Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
9TEMMUZ1999CUMA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Recai Kutan'a
soruşturma
Û DhARBAKIR
(Cumhurivet Bürosu) -
Diyarbakır DGM
Cıunhuriyet Başsavcılığı, FP
Genel Başkanı Recai Kutan
hakkında Diyarbakır'da
yaptığı bir konuşma
nedeniyle soruşturma
başlattı. Kutan hakkındaki
soruşturma TCY'nin 312.
ınaddesi kapsamında
yüriitülüyor. FP Genel
Başkanı Recai Kutan
hakkındaki soruşturmanın 18
Nisan'da yapılan
miilenekilliğı ve belediye
başkanlığı seçimleri öncesi
Diyarbakır'da düzenlenen
mitingde yaptığı konuşma
nedeniyle başlatıldığı
öğrenildi.
halyan avukat:
Karar eylülde
• ROMA(AA)-Abdullah
Öcalanın ttalyan avukatı
Giuliano Pisapıa, Roma
lstınaf Mahkemesi'nde süren
davada, PKK lıderine sıyasi
sığınma hakkı verilmesiyle
ılgilı karann eylülde
çıkacağını ileri sürdü.
Pisapia, ANSA'ya yaptığı
açıklamada, duruşmada 4
tanığın dinlendiğini belirtti.
Tanıklann, Türkiye'de insan
haklan ihlalleri ve şiddet
uygulandığı yönünde ifade
verdiklerini kaydeden
Pisapia. aynca Avrupa tnsan
Haklan Mahkemesi kararlan
ıle Uluslararası Af Örgütü ve
dığer uluslararası ınsan
haklan kuruluşlannın
raporlannı mahkemeye
sunduklannı bıldırdi.
Şeriatçı basın
hedel gösteriyor
• ANKARA (Cıunhuriyet
Bürosu) - Pir Sultan
Abdal Kiiltür Derneği Genel
Başkanı Necati Yılmaz,
köktendinci Akit gazetesinin
derneği hedef gösteren
yayınlannı kınadı. Sıvas-
Madımak katlıamının 6.
yıldönümü nedeniyle "Sıvas
Tahriki" adı altında yazı ve
haberler yayımlayan Akit
gazetesinin geçen yıllarda
olduğu gıbi bu yılda da
devam eden iftira. tahnbat ve
tahrik dolu ifadelenni
eleştiren Necati Yılmaz,
"Akit, bu tutumuyla
demeğimizı hedef
göstermektedir" dedi.
tahüye
• Dl\ARBAKIR
(Cumhumet Bürosu) -
Hizbullah'ın 44 sanıklı
Şırnak tlim Grubu davasında
3 sanık daha tahüye edildi
Toplam 705 yıl ağır hapis
istemiyle yargılanan 44
sanıklı davada tutuksuz
yargılananlann sayısı 40'a
yükseldi. Diyarbakır 2 No'lu
Devlet Güvenlik
Mahkemesi'nde dün yapılan
duruşmada yalnızca tutiıklu
7 sanık hazır bulundu. Diğer
tutuksuz sanıklar duruşmaya
gelmedi.
eleştipi
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) -Yargıtay
Başkanlığı'na seçılen Sami
Selçuk, yıllardır dava ve
personel sayısı açısından
gittikçe büyürken yargının
bütçesinin akıl almaz
biçimde küçültülüp eşitliğe
kıyıldığını belırterek "Yargı
marjinalleştırilip
sıradanlaştırılmıştır" dedi.
BinJal'a
strtkast davası
• ANKARA (Cumhuriyet
Büroıu) - Eski tHD Genel
Başkanı Akın Birdal'a
düzenlenen sılahlı saldın
olayı ile ilgili olarak "sosyal
ve siyasi amaçla cürüm
islemek ıçin silahlı çete
oluşturdüklan, adam
öldürmeye tam teşebbüste
bulundukiarı ve bu suçlara
iştirak ettikleri" gerekçesiyle
I yıl ile 24 yıl arasında
değişen ağır hapis cezalan
istemiyle 16sanığm
yargılanmasına devam edildi.
Ankaral No'lu DGM'de
görülen duruşma ertelendi.
Vakıflann denetimine ilişkin tasarı, MHP-FP-DYP ittifakıyla reddedildi
Hükümette irtica çatlağıANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Koalis-
yon hükümetınde ılk çatlak, ırtica yasa ta-
sanlannda çıktı. 55. hükümet döneminde
ANAP kanadmın sahip çıkmadığı irtica ya-
sa tasanlanndan vakıflann Devlet Denetle-
me Kurulu'nca (DDK) denetlenmesine iliş-
kin düzenleme, bu kez MHP'nin engeline
takıldı. MHP'li üyelenn FP ve DYP ile ha-
reket etmesi sonucutasan reddedilirken, or-
taklar arasında sert tartışmalar yaşandı.
MHP Genel Başkan Yardımcısı Şevket
Büient Yahnici. metnın önceki hükümetin
tasansı olduğunu ileri sürerek. "lnanmadı-
ğunız bir şeye oy kuUanmanuz mümkün de-
ğjTdedi. MHP Grup Başkan\ekilitsma-
il Köse. konuyla ilgili sorulan yanıtlar-
ken. "Yapılan usul tarüşmasıdır. Koalis-
yonda bir sorun yok" dedi. Köse, "Diğer
yasa tasanlan da Ecevit'in ûnzasıyla gel-
di. Onlarda niye usul tarttşması yapmadı-
nız?" sorusuna ise yanıt vermedi
DSPlı Edip Özgenç ıse "Bu. koalis>on
protokolüne indirilen ağır bir darbedir. Hü-
kümetin bu şeküde sağlıklı yürümesi müm-
kün değUdu"" diye konuştu.
TBMM Anayasa Komisyonu, dün vakıf-
lann DDK tarafından denetlenmesine iliş-
kin yasa tasansı üzennde koalisyon ortak-
ANAP
Yılmaz'ın Yüce
Divan istemi
• MHP'nin hareketiyle hükümetin sağlıklı yürümesinin mümkün
olmadığını vurgulayan DSP'liler, hükümet protokolüne darbe
vurulduğvınu söylediler. MHP ise tutumunu "İnanmadığımız bir
şeye oy kullanamayız" sözleriyle açıkladı.
lan arasında sert tartışmalara sahne oldu.
Devlet Bakanı Yüksel Yalova, anayasanın
108. maddesinde vakıflann da DDK tarafin-
dan denetlenmesinin öngörüldüğünü, ancak
yasada bu ifadenin yer almadığını belirte-
rek, bu çelişkinin düzeltilmesi gerektiğini
söyledi. Yalova'nın konuşmasının ardından
FP ve DYP'li üyeler usul tartışması açtılar.
FP'li MehmetAli Şahin, 55. hükümet döne-
minde kadük olan yasa tasansının TBMM
Içtüzüğü'nün 77. maddesı gereğince hükü-
met tarafindan yeniden TBMM'ye sunul-
ması gerektiğini belirterek, Başbakan Bü-
lent Ecevit'in imzasının yeterli olmadığını
söyledi. Şahin, tasan için Bakanlar Kuru-
lu'nun onayı gerektiğini savunarak. geri
gönderilmesini önerdi. Şahin'in önerisı
DYP'li üyelerce de desteklendi. FP'li Şeref
Malkoç, tasannm vakıflan sınırlandırmaya
yönelik olduğunu belirtırken "Çemişkezek
Kalkındırma Vakfi ya da Trabzon Yölboyu
Köyü Yoi Yaptırma Vakfi, Cumhurbaşka-
nı'mn görevlendireceği DDK tarafindan mı
denetlenecek? Yakıflar Genel Müdürlüğü
var, savcüar var. Tasanlann altında hükü-
mette yer alan MHP'li arkadaşlamnızın im-
zasıyok" derken, MHP'lıleri duyarlı olma-
ya çağırdı.
ANAP ve DSP'li üyeler ise tasannın TB-
MM'ye yenilenerek sunulması için Ece-
vit'in imzasının yeterli olduğunu belirterek.
önceki hafta TBMM Genel Kurulu'nda ka-
bul edilen radyo ve telev izyon vencilerinin
TRT'ye devredilmesine ilişkin yasa tasan-
sının da aynı biçimde geldığını anımsattılar.
12'ye karşı 10 oy
Tartışmalar boyunca sessiz kalan MHP'li
üyeler Şevket Büİent Yahnici. MehmetŞan-
dır.Sadık Yakut ve Mehmet Kundakçı. ya-
pılan oylamada DYP ve FP'lılerle tasannın
geri gönderilmesi yönünde oy kullandılar.
Tasan, 12'ye 10 oyla reddedilirken, üyeler
arasında sert tartışmalar yaşandı. Alınan ka-
rara tepki gösteren Yalova, vericilerle ilgili
yasa tasansını anımsatarak "Ozaman geçen
hafta suç işlediniz" dedi. DSP'li Özgenç de
"Hükümet programı var. Bu karar, koalis-
yon protokolüneindirilen bir darbedir. Açık
ve secik otarak kamuoyuna arz ediyorum.
Valoflar. bir siyasi güç olarak irticai ve >asa-
dışı faaliyeüeri yöntendiren kurumlar ola-
rak görüiüyor" dedi.
Özgenç' in sözünü kesmek isteyen DYP'li
Mehmet Sağlam. "Sen söz akiın mı? tlk ön-
ce başkandan sözaL Burası sokak değü. Ana-
yasa Komisyonu" dedi. Konuşmasını sür-
düren Özgenç. "Başbakan'ın. yasa tasansı-
nı gönderme yetkisi vardır. Burada başka
planlar var. Vakıflann denetlenmesi gereki-
yor, Vakıflar Genel Müdürlüğü bunlan de-
neüeyemiyor" diye konuştu.
Komisyonun toplantıya ara verdiği süre-
de de üyelerin tartışmalan devam etti.
ANAP'lı Cavh Kavak, "Geçen hafta aynı
biçimde gelen radyo ve televizyon vericile-
riyle ilgili yasa tasansı kabul edildi. Bugün-
kü durumu bazı nıalum odaklara destek ola-
rak telakki edivorum. Orada ses çıkanlma-
yıp şimdi ses çıkanlması. benim tezimi doğ-
ruluyor. TBMM Kanunlar Kararlar da ya-
pılanın yanhş olduğunu büdirdi" dedi.
DÜRDANE
KIRÇU\AL
ANKARA-ANAP
Genel Başkanı Mesut
Yılmaz'ın, Kurtköy
Havaalanı ihalesinde
görevini kötüye
kullandığı gerekçesiyle
Yüce Divan'da
yargılanmasım isteyen
TBMM Soruşturma
Komisyonu raporunun
Meclis tatile girmeden
karara bağlanmasını
istediği bildirildi. Bu
amaçla ANAP Grup
Başkanvekili Beyhan
Aslan. TBMM Başkanı
YıMınm Akbulut u
ziyaret etti. Akbulut,
hükümetin gönderdiğı
tasanlara öncelik
verdiklerini, bu
nedenle şu aşamada
genel kurulun çalışma
günlerinden bırini
denetime
ayırabilmelerinin zor
olduğunu, ancak en
kısa zamanda
komisyon raporunu
gündeme alacaklannı
bildirdi.
Başbakan Büient
Ecevit'in 57. hükümetı
kurma çalışmalan
sırasında. "Kabinede
görevalmak
istemiyorum. Yüce
Divan'a giderek
aklanmak istiyorum"
diyen Yılmaz, bir
süredir oluşturduğu
özel çalışma grubuyla
Yüce Divan
savunmalannı
hazırlıyor. 20. yasama
döneminde Yüce Divan
karannı içeren
komisyon raporu, o
dönemde TBMM
Başkanlığı'na
sunulmamıştı.
Meclis'in 21. yasama
dönemine
başlamasından bir süre
sonra komisyon raporu
TBMM Başkanlığı'na
ulaştı. Aradan geçen
yaklaşık bir ayhk
süreye karşın rapor
TBMM gündemine
alınmadı
Bunun üzerine.
Yılmaz'ın istemi
doğrultusunda ANAP
Grup Başkanvekili
Beyhan Aslan dün
TBMM Başkanı
Yıldınm Akbulut'u
ziyaret etti. Aslan,
Akbulut'tan, Yılmaz
hakkındaki Yüce Divan
karannın bir an önce
genel kurulun
gündemine ahnarak
karara bağlanmasını
istediklerini söyledi.
20. yasama döneminde
ANAP ve DYP,
uzlaşarak soruşturma
komisyonlannda
birbirlerinin
liderlerini aklama
karan almıştı. Bu
doğrultuda aynı
dakikalarda toplanan
Yılmaz ve Çiller
hakkındaki
malvarlıklannı
soruşturma
komisyonlannda
liderlerin dosyalan
kapatılmıştı. Ancak
Çiller hakkında başka
bir komisyon olmaması
sonucu rahatlayan DYP.
daha sonraki Yılmaz ve
bakanlanyla ilgili
soruşturma
komisyonlannda
uzlaşmanın tersine oy
kullandı.
Denktaş, karadeniz gezbinin son gününde Trabzon'da Kıbns sorunu konusundaJd gelişmeleri değerlendirdL
Rauf Denktaş, KKTC'nin ödün vermeyeceğini yineledi
'Her basktyı göğüsleyeceğiz
y
AHMETŞEFİK
TRABZON - Önümüzdeki gün-
lerde Türkiye ve KKTC üzennde
çok yoğun bir baskı geliştirileceği-
ni belirten KKTC Cumhurbaşkanı
Rauf Denktaş, eşit taraflar gibi ka-
bul edilmedikleri sürece masaya
oturmayacaklannı yineledi. "Eğer
bir millet haklı davasını savunurken
nasıl bir baskı geleceğini düşünürse
bunu kaybeder" diyen Denktaş.
"Kıbns bir onur meselesidir. Kimse
bizi bulunduğumuz çizgiden aşağı
düşüremeyecektir. Nasıl bir baskı ku-
rariarsa kursunlar, hepsini göğüsle-
yeceğiz. Kıbns'ı Ruma, Y'unana bı-
rakmayacağız*' diye konuştu.
Doğu Karadeniz gezisinın son gü-
nünde Trabzon'da Kıbns sorunu ko-
nusundaki gelişmeleri değerlendi-
ren Rauf Denktaş, sorunun 100-200.
bin Türk kurtarmak sorunu olmadı-
ğını, Kıbns'm Türkiye için yaşam-
sal jeopolitik bir olay olduğunu
anımsattı.
Başbakan Büient Ecevit'in "Esld-
den Kıbns bizden güvence istiyordu,
şimdi Kıbns güvenüğimiz için ya-
samsaldır" sözlerini anımsatan
Denktaş, bugünkü durumu 1963'te
başlayan cinayetin devamı olarak ni-
telendirdi.
Denktaş, "Kosova'da yapdanlan
biz daha önce gördük. Toplu mezar-
lan, u-za geçmeleri, arkadan Mirma-
lan, bütün bunlan gördük. Kıbns
bidm için bir onur meselesidir. Bu
nedenle bulunduğumuz çizginin al-
tına düşmemu düşünülemez" dedi.
KKTC Cumhurbaşkanı Rauf
Denktaş, Kıbns'ta iki halk. iki fark-
lı inanç, iki farklı dil, iki farklı ülkü,
ideal, iki ayn devlet bulunduğunu,
dünyanın bunu görmek istemediği-
ni söyledi. ABD ve tngiltere'nin
Kıbns'ta yönlendirici devletler ol-
duğunu belirten Denktaş, bu devlet-
lerin başından beri yanlış ata oyna-
dıklannı, Makarios'un Miloşeviç'i
aratacak davranışlanna karşın onu
Kıbns Cumhurbaşkanı olarak tanı-
dıklannı anımsattı.
Denktaş, KJCTC'nin masadan
kaçtığı ve kendisinin uzlaşmaz bir
kişi olduğu biçimindeki yaklaşım-
lann gerçeği yansıtmadığını vurgu-
ladı ve "Görüşmeler yolmla bir çö-
züm bulabiliriz umuduyla masaya
orurduk, masadan kaçmadık. Ama
orada eşit olmadığımız için, eşit gö-
rülmediğimiz için kalkmak zorunda
bu-akıkuk" diye konuştu.
Işkencedyide veren (ûternaâfrapor
Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun, Manisalı gençlere işkence yapan polislerle ilgili
gerekçeli karannda îzmir Tabip Odası'nın verdiği raporu dikkate alması umut verdi
SERDARKIZ1K
İZMİR - Manisalı gençler davasında iş-
kenceci polislerle ilgili Yargıtay Ceza Ge-
nel Kurulu'nun gerekçeli karan, "Ülkeiçin
çok önemli hukuksal \<e demokratik bir ka-
zanım" olarak değerlendirildi. Kararda, Iz-
mir Tabip Odası'nın verdiği altematif ra-
porlann da gözetilmesi, işkenceye karşı mü-
cadelede bundan sonrası için umut yolu aç-
tı. Gördükleri işkence Manisalı 14 gençte
onanlmaz yaralara neden olsa da Yargıtay
Ceza Genel Kurulu'nun ön-
ceki gün açıklanan gerekçeli
karan. demokrası adına, iş-
kenceyle mücadele adına u-
tünün vurguladığı gibı, çok önemli unsurlar
yer alıyor. Bunlardan ilki, işkence yapıldı-
ğının açıkça gösterilmesi. Karardabu unsur
şöyle yer alıyor:
"Manisa Emniyet Müdüriüğü Terörie
Mücadele Şubesi'nde göre\li başkomiser,
komiser vepolis memuru olan saıuİdann ya-
sadışı bir örgütle ilgili olarak yapüklan so-
ruşturmada gözaltına alınan mağduriara.
bilgi ve itiraf elde etmek için gözlerini bağla-
yıpyükseksesk müzikdinletmek.çınlçıplak
soyarak basınçlı su sıkmak, ıslak battanhe-
yesardıktan sonraetektrikakımıvermek,er-
keklerin ha\alannı sıkmak. makatlanndan
cop sokmak, kızlara cinsel tacizde bulun-
mak. göğuslerini ellevip sıkmak. aplatmak.
ayakta tutmak ve duvara yasiamak suretiy-
le bedengücünündayanamayacağı hareket-
leri yaparmak. diğerlerine yapılan işkence-
leri se\Tettirmek, su ve yiyecek vermemek,
uyumalannı engellemek, hakaret ve tehdit
etmek gibi süreklilik gösteren. ısürap verici,
bezdirici. Tıziki ve manevi ağır acı veren, in-
sanlık kişiliğini incitici, haysiyet kıncı hare-
Savcı. katil zanlısı Soner Cökgül hakkında 24 yıl hapis istedi
mut saçtı.
Gerekçeli kararla 10 polis
memuru için işkence yapma
suçundan yeniden yargılama
sürecı başlatılırken daha da
önemlısı, bundan böyle "ku-
laklara küpe" olacak bir hu-
kuk dersinin varlığına dikkat
çekiliyor. Sanık polislen delil
yetersizliğinden beraat ettı-
ren. Yargıtay 8. Ceza Daire-
sı'nin "bozma" hükmüne kar-
şın karannda direnen Manisa
Ağır Ceza Mahkemesi, Yar-
gıtay Ceza Genel Kurulu'nun
karannın ardından davaya ye-
niden bakacak.
Genel kurulun gerekçeli
karannda, birçok demokratık
kuruluş ve sivil toplum örgü-
Kenan Mak davası karara kaldı
İZMÎR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Faşistler tarafin-
dan öldürülen Bolu tzzet Baysal Üniversitesi öğrencisi
Kenan Mak davasında karar aşamasma gelindi. Karar
öncesi duruşmada savcı, Mak'ı öldürdüğü gerekçesiy-
le sanık Soner Gökgül hakkında 24 yıl ağır hapis ceza-
sı istedi.
tzmir 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen dünkü
duruşmada, Kenan Mak'ın avukatlan, sanıklar hakkın-
daki istemlerini yazıh olarak mahkemeye sundular.
Mahkeme kurulu, müdahil avukatların görüşlerini
içeren dilekçelerin sunulmasmın ardından, savcılık ola-
ya ilişkin göriişü açıklandı. Savcı mütalaasında, olay ın
meydana geldiği 3.5.1998 gecesi saat 01.00 sıralann-
da, sanıklar AbduBah Ayan, Kürşat Şahin ve Fahrettin
Tunç'un Bolu Ülkü Ocakları temsilciğinden çıktıklan-
nı belirterek o sırada yoldan geçmekte olan Kenan Mak
ve arkadaşı Mustafa Orhan ile karşılaştıklannı söyle-
di. Sanıklann önce Mak ve Orhan'a "neden bakryoru-
sunuz1
" diye sormalannın ardından tartışma çıktığını
kaydeden savcı, olaya ilişkin görûşünü şöyle açıkladı:
"Bir süresonra Ülkü Ocaklan'ndan inenlerin de kav-
gaya kanşnklan sırada sanıklardan Soner GökgüL Ke-
nan Mak'm clindoki bıcağı alarak vurmak suretiyle öl-
dürdüğü, dosyadaki belgeterden anlaşılmışrjr. Gök-
gül'ün Mak'ı öWürdügünden.eytemineuyanTCKnİB
448 maddesine göre cezalandınlması tatep olunur."
Mahkeme heyeti, taraflara son savunmalannı hazır-
lamalan için duruşmayı önümüzdeki haitaya erteledi.
keüerde bulunduklan. mağduriann aşama-
larda değişme>'en ve birbirini tamamlayan
anlatımlan, tanık beyanlan. hasta tabela ve
gözlem kâğıüan. raporiar \e tüm dosya kap-
samı ile sabit ounuştur-."
Altematifraporbenimsendi
Yine kararda altı çizilen konulardan biri
de bu davada altematif rapor hazırlayan Iz-
mir Tabip Odası'nın saptamalannın kabul
görmesi. Gerekçeli karann ilgili bölümü
şöyle: "Îzmir Tabip Odası Muayene Rapor
Komisyonu tarafindan düzen-
lenen raporlarda da mevcut
bulgular ve anlatımlan işken-
ce iddialan ile uyumlu ve iddi-
ayı destekler mahiyette bulun-
muştur..."
Izmır Tabip Odası Başkanı
Suat Kaptaner. her iki sapta-
manın da önemine değinirken
özellikle hazırladıklan rapo-
nın esas alınmasına dikkat çe-
kiyor: mahkemeye verdikleri
raporun önyargısız ve bilimsel
olduğunu belirtiyor. Kapta-
ner'in degerlendırmesi şöyle:
"Resmi adli raporlar dışında
haarladıgımız muayene ra-
poriannın belirieyici olması,
son derecede ohımlu bir geliş-
medir. Bu raporlarm özellikle
Yargıtay Ceza Kurulu'nda
dikkate alınması. Tüıidye için
çok önemli hukuksal bir ka-
zanç olmuştur."
POIİTİKA GÜNLÜĞÜ
HtKMET ÇETtNKAYA
Uluğbay'ı Anlamak...
Başbakan Büient Ecevit, Başkent Hastane-
si'nin girişinde gazetecilere açıklama yapıyor...
Ecevit üzgün...
Diyor ki:
"Sayın Hikmet Uluğbay'/a gözlerimizle konuş-
tuk..."
Önceki gece atv'de Ali Kırca'nın sorulannı ya-
nıtlarken de Hikmet Uluğbay'a övgüler düzdü Ece-
vit. Onun çok iyi bir insan olduğunu vurguladı. Son
günlerde yorgun düştüğünü söyledi...
Dediki:
"Dinlenmesini istedim..."
Bu nokta çok önemliydi...
Acaba Ecevit, Uluğbay'a "Dinlen biraz" demiş
miydi?
Ecevit açıklama getirdi:
"Hüsamettin Özkan bu konuda kendisiyle ko-
nuştu..."
Bir bakanla başbakan mı konuşur yoksa başba-
kan yardımcısı mı?
Hikmet Uluğbay'ın yakın çevresiyle konuştum
dün sabah. DSP içindeki huzursuzluğun Hüsa-
mettin Özkan'dan kaynaklandığını öğrendim...
Şu bılgileri aktardılar:
"Hüsamettin özkan, DSP'de terörestiriyor. Son
zamanlarda Hikmet Bey devreden çıkanlmıştı. Ha-
zine Müsteşar Vekili Cüneyt Sel'/n istifası, yerine
Selçuk Demiralp'/n atanması Hikmet Uluğbay'ı
çok üzdü. Tüm bunlar Uluğbay'ın bilgisi dışında
gelişiyordu. Hüsamettin özkan, bazı konularda
salt Hikmet Bey'i değil, tüm DSP'li bakanlan dev-
re dışı bırakıyordu."
Soruyorum:
"Hüsamettin özkan'ın ANAP'lılann birdediğini
iki etmediği doğnı mu?"
Yanıt:
"Zaten son atamalar ANAP'ın isteği doğnjltu-
sunda oluyordu. Hikmet Bey bundan çok bunal-
mıştı. ANAP, hükümetin en küçük ortağıydı ama,
Mesut Yılmaz sanki başbakan gibiydi. DSP ku-
lislerinde esen hava şu: Hükümeti Mesut Yılmaz
yönetiyor..."
• • •
Başta Mesut Yılmaz olmak üzere, ANAP'ı des-
tekleyen sermaye sahipleri, bazı bankacılar Hik-
met Uluğbay'dan şıkâyetçilerdi. ANAP'lı bakanlar
da sık sık Uluğbay'ı eleştiriyordu...
Türkiye'de devlete sahip çıkmak suçtu...
Yağmacılara, talancılara, vurgunculara, hırsızla-
ra karşı durmak; onlaria savaşmak suçtu benim
ülkemde...
Hikmet Uluğbay gibi onurlu, dürüst politikacılar
hem partisinden dışlanır hem de "çok titiz adam
canım" denilerek hafife alınırdı...
Bugün TARİŞ, ANTBİRLİK, ÇUKOBİRÜK,
FİSKOBİRLİK vb. gibi kuruluşlar 'siyaset bezir-
gânlan'nn arpahğı değil midir?
Eğer, Hazine 'avanta musluğu'nu kapatırsa si-
yaset çarkının tezgâhtarları ayağa kalkar!..
Pamuk, incir, üzüm, fındık, ayçiçeği, çay üreti-
cisine ne vereceksiniz; parayı nereden bulacaksı-
nız?
Politikacılar, sermaye gruplan 'Hazine Müste-
şan' atayacaklar ki onların çıkarlarını korusun,
devletin değil...
Vergi yükünü bordrolu işçinin, memurun sır-
tana vuran devlet sıkışmış ama politikacılann, yağ-
macıların, vurguncuların umurunda değil...
Türkiye bir yalnızlığa doğru hızla sürüklenir-
ken ne eskisi gibi dışarıdan kredi bulabiliyor, ne
de IMF'nin 'yeşilimtrak ışığı' yarar sağlıyor...
Güngör Uras, bir gerçeğin altını çizmiş...
Diyor ki:
"Içine attı attı, patladı... Bu kişisel patlama de-
ğil, ekonominin yükünü sırtlanan bir mülkiyelinin
devleti korumada yalnız kalışı karşısındaki tepki-
sidir..."
Olayın özü budur!..
Acaba bu gerçeği Ecevit, Özkan, Yılmaz anla-
yabilir mi?
Ne diyor Ecevit:
"Sayın Uluğbay'la gözlerimizle anlaştık..."
Hiç sanmryorum!..
• • •
Attila Jozsef ünlü bir Macar şairidir...
32 yaşında canına kıydı...
Hikmet Uluğbay'ın intihar girişimi, bana şu di-
zelerini anımsattı Attila Jozsef'in:
"Canım kurtarmak için dövüşeceksen
Karşısında yedi kişi görmeli düşmanın:
Biri, pazar günü dinlenen bir işçi olmalı,
biri, para düşünmeden bir şey öğreten,
biri, boğularak yüzme öğrenen,
biri, koca bir orman tohumu olan,
biri de yiğit atalann koruduğu bir torun,
ama onların bu hünerleri de yetmez:
Sen kendin yedinci olmaya bak"
hikmet.cetinkaya(â cumhuriyet.com.tr
Faks numaramız: 0212/513 90 98
TBMM Adalet Komisyonu
HS YK üyeleri başka
iş yapamayacak
ANKARA (Cıunhuri-
yet Bürosu) - TBMM
Adalet Komisyonu'nda,
Hâkimler ve Savcılar
Yüksek Kurulu (HSYK)
üyelerinin görevleri süre-
since başka iş yapamaya-
caklanna ilişkin yasa ta-
sansı kabul edildi.
TBMM Adalet Komis-
yonu'nda, dün 3 yasa ta-
sansı ele alındı. Para ce-
zalannm memur maaş
katsayısına göre arttınl-
masını öngören Türk Ce-
za Yasası ile Cezaların
tnfazı Hakkında Yasa'da
değişiklik yapılmasına
ilişkin yasa tasansı, alt
komisyona sevk edildi.
Alt komisyonda, DSP'-
den Ismail Aydınh.
ANAP'tan Cemal Özbi-
len, FP'den Ramazan
Toprak, MHP'den lsma-
U Çevik. DYP'den de
Mehmet Sadri Yıldınm
yer aldı. Tasanya göre,
mevcut katsayıya baz ah-
narak yapılan hesapla-
mayla 380-760 bin lira
arasında olan hafıf para
cezası, 6 milyon-600 mil-
yon lira, ağır para cezası-
nın da 18 milyon-3 mil-
yar lira arasında olacak.
Komisyonda, HSYK
Yasası'nda değişiklik ya-
pılması ile Adalet Bakan-
lığı'nın Teşkilat ve Gö-
revleri Hakkında Yasa
Hükmünde Kararna-
me'nin değiştirilerek ka-
bulüne ilişkin yasa tasa-
nlan kabul edildi. HSYK
Yasası'nda yapılacak de-
ğişikle, kurulun seçimle
gelen asil üyelerinin gö-
revleri süresince, başka
bir iş yapmamalan ve gö-
rev almamalan öngörü-
lüyor.