Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
16 TEMMUZ1999 CUMA • • • • CUMHURİYET SAYFA
HABERLERİN DEVAMI 19
TURKIYE
Istanbul
Edirns
J 5 2 9 Sinop PB 27 Adana PB 32
B 31 Samsun PB 27 Mersin PB 30
Kocaeli B 30 Trabzon
Çana<ka)e PB 31 Giresun
Izmir PB 33 Ankara
B 27 Diyarbakır A 38
Manısa
_B 28 Şanlıuffa A 39
B 29 Mardin A 35
PB 35 Eskişehir B 28 Siirt A 36
Aydırı
Denizi
PB 37 Konya B 28 Hakkâri B 26
B 32 Sıvas PB 27 Van PB 26
Zonguldak B 26 Antalya PB 37 Kars B 21
£ 2 5 Parçab bulutlu
Bütun bölgeler parçad
yeryer çok bulutlu, Do-
ğu Karaderaz, Doğu
Anadolu'nun kuzeydo-
ğusu ile Trakya, Mar-
mara'nın doğusu, Iç
Ege, Akdeniz'ın ıç ke-
sımten, iç Anadofu'ncın
güney ve batts ıle Bo-
lu, Zonguldak çevrelen
sağanak ve gökgurül-
tûlüsağanakyağışlı.dı-
ğer yerier az bulutlu ve
açıkgececek.
DIS MER
OsJo PB 20
Helsinki Y 29
Stockholm PB 26
Londra PB 24
Amsterdam PB 22
Brüksel PB 24
Paris PB 24
Bonn PB 26
Münih B 26 Zürih
Beıiin
Budapeşte
Madnd
Viyana
Belgrad
Sofya
Roma
Atina
PB
Y
B
PB
Y
Y
PB
PB
27
27
33
26
28
29
29
32
PB 26 Şam
Moskova
Aşkabat
Astana
Taşkent
Bakû
Bişkek
Tiflis
Kahire
PB
PB
Y
B
Y
PB
Y
B
2/
28
27
29
32
26
30
36
B 36
i S<siı Buluttu kÇoKbulutiu
GUNCELcÜNEYT ARCAYÜREK
I Baştarafi 1. Sayfoda
tili" diye niteteyecek ölçekte kendinden geçmiş, bi-
lincim yitirenlere özgü başlıklaıia çıktı.
Olaylan saptırmakta mahir olan bir diğer gaze-
te; Yeni Şafak!
AvrupaveAmerika'nın, Kıbns sorununu istedik-
leri kıvamda çözebilmek için Ecevit'e güvendikle-
rini yazıyor.
Oysa Ecevit, aylardır KKTC'yi gözden çıkaran,
Türkleri azınlık durumuna indirgeyecek bir Kıbns
devletini asla kabul etmeyeceğimizi söylüyor.
Ecevit'e vurmak için, kimi yönlerini saptırarak
1974'teki Kıbns Banş Harekâtı'nı karalamak, Türk
tarihini karalamaktan öteye bir anlam taşımıyor.
Yıllar sonra, banş harekâtını herkes bir yönüyle
ele alıyor. Son olarak "Kıbns Komplosu" adıyia
yayımlanan kitapta "Ada'ya Türkçıkarmasınınbû-
tün hazırtıkiannı CIA'nın önceden bildiği" yazılı.
Gerçek kısaca şu: Makarios'un Türklere karşı
kanlı eyiemlerinden sonra, Ada Rumlarının terör
çetesi EOKA'nın katil şeflehnden Samson darbe
yaptı. Makarios Ada'dan kaçtı.
Samson darbesinin tek hedefi Türkleri yok et-
mekti.
Ecevit, Zürih ve Londra antlaşmalannda yer alan
"garantör devlet sıfatıylaAda 'ya müdahale "ye ka-
rar vefdi.
öteki garantör devletlerden biri olan Ingiltere ile
görüşmelerde bulunmak için -yanına aldığı az sa-
yıda gazeteciden biri de bendim- Londra'ya uçtu.
Başbakan Harold Wilson ve Dışişleri Bakanı
Callaghan a "Ada'ya bıriikte askeri bir müdaha-
le" önerdı.
Hazırdtk, karariıydık
Görüşmeden sonra, büyükelçiliğimizde Ecevit'in
bize anlattığına göre Ingilizler müdahate yanlısı de-
ğildi. Hatta Başbakan VVilson, Türkiye'nin "deni-
zaşın askeri bir müdahale yapabileceğinden" de
kuşkuluydu.
VVitson, VVashington'a bilgi vermek için sık sık dı-
şan çıkan Callaghan'a sordu: "Türkier askeri bir
müdahale yapabilirter mi?"
Callaghan'dan olumlu yanıt aldı.
VVashington, Ingiltere'den olumsuz yanrt alan
Ecevit'in hemen Türkiye'ye dönmemesini, birgün
daha Londra'da alıkonmasını istedi.
ABD, Ecevit'i askeri müdahaleden vazgeçirmek
için dışişleri bakan yardımcılanndan Sisco'yu
Londra'ya -sonra Ankara'ya- gönderdi.
Nafile! Şair Ecevit, artık şahindi.
Ingiltere gezisi o kadar acele planlandı ki, rah-
metli Örsan Öymen'le ben Londra'ya pasaport-
suz ye.parasız gittık.
DÖnüşte, uçakta biz ön kottuklarda yorgun ar-
gın uyurken arka koltuklarda -sonradan öğrendik-
Başbakan Ecevit'le askeri uzmanlar, Türk askeri
Ada'ya çıkarken Rumlara havadan atılacak banş
bildirilerinin metnini hazırladılar.
Ingilizyazarlarşimdi, "CIA'nın, banş harekâtı ile
ilgili hazıriıklanmızı aylarca önceden bildiğini" ya-
zıyoriar.
Harekâttan bir hafta önce, evet. Zira Ecevit ka-
rariılığımızı Londra'ya söylemiş, ABD'ye açıkça du-
yurmuş, Ankara'da yabancı misyonlann kufağına
müdahale hakkımızı kullanacağımız fısıldanmıştı.
Kıbns'a olası askeri müdahale için aylar değil, yıl-
lardır hazırianıyorduk.
Zira 1967'de, çok fazla sayıda Yunan askerinin
Ada'dan çıkanlmasını sağlamak ve karariılığımızı
kanıtlamak için çıkarma hazjriıklan yapıldı.
Mersin limanında harekât gününü bekleyen as-
kerierimizi, Ada'ya "şileplerie" çıkaracaktık.
Dünyanın en zor askeri operasyonlanndan olan
denizden çıkarmayı şileplerie ger-çekleştirmek!
Olacak iş değildi.
Türkiye, Başbakan Demirel'in emriyle 1967'den
itibaren Gölcük'te yeterince çıkarma gemisi inşa
etti.
1974'te ben, o teknelerden biri ile tek gazeteci
olarak askerlerimizte birlikte ateş altında Ada'ya
çıktım.
Dönüşte Başbakan Ecevit, Ada'da neler olup
bittiğini sordu.
"Suyok" dedim. Asker, tuzlu zeytin ve peynir yi-
yor, susuzluk çekiyordu.
Güldü: "Biliyonım. Su tankerieriyolda" dedi.
öyle büyük olay ki; tek eksiğimiz sadece su idi!
Yağmurtu kGökgfrültulü
Polis sorgusunda
ölüme soruşturma
• Baştarafı 1. Sayfada
Yelden'in işkence gördü-
ğüne ilişkin doktor raporu
olduğunu öne sürerek iş-
kencecilerin bir an önce ce-
zalandınlmalannı istediler.
Avukat Türkan Aslan'm
başvurusu üzerine Izmir
Cumhuriyet Savcılığı'nca
açılan soruşturma sürdürü-
lürken Alpaslan Yelden dün
tedavi gördüğü Yeşilyurt
Atatürk Devlet Hastanesi
Beyin Cerrahisi Yoğun Ba-
kım servisinde yaşamını yi-
tirdi.
Çocuklannın ölüm habe-
rini alan ailesi ve avukatı,
hemen hastaneye giderek
otopsi yapılmasmı istediler.
Yelden'in ölüm haberine
çok üzüldüğunü belirten îz-
mir Emniyet Müdürü Ha-
san Yücesan ise olayla ilgi-
li olarak Izmir Cumhuriyet
Savcıhğı'nca soruşturma
açıldığını, aynca kendisinin
de idari soruşturma başlat-
tığını söyledi. Yücesan iş-
kencenin savunulacak bir
yönü bulunmadığını belir-
terek şunlan söyledi:
"Olayı yeni öğrendim.
Benim görev yapttğun yer-
lerde kimseye kötü muame-
le yapılmamıştır. Polisle,
halkı kaynaşünnaya çahşan
bir kişiyim. İşkence, kötü
muameie ve dayağı hiçbir
zaman benimseınediğimgi-
bi hep karşısında ok)um.
Bana bu çocuğun ailesi-
nin şikâyeti ulaşüğı gûn so-
ruştiırma başbtbm. Şu ana
kadar gözalüna alınan gen-
ce işkence, kötü muameie
yapıldığına ilişkin bilgi ve
bulgu gelmedi. Alpaslan
Yelden'in sorgusunu yapan
göreviifcr haklanda soruş-
turma açtim. İşkence ve kö-
tü muameie yapıldığma iliş-
kin bilgi gekiiği anda bu gö-
revHleri hemen açığa akrun.
Bu genç düşmüş oUbilir,
kalp krizi geçirmiş oiabüir.
Bu konuda aynntılı açıkla-
ma yapnuun mümkûn de-
P."
Alpaslan Yelden'in avu-
katı Türkan Aslan, olayla il-
gili olarak kendilerinin de
geniş araştırma yaptıklan-
nı, doktorlann verdiği ra-
porlara göre. müvekkilinin
işkence gördüğünü ve iş-
kence sonucu yaşamını yi-
tirdiğini öne sürdü.
TBMM'de dinci ittifak
• Baştarafi 1. Sayfada
ek yapdmasına itişkin yasa tasana" olarak
dün TBMM Milli Eğitim Komisyonu'nda
ele alındı. MHP Grup Başkanvekili tsnu-
ü Köse ve ANAP Bolu Mılletvekili Avni
Akyol'un aynı yöndeki yasa Önerileriyle
birleştirilerek görüşülen tasan, ilk ve orta-
ögretim kurumlannda okutulan zorunlu
din dersleri dışında Kuranıkerim ve Türk-
çesini öğrenmek, hafizlık yapmak ve dini
bilgi almak isteyenler için Diyanet Işleri
BaşkanlığVnca Kuran kurslannın açılabi-
lecegini hükmebağlıyor. Tasan, ilköğrctim
öğrencilerinin istege bağlı olarak yazın Ku-
ran kurslanna gidebilmesinin yolunu açı-
yor. îlköğretimin 5. sınıfını bitirenler için
tatillerde ve Milli Eğitim Bakanlığf nın de-
netim ve gözetiminde yaz aylannda Kuran
kurslan açılabileceği öngöriilüyor.
Komisyonda tasan üzerinde genel bir
uzlaşma doğmasına karşın, FP'liler, ilköğ-
retimin 5. sınıfından sonra verilecek din
eğitiminin yeterince "yararlı otanayacağı-
nı" belirterek Kuran kurslanna gitme ya-
şının ilköğretimin başlangıcı olan 7'ye çe-
kilmesini, bu olamıyorsa okullara Kuranı-
kerim dersi konulmasını istediler. FP'lile-
rin Kuran kurslanna gitme yaşının ilköğ-
retimin başlangıcına çekilmesi yönündeki
görüşlerine hükümet ortağı partilerden
MHP ve bazı ANAP'lı üyeler de destek
verdi.
Avni Akyol ve lsmail Köse, hükümet ta-
sansının esas alınmasını isterken ANAP
Rize Mılletvekili Ahmet Kabil samimi ıs-
teklerinin Kuran kurslanna gitme yaşının
aşağı çekilmesi olduğunu, ancak bu duru-
mun Anayasa Mahkemesi'nden döneceği-
ni belirterek hükümet tasansının benim-
senmesini istedi. DSP Ankara Milletveki-
li AyşeGürocak, Kuran kurslanna gönder-
me yaşı düzenlenirken çocuklann pedago-
jik durumlannın da göz önünde bulundu-
rulması gerektiğini, oldubitti şeklinde ve-
rilecek bazı bılgilenn çocuklarda "kendi-
leriyle banşık oJmama" sonucu doğurabi-
leceğinı v urguladı. Bunun üzerine söz alan
MHP Istanbul Milletvekili Bozkurt Yaşar
Oztürk çocuklann anaokulundan itibaren
bale, müzik, yabancı dil kurslanna gönde-
nldigıni ya da anaokulunda bu derslenn
verildiğini savunarak "Okula başlanu ya-
şı neyse,Kuran kurslanna başuuna yaşı da
oobun" dedi. MHP Bıtlıs Milletvekili tb-
rahtaı HaH Oral ıle ANAP Diyarbakır Mil-
lervekılı Abdulbaluk Erdoğmuş da bu gö-
rüşe destek verdiler. Erdoğmuş. "8-9 yaş-
lanndaJdçocuklannagüvenmeyen bir dev-
let tnlsytp Türkiye'ye yataşnutz" görüşü-
nü savundu.
Eğilimlerin ortaya çıkması üzerine FP'li-
ler bu yönde önerge hazırlığı başlattılar.
Bunun üzerine DSP'li Komisyon Başkan-
vekilı Haiil Çahk ile görüşmelen izleyen
MHP Grup Başkanvekili lsmail Köse dı-
şan çıkarak bir süre görûştüler ve telefon-
la da liderlerine danıştılar. Yürütülen kulis
üzerine hükümeti temsilen komisyondabu-
iunan Devlet Bakanı Hasan Gemid tasan-
Datuştay'ın örnekkaran
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
TBMM'deki tüm siyasi partilerin 8
yıllık eğitime katmaya çalıştiğı Kuran
kurslan konusunda Danıştay'm örnek
karan göz ardı ediliyor.
Danıştay 8. Dairesi. Diyanet Işleri
Başkanlığı Kuran Kurslan
Yönetrneliği'nde bu yöndeki
değişiklıgi iptal etmişti. Danıştay,
çagdaş eğitim için şu etkenlere dikkat
çekmişti:
• 18 Ağustos 1997'de Resmi
Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe
giren yasa ile ilköğretimin 8 yıllık
okullardan oluşacağı, bu okullarda
kesintisiz eğitim yapılacağı.
bitirenlere ılköğretim diploması
veriJeceği öngörülmüştür.
# 5. stnıfi bitiren çocuklann hafta
sonlan ve yaz aylannda Kuran
kurslanna gidebilmesi, açıkça 8 yıllık
zorunlu eğitim yasasına aykın bir
ilkedir.
# 8 yıllık zorunlu eğitim yasasının
amacı, kamuoyunca da bilindiği
üzere pozitif bilimleri yeterince
ögrenememiş, çağdaş eğitimini
tamamiamamış küçüklere,
henüz bilinçlenmeden teokratik
eğitim verilmesinin pedagojik ve
psikolojik mahzurlannm
giderilmesi ve Tevhid-i Tedrisat
Yasasının (Öğretimin Bırliği)
öngördüğü eğitimde birliğin
sağlanmasıdır.
# Okullarda zorunhı din kültürü ve
ahlak bilgisi dersi okutulmaktadır.
Daha ileri düzeyde eğitim almak
isteyenler, 8 yıllık eğitimi bitirdikten
sonra imam-hatip liselerine, daha
sonra da ilahiyat fakültelerine
gidebilirler.
yı geri çekmek istediğini bildirdi. Daha ön-
ceki uygulamalarda hûkûmetin tasanyı ge-
ri çekebilmesine karşın MHP'li Komisyon
Başkanı Abdurrahman Küçük tasan gün-
deme alındığı için bakanın değil, başbaka-
nın geri çekebileceğini ileri sürerek bu is-
temi geri çevirdi. Gemici, hükümet adına
komisyonda bulunduğunu bildirmesine
karşın Küçük karannı değiştirmedi.
Komisyon başkanlık divanı üyeleri bu-
nun yerine ara formül olarak tasanyı alt
komisyona çekmek istediler. DYP ve FP'li-
ler buna karşı çıkınca MHP ve ANAP'lı-
lar, "O halde alt komisyon 2 saat çalıssın,
ö^eden sonra raporunu üstkomisyona sun-
sun. hemen ardmdan da genel kurulda bu-
gün görüşeüm" önerisini getirdıler. Yapı-
lan oylama sonucunda bu önen kabul gör-
dü. Alt komisyon önerisinin oylamasında
bazı ANAP ve MHP'li üyeler "çekimser"
kaldı. Tasannın alt komisyona sevk edilme-
sine karşı çıkan DYP Erzurum Milletveki-
li Ayvaz Gokdemir, komisyonun dışandan
yönetildiğını ileri sürerek hükümet ortak-
lannı protesto ettiğini bildirdi. DYP ve FP
bu gelişmeler üzerine alt komisyona üye
vermediler. Komisyonun öğleden sonraki
bölümünde ise FP ve DSP'li üyeler arasm-
da tarhşma çıktı. Hükümet ve komisyon
başkanlık divanı üyelerinin yaklaşık yanm
saat geç geldiği görüşmeler öncesinde
DSP'li Perihan Ydmaz, Kuran kursu söz-
cüğünün "antipati" yarattığını belirterek
"ÎEa herkes hoca olmak zorunda değil, ço-
cuklannuza bilgi beceri öğreteiim. Din ög-
retimi zaten okuliarda vtriliyor" deyince
tartışma çıktı. FP'li Avni Doğan, "Ben de
sizeanü'pati duyuyorum'' deyince Yılmaz,
"O zaman ben de sizeannpan' du>ıı>oruın,
bale eğitimini. müzik eğitimini bitirdiniz.
Neden devletin ögretmenlerine güvenmi-
yorsunuz" diye çıkıştı.
Gemici'nin gecikmeli olarak gelmesi-
nin ardından görüşmelere geçildi. Görüş-
melen Milli Savunma Bakanlığı Kanunlar
Kararlar Müdürü Hikntet Akça'nın izle-
mesini de FP'liler eleştirdi. Akça ise "izte-
yia" olarak toplantıyı izlediğini belirtir-
ken basın mensuplanna da daha sonra Mil-
li Savunma Bakanı Sebahattin Çakmakoğ-
hı'nun görevlendirme yazısını gösterdi.
Koalisyondaki anlaşma sonucu FP'nin, yaz
Kuran kurslanna gitme yaşının 7'ye indi-
rilmesi ve okullara Kuran dersi konulma-
sına ilişkin iki ayn önergesi reddedildi.
MHP'li üyeler de kendilerinin verdikleri
yaz Kuran kurslanna gitme yaşının aşağı-
ya çekilmesine dönük önergeye "ret" oyu
kullandılar. Tasan mevcut biçimiyle ko-
misyonda kabul edildi. Başkan Küçük, ta-
sannın genel kurulda görüşülmesi önerisi-
ni alelacele oylarken DSP'li Çalık "Buna
gerek yoktu" diye uyanda bulundu.
GUNDEM MUSTAFA BALBAY
• Baştarafi 1. Sayfada
Cumhurbaşkanı Süfeyman
pemirelin 3 günlük Israil, Filistin,
Ürdün gezısinde en çok konuşu-
lan konulann başında "su" geli-
yordu desek geziyi sulandırmış ol-
mayız. O zaman bugünkü yazıyı
buraya kanalize edelirlf
Israil'in daha çok içme suyuna
gereksinimi var. Türkiye'nin de
GAP'taki sulamayı bilimselleştir-
meye... Her iki konu da uzun sü-
redirgündemde. Seyirdeğişmez-
se ikisinde de yılın sonuna dek so-
mut adımlar atılabilir.
Misafirliğimizi bilip ev sahibi ül-
kenin sorunundan başlayalım. Is-
rail tatlı su gereksinimini büyük öl-
çüde deniz suyunu damıtarak
sağlıyor. Netanyahu döneminde
buna daha çok ağırlık verildi. An-
cak bu yöntem gereksinimin tü-
münü karşılamıyor. Şimdi yeni-
den, "Manavgat'tan şe/ale, se-
beplensin yedi sülale" diyorlar.
Yedi sülaleyi boşuna söyterniyo-
ruz. Ürdün de Manavgat'ın suyu-
nu istiyor. Israil'in her yıl Ürdün'e
50 milyon metreküp su vermesi
gerekiyor. Bu yıl rakam 8 milyon-
da kaldı. Temel neden kuraklık. Ik-
limdeki kuraklığın vicdan kuraklı-
ğını da getirip getirmediğini kes-
tirmek zor!
Israil'de yaygın olarak kullanı-
lan, tanmla ugraşan kesimin ya-
kından bildiği ilginç bir sulama sis-
temi var; "damlama sulama".
Kudüs biraz zorlanarak da olsa
yeşertilmiş bir kent. Herağacın di-
binde, küçük siyah birhortum dik-
kati çekiyor.
Dizi dizi çiçeklerin arasında sıra
sıra hortumlar var. Sulama zama-
nı geldiğinde musluk biraz açtlı-
yor ve ağaçlann, çiçeklerin kökü-
nün hemen dibine su damlamaya
başlıyor.
Kudüs ile Tel Aviv arasındaki ta-
nm alanlannda da benzer yöntem
kullanılıyor. Buyöntemleeldeedi-
len tasarruf yüzde 90'a yakın. Is-
raillileraklagelecek hertürlüyön-
temi kullanarak ülkelerinin yüzde
6'sınıağaçlandırmışlar. Her doğan
çocuk için bir ağaç dikiliyor.
Onunla büyüsün diye. Her ölümün
ardından bir ağaç dikiliyor, arka-
sında yaşam bıraksın diye. Işi yay-
gınlaştınyoriar:
"Hastalandığınızda sağlığınıza
kavuşunca ağaç dikin!"
Su kıtlığı camileri de etkiliyor.
Şadırvanlar güzel bir anıt olarak
işlevini sürdürürken, namaz kılma-
ya gelenler yüksekçe duvar diple-
rine konmuş bidonlardan "damla-
ma aptes "alıyoriar.
Su damlayla
toprak gramla
Konuyu suyun dışına taşırma-
yacağımızı söylemiştik, ancak Is-
rail'deki görünümü şöyle özetle-
yebiliriz:
Su damlayla toprak gramla.
Israil ile Filistin arasındaki banş
görüşmelerinin ana halkalanndan
birini toprak paylaşımı oluşturu-
yor. Toprak konusunda genellikle,
"bir milim, bir santim, bir kanş"
tanımlamalan kullanılır ama bu
bölge için gerçekten ölçü gramla.
Türkiye boyutuna gelirsek...
Gerek GAP Idaresi Başkanlığı ge-;
rekse Devlet Su Işleri yetkilileri
resmi ziyaretten üç gün önce Is-
rail'e geldiler. Alt düzeyde pişirilen
aşın servisi resmi ziyaret sırasın-
da yapıldı. Buna göre, ortak bir
komite oluşturulacak. Bir ay için-
de GAP bölgesinde su kullanımı
eğitimine başlanacak. 1999 so-
nunda da bu konuda ayn bir an-
laşma imzalanacak. Anlaşmanın
hedefi sadece GAP'ın daha sağ-
lıklı sulanmasına yönelik değil, bu-
radaki deneyımin Orta Asya'ya da
aktanlması planlanıyor. Böylece
Israil, Türkiye hortumunu da kul-
lanıp Orta Asya'ya ikjinç bir sızma
yapabilir.
Türkiye'nin dünyada 28 ütkeyie
yaptığı askeri eğitim ve işbirliği an-
laşmalanndan birinin Israil ile ol-
duğunu dün anımsatmıştık. Gezi-
de Genelkurmay Başkanlığı'nı
Tümgeneral Fuat Büyükcivelek
temsil ediyor. llişkilerin bu boyu-
tuna daha sonra değineceğimizi
vurgulayıp devam edelim.
Başlıkta altını çizdiğimiz Israil ile
'GAP'asite arttınmının tekstilden
gıdaya, oradan hayvancılığa ka-
dar uzaması planlan/yor. İlk aşa-
mada GAP bölgesinde yatınm
yapmayı planlayan firma sayısının
10'a yaklaştığı bize verilen bilgiter
arasındaydı.
Konu su oJunca önüne set çek-
mek zoriaşıyor. Manavgat'la GAP
ilk bakışta birbirinden çok farklı
konular gibi görünse de önümüz-
deki yüzyılda suyun petrol kadar
önem taşıyacağını gösteriyor.
Petropolitiğe, jeopolitiğe yeni
bir kardeş geliyor
Hidropolıtık!
Can Yücel Askeri araç kaza yaptı 10 şehit
yeniden
• Baştarafi 1. Sayfada
Hastane yetkililerinin
verdigi bilgiye göre, kulak
bunın boğaz servisinde ya-
tan Yücel'in tetkiklerine
başlandı. Tetkiklerin so-
nuçlanna göre Yücel'e uy-
gun tedavi yöntemlerinin
belirleneceğini kaydeden
yetkililer, şairin hastanede
kalış süresinin ise çeşitli
uzmanlık dallanndaki he-
kimlerden oluşan ekibin
önerisi doğrultusunda aile-
si tarafından kararlaştınla-
cağını bildirdiler.
DtYARBAKIR(CumhuriyetBürosu)-Şır
nak'ın Beytüşşebap ilçesi Dağaltı köyü ya-
kınlannda operasyondan dönen askeri bir
araç şarampole yuvarlandı. Kazada 10 aske-
rin şehit olduğu, 4'ünün de yaralandıgı açık-
landı. Şımak'ın Beytüşşebap ilçesi kırsalın-
da operasyondan dönen askeri bir panzer he-
nüz biiinmeyen bir nedenle dün sabah saat
07.30 sıralannda Dağaltı köyü yakınlannda
şarampole yuvarlandı. Kazadajandarma ûst-
çavuş Mustafa Sanjandarma uzman ça\oış-
larEmin Açıkgözve Zafer Kıucarslan ilejan-
darma komando onbaşı Alkın Aydın ve Se-
lim Kandabaş,jandarma erleri Cantürk Ka-
sap. Ümit Kefelioğlu. Nihat Budak. Adem
Güngörve Adem Alöntaş şehit olurken Ümh
Esmer,AB Rıza Gülşea Mdih Demirve Eyüp
Bahkçı adlı erler yaralandı. Şırnak Tümen
Komutanlığı Askeri Hastanesi'nde tedavi al-
tına alınan yaralı askerlerin sağlık durumla-
nnın iyi olduğu belirtildi.
Şehit askerlerin cenazelerinin ise bugün
düzenJenecek olan törenden sonra metnle-
ketlerine gönderileceği bildirildi.
Erzincan'ın Refahiye ilçesi Aydoğan kö-
yünde Ahmet Ağcagöz (60), oğullan Sedat
(16) ve Hakan Ağcagöz (19), Murat Ağa>il-
Az(15) veFatihDogan'ı (16) katlederı terö-
ristlerin yakalanması için bölgede operas-
yonlar sürüyor. Yetkililer 5 kişiyi öldüren
terörist grubun daha önce de Refahiye'nin
Topağaç köyünde 4 çobanı öldüren grup o-
labileceğini bildirdiler. TBMM Başkanı Yrf-
dırun Akbulut, Refahiye'deki katliamı kına-
yarak, "Hainlerhakettfldericez^ıerveyageç
bulacaklardır" dedi.
7 -17 TEMMUZ 1999
Rai müziğin prensi Istanbul'da..
İstanbul "Aicha" ile coşacak.
6. Uluslararası İstanbul Caz Festivali
Khaled konseri ile kapanıyor.
Yer. Cemil Topuzlu Açıkhava Sahnesi
Tarih: 17.07.1999
S a a t 2 1 : 3 0 . - • • • •
Biletler Atatürk Kültür Merkezi Festival Gişesi, Uzelli (Şaşkmbakkal),
Carousel (Bakırköy), Capitol (Altunizade), Akmerkez (Etiler)
Alışveriş Merkezleri'nden temin edilebilir.
Emirates
Emirates'in değerli katkılarıyla
FESTİVAL SPONSOBU KURUMSAL SPONSORLAR
KOCBANK
V
RENAÜ1J
Bu iian Cumhuriyet Gazetesı'ntn
katkısıyla yayıntanmtştır.
Cumhuriytt
Gönlünüzce bir tatil için aradığınız her şey
HOTE FEYE PINflRfl'da
DİNLEIUİm, YENİLEniİni.
143 Oda, Konferans Satomj, Yüzme Havuzu, Çocuk Havuzu,
Çocuk Bahçesı, Televizyon ve Oyun Odası, Fitness Center,
Sauna, Disco, Voleybol, Baskett»!. Masa Tenisi, Tenis Kortu,
Bilardo, Sat 7V, Klima, Saç Kurutma Makkıesi, Odada Emanet
Kasası, Çocuk KulübO, Direkt Tetefon, 3 Kanal Müzik
İKİ KISILIK ODADA , 3.800.000.- TL.
KİSIBASIIMA V P 0-B Yas ucretsc, 7 1 ? vas' 50 ındirımli
9 * * *•?«•*
KUŞADASI'NDA
KEYÎFLÎBİR TATÎLİ
ONURA OTEL'DE
GEÇİREBÎLÎRSİNÎZ.
Odalaraa; özel banyo, saç kurutma
makinesi, telefon, klima, mini bar, TV,
uydu yayını. Açık ve kapalı restaurantlar,
barlar, toplantı salonu. Aynca denize
sıfir konumda özelplaj. Yiyecek ve
içecek: Modern bir mutfak, sabah ve
—-. - =- ... - • akşam yemekleri açık büfe olup taze
•TjT ff sağhklı ve hafif.
§ğ | l Spor ve eğlence: Tenis kortu, açık \
CL. Wk ._». _ kapalı yüzme havuzu, çocuk havuzu,
Türk hamamı, sauna, masaj, mini
fitness club, masatenisi, su sporlan.
Animasyon: Gün boyunca çeşitli spor
| aktiviteleri. Akşamları canlı müzik, dans ve çeşitli animasyonlar.
Diğer: 24 saat oda servisi, çamaşır servisi, hemsire, revir, rent a
| car, otopark, alışveriş merkezi.
Kişi başı yanm pansiyon: 15.000.000.TL. |ğg-.
ONURA HOTEL KUŞADASI
Tel: (256) 614 85 05-12 pbx Faks: (256) 614 37 27