi'ndeki türban sorunuyla ilgili adli ve idari soruşturmanın devam ettiğini söyledi. Kentteki öğretmen evlerinin ramazan nedenıyle kapatıldığı iddialanru yalanlayan Yazıcıoğlu, yatılı okullarda öğrencilere onıç baskısı olmadığını ileri sürdü. Yazıcıoğlu, türbanla derse giren 12 öğretmen hakkında yasal işlem yapıldığım belirterek "Kılık kıyafet yönetmelikleriyle bu konuda Bakanlıkça gönderilen genelgelere aynen uyulmaktadır" dedi. Ankara'da Davos toplantısıI ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - Başbakan Bülent Ecevit, Davos'ta yapüacak Dünya Ekonomik Forumu toplantısı ile ilgili çalışmalannı sürdürüyor. Ecevit dün Dışişleri Bakanı Ismail Cem ile ekonomi ve dışişleri bürokratlanyla bir araya geldi. Değerlendirme toplantısı 1 saat sürdü. Başbakanlık Dışişleri Danışmanı Ümit Pamir yaptığı açıklamada, Davos'ta yapılacak toplantıya Ecevit'in yanı sıra Dışişleri Bakanı Cem, Merkez Bankası Başkanı Gazi Erçel, Hazine Müsteşan Selçuk Demiralp, Dışişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Mithat Balkan ile kendisinin katılacağını bildirdi. 5+5'li anayasa değişikliği önerisi tatilden sonra imzaya açılacak DYP, DemirePde ısrarhANK-VRA (CumhuriyetBûrosu)- Cum- hurbaşkanını halkın seçmesinı öngören bir anayasa değişikliği önerisini imzaya açan DYP'liler; TBMM tatilinden sonra da cumhurbaşkanının TBMM taraftndan 5'er yıllığına iki kez seçilmesini öngören ayn bir anayasa değişikliğini imzaya açacak. DYP Grup Başkanvekıli Turhan Güven, "Biz samimiyetimizi kanıtladık. Beyanat- lar verenler de gereğini yapsın* dedi. MHP Genel Başkan Yardımcısı Şevket Bülent Yahnici ise münferit anayasa deği- şikliği önerileriyle bir yere vanlamayaca- ğını, değişikliğin ancak toplumsal uzlaşma ile sağlanacağını söyledi. Yahnici, cum- • DYP Grup Başkanvekili Turhan Güven, "Biz samimiyetimizi kanıtiadık. Beyanatlar verenler de geregini yapsın" dedi. MHP Genel Başkan Yardımcısı Şevket Bülent Yahnici ise münferit anayasa değişikliği önerileriyle bir yere vanlamayacağını, değişikliğin ancak toplumsal uzlaşma ile sağlanacağını söyledi. hurbaşkanlığı seçiminin liderler zirvesi ko- nusu olamayacağını da vurguladı. 2000 yılında yapılacak cumhurbaşkan- lığı seçimleri için, bu ay sonunda TB- MM'de somut adımlar atılması bekleni- yor. TBMM tatılınin 18 Ocak günü bite- ceğine dikkat çekilirken, Başbakan Bülent Ecevit'in yapacağı temaslar sonucunda bi- çimlenecek anayasa değişikliği önerisinin de ayın ikinci yarısında gündeme getiril- mesi bekleniyor. DYP'lilerin tatil öncesinde imzaya açtı- ğı, cumhurbaşkanının kayıtlı seçmenlerin en az yüzde 60'ınnı katılımıyla ve doğru- dan genel oyla yapılacak seçimde geçerli oylann salt çoğunluğuyla seçilebilmesini Danıştay Kavakçı davasında karara doğru ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - FP'den lstanbul milletvekili seçilen Merve Safa Kavakcırun "Türk vatandasuğının kaybetanhi]esi''ne ilişkin Bakanlar Kurulu karannın iptali istemiyle açtığı davanın duruşması bugün Danıştay'da yapılacak. Danıştay 10. Daıresi'ndekı duruşmada, Kavakçı'nın avukatı ile Başbakanlık avukatlan veya yetkilileri hazır bulunacak. Danıştay savcısı, davaya ilişkin görüşünü açıklayacak. Duruşmanrn ardından daıre. gelecek günlerde esasa ilişkin karanru verecek. Danıştay 10. Dairesi'nin vereceğı karara taraflann ıtıraz hakkı bulunuyor. Danıştay 10. Dairesı, davada daha önce "yürütmenm durdurulması" istemini oybirliğı ile reddetmiştı. Kavakçı'nın yaptığı itırazı görüşen Danıştay İdari Dava Daireleri Genel Kurulu, 10. Daire'nin karannı yerinde bularak, itırazı oybirliği ile reddetmişti. 18Nisan seçımlerinde FP'den îstanbul milletvekili seçilen Kavakçı, yemin törenine türbanla gelerek TBMM Genel Kurul'nu gerici eylem platformuna dönüştürmüştü. Eylemin ardından Kavakçı'nın bazı şeriatçı örgütlerle bağlantılı olduğu iddia edildi. Bu sırada. Kavakçı'nın ızinsız olarak ABD yurttaşlığına geçtıği ortaya çıkanldı. ABD'den gelen belgeler doğrultusunda Bakanlar Kurulu karanyla Kavakçı'nın Türk yurttaşlığı düşürüldü. Ankara DGM Savcısı Nuh Mete YükseL ıddilarla ilgili olarak soruşturma başlatmış ve dava açabilmek için dokunulmazhğının kaldınlması istemiyle TBMM Başkanlğı'na fezleke göndermişti. TBMM Başkanı Vıldınm Akbuhıt. fezlekeyi, "Kavakçı milletvekili değü" dıyerek DGM Başsavcılığı'na ıade etmıştı. Bu süreçte; Yüksel, DGM Nöbetçi Hâkimliği'nde Kavakçı için yurtdışına çıkma yasağı karan aldırmıştı. Yüksel, Kavakçı soruşturmasuıı, TCY'nin "halkı din ve mezhep farkı gözeterek kin ve düşmanüğa açıkça tahrik etmek" fiilini düzenleyen 312 ile, terör örgütüne yardım ve yataklık fülini düzenleyen 169. maddesi uyannca yürütüyor. • FP'den milletvekili seçilen Merve Safa Kavakçı'nın Türk vatandaşhğının kaybettirilmesi'ne ilişkin Bakanlar Kurulu karannın iptali istemiyle açtığı davanın duruşması bugün Danıştay'da yapılacak. ÇÎZMEDEN YUKARI öngören anayasa değişikliği önerisine bu- güne dek diğer partilerden destek gelme- di. Öneride yer alan bir geçici maddeyle, "Bu kanunun yayımı tarihinde görevde bu- lunan cumhurbaşkanı bir defa daha cum- hurbaşkanhğı seçimine kaülabüir'' deni- lerek, Cumhurbaşkanı Süleyman Demi- rel'e yeniden adayhk yolu açüması öngö- rülüyordu. DYP Grup Başkanvekili Turhan Güven, "Imzaya açnğımız öneriyle ügili olarak di- ğer partilerden ses seda yok. Ddnd öneri- mizi de hemen vermeyi düşünüyorduk, a- ma tatil sonrasına bırakümasuıın daha uy- gun oiacağı sonucuna vardık" dedi. Gü- ven, cumhurbaşkanmın 5'er yıllığına iki kez TB- MM tarafından seçilmesini öngören diğer anayasa de- ğişikliği önerilerini tatilden sonra imzaya açacaklannı söyledi. Cumhurbaşkaru Süley- man Demirel'in devam et- mesine dönük mesajlar ve- ren liderleri samimiyetleri- ni kanıtlamaya çağıran Gü- ven, "Bu işler lafla otmaz, biz fiilen bir adun atnk. Sa- yın Demirel aday oiursa önünü kesmeyiz" dedi. DYP'lı diğer grup başkan- vekili Saffet Ankan Bedük de u Bizim öncelikli tercihi- miz cumhurbaşkanuu hal- kın secmesL Buna destek bulamazsak, ikinciönerinû- ze destek arayacağız* diye konuştu. Hükümetin cumhurbaş- kanlığı konusundaki tavn- nın liderler zirvesinde gün- deme gelmesi bekleniyor. Ancak, MHP Genel Başkan Yardımcısı Şevket Bülent Yahnici, "Cumhurbaşkan- hğı seçimi ya da tartşması noktası, liderler zirvesi ko- nusu olamaz. O ayn bir ha- dise. Sohbet edilebflir ama bunu resmi bir zirve konu- su yapmak mümkûn değfl" görüşünü dile getırdı. Mün- ferit anayasa değişikliği önerileriyle bir yere vanla- mayacağını vurgulayan Yahnici, şunlan söyledi: "FP'nin, DYP'nin, ANAP'm da, hepimizin de değişik teklifleri olabiür. An- cak, bunlar üzerinde uziaşı- lanteklhieroimadığısürece, herkesin kendi anayasa de- ğişikliği teklifı olarak kal- maya mecburdur. Üzerinde anlaşılacakve toplumsal uz- laşma sağlanacak metnin anayasa metni olarak pka- bileceği inancındayım." Bakan Yalova: Yeni uygulamayla vakıf eserlerini koruyacağız Vakıf hisselerL, vakıfları onaracak lstanbul Haber Servisi - Devlet Bakanı Yüksel Yalova. Türkiye'de vakıf eserlerinın korunamadığını belirterek. -Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün hisselerinin yüzde 20'sinin satışı ile, yüzde 65'i İstanbul'da olan vakıf eserierinin korunmasun sağlavacağız" dedi. Yalova. bazı vakıf mallanrun, uygun görülen şirketlere tahsis edilmesi yoluyla da, devlete yük olmadan bakım ve onanmını gerçekleştireceklerini savundu. Yalova, ANAP lstanbul ll Merkezi'nde düzenlediğı basuı toplantısında. "kullanüan kayramlann içinin boşahılmasından" yakınarak, "Bakın AJB'ye adayuğunızı kokoreç yhip yiyemeyeceğimiz noktasına indirtverdik hemen. AB gelişen, geBştiren bir projedir. AB'ye yalnızca bizi değiştirecek de0L karşıhkh olarak etkileşeceğimiz de\ bir proje olarak bakmalryız" diye konuştu. Küreselleşmenin "bana göre" ya da AB'nin "bize göre"suıın bulunmadığını ifade eden Yalova. "Özelleştirmenin de 'bana göresi' yoktur. Bu mahŞeti ve toplumsal bir getirisi vardır, olmak zorundadır. Biz yöneticilerin yapması gereken bu; en yüksek toplumsal getiriyi sağJamakar" dedi. Vakıflar Genel Mûdûrlüğü'nün hisselerinin bir bölümünün satışının kurumsal ve toplumsal açıdan önemli bir aşama olacağını belirterek, bu düzenlemenin Vakıfbank'ın özelleştirilmesinde çok önemli bir adım olacağını kaydetti. Yalova, hisselerin blok ya da halka arz yöntemiyle satışından sağlanacak gelir ile, yıkıhnaya ve çürümeye terkedihniş kültür ve tarih zenginliklerini yaşatmayı amaçladıklannı vurgulayarak, "Arük cami ve tarihi eser bakunı için devktten para yardımı beklemeye gerek kahna.\-acak" dedi. Yüzlerce, bınlerce yıllık kültür mirasuıın hak ettıği değeri ve saygıyı buhnası gerektiğine dikkat çeken Yalova. "Biz bir tek şeyi rvi biliyoruz: Rakamlar. bizi biz > apan kümırel ve tarihi değerlerimizden önemh' değOdir. Onun için küçük oyunlarla, pazarhklarla işimiz yoktur" dedi. Bazı tarihi eserlerin de yap-işlet-devret modeli ile Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün uygun göreceği bir kamu kurumuna ya da büyük bir özel kuruluşa belli bir süre için tahsis edileceğini beürten Yalova, Yenikapı Mevlevihanesi'nin bu uygulama ile Marmara ve Boğazlar Belediyeler Birliği'ne tahsis edildiğini söyledi. IRMIKI AYDIN ENGÎN aenginfS doruk.net.tr Hayır, kesinlikle hayır. Bir daha bu kadar uzun süre ülkeden uzak kalmayacağım. Şu hale bakın; memleketi sahipsiz bırakmaya gelmiyor. Arada kaçırdıklanm olup olmadığını anlamak için gazeteleri önüme serip taramaya başlamıştım. Bir de ne göre- yim: Emekli olduktan sonra bankalann yönetim kurulu üyeliklerine getirilen emekli generaller üstüne fırtınalar ko- panlıyor. Emekli general Muhittin Fisu- noğlu nun Sümerbank'ta, emekli ami- ral Güven Erkaya'nın Korkmaz Yiğit namı "kimyası bozuk" zatın şirketlerin- de, emekli general Teoman Koman'ın, büyük Türk büyüklerinden Cavrt Çağ- lar'ın bankası Interbank'tayönetim ku- rulu üyeliklerini kabul etmelerini dilleri- ne dolayan kimi "şerodaklan" döktür- dükçe döktürmüşler. Emekli generallerin mafya işbirlikçi- si, mafya destekçisi, mafyadan des- tekli işadamlan ile "işbirtiği" içine gir- melerinin sakıncalı, ordunun onurunu düşürücü olduğu savunuluyor ve bun- dan böyle emekli generallerin şirketler- de, hele hele şaibeli şirketlerde görev almamalan öğütleniyor. Ve ayıp ediliyor. Bir kere, emekli generallere yönelik böylesi bir aynmalık, Insan haklanna aykındır. Herkesin emekli olduktan son- ra kendi meşrebine uygun, kendi ahla- ki ölçüleriyle uyumlu bir iş tutma özgür- Emekli Generallerin Seçme Özgürlüğü lüğü vardır ve bu temel hak ve özgür- lüklerdendir. N'olmuş? Emekli general Teoman Koman, emekli olduktan sonra bilgi ve uzman- lık alanıyla kesin bir uyum sağlayan banka sektörüne geçmiş. Interbank'ın yönetim kurulu üyesi olmuş. Bankanın sahibi, Sultanhamam'da tezgâhtariık- tan Bursa ovasında imparatorluğayük- selmişCavitÇağlar, banka(sı)nın içini boşaltmış; deprem vergisinden hedef- lenen gelirin hemen hemen tümüne eşit ölçüde parayı, bankadan kendi şirket- lerine aktarmış. Yasalara göre bu suçmuş. Dava ma- va açılmış. Bankaya devlet el koymuş; boşalan içini bizim vergilerle yeniden doldurup bankayı ayağa kaldırmaya çabalıyormuş. Olup biten, Cumhuriyet tarihinin en büyük banka hortumlama- sı imiş. Çağlar ve suç ortaklan tüyü bit- memiş yetim hakkı yemiş. N'olmuş? 28 Şubat miman olarak ünlenen emekli amiral Güven Erkaya, çocuk- luktan beri arkadaşı Korkmaz Yiğit'in danışmanlığını üstlenmiş; örneğin Ka- nal 6'nın yayın politikasını ve politik çiz- gisini beliriemekte danışmanlıkyapmış. Alaattin Çakıcı'nın kadim dostu, med- ya patronluğu kazazedesi, kentlerde arsa rantı değerlendirme uzmanı Kork- maz Yiğit'e danışmanlık yaptığı için emekli general Güven Erkaya, ordunun itibar yitimine yol açıyormuş. N'olmuş? Yeni yetme ve nereden "yettiği" ka- ranlık işadamlanmızdan Hayyam Ga- ripoğlu garibinin önlenemez yükselişi- ne katkıda bulunmak üzere, emekli ge- neral Muhittin Fisunoğlu, Sümer- bank'ın yönetim kurulunda görev al- mış. Bankanın içini Garipoğlu ve üst düzey yöneticiler boşaltmışlar. Banka- ya devlet el koymuş. Bu arada banka üst yönetiminde görev alanlar hakkın- da yurtdışına çıkış yasağı konmuş. Ya- sak kapsamında emekli general Fisu- noğlu da varmış. N'olmuş? Bunlar bu ülkenin yabancısı olduğu, hiç duyulmamış, işitilmemiş olaylarmı? Devlet bürokrasisinin üst basamak- larında sorumluluk üstlenenlerin, emekli olduktan sonra büyük şirketle- rin, holdinglerin, bankalann yönetim kurullannda görev almalan yeni bir ol- gu mu bu ülkede? Tapu Kadastro Genel Müdürleri, Hazi- ne Müsteşarian, Defterdarlar emekli ol- duktan sonra benzeri görevlere talip olup iş tutabiliyorlar da emekli general- lerden bu hak niye esirgeniyor? ömeğin Teoman Koman henüz emekli değilken, hepimizin gözünün içi- ne baka baka JİTEM yoktur ve olma- mıştır" derken, ya da "Yeşil" adlı ölüm makinesini besler, korur, destekler ve göreve yollarken onur kıncı değildi de, Cavit Çağlar'la iş tuttuğunda mı onur kıncı oldu? ömeğin, Genelkurmay Başkanı olup olamayacağını falcılara danışacak ve bunu açık açık söyleyecek kadar "na- iv" general Fisunoğlu, bu tutumuyla onur kıncı ya da alay konusu olmuyor da Hayyam Garipoğlu ile iş tuttuğu için mi onur kıncı konumlara düşüyor? Örneğin emekli amiral Güven Erka- ya... • • • Uzayacak bu yazı. Bitirelim. Ama devlet'n bütün üst düzey bürok- ratlannın yanı sıra emekli generallerin de emekliliklerinde uzmanlık alanlannda ol- sun olmasın, ülkenin siyasetine, ekono- misine katkıda bulunma özgüıiüklerini savunmalıyız. Herkes emekli olduktan sonra da ken- di meşrebine, ahlakı tercihlerine uygun bir iş tutabilir. Bunu önlemeye kalkmak, serbest piyasa düzeninin ve liberal eko- nominin amentüsünü çiğnemek olur. Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsin- leti POLtTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETtNKAYA Kerem... 1993yılrydı... PKK Güneydoğu'da can alıyordu... Diyarbakır'da kepenkler iniyor, Cizre'nin içinde PKK'lilerkolgeziyordu... O yıllar PKK sempatizanı olmakla solcu olmak eş- değer sanılıyor, bu durum da kan gölünden çıkar umanlann ekmeğine yağ sürüyordu... Bölge halkı iki ateş arasındaydı... Güneydoğu'da 10-12 yaşlanndaki çocuklar da- ğa çıkıyorlardı... Ailelerperişandı... Kerem Güntaç'ın öyküsü 1993 yılının yaz aylann- da başladı... Kerem, 1980 yılında Siirt'in Baykan ilçesine bağ- lı Gümûşkaya köyünde doğmuştu. Yoksul bir aile- nin çocuğu olan Kerem, hem çobanlık yapıyor, hem de ilkokula gidiyordu... PKK sık sık Gümûşkaya köyünegeliyordu. Kerem, ellerinde 'keleş' bulunan PKK teröristlerini görüyor- du. Aşiret reisleri eli silahlı PKK'lileri görünce 'tir tir' titriyofiardı... 12 yaşındaki Kerem, 1993 yılının temmuz ayında 15 kişilik PKK grubuna katldı ve dağa çıktı... Artık Kerem de elinde 'keleş' bulunan bir PKK'li te- röristti... Köyleri basan, güvenlik güçleriyle silahlı çatışma- ya giren Kerem, PKK grubuyla köy koruculannı ka- çınyordu... Kerem, yedi korucuyu öldüren grubun içinde yer aldı; Yasin Keleş'in öldürülme eyleminde de bulun- du... Aradan iki yıl geçti... Kerem 14 yaşındaydı... Kış bastırdığında dağlar soğuk oluyordu... Kerem üşüyor; annesini, babasını özlüyordu... 1995 yılının mart ayıydı... Kerem örgütten kaçmaya karar verdi... Ama nasıl kaçacaktı? Geceler boyu bunu düşündü. Sonunda karannı verdi: "Kaçacağım, buralardan uzaklaşacağım..." Kafasında kurduğu planı kimseye anlatmadı. Eğer anlatırsa PKK onu öldürürdü... Bir gece Doğancık mezrasında sivil giysiler alıp giydi ve örgütten kaçmayı başardı... ••• Kod adı 'Hüseyin' olan Kerem, o yıllarda Bat- man'da oturan ailesini aradı ve güvenlik güçlerine teslim olmayacağını söyledi... Kerem yedi ay boyunca Milas, Bodrum ve Iz- mir'de kaldı... Zaman zaman ailesini telefonla aradı, konuştu, öz- lem giderdi... Kaçmanın sonu yoktu... 14 yaşındaki Kerem'in düşleri, umutlan vardı elbet. Bir ilkokul öğrencisi çocuk iki yıl dağlarda yaşamış, 14 yaşına gelince PKK'nin kanlı yüzünü görmüştü... Çocuklan kandıran, onları dağa çıkaran güç, aca- ba neler vaat ediyordu? Birden o yıllara dönüyorum... 29 Şubat 1993... PKK'nin yan örgütleri ERNK ve ARGK, 1992- 1993'te eytemli kalkışmayı Nevruz öncesi başlatmış- tı... Almanya'da yayımlanan 'Berx Wedan' adlı gaze- tede şu başlık dikkat çekiciydi: "Türk sömürgeciliğine karşı büyük serihıldan..." PKK'nin bir başka yayın organı olan 'Serxwebun' gazetesi de "Tarihin en görkemli sefîhıldanı "nın çağ- nsını yapmış, 1992 Haziran'ında şu haberi veımişti: "Gerilla savaşının serihıldanını gerçekleştirip ko- ruyacağız..." Serihıldan = Ayaklanma... Evet... PKK, iç ve dtş destek alarak genişliyor; 'sa- vaş hükümeti' kurduğunu açıklayıp ilkokul çağında- ki çocuklan dağa çıkarıyordu... PKK'nin yoğun saldınlan ise 1992-1993 yıllan ara- sındabaşlıyordu... • • • 13 Kasım 1995... Kerem, Siirt Veysel Karani Jandarma Karako- lu'na teslim oldu... 14 yaşındaki Kerem Güntaç, Diyarbakır DGM'ye çıkanldı ve ilk sorgusundan sonra tutuklandı... Çocuk Haklan Sözleşmesi yürürlükteydi ama Ke- rem, DGM'de ölüm cezası istemiyle yargılandı; Piş- manlık Yasası'ndan yararianıp itirafçı oldu ve dört yıl hapisteyattı... Kerem şu anda cezasını bitirdi ve Başkale ilçesin- de güvenlik güçleriyle birlikte çalışıyor... Kerem'i hiç görmedim, tanımıyorum... Onun öyküsünü mahkeme dosyalarında oku- dum... Kerem şimdi 19 yaşında... Böyle öyküler Güneydoğu'nun yaşanan gerçeği- dir... Türkiye'de 570 bin kimsesiz çocuk bulunuyor, so- kakta yaşayan çocuk sayısı 200 bin. Açlık sınınnda 14mityon insan var... 0-18 yaş arasındaki çocuklarda suç işleme oranı yüzde 30... Bizim kimi aydınlanmız bilmem bu yaşanmış öy- küler karşısında ne düşünüyoriar? hikmet.cetinkayaö cumhuriyetcom.tr Faks numaramız: 0212/513 90 98 GÖZLBtİN POYRAZ Cumhuriyet k ı t a p I a r ı HionetÇeMva Gazeteci-Yazar Hıkmet Çetinkaya'nm içmdeki fırtınalı evrende geliştirdiği, duygu denızinde damıttığı yazılan Bir solukta okunacak, kimi zaman bir nisan yağmuru altında, bazan poyraz yelinın soguk savurganlığında ya da karanlık bir gecenin yalnızlığında yeniden okunacak, yer yer okunacak bir kitap bu kıtap »' Cumhuriyet Çağ Pazariama A.Ş Türkocağı Cad. No:39/41 L.ktapkuldbû (34334)Cağalo9lu-lstanbulTe!:(212)51401 96