25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2 4 OCAK 2000 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Hizbullah operasyonlan tüm yurtta sürerken işkence sonucu öldürülenlerin sayısı her geçen gün artıyor 6 ceset dalıa bulunduYurt Haberleri Servisi - Şenatçı terör öıgütû Hizbıülah'ın Akdenız Bölge So- rumtusu MetunetEminEkki'nın verdı- ği ifadeler doğrultusunda Adana'nın Tarsus ilçesinde hücre evi olarak da kul- lanılan ahınn yanındaki tarlada 6 ceset daha bulundu. Yurt çapında Hizbuliah'a yönelik gerçekleştirilen operasyonlar- da, Siirt'in Eruh ilçesi FP'li Belediye Başkanı Abdurezzak Nas' ın da aralann- da bulunduğu yaklaşık 300 kişi gözaln- na alındı. Operasyonlarda Hizbuliah'a ait 8 yeni sığınak ortaya çıkanldı. Hizbullah'ın Adana'dan kaçırdığı ve öldürdüğû 3 kişinin gömülü olduğu sı- ğınağın ortaya çıkanlması için Istan- bul'da yakalanan Akdeniz Bölge So- rumlusu Mehmet Emin Ekici, tetikçi Murat Kurt ve kimliği açıklanmayan bir kişi îçel'in Tarsus ilçesine getirildi. Mehmet Emin Ekici, Adana'dan kaçın- lan Ahmet Ekinci, Uğur Gökdemir ve Mehmet Beşir Can'ı öldürdükten sonra Tarsus'ta özel yapılmış bir sığınağa; Er- hanTeraopL,UğurGökdemir veBüknt Doğan'ı da Konya'da gömdûklerini itiraf etmişti. Ekici'nin yer göstermesi üzeri- ne Bağlar Mahallesi Akyokuş mevkiin- deki ahınn bitışiğınde bulunan tarlada belediye ekiplen kepçelerle kazrya baş- ladı. Kazıda önce 5 çuval bulundu. Çu- vallardan üçünûn ıçinden, elleri ve ayak- lan bağh 3 ceset çıktı. Diğer iki çuval- dan ise seccade, giyecek, terlik ve batta- niye gibi eşyalar çıktı. Aynı bölgede ka- zı çalışmalan sürerken 3 ceset daha bu- lundu. Ceset sayısı 6'ya çıkarken elleri ve ayaklan bağh cesetlerden birinin çıp- lak olduğu görüldû. Tarsus'un Mithatpa- şa Mahallesi'ndeki Benlızade Camii Imamı Ahmet Aydm'ın annesı Gübüm ve babası Mahmut ile Adana'dan kaçın- lanUğnrGökdemir'in yakınlan cesetler- le bulunan eşyalan inceledıler. Yakınla- n, Gökdemir'in eşyalan arasında bulu- nan ayakkabılannı tanıdılar, ancak cese- di belirleyemediler. Çıkanlan cesetler daha sonra DNA testi için Adana Adli Tıp Kurumu'na gönderildi. Tarlanın ya- nındaki, hücre evi olarak da kuUanılan ahınn, Tarsus'ta iki yü önce öldürûlen ögretmenler Oktay Butım ve Mustafa Ozkan'ın katil zanlılarını yakalamak amacıyla terör örgütüHizbullah'a yöne- lik operasyonlar sırasında yakalanan ve halen cezaevinde bulunan Sinan Oruç'a ait olduğu anlaşıldı. FP'li başkan gözaltmda 200'e yakın kişinin gözaltına aluıdı- ğı Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde Hizbullahçılara yönelik operasyonlar sürerken Siirt'in Eruh ilçesi Belediye Başkanı FP'li Abdurezzak Nas, Hizbul- Okullardan militan pladı AYKUT KÜÇÜKKAYA Günyüzüne çıkanlan "mezar evter" üe "karanhk yûzü" gözler önüne serilen şeriatçı terör örgütü Hiz- bullah'ın, Milli Eğitim Bakanlığı'na (MEB) bağh i- mam-hatıp lıselennde "miKtan" kazandığı da ortaya Köktendincılerin Istanbul'dakı "kurtarümışbÖI- '. Fatih Draman'dakı Istanbul Imam-Hatıp Lise- (tHL) smıflann panosuna, "Arok sflkinip ken- gebnenin,insanhğunızm, akhmızmve en önem- kahrillpnıtigimi? dinin hakkun vermeniıı ibareli bildınler asıldı. Cumhariyet. Istanbul tHL'nin şeriatçı gösteriye sah- ne olan 25 Haziran 1999 tarihindeki mezuniyet töre- ? nindc, okul müdürü Hatim Karakaya ve okul birinci- jj Fatih Alrun un yenı mezunlara yaptığı "cihat çağ- K»"nı haberleştirmişti. Fatih Draman'daki tstanbul İHDde smıflann pano- asdan bildiri şekündeki yazılar, şeriatçı örgüüe- eğitim yuvalannda nasıl örgütlendiğini ortaya ko- >r. Istanbul tHUde görevli bir öğretmen taraftndan sınıflarda panoya asüı bulunan ve "Ne olmak" "başlıöını taşıyan bildırilerden biri aynen şöyle: ı ' "Zamaıumızın sorunları içerisinde tek güç oldnğu- Yjjf nu iddia eden tepedeki monarşik güç ve bizhn kendi- olarak görmek istediğimi^bizi tâRmadığm]' _ eren malum makam. Her ne kadar ğormek iste- : mesek.de oklar üzerimize çevrfli ve biz ne yapryonız-. Kettdtarâziküçük ve hakir görüp başkalannı kendi di- mizfc yncehiyoruz. Arük sükinip kendimize gelmenm, in««nlıgımınn1 akhmmn vp pnftnpmİMİ,kahnllpndigi- miz dİHİn hakkmı vennenin ramam gekJL" 35 Haziran 1999 taribinde okul müdürü Karaka- y**nın. mezun olan imam-hatip öğrencilerine, "Yüce tebBğ görevinizi hakkıyla yapacağınızdan ve her gün hjr önceki göne göre blr adım daha iieri olacağnuzdaıı etninim"' dıye konuştuğu, okul binncisi Altun'un da "Hangi şartlar aranda ohırsa olsun ilahi kefime mis- youunuyûrüteceğiz, gerekirse ölümlerin en güzeSne sa- hip olacagız" dıye seslendiğı tstanbul İHLde sınıf pa- nosuna asılan bir başka bildiride ise şunlar yazılı: "Bugün İslamra ve tslamcıhğm cuma namazı hut- besinde erozyondan bahseden namaz küdırma me- moriannuı yerine, gerçek imamlara, önderlere, suya sabuna dokunan kteaüst mütefekkirtere. kendOerinive tslamı ezdirmemek için çaba sarf eden bUinçti Müstü- manlara, eflerindeki büyük potanayeii kendi çıkarla- n yerineIsiamm çıkarian uğruna kuBanan,gerçek, ori- jmal şeyhiere acÛen ihthaa vanhr." Okulda tarikat baskısı lstanbul lHUde ögretmenlik yapan Ismailağa Camii İmamı Mahmut Ustaosmanogİu'nun yeğeni Mahmut Şevket Ustaosmanoğjn'nun ise öğrencilere Mahmut Hoca tarikatma ginneleri için baskı yaptığı ileri sü- riildü. Ustaosmanogİu'nun, Ismailağa Camii'nde öl- dürülen Mahmut Ustaosmanogİu'nun damadı Murat Hızınüi Moratoğhı'nun "derin devlet" tarafindan öl- dürüldüğünü iddıa ettiği öğrenıldi. Mahmut Ustaos- manoğlu, şeriatçı Akit gazetesinın, "sağhğmda verdi- ğivaazlar dolayısıyla ildenilesürülen hocaefendi" ola- rak tanıt&ğı Tnnurtaş Uçar'ın geçen cumartesi günü Fatih Camii'ndeki cenaze nama7inı kıldırmasıyla sağ- cı basının Ugisini çekmişti. Sülhaddin Ülük Hizbullah'ın kasası dtutuklugıyabi MAHMUTORAL tSLAMCI YAZARKONCA KURİŞ TOPRAĞA VERİLDİ DİYARBAKIR - Hizbullah'm kasası olduğu belirle- nen, Mah İşler Sorumlusu ve üst düzey yönetıcılerinden Mardin'in Mazıdağ ilçesi nüfusuna kayıtlı Süihaddin Olnk'ân, 1992 yıhnda Diyarbakır 2 No'hı DGM'de Te- rörle Mücadele Yasası uyannca 3 yıla kadarhapis ve pa- ra cezası istemiyle yargılandığı ortaya çıktı. Diyarbakır E Tipi Cezaevi'nde bir yü kadar tutuklu kalan ve son- rasında tahliye edilen Ulük hakkındakı karar Yargıtay tarafindan bozuldu. Dosyası yeniden yerel mahkeme- ye gönderilen Ülük, bu sefer de ortadan kayboldu. Ülük hakkında gıyabi tutuklama karan çıkanldı. 'Hesap sorulacak' tehdidi Hizbullah'm cami sonımlulanndan Cefadettin Kı- hç'ın kendi el yazısryla metin hazırladığı ve halka da- ğıtarak örgüt propagandası yapüğı ortaya çıktı. Diyar- bakır EKjM'de yargılanan Kılîç, yazısında "Tağat'un timleri (kendini Allah sanan anlannnda; burada dev- let ve güvenlik güçleri kastediliyor) ve Ermeni uşağı olan PKK tarafindan bin dolaymda Müslüman şehit verilmiş, on binlerce Müslüman da hapiste çürüyor. Suçlan ne, biüyor musunuz, sadece haküd Müslüman ohnak" dedi. Kılıç, Hizbullah militanlannın ölümle- rini destanlaştıran şarkılarm çözümlerine de yeT ve- rerek, hesap sorulacağı tehdidinde bulundu. Kııriş'in cenaze töreninde kadmlann namazda saftutmakistemekri gerginHğe yol açö. (Fotoğraf: AA) Ceııazesi de olayh oklu NAZMtAKDAĞ MERStN- Şeriatçı terörörgütü Hiz- bullah militanlarınca 18 ay önce evi- nin önünden zorla kaçınldıktan sonra işkence ile öldürûlen Islamcı-feminist yazar Konca Kuriş in cenazesınde Ku- riş'in vasıyetı üzenne kadınlann ön saflarda namaz kılmak istemeleri tar- üşmaya neden oldu. Geniş güvenük önlemlerinin alın- dığı cenaze töreninde Mersın Bağım- sız Kadınlar Derneğı Başkanı ve Kon- ca Kura'in akrabası olduğu belirtilen Neda Olçer'le bir grup kadın namaz- da ön saflarda yer almak istedi. Kon- ca Kuriş'in kayuıpeden AbduDah Ku- ris, namaz kılmak isteyen kadınlan "bbmda böyieşe> yok" diyerek engel- lemek istedi. Muğdat Camii görevlile- ri de buna izin vermedi. Bunun üzen- ne Konca Kuriş'in kızı Smna Knriş, dedesine "Annemin v-asiyetmi yerine getirmek için namazkıbcagız" diyerek ıöraz ettı. Tüm engelleme çabalarına karşın bazı kadınlar cemaatin arkasın- da nama7a durdular. Cenaze töreninde konuşan il müftü- sü Mazhar Bilguv din adında insan katletmenin dininhiçbırkuralıyla bağ- daşmayacağuu beürtti. Cenaze törenine Kuriş'in ailesi dı- şında Içel Valısı Şenol Engin. Emnıyet Müdürü HahıkBahçekaptk, Jandarma Alay Komutam Albay MehmetOzkan ve çok sayıda yurttaş katıldı. Cenaze alkışlar arasında kent me- zarhğındaki aile mezarbğma gömül- dü. Cenazenin toprağa verüdiğı sıra- da kızı Sırma Kuriş tabuta sanlarak "Anne. ben kardejfenme öldügünü na- sd anlatacağnn'^âfyeıak ağladı Kott- ca Kunş'ın aruîfesî Nilüfer Genç de a Koncanvb(«dHb-şehjtanası>ım,la- zun seninle iftihar edryorum" diyerek tabuta sanlmak istedi, ancak aılesı ta- rafindan engellendi. Camıde ön saflarda saf tutmak iste- yen bir grup kadın, daha sonra mezar- lığa gıderek Kuriş'in mezanna kürek- le toprak atü. Bağımsız Kadınlar Derneği üyele- ri, cenazenin mezara konmasının ar- dından bir anma toplantısı da düzen- lediler. Dernek Başkanı ve Konca Ku- riş'in akrabası olan Ölçer, Kuriş'i "Ak- deniz'm hırçm kızı'' olarak tanıtarak şöyle konuştu: "Bütün kadmlar otarak, açağm yol- da yıbnadan mücadeienıizisördûrece- ğiz. Sen bizlere kadm haklan mücade- lesinde önder otdun ve bu önderiiğm sürecek. Seni asla ımutmayacagE ve unuttunnayacağE." Örgütü, îstanbul'da 7 kişilik özel bir ekip soruşturuyor Üsküdar9 daki cesetlerden biri daha teşhis edfldi lstanbul Haber Servisi- Şeriatçı te- rör örgütü Hizbullah tarafindan sor- gulanıp işkence yapüdıktan sonra öl- dürülerek Üsküdar'da bir evde gömü- len 10 kişıden binnın bankacı Omer Çınar olduğu belirlendi. Çınar'la bir- ükte teşhis edilenlerin sayısı4'e yük- seldı. tstanbul'daki Hizbullah soruş- turmasını özel bir ekip yürütüyor. Hizbullah'm Üsküdar'da ortaya çı- kanlan "mezar evi"ndekı 10 cesedin kimlik tespit çalışmalan sürüyor. ls- tanbul Adli Tıp Kurumu'na dün ge- len Ömer Çınar'ın ağabeyleri Serdar ve Mazhar Çınar, kardeşlen Ömer Çınar'ın cesedini teşhis ederek aldı- lar. Kardeşinin cesedini diş, — i ^ — sakal, çene, burun ve kula- ginHan teşhis ettiklerini an- latan ağabey Mazhar Çınar, "26 yaşmdaki kardeşimizi kaybettik. Bizim tek isteği- miz, Türki>e'de kim&e kay- boimasnıve bu şeküde cena- zesi bulunmasm. Bunun içinnegerekiyorsayapdsm'' ""~"™> ~ dedi. Çınar'ın yakınlan cesedi teşhis etmek için daha önce de Adli Tıp Ku- rumu'na geknişler, fakat teşhis ede- memişlerdi. lstanbul Emniyet Mü- dürlüğü'nün soruşturmayı derinleş- tirmesi üzerine, Beykoz'daki çatış- mada sağ ele geçen Edip Gümüş ve Cemal Tütar, Çınar'ı öldürdüklerini ve Üsküdar'daki eve gömdüklenni anlattılar. Gelişmeler üzerine yeni- den Adli Tıp Kurumu'na çağnlan ya- kınlan dün cesedi teşhis ettiler. Kar- deşinin kaybolduğu günden beri ölü- mü yaşadıklanm anlatan Mazhar Çı- nar, 2 yıllık bilgisayar programcılığı bölümü mezunu olan ve Garanti Ban- kası Bağcılar Şubesi'nde Kredı Kart- lan Bölümü'nde çalışan Ömer Çı- nar' ın, herhangi bir örgütle ihşkisinin bulunmadığını büdirdı. Kardeşinin, "evden işe, işten eve" gidip geldjğıni belirten Ailesince teşhis edilen Ömer Çınar'ın cenazesi, ailesi tarafindan almdı. Cenaze, Siirt'in Baykan ilçe- sine götürülecek. Öte yandan, Üskü- dar'daki bir gecekonduda 6 gün önce bulunan ve Adli Tıp Kurumu'na kal- dınlan 10 cesetten teşhis edilenlerin sayısı 4'e yükseldi. Geçen günlerde yakınlannca yapılan incelemeler so- nucu, kayıp işadamlanndan Mehmet • Hizbullah'ın Üsküdar'daki ölüm eyinden çıkanlan 10 cesetten birinin bankacı Ömer Çınar olduğu belirlendi. îstanbul Emniyet Müdürlüğü bûnyesinde, soruşturmayı sağhklı yürütmek ve bilgi sızmasını önlemek amacıyla 7 kişilik özei bir ekip oluşturuîdu. Salm Dûndar,Cihangir Gaffiıri Ne0ş ve Ramazan Yaşar'ın cesetleri teşhis edüerek kurumdan almmıştı. Velioğlu'nun cesedi beküyor Beykoz'daki bir villada güveıüik kuvvetlerince ginştığı silahlı çatışma- da öldürûlen terör örgütü Hizbul- lah'm elebaşısı Hüseyin Veliogiu'nun cesedi halen Adli Tıp'ta bulunuyor. Velioğlu'nun öldürülmesinden bir gün sonra bazı akrabalanyla birlıkte Batman'dan lstanbul'a gelen Hüseyin Velioğlu'nun ağabeyi Hayrettin Dur- maz, Adh Tıp önünde gözalOna alın- mıştı. Daha sonra serbest bırakılan Dunnaz, bir daha Adli Tıp'a gehne- di. Hizbuliah'a yöneük operasyonlar- da gözaltına alınarak lstanbul Emni- yet Müdürlüğü'nde sorgulanmaya başlanan 8 kişıden 2'sı Dıyarbakır'a, 3'ü ise Mersın'e gönderildi. Şenatçı terör örgütü başı Hüseyin Velioğ- lu'nun öldürüldüğü, Hizbullah'm 380 bin dolara satın aldığı Beykoz'da- ki villayayapılan operasyonda yaka- lanan örgütün askeri kanat sorumlu- su Edip Gümüş ile Marmara bölge sorumlusu Cemal Tutar, Ankara üze- rinden Diyarbakır'a götürüldüler. _ _ ^ Sonrakioperasyonlarda gö- zaltına alınan örgütün Ak- deniz bölge sorumlusu Mehmet Emin Eldd, tetik- çi Murat Kurt ve kimliği açıklanmayan bir kışı ise Mersin'e gönderildi. Ope- rasyonun lstanbul bölü- münde ele geçinlen diğer 3 mamm ^~ kişinin sorgusu ise lstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürlü- ğü'nde sürdürülüyor. lstanbul Emniyet Müdürlüğü bün- yesinde, soruşturmayı basına ve diğer personele ve emniyet içindeki olası Hizbullah yanlısı görevililere bilgi sızdınnadan yapacak özel bir ekip oluşturuîdu. Terörle Mücadele ve Is- tihbarat Şube Müdürlüğü görevlile- rinden oluşturulan 7 kişilik ekipte, 5 emniyet müdürü ile 2 emniyet amiri görev yapıyor. Bu ekibe 1 başkomi- ser, 1 komiser ve 1 polis memurun- dan oluşan ikinci bir ekip yardımcı oluyor. lah'la bağlanüsı olduğu gerekçesıyle ön- ceki gece gözaltına ahndı. Nas'm, Eruh'a gelen Siirt Emniyet Müdürlüp Terörle Mücadele Şubesi görevlilerince sorgulandığı öğrenildi. Operasyonlarda yakalanan Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde asistan olarak görev yapan Hizbullah örgütü üyesi doktor Abdur- rahman Alpsoy'un, geçen yıl terk ettiği Mardin'in Kızıltepe ılçesindeki Cum- huriyet Mahallesi 131. Sokak'ta bulunan 2 No'lu evinde Hizbuliah'a ait bir sığı- nağm bulunmasının ardından dün de Şanhurfa Caddesi üzerinde bir evde sı- ğınak olabdeceği istihbaraü ahndı. Için- de sığınak olduğu ilen sürülen evin sa- hiplerinin polisçe arandığı biîdirildı. Güvenlik güçleri, evde sığınak bulunması ıhtı- mali üzerine kazı çalışmala- nna da başladı. Öte yandan önceki gün jandarma birlikleri tarafin- dan yapılan arazi taramalan sırasmda Batman'ın Hasan- keyf ilçesine bağh Üçyol kö- yünde, yuıe Hizbuliah'a ait olduğu belirlenen 7 sığınak daha ortaya çıkanldı. Gü- venhk güçleri ortaya çıkan- lan sığınaklarda ceset bulu- nup bulunmadığı konusun- da bilgi vermezken Batman Vali Vekili Isa Kara, ortaya çıkanlan 7 sığınakla ilgili olarak 2 kişinin gözaltına alındığını açıkladı. Önceki gün de yine Batman'a bağh Hasankeyf ve Gercüş ilçele- rinde 2 sığınak tespit edil- mişti. Velioğlu'nun gömül- mesinin beklendıği Batman Hürriyet Mahallesfnin muhtannın da, Velioğlu'nun ağabeyi Hayrettin Dunnaz olduğu ortaya çıktı. Velioğ- lu'nun gömüleceği Karşıya- ka Mezarhğı'nın bugüne ka- dar Hizbullah tarafindan gizli bir şekilde 'şehitfik' olarak adlandınldığı öğre- nildi. Her yerde operasyon Bursa Emniyet Müdürlü- ğü Terörle Mücadele ve Ozel Harekât ekipleri dün sabaha karşı merkez Yıldı- nm ilçesine bağh Yavuzse- lim, Fidyekızık, Karapınar, Esenler, Hacıvat malıallele- ri fteGemlikrlçesinde, ıstih- barSt Çalışmalan sonucu ön-'" cede« tespit ed9en evlef»» baskın düzenledi. Operas- yonlar çerçevesinde 25 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınanlardan 18'inın örgütle bağlanüsı saptanırken arala- nnda devlet memuru olan- lann bulunduğu bildirildi. Gaziantep'te yapılan ope- rasyonlar sonucunda da, te- rör örgütü Hizbuliah'a taban oluşturma ve taraftar topla- maya çahştıklan gerekçesiy- le 11 kişi yakalandı. 20 O- cak'tan bu yana sürdürülen operasyonlarda gözaltuıa alınanlardan Ocaklarbölge- sinde faalıyet gösteren Ab- dulhakimOvet, Mehmet Üs- tûndağ, Teyfik Mert, Eyûp Akşam, Ömer Dunnaz, HayriTaş, Mehmet Koçyiğit, Mehmet Yıhnaz, ve Süley- man Üstündağ tutuklandı. Elazığ'da Hizbullah'm tüm kanadından olduğu ile- ri sürülen 18 kışı yakalandı. Aralannda Fırat Üniversite- si Fırat Tıp Merkezi Plastik Cerrahi Bölümü'nde görev- li doktor Mehmet Ekici'nin de bulunduğu 18 Hizbullah mensubunun sorgulannın sürdüğü ve ıfadeleri doğrul- tusunda yeni operasyonlarm yapılabıleceği bildirildi. Kom^'daki çahşmalar Hatay'da yapılan operas- yonlarda da, 9 kişi gözaltı- na almdı. Konya'daki ope- rasyonlar sırasında Sakarya Mahallesi'nde ortaya çıkan- lan, bodrum katmda 8 cese- din bulunduğu evdeki kazı çalışmalan sürüyor. Sakar- ya Mahallesi'ndeki evde dün sürdürülen çahşmalar- da ise henüz cesede rastlan- madı. Bu arada cesetlerden birinin, 12 Ekim 1998 tari- hinde Adana'da kaybolan Mardin-Midyat nüfusuna kayıtlı, oto alım satımı ile uğraşan Mehmet Beşircan'a ait olduğu anlaşıldı. Meram semti Yunus Emre Mahalle- si'ndeki lüks villanınbodru- mundan çıkanlan 4 cesetten biri olan ve önceki akşam yakınlan tarafrndan teşhis edilen Şaban Uyar'ın cena- zesi ise Konya'da ÜçlerMe- zarlığı'nda toprağa verüdi. Operasyon sırasında ele geçiîilen kasetler ile diğer belge ve dokümanlann da Emniyet Genel Müdürlü- ğü'ne gönderildiği öğrenil- di. lstanbul Emniyet Müdür- lügü'ndenahnanbilgiye gö- re, Hizbullah terör örgütüne yönehk operasyonlarla ilgi- li açıklamalan tçişleri Ba- kanhğı veya Emniyet Genel Müdürlüğü yapacak. AYDENLANMA EMRE KONGAR Adalet Relormu Şart Dünya değişiyor. Biz farkında olmasak da değişiyor. t Hem de çok hızlı değişiyor. ••• Türk adalet sistemi bu değişimin kesinlikle gerisin- de kaldı. Biryandan neredeyse Osmanlı döneminden kal- ma yasalar, öte yandan yetersiz bina ve araç-gereç donanımı, yetersiz maaş ve üstüne üstlük bir de şe- riatçı çevrelerin, "adalet mekanizmasını ele ge- çirmek için" yaptıkları saldırı. Vatandaş artık "mahkeme kapısını" bir hak ara- ma yeri olarak değil, bir "çile yeri" olarak algılama- ya başladı. Tabii, toplum boşluk kaldırmaz; derhal "çek-se- netmafyaları", "tarikatlar", "babalar", "rüşvetve iffimas", adalet mekanizmasının yerinı aldı. Sonunda toplum, "sadece güçlü olanın hak ara- yabiküği" bir noktaya geldi. Hiçbir çağdaş toplum böyle bir yapıyı kabul ede- mez. ••• AyncaTürkiye'nin de bir üyesi olduğu "çağdaş ül- keler topluluğu" ve bu topluluğun uluslararası or- ganlan, "aile içi" sorunlan çözerken, artık kredi, dış yardım, ihale ve benzeri parasal ilişkilerde, özellikle "rûşvet ve zimmet" olaylannı bütünüyle önlemek is- tiyorlar. Pek doğal olarak gerekM röşvet"in gerekse "zim- mefin doğrudan bürokrat ve politikacılan ilgilendir- diği açık. "Dış dünya" Türkiye'nin kalkınması için verdiği kredilerin, yaptığı dış yardımların, kazandığı ihalele- rin, politikacılann ve bürokratların cebine girmesini engellemek ve amaçlanna uygun olarak üikenin kal- kınması yönünde sarfedildtğıne emin olmak istiyor. Oysa polıtikacılar ve bürokratlar "şetfaf devtef'i üretmek için çaba sarfetmek yerine, adalet meka- nizması ile ilgili olarak katillerin ve ırz düşmanlan- nın aflan ile meşgul olmayı yeğliyorlar. Sonra da çıkıp, "Politikacılara haksızlık etme- yin" diyorlar. ••• Adalet reformu üzerine ilk yazdığım yazıdan son- ra, pek çok mektup, faks ve e-posta aldım. Bunlann çoğu yargıç ve savcılartarafindan yollan- mıştı. Yargrtay Onursal Üyesi Çetin Aşçıoğlu'nun mek- tubunu, bütün öteki iletileri de kapsadığı için, özet- teyerek buraya alıyorum: 1. 1980 sonrası yargıda kötüye gidiş hızlanmış, çürüme, yoztaşma açıkça ortaya çıkmıştır. 2. Parti farkı olmaksızın bütün bakanlar ve hat- ta cumhurbaşkanları, yargıya kendi görüşlerini em- poze etmeye çalışmışlardır. 3. Yüksek Kurul'dan sadece Bakanın ve Müste- şann çıkanlması çözüm değildir. 1980 öncesi de başanlı bir sınav verememiş olan Yüksek Kurul üye- leri, yüksek yargıçiar arasından kura çekme usulü ile atanmalıdır. Yargıç ve savcılann atama ve yükselt- melerinde ise bugünku yöntemler bütünüyle terk edilmeli, sadece başarı ölçutü kultanılmaiıdır. Yar- gıçlarm yer ve görev güvencest olmalı. Yüksek Ku- rul'un bu konudaki yetkileri smırlandınlmalıdtr. 4. Usul yasalannın değiştirilmesi gerekmez. Sorun bu yasalardan değil, bu yasalann yetkin bir biçimde uyguianamamasından doğmaktadır. 5. Gerekli gereksiz bilirkişiye başvurulması, karar- ların gerekçelerinin açıklanmaması. yargıçlann kendilerini yetiştirmemesi yargının en önemli sorun- lan arasındadır. 6. Adli polis kurulmalı ama, savctlık kurumu da yeniden düzenlenmelidir. 7. Altyapı sorunlan çözülmeli, maaş sorunu hal- ledilmelidir. 8. Yargıç güvencesiyle birlikte, "yargıç sorum- luluğu" da gündeme getirilmeli, yargıçlar mesleki açıdan denetlenmelidir. Aşçıoğlu'na, ilgisi ve değerii düşünceleri için te- şekkür ederim. lleride bu konuya yeniden döneceğim: Adalet ve eğitim reformlan yapılmadan Türki- ye düze çıkamaz. e-posta: kongarfa yildiz.edu.tr Zehra Vakfi'nın HİTJbullah bağlanüsı BURSA (Cumhurivet) - Hizbullah operasyonlarvla Türkiye'nin gündemıne gelen u Zehra Vakn"nın Bursa 'da da çok etkili olduğu belirlendi. Vakfin Bursa Şube Baş- kanı ilahıyatçı Gıyasettin Bingöl'ün, kenttekı bazı aydın- larlaçokyakın üişkı ıçmde olduğu iddıaedildı. Zehra Vak- fı Genel Başkanı Izzettin Yıkünm'ın Bursa da zaman za- man gerçekleştırdığı toplantüara kenttekı ünlü sanayici ve işadamlannın da katüdığı öne sürüldü. Hizbullah tarafin- dan kaçınldığı ortaya çıkan Yıldınm'ı tanıdığını söyle- yen gazetecı Yüksel Ba>sal. Bursa 2000 gazetesmdekı köşe yazısında Yıldınm' ın "Başuıı öne eğmeyen,t)u yiğit adam" olduğunu belirterek "Önünde sa^grvla eğinyo- rum" dedi. Baysal yazısında Zehra Vakfi'nı da tanıttı. Ga- zeteci Yüksel Baysal, 21 Ocak 2000 tanhli Bursa 2000 gazetesindeki köşe yazısında Yıldınm'ı tanıdığını belir- terek şunlan kaydetti: "lzzettin Be>, geçen yıl ortatannda se\gifi dostnm Gı- yasettin Bingöl'ün davetiyie Bursa'.va gehnişti Zhafette (MHP tabanından gelen işadanüan tarafindan işletilen Doğu ve Guneydoğu \emekierinin vapıküğı restoran) be- raber yemek yedik. çeşittı sorunlarla ilgili söyleşimiz otdu. Bir grubun Bderi ohnasma karşuı son derece alçakgönül- lü, hathn-selim bir tavn ^anh. Kırmadan, dökmeden dü- şûnceleriniifedeedrvT»nhi-.a Baysal. yazısını "ZehraNe- dîr? Vaiktine yapar"* sorulannı yanıtlayarak şöyle bitirdi: "Zehra ile Mısır'da kuruhı bulunan El-Ezher Ünh'er- shesi arasmda bir itişki var. Zehra bevaz, El-Ezher bem- bej-az gibi düşünüiebilir. Biündiği gibi, Hazreti Muham- med'in kızı, Hazreti Alı'nin kansı. Hasan ve Hüseyın'in annesi Fatma'nm bir başka adı da Zehra'dır. Saidi Nursi, Osmanlı döneminde Sultan Reşad'a bir dikkçe verir. Tıp- kı Mısır'da olduğu gibi Van'da bir Doğu ünhersitesi ku- ruhnasmı ister. O ünKersttede 'Arapça vacıp, Türkçe la- zım, Kürtçe caız olmalıdır' der. Ve sanki bugünleri gör- müş gibi ekfcn 'Bu okulu açmazsanız, 50 sene sonra çok büyük zarar göreceksıniz.' De\1et uzun yılar bu işj >> ap- maymca, Saidi Nursi'nin bu vasheti üzerine, Nur talebe- lermdenbir grup kollan srvar. 1990 yıhnda Zehra Vakû'nı knrarlar. Amaç Van'da ünKersite açmaknr. Evli otmaj-an Başkan tzzettin Yüdırun'm tek amacı bu vasheti yerine getirmektir. Yurdu dolaşır. para toplar, kendisi bir derviş gibi yaşadığı halde ünKersite inşaatına başlar. Şu anda bi- na bitmek üzere-."
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle