Katalog

1 TEMMUZ 1999 PERŞEMBE • • • • CUMHURİYET SAYFA HABERLERIN DEVAMI TÜRKIYI Istanbul Edime Kocaeli Çanakkale Izmir Manisa Aydırr Denizlı PB B PB PB B B B B 29 30 29 32 30 32 32 30 Sinop PB 25 Adana B 30 Samsun PB 25 Mersin B 28 Trabzon Y 24 Diyarbakır A 35 Giresun PB 24 Şanlıurfa A 36 A 32Ankara B 27 Mardin Eskişehir B 27 Siirt A 35 Konya B 26 Hakkâri PB 31 Sıvas PB 24 Van PB 25 Zonguldak PB 24 Antalya PB 28 Kars Yurdun kuzey ve ıç ke- simlen parçalı yer yer çok bulutltı, Trakya, Iç Ege, Iç Anadokj'nun babsı, Batı ve Orta Ka- radenız'ın ıç kesımle- n,göller yorest, Doğu Karadeniz'ın dogusu ıte Doğu Anadolu'nun Ku- zeydoğususağanak ve gök güaıltutu sağanak yağışlı, otekı yerier az bulutlu ve açk geçecek. DIS MERKEZLER Oslo Y 17 Berlin Y 25 Helsinki Y 27 Budapeşte Y 26 Stockholm Y 20 Madrid PB 34 Y 24Londra Y 20 Viyana Amsterdam Y 22 Belgrad Y 27 Brüksel Y 22 Sofya Y 26 Paris Y 24 Roma PB 27 Bonn Y 20 Atina Y 30 Münih Y 20 Zürih Y 21 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bişkek Tiflis Kahire Y PB PB Y Y Y Y PB 27 28 24 30 27 35 24 34 PB 35 r Parçalı buluttu ; Sısh (f22i Bulutlu . Yağmufiu Kartı Gökgürûltülû • • GUNCELcÜNEYT ARCAYÜREK • Baştarafı 1. Sayfada Bu irdelemelerde idama karşı olan "Batı dünya- sının tavn" sorgulandı. Avrupa Insan Hakları Mah- kemesi kararian, imzaladığımız uluslararası sözleş- meler... idam karannı uygulama şansını azaltan öğeler ctfarak sıralandı. Bütün bunlar, önce ucundan kenanndan yazıl- dı. Karar açıklandıktan sonra özellikle görsel med- ya idama karşı olan uluslararası hukuk kurallarını bir bir sıralamaya başladı. idam kararı üzerinde içeride ve dışanda oluşan hava o kadar farklı ki.. Sanki Türkiye ile Batı ayn yıldızlarda yaşıyor. Ya Batı dünyası bizi anlamak istemiyor. Ya da biz, Batı'dan ayn bir evrende yaşadığımızı kanrtlama- ya çalışıyoruz. Böyle bir görüşün kanıtlannı bulmak kolay.. Ba- kınız yazılı basına: A'dan Z'ye büyüğü küçüğü, az sağcı, orta sağcı, aşın sağcı, dinci bütün gazete- ler "işi bitirdi". Cezanın uygulanacağını içeren kesin yargılı baş- lıklar ve bu başlıklan besleyen haberler. Sanırsı- nız, öcalan yann sabah darağacında sallanacak! Yan sütundaki, "Adalet Bakanlığı kadrosunda cellat yok. Bakanlık bir cellat anyor" başlığını ta- şıyan haber, "infaza birkaç gün kaldığını" göster- miyor mu? Kimilerınde Ocalan'ın siyah gömlek giydirilerek çıplak ayakla sehpaya çıkacağı yazılı. Oysa; içimizden çok, "dışımızdaki gelişmeleri özenle izleyen" devlet yöneticileri, artık sakınmalı dil kullanmayı yeğliyorlar. Daha önceleri; örneğin başta Cumhurbaşkanı, Başbakan, hatta son bir aydır adeta huy değişti- rerek durmadan konuşan Mesut Yılmaz bile sa- dece Türk yargı erkine olan güvenlerini söylemek- leyetiniyordu.. Karann açıklanmasından sonra adı geçenlerden alınan "Aceleye gerek yok" mesajlan ile yeni bir sürece girildi.. Örneğin, bir gazete başlığına göre, Cumhurbaş- kanı Demirel "biraz gevşek konuşmaya" başladı. Son olarak ne dedi Cumhurbaşkanımız? Şöyte de- di: "Burada bitmiyor. Temyizi var, Meclis'i var. Av- rupa Insan Haklart Mahkemesi var. 'Avrupa ne ka- nşıyor' diyecek durumda değiliz. Bu prosedür iş- leyecek." Avrupa Insan Haklan Sözleşmesi ve mahkeme- siyle bağlantılarımızı irdeleyen kimı ilim-bilim adamlannın Cumhurbaşkanı'na koşut açıklamala- n kafalan kanştınyor. llk görüş; yargı süreci uzun olacak. Ikinci görüş; idam "ağırlaştınlmış müebbet" cezaya mı dönüş- türülecek? Yeni kaynaşmalar Içerideki kaygılarla kuşkuları dışansı besliyor. BM Insan Haklan Komiseri'nden tutun da, Öcalan'ı ipten kurtarmaya seferber olanlar arasında kimler yok ki.. Avrupa tepemizde! öcalan'a kanat gerenler arasında önemsene- cek olanlar da var içlerinde. Özellikle ABD Dışiş- leri Sözcüsü James Rubtn'in sözlerine dikkat! Zira; DGM'yi övüyor, ama bu durumdan yarar- lanarak "Türkiye'nin Kürt kökenli yurttaşlanyla di- yalog kurmasının" altını çiziyor. Amerika bol idamlı bir ülke. Bu nedenle Rubin, ABD'nin ocalan'ın idamına karşı olduğunu söyle- yemiyor. Fakat; "kişisel görüşünün ocalan'ın idam edil- memesi" olduğunu açıklamaya özen gösteriyor. İdam cezasına karşı olduğunu açıklayan DGM Başkanı Turgut Okyay'ın, idam cezası istemi ile mahkemeye çıkarılan Öcalan'ı yargılaması gibi... Bütün bunlar öcalan sorununda dışardan içeri- ye yeni yeni kaynaşmalar taşryor. Türkiye zor bir dönemin eşiğinde. Başbakan Ecevit, yargı süreci sürdüğü için bu- gün bir şey söylenemeyeceğine değiniyor. Ne ki, hemen sonra, "Zamanın 'teskin' edici etkisi var- dır, onu beklememiz lazım" diyor. Bu söylem, bu- gün söylemek istemediği olası gelişmelere veya bi- zim bilemediğimiz bir şeylerin varlığına mı işaret ediyor acaba? Yoksa, yeni bir aşamaya giren yargı sürecinde i- dam dahil kimi şeylerin değişebileceğini düşündür- mek mi istiyor? Evet, neye dokunduruyor Başbakan? Kansere karşı yeni uımıt • CHICAGO (AA) - Vücudun bağışıklık sistemini uyararak öldûrücü bir cilt kanseri olan melanoma ile Thymus (anat) kanserinin yok edilmesini sağlayan bir protein keşfedildi. ABD'de Sağlık Bakanlığı'nın teşvikleriyle Duke Üniversitesi Tıp Merkezi'nde yapılan araştırmalar sonucunda, Calreticulin adındaki proteinin vücudun bağışıklık sistemini uyaran fonksiyonu keşfedildi. Tıp tarihinde yeni bir keşif olarak v ' adlandınlan çalışmanm her iki kanser türüne karşı umüt olduğu bildiriliyor. kapatildı • BURSA (Cumhuriyet) - Bursa'nın en büyük iplik fabrikalanndan BtSAŞ (Bursa İplik Sanayi AŞ) ekonomik kriz gerekçe gösterilerek faaliyeti durduruldu. Fabrikanın kapatılmasıyla 1400 işçinin de işine son venldi. tşçilerin tazminat ve alacaklannın ödeneceği belirtilirken BİSAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Muammer Ağım, "Işçimizi, imajımızı, kalitemizi korumak için her türlü çörümü üretmeye çalıştık, ama şartlar ve çaresizlik bizi bugünkü duruma getirdi. Sonunda 30yülık mazisi olan Fırmayı kapattırdılar" dedi. : .. NftA'nm 50. YI1DÖNUMU TAKIMi NtATarihi'nin Muto**«m TANIŞMAK İSTIR M Türkiye'ye Batı'dan baskı• Baştarafı 1. Sayfada verilmesi, başta AB üyeleri olmak ûzere tüm Batı dünyasını, Kürt so- rununa ilişkin çözüm önerilerini Türkiye'ye dayatmalanna neden oldu. Yargılamanın başladığı gün- den itibaren "Dava,Türk-Kürt di- yaloğanun kurulması ve barışçı bir çözüm bulunması için çok iyi bir firsatür" yaklaşımını sergileyen Batılı ülkeler, Türkiye'nin oca- lan'ın banşçı söylemlerini kabul etmesi gerektiği mesajmı verdiler. Ölüm cezasının verilmesinden memnuniyet duymayan birçok Ba- tılı ülke, Ankara'daki temsilcilikle- ri aracılığıyla girişimlerdebuluna- caklannı ve açıkça baskı uygulaya- caklannı bildirdiler. Dışişleri Bakanlığı ise Öcalan konusunda gelecek baskılara karşı uygulanacak politikayı belirlemek için çalışmalara başladı. Batılı bir diplomat. karann uygulanmasının özellikle Avrupa'da büyük sorun- lar doğuracağını belirterek "Türld- ye'den infazı gerçekleştirmemesini beknyoruz. tnfazın gerçekleşmesi, hem Kürt sorununun çözülmesini olanaksıziaştıracak hem de Türki- ye ve yurtdışında yeni güvennk so- runlan yaratacaknr" dedi. Avrupa Birliği'nin ölüm cezasına karşı ol- duğunu, bu durumun Türk yetkili- lerince çok iyi bilindiğini anırnsa- tan diplomat, "Eğer Türkiye, AB üyefiğmigercekten isthorsa iç mev- zuatmı AB'ninkine uyarlaması ge- rekmektedir. Bu uyariamalardan biri de öiüm cezası konusudur" dı- ye konuştu. Dışişleri Bakanlığı, yurtdışında Ocalan'ın yargılanması ile ilgilı bilgilendirme atağı gerçekleştire- cek. Özelıkle yurtdışıdaki temsil- cilikler aracıhğı ile yargüama sü- recinin sürdüğü ve hükümetin Tür- kiye'de yargıya müdahale etmedi- ği görüşünün altı çizilecek. Bu bil- gilendirme kampanyasında. bun- dan sonra izlenecek hukuki prose- dür anlatılacak. AB'nin "idam" konusundaki eleştirilerine yanıt olarak ise Adalet Bakanlığı'nın Türk Ceza Yasası'nda değişiklik yapılmasına yönelik hazırhklan anlatılacak. Bakanhğın yaptığı ça- lışma, ölüm cezası yerine "güven- lik önlemleriartünlmışömür boyu hapis cezasının" uygulanmasını öngörüyor. Dışişleri'nden üst dü- zey bir yetkili, Öcalan davası ile il- gili yaptığı değerlendirmede, yurt- dışından gelen tepkilerin bazılan- nın "ıhmh" bazılannın ise "haddi- ni aşan nitefikte" olduğunu kaydet- ti. Yetkili, özellikle Italya ve Yuna- nistan'dan gelen tepkilerin çizme- yi aşar nitelikte olduğunu belirtir- ken Almanya ve Avrupa Konse- yi'nin ise konuya daha ölçülü yak- laştığını kaydetti. Dışişleri Bakan- lığı'nda yapılan değerlendirmeler- de, Avrupa Konseyi'nden dışlan- mak ya da AB ile ilişküerin daha da bozulmasına yönelik uyanlar ciddiye alınmadı. Türkiye'nin, ku- rucu üyelerinden olduğu Avrupa Konseyi'nden çıkanlmasının son derece güç olduğuna işaret eden Dışişleri Bakanlığı yetkilisi, bu ko- nudaki tepkilerin zaman içinde da- ha da yumuşayacağı görüşünde ol- duğunu söyledi. Avrupa Konse- yi'nden dışlanma ve AB tam üye adaylıgı konusunda uyanlarla kar- şı karşıya kalan Dışişleri'nin, şu mesajlan vermesi bekleniyor: - Yargı süreci henüz sona erme- mişrir. Sanığın karan temyiz etme hakkı vardır. Karar Yargıtay'da ke- sinleşmeden yorum yapılması doğ- ru değıldir - Türkiye uluslararası hukuk ku- rallanna da bağlıdır. Avrupa Insan Haklan Mahkemesi'ne (AtHM) bireysel başvuru hakkını yurttaşla- nna tanımışOr. Bu kapsamda Öca- lan'uı da AlHM'ye başvuru hakkı vanhr. 'Apo davası Strasbourg'a gidebflir' tstanbul Haber Servisi -Terör ör- gütü PKK lideri AbduUah Öca- lan'm ,\nkara 2 No'lu DGM tara- fından ölüm cezasına çarptınlma- sının ardından, karann Yargıtay'ca onanması durumunda, Avrupa In- san Haklan Mahkemesi'nin (AlHM) yürütmenin durdurulma- sı karan vermesimn kesin olduğu vurgulandı. Türkiye'nin AtHM'deki eski sa- vunmanı îstanbul Üniversitesi Hu- kuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. DT. Bakır Çağlar, AtHM'nin son verdiği kararlara göre, Öcalan da- vasının Strasbourg'da yeniden gö- rüleceğini söyledi. 46221/99 sayı- h AÎHM karannda, Ocalan'ın, Kenya'da belirsiz koşullarda ele geçirilerek tutuklandığı ve Türki- ye'ye götürüldüğünün vurgulandı- ğını anımsatan Çağlar, kararda ay- nca Avrupa Insan Haklan Sözleş- mesi'nin adil yargılamayı düzen- leyen 6. maddesi çerçevesinde PKK liderinin bütün haklannın ta- nınması ve avukatlanyla serbestçe özel olarak görüşebilmesinin de be- lirtildiğine dikkat çekti. Çağlar, kararda, Ocalan'ın sa- vunma haklannı yeterince kullan- ması, serbestçe seçeceği avukatla- nyla Strasbourg'daki AlHM'ye MUDANYA BOŞALIYpR- Abduflah Ocalan'ın yargdanması süresince Mudam-a'da gösterüer yapan şehit aileleri yavaşyHvsşkenti boşarbyor. Burada kalan şehit >akınlan dün de bir yürüyöş yaptüar. ÇubukTerör Mağdnrlan Sosyal Yardnnlaşma ve Dayanışma Derneği öyejeri de Sıhhrye'den Güvenpark'a kadar yürüyerek Ocalan'ın cezasının bir an önce inlaz edilmesini istediler. Bozkurt işaretleri yaparak sioganlar atan gnıp, Ocalan'ın temsili maketini darağacma asbktan sonra yaktdar. başvurması için gereken bütün ön- lemlerin alınması gerektiği ve bu konuda Türkiye hükümetinin Strasbourg'abilgi vermek zorunda olduğunun vurgulandığını söyledi. Çağlar, Türk hükümetinin ise iste- nen bilgiyi vermeyi, mahkeme iç- tüzüğünün 39. maddesini gerekçe göstererek reddettiğini söyledi. Bunun üzerine AtHM'nin sözleş- meyi imzalayan devletlerin, mah- kemenin ara kararlannın getirdiği önlemleri almak zorunda oldukla- n yönünde yeni bir karar aldığını anımsatan Çağlar, bu kararlardan yola çıkılarak Yargıtay 'm ölüm ce- zası karannı onaması durumunda AlHM'nin tedbir olarak ınfazın durdurulması yönünde yürütmenin durdurulması karan vermesinin yüzde 100 olacağını söyledi. Türkiye'nin, imzaladığı ve ölüm cezasım reddeden Avrupa Insan Haklan Sözleşmesi'ne ek 6. proto- kolünü onaylaması gerektiğini is- teyen Çağlar, bunun gerçekleştiril- mesinde hükümetin siyasi yapısı ve sokaktaki insanın ruhsal yapısı nedeniyle güçlük çekileceğini söy- ledi. Bosna-Hersek Insan Haklan Mahkemesi Uluslararası Yargıcı ve Bilgi Üniversitesi Öğrerim Üyesi Prof. Dr. Rona Aybay ise dünyada ölüm cezasının kaldınl- ması yönünde genel bir eğilim ol-' duğunu ve Ocalan'ın yargıçlan- nın AlHM 'den yürütmenin durdu- rulmasmı isteyip bu karan alabi- leceğini belirtti. Ölüm. cezası yerine 3O yıl lıapîs ANKARA (Cumhuri«t Bürosu) - AbduUah Öca- lan'a verilen ölüm cezası nedeniyle yoğun diploma- tık baskı altmda kalması beklenen hükümet, idam karannı "ağırlaştmlmış ömür boyu hapis" cezasına çeviren ve geçen yasama döneminde kadük olan dü- zenlemeyi, kamuoyu du- yarhlığı nedeniyle öncelik- li yasalar arasma alamadı. Ancak Adalet Bakanı Prof. Dr. Hikmet Sami Türk, ta- san hakkındaki son karann TBMM Genel Kurulu tara- fından verileceğini söyledi. Adalet Bakanı Türk, ölüm cezasının kaldınltnası ko- nusunda şu aşamada bir ha- zırlık yürütülmediğini be- lirterek "Ancak 55. hükü- met döneminde hanrlanan bir TCY tasansı \ar. Bu ta- sannın yenflenmesi düşünü- lüvor. Yeni bir komisyon oluşturulacak,eleştirUer tşı- ğında tasan\ı gözden geçi- recek ve önce bakanlar ku- ruluna sonra TBMM'ye gönderilecek.Özelbir çahş- ma yok" dedi. Aralannda ölüm cezası- nın kaldınlması ve bazı suç- lann yeniden tanımlanma- sının da yer aldığı 'Ş'argı re- formu"nun adımlanndan biri olarak sayılan yeni Türk Ceza Yasası taslağı Ordi- naryüs Prof. Dr. Sulhi Dön- mezerbaşkanlığında bir ko- misyon tarafindan ANAP'lı Oltân Sungurhı'nun Adalet Bakanlığı döneminde ha- zırlanarak Bakanlar Kuru- lu'nagönderildi. Mesut Yü- maz'ın başbakanlığı döne- minde Bakanlar Kuru- lu'nda tasan haline getiri- lerek "ivedilikle'' görüşül- mesi için 4 Şubat 1998'de TBMM Başkanlığı'na gön- derilen tasan, alt komisyon- da kaldı ve geçen dönem görüşülmediği için kadük oldu. Tasanda, Ocalan'ın yar- gılandığı 125. maddenin karşılığı olan 356. madde şöyle: "Devktin topraklannın tamamını veya bir kısnunı yabancı bir devletin ege- roenüği amoa koymaya \e- ya devletin birliğini bozma- ya \eya de\1etin egemenüği altında bulunan topraklar- dan birkısnunıdevletidare- sinden ayırmaya, devletin bağunsızhğınıazartmajate- şebbüs eden kimseye ağır- laştınlmış. ömür boyu hapis cezası verffir." Ağca modeli olarak de- ğerlendirilen düzenlemeyle ilgili olarak bir yetkili, "10 yıl hücrede kahyor. Sonun- da da Ağca gibi ben pey- gamberim dhe ortaya çıkı- yor" değerlendirmesinı yaptı. Dönmezer, tasanda ceza- lar tanımlanırken ölüm ce- zasınayerverilmediğini be- lirterek şunlan söyledi: "Ömür boyu hapsin ild çeşidi var. Biri ağırlaşünl- mış, biri basit ömür boyu hapis. Bugünkü ceza kanu- nundaölümcezasıytakarşı- lanan birtakım fiiler var. Ölüm cezasını kaknnnca onlara ömür boyu hapisten daha farklı bir ceza getir- mek lazım. O nedenle ağır- laştınlmış ömür bo\u hapis cezasıgetirttiyor. Fransa Ce- za Kanunu'ndan esinlenil- miş. Onlar kaldırdıktan sonra yerine ceza koymak ihtiyacını hissetmişler." "Ağırlaştınlmış ömür bo- JTI hapis cezası''nın sıkı in- faz rejimine göre uygulan- dığını kaydeden Dönmezer şöyle devam etti: "tnfaz rejimi farklı ohır. Türkr>'e'de açık. yan açık, kapah cezaevleri var. Bütün dünyada olduğu gibi birta- kım yöntemter uygulamyor. Yeni duzenkmeyle kişi hüc- rede kalacak. Tahüje için 30 sene cezaevinde kalması ge- rekecek. Izindenyarariana- mayacak. Dtşanda çahşnn- lamayacak. Faahyetieri ko- nusunda bazı suurbhklar olacak. Aradan belnii bir süre gectikten sonra mesela 10yıl sonra mahkeme gerek görürse bu sıkı rejimi değis- tirecek." Öcalan, Italya'da yaka- landığı dönemde Adalet Bakanı olan Hasan Deniz- kurdu. PKK liderinin ya- rarlanma olasılığına karşı tasannın ilgili bölümünü yeniden yazdıklannı kay- detti. Denızkurdu, yeni dü- zenlemeyle hükümhınün 30 yıl boyunca hiçbir af yasa- sından etkilenmeyeceğini söyledi. Denizkurdu, Ala- attin Çakrcı için idam edil- meyeceği güvencesi veril- mesine karşın Ocalan'ın ia- de istemini içeren dosyaya bu güvenceyi koymadıkla- nnı belirterek "O dönemde Bakanlar Kurulu'nda gö- rüştük. Taribi karannr, bu nedenle kişisel olarak gü- vence veremem aynca yet- kim de yok, dedim. tncele- dik. Bakanlar Kurulu ve Cumhurbaşkanı'nın da bu konuda yetkisinin olmadıgı sonucuna vardık" dedi. öcalan karannın hukuka ve yasalara uygun olduğu- nu vurgulayan Denizkurdu, yurtdışından gelen tepkiler konusunda "Avrupa'nmtek kalemden çıkmış gibi 'Or- tak değerlerimiz var, infaz edilirse AB'ye almayız' laf- lannı saçma buluyonım. Uluslararası bültenle aradı- ğı adamın iadesini istemeye- rek hukuku ayaklar arana alanAlman>u, teröre destek veren İtaha gibi ülkelerin demeçlerine geçiniz diyo- 01™" dedi. Türk ceza yasa- sı öntasansının 58. madde- sinde, "Ağuiaştıntanış ömür boyu hapis cezası, hü- kümlünün ha>aö boyunca devam eder ve sıkı güvenlik rejime göre çektirilir. Sıkı güvenlik rejimini, cezalann infazı hakkındaki kanun ve tüzük gösterir. En az on yıl süre ile çekildikten sonra ce- zanın infazmda sıkı güven- lik rejiminin kaldınlmasuıa, 66. maddenin gösteridiği şart ve usuOere göre hâkim tarafindan karar veriebOir. Şartla sahverilmeye ilişkin hükümler saküdır" denil- mişti. SalilıiTİara karşı sıkı güvenlik önlemleri Haber Merkezi - Abdullah Oca- lan'ın ölüm cezasına çarptmlması- nın ardından PKK'nin olası misil- leme saldınlanna karşı, Türki- ye'nin Avrupa ülkelerinin yanı sıra Şam ve Beyrut büyükelçilikleri et- rafindaki önlemler de arttınldı. Tüm Türkiye'de de güvenlik güçle- ri önlemlerini arttınrken ABD'nin Istanbul ve Adana konsolosluklan- nın Öcalan'a verilen ölüm cezası üzerine güvenlik nedeniyle geçici bir süre kapatıldığı bildirildi. Anka- ra'da kente giriş ve çıkışlarda kont- rolleryoğunlaştınhrken, Kızılay ve Ulus gibi gündüz yaya trafîğinin yoğun olduğu bölgelerde sivil ekip sayısı arttınldı. Emniyet ekiplerini rahatlatmak amacıyla Genelkurmay Başkanhğı da önlemlerini yoğunlaşttrdı. Ordu komutanlıklanndaki mesai başla- ma ve bitiş saatlerine göre sabah ve akşam 2 saat boyunca Inönü Bulva- n üzerinde komando timleri görev yapıyor. ABD'nin Ankara Büyü- kelçiliği Enformasyon Merke- zi'nden yapılan açıklamada da ABD'nin Istanbul ve Adana konso- losluklannın önceki gün faaliyetle- rini durdurduğu kaydedildi. Şımak'm Idil ilçesinde önceki gece saat 22.05 sıralannda hükü- met konağına bir grup PKK'li tara- findan silahlı saldın düzenlendiği belirtildi. Saldın sırasında 20 daki- ka boyunca hükümet konağını oto- matik silahlarla tarayan PKK'lile- rin, güvenlik güçlerininhemen kar- şılık vermesi üzerine gece karanlı- ğmdan faydalanarak kaçtüdan bil- dirildi. Şırnak'ın Beytüşşebap ilçesi Mezra köyünü dün gece saat 21.00 sıralannda basan bir grup PKK'li- nin, 9 çobam kaçırdıklan, 300 ko- yuan da yanlannda götürdükleri belirtildi. G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada Avrupa Birliği'nin (AB) tutumu da net: "Ey Türkiye, Apo bizim için as... Üstelik kare as/" Türkiye bu iki "as" durum arasında! Başta hükümet olmak üzere, devlet organlan da konuyu, uygun gelen her yere asmaktan askıda yer bırakmadı. Peşrevi uzatmayalım, maddelere geçelim: 1 - İdam karan, Avrupa'daki bütün gazetelerin bi- rinci sayfalanndaydı. Ajans haberlerine yanstdığı kadanyla en güzel başlık, Fransız La Figaro gaze- tesinindi: "Avrupa öcalan '1 kurtarmak için seferber oldu!" Dün, idama tepki vermeyen Avrupa ülkesi var mı> diye baktık. Sanınz yoktu. Bu tepkilerdeki, "Apo i- dam edilmemeli" ile başlayan ilk tümce atıldıktan sonra, ikinci tümce şöyle geliyor "Bu durum sorunun çözümû için fırsattır, masa- ya oturun!" Görünüm, AB'nin yargılamaya hukuksal değil, siyasal baktığını ortaya koyuyor. 2- Zemin siyasal bakış olunca, ister istemez idam çok ağtr bir ceza oluyor. Kaldı ki, bu pencereden bakarsanız, bir yıl hapis bile "ağır" olabilir! Ancak Avrupa bu yönünü gizlemek için, "Bizim ailemizde ölüm cezası yoktur" diyor. Aynı Avrupa, pek çok eyaletinde ölüm cezasını uygulayan ABD ile bunu sorun etmiyor. Yeri gelmişken anımsatalım, sade- ce geçen hafta Çin'de uygulanan ölüm cezasının sayısı 59'du! 3- Hukuksal sürecin Avrupa yönünün olup olma- dığı, olursa nasıl sonuçlanacağı net değil. Konu uzmanlann işi. Prof. Anıl Çeçenin 844 sayfaya sığdırdığı Insan Haklan Rehben'nde, bu alandaki tüm uluslararası anlaşmalar, metinler bulunuyor. AB, "Biz ölüm cezasını kaldırdık" derken, Avrupa Insan Haklan Sözleşmesi'nin ek 6. protokolüne gönderme yapıyor. Türkiye, bu protokole imza koy- madı. Protokolün birinci maddesi şu: "ölüm cezası kaldınlmıştır. Hiç İdmse bu ceza- ya çarptınlamaz ve idam editemez." AB'nin benimsediği bu protokolün ikinci madde- si ise şöyle başlıyor: "Bir devlet, yasalannda, savaş veya yakın savaş tehlikesi zamanında işlenmiş olan fiiHer için ölüm cezası öngörebilir." Avrupa başına bir şey gelirse önlemini almış! 4- Imralı'da verilen karann ikinci maddesinde, yukanda sözünü ettiğimiz duruma gönderme var "...Bu eylemlerin ülke için ciddi, yakın ve büyük tehlike teşkil etmesi..." öyle anlaşttryor ki, karar Avrupa'ya da anlatılabi- lecek bir yaklaşımla hazırlanmış. Davanın toplumsal yanı 5- Türkiye, öcalan davasının siyasal yanını ka- zanmıştır. Hukuksal yanı sürmektedir. Toplumsal yanı ise henüz tam olarak masaya yatırılmamıştır. Yargılamanın başlayacağı gün şu noktanın altını çizmiştik: "öcalan davasında, Abdullah öcalan küçük bir aynntıdır." Bu düşüncemizde ısrar ediyoruz. Eğer biz salt bu ayrıntı ile uğraşırsak, diyelim ki öcalan'ı idam edip, rahatlayacağız. Ama o süre içinde yeni Öcalan'lar ortaya çıkmış olacak. Bu kez onlaria uğraşmaya başlayacağız. 6- Türkiye'nin Ocalan'ın idamını yukandaki mad- de zemininde tartışmasında yarar var. "Apo'nun mezannı kalemden oyan" medyanın içinde bulun- duğu durum, TBMM'deki "Apo'dan oy çıkarma yanşı", böyle bir zeminin oluşmasına engel. Bu or- tamda en kolay yorum, milliyetçi duygulan körük- leyip idam naralan atmak. Peki soralım: - Yakın geçmişimizdeki hangi idama bugün, 0 günkü tartışma ortamındaki gibi bakıyoruz? Apo olayına, salt "Avrupa bize ne det" diye de- ğil, satt "şehit ailelerinin yüreğini nasıl soğuturuz" diye değil, şöyle yaklaşmamız gerekiyor: - Daha fazla şehit ailesi olmamasını nasıl sağla- nz? Dosyayı Vural Savaş inceleyecek ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş, Abdullah Öcalan'm dosyasını Yargıtay'a gelir gelmez bizzat incelemeye alacağını söyledi. Savaş, dosyanın adli tatilde nöbetçi ağır ceza dairesi tarafindan incelenebileceğini savunurken Yargıtay'a yakın bazı kaynaklar adli tatilde inceleme yapılamayacağmı öne sürdüler. Savaş, Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu ile DGM yasasına göre DGM'nin görev alanına giren suçlann acil işlerden sayıldığmı belirterek şunlan söyledi: "Bu acil işlere adli tatilde de bakdır. Sanık Öcalan hakkuıda DGM'nin verdiği karann temyiz incelemesine ilişkin dosya Yargıta) 'a gehV gelmez, en losa sürede bizzat taranmdan incelenecektir. Tebtiğnanıe hazırtanarak nöbetçi ceza dairesine gönderflecektir. Nöbetçi ceza dairesinde sırası gefirse üıcejenecektir. Sanık avukatian temyiz inceiemesinin duruşmah yapdmasuu isteyebOirler. Bu isteme ve dosyanm incelemeye ahnıp ahnmayacağnM da nöbetçi ceza dairesi karar verecekttıf AA'ya bilgi veren Yargıtay'a yakın kaynaklar ise 20 Temmuz'da başlayacak adli tatil içinde Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Savaş'ın Öcalan'la ilgili tebliğnamesini hazırlayıp nöbetçi ceza dairesine göndermesi durumunda bile incelemenin adli tatilde yapılamayacağmı söylediler. Kaynaklar, dosyanın adli tatilde incelenmek üzere tetkik yargıcına verilebileceğini, daha sonra Yargıtay 9. Ceza Dairesi'nce sanık avukatlannın dunışma istemi için bir gün belirleyeceğini bildirdiler. Bu durumda dosya TCY'nin 125. maddesine göre verilen hükümlerin temyiz incelemesini yapan Yargıtay 9. Ceza Dairesi'nce karara bağlanacak.