Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
26 MAY1S 1999 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
31 Mayıs'ta başlayacak olan Öcalan davası hafta sonu dışmda kesintisiz devam edecek
Yargdama heyeti Imrah'daLEVTNTGENCELLİ
BURSA / MUDANYA - Terör örgütü
PKK'nın lıden Abdullah Öcalan'ı 31 Ma-
yıs günü yargılamaya başlayacak olan
Ankara 2 No'lu DGM heyeti tmralı Ada-
sı'na gitti. Yargılarnanın, hafta sonu dışın-
da her gün devam edeceğıni belirten
DGM Başkanı Turga> Okyay. DGM Ya-
sası'nda değişiklik yapmanın parlamen-
tonun işı olduğunu söyledi. Okyay, mah-
keme heyetinde bulunan askeri üyenin
yargılamaya katılacağını bildirdi.
Öcalan'ı, yasak bölge ilan edilen Imra-
lı Adası'nda yargılayacak olan Ankara 2
No'lu DGM heyeti kara yoluy la dün Bur-
sa'ya geldi. Mahkeme çalışanlan ve ko-
rumalann da bulunduğu 4 araçlık kon-
voyla Bursa'ya gelen heyet. Cumhuriyet
Başsa\ cısı Emin Özder'ı makamında zi-
yaret etti. Mahkeme Başkanı Turgut Ok-
yay Bursa Adliyesıne girişte gazetecile-
rin sorulannı yanıtladı. Okyay "Yargüa-
ma ne kadar sürer" sorusuna "Allah bi-
Br" yanıtını verdi. Bir gazetecinin "Oca-
lan'ın avukatJan. tecrit koşullannın kötü
olduğunu söylüyorlar, ne diyorsunuz" so-
rusunu Okyay. "Türldye'deherşey gûzel-
dir. Kötü koşul yok" diye yanıtladı.
Ankara 2 No"lu DGM heyetini oluştu-
ran Başkan Okyay. üyeler Hiise>in Eken,
Hâkim Albay Abdulkadir Davarcıoğlu.
8 PKK'Iİ
öldürüldü.
3 güvenlik
görevlisi
sehit
DtVARBAKIR / TUNCELİ (Cumhuriyet) -
Olağanüstü Hal Bölge Valiliği sorumluluk ala-
nında sürdürülen operasyonlarda 8 terörist öldü-
rüldü. Şırnak, Bingöl ve Tunceli'de 3 güvenlik
görevlisi şehit oldu, biri de yaralandı. Güvenlik
güçleri, PKK'lilerin, Abdullah Ocalanın yargı-
lama sürecinde ateşkes ilan etmeyi planladığmı
belirledi.
Olağanüstü Hal Bölge Valiliği'nden yapılan
açıklamaya göre, Hakkâri'nin Şemdinli ilçesi
kırsalında çıkan çatışmada 2, Van'ın merkez Şa-
banıye Mahallesi'nde 1 ve Çatak ilçesi Belbuka
Tepe Bölgesi'ndede 1 terörist öldürüldü. Diyar-
bakır'ın Dicle ilçesi kırsalında devam eden ope-
rasyonlarda 1 terörist yakalanırken, Bingöl ve
Şırnak'ta ise örgütten kaçan 4 terörist güvenlik
güçlerine teslim oldu. Operasyonlar sırasında çı-
kan çanşmalarda 2 güvenlik görevlisi de şehit ol-
du. Bölgede operasyonlara aralıksız devam edi-
liyor.
Öte yandan Tunceli'nin Ovacık ilçesi Çak-
maklı köyü Arsel mezrası yakmlanndan konuş-
landınlan askeri birlik, teröristlerin saldınsına
uğradı. 20 kişilik PKK'li grubun takibi sonucu
çıkançabşmada dört terörist öldürüldü. Çatışma-
larda Balıkesir nüfusuna kayıtlı er Orhan Özkay-
nak şehit oldu, Adana-Seyhan nüfusuna kayıtlı
uzman çavuş Bilal Çakır da yaralandı. Kaçan te-
röristlerin yakalanmasına çalışıhyor.Bu arada
güvenlik güçleri, teröristlerin, Abdullah Öca-
lan'ın yargılama sürecinde ateşkes ilan etmeyi
planladıklarmı belirledi. Teröristlerin önceki gün^
dinlenen telsiz konuşmalannda, örgütün üst dü-
zey yöneticilerinden Cemil Bayık ile Hamili Yıl-
dınm'ın, bir süre PKK'nin Merkez Komitesi'nin
aldığı ateşkes karan üzerinde tartiştıklan belir-
lendı. tki militantn konuşmasında örgütün yoğun
operasyonlar nedeniyle mühımmat sıkıntısı çek-
tıği de anlaşıldı.
yedek üye Mehmet Maraş ve savcı Talat
Şalk' ı Bursa Adl iyesi'ne girerken çok ka-
labalık bir gazetecı grubu izledı.
Bursa Cumhuriyet Başsavcısı Emin
Özder'i zıyaret sonrasında da DGM Baş-
kanı Okyay soruları yanıtladı. Okyay
"Yargılama süreci nasıl işleyecek" sorusu-
nu. -Yargılamavasürckli devam edikcek.
Hafta sonu, tatil günü dışuıda ber gün du-
ruşma olacak" diye yanıtladı Okyay. "Sa-
vunmanın süre talebi olabilecek mi" soru-
sunu "Olabilir. Her şey usul içinde halle-
dilir. Savunma hakkı kutsaldır. Sa\ unma
hakkına saygdıyız" diye yanıtladı. Öca-
lan 'ın avukatlarının, cam kafeste yargı-
lanmaya karşı çıktıklannın hatırlatılması
üzerine Okyay "Avrupa'nıo her ülkesin-
de var" dedi. Ankara 2 No'lu DGM he-
yeti ve mahkeme görevlileri daha sonra
bir helikopterle adaya gıtti. Mahkeme
başkanı, yargılama sonuçlanıncaya kadar
adada kalacaklannı bildirdi.
Kalem bile yasak
Öcalan'ın 31 Mayıs Pazartesı günü tm-
ralı Adası'nda başlayacak duruşmasına,
dışandan kalem bile alınmayacak.
Adadaki duruşmaya katılacaklardan.
Türk olanlann nüfus cüzdanlannı, yaban-
cı olanlann pasaportlannı yanlannda bu-
lundurmalan gerekiyor. Irtibat Büro
Amirliği'nin aldığı önlemler ile ilgili
açıklama yapan Ankara DGM Cumhuri-
yet Başsavcısı Cevdet Volkan. teşhisi ya-
pılamayacak kadar yıpranrmş nüfus cüz-
danlannın yenılenmesi ve cüzdandaki fo-
toğrafın 10 yıldan eski olmaması gerek-
tiğini bildirdi. Adadaki güvenlik sistemı-
nin metal cisimlere karşı duyarlı olduğu-
nu belirten Voikan, mahkemeyi izleye-
ceklerden her türlü metal eşya ve çok
önemli ilaçlar dışmda her türlü ilacın ta-
şınmamasmı istedi.
Voikan, basın mensuplartnın not almak
için gerekli malzemelen yanlanna alma-
malan gerektığini, not defteri ve iki cins
kalemin adada sorumlular tarafindan ve-
rileceğini belirtti. Voikan, duruşmaya ka-
tılacaklann saat 06.00-07.00'de Mudanya
Limanı' ında olntalan gerektiğini bildirdi.
Ocalan'ın avukatma dava
Öcalan'ın avukatı Niyazi Llgan'a 'ya-
sadışı örgüte ><
ardım veyatakhk etmek" su-
çundan lstanbul DGM tarafindan dava
açıldı. Dava iddıanamesinde Ulgan ile
sekreteri Sibel Ceylan hakkında 3 yıldan
5 yıla kadar hapıs cezası istendi. Iddiana-
mede, Ceylan'ın avukat Ulgan tarafindan
hazırlanan bazı belgeleri Belçika'ya gö-
türdüğü. belgeler arasında Avrupa lnsan
Haklan Mahkemesi'ne verilmek üzere
hazırladığı ıtiraz dilekçesinin de bulundu-
ğu iddia ediliyor.
HASANKEYF KURTARILANA KADAR MÜCADELE SÜRECEK
Hasankevf
1978jThndal.
derecede
arkeoJojikSİT
alanıiian
ediMive
1981'detarihi
eserier
koruma arana
afandLAncak
yineaynıyıl
Hasankeyfin
sular alünda
kalmasına yol
açacakbaraj
projesi
imzalanınca
Hasankeyf
önce devİet,
sonra dahalkı
tarafindan
terkedflmiş
bir eser olarak
kalakaldı.'Binlerce yıllık
tfarilı sıılara gömülemez'ALPER TURGUT
BATM\N-llbinyıllıkHasankeyfin2010yılın-
da sular altında kalacak olması, tanhe duyarlı ve say-
gılı tüm kuruluşlan ve ınsanları tedırgin edıyor. ''Ha-
sankeyf kurtanlana dek mücadeleye devam" parola-
sıyla yola çıktıklannı belirten yöre halkı ve yerel yö-
netimler. " Binlerce yıllık tarih, 75 yülık enerji üreti-
mi için sulara gömülemez. Baraj projesi bir an önce
değjştirilsin" dediler. Hasankeyf'i kendı tekellerin-
de gören Hasankey f Kunarma Gönüllüleri adlı grup,
TÜRSAB'ın sponsorluğunda yapılan geziye katı-
lanlardan para alarak rant sağlıyor.
Jeopolitik yapısı nedeniyle onlarca medeniyete
kucak açan. ortaçağm önemli birbaşkenti olarakdö-
nemin izlerini günümüze taşıyan Hasankeyf, GAP'ın
11. projesi olan Ilısu Barajı'nın tehdidi altında. Bir
zamanlar bağlı olduğu Batman'dan daha görkemlı ve
büyük bir kent olan Hasankeyf ın nüfusu bugün 300
binden 3 bine ınmiş. 1967 yılmda Hasankeyf'teki
mağaralarda yaşayan yurttaşlara iskân evleri yapma
projesıyle harabelerin ve tarihi izlenn yok edilmesi
göçü hızlandırdı. Hasankeyf 1978 yılında 1. derece-
de arkeolojik SİT alanı ilan edildı ve 198 i 'de tarihi
eserler koruma altma alındı. Ancak yine aynı yıl Ha-
sankeyf'in sular altında kalmasına yol açacak baraj
projesi imzalanınca Hasankeyf önce devlet, sonra da
halkı tarafindan terk edilmiş bir eser olarak kalakal-
dı. Tarihi ilçede rehberliğimizi yapan 11 yaşındaki
SerhatMen'in babası da, görüştüğümüz diğer çocuk-
lann babalan gibı ışsiz. Becerikli ellerle kayalara
oyulmuş 5 bin 260 mağaradan birisinde eskiden de-
desıyle babasmın yaşadığım belirten Men, "Eyyubi-
ier dönemindc darphanesi oian Hasankeyfte bugün
bir banka şubesi bile yok. Dükkânlann yüzde 9O'ı ka-
palı. Güvenlik nedeniyle ahnan önlemler, turistterin
ilçeye getmesini engeüiyw" diye konuşuyor.
Hasankeyf'in, Adıyamart Samsat'tan sonra batan
ıkinci kent olmasına izin vermeyeceklerini vurgula-
yan DYP'li Hasankeyf Belediye Başkanı AbduHu-
hap Kıısen de. Hasankeyf'i kurtarma çahşmalanna
hız verilmesini istedi. Ilısu Barajı'nın başka bir böl-
gede yapılabileceğini vurgulayan Kusen, yapılması
planlanan 200 barajdan biri olan Ilısu Barajı'nın 75
yıllık ömrü olduğunu söyledi.
Kentin fethi sırasında şehit düşen Hz. Muham-
med'in akrabası tmam Abduüah'ın türbesi, Imam
Ali Mescidi, 1154'te yapımına başlanan ve 21 yılda
bitirilen Taş Köprüsü, 200 basamaklı merdivenle çı-
kılan 3 kapılı Hasankeyf Kalesi, kaleden Dicle'ye in-
mek için kazılan gizli merdivenler, taş kabartmalar,
Zeynel Bey Türbesi, Küçük ve Büyük Saray. Bizans-
lılardan kalma kilise kalıntısı görühneye değer tari-
hi eserler. Hasankeyfte bulunan 365 camiden ancak
Ulu Cami. Kızlar, Koç, El-Rızk ve Sultan Süleyman
Camisi günümüze dek ulaşabilmiş durumda. Bölge-
de kazı yapan bilim adamlanndan arkeolog Prof. Dr.
Olı^ Ank, Hasankeyf'in tümünün ancak 100 yıllık
bir çalışmayla günışığına çıkanlabileceğini belirti-
yor.
Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği (TURSAB)
sponsorluğunda Hasankeyri Kurtarma Gönüllüle-
ri 'nin turuna davet edilen gazeteciler, BRT turizm şir-
keti adı altında ve TÜRSAB'ın bilgisi dışında turun
"tfcaret turuna" dönüşmesine tepki gösterince zor
durumda kaldılar. Yeşiller Partisi'nin kurucusu reh-
ber ıbrahim Eren'in basına yönelik sözlü saldınlan
üzerine gazeteciler Mardin'de turu terk etti.
BRT'nin turuna devam eden Zaman, Türkiye ve
Kanal 7 kuruluşlannda çalışanlar dışındaki gazete-
ciler, Hasankeyf turunu kendi imkânlanyla gerçek-
leştirirken BRT'nin gazetecilerin adını kullanarak
Urfa, Mardin ve Batman'da konaklama sağladıklan
ve yurttaşlardan gezi turu için kişi başına 62.5 mil-
yon lira aldıklan anlaşıldı. Eren'ı tanımadıklanru ve
yurttaşlardan para almdığından haberleri olmadığı-
nı belirten TURSAB yetkilileri, Güneydoğu'nun tu-
rizme açılması, Hasankeyf'in kurtanlması ve gazete-
cilerin bilgilenmesi için sponsorluk verdiklerini açık-
ladı.
Emniyet 'Şirinler Çetesi'nin PKK bağlantısını soruşturuyor
NAZMİAKDAĞ
MERSİN- Adana'da "Şirin'" olarak ta-
nman ve adı birçok olaya karıştıgı için
aranan "Şirinler Çetesi"nin lideri Meh-
met Şirin Aksoy ve adamlan ile onlara
yardım ettıklen savlanan 1 'ı polis, diğen
astsubay 16 kişi Adana polisine teslim
edildı. Mersin'de yakalanan çetenin PKK
ile bağlantılı olabileceği savlan üzerine
soruşturmanın dennleştınlerek sürdürül-
düğü öğrenıldı.
Adana ve Mersin bölgesinde çok sayı-
da yasadışı eyleme kanştıklan ve adam
öldürdükleri savıyla yakalanan Mehmet
Şirin Aksoy ve 15 adamının Mersin'deki
sorgusu tamamlandı. "Suç işlemek için çe-
teoluşturduklarr savıyla yargılanacakla-
rı belirtilen çete üyelerinin PKK ile bağ-
lantıları üzennde duruluyor. Özellikle
1995 yılında Adana'da PKK eylemlerin-
de kullanılan silahlann çete elemanlann-
da bulunması "Şirinler Çetesi'nin PKK'-
nin taşeronu olup olmadığı*' yolundaki
araştırmalan gündeme getirdi.
Mersin Emniyet Müdürlüğu yetkilile-
ri, özellikle PKK eylemlerinin Adana'da
olması dolayısıyla bundan sonra soruş-
turmayı Adana Emniyet Müdürlüğü'nün
sürdüreceğini belirttiler. Çete elemanlan
dün Mersin'de Adana polisine teslim edil-
di.
Mersin Emniyet Müdürlügü'nden edı-
nilen bilgiye göre, çete başı Mehmet Şi-
rin Aksoy, Adana başta olmak üzere bir-
çok ilde adam öldürme ve çek-senet tah-
silatı eylemi gerçekleştirmiş. Aksoy ile
birlikte kardeşi Ali Aksoy ve Mehmet Yıl-
maz da geçen yıl Adana'da öldüriilen ts-
kender Gürier ve Ali Rıza Ydmaz adlı ki-
şilerin öldürülmesinden dolayı Adana ve
Ankara Emniyet Müdürlüğü tarafindan
aranıyorlardı. Çetenin tetikçiliğini yaptı-
ğı ileri sürülen Mehmet Yılmaz'ın Ada-
Bahçe duvarına yazı yazmak1
silahlı çeteye yardım suçu olarak kabul edildi
ANKARA (AA) - Yargıtay Ceza Genel Kurulu, ül-
ke bütünlüğünü bozmak amacıyla eyiemler yapan
u
si-
lahlıçete" niteliğindeki PKK ile bağlanüsı belirlenme-
se dahi bahçe duvanna yazı yazmak suretiyle bu ör-
gütün propagandasının yapılmasınm, "silahlı çeteye
yardım'' suçunu oluşturacağına karar verdi.
Ankara 2 No'lu DGM. bir sanığı, PKK propagan-
dasını yapmak suçundan Türk Ceza Kanunu'nun
(TCK)!69.59 ve Terörle Mücadele Yasası'nın 5. mad-
delenne göre 3 yil 9 ay ağır hapis cezasına çarptırdı.
Temyız istemini önce eksik soruşturma nedeniyle bo-
zan Yargıtay 9. Ceza Dairesi, Ankara 2 No'lu DGM'nin
mahkûmiyet yönündeki aynı hükmünü bu defa, "sa-
ruğın yazdığı kabul edilen yazılann örgüt propaganda-
9 \apma suçunu ohışturacağı gerekçesyle TMY'nin 7/2
maddesine" göre hüküm kurulması gerektiği görüşüy-
le ıkinci kez bozdu. Ancak Ankara 2 No'lu DGM, ilk
karannda direndi. Bu karann da temyiz edilmesi üze-
rine uyuşmazlık Yargıtay Ceza Genel Kurulu'na gel-
di. Özel daire ile yerel mahkeme arasuıdaki uyuşmaz-
Iığın sanığın sübutu kabul edilen eylemlerinin hangi
suç niteliğine uyduğunun belirlenmesine ilişkin oldu-
ğuna işaret edilen Ceza Genel Kurulu'nun karannda,
TMY'nin 7. maddesinin, TCK'nin kaldınlan 141 ve
163. maddelerinde öngörülen amaç için oluşturuldu-
ğu ve bu maddeyle "süahh çete" haline geknemiş ce-
miyet ve örgütleri kurmak, bunlara katılmak ve pro-
pagandasının yapılmasınm yasaklandıgı kaydedildi.
TMY'nin 7. maddesinde belirtilen örgütlerin "siab-
h çete" haline gelmemiş olmalannın aranması gerek-
tiği ifade edilen kararda, bu maddede TCK'nin 168 ve
169. maddelerinın saklı tutulmasınm da bunun göster-
gesi olduğu belirtildi.
na 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nce 4 yıl 11
ay, Iskenderun 1. Ağır Ceza Mahkeme-
si'ndede 3 yıl 8 ay kesinleşmişcezası ne-
deniyle arandığı öğrenildi. Çeteye polis
kimliğini temin eden emekli Başkomiser
Ali Kör'ün ise Gaziantep Emniyet Mü-
dürlüğü tarafindan dolandıncılık suçun-
dan arandığı ve sabıkalı olduğu, çeteye as-
ker kimligi sağlayan astsubayın da Diyar-
bakır'da görev yaptığı ve bu konuda as-
keri yetkililere bilgi verildiği öğrenildi.
Bu arada. yakalanan çete mensuplan-
nın Adem Akkaya, MuratAydoğan, Mus-
tafa Coşkun Ozçakmak, Hüseyin VuraL
Kemal Ozrürk. Murat İşci,Abdülaziz Ars-
lan, Şükrü Kocaman, Caner GüllendL
RKhan Demir ve Öznur Ergül olduklan
açıklanırken hemen hepsinın çeşitli suç-
lardan emniyette kaydı bulunduğu vurgu-
landı. Çete mensuplanyla birlikte operas-
yonlarda 2 savunma el bombası, bir taar-
ruz tipi el bombası, bir Kalaşnikof marka
otomatik tüfek, bu silaha ait 101 mermi
ve 44 şarjör, 8 tabanca, 135 mermi, 2 el
telsizi, sahte nüfus cüzdanı, astsubay, po-
lis ve doktor kimlik belgeleri ele geçiril-
miştı.
HAFTAYA BAKIŞ
AHMET TANER KIŞLALI
'Sakin Güç' Modeli!
Fransa'da Mitterrand'ın iktidara gıden yolda
kullandığı birslogan vardı. Gülümseyen fotoğraf-
lan ile bezenmiş tüm afişlerde aynı sözcükler oku-
nuyordu: "Force tranquille"'... Yani "Sakin Güç"\
Kendi kendisiyle barışık.. Güven veren.. Din-
gin..
Sonuç olumluydu.
Ve Altan Öymen'in CHP genel başkanlığı, ba-
na nedense o afişleri anımsattı. Tıpkı Erdal Inö-
nü'nün genel başkanlığındaki gibi.
O görüntü, Sayın Inönü'nün en büyük kozuydu.
Şimdi de Sayın Öymen'in olabilir.. Tabii eğer, Er-
dal Bey'in sahip olduğu rahat koşullann bugün
söz konusu bile olmadığını unutmazsa!
Ve eğer, bugünün olumsuz koşullannın, net, ka-
rarlı ve yürekli olmayı gerektirdiğini aklından bir an
olsun çıkarmazsa!
• • •
Bir partıyi başanya ulaştıran, inandıncılığıdır.
inandıncılığın önkoşulu ise "tutartılık"t\r.
Partinin temsil etmek istediği toplum kesimle-
ri.. Bu kesimlerin sorunlannın çözümüne öncelik
veren bir ideoloji (O ideolojinin yansıması demek
olan somut bir izlence).. Ve o ideolojiye, o toplum-
sal tabanın özelliklerine uygun bir örgüt...
Taban, ideoloji ve örgüt.
Işte, tutariılık dediğimiz şey bu üçlü arasındaki
uyumdur.
CHP'nin son yıllarda kötü yönetildiği doğrudur.
Ama bu kötü yönetimin partiye verdiği en büyük
zarar, kimliğın yitirilmesi konusunda olmuştur.
Kimlik kargaşası içine düşen bir parti hızla kit-
lelerden kopar. Ve siyasal savaşım, giderek kişi-
ler arasındaki bir kısır çekişmeye dönüşür.
CHP kurultayı niçin bu kadar kırıcı oldu?
Niçin bu kadar çok aday çıktı ortaya?
Çünkü parti içi çekişme yıllardır Baykalcılar ile
"fia//fa/c;/ara karşı olanlar" arasındaydı. Oysa asıl
çatışmanın, partiye kimliğini yitirtenler ile ona öz
kimliğini yenıden kazandırmak isteyenler arasın-
da olması gerekirdi.
öyle olmadığı içindir ki, insanlar bir hareketin ve
o hareketin en iyi sözcüsünün etrafında birleşe-
mediler. Onun içindir ki, bir sürü aday çıktı. Onun
içindir ki, olay Baykal'a ve Baykalcı görünen her-
kese karşı tepkiye dönüştü...
• • •
Altan öymen, soruna sadece "vitrin" değişikli-
ği ya da salt ğençlere açılma biçiminde yaklaşır-
sa çok yanılır. Ve bir fırsatı cömertçe harcamış
olur.
Yapması gereken ilk şey, parti içinde yeni bir ha-
reket başlatmaktır. Ardından o harekete uygun bir
yönetim kadrosu oluşturmaktır. Ve üçüncü aşa-
mada da, örgüt yapısını yenilemektir.
Elektriği yeniden bulmaya gerek yok.
Kemalizmi "geçmişin bekçiliği" değil "gelece-
ğin öncülüöü" olarak algılayan bir hazırlık zaten
var. Sayın Öymen alsın elıne "Demokratik Toplum-
cu Çağn"y\ ve dikkatle ökusun. Eğer oradaki dü-
şüncelere katılıyorsa. altındaki siyil toplum örgü-
tü temsilcilerinin iarnlerini dikkatle incelesin..
' Ve oradaki bazı ısimleri bir masa etröfında bu-
luşmaya ve de CHP'nin yeni yapısında önemli kat-
kılar yapmaya çağırsın!
Örneğin...
O çağnyı, 400'ü aşkın ADD şubesine "temel
çerçeve" olarak yollayan Yekta Güngör Özden'L
O çağnyı, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derne-
ği'nin anayasası ilan eden, çağrı metni üzerinde
seminerier düzenleyen Prof. Türkan Saylan'ı..
O çağrı etrafında tüm lstanbul kadın kuruluşla-
rında bir hareket başlatan Prof. Necla Arat'ı..
Bir özden'in, bir Saylan'ın, bir Arat'ın bile
CHP'ye getireceği havayı ve "güven"i düşünebi-
liyor musunuz?!!
• • •
O çağnnın oluşumunda llhan Selçuk'un da kat-
kısı var, Hasan Fehmi Güneş'in de.. Ama en
önemlisi, o çağn artık kişilerin değil, bir toplum ke-
siminin malıdır.
Böyle bir oluşumdan yararlanmayı Sayın Öy-
men düşünmezse Sayın Güneş ve arkadaşlan dü-
şünebilirler. Ve o çağnyı bayrak yapan bir hareket,
parti içinde de ülkede de yeni bir hava yaratabi-
lir.
Tıpkı 1930'ların "KADRO" hareketi gibi.. Tıpkı
1960'lann "YÖN" ve "Ortanın Solu" hareketleri gi-
bi...
Bugün CHP'nin önünde "tarihsel bir fırsat" du-
ruyor!
Deniz yüzeyi
temîzleniyortstanbul Haber Seoisi- Beşiktaş Belediyesi, Boğaz'ın
ilçe sımrlannda kalan kıyılannda, deniz yüzeyinde biri-
ken kirliliğin temizlenmesi çahşmalanna dün başladı.
Yaklaşık 1.5 milyon dolarolduğu belirtilen büyükşehir be-
lediyesine ait bir deniz aracıyla yüzeydeki kirliliğin top-
lanması çalışmalanntn düzenli olarak yapılacağı belirtil-
di. Gazetecilerin katıldığı Boğaz'dakı temizlik çalışma-
lan sırasında Beşiktaş Belediye Başkanı Yusuf Namoğlu,
denıze atılan atıklann akıntıyla Beşiktaş kıyılanna gele-
rek tarihi ve turistik ilçede istenmeyen görüntüler oluş-
turduğunu söyledi. Namoğlu, örneğin Beykoz'dan atılan
bir çöpün Boğaz'dakı üst akıntıyla Beşiktaş'a kadar gel-
diğini ve burada biriktiğini belirtti. Deniz temizliğinin
büyükşehir belediyesinin görevi olmasına karşın kendi-
lerine düşen katkıyı yapmaya devam edeceklerini anla-
tan Namoğlu, her yerel yönetimin aynı çabayı gösterme-
si durumunda istenmeyen görüntülerin oluşmasının en-
gelleneceğini kaydetti.