19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
3 OCAK 2000 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA EKONOMI / [email protected] 13 Jemalardan yok • AINKARA(ANKA)- "alı^aniann tasarrufiınu ;şvık hesabındaki emaJarın şubat ayı içinde ıak sahiplerine •denebiİmesi için gerekli ılan Yüksek Planlama :uralu(YPK) karan, 20 ;ünden daha az bir sûre lalmasına karşın henüz aırul üyelerinin imzasına unulmadı. Zorunlu tasarruf lesabında biriken lemalann üçte birinin hak ahiplerine dağınlabilmesi çin Yüksek Planlama Curulu'nun bir karar alması ;erekiyor. Karar tasansını ıazırlayarak YPK'ye .unması gereken Hazıne vfüsteşarüğı, henüz bu 'önde bir adun atmadı. a-çel'den faiz • NEWYORK(AA)- vlerkez Bankası Başkanı 3azi Erçel, faizlere 18 ay nüdahale edilmeyeceğini ıçıkladj. New York'ta iüzenlenen geniş katlımlı jir toplantıda ABD'li ve Fürk yatınmcılara jyguJamaya koyulan mflasyonla mücadele jrogramını anlatan Erçel, înflasyonu tek haneye iüşûrme hedefıne 3 yıl çinde erişileceğini, iördûncü ve beşinci /ülarda ise Türkiye'nin cendisini AB üyeliğine îazırlayacağını söyledi. DPT'nin küçtüme beklentisj • ANKARA(AA) - Devlet Planlama Teşkilatı (DFT), 1999 yılında gayrisafi milli hasıladaki (GSMH) daralmanın yüzde 4.5-5 civannda gerçekJeşeceğini bildirdi. DPT'nin "Konjonktür Değerlendirme RaponTnda, 1999'un 10 ayına ilişkin gelişmeler ve ihracatçı birliklerine ait veriler, 1999 yılı sonu ıtıbanyla toplam ihracann, eylül ayı öngörüleri civannda kalacağı, ıthalatın -ı ise ekonomik aktivitedeki daralmanın, beklenenden daha derin olmasına bağlı olarak öngörülerin bir miktar gerisinde kalacağı tahmin edildi. Borsada 4 araa kurum eksildi • Ekonomi Servisi - tstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB), terminallerini satan 4 aracı kurumu üyelikten çıkardı. Borsa Bülteni'nde yer alan açıklamaya göre, tMKB Yönetim Kurulu 4 Ocak tarihindeki toplantıda, terminallerini devreden Artı Menkul Kıymetler AŞ, As Menkul Kıymetler AŞ, Ulus Menkul Değerler AŞ. ve Tat Menkul Değerler AŞ'yi üyelikten çıkanna karan aldı. 2000'de turizme lamtım'dopingi • Ekonomi Servisi - Türkiye Turizm Yatınmcılan Derneği Başdanışmanı Sunuk Pasiner, 2000'lerde Türk turizminin tanıtımına ağırhk verilmesi ile ekonomiye büyük bir kaynak sağlanacağını söyledi. İTÜ Vakfi'nın düzenlediği konferansta konuşan Pasiner, dış şartlann olumlu etkisiyle 1998'e kadar artan turizm geürlerinin 1999 yılında büyük bir düşüş gösterdiğini kaydetti. Pasiner geçen yıl deprem felakeri ve Öcalan davasının olumsuz etkiler yarattığıru ancak Türkiye'nin AB'ye üyeliğinin 2000'de turizmi yeniden canlandıracağını sözlerine ekledi. Ermenistan sımrı açrtabilîr KARS (Cumhuriyet)- \zerbaycan Cumhurbaşkanı iaydar Aliyev'in Türkiye riyaretinde, Ermenistan capısınrn açılabileceğine lişkin açıklamalan bu ilkeyle sının olan Kars ve ğdu"da heyecan yaratü. Cars Ticaret Borsası îaşkanı Ismet Çelik kapının ıçüması ile demiryolu laklıyatınrn hem daha ucuz ılacagını hem de hazır bir lemiryolu ağının faaliyete ;eçmiş olacağını belirtti. Fiyatlarda 1.5yıldır ilk kezyapılan yüzde 5 'lik indirim tüketiciyeyansıtılmadı AkaryakıttagünlükvurgunEkonomi Servisi - Otomatik ayarlamayla bir anlamda dağı- tım firmalannın insafina terk edilen akaryakıt fiyatlannda ilk kez yapılan yüzde 5'lik indirim tüketiciye yansıtılmadı. Günlük cirosu ortalama 5 mil- yar ile 25 milyar lira arasında değişen akaryakıt istasyonlan, yûzde 5'lik indirimi 'dağınmfîr- maJannın zamamnda uyarma- mas gerekçesiyle' dün uygulama- yarak 250 milyon ile 1 milyar 250 milyon lira arasında haksız kazanç sağladılar. Bayiler tarafından indirimli pompa fıyatlannı zamamnda bil- dirmemekle suçlanan dağıtım • Günlük cirosu ortalama 5 milyar ile 25 milyar lira arasında değişen akaryakıt istasyonlan, yüzde 5'lik indırimi, 'dağıtım firmalannın zamamnda uyarmaması gerekçesiyle' dün uygulamayarak 250 milyon ile 1 milyar 250 milyon lira arasında haksız kazanç sağladılar. şirketleri de 'bayilerin progra- mını değiştirmemesi ve alım için indirimi beklememesi sonucun- da' avantajlı oldular. Ticari ah- laka uygun bulunmayan uygula- madan dolayı kazançh çıkan da- ğıtım şirketleri ile bayiler, yapı- lan indirimin pompa fîyatlanna yansıtılmaması konusunda kar- şılıklı suçlamalarda bulunurken kaybeden taraf kullanıcı oldu. Zam yağmurunda fiyatlan ta- kip edemeyecek duruma gelen tü- keticüer depolaruıı, indirim ka- ranna karşın, dün sabah kimi is- tasyonlann yüksek tarifeleriyle doldurdular. Çok sayıda istasyo- nunun, 'dağrtun şirketinden in- dirim uyartsı yapümadığı' ge- rekçesiyle neredeyse öğlene ka- dar eski fıyattan saöş yapöğı öğ- renilirken bunu fark eden tüke- ticiler de istasyon yetkilileriyle tartışmak dışında bir şey yapa- madı. Temmuz 1998 tarihinden iti- baren uygulamaya başlanan oto- POAŞ'ın satışının milli savunma açısından riskli olduğu belirtildi Petrol-Iş'ten POAŞ uyarısı Ekonomi Servisi - POAŞ'm özelleştiril- mesine karşı serîbir muhalefet yürüten Pet- rol-lş Sendikası, bu özelleştinnenin,üDce sa- vunması ve ekonornisı açısından ciââi so- runlara yol açacağmı öne sürdü. Petrol- Iş Sendikası tarafmdan yapılan değerlendirmede, milli savunma ve ülke ekonomisi açısından stratejik öneme sahipolanPOAŞ'ın özel- leştirilmesinin, ülke çıkarlan- na tamamen aykın olduğu gö- rüşü savunuldu. Petrol-lş 'in aylık yayın orga- nında yer alan değerlendirme- de, sendikanıs, POAŞ özelieş- tinnesine karşı her türlü müca- deleyi sürdüreceği bildirildi. POAŞ'ın, stratejik önemi ya- nında piyasalan düzenleyici rolüne de dık- kat çekilen değerlendirmede, sendikamn POAŞ'm özelleştirilmesine karşı çıkış ge- rekçeleri şöyle sıralandı: • POAŞ özelleştirildiğinde, toplumun ve ulusal savunmanm gereksinimlerinin karşılanması tehlikeye girecektir. POAŞ'm sorumJuluğunda olan askeri amaçlı boru hatrı ve akaryakıt tesislerinin işletme, ba- kım ve konmması görevinin yerine geti- rilmesinde sorunlar yaşanacak, askeri ge- reksinimlerin karşılanması, yerli- yaban- cı tekellerin denetrmı karşısında olanaksız hale gelebilecektir. • Petrol sektörünün bütününü oloşturan TPAO, POAŞ, TÜPRAŞ ve BOTAŞ'ın • Petrol-Iş, stratejik öneme sahip dağıtun ve pazarlamanın, yalıuzca kendi kârıru düşünen yerli-yabancı tekellerin denetimine geçmesi ile Türkiye ve içinde bulunduğu bölge açısından darisklerdoğacağını belirtti. özelJeştirmeleryoluylaparçalanması, stra- tejik bir sektörün tekeüerin kâr hırsına bı- rakılması olacaktır. • Tekellerin yeterii kâr getirmediğinden itibar etmedığı, özellikle Doğu, Güneydo- ğu, Doğu Karadeniz bölgelerinde ve kır- sal kesimde akaryakıt gereksinimini kar- şılamak olanaksız hale gelebilir. • Petrol dağıtımı özel sektörün eline ge- çince Türkiye'de kamu kuruluşlan, akar- yakıt gereksinimlerini peşin ödeme ile kar- şılamak zorunda kalacak ve Hazıne üze- rinde büyük bir yük ortaya çıkacaktır. • Özelleştirme ile bugünün değeriyle 100 trilyon liraam üzerinde kâr kaybı ve bu tutann birkaç katı vergi kaybı olacak- tır. • POAŞ'ı tek başına alacak yerli sermaye grubu olmadığı için yabancı tekellerie ortaklık söz konusu. Bunun sonuçlanndan biri de milyarlarca do- lann ülke dışma transferidir. • POAŞ'ın piyasalan düzenleyici, fî- yat istikrannı sağlayıcı ve ürün arzını garantı edici özellikleri ortadan kal- kacak, kamu yaran korunamayacak ve fiyatlarda tekelci yapılann oluşması kaçınıimaz hale gelecektir. • POAŞ, hiçbir değer tespiti yapdmadan sahip olduğu arsalanrun yaklaşık yansı değerme ve borsa değerinin beşte biri gi- bi oldukça aJtında satılmak istenmektedir. • Toplam 6 bin 116 kişinin çalışüğı PO- AŞ 'ta özelleştirihne sonrasmda işten çıkar- malar gündeme gelecek ve sendikal örgüt- lülük hedef olacaktır. matik fiyatlandırma mekaniz- ması çerçevesinde art arda zam yapılrrken Italya'daki fiyatlann bazahnmasıtüketiciye avantaj ge- tirmedi. Çünküpompa fıyatlann- da asd belirleyici, dağıtım şir- ketlennin kân oldu. Yüzde 5'lik indirun karanyla Istanbul'un Avrupa yakasında süper benzinin 526 bin 400 lira- lık fiyattan satılması öngörülür- kenkullanıcılar, sözkonusu ürü- nü öğle saatlerinde eskifiyat554 bin 200 liradan satm alrnak zo- runda kaldılar. İndirimi neredeyse öğlene ka- dar fiyatlara yansıtmayan bayi- lerden öztürkler Petrol Istasyo- nu yetkılısi Cem Oztürk, dağı- tım şirketlerinin indirim karan- nı zamamnda bildirmediğini an- latarak "Merkezden böyle bir ha- ber almadık. Zam ohınca bir gün öncedenduyururlartü. Şimdi ise bayiler ahm programını değistir- mesin diye söylemediler" diye konuştu. 'Suçlama gerçek değil' fndirim karanrun dağıtım şir- ketlerince bildirümediği suçlama- sının gerçeği yansıtmadığuıı an- latan Petrolcüler Derneği (Pet- Der) Başkanveküi ve Turcas Pet- rolcülük Yönetim Kurulu üyesi Kaya Baban. "Bizim şirketimiz için böyle bir şe> olmadığuu soy- leyebiHrim. Asfanda dağıüm şir- ketlerinin bundan çıkan da ol- maz" dedi. Baban, tüketicinin mağdur olmasından da söz edi- lemeyeceğini söyleyerek "Kul- lanıcı, kimi zaman da zamdan önce deposunu doldurarak ka- zançlı çıkryor. Bunlar ufak tefek şeyler" savunmasım yaptı. Akaryakıt dağıtım şirketlerinin insafina terk edilen fîyatlarla kar- şj karşıya kalan ve savlandığı gi- bi fiyatlann rekabet ortarrunda oluşmaması nedeniyle indirim zamamnda bile avantajlı olama- yan kullamcılar ise uygulama- nın 'ticari ahlaksıznk' olduğunu dile getirdîler. Demirel, tanmın kimsenin kollanna sığmayacak kadar çok kollu olduğunu söyledi Tarımdasorun çok> sahipçıkan yok• Tarım reformu diye sunulan dayatmalan savunan siyasilerin, dün Ziraat Yüksek Mühendisleri Birliği'nin düzenlediği 'Tanmın Sahibi Kim?' konulu panelde tanma sahip çıkmaktan çok savunmaya geçtıkleri gözlendi. A^aiARA(C^^mhuriyetBürosu)-lMF'nin istekleri doğrultusunda tahkım, enerji ve sos- yal güvenlik konulannda birçok tavize bo- yun eğen hükümet şimdi de tanma el atü. Tanm reformu diye sunulan dayatmalan savunan siyasilerin dün Ziraat Yüksek Mü- hendisleri Birliği'nin düzenlediği 'Tanmın Sahibi Kim?' konulu panelde tanma sahip çıkmaktan çok savunmaya geçtikleri göz- lendi. Panelde konuşan Cumhurbaşkanı Sü- leyman Demirel, Türkiye'de tanmın sorun- lanna sahip bulmanın kolay olmadığuu be- lırterek "Çünkü kimsenin kollanna sığma- yacak çok kollu bir sorunla karşı karsrya- yız. Sorunlara sahip aranıyorsa bu sahiplik halkta bulunabiür" dedi. Tahkim ve sosyal güvenlikte amacına ulaşan hükümet son olarak tanm sektörü- nü gündeme taşıyor. Dün düzenlenen 'Ta- nmın Sahibi Kim?' konulu panelde, sektö- rün içinde bulundugu sorunlar siyasiler cephesiyle ele aJındı. Panelin açılışında ko- nuşan Cumhurbaşkanı Demirel, tanmın so- runlannı tek başına çözmenın mümkün ol- madığını, devletin toptan yeniden düzenlen- meye gereksinimi bulunduğunu savunarak Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Ziraat V üksek Mühendisleri Birliği'nin düzenlediği 'Tanmın Sahibi Kim?' konulu panele kaoldL (Fotoğraf: AA) ekonomik bir alan olmasına rağmen Tür- kiye'de tanmın sorununun ekonomik değil sosyal olduğunu vurguladı Demirel, "Çok önemli bir sosyal meseledir. Bu nedenle ah- nan karariarın sivasi tercihlerden etkflen- memesimümkündeğfl" dedi. Sorunlann bir bölümünün eskimiş politikalan yenileme- yi gerektirdiğini anlatan Demirel, sağlam kaynaklardan ödenmeyen sübvansiyonlann enflasyon olarak geri döndüğünü kaydetti. DevletBakanı RecepOnalise mevcutdes- tekleme sistemi sonucunda hedeflere ula- şüamadığını ve sübvansiyonlann büyük bölümünün az sayıdaki büyük işletmelere gitriğinikaydederek "1993-1998yıuanara- sındatanma \^puan toplam rransferkr,yu- hk ortalama 9 milyar dolar channda ger- çekfeşmiştir. Butransferierin yaklaşık35 mil- yar dobuiık bölümü vergi mükellefkrince karşüanırken 55 mflyar dolarhkbölümüde rükeaa aievhinebozulaniçfiyanar nedeniy- letüketicilertarafmdan karşılannuşnr" de- di. Tanm Bakanı Hösnü Yiisuf Gökalp ise tanmda gerçekleştirilecek reformun ulus- lararası fınans kuruluşlannm telkiniyle ya- pıhnadığını savundu. Türkiye Ziraat Odalan Birliği (TZOB) Başkanı FarukYüceL "Tanmsektöriinde- ki sonınlan çözmek için LMF, Dünya Ban- kası reçeteJerinin değil, Avrupa Birtiği'nin ortak tanm polrtikasının uygulanması ge- reku"" dedi. Yücel, şımdiye kadar uygula- nan IMF, Dünya Bankası reçetelerinin ba- şanh olmadığını, 2-3 yıl sonra değiştirildi- ğini, oysa AB'nin ortak tanm politikasının ülkeleri refaha ulaştu-dığını söyledi. Yü- cel, tanm sektörüne aktanldığı söylenen 21.5 milyar dolann içinde Tanm ve Köyiş- leri, Orrnan bakanlıklan memurlanna öde- nen maaşın da bulundugunu, Ziraat Ban- kası'nın söylendiği gibi, tanmsal krediler- den zarara ugramadığını, enflasyon oranı yüzde 50 iken yüzde 103 faizle kredi kul- landırdığıru anlatarak bankamn tanm sek- törüne desteğinin gerçekte 400 milyon do- lar olduğunu söyledi. 'Cumhurbaşkanı çok konuşuyor' Yücel, "IMFye tanma destek 215 ımT- yar dotarthrdiyebe^evenijor, onbr da des- tegi azaltın, dryor. Destek 400 milyon dolar olarak gösterüse, destek artnnlsın der" di- yenYücel şöyle de\am etti: "O Tapıan bu rakama Cumhurbaşkan- hğı'nm bütçesini de dahiledin. Çünkü o da tanm konusunda fazla konuşuyor." 11 ŞUBAT SON TÂRIH Kıbrıs bankalan için süre uzatıldı LEFKOŞA (AA) - KKTC hüküme- ti, faaliyetleri durdurulan, Kıbns Yurt- bank ile Everestbank'a, maü durum- larmı düzeltmesi için verdiği süreyi 11 Şubat'a kadar uzattı. Başbakan DervisEroğhı baskanhgm- da dün toplanan KKTC Bakanlar Ku- rulu, bankalann, durumlanm verilen süreden daha erken düzeltmeleri halin- de faaliyetlerine tekrar başlayabile- cekleri karanm verdi. KKTC Bayındırlık Bakam SafihMi- roğtu. Kıbns Yurtbank ve Everesrbank'a verilen sürenin 11 Şubat'a kadar uza- tıldığını, her iki bankamn da durumla- nm düzeltebileceklerini ancak biraz daha süreye ihtiyaçlan bulundugu yö- nünde hükümete başvurduğunu ve bu talebin uygun görüldüğunü söyledi. Salih Miroğlu, tüm bankalarla ilgi- li denetimlerin tamamlandığım ve bu iki banka dışında sorun bulunmadığı- nın ortaya çıktığmı kaydetti. Kıbns Yurtbank'a verilen süre dün dolarken Everestbank'ın süresi 19 Ocak'ta so- na erecekti. Oluşacak tekelin ifade özgürlüğü için tehdit oluşturacağı belirtiliyor AB dev medya evlilîğmi înceleyecek Ekonomi Servisi - ABD'nin en büyük Internet şirketi America Online ile medya devi Time Warner'ın evliliğinin yankılan sürüyor. Uluslararası Gazeteciler Federasyonu (IFJ), birleşmeyle oluşan dünyanın en büyük medya şirketinin demokrasi ve ifade özgürlüğu için tehdit oluşturduğuna dikkat çekti. EFJ Genel Türkiye'dede biHeşmelerkapıda EkoDomi Servisi - Superonline Genel Müdürü Savaş Ünsal, America Online ve Time Waraer evliliğini "Internet çağımn haberasT olarak değerlendirirken 2000 yılında Türkiye'de de birleşme veya ortaklıklann yaşanacağını belirtti. Superonlıne'm Internet'teki altyapısım güçlendirmek için Ericsson ve Cisco Systems'la gerçekleştireceği projenin açüdandığı basın toplantısmda konuşan Ünsal, abone sayılannı yüz binlerden milyonlara taşıyacaklannı Ueri sürdü. Ünsal, 20 milyon dolarhk proje çerçevesinde, Superonline ! ın, Ericsson'dan iletrm trasmisyon ürünlerini, İnternet erişim cihazlan ve ağ işletim yönetimi hizmetini, Cisco Systems'dan ise Internet erişim ve altyapı ürünlerini alacağuıı bildirdi. Ünsal, Superonlüıe'ın 125 bin olan abone sayısını, 2000 yüı sonunda 1 milyona çıkanna iddıasmda olduğunu söyleyerek "Töridye'deki toplam abone sayısı 350 bm. Bu yıhn sonunda İnternet kullantcı sayısınm 25 muyona çıkacağuu öngörüyonız'' diye konuştu. Sekreteri Aiden \Vhite, şirket evliliğinin demokrasiyi ve medyadaki çoksesliliği engelleyeceğini bildirerek "Bflginin şirketler tarafindan kontroi edfldiğini görüyonız. Tüm bu geüşroeter medyadaki çeşiuilik için tehdit oJusruruyor" dedi. White, tüm bu gelişmeler karşısında çeşitli yasal düzenlemeler yapıunası gerektiği uyansında bulundu. Project for Excellence in Journalism adlı gazetecihk kuruluşunun başkanı Tom Rosenstiel "Bu birleşme, Amerikan fletisim ve medya tarihinde bağunsız basûun sonunun gelebileceği yeni bir döneme yol açabiKr'' dedi. Aynca Avrupa Komisyonu sözcüsü de Avrupa Birliği (AB) Rekabet Kurulu yetkililerinin birleşmeyi inceleyeceklerini belirterek "Çünkü bu birleşme sadece Amerika'yı değil, AvTupayı da ilgüendirrvw" denildi. Bu arada Internet'in önde gelen şirketlerinden Yahoo, Walt Disney'le birleşecekleri söylentilerini yalanlayarak şirketin bağunsız kalacağını açıkladı. İŞÇEVÎN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER Sevgiyi Yeşertmek Zor Cezayir'de radikal dinci akımlann yıllarca estirdi- ği terörve cinayetlerde yaşamını yitirenlerin sayısı ga- liba PKK terörü bağlantılı Türkiye'de kaybettiklerimi- zi katlıyor. Zamanlama olarak şüphesiz rastlantı, ama belki de dünyada bir sürecin, gidişin belirtisi olabilir. Dün bizim hükümetin zirvesi, Apo'nun idamı karannı iç politikada kullanma ile Avrupa insan Haklan Mah- kemesi'nin yürütmeyi durdurma karanna uyma zo- runluluğu arasında denge kurmaya çalışıriarken, Ce- zayir'de vanlan uzlaşmanın haberi yayımlanıyordu. Cezayir Islami Selamet Cephesi'nin silahlı gücü Is- lami Selamet Ordusu üyeleri için genel af karan çık- mıştı. Cezayir Devlet Başkanı Abdülaziz Butefli- ka'nın terör örgütü üyeleri için aldığı af karan karşı- lığı silahlı örgüt de kendini feshetme karan almıştı. Cezayir'de Islami terörün kurbanı 50 binin üstün- de insanın yakınlan sokaklara dökülüp, "ölülerimi- zin kanlan yerde kalmayacak" diye gösteri yapma- dılar. Onlan iç siyaset aracı olarak kullanmak isteyen ucuz politikacılar ağır basamayınca, Cezayir'de ba- nş isteyen sağduyu egemen oldu. Acılar gömülüp, banş için önemli biradım atılmaya çalışıldı. Dün bizde hükümetin zirvesi toplanmadan, Anka- ra'da düzenlenen cenaze töreninde şehit yakınlan Apo'nun idamına yönelik büyük bir gösteri yaptılar. Hükümet zirvesinde verilecek karann şiddetten ya- na olması için, son bir kamuoyu oluşturulması gös- teıjsi doğrusu etkileyici idi. "Şehitlerölmez, vatan bö- lünmez" sloganlan, canı yanmış kadınlann çığlıklan arasında Apo'nun idamını isteyen görkemli bir gös- teri yapmak marifet mi? Acıyı tazelemek, yarayı deş- mek, öfkeyi beslemek her zaman için çok kolay. Sevgiyi yeşertmek, banşı yaşatmak ise gerçekten çok zor. En taze ömeklerden biri Israil'de yaşanıyor. Yahu- diler güdüleri ile akıllan arasında önemli bir savaşım veriyortar. Israil banş için Suriye'ye, Rlistinlilere top- rak, ödün vermek zorunda. Yahudiler dünyanın her yerinden hangi koşullarda gelip, hangi bedeller kar- şılığında, bir kanş toprak, yaşam alanı yaratmak için ne çabalar gösterdiler. Aynı ölçüler içinde Suriyelilerin, hele de Filistinli- lerin çektiklerini, kaybettiklerini, acılannı bir düşü- nün. Acılan deşip düşmanlığı, kini yaşatmak ne ka- dar kolay. Her iki tarafta da bunu yapanlar var. Her iki taraftan da, banşın gerçekleşmemesi için göste- riler, protesto eylemleri düzenleniyor. Hatta Israil cephesinde toprak vermeyi göze alacak Ehud Ba- rak'ın iktidannın sonu olacağı vurgulanıyor. Yıne de ABD'nin, dünya Yahudilerinin çok büyük desteğine karşın Israilli Yahudilerin kalıcı banş için ödün vermenin ötesinde bir şanslan yok. Toprakla- n alınmış Filistinlilere simgesel kalsa da yaşam ala- nı yaratacak toprak vermeden, Israillilerin nefes al- malan olanaklı gibi görünmüyor. Gelişmiş teknoloji, para, silah gücü, disiplinli devlet yetmiyor. Israillile- rin 30 aylık uzun askeriikten kurtulmalan, biraz ne- fes alamalan. banş için, ırkçı güdülerini aşmaları, öz- veri gerekiyor. Dünyantn, Israil'in bekçiüğini üsttenmiş ABD, Is- rail'i banş için ödüne zorfayanlann başını çekiyor. ABD banş için, Israil, Suriye, Filistin'e önemli para destegi sözü veriyor. Çünkü savaş içinde Israil'i ayak- ta tutmak, Ortadoğu dengelerini, çıkartannı koru- mak ABD'ye artık çok daha pahalıya geliyor. Türkiye üzerinde her zaman Kürt kartına oynamış AB, ABD'nin özellikle PKK'ye yaklaşımında da son yıllarda önemli bir değişiklik gözlemleniyor. Her şey- den önce dünya ölçeginde çok büyük birtehdit oluş- turan terörü desteklemek çok tehlikeli, tersine tepen bir silah halini almış bulunuyor. Çok daha önemlisi Türkiye Cumhuriyeti, özellikle de silahlı kuvvetleri, be- deli çok ağır da olsa terör ile baş etme başansını gös- termiş oluyor. Yazılı belgesi elbette yok. Ama Apo'yu teslim eden gücün, Türkıye'den beklentisi de olacak. Düne ka- dar PKK'yi, Apo'yu bağırtanna basmış AB ülkeleri- nin, kendi kamuoylanna yönelik, Apo'nun idamını önlemek gibi bir zorunluluklan bulundugu tartışıl- maz. AB üyeliğini düşleyen, Avrupa İnsan Haklan Mah- kemesi kararlanna uyma sözü olan Türkiye'nin de, bu mahkemenin almış olduğu karara uyma yüküm- lülüğü bulundugu tartışılamaz. Çok daha önemlisi 30 bin ölüye, çok ağır ekonomik bedellerine, büyük yok- sullaşmaya, acılara karşın, Türk-Kürt aynmcılığını as- la katlanılamaz ölçülere çıkarmamayı başarmış in- sanımızdaki sağduyu "banş" diyor. Toplumsal ortak küftürümüz, birlikte, ayrımsız ya- şama içgüdümüz, dışardan, içerden bütün tahrikle- re karşın, bugüne kadar oynanan büyük oyunlan tam bozamasa da başanya ulaştırmamış bulunuyor. Yine de öfkeyi, kini harekete geçirmek, sömürmek, iç politikada çıkar aracı olarak kullanmak çok kolay, sevgiyi yeşertmek, banşı yaşatmak, kalıcı kılmak çok zor. öyle olmasaydı, politik oyunlar, hele de çok dü- zeysiz siyasetin, muhalefetin sıntan çirkin taktikleri, MHP'lilerin, DYP'lilerin, FP'lilerin ucuz siyasi şovla- n, Türkiye'nin gündeminde bu kadar önemli yer alabilir, banşı bu kadar kolay tehdit edebilir miydi? IMF bürodan vazgeçmiyorANKARA(Cumhuri- yet Bürosu) - Uluslarara- sı Para Fonu'nun (EMF) Türkiye'de ofis açması için Türkiye'nin tek ta- raflı olarak ofis açılması- na ilişkin bir yazıyı fona göndermesi gerekiyor. IMF ve ekonomi bürokratlan, siya- silerin programı yanda bırakma ve tam olarak uygu- lamama riskine karşı fonun Türki- ye'de büro açmasını istiyorlar. IMF Türkiye Masası Şefi Carlo Cottarelh'nin Türk hükümetinin onayı oknaksızın Türkiye'de 3 yıllık stand-by süresince var olacak bir büro kuru- lacağını açıklaması çeşit- li tartışmalara yol açtı. Bürokratlar ve ekonomist- lerin bazılan, IMF'nin bürosu olsa da olmasa da istediklerini zaten yaptır- dığını, bu nedenle büro açdmasının ya da açüma- masımn çok anlamlı ol- madığım belirtiyor- lar. Ekonomi bü- rokratlan. siyasi- lerin geçmişte ol- duğu gibi özel- likle seçim döne- mi yaklaştığında programı askıya ala- rak çalışan kesimiere ve tanm kesimine yönelik yüksek fiyat politikalan- na başvurma olasıhğına karşı IMF'nin Türkiye'de ofis açarak baskı unsuru oluşturmasına olumlu ba- kıyorlar.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle