Katalog

SAYFA CUMHURİYET 2 TEMMUZ 1999 CUMA HABERLER DÜNYADA BUGUN ALİ StRMEN , Onlar ki Herkese Verirler Talkımı... -1 Öcalan davasının ilk aşamasının TCK125'e gö- re idam ile sonuçlanması üzerine, Avrupa'nın yay- garayı koparacağı belliydi. Nitekim öyle de oldu. Kimi Italyan küstahlarının zibidiliklerini bırakalım bir yana. Ve sakın ola ki düşüncemizi ve davranışlanmızı onlara endekslemeyelim; kendı çıkarlanmıza ve doğrularayönlendirelim. Kısacası, ne gâvura kızıp oruç bozalım ne de elâleme boyun eğelim. Bu arada, çifte standartlannı yüzlerine vuralım. * • • Şu sıralarda Fransa'da ılginç bir tartışma var. Konu "Avrupa Bölgesel ve Azınlık Dilleri Şar- tı". Bu konuda, Avrupa Konseyi'nin üyelerinin 12'si, 5 Kasım 1992'de şartı imzaladılar. Aralanndan 7'si de bunu parlamentolarından geçirdi. Ama Fransa'da işler biraz kanştı. Özetleyerek an- latalım. Jospin hükümetinin bölgesel ve azınlık dilleri konusunda hazırladığı metnı Cumhurbaş- kanı Chirac Anayasa Mahkemesi'ne götürdü 20 Mayıs'ta. Yüksek Mahkeme ya da Fransa'dakı de- yimiyle Anayasa Konseyi 16 Haziran'da karannı açık- ladı. AK Anlaşması. 1958 tarihli Fransız Anayasa- sı'na aykınydı. Chirac bunun üzerine Anayasa Mah- kemesı'nin reddettıği bir metne yandaş olamaya- cağını açıkladı. Anayasa değişikliği konusu gündeme gelince de Sosyahst Parti'nin sol kanadından Jean Pier- re Chevenement, "bu anlaşmanın uygulanması halinde Fransa'nın parçalanacağını ileri sürerek" karşı çıktı. Bütün bunları gülerek izledim. Akhma hep, "Şu Kürtçe üzerindeki baskılart kaldırsanız" diyen Fran- sız gazeteciler geliyor şımdılerde. • • • Ama denecek ki, Fransa'da bırçok okulda çe- şitli azınlık dilleri okutuluyor. Evet dogru, okutuluyor. Kaldı ki biz de şahsen, Kürtçe TV yayını yapan bir kanalın kurulmasına kar- şı değiliz. Ancak bu konuda ne gibi sorunlar çıkabilecegi- ni, dostum Gündüz Aktan'ın Radikal'dekı çeşit- li yazılarında ya da Sayın emekli Büyükelçi Şükrü Elekdağ'ın 28 Haziran 1999 tarihli Milliyet'teki köşesınde okuyabilirsıniz. Ama hazır. söz Korsika dilinden ve Korsika'dan açılmışken, dilerseniz bu konu üzerinde de dura- lım bıraz. Yıl 1991 'dir ve yine Sosyalist Parti iktidardadır. Yıllardır sürmekte olan Korsika sorunuyla ilgili ola- rak. Içışlerı Bakanı Pierre Joxe bir tasan hazııiar. Tasarı parlamentodan geçer, yasalaşır ve 14 Ma- yıs 1991 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanır. Kısa- cası Joxe Yasası diye anılan, asıl adı "Korsika Böl- gesı Toplumu Hakkındaki 13 Mayıs 1991 Tarih ve 91-428 Sayılı Yasa" olan metin, Anayasa Mahke- mesi'ne gider. Anayasa Mahkemesi, Joxe Yasası olarak bilinen yasanın bırinci maddesini iptal eder. 1. madde, "Fransız ulusunun birparças (composant) olan Kor- sika halkı" demektedir. Mahkeme bu maddeyi 1958 Anayasasfnın, Fransız ulusunun tekliği ve bö- lünmezliğini dile getıren 2. maddesine aykın bula- rak, 91-290 sayılı kararı ıle ıptal eder. Yıllar sonra, ülkemizi iyi tanıyan bir gazeteci, "Canım siz de Kürt realitesini kabul edin!" dedi- ğinde, kendisine bu maddeyi anımsatıp "Canım siz de bizim ulus kavramının sizinkinden esin- lenmesinden doğan güçlüklerimizi kabul edin!" dediğımde kıpkırmızı olmuştu. Görüyorsunuz sevgili okurlar: Bunlar herkese verirler talkımı, kendileri şapur şupur yutarlar sal- kımı. Devam edeceğiz. Celir adaletsizliği artıyor IMF, dar yeniyük : ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Uluslararası Para Fonu'nun (IMF) sos- yal güvenlıkte emeklilık yaşı ve pnm ödeme gün sayısının yükseltilmesin- den tarımda desteklerin , kaldınlmasına. özelleştir- meden tahkime. diişük üc- ret politikalanndan dolay- lı vergılerın arttınlması- na uzanan "reformlarT. sabıt v e dar gel irlı kesıme yeni yükler getırıyor. Nü- fusun yalnız yuzde 20"si ulusal gelirın yüzde 54.9'unu alırken: geriye kalan yüzde 80" m gelinn yansından daha azını pay- laşmak zorunda kaldığı Türkiye'de, IMF politıka- ları yeğlenerek "yoksul- laşürma ve gelir dağılımı adaletsizliği" arttınlacak. Türk-lş Araştırma Mü- dürü Prof. Dr. OğuzOyan. IMF'nin parasal kaynak aktanmı için öngördüğü temel koşullann gelir da- ğılımını daha da bozaca- ğını belirtirken. Türki- ye'nin kısa \adelı mali aç- mazlanndan kurtulmak için uzun vadelı çıkarları- nı feda etmek noktasma geldığinı söyledi. "Buge- ridönülemezangajtnanla- nn yapılması anlaşmalan- dır. Bu bağımlıhk ilişkile- rini gelecek nesillere mi- ras bırakma hakkına po- litikacılar sahip değiller- dir" diyen Oyan. ulusal bakışın ortaya konulması gerektiğini söyledi. Oyan, sosyal güvenlık reformuyla kayıt dışıhğı kavramayan bir sistem ge- gelirliye getiriyor tinlerek. 20 yıl sonrasın- da çok miktarda çalışma olanağını yttirmiş, ancak emeklilik güvencesi ol- mayan milyonlarca insan tipi yaratılacağına dikkat çekti. Oyan, "Bu, toplu- mun geleceğine kurulmu; hirsaatli bombadır. Buas- temden ancak faşizm çt- kar. İnsanlar bu kadar ge- leceklerinden umutsuz olurlarsa. buradan demok- rarik yapıların üretilmesi miimkün değildir'* dedı. Oyan. tanm kesiminde nüfusun azaltılması ge- rektiğim. ancakbunun ta- rımda çalışanlan kovmak biçimıne dönüştürülmesi- nin gelir dağılımını daha da bozacağını ve kentler- de sağlanması gerekecek hizmetlerle ekonomik açı- dan daha malıyetli bir du- rumun yaratılacağını vur- guladı. Prof, Oyan. özelleştir- menin daha iyi yapılabile- ceğı açıklamalanna "gü- \enilmemesT gerektiğini belırterek. "Türidye'deki kara paranın ve kayıt dışı ekonominin bugünkü öne- mine baktığımız zaman özelleştirmenin şaibesiz yüriitülebilmesi bir kere nıümkün değildir" diye konuştu. Oyan. topluma aıt kamu varlığının küçük bir azınlığa satılmasının zaten yoksullaştırma anla- mına geldiğini vurgulaya- rak. özelleştirmenin ken- dı mantığı açısmdan bile "peşkeş mekanizması"' dı- şına çekılemeyeceğini söy- ledi. Altan Öymen, kurultayda yanştığı rakiplerine genel başkan yardımcılığı önerdi CHPVe kabbmlar hızlatıdı• Çeşitli üniversitelerin öğretim üyelerinden ve partiden aynlan eski milletvekillerinden çok sayıda kişinin gelecek hafta toplu olarak CHP'ye katılacaklan öğrenildi. Törenin 8 Temmuz Perşembe günü yapılabileceği belirtildi. renildi. Katılım için yeni PM'nin ilktop- lantısının beklendiği, tarih kesinleştiril- memesine karşın törenin 8 Temmuz Per- şembe günü yapılabileceği belirtildi. Tür- kiye Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Vakfi (TESAV) Başkan'ı Erol Tuncer de dün CHP'ye yeniden üye olmak üzere Çankaya llçe Seçim Kurulu'na başvuru- ANKARA (CumhuriyetBürosu)-Ola- ğanûstü kurultaymı tamamlayan ve par- ti meclisini (PM) oluşturan CHP'ye ye- ni katılımlar hızlandı. Çeşitli üniversitelerin öğretim üyelerin- den ve partiden aynlan eski milletvekil- lerinden çok sayıda kişinin gelecek haf- ta toplu olarak CHP'ye katılacaklan öğ- sunu yaptı. CHP lideri Altan Öymen'in 9. olağanüstü kurultayda genel başkan- lık için yanştığı rakipleri Murat Karayal- çın, Hasan Fehmi Günes \ e Ertuğrul Ğfi- nay'a genel başkan yardımcılığı önere- ceği öğrenildi. Hasan Fehmi Güneş ve Mu- rat Karayalçın'ın bu dunıma sıcak bak- tıklan belirtildi. Ertuğrul Günay daha ön- ce MYK dahil PM'de hiçbir göreve istek- li olmadığını \r urgulamıştı. CHP'de Merkez Yönetim Kurulu (MYK) ve genel sekreterin seçileceği ilk PM toplantısı salı günü saat 13.30'da ger- çekleştirilecek. Altan Oymen pazartesi ak- şamı Devlet Konukevi'nde PM üyeleri- ne yemek verecek. Genel sekreterlik ko- nusunda pazarlıklar sürerken bu konuda "yenibirgruplararası tarnşma yaşanma- ması* ve genel sekreterin uzlaşmayla be- lirlenmesi görüşü parti içinde ağırlık ka- zandı. Baykalcı ekipte genel sekreter adaylan olarakOnderSav ve Mehmet Se- vigen'in adlan öne çıkarken grubun des- teğinin bölünmemesi amacıyla adaylar- dan biri üzerinde uzlaşılacağı öğrenildi. Mehmet Sevigen, adaylıktan çekilmeye- ceğini söyledi. 10. olağanüstü kurultayda en yüksek oyualarakbirinci sıradanPM'yegirenFik- ri Sağlar da genel sekreterlik için güçlü adaylar arasında gösterilıyor. Ancak Sağ- lar'ın Baykalcı grubun desteğini alama- yacağı belirtiliyor. Mehmet Moğultoyda genel sekreterlik için adı geçenler arasın- da bulunuyor. Moğultay, PM'nin kendi- sine görev verirse yapacağını belüterek bu süreçten uzlaşmayla çıkılması gerek- tiğini söyledi. Asıl görevin partiyi iktida- ra taşımak olduğunu belirten Moğultay, genel sekreterlik konusunda Öymen'in yaklaşımının da önem taşıdığını kaydet- ti. CHP kulislerinde "Bu tablodan'arit- metikolarak ÖnderSav'ıngendsekreter- Bği çıkar" değerlendinneleri yapıldı. Genel saymanhk için de eski grup baş- kanvekili Nihad Matkap ve eski Tunce- li Milletvekıli Sinan Yeriikava'nın isim- leri konuşuluyor. Kongre girisimi sonuçsuz kaldı II başkanlanndan Çiller'e destekANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-DYP'de muhalif- lenn olağanüstü kongre gi- rişımi sonuçsuz kalırken Genel Başkan Tansu Çil- ler, Ankara'ya çağırdığı ıl başkanlanna "destekbüdi- risi" açıklattı. Boş bulunan 3 il başkanlığı dışmda, 77 il başkanının desteklediği bildiride, Çiller'in "yürüt- tüğü mücadeteylc, demok- rasi destanı yazdığT ileri sürüldü. Muhalıflerin sert dille eleştirildiği bildiride. U DYP Genel Başkanhğı ve yönetimi, kimsenin düşün- cesizce tepkilerine veya kt- şisel hesaplanna kurban edi- tecek bir makam değfldir" denildi. Çiller, daha sonra parti genel merkezinde il başkanlan ile gnıplar ha- linde görüştü. DYP il başkanlan, önce- kı gün partinin Meclis grup toplantısına katıldıktan son- ra, kendi aralannda topla- narak, destek bildirisi hazır- lığı yaptılar. Çiller'in de ön- ceki akşam Büyük Ankara Oteli'nde yemek verdiği il başkanlan, dün sabah basın toplantMyfeÇüler ve yöne- timine destek açıkladılar. Ankara tl Başkanı Nevzat Ceylan, tstanbul İl Başka- nı SüleymanSoyhı ve tzmir tl Başkanı SonerGöksel'in açıkladığı bildiriye 68'i doğ- rudan imza koyarak, 6'sı te- lefonla, 3'ü de faksla ol- mak üzere toplam 77 il baş- kanı destek verdi. Şanlıur- fa, Manisa ve Eskişehir il başkanlıklannın ise boş bu- lunduğu bildirildi. Bildiride, 18 Nisan se- çimlerinden sonra DYP için- de başlatılan tartışmalann, artık partiye zarar verir ha- le geldigı vurgulanaıak, par- tinin seçim öncesindeki he- deflerinin doğruluğu vur- gulandı. "Birtakım malum çevrelerin, genel başkanı- mın istemiyor diye oniann arzulannı yerine getirece- ğimlzi beklemeleri hayal- dü-" denilen bildiride, DYP Genel Başkanlığı ve yöne- timinin düşüncesizce tep- kilere veya kişisel hesapla- ra kurban edilecek bir ma- kam olmadığı belirtildi. Muhaliflerin olağanüstü kongre girişımini "kalkış- ma" diye nitelendiren il başkanlan, özetle şu görüş- leri kaydettiler: "Herkesşunubümelidir ki D\T. kendisini tasfryeye yöneük siyaset mühendisB- ği senaryolarını kimlerin haznimip uygulamaya kuy- duklannı gayet iyi bilmek- tedir. Onlann, DYP' nin bay- rağını ve bayraktarlığını hangidemokrasidışı amaç- larla teslim alma niyet ve projeleri içinde olduğu he- pimizin malumudur." İĞNELİ FIRÇA ZAFERTEMOÇİN "Atatürii kullammı^nda yeni b<tyut! "Sosyal güvenükreformu"adı altında IMFreçetesiniTürkiye'ye \Titturmaya çalışan hükümeün acar bakanı Yaşar Okuyan. yeni emeklilik tasansını Atatürk'ün emeklilik belgelerini göstererek savundu. Kurumun sorunlarının temel nedenlerinden olanprim alacağı, açığının üçte biri SSK'nin alacağınmyüzde 80 7 özelsektördeANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - SSK'ye müdahale edilmemesi durumunda, gelecek yıllarda hizmetlerini yerine getiremeyeceği savma İcarşı, kurumun kamu ve özel kuruluşlardan 475 trilyon 841 milyar 411 milyon 423 bin 304 lira prim alacağı bulunuyor. Prim alacaklannın tutan. kurumun bu yıl için öngörülen 1 katrilyon 200 trilyon lira düzeyindeki açığının yaklaşık üçte birine denk geliyor. Uzmanlar, SSK'nin bugün içinde bulunduğu sorunlann temel nedenlerinden bırinin prim alacaklannın tahsil edilememesi olduğuna ve prim alacaklannın düşük faizlerle 36 ay taksitlendirildiğine dikkat çektiler. Yaklaşık 476 trilyon lirayı bulan prim alacaklannın tahsil edilmesi durumunda, kurumun önemli ölçüde rahatlayacağına işaret eden uzmanlar, emekli yaşının yükseltilmesi ile prim alacaklannın tahsıli yönünde de önlem alınması gerektığini kaydettiler. SSK'nin özel ve kamu kuruluşlanndan, 192 trilyon 154 milyar 976 milyon 149 bin 748 lirası prim, 283 trilyon 686 milyar 435 milyon 273 bm 656 lirası gecikme zammı olmak üzere toplam. 475 trilyon 841 milyar 411 milyon 423 bin 304 lira alacağı bulunuyor. Ozel sektörden 386 trilyon alacak Alacaklann 386 tnlyon 24 milyar 581 milyon 207 bin 443 lirası özel sektör (alacaklann yüzde 81.2'si), 89 trilyon 816 milyar 830 milyon 215 bin 861 lirası ise kamu kuruluşlannın (alacaklann yüzde 18.88'i)borçlanndanoluşuyor. Özel sektörün borçlannm 151 trilyon 151 milyar 613 milyon 111 bin 695 lirası prim, 234 trilyon 872 milyar 968 milyon 95 bin 748 lirası ise gecikme zammından: kamu kurumlannın borçlannın 41 trilyon 3 milyar 363 milyon 38 bin 53 lirası prim, 48 trilyon 813 milyar 467 milyon 177 bin 808 lirası da gecikme zammından oluşuyor. SSK'ye belediyelerin 54 trilyon 551 milyar 729 milyon 393 bin 659 lira. KlT'lerin 30 trilyon 920 milyar 20 milyon 271 bin 662 lira, diğer kamu kuruluşlannın ise 4 trilyon 345 milyar 80 milyon 550 bin 540 lira tutannda borcu bulunuyor. Öğretim Elemanları Sendikası, hükümetin maaş zammını protesto etti 'Ekonomik terör uygulanmak isteniyor' tstanbul Haber Servisi - Öğretim Elemanlan Sendi- kası (ÖES) üyesi üniversite öğretim elemanlan, hükü- metin maaşlarına öngördü- ğü zammı tstanbul Univer- sitesi'nin merkez binasının bahçesinde (10) protesto et- ti. ÖES Genel Başkanı Prof. Dr. tzzettin Önder, hükü- meti, öğretim elemanlannın ekonomik ve sosyal bakım- dan yok edilme sürecine itil- dikleri uyansında bulundu. 1Ü Beyazıt Merkez Kam- pusu'ndaki Atatürk Anıtı önünde toplanan bir grup üniversite öğretimüyesi, hü- kümetin kendilen için ön- gördüğü ücret artışmı ve üni- versite özerkliği önünde en- gel oluşturan uj/gulamalan protesto etti. ÖES Genel Başkanı ve IÜ Iktisat Fakül- 1Ü Beyazıt Merkez Kampusu'ndaki Atatürk Anıü önünde toplanan bir grup üniversite öğ- retim üyesi, hükümetin kendileri için öngördüğü ücret arbşuu ve üniversite özerkliği önün- de engel oluşturan uygulamalan protesto etti. (Fotoğraf: UGUR GUNYUZ) tesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. tzzettin "bağunh yönetsel anlayışın", örgüt- çabası \ e emeğiyle yetişmiş öğretim lü kamu çalışanlan üzerinde yogun- laşan baskı, şiddet ve sindirme poli- tikalanna yöneldiğini kaydetti. Önder, eylem sırasında yaptığı açık- lamada, IMF kıskacı altmdaki hükü- metin, "kamu çahşanlan için yüzde 10-20 oranı arasında yapılması telaf- fiız edilen temmuz 1999 ücret aröş miktannı kesin olarak acıklamak ce- saretinden dahi yoksun bir oyalama içinde olduğunu" söyledi. Önder, kendi toplumunun taleple- rini kolaylıkla göz ardı edebilen bu 'Hakkımıa istiyoruz' Öğretim elemanlannın zorunlu ol- madıkça kendi ekonomik taleplerini, geçim zorluklannı dile getirmediği- ni belirten Prof. Önder, kamu kaynak- lan seferber edilerek uzun yıllann elemanlannın birikimlerinin, kamu üniversitelerinde toplumsal hizmete dönüşebilmesini istediklerini ve bu- nun için yarattıklan toplumsal katkı- nın karşılığında hak ettikleri ücreti is- tediklerini söyledi. Kamu üniversitelerine 30 yıl hiz- met eden bir profesörün maaşının net 391 milyon lira olduğunu belirten Önder, maddi üretim ve yaşam ko- şullannm katlanılmayacak öl- çüde yetersizleştiğine dikkat çekerek "Bu ekonomik terö- rün üzerimizden kaldınlma- suu istiyoruz. Çünkü bu ücret artısı zam sorunu dtğiL üniver- sitenin içinin boşattüması so- runudur" dedi. Önder. eğitimi kâr ve top- lumsal ayncalık kazanma ka- pısına dönüştüren özel üni- versitelere savrulmamak. ser- mayeye baş eğmemek karar- lılığında olduklan için hakla- n olan ücreti istediklerini kay- detti. ÖES lstanbul Şube Başka- nı Prof. DT. Tahsin YeşUdere de vergi borcunu ödemeyen kesimle bütçenin yansına, cı- lız vergi gelirlerinin ise üçte ikisine kendi belirlediği öl- çülerle el koyan fınans kesi- minin, bordro gardiyanlan ol- duğunu söyledi. Bordro gardiyanlannın, kamusal erkin koruma ve gölgesinde, bordro mahkûmlannı köle gibi çalıştırarak sermaye-girdi maliyetini en düşük düzeyde tutarak kârlannı yükseltme- ye çalıştığını \Tirgulayan Yeşildere, üniversite öğretim elemanlannın da içinde bulunduğu bu durumun gide- rek ağırlaşan bir tempoda devamlılık gösterdiğini kaydetti. Yılmaz: Henüz taslak Emeklilik yaşında yumuşama işareti ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz. emeklilik yaşı- nı kadın ve erkekler için 62 olarak öngören Ça- lışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı çalışma- sının taslaktan ibaret olduğunu. Ekonomik Sosyal Konsey ve Bakanlar Kurulu'nda yapı- lacak görüşmeler sonucunda yeniden şekille- neceğini ve bu arada bazı kaygılann giderile- ceğini söyledi. ANAP Genel Başkanı Yılmaz, dün Türk-lş Genel Başkanı Bayram Meral ve TtSK Genel Başkanı Refik Baydur ile görüştü. Bayram Meral, 10 bin 800 gün prim ve 62 yaşın kabul edilmesi durumunda Türkiye'de yılda 4 ay ça- lışan bir tanm işçisinin 90 yılda, 6 ay çalıştı- nlan mevsimlik işçilerinin de 60 yılda ancak emekli olabileceklerine dikkat çekti. Tasanyı bu biçimiyle kabul etmelerinin mümkün olma- dığını belirten Meral, aynca Yılmaz'a "Me- zarda emekfiliğe karşıyn" sözlerini anımsat- tı. Mesut Yılmaz ise sosyal güvenlik sistemi- nin açığının sürekli olarak bütçeden karşılan- mak durumunda olduğunu belirterek "Deniz bitmiştir. Sosyal güvenlik duvara çarpnuştır. Böyle devam ederse tüm çahşanlar zarar göre- cektir. Şimdi yapılan, 8 yıl önce yapılan hata- nm(emekli]ikyaşsınınnınkaktırüması)düzet- tümesinden ibarettir" dedi. Yılmaz, emeklilik yaşını 62 olarak öngören çalışmanın henüz Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nm ha- zırladığı bir taslaktan ibaret olduğunu belirte- rek "Bu taslak önce Ekonomik Sosyal Kon- sey'de görüşûlecek,daha sonra da konu Bakan- larKurulu'nda karara bağtanacak. Bu süreiçin- de elbette dile getirilen çeşhü endişeler de ele ahnacakvedüzeHikcektir.Biz,dahaönceemek- lilik yaşı düzenlemesini getirdiğimizde 5 yühk bir geçiş süresi öngörmüştük. Şimdi de mutla- ka bir geçiş süresi öngörülecek ve kazanılnuş haklar komnacakOr 7 * diye konuştu. Yılmaz, sosyal güvenlik reformunun yaşla sınırlı olmadığını belirterek bu paket içinde iş- sizlik sigortası ve kaçak işçi çahştınlmasına son verecek düzenlemeleri öngören yasa tasanla- n da bulunduğunu söyledi. Yılmaz, "Ancak, bunlar bir yasa içinde ele alınama/dı. Bunlar ay n ayn yasa konulandır \e peş peşe Meclis'e getiriİecektir'' dedi Ankara Ticaret Odası 'Hükümete 6 ay süre veriyoruz' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Sinan Aygün, Vergi Yasası ile getirilen "maK milat" ve "ne- reden bukhuT uygulamalannın kaldınlması- nı isterken hükümete 6 aylık avans tanıdıklan- nı bildirdı. ATO meclisi dün toplandı. Toplan- üya kaülan Sanayi ve Ticaret Bakanı KenanTan- nkulu. polıtikalannın gereksinimlerle örtüşe- ceğini vurguladı. Mükellefi taciz eden ve sıkın- tıya sokan verginin, çağdaş olamayacağını an- latan Tannkulu. pratik vergi usullerinin uygu- lanması gerektiğine işaret etti. Sosyal güvenlik reformunun uzun vadeye yayılarak gerçekleştirilebileceğini kaydeden Tannkulu şöyle konuştu: "Türkiye'aebugün do- ğum, hayatta kalma gibi istatistikkrçoksağhk- h degiL Özaman neye göne emeklilik yaşının 55 mi olsun, 62 mi olsun dîye söylüyorsunuz. Sa- deceo konu üzerinde görüş belirten. sesleri çok çıkan adeta yaygara yapan kişilerin bağınp ça- ğırdığı bir konu haline geliyor." ATO Başkanı Aygün de konuşmasında, hü- kümetin 1 aylık çalışmalannı değerlendirdi. Vergi Yasası'nı eleştiren Aygün, "Bu yasa bir reform olsa, piyasalan durgunluğa khier miy- di? Vergi gelirleri, istihdam, üretim, ticaret dü- şer miydi" dedi. Yurttaşlann devlete güven- mediğini anlatan Aygün, mali milat uygula- masmın yasal çerçeveye oturtulamaması nede- niyle 100 milyar dolarlık kayıt dışı paranın yal- nızca4 mih/ar dolannın bloke edilebildiğini kay- detti. Türkiye'nin 2003 yılına kadar toplam 61 milyar dolar dış borç ödeyeceğini, devletin ye- ni borçlanmalara gitmesinin kaçınılmaz ola- cağını vurgulayan Aygün. biran önce IMF ile Dünya Bankası ile olan ilişkilere yeni bir bo- yut getirilmesini istedi. Aygün, sosyal güven- lik konusunda hükümete tam destek verdikle- rini bildirdi.