Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
3 OCAK 2000 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
EKONOMI / [email protected] 13
Jemalardan
yok
• AINKARA(ANKA)-
"alı^aniann tasarrufiınu
;şvık hesabındaki
emaJarın şubat ayı içinde
ıak sahiplerine
•denebiİmesi için gerekli
ılan Yüksek Planlama
:uralu(YPK) karan, 20
;ünden daha az bir sûre
lalmasına karşın henüz
aırul üyelerinin imzasına
unulmadı. Zorunlu tasarruf
lesabında biriken
lemalann üçte birinin hak
ahiplerine dağınlabilmesi
çin Yüksek Planlama
Curulu'nun bir karar alması
;erekiyor. Karar tasansını
ıazırlayarak YPK'ye
.unması gereken Hazıne
vfüsteşarüğı, henüz bu
'önde bir adun atmadı.
a-çel'den faiz
• NEWYORK(AA)-
vlerkez Bankası Başkanı
3azi Erçel, faizlere 18 ay
nüdahale edilmeyeceğini
ıçıkladj. New York'ta
iüzenlenen geniş katlımlı
jir toplantıda ABD'li ve
Fürk yatınmcılara
jyguJamaya koyulan
mflasyonla mücadele
jrogramını anlatan Erçel,
înflasyonu tek haneye
iüşûrme hedefıne 3 yıl
çinde erişileceğini,
iördûncü ve beşinci
/ülarda ise Türkiye'nin
cendisini AB üyeliğine
îazırlayacağını söyledi.
DPT'nin küçtüme
beklentisj
• ANKARA(AA) - Devlet
Planlama Teşkilatı (DFT),
1999 yılında gayrisafi milli
hasıladaki (GSMH)
daralmanın yüzde 4.5-5
civannda gerçekJeşeceğini
bildirdi. DPT'nin
"Konjonktür
Değerlendirme
RaponTnda, 1999'un 10
ayına ilişkin gelişmeler ve
ihracatçı birliklerine ait
veriler, 1999 yılı sonu
ıtıbanyla toplam ihracann,
eylül ayı öngörüleri
civannda kalacağı, ıthalatın -ı
ise ekonomik aktivitedeki
daralmanın, beklenenden
daha derin olmasına bağlı
olarak öngörülerin bir
miktar gerisinde kalacağı
tahmin edildi.
Borsada 4 araa
kurum eksildi
• Ekonomi Servisi -
tstanbul Menkul Kıymetler
Borsası (İMKB),
terminallerini satan 4 aracı
kurumu üyelikten çıkardı.
Borsa Bülteni'nde yer alan
açıklamaya göre, tMKB
Yönetim Kurulu 4 Ocak
tarihindeki toplantıda,
terminallerini devreden
Artı Menkul Kıymetler
AŞ, As Menkul Kıymetler
AŞ, Ulus Menkul Değerler
AŞ. ve Tat Menkul
Değerler AŞ'yi üyelikten
çıkanna karan aldı.
2000'de turizme
lamtım'dopingi
• Ekonomi Servisi -
Türkiye Turizm
Yatınmcılan Derneği
Başdanışmanı Sunuk
Pasiner, 2000'lerde Türk
turizminin tanıtımına
ağırhk verilmesi ile
ekonomiye büyük bir
kaynak sağlanacağını
söyledi. İTÜ Vakfi'nın
düzenlediği konferansta
konuşan Pasiner, dış
şartlann olumlu etkisiyle
1998'e kadar artan turizm
geürlerinin 1999 yılında
büyük bir düşüş
gösterdiğini kaydetti.
Pasiner geçen yıl deprem
felakeri ve Öcalan
davasının olumsuz etkiler
yarattığıru ancak
Türkiye'nin AB'ye
üyeliğinin 2000'de turizmi
yeniden canlandıracağını
sözlerine ekledi.
Ermenistan
sımrı açrtabilîr
KARS (Cumhuriyet)-
\zerbaycan Cumhurbaşkanı
iaydar Aliyev'in Türkiye
riyaretinde, Ermenistan
capısınrn açılabileceğine
lişkin açıklamalan bu
ilkeyle sının olan Kars ve
ğdu"da heyecan yaratü.
Cars Ticaret Borsası
îaşkanı Ismet Çelik kapının
ıçüması ile demiryolu
laklıyatınrn hem daha ucuz
ılacagını hem de hazır bir
lemiryolu ağının faaliyete
;eçmiş olacağını belirtti.
Fiyatlarda 1.5yıldır ilk kezyapılan yüzde 5 'lik indirim tüketiciyeyansıtılmadı
AkaryakıttagünlükvurgunEkonomi Servisi - Otomatik
ayarlamayla bir anlamda dağı-
tım firmalannın insafina terk
edilen akaryakıt fiyatlannda ilk
kez yapılan yüzde 5'lik indirim
tüketiciye yansıtılmadı.
Günlük cirosu ortalama 5 mil-
yar ile 25 milyar lira arasında
değişen akaryakıt istasyonlan,
yûzde 5'lik indirimi 'dağınmfîr-
maJannın zamamnda uyarma-
mas gerekçesiyle' dün uygulama-
yarak 250 milyon ile 1 milyar
250 milyon lira arasında haksız
kazanç sağladılar.
Bayiler tarafından indirimli
pompa fıyatlannı zamamnda bil-
dirmemekle suçlanan dağıtım
• Günlük cirosu ortalama 5 milyar ile 25 milyar
lira arasında değişen akaryakıt istasyonlan,
yüzde 5'lik indırimi, 'dağıtım firmalannın
zamamnda uyarmaması gerekçesiyle' dün
uygulamayarak 250 milyon ile 1 milyar 250 milyon
lira arasında haksız kazanç sağladılar.
şirketleri de 'bayilerin progra-
mını değiştirmemesi ve alım için
indirimi beklememesi sonucun-
da' avantajlı oldular. Ticari ah-
laka uygun bulunmayan uygula-
madan dolayı kazançh çıkan da-
ğıtım şirketleri ile bayiler, yapı-
lan indirimin pompa fîyatlanna
yansıtılmaması konusunda kar-
şılıklı suçlamalarda bulunurken
kaybeden taraf kullanıcı oldu.
Zam yağmurunda fiyatlan ta-
kip edemeyecek duruma gelen tü-
keticüer depolaruıı, indirim ka-
ranna karşın, dün sabah kimi is-
tasyonlann yüksek tarifeleriyle
doldurdular. Çok sayıda istasyo-
nunun, 'dağrtun şirketinden in-
dirim uyartsı yapümadığı' ge-
rekçesiyle neredeyse öğlene ka-
dar eski fıyattan saöş yapöğı öğ-
renilirken bunu fark eden tüke-
ticiler de istasyon yetkilileriyle
tartışmak dışında bir şey yapa-
madı.
Temmuz 1998 tarihinden iti-
baren uygulamaya başlanan oto-
POAŞ'ın satışının milli savunma açısından riskli olduğu belirtildi
Petrol-Iş'ten POAŞ uyarısı
Ekonomi Servisi - POAŞ'm özelleştiril-
mesine karşı serîbir muhalefet yürüten Pet-
rol-lş Sendikası, bu özelleştinnenin,üDce sa-
vunması ve ekonornisı açısından ciââi so-
runlara yol açacağmı öne sürdü.
Petrol- Iş Sendikası tarafmdan yapılan
değerlendirmede, milli savunma ve ülke
ekonomisi açısından stratejik
öneme sahipolanPOAŞ'ın özel-
leştirilmesinin, ülke çıkarlan-
na tamamen aykın olduğu gö-
rüşü savunuldu.
Petrol-lş 'in aylık yayın orga-
nında yer alan değerlendirme-
de, sendikanıs, POAŞ özelieş-
tinnesine karşı her türlü müca-
deleyi sürdüreceği bildirildi.
POAŞ'ın, stratejik önemi ya-
nında piyasalan düzenleyici rolüne de dık-
kat çekilen değerlendirmede, sendikamn
POAŞ'm özelleştirilmesine karşı çıkış ge-
rekçeleri şöyle sıralandı:
• POAŞ özelleştirildiğinde, toplumun
ve ulusal savunmanm gereksinimlerinin
karşılanması tehlikeye girecektir. POAŞ'm
sorumJuluğunda olan askeri amaçlı boru
hatrı ve akaryakıt tesislerinin işletme, ba-
kım ve konmması görevinin yerine geti-
rilmesinde sorunlar yaşanacak, askeri ge-
reksinimlerin karşılanması, yerli- yaban-
cı tekellerin denetrmı karşısında olanaksız
hale gelebilecektir.
• Petrol sektörünün bütününü oloşturan
TPAO, POAŞ, TÜPRAŞ ve BOTAŞ'ın
• Petrol-Iş, stratejik öneme
sahip dağıtun ve pazarlamanın,
yalıuzca kendi kârıru düşünen
yerli-yabancı tekellerin
denetimine geçmesi ile Türkiye
ve içinde bulunduğu bölge
açısından darisklerdoğacağını belirtti.
özelJeştirmeleryoluylaparçalanması, stra-
tejik bir sektörün tekeüerin kâr hırsına bı-
rakılması olacaktır.
• Tekellerin yeterii kâr getirmediğinden
itibar etmedığı, özellikle Doğu, Güneydo-
ğu, Doğu Karadeniz bölgelerinde ve kır-
sal kesimde akaryakıt gereksinimini kar-
şılamak olanaksız hale gelebilir.
• Petrol dağıtımı özel sektörün eline ge-
çince Türkiye'de kamu kuruluşlan, akar-
yakıt gereksinimlerini peşin ödeme ile kar-
şılamak zorunda kalacak ve Hazıne üze-
rinde büyük bir yük ortaya çıkacaktır.
• Özelleştirme ile bugünün değeriyle
100 trilyon liraam üzerinde kâr kaybı ve
bu tutann birkaç katı vergi kaybı olacak-
tır.
• POAŞ'ı tek başına alacak yerli
sermaye grubu olmadığı için yabancı
tekellerie ortaklık söz konusu. Bunun
sonuçlanndan biri de milyarlarca do-
lann ülke dışma transferidir.
• POAŞ'ın piyasalan düzenleyici, fî-
yat istikrannı sağlayıcı ve ürün arzını
garantı edici özellikleri ortadan kal-
kacak, kamu yaran korunamayacak ve
fiyatlarda tekelci yapılann oluşması
kaçınıimaz hale gelecektir.
• POAŞ, hiçbir değer tespiti yapdmadan
sahip olduğu arsalanrun yaklaşık yansı
değerme ve borsa değerinin beşte biri gi-
bi oldukça aJtında satılmak istenmektedir.
• Toplam 6 bin 116 kişinin çalışüğı PO-
AŞ 'ta özelleştirihne sonrasmda işten çıkar-
malar gündeme gelecek ve sendikal örgüt-
lülük hedef olacaktır.
matik fiyatlandırma mekaniz-
ması çerçevesinde art arda zam
yapılrrken Italya'daki fiyatlann
bazahnmasıtüketiciye avantaj ge-
tirmedi. Çünküpompa fıyatlann-
da asd belirleyici, dağıtım şir-
ketlennin kân oldu.
Yüzde 5'lik indirun karanyla
Istanbul'un Avrupa yakasında
süper benzinin 526 bin 400 lira-
lık fiyattan satılması öngörülür-
kenkullanıcılar, sözkonusu ürü-
nü öğle saatlerinde eskifiyat554
bin 200 liradan satm alrnak zo-
runda kaldılar.
İndirimi neredeyse öğlene ka-
dar fiyatlara yansıtmayan bayi-
lerden öztürkler Petrol Istasyo-
nu yetkılısi Cem Oztürk, dağı-
tım şirketlerinin indirim karan-
nı zamamnda bildirmediğini an-
latarak "Merkezden böyle bir ha-
ber almadık. Zam ohınca bir gün
öncedenduyururlartü. Şimdi ise
bayiler ahm programını değistir-
mesin diye söylemediler" diye
konuştu.
'Suçlama gerçek değil'
fndirim karanrun dağıtım şir-
ketlerince bildirümediği suçlama-
sının gerçeği yansıtmadığuıı an-
latan Petrolcüler Derneği (Pet-
Der) Başkanveküi ve Turcas Pet-
rolcülük Yönetim Kurulu üyesi
Kaya Baban. "Bizim şirketimiz
için böyle bir şe> olmadığuu soy-
leyebiHrim. Asfanda dağıüm şir-
ketlerinin bundan çıkan da ol-
maz" dedi. Baban, tüketicinin
mağdur olmasından da söz edi-
lemeyeceğini söyleyerek "Kul-
lanıcı, kimi zaman da zamdan
önce deposunu doldurarak ka-
zançlı çıkryor. Bunlar ufak tefek
şeyler" savunmasım yaptı.
Akaryakıt dağıtım şirketlerinin
insafina terk edilen fîyatlarla kar-
şj karşıya kalan ve savlandığı gi-
bi fiyatlann rekabet ortarrunda
oluşmaması nedeniyle indirim
zamamnda bile avantajlı olama-
yan kullamcılar ise uygulama-
nın 'ticari ahlaksıznk' olduğunu
dile getirdîler.
Demirel, tanmın kimsenin kollanna sığmayacak kadar çok kollu olduğunu söyledi
Tarımdasorun çok> sahipçıkan yok• Tarım reformu diye sunulan
dayatmalan savunan siyasilerin,
dün Ziraat Yüksek
Mühendisleri Birliği'nin
düzenlediği 'Tanmın Sahibi
Kim?' konulu panelde tanma
sahip çıkmaktan çok savunmaya
geçtıkleri gözlendi.
A^aiARA(C^^mhuriyetBürosu)-lMF'nin
istekleri doğrultusunda tahkım, enerji ve sos-
yal güvenlik konulannda birçok tavize bo-
yun eğen hükümet şimdi de tanma el atü.
Tanm reformu diye sunulan dayatmalan
savunan siyasilerin dün Ziraat Yüksek Mü-
hendisleri Birliği'nin düzenlediği 'Tanmın
Sahibi Kim?' konulu panelde tanma sahip
çıkmaktan çok savunmaya geçtikleri göz-
lendi. Panelde konuşan Cumhurbaşkanı Sü-
leyman Demirel, Türkiye'de tanmın sorun-
lanna sahip bulmanın kolay olmadığuu be-
lırterek "Çünkü kimsenin kollanna sığma-
yacak çok kollu bir sorunla karşı karsrya-
yız. Sorunlara sahip aranıyorsa bu sahiplik
halkta bulunabiür" dedi.
Tahkim ve sosyal güvenlikte amacına
ulaşan hükümet son olarak tanm sektörü-
nü gündeme taşıyor. Dün düzenlenen 'Ta-
nmın Sahibi Kim?' konulu panelde, sektö-
rün içinde bulundugu sorunlar siyasiler
cephesiyle ele aJındı. Panelin açılışında ko-
nuşan Cumhurbaşkanı Demirel, tanmın so-
runlannı tek başına çözmenın mümkün ol-
madığını, devletin toptan yeniden düzenlen-
meye gereksinimi bulunduğunu savunarak
Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Ziraat V üksek Mühendisleri Birliği'nin
düzenlediği 'Tanmın Sahibi Kim?' konulu panele kaoldL (Fotoğraf: AA)
ekonomik bir alan olmasına rağmen Tür-
kiye'de tanmın sorununun ekonomik değil
sosyal olduğunu vurguladı Demirel, "Çok
önemli bir sosyal meseledir. Bu nedenle ah-
nan karariarın sivasi tercihlerden etkflen-
memesimümkündeğfl" dedi. Sorunlann bir
bölümünün eskimiş politikalan yenileme-
yi gerektirdiğini anlatan Demirel, sağlam
kaynaklardan ödenmeyen sübvansiyonlann
enflasyon olarak geri döndüğünü kaydetti.
DevletBakanı RecepOnalise mevcutdes-
tekleme sistemi sonucunda hedeflere ula-
şüamadığını ve sübvansiyonlann büyük
bölümünün az sayıdaki büyük işletmelere
gitriğinikaydederek "1993-1998yıuanara-
sındatanma \^puan toplam rransferkr,yu-
hk ortalama 9 milyar dolar channda ger-
çekfeşmiştir. Butransferierin yaklaşık35 mil-
yar dobuiık bölümü vergi mükellefkrince
karşüanırken 55 mflyar dolarhkbölümüde
rükeaa aievhinebozulaniçfiyanar nedeniy-
letüketicilertarafmdan karşılannuşnr" de-
di. Tanm Bakanı Hösnü Yiisuf Gökalp ise
tanmda gerçekleştirilecek reformun ulus-
lararası fınans kuruluşlannm telkiniyle ya-
pıhnadığını savundu.
Türkiye Ziraat Odalan Birliği (TZOB)
Başkanı FarukYüceL "Tanmsektöriinde-
ki sonınlan çözmek için LMF, Dünya Ban-
kası reçeteJerinin değil, Avrupa Birtiği'nin
ortak tanm polrtikasının uygulanması ge-
reku"" dedi. Yücel, şımdiye kadar uygula-
nan IMF, Dünya Bankası reçetelerinin ba-
şanh olmadığını, 2-3 yıl sonra değiştirildi-
ğini, oysa AB'nin ortak tanm politikasının
ülkeleri refaha ulaştu-dığını söyledi. Yü-
cel, tanm sektörüne aktanldığı söylenen
21.5 milyar dolann içinde Tanm ve Köyiş-
leri, Orrnan bakanlıklan memurlanna öde-
nen maaşın da bulundugunu, Ziraat Ban-
kası'nın söylendiği gibi, tanmsal krediler-
den zarara ugramadığını, enflasyon oranı
yüzde 50 iken yüzde 103 faizle kredi kul-
landırdığıru anlatarak bankamn tanm sek-
törüne desteğinin gerçekte 400 milyon do-
lar olduğunu söyledi.
'Cumhurbaşkanı çok konuşuyor'
Yücel, "IMFye tanma destek 215 ımT-
yar dotarthrdiyebe^evenijor, onbr da des-
tegi azaltın, dryor. Destek 400 milyon dolar
olarak gösterüse, destek artnnlsın der" di-
yenYücel şöyle de\am etti:
"O Tapıan bu rakama Cumhurbaşkan-
hğı'nm bütçesini de dahiledin. Çünkü o da
tanm konusunda fazla konuşuyor."
11 ŞUBAT SON TÂRIH
Kıbrıs bankalan
için süre uzatıldı
LEFKOŞA (AA) - KKTC hüküme-
ti, faaliyetleri durdurulan, Kıbns Yurt-
bank ile Everestbank'a, maü durum-
larmı düzeltmesi için verdiği süreyi
11 Şubat'a kadar uzattı.
Başbakan DervisEroğhı baskanhgm-
da dün toplanan KKTC Bakanlar Ku-
rulu, bankalann, durumlanm verilen
süreden daha erken düzeltmeleri halin-
de faaliyetlerine tekrar başlayabile-
cekleri karanm verdi.
KKTC Bayındırlık Bakam SafihMi-
roğtu. Kıbns Yurtbank ve Everesrbank'a
verilen sürenin 11 Şubat'a kadar uza-
tıldığını, her iki bankamn da durumla-
nm düzeltebileceklerini ancak biraz
daha süreye ihtiyaçlan bulundugu yö-
nünde hükümete başvurduğunu ve bu
talebin uygun görüldüğunü söyledi.
Salih Miroğlu, tüm bankalarla ilgi-
li denetimlerin tamamlandığım ve bu
iki banka dışında sorun bulunmadığı-
nın ortaya çıktığmı kaydetti. Kıbns
Yurtbank'a verilen süre dün dolarken
Everestbank'ın süresi 19 Ocak'ta so-
na erecekti.
Oluşacak tekelin ifade özgürlüğü için tehdit oluşturacağı belirtiliyor
AB dev medya evlilîğmi înceleyecek
Ekonomi Servisi - ABD'nin en büyük
Internet şirketi America Online ile medya
devi Time Warner'ın evliliğinin yankılan
sürüyor. Uluslararası Gazeteciler
Federasyonu (IFJ), birleşmeyle oluşan
dünyanın en büyük medya şirketinin
demokrasi ve ifade özgürlüğu için tehdit
oluşturduğuna dikkat çekti. EFJ Genel
Türkiye'dede biHeşmelerkapıda
EkoDomi Servisi - Superonline Genel
Müdürü Savaş Ünsal, America Online
ve Time Waraer evliliğini "Internet
çağımn haberasT olarak
değerlendirirken 2000
yılında Türkiye'de de
birleşme veya ortaklıklann
yaşanacağını belirtti.
Superonlıne'm Internet'teki
altyapısım güçlendirmek için Ericsson
ve Cisco Systems'la gerçekleştireceği
projenin açüdandığı basın toplantısmda
konuşan Ünsal, abone sayılannı yüz
binlerden milyonlara taşıyacaklannı
Ueri sürdü. Ünsal, 20 milyon dolarhk
proje çerçevesinde, Superonline !
ın,
Ericsson'dan iletrm trasmisyon
ürünlerini, İnternet erişim
cihazlan ve ağ işletim yönetimi
hizmetini, Cisco Systems'dan ise
Internet erişim ve altyapı
ürünlerini alacağuıı bildirdi.
Ünsal, Superonlüıe'ın 125 bin
olan abone sayısını, 2000 yüı
sonunda 1 milyona çıkanna
iddıasmda olduğunu söyleyerek
"Töridye'deki toplam abone sayısı 350
bm. Bu yıhn sonunda İnternet kullantcı
sayısınm 25 muyona çıkacağuu
öngörüyonız'' diye konuştu.
Sekreteri Aiden \Vhite, şirket evliliğinin
demokrasiyi ve medyadaki çoksesliliği
engelleyeceğini bildirerek "Bflginin
şirketler tarafindan kontroi edfldiğini
görüyonız. Tüm bu geüşroeter medyadaki
çeşiuilik için tehdit oJusruruyor" dedi.
White, tüm bu gelişmeler karşısında
çeşitli yasal düzenlemeler yapıunası
gerektiği uyansında bulundu.
Project for Excellence in Journalism adlı
gazetecihk kuruluşunun başkanı Tom
Rosenstiel "Bu birleşme, Amerikan
fletisim ve medya tarihinde bağunsız
basûun sonunun gelebileceği yeni bir
döneme yol açabiKr'' dedi. Aynca Avrupa
Komisyonu sözcüsü de Avrupa Birliği
(AB) Rekabet Kurulu yetkililerinin
birleşmeyi inceleyeceklerini belirterek
"Çünkü bu birleşme sadece Amerika'yı
değil, AvTupayı da ilgüendirrvw" denildi.
Bu arada Internet'in önde gelen
şirketlerinden Yahoo, Walt Disney'le
birleşecekleri söylentilerini yalanlayarak
şirketin bağunsız kalacağını açıkladı.
İŞÇEVÎN EVRENİNDEN
ŞÜKRAN SONER
Sevgiyi Yeşertmek Zor
Cezayir'de radikal dinci akımlann yıllarca estirdi-
ği terörve cinayetlerde yaşamını yitirenlerin sayısı ga-
liba PKK terörü bağlantılı Türkiye'de kaybettiklerimi-
zi katlıyor.
Zamanlama olarak şüphesiz rastlantı, ama belki
de dünyada bir sürecin, gidişin belirtisi olabilir. Dün
bizim hükümetin zirvesi, Apo'nun idamı karannı iç
politikada kullanma ile Avrupa insan Haklan Mah-
kemesi'nin yürütmeyi durdurma karanna uyma zo-
runluluğu arasında denge kurmaya çalışıriarken, Ce-
zayir'de vanlan uzlaşmanın haberi yayımlanıyordu.
Cezayir Islami Selamet Cephesi'nin silahlı gücü Is-
lami Selamet Ordusu üyeleri için genel af karan çık-
mıştı. Cezayir Devlet Başkanı Abdülaziz Butefli-
ka'nın terör örgütü üyeleri için aldığı af karan karşı-
lığı silahlı örgüt de kendini feshetme karan almıştı.
Cezayir'de Islami terörün kurbanı 50 binin üstün-
de insanın yakınlan sokaklara dökülüp, "ölülerimi-
zin kanlan yerde kalmayacak" diye gösteri yapma-
dılar. Onlan iç siyaset aracı olarak kullanmak isteyen
ucuz politikacılar ağır basamayınca, Cezayir'de ba-
nş isteyen sağduyu egemen oldu. Acılar gömülüp,
banş için önemli biradım atılmaya çalışıldı.
Dün bizde hükümetin zirvesi toplanmadan, Anka-
ra'da düzenlenen cenaze töreninde şehit yakınlan
Apo'nun idamına yönelik büyük bir gösteri yaptılar.
Hükümet zirvesinde verilecek karann şiddetten ya-
na olması için, son bir kamuoyu oluşturulması gös-
teıjsi doğrusu etkileyici idi. "Şehitlerölmez, vatan bö-
lünmez" sloganlan, canı yanmış kadınlann çığlıklan
arasında Apo'nun idamını isteyen görkemli bir gös-
teri yapmak marifet mi? Acıyı tazelemek, yarayı deş-
mek, öfkeyi beslemek her zaman için çok kolay.
Sevgiyi yeşertmek, banşı yaşatmak ise gerçekten çok
zor.
En taze ömeklerden biri Israil'de yaşanıyor. Yahu-
diler güdüleri ile akıllan arasında önemli bir savaşım
veriyortar. Israil banş için Suriye'ye, Rlistinlilere top-
rak, ödün vermek zorunda. Yahudiler dünyanın her
yerinden hangi koşullarda gelip, hangi bedeller kar-
şılığında, bir kanş toprak, yaşam alanı yaratmak için
ne çabalar gösterdiler.
Aynı ölçüler içinde Suriyelilerin, hele de Filistinli-
lerin çektiklerini, kaybettiklerini, acılannı bir düşü-
nün. Acılan deşip düşmanlığı, kini yaşatmak ne ka-
dar kolay. Her iki tarafta da bunu yapanlar var. Her
iki taraftan da, banşın gerçekleşmemesi için göste-
riler, protesto eylemleri düzenleniyor. Hatta Israil
cephesinde toprak vermeyi göze alacak Ehud Ba-
rak'ın iktidannın sonu olacağı vurgulanıyor.
Yıne de ABD'nin, dünya Yahudilerinin çok büyük
desteğine karşın Israilli Yahudilerin kalıcı banş için
ödün vermenin ötesinde bir şanslan yok. Toprakla-
n alınmış Filistinlilere simgesel kalsa da yaşam ala-
nı yaratacak toprak vermeden, Israillilerin nefes al-
malan olanaklı gibi görünmüyor. Gelişmiş teknoloji,
para, silah gücü, disiplinli devlet yetmiyor. Israillile-
rin 30 aylık uzun askeriikten kurtulmalan, biraz ne-
fes alamalan. banş için, ırkçı güdülerini aşmaları, öz-
veri gerekiyor.
Dünyantn, Israil'in bekçiüğini üsttenmiş ABD, Is-
rail'i banş için ödüne zorfayanlann başını çekiyor.
ABD banş için, Israil, Suriye, Filistin'e önemli para
destegi sözü veriyor. Çünkü savaş içinde Israil'i ayak-
ta tutmak, Ortadoğu dengelerini, çıkartannı koru-
mak ABD'ye artık çok daha pahalıya geliyor.
Türkiye üzerinde her zaman Kürt kartına oynamış
AB, ABD'nin özellikle PKK'ye yaklaşımında da son
yıllarda önemli bir değişiklik gözlemleniyor. Her şey-
den önce dünya ölçeginde çok büyük birtehdit oluş-
turan terörü desteklemek çok tehlikeli, tersine tepen
bir silah halini almış bulunuyor. Çok daha önemlisi
Türkiye Cumhuriyeti, özellikle de silahlı kuvvetleri, be-
deli çok ağır da olsa terör ile baş etme başansını gös-
termiş oluyor.
Yazılı belgesi elbette yok. Ama Apo'yu teslim eden
gücün, Türkıye'den beklentisi de olacak. Düne ka-
dar PKK'yi, Apo'yu bağırtanna basmış AB ülkeleri-
nin, kendi kamuoylanna yönelik, Apo'nun idamını
önlemek gibi bir zorunluluklan bulundugu tartışıl-
maz.
AB üyeliğini düşleyen, Avrupa İnsan Haklan Mah-
kemesi kararlanna uyma sözü olan Türkiye'nin de,
bu mahkemenin almış olduğu karara uyma yüküm-
lülüğü bulundugu tartışılamaz. Çok daha önemlisi 30
bin ölüye, çok ağır ekonomik bedellerine, büyük yok-
sullaşmaya, acılara karşın, Türk-Kürt aynmcılığını as-
la katlanılamaz ölçülere çıkarmamayı başarmış in-
sanımızdaki sağduyu "banş" diyor.
Toplumsal ortak küftürümüz, birlikte, ayrımsız ya-
şama içgüdümüz, dışardan, içerden bütün tahrikle-
re karşın, bugüne kadar oynanan büyük oyunlan
tam bozamasa da başanya ulaştırmamış bulunuyor.
Yine de öfkeyi, kini harekete geçirmek, sömürmek,
iç politikada çıkar aracı olarak kullanmak çok kolay,
sevgiyi yeşertmek, banşı yaşatmak, kalıcı kılmak
çok zor.
öyle olmasaydı, politik oyunlar, hele de çok dü-
zeysiz siyasetin, muhalefetin sıntan çirkin taktikleri,
MHP'lilerin, DYP'lilerin, FP'lilerin ucuz siyasi şovla-
n, Türkiye'nin gündeminde bu kadar önemli yer
alabilir, banşı bu kadar kolay tehdit edebilir miydi?
IMF bürodan
vazgeçmiyorANKARA(Cumhuri-
yet Bürosu) - Uluslarara-
sı Para Fonu'nun (EMF)
Türkiye'de ofis açması
için Türkiye'nin tek ta-
raflı olarak ofis açılması-
na ilişkin bir yazıyı fona
göndermesi gerekiyor.
IMF ve ekonomi
bürokratlan, siya-
silerin programı
yanda bırakma ve
tam olarak uygu-
lamama riskine
karşı fonun Türki-
ye'de büro açmasını
istiyorlar.
IMF Türkiye Masası
Şefi Carlo Cottarelh'nin
Türk hükümetinin onayı
oknaksızın Türkiye'de 3
yıllık stand-by süresince
var olacak bir büro kuru-
lacağını açıklaması çeşit-
li tartışmalara yol açtı.
Bürokratlar ve ekonomist-
lerin bazılan, IMF'nin
bürosu olsa da olmasa da
istediklerini zaten yaptır-
dığını, bu nedenle büro
açdmasının ya da açüma-
masımn çok anlamlı ol-
madığım belirtiyor-
lar. Ekonomi bü-
rokratlan. siyasi-
lerin geçmişte ol-
duğu gibi özel-
likle seçim döne-
mi yaklaştığında
programı askıya ala-
rak çalışan kesimiere ve
tanm kesimine yönelik
yüksek fiyat politikalan-
na başvurma olasıhğına
karşı IMF'nin Türkiye'de
ofis açarak baskı unsuru
oluşturmasına olumlu ba-
kıyorlar.