Katalog

3 TEMMUZ 1999 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Uluslararası Para Fonu, öncelikle yapısal reformlann gerçekleştirilmesini istedi IMF'den anlaşınaya saıi ışık Bütceye IMF müdahalesi • Uluslararası Para Fonu (IMF) heyeti, hükümetin iyimser beklentisine karşın, stand-by (destekleme) anlaşmasının "yapısal reformlar" gerçekleştirildikten sonra sonbaharda görüşülebileceğini açıkladı. Uluslararası Para Fonu, bu süre içinde sosyal güvenlik, özelleştirme-uluslararası tahkim, tanm desteğine sınırlama düzenlemelerinin çıkanlmasını istiyor. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Uluslararası Para Fonu (IMF) heyeti. hü- kümetin iyımser beklentisine karşın, s- tand-by (destekleme) anlaşmasının "yapı- sal reformlar" gerçekleştirildıkten sonra sonbaharda görüşülebileceğini açıkladı. IMF, enflasyonun 2000'de yüzde 25'e, 2001 'de yüzde 10"a indirilmesini öngöre- cek 3 yıllık stand-by anlaşması için, sür- dürülecek yakın ızleme anlaşmasının "köprii oUcağınT vurguladı. IMF'yeka- rarlıhğrnı kanıtlaması için hükümetin. s- tand-by görüşmelerinin somut bir zemi- ne dayanacagı eylül ayına kadar zamanı bulunuyor. IMF bu süre içinde sosyal gü- venlik, özelleştirme-uluslararası tahkim, tanm desteğine sınırlama düzenlemeleri- nin çıkanlmasını ve kamu finansman he- deflerinin (vergi gelirlerinin arttınlması, kamu harcamalannın kısılması) gerçek- leştirilmesini "ön koşuT olarak gösterdi. IMF'nin bu program çerçevesinde Tür- kiye'ye yapacağı yardım miktannıM haM haarda YVashington'da görüşrügü" açık- landı. Türkiye'deki incelemelerini 16 güne uzatan IMF Türkiye Masası Şefi Carto Cottarelli. Dünya Bankası Türkiye Tem- silcisi Ajay Chibber. Devlet Bakanı Hik- metUluğbay, Hazine Müsteşar Vekili Cû- neyt Sel ile Merkez Bankası Başkanı Ga- ziErçeL, dün basın toplantısı düzenlediler. Cottarelli, "IMF'nin destekleyebUeceği bir programı ortaya çıkardık. Bu prog- ramlar mgulanmaktadır. Daha detavlı programın tüm unsuıian da, eğer uygu- lanabiürse başanlı olacaktır. Programın gerçekleşnıesinde adımlar ırygulanmasına başîanır başlanmaz destekleme yoluna gj- düecek" dedı. Cottarelli, enflasyondaki düşüş ve öde- meler dengesindeki olumluluğa karşın yüksek faızlere ve ekonomideki yavaşla- maya dikkat çekerek -stratejik adımlar" geTektiğini söyledi. Cottarelli. "malikon- soüdasyon geregiyle'', kamu finans denge- sinın düzeltılmesi üzerinde dururken "ya- pısal reformlann zaruri olduğunu" belirt- ti. Cottarelli. hükümetin yapısal adımlar konusunda kararlı olduğunu kaydederken öngörülen sosyal güvenlik düzenlemesi- nin "tam bir desteğe layık" olduğunu, böylece orta vadede sosyal güvenlik açı- ğının ortadan kalkabileceğini söyledi. Cottarelli, üçüncü koşul olarak tanmsal desteklemelenn değiştirilmesi üzerinde durarak ürün stoklannın yük oluşturduğu- nu kaydetti. Özelleştirilmelerin hızlandı- nlması ve borç kapatmada kullanılması- nı gündeme getiren Cottarelli, enflasyo- FP Cenel Baskan Yardımcısı Cul ' Sosyal güvenlik, milli güvenlik kadar önemlidir' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - FP Genel Başkan Yardımcısı Abdullah Gül. sosyal güvenlik reformu adı altında emeklilik yaşının yükseltilmesi girişimine tep- kı göstererek "KİTleriözel- lestiremeyeıuer SSK'yi özel- leştiriyorlar" dedi. FP'li Gül, dün parlamen- toda düzenlediğı basın top- lantısında, "Seçimlenle hal- ka 'Mezarda emeklilik ol- maz' diye propaganda ya- panlar kaderin cilvesine ba- kın ki bugün Türk çauşanı- nı mezarda emekliüğe mec- bur etmektedir" dedı. Sosyal güvenlik sistemin- de yapılmak istenen değişik- liğin Türkiye gerçeklerine uymadığmı, yalnız kaba bir kapitalist mantıkla hareket edildiğini kaydeden Gül, SSK açıgından söz edilmesi- ne de tepki göstererek "Sos- yal güvenliğe sadece Hazine açısndan yaklaşamazsınız. Bir ülkenin sosyal güvenüği, milli güvenligi kadarönemli- dir. Dolavısıyla. anayasası kra- bı sosval de\let olan Türki- ve'de sos>al güveıüik için >a- pılan hareamalann açık gibi gösterilmesi çok yanlışür" dedi. Abdullah Gül sözleri- ni şöyle sürdürdü: "Sosyal güvenlik harca- malanna gelişmiş demokra- tik ülkelerde devletin katkısı yüzde 30"lara ulaşmaktadır. Bizde ise bu katkı yüzde 5 ci- vanndadır. Cstelik işsizlik si- gortası gibi bir güvencenin ülmadığ) bir ülkede. Gefişmiş ülkelerde devletin sosyal gü- venlik kurumlanna katkısı düzenli iken bizde sadece za- manıgeldiğinde borçkapanr gibi avans şekHndevapümak- tadır." DYP liden Tansu Çiller de, hükümetin "reform" di- ye sunduğu sosyal güvenlik paketinin çalışma yaşamın- da "deformasyona" yol aça- cağını ve Türkıye'nin koşul- lanna uymadığını söyledi. İĞNELİ FIRÇA ZAFER TEMOÇİN oy nun düşürülmesi girişiminin tüm kesim- lerce desteklenmesini istedi. Cottarelli. enflasyondan en fazla yoksullann etki- lendiğini, enflasyonun düşürûlmesiyle gelir dağılımının düzeltilebileceğini sa- vundu. Devlet Bakanı Uluğbay ise Türki- ye'nin stand-by isteminin fon tarafindan olumlu karşılandığını belirtirken "Stand- by'a kadar teknikçakşmalar, enflasyonla mücadele, mali disiplin ve kamu açıklan- nın Türkiye'nin kaldırabikceği ötçüye çe- kilmesi ele alınacak" dedi. Uluğbay, s- tand- by anlaşmasında öngörülecek mak- ro ekonomik hedeflerin 2000 yılı bütçe- sinin hazırlanmasıyla ortaya çıkabilece- ğini söyledi. Uluğbay, sosyal güvenlik ve uluslararası tahkim konusundaki kararlı- lığı anlattı. Uluslararası tahkimin, özel- leştirmeler, başta enerji ve telekomünikasyon için ya- bancı yatmmın gelmesi açı- sından önemli olduğunu belirten Uluğbay. özelleş- tirme programmın hızlan- dınlacağını ve kapsamınm genişletileceğini kaydetti. Tanmda gelır desteği ilke- sininesas alınacağını bil- diren Uluğbay. programla faizlerin, enflasyonu besle- yen yapısından yatınm ya- pılmasını sağlayacak ger- çek düzeye indirileceğini, istihdamın ve refahın arta- cağını savundu. EcevJt'ten uyan IMF şefinin açıklamalan sırasında Cumhurbaşkanı Sükyman Demirel ile görü- şen Başbakan Bülent Ece- vit, Çankaya Köşkü'nden aynlırken gazetecilerin so- mlannı yanıtladı. Ecevit, bazı çevrelenn IMF'den yardım açıklaması beklenti- si içinde olduklannı belir- tirken "Oysa ben övle bir şey bilmiyonım. Çünkü buraya gelen bir temsilcL, tabii ki ABD'ye gidecek ve yetkiü kuruUannda görüsecek. O- nun için açıklamadan tıayal kmklıgı duymak bencedoğ- nıdeğfl" dedi. Ecevit, iyim- serliğini yinelerketı "Çün- kü programa desteklerini slF&.î konuştu. arttınlacakANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yakm izleme anlaşmasıru sürdüren Uluslararası Para Fonu'nun (IMF) ikinci yan yıl için açıkladığı hedefler. TBMM'den geçen büt- çe hedeflerini değiştiriyor. Bütçede 1 katril- yon 64 trilyon lira olan faizdışı fazlanın 636 trilyon lira arttmlması öngörüldü. Faizdışı harcamalann bütçedeki gibi 17 trilyon lira dûzeyinde tutulmasma karşın 18 katrilyon 30 trilyon lira olan gelir hedefinde 670 tril- yon liralık artış öngörülmesi, vergi gelirle- rini arttıncı düzenlemelere gidileceğini gös- terdi. IMF'nin yakın izleme anlaşmasının sür- dürülmesi çerçevesinde ikinci yan yıl için ortaya koydugu hedeflerle enflasyon hedefi toptan eşya fiyat endeksinde (TEFE) yüzde 50-55, tûketici fıyat endeksinde yüzde 55 düzeyine çıkankk. Yakın izleme anlaşması çerçevesinde ortaya konulan yıllık ottalama enflasyon hedefi ise yüzde 44.4'tü. IMF'nin sonuç bildirgesinde, ikinci yan yılda makro ekonomik önlemlerle TÜFE'de düşüşün sü- receği, ancak TEFE'nin şimdiki oranında kalabileceği tahminine yer verildi. 'Döviz rezervi iyi durumda' IMF'nin açıkladıgı sonuç bildirgesinde, bazı ek ekonomik önlemler uygulamay a ge- çirilmezse. faizdışı fazlanın 1999 yılı için- de ulusal gelirin yüzde 1 oranına kadar dü- şebileceği ve kamu finansman açığının da ulusal gelirin yüzde 11 'ine ulaşabileceği uyansında bulundu. Hükümetin 2000 yılı için de faizdışı fazla oranını. ulusal gelirin yüzde 3.75'ine çıkanna güvencesi verdiği açıklandı. Bildirgede, rezerv para yerine seçilen Merkez Bankası net iç varhklar göstergesi- nin de yılsonunda eksi 1 katrilyon 100 tril- yon lira olması öngörüldü. Merkez Banka- sı'nın esnek döviz kur politikasımn başanlı bulunduğu anlatılan bildirgede. böylece dö- viz rezervlerinin iyi durumda olduğu vurgu- landı. Bankalar Yasası çerçevesinde de, ban- kalann net dış varhklannın Eylül 1999'un sonuna kadar net varhklannın yüzde 20'si- ne düşürüleceği kaydedildi. Özelleştirme önündeki yasal engellerin kaldınlması ve tahkim düzenlemesine de y- er verilen bildirgede. ücret politikasımn da enflasyonun konrrolünde önemli bir araç ol- duğu belirtildi. IMF, kamudaki ücret artış- lannın özel sektördeki ücret artışlannı da olumsuz etkilediğini ileri sürdü. Hasan Esat Işık, Siyasal Bilgiler Fakültesi'nde düzenlenen etkinlikle anıldı 6 O, ayduılanma devriminde bir ışıktrANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ünlü devlet ve siyaset adamı Ha- san EsatIşık Siyasal Bilgiler Fakül- tesi'nde düzenlenen etkınlıkte anıl- dı "UtııslararasıSiyasetPerspektif- leri ve Türldje" konulu paneli yö- neten gazetemiz Yayın Kurulu Baş- kanı Dhan Sek-uk. ortak dost sofra- lannda Hasan Esat Işık'ın dostluğu- nu tatma fırsatı bulduğunu be- lirterek "O, laik cumhuriyetin ayduılanma dc\riminde bir tşıktı" dedi. Hasan Esat Işık'ı anmatop- lantısına De\ let Bakanlan MehmetAK trtemçelik, Şükrü Sna Gürel, eski Dışişlen Ba- kanı Murat Karayalçm. gaze- temiz Ankara temsilcisi Mus- tafa Balbay, bazı diplomatlar ve akademisyenler katıldı. Panelde konuşan Devlet Ba- kanı Prof. Dr. Şükrü Sina Gü- rel, soğuk savaş sonrası dö- nemde yeni dünya düzeninin (YDD) tüm dünyada benim- setilmeye çalışıldığmı kayde- derek "Ne ideoiojiler ortadan kalkü. ne de çabşmaiar son buldu. Adeta her alanda çanş- ma çıknğmda sözde hukuk>»- radhnaya çalışıkü. Buna ulus- lararası hukuk denilmeyc başlandı. Asbnda YDD başladığı gibi iflas et- ti" dedi. Prof. Dr. Atffla Eralp, ya- şanılan sürecin bir değişim dönemi olduğunu. bu dönüşümün soğuk sa- vaş sürecinin sona ermesi ile hız ka- zandığını söyledi. Türkiye'nin so- ğuk savaş sonrası ortamda bölgesel bir güç olması gerektiğini vurgula- yan Eralp. "Bölgesel güç otabilmek, tekyönlü hareketedebilmevi gerek- tirir. Bu da AB ile ABD arasındaki ilişkileri dengeye oturtabilmekle mümkündür.Türkdış politikasının görevi bu nazikdengeyi sağiamakol- mahdır" dedi. Ilhan Selçuk konuşmasında so- ğuk savaş döneminde uzun süre Ba- tı blokunun ilen karakolu olarak gö- rülen Türkiye'nin soğuk savaş son- rası Batı'dan dışlanmasına dikkat çekti. Selçuk." Bizeskiden Ban blo- kunun sınınnda> dık ama şimdi dj- şmdayız. Bir \andan Avrupa'dan dışlanıyonız, diğer yandan dünya- nuı merkezİDe otunıyoruz. Dünya- nıo en büyük kaynaklanna sahip Gürbüz Çapan serûfika dağıtü Esenyurt Belediyesi KüJtür Müdüriüğü'nün açöğj okuma-yazma kursunu tamamiayan 24 kursiyere sertiflkalan, belediyede düzenlenen törenle Esenyurt Belediye Başkanı Dr. Gürbüz Çapan tarafindan verfldi. Çapan, Esenyurt'ta okuma-yazma seferberliğ» kapsamında yaşlan 14 ile 53 arasında degişen çok sayıda yurttaşa eğitim verdikİerini söviedi. olan Avrasyanın merkezi oluyo- ruz" diye konuştu. Türkiye Cumhu- riyeti'nın kurulmasında, 1917 Rus devriminin etkili oldu&unu anımsa- tan Selçuk. "1991 Sovyetler Birli- ği'nin \Vkılması da bize bir kapm aç- ü. Yıkilmasa) dı belki desoğuk savaş sürecinde Türkhe Cumhuriyeti'nin laik durumumı sıfira indirgevecek- ^ ti. Biraz daha uzasavdı belki "* komünizmtehlikesinekarşıis- lamcüık panzehiri diye laik cumhuriyetin niteiiğj degiştiri- lecekti" görüşünü dıle getirdi. Selçuk, "Komünizm tehlike- si kalmayınca. Türkiye'ye bir görüş ufku açüdı. Bu açılun gerçek tehdidin açığa çıkmasmı sağladı. Türkiye 28 Şubat'a bu sürecin so- nunda geldi" dedi. Dışişlen Bakanlığı Müste- şar Yardımcısı Dr. Faruk Lo- ğoğlu, Türkiye'nin geleceğinı belirleyecek ekonomik, sos- yal. siyasal etkenlere değindi. Loğoğlu. Türkiye'nin gelir dağılımındaki bölgesel ve top- lumsal adaletsizlik ile son yıl- larda artan toplumsal değer yi- timinin mutlaka önlenmesi gerektiğini söyledi DYP'li muhalif uyelerden Ciller'e uyarı Tesih atama yetkisini GlK'e ver' AYŞE SAYIN ANKARA - DYP Başkanlık Diva- nı'nda, kongre öncesinde örgütlerle ilgi- li yapılan atamalar ve görevden almalar konusunda üyeler arasında tartışma çıktı. Başkanlık divanmdaki muhalif üyeler ata- ma yapma ve örgütleri feshetme yetkisi- nin GİK'te olduğunu belirterek genel baş- kan Tansu Çiller'den bu görevi GlK'e ia- de etmesini ıstediler. Başkanlık divanının GİK'ten daha önce yetki aldığını kaydet- ti. Çiller'in başkanhğmda dün toplanan ve yaklaşık 4.5 saat süren başkanlık diva- nında bazı il ve ilçelerin durumu görüşül- dü. Divandaki muhalif genel başkan yar- dımcılan Çiller'in kongTe öncesinde ör- gütlere kendi tarihlerine göre atama yap- masını ve görevden alma uygulamalannı eleştirdiler. Edinilen bilgiye göre, genel başkan yar- dımcısı Cihan Paçacı'nın. örgütlerle ilgi- li alınan kararlar nedeniyle il yöneticileri ve milletvekillerinden baskı geldiğini anımsatarak, "Bu yükü üzerimizden ata- lım. Bu görev zaten GİK'indir, bu görevi iade edeiim. Geniş kapsamlı kunuşsak da- ha iyi olmazmı" dediği öğrenildi. Bu söz- lere sinırlenen Çiller ise "Ne demek bas- kı oluyor, bir sorumluluk aldrv saruz onun gereğmi yerine getirmeniz lazım. Sorum- luluk sahibi olanlar duygusal davrana- mazlar" dedi. Divanda Nahit Menteşe, Rıza Akçau ve tsmail Karakuyu Paçacı'ya destek ve- rirken diğer genel başkan yardımcılan Hasan Ekinci, Mehmet Gölhan ile Ali Şevki Erek Çiller'in yanında yer aldılar. Ekinci de başkanlık divanının GİK'ten yetki aldığını ve sorunlu illerin milletve- killeri ile il başkanlannın dinlenerek bu örgütler hakkında işlem yapıldığını bil- dirdi. Ekinci, Paçacı'nın sözlerine, "Eğer bunu yaparsaz sadece bir 0 için bir gün ayırmak lazım. Buna zamanunız yok" karşıhğını verdi. Bunun üzerine Paça- cı'nm gen adım atarak sözlerinın yanlış anlaşıldığını belirttiği öğrenildi. Başkan- lık divanında sorunlu illerden Balıkesir Bursa, Kayseri, Edirne, Malatya ve Siirt il başkanlan ile Isparta, Trabzon ve Ağ- n milletvekilleri dinlendi. Divanda bazı boş bulunan ilçe yönetimlerine de yenı atamalar yapıldı. TBMM'ye devamsızlık rahatsızlığı DSP ve MHP, ANAP'tan şikâyetçi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TB- MM'de 351 sandalyeyle temsıl edilen hü- kümet ortaklan arasında, "devamsızuk" konusunda sıkıntı yaşanmaya başladı. D- SP ve MHP milletvekilleri büyük bir ço- ğunlukla çahşmalara katılırken, ANAP'lı- lann devamsızlığı sıkıntı yarattı. TB- MM'de önceki gün akşam toplantı yeter sa- yısı bulunamadığı için radyo ve televiz- yon vericilerinin TRT'ye devrine ilişkin tasannın oylanamaması, DSP ve MHP'nin devamsız ANAP'lılara tepki göstermesine yol açtı. DSP Grup Başkanvekili AB Gü- nay, "Milletvekillerinin asli görevi, yasama faaliyetferine kaülmakör" uyansında bu- lundu. TBMM Genel Kurulu'nda önceki gün, iktidar ortaklan vericilerin TRT'ye dev- riyle ilgili tasannın çıkanlması için çaba gösterdi. Tasannın çıkanlması için çalış- ma saatleri uzatılırken, bugüne dek yüksek katıhm nedeniyle TBMM'de zorlanmayan iktidar ortaklan ilk kez sıkıntılı saatler ya- şadı. Hükümet ortaklannın tasanya eklet- mek istedikleri bir madde Plan ve Bütçe Komisyonu'nun çoğunluğu bulunmadığı için işleme konamadı. Madde eklenmesi- ne ilişkin önergede imzası bulunan ANAP'lı komisyon üyesi Aydın Ayay- dın'ın da salonda bulunmaması dikkati çektî. Geçici maddeleriyle birlikte toplam 12 madde olan tasannın tüm maddeleri oy- landıktan sonra, tümünün oylamasına ge- çildiğinde, Devlet Bakanı Yüksel Yalova kutlamalan kabul etmeye başladı. Ancak. oylamada toplantı yeter sayısımn bulun- madığı anlaşıldı. Birleşimi yöneten TB- MM Başkanvekili AK Dıksoy, tasannın tü- münün oylanmasınm gelecek hafta ger- çeldeştirileceğini bildirdi. TBMM'de önceki gün yaşananlar, genel olarak ANAP'ın devamsızlığından yakı- nan DSP ve MHPTilerin tepkisine yol aç- tı. DSP Grup Başkanvekili Ali Günay, ra- hatsızlığını "MiDetveküleri yasama organı- nuı üyesidir. Asli görevleri, yasama faaliyet- lerinc kaülmakür. Genel kurulun çalıştıgı günler boyunca asli görevierini ihmal eden milletvekilleri oturup düşünmelL Görevi ihmal, hatta suiistimale giden bu davranış- lannı sorgulamair dedi. Bazı ANAP'lı milletvekilleri ise yete- rince heyecan hissermedikleri için Meclis çalıştnalanna katılmadıklannı söylediler. CHP^DE GENEL SEKRETERLÎK YARIŞI Baykalcilann tek aday arayışı CHP • Yeni parti meclisinin (PM) salı günü yapacağı toplantı öncesinde CHP'de genel sekreterlik konusunda pazarhklar sürüyor. PM'ye Adnan Keskin'in listesinden giren ve Baykal'a yakınlığıyla bilinen bir grup isim belirlemek üzere bir toplantı yaptı. Ekibin Önder Sav'ı aday göstermeye hazırlandığı belirtildi. ANKARA (Cumhuriyet ve tnal Batu'nun da Bürosu) - CHP'de yeni parti meclisinin (PM) salı günü yapacağı toplantı öncesinde genel sekreterlik konusunda pazarhklar sürüyor. Yeni PM'ye eski genel sekreter Adnan Keskin'in listesinden giren ve Deniz Baykal'a yakm olarak bilinen bazı PM üyeleri dün genel merkezde kendi aralannda isim belirlemek üzere toplantı yaptı. Aralannda Sinan Yeriikaya, Algan Hacaloğlu, Fuat Çay, Orhan VeU Yüdınm, Metin Arifağaoglu, Cevdet Servi, Yıbnaz Ateş, Mehmet Sevigen, Ali Dinçer, Enis Tütüncü bulunduğu bir grup PM üyesı dün CHP Genel Merkezi'nde uzun süren bir toplantı gerçekleştirdi. Görüş ahşverişi Toplantıda, merkez yönetim kurulu (MYK) ile genel sekreterlik seçimleriyle ilgili olarak görüş ahşverişinde bulunuldu ve genel sekreterlik için tek aday gösterilmesi kararlaştınldı. Genel sekreterlik için Önder Sav'ı aday göstermeye hazırlanan Baykalcı ekibin, oylann bölünmemesi amacıyla diğer aday adayı Mehmet Sevigen'i çekilmek için ikna etmeye çalıştıklan öğrenildi. Üst yönetimle ilgili pazarhklar sürerken Ertuğrul Günay da "Genel başkanı kendi istediği kadroyla çalışması için rahat bırakmalıyız" görüşünü aktardı. Günay. 9. olağanüstü kurultayda. genel başkanlık için yanşanlara genel başkan yardımcılığı verilmesı konusuyla ilgili olarak, bu tür bir paylaşımın doğru olmadığını düşündüğünü söyledi. *• Aynca bir "genel başkan adaylarT statüsü oluştuğuna dikkat çekaı Günay, salt genel başkanlığa aday olma nedeniyle üst görevlerde ayncalık tanınmasının. ileride olumsuzluklar yaratabileceğine işaret etti. Günay, "Aksi takdirde gelecek kurultayda genel başkanhğa aday olmak PMveMYK'v* girmenin doğal yolu haline gelir ve istismara yol açar" dı\e konuştu. VEFAT ve BAŞSAĞLIĞI Şirketimizin Satış Koordinatörlerinden KANİ GEDİK'i elim bir trafik kazası sonucu kaybetmenin üzüntüsü içindeyiz. Merhumun cenazesi 3 Temmuz 1999 Cumartesi (bugün) Şişli Camii'nde kılınacak öğle namazını müteakip Kilyos Mezarlığına defnedilecektir. MerhumaTanrı'dan rahmet, kederli ailesine ve Renault-MAİS camiasına başsağlığı dileriz. Renault-MAİS A.Ş.