18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
16 TEMMUZ1999 CUMA • • • • CUMHURİYET SAYFA HABERLERİN DEVAMI 19 TURKIYE Istanbul Edirns J 5 2 9 Sinop PB 27 Adana PB 32 B 31 Samsun PB 27 Mersin PB 30 Kocaeli B 30 Trabzon Çana<ka)e PB 31 Giresun Izmir PB 33 Ankara B 27 Diyarbakır A 38 Manısa _B 28 Şanlıuffa A 39 B 29 Mardin A 35 PB 35 Eskişehir B 28 Siirt A 36 Aydırı Denizi PB 37 Konya B 28 Hakkâri B 26 B 32 Sıvas PB 27 Van PB 26 Zonguldak B 26 Antalya PB 37 Kars B 21 £ 2 5 Parçab bulutlu Bütun bölgeler parçad yeryer çok bulutlu, Do- ğu Karaderaz, Doğu Anadolu'nun kuzeydo- ğusu ile Trakya, Mar- mara'nın doğusu, Iç Ege, Akdeniz'ın ıç ke- sımten, iç Anadofu'ncın güney ve batts ıle Bo- lu, Zonguldak çevrelen sağanak ve gökgurül- tûlüsağanakyağışlı.dı- ğer yerier az bulutlu ve açıkgececek. DIS MER OsJo PB 20 Helsinki Y 29 Stockholm PB 26 Londra PB 24 Amsterdam PB 22 Brüksel PB 24 Paris PB 24 Bonn PB 26 Münih B 26 Zürih Beıiin Budapeşte Madnd Viyana Belgrad Sofya Roma Atina PB Y B PB Y Y PB PB 27 27 33 26 28 29 29 32 PB 26 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bişkek Tiflis Kahire PB PB Y B Y PB Y B 2/ 28 27 29 32 26 30 36 B 36 i S<siı Buluttu kÇoKbulutiu GUNCELcÜNEYT ARCAYÜREK I Baştarafi 1. Sayfoda tili" diye niteteyecek ölçekte kendinden geçmiş, bi- lincim yitirenlere özgü başlıklaıia çıktı. Olaylan saptırmakta mahir olan bir diğer gaze- te; Yeni Şafak! AvrupaveAmerika'nın, Kıbns sorununu istedik- leri kıvamda çözebilmek için Ecevit'e güvendikle- rini yazıyor. Oysa Ecevit, aylardır KKTC'yi gözden çıkaran, Türkleri azınlık durumuna indirgeyecek bir Kıbns devletini asla kabul etmeyeceğimizi söylüyor. Ecevit'e vurmak için, kimi yönlerini saptırarak 1974'teki Kıbns Banş Harekâtı'nı karalamak, Türk tarihini karalamaktan öteye bir anlam taşımıyor. Yıllar sonra, banş harekâtını herkes bir yönüyle ele alıyor. Son olarak "Kıbns Komplosu" adıyia yayımlanan kitapta "Ada'ya Türkçıkarmasınınbû- tün hazırtıkiannı CIA'nın önceden bildiği" yazılı. Gerçek kısaca şu: Makarios'un Türklere karşı kanlı eyiemlerinden sonra, Ada Rumlarının terör çetesi EOKA'nın katil şeflehnden Samson darbe yaptı. Makarios Ada'dan kaçtı. Samson darbesinin tek hedefi Türkleri yok et- mekti. Ecevit, Zürih ve Londra antlaşmalannda yer alan "garantör devlet sıfatıylaAda 'ya müdahale "ye ka- rar vefdi. öteki garantör devletlerden biri olan Ingiltere ile görüşmelerde bulunmak için -yanına aldığı az sa- yıda gazeteciden biri de bendim- Londra'ya uçtu. Başbakan Harold Wilson ve Dışişleri Bakanı Callaghan a "Ada'ya bıriikte askeri bir müdaha- le" önerdı. Hazırdtk, karariıydık Görüşmeden sonra, büyükelçiliğimizde Ecevit'in bize anlattığına göre Ingilizler müdahate yanlısı de- ğildi. Hatta Başbakan VVilson, Türkiye'nin "deni- zaşın askeri bir müdahale yapabileceğinden" de kuşkuluydu. VVitson, VVashington'a bilgi vermek için sık sık dı- şan çıkan Callaghan'a sordu: "Türkier askeri bir müdahale yapabilirter mi?" Callaghan'dan olumlu yanıt aldı. VVashington, Ingiltere'den olumsuz yanrt alan Ecevit'in hemen Türkiye'ye dönmemesini, birgün daha Londra'da alıkonmasını istedi. ABD, Ecevit'i askeri müdahaleden vazgeçirmek için dışişleri bakan yardımcılanndan Sisco'yu Londra'ya -sonra Ankara'ya- gönderdi. Nafile! Şair Ecevit, artık şahindi. Ingiltere gezisi o kadar acele planlandı ki, rah- metli Örsan Öymen'le ben Londra'ya pasaport- suz ye.parasız gittık. DÖnüşte, uçakta biz ön kottuklarda yorgun ar- gın uyurken arka koltuklarda -sonradan öğrendik- Başbakan Ecevit'le askeri uzmanlar, Türk askeri Ada'ya çıkarken Rumlara havadan atılacak banş bildirilerinin metnini hazırladılar. Ingilizyazarlarşimdi, "CIA'nın, banş harekâtı ile ilgili hazıriıklanmızı aylarca önceden bildiğini" ya- zıyoriar. Harekâttan bir hafta önce, evet. Zira Ecevit ka- rariılığımızı Londra'ya söylemiş, ABD'ye açıkça du- yurmuş, Ankara'da yabancı misyonlann kufağına müdahale hakkımızı kullanacağımız fısıldanmıştı. Kıbns'a olası askeri müdahale için aylar değil, yıl- lardır hazırianıyorduk. Zira 1967'de, çok fazla sayıda Yunan askerinin Ada'dan çıkanlmasını sağlamak ve karariılığımızı kanıtlamak için çıkarma hazjriıklan yapıldı. Mersin limanında harekât gününü bekleyen as- kerierimizi, Ada'ya "şileplerie" çıkaracaktık. Dünyanın en zor askeri operasyonlanndan olan denizden çıkarmayı şileplerie ger-çekleştirmek! Olacak iş değildi. Türkiye, Başbakan Demirel'in emriyle 1967'den itibaren Gölcük'te yeterince çıkarma gemisi inşa etti. 1974'te ben, o teknelerden biri ile tek gazeteci olarak askerlerimizte birlikte ateş altında Ada'ya çıktım. Dönüşte Başbakan Ecevit, Ada'da neler olup bittiğini sordu. "Suyok" dedim. Asker, tuzlu zeytin ve peynir yi- yor, susuzluk çekiyordu. Güldü: "Biliyonım. Su tankerieriyolda" dedi. öyle büyük olay ki; tek eksiğimiz sadece su idi! Yağmurtu kGökgfrültulü Polis sorgusunda ölüme soruşturma • Baştarafı 1. Sayfada Yelden'in işkence gördü- ğüne ilişkin doktor raporu olduğunu öne sürerek iş- kencecilerin bir an önce ce- zalandınlmalannı istediler. Avukat Türkan Aslan'm başvurusu üzerine Izmir Cumhuriyet Savcılığı'nca açılan soruşturma sürdürü- lürken Alpaslan Yelden dün tedavi gördüğü Yeşilyurt Atatürk Devlet Hastanesi Beyin Cerrahisi Yoğun Ba- kım servisinde yaşamını yi- tirdi. Çocuklannın ölüm habe- rini alan ailesi ve avukatı, hemen hastaneye giderek otopsi yapılmasmı istediler. Yelden'in ölüm haberine çok üzüldüğunü belirten îz- mir Emniyet Müdürü Ha- san Yücesan ise olayla ilgi- li olarak Izmir Cumhuriyet Savcıhğı'nca soruşturma açıldığını, aynca kendisinin de idari soruşturma başlat- tığını söyledi. Yücesan iş- kencenin savunulacak bir yönü bulunmadığını belir- terek şunlan söyledi: "Olayı yeni öğrendim. Benim görev yapttğun yer- lerde kimseye kötü muame- le yapılmamıştır. Polisle, halkı kaynaşünnaya çahşan bir kişiyim. İşkence, kötü muameie ve dayağı hiçbir zaman benimseınediğimgi- bi hep karşısında ok)um. Bana bu çocuğun ailesi- nin şikâyeti ulaşüğı gûn so- ruştiırma başbtbm. Şu ana kadar gözalüna alınan gen- ce işkence, kötü muameie yapıldığına ilişkin bilgi ve bulgu gelmedi. Alpaslan Yelden'in sorgusunu yapan göreviifcr haklanda soruş- turma açtim. İşkence ve kö- tü muameie yapıldığma iliş- kin bilgi gekiiği anda bu gö- revHleri hemen açığa akrun. Bu genç düşmüş oUbilir, kalp krizi geçirmiş oiabüir. Bu konuda aynntılı açıkla- ma yapnuun mümkûn de- P." Alpaslan Yelden'in avu- katı Türkan Aslan, olayla il- gili olarak kendilerinin de geniş araştırma yaptıklan- nı, doktorlann verdiği ra- porlara göre. müvekkilinin işkence gördüğünü ve iş- kence sonucu yaşamını yi- tirdiğini öne sürdü. TBMM'de dinci ittifak • Baştarafi 1. Sayfada ek yapdmasına itişkin yasa tasana" olarak dün TBMM Milli Eğitim Komisyonu'nda ele alındı. MHP Grup Başkanvekili tsnu- ü Köse ve ANAP Bolu Mılletvekili Avni Akyol'un aynı yöndeki yasa Önerileriyle birleştirilerek görüşülen tasan, ilk ve orta- ögretim kurumlannda okutulan zorunlu din dersleri dışında Kuranıkerim ve Türk- çesini öğrenmek, hafizlık yapmak ve dini bilgi almak isteyenler için Diyanet Işleri BaşkanlığVnca Kuran kurslannın açılabi- lecegini hükmebağlıyor. Tasan, ilköğrctim öğrencilerinin istege bağlı olarak yazın Ku- ran kurslanna gidebilmesinin yolunu açı- yor. îlköğretimin 5. sınıfını bitirenler için tatillerde ve Milli Eğitim Bakanlığf nın de- netim ve gözetiminde yaz aylannda Kuran kurslan açılabileceği öngöriilüyor. Komisyonda tasan üzerinde genel bir uzlaşma doğmasına karşın, FP'liler, ilköğ- retimin 5. sınıfından sonra verilecek din eğitiminin yeterince "yararlı otanayacağı- nı" belirterek Kuran kurslanna gitme ya- şının ilköğretimin başlangıcı olan 7'ye çe- kilmesini, bu olamıyorsa okullara Kuranı- kerim dersi konulmasını istediler. FP'lile- rin Kuran kurslanna gitme yaşının ilköğ- retimin başlangıcına çekilmesi yönündeki görüşlerine hükümet ortağı partilerden MHP ve bazı ANAP'lı üyeler de destek verdi. Avni Akyol ve lsmail Köse, hükümet ta- sansının esas alınmasını isterken ANAP Rize Mılletvekili Ahmet Kabil samimi ıs- teklerinin Kuran kurslanna gitme yaşının aşağı çekilmesi olduğunu, ancak bu duru- mun Anayasa Mahkemesi'nden döneceği- ni belirterek hükümet tasansının benim- senmesini istedi. DSP Ankara Milletveki- li AyşeGürocak, Kuran kurslanna gönder- me yaşı düzenlenirken çocuklann pedago- jik durumlannın da göz önünde bulundu- rulması gerektiğini, oldubitti şeklinde ve- rilecek bazı bılgilenn çocuklarda "kendi- leriyle banşık oJmama" sonucu doğurabi- leceğinı v urguladı. Bunun üzerine söz alan MHP Istanbul Milletvekili Bozkurt Yaşar Oztürk çocuklann anaokulundan itibaren bale, müzik, yabancı dil kurslanna gönde- nldigıni ya da anaokulunda bu derslenn verildiğini savunarak "Okula başlanu ya- şı neyse,Kuran kurslanna başuuna yaşı da oobun" dedi. MHP Bıtlıs Milletvekili tb- rahtaı HaH Oral ıle ANAP Diyarbakır Mil- lervekılı Abdulbaluk Erdoğmuş da bu gö- rüşe destek verdiler. Erdoğmuş. "8-9 yaş- lanndaJdçocuklannagüvenmeyen bir dev- let tnlsytp Türkiye'ye yataşnutz" görüşü- nü savundu. Eğilimlerin ortaya çıkması üzerine FP'li- ler bu yönde önerge hazırlığı başlattılar. Bunun üzerine DSP'li Komisyon Başkan- vekilı Haiil Çahk ile görüşmelen izleyen MHP Grup Başkanvekili lsmail Köse dı- şan çıkarak bir süre görûştüler ve telefon- la da liderlerine danıştılar. Yürütülen kulis üzerine hükümeti temsilen komisyondabu- iunan Devlet Bakanı Hasan Gemid tasan- Datuştay'ın örnekkaran ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - TBMM'deki tüm siyasi partilerin 8 yıllık eğitime katmaya çalıştiğı Kuran kurslan konusunda Danıştay'm örnek karan göz ardı ediliyor. Danıştay 8. Dairesi. Diyanet Işleri Başkanlığı Kuran Kurslan Yönetrneliği'nde bu yöndeki değişiklıgi iptal etmişti. Danıştay, çagdaş eğitim için şu etkenlere dikkat çekmişti: • 18 Ağustos 1997'de Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren yasa ile ilköğretimin 8 yıllık okullardan oluşacağı, bu okullarda kesintisiz eğitim yapılacağı. bitirenlere ılköğretim diploması veriJeceği öngörülmüştür. # 5. stnıfi bitiren çocuklann hafta sonlan ve yaz aylannda Kuran kurslanna gidebilmesi, açıkça 8 yıllık zorunlu eğitim yasasına aykın bir ilkedir. # 8 yıllık zorunlu eğitim yasasının amacı, kamuoyunca da bilindiği üzere pozitif bilimleri yeterince ögrenememiş, çağdaş eğitimini tamamiamamış küçüklere, henüz bilinçlenmeden teokratik eğitim verilmesinin pedagojik ve psikolojik mahzurlannm giderilmesi ve Tevhid-i Tedrisat Yasasının (Öğretimin Bırliği) öngördüğü eğitimde birliğin sağlanmasıdır. # Okullarda zorunhı din kültürü ve ahlak bilgisi dersi okutulmaktadır. Daha ileri düzeyde eğitim almak isteyenler, 8 yıllık eğitimi bitirdikten sonra imam-hatip liselerine, daha sonra da ilahiyat fakültelerine gidebilirler. yı geri çekmek istediğini bildirdi. Daha ön- ceki uygulamalarda hûkûmetin tasanyı ge- ri çekebilmesine karşın MHP'li Komisyon Başkanı Abdurrahman Küçük tasan gün- deme alındığı için bakanın değil, başbaka- nın geri çekebileceğini ileri sürerek bu is- temi geri çevirdi. Gemici, hükümet adına komisyonda bulunduğunu bildirmesine karşın Küçük karannı değiştirmedi. Komisyon başkanlık divanı üyeleri bu- nun yerine ara formül olarak tasanyı alt komisyona çekmek istediler. DYP ve FP'li- ler buna karşı çıkınca MHP ve ANAP'lı- lar, "O halde alt komisyon 2 saat çalıssın, ö^eden sonra raporunu üstkomisyona sun- sun. hemen ardmdan da genel kurulda bu- gün görüşeüm" önerisini getirdıler. Yapı- lan oylama sonucunda bu önen kabul gör- dü. Alt komisyon önerisinin oylamasında bazı ANAP ve MHP'li üyeler "çekimser" kaldı. Tasannın alt komisyona sevk edilme- sine karşı çıkan DYP Erzurum Milletveki- li Ayvaz Gokdemir, komisyonun dışandan yönetildiğını ileri sürerek hükümet ortak- lannı protesto ettiğini bildirdi. DYP ve FP bu gelişmeler üzerine alt komisyona üye vermediler. Komisyonun öğleden sonraki bölümünde ise FP ve DSP'li üyeler arasm- da tarhşma çıktı. Hükümet ve komisyon başkanlık divanı üyelerinin yaklaşık yanm saat geç geldiği görüşmeler öncesinde DSP'li Perihan Ydmaz, Kuran kursu söz- cüğünün "antipati" yarattığını belirterek "ÎEa herkes hoca olmak zorunda değil, ço- cuklannuza bilgi beceri öğreteiim. Din ög- retimi zaten okuliarda vtriliyor" deyince tartışma çıktı. FP'li Avni Doğan, "Ben de sizeanü'pati duyuyorum'' deyince Yılmaz, "O zaman ben de sizeannpan' du>ıı>oruın, bale eğitimini. müzik eğitimini bitirdiniz. Neden devletin ögretmenlerine güvenmi- yorsunuz" diye çıkıştı. Gemici'nin gecikmeli olarak gelmesi- nin ardından görüşmelere geçildi. Görüş- melen Milli Savunma Bakanlığı Kanunlar Kararlar Müdürü Hikntet Akça'nın izle- mesini de FP'liler eleştirdi. Akça ise "izte- yia" olarak toplantıyı izlediğini belirtir- ken basın mensuplanna da daha sonra Mil- li Savunma Bakanı Sebahattin Çakmakoğ- hı'nun görevlendirme yazısını gösterdi. Koalisyondaki anlaşma sonucu FP'nin, yaz Kuran kurslanna gitme yaşının 7'ye indi- rilmesi ve okullara Kuran dersi konulma- sına ilişkin iki ayn önergesi reddedildi. MHP'li üyeler de kendilerinin verdikleri yaz Kuran kurslanna gitme yaşının aşağı- ya çekilmesine dönük önergeye "ret" oyu kullandılar. Tasan mevcut biçimiyle ko- misyonda kabul edildi. Başkan Küçük, ta- sannın genel kurulda görüşülmesi önerisi- ni alelacele oylarken DSP'li Çalık "Buna gerek yoktu" diye uyanda bulundu. GUNDEM MUSTAFA BALBAY • Baştarafi 1. Sayfada Cumhurbaşkanı Süfeyman pemirelin 3 günlük Israil, Filistin, Ürdün gezısinde en çok konuşu- lan konulann başında "su" geli- yordu desek geziyi sulandırmış ol- mayız. O zaman bugünkü yazıyı buraya kanalize edelirlf Israil'in daha çok içme suyuna gereksinimi var. Türkiye'nin de GAP'taki sulamayı bilimselleştir- meye... Her iki konu da uzun sü- redirgündemde. Seyirdeğişmez- se ikisinde de yılın sonuna dek so- mut adımlar atılabilir. Misafirliğimizi bilip ev sahibi ül- kenin sorunundan başlayalım. Is- rail tatlı su gereksinimini büyük öl- çüde deniz suyunu damıtarak sağlıyor. Netanyahu döneminde buna daha çok ağırlık verildi. An- cak bu yöntem gereksinimin tü- münü karşılamıyor. Şimdi yeni- den, "Manavgat'tan şe/ale, se- beplensin yedi sülale" diyorlar. Yedi sülaleyi boşuna söyterniyo- ruz. Ürdün de Manavgat'ın suyu- nu istiyor. Israil'in her yıl Ürdün'e 50 milyon metreküp su vermesi gerekiyor. Bu yıl rakam 8 milyon- da kaldı. Temel neden kuraklık. Ik- limdeki kuraklığın vicdan kuraklı- ğını da getirip getirmediğini kes- tirmek zor! Israil'de yaygın olarak kullanı- lan, tanmla ugraşan kesimin ya- kından bildiği ilginç bir sulama sis- temi var; "damlama sulama". Kudüs biraz zorlanarak da olsa yeşertilmiş bir kent. Herağacın di- binde, küçük siyah birhortum dik- kati çekiyor. Dizi dizi çiçeklerin arasında sıra sıra hortumlar var. Sulama zama- nı geldiğinde musluk biraz açtlı- yor ve ağaçlann, çiçeklerin kökü- nün hemen dibine su damlamaya başlıyor. Kudüs ile Tel Aviv arasındaki ta- nm alanlannda da benzer yöntem kullanılıyor. Buyöntemleeldeedi- len tasarruf yüzde 90'a yakın. Is- raillileraklagelecek hertürlüyön- temi kullanarak ülkelerinin yüzde 6'sınıağaçlandırmışlar. Her doğan çocuk için bir ağaç dikiliyor. Onunla büyüsün diye. Her ölümün ardından bir ağaç dikiliyor, arka- sında yaşam bıraksın diye. Işi yay- gınlaştınyoriar: "Hastalandığınızda sağlığınıza kavuşunca ağaç dikin!" Su kıtlığı camileri de etkiliyor. Şadırvanlar güzel bir anıt olarak işlevini sürdürürken, namaz kılma- ya gelenler yüksekçe duvar diple- rine konmuş bidonlardan "damla- ma aptes "alıyoriar. Su damlayla toprak gramla Konuyu suyun dışına taşırma- yacağımızı söylemiştik, ancak Is- rail'deki görünümü şöyle özetle- yebiliriz: Su damlayla toprak gramla. Israil ile Filistin arasındaki banş görüşmelerinin ana halkalanndan birini toprak paylaşımı oluşturu- yor. Toprak konusunda genellikle, "bir milim, bir santim, bir kanş" tanımlamalan kullanılır ama bu bölge için gerçekten ölçü gramla. Türkiye boyutuna gelirsek... Gerek GAP Idaresi Başkanlığı ge-; rekse Devlet Su Işleri yetkilileri resmi ziyaretten üç gün önce Is- rail'e geldiler. Alt düzeyde pişirilen aşın servisi resmi ziyaret sırasın- da yapıldı. Buna göre, ortak bir komite oluşturulacak. Bir ay için- de GAP bölgesinde su kullanımı eğitimine başlanacak. 1999 so- nunda da bu konuda ayn bir an- laşma imzalanacak. Anlaşmanın hedefi sadece GAP'ın daha sağ- lıklı sulanmasına yönelik değil, bu- radaki deneyımin Orta Asya'ya da aktanlması planlanıyor. Böylece Israil, Türkiye hortumunu da kul- lanıp Orta Asya'ya ikjinç bir sızma yapabilir. Türkiye'nin dünyada 28 ütkeyie yaptığı askeri eğitim ve işbirliği an- laşmalanndan birinin Israil ile ol- duğunu dün anımsatmıştık. Gezi- de Genelkurmay Başkanlığı'nı Tümgeneral Fuat Büyükcivelek temsil ediyor. llişkilerin bu boyu- tuna daha sonra değineceğimizi vurgulayıp devam edelim. Başlıkta altını çizdiğimiz Israil ile 'GAP'asite arttınmının tekstilden gıdaya, oradan hayvancılığa ka- dar uzaması planlan/yor. İlk aşa- mada GAP bölgesinde yatınm yapmayı planlayan firma sayısının 10'a yaklaştığı bize verilen bilgiter arasındaydı. Konu su oJunca önüne set çek- mek zoriaşıyor. Manavgat'la GAP ilk bakışta birbirinden çok farklı konular gibi görünse de önümüz- deki yüzyılda suyun petrol kadar önem taşıyacağını gösteriyor. Petropolitiğe, jeopolitiğe yeni bir kardeş geliyor Hidropolıtık! Can Yücel Askeri araç kaza yaptı 10 şehit yeniden • Baştarafi 1. Sayfada Hastane yetkililerinin verdigi bilgiye göre, kulak bunın boğaz servisinde ya- tan Yücel'in tetkiklerine başlandı. Tetkiklerin so- nuçlanna göre Yücel'e uy- gun tedavi yöntemlerinin belirleneceğini kaydeden yetkililer, şairin hastanede kalış süresinin ise çeşitli uzmanlık dallanndaki he- kimlerden oluşan ekibin önerisi doğrultusunda aile- si tarafından kararlaştınla- cağını bildirdiler. DtYARBAKIR(CumhuriyetBürosu)-Şır nak'ın Beytüşşebap ilçesi Dağaltı köyü ya- kınlannda operasyondan dönen askeri bir araç şarampole yuvarlandı. Kazada 10 aske- rin şehit olduğu, 4'ünün de yaralandıgı açık- landı. Şımak'ın Beytüşşebap ilçesi kırsalın- da operasyondan dönen askeri bir panzer he- nüz biiinmeyen bir nedenle dün sabah saat 07.30 sıralannda Dağaltı köyü yakınlannda şarampole yuvarlandı. Kazadajandarma ûst- çavuş Mustafa Sanjandarma uzman ça\oış- larEmin Açıkgözve Zafer Kıucarslan ilejan- darma komando onbaşı Alkın Aydın ve Se- lim Kandabaş,jandarma erleri Cantürk Ka- sap. Ümit Kefelioğlu. Nihat Budak. Adem Güngörve Adem Alöntaş şehit olurken Ümh Esmer,AB Rıza Gülşea Mdih Demirve Eyüp Bahkçı adlı erler yaralandı. Şırnak Tümen Komutanlığı Askeri Hastanesi'nde tedavi al- tına alınan yaralı askerlerin sağlık durumla- nnın iyi olduğu belirtildi. Şehit askerlerin cenazelerinin ise bugün düzenJenecek olan törenden sonra metnle- ketlerine gönderileceği bildirildi. Erzincan'ın Refahiye ilçesi Aydoğan kö- yünde Ahmet Ağcagöz (60), oğullan Sedat (16) ve Hakan Ağcagöz (19), Murat Ağa>il- Az(15) veFatihDogan'ı (16) katlederı terö- ristlerin yakalanması için bölgede operas- yonlar sürüyor. Yetkililer 5 kişiyi öldüren terörist grubun daha önce de Refahiye'nin Topağaç köyünde 4 çobanı öldüren grup o- labileceğini bildirdiler. TBMM Başkanı Yrf- dırun Akbulut, Refahiye'deki katliamı kına- yarak, "Hainlerhakettfldericez^ıerveyageç bulacaklardır" dedi. 7 -17 TEMMUZ 1999 Rai müziğin prensi Istanbul'da.. İstanbul "Aicha" ile coşacak. 6. Uluslararası İstanbul Caz Festivali Khaled konseri ile kapanıyor. Yer. Cemil Topuzlu Açıkhava Sahnesi Tarih: 17.07.1999 S a a t 2 1 : 3 0 . - • • • • Biletler Atatürk Kültür Merkezi Festival Gişesi, Uzelli (Şaşkmbakkal), Carousel (Bakırköy), Capitol (Altunizade), Akmerkez (Etiler) Alışveriş Merkezleri'nden temin edilebilir. Emirates Emirates'in değerli katkılarıyla FESTİVAL SPONSOBU KURUMSAL SPONSORLAR KOCBANK V RENAÜ1J Bu iian Cumhuriyet Gazetesı'ntn katkısıyla yayıntanmtştır. Cumhuriytt Gönlünüzce bir tatil için aradığınız her şey HOTE FEYE PINflRfl'da DİNLEIUİm, YENİLEniİni. 143 Oda, Konferans Satomj, Yüzme Havuzu, Çocuk Havuzu, Çocuk Bahçesı, Televizyon ve Oyun Odası, Fitness Center, Sauna, Disco, Voleybol, Baskett»!. Masa Tenisi, Tenis Kortu, Bilardo, Sat 7V, Klima, Saç Kurutma Makkıesi, Odada Emanet Kasası, Çocuk KulübO, Direkt Tetefon, 3 Kanal Müzik İKİ KISILIK ODADA , 3.800.000.- TL. KİSIBASIIMA V P 0-B Yas ucretsc, 7 1 ? vas' 50 ındirımli 9 * * *•?«•* KUŞADASI'NDA KEYÎFLÎBİR TATÎLİ ONURA OTEL'DE GEÇİREBÎLÎRSİNÎZ. Odalaraa; özel banyo, saç kurutma makinesi, telefon, klima, mini bar, TV, uydu yayını. Açık ve kapalı restaurantlar, barlar, toplantı salonu. Aynca denize sıfir konumda özelplaj. Yiyecek ve içecek: Modern bir mutfak, sabah ve —-. - =- ... - • akşam yemekleri açık büfe olup taze •TjT ff sağhklı ve hafif. §ğ | l Spor ve eğlence: Tenis kortu, açık \ CL. Wk ._». _ kapalı yüzme havuzu, çocuk havuzu, Türk hamamı, sauna, masaj, mini fitness club, masatenisi, su sporlan. Animasyon: Gün boyunca çeşitli spor | aktiviteleri. Akşamları canlı müzik, dans ve çeşitli animasyonlar. Diğer: 24 saat oda servisi, çamaşır servisi, hemsire, revir, rent a | car, otopark, alışveriş merkezi. Kişi başı yanm pansiyon: 15.000.000.TL. |ğg-. ONURA HOTEL KUŞADASI Tel: (256) 614 85 05-12 pbx Faks: (256) 614 37 27
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle