Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 11 MAYIS1999SAU
8 HABERLER
Che Guevara 'nın ortalarda göriilmemesi, CIA 'nın ve FBI'nın kendisini hergün başka bir raporda ölü göstermesine neden oluyordu
Iki, üç, dahaçok Vîetnam
bin
yılın süvarisi
BEDRİBAYKAM 8
-üba devnmını Fıdel Castro ıle beraber
gerçekleştirerekKüba'daiktıdanalanve
burada Amerikan çıkarlanna kalıcı bır
zararverenCheGuevara'yıABD. 195O'lı
yıllardan bcrı v akın takipte tutuyordu.
ÖzellikJe. Che'nin dünyanın karanhk yüzü olarak
gördüğü 'Amerikan emperyalizmi'nı Latin Ameri-
ka'dan başlayarak dünyanın dört bır yanında yok et-
meyı hedefledığini anlatması. bu konunun, 'Che yok
olana kadar' VVashıngton'un gündemınde kalması-
nanedenoldu. l952"deGuevara'nınMiamı'yegırer-
ken kullandığı vize ıle başlayan dosvalar ilginç veri-
lerledolu. 13.2.1958tarihlibırCI Araporu,Che'nin
Meksıkalı aktörCantinflasa çok benzedığini ve ken-
dinden de bu isimle söz etmekten hoşlandığına deği-
niyor. Astım için kullandığı nefes açıcının onun için
ne kadar yaşamsal olduğu da v urgulanıyor. Bu ara-
da adamlan bir su kenannda yıkanırken Che'nin on-
lan seyTetmekle yetinıp ne kendıni ne de kıyafetleri-
ni yıkamadığı anlatılıyor. Onun karizmatik ve ro-
mantik kişiliği henüz o tarihte saptanmış bile. Bir
başka ilginç vurgu, Che'nin. tıpik bır komünistinjar-
gonuna. alışılmış cümlelenne. yanıtlanna \e düşün-
ce sistemine sahip olmadığı konusunda. Onlara gö-
re bu 'zeki ve atik' adam bir siyasetçi veya profesyo-
nel devrimciden çok. ilginç bir maceracı. 2 Nisan
1958 tanhli bir rapor. onun tıp ılgısınin yalnız kendı
astımi yûzünden olduğunu anlatıyor. Aynca Ameri-
kan sendikalarının ve basınının. Latın Amerika'da
5000 işçi işten atılsa veya greve gıtse bile kıllannı kı-
pırdatmamasından yakındığı aktanlıyor. Onun tipik
bır Marksist değıl, Latino bir popülıst olduğu. aşın
millıyetçi Latın gururu taşıdığı v e kendı yaşamına bır
anlam aradığı söyleniyor. Aynı 2 Nisan tanhli bir
CIA memosu. Miami'de Kore Savaşı sırasında. 1952'de
tutuklanıp sorgulandığını anlatıvor.
11 -30 Mart 1958 tarihli memoda, askerlık ıçm çağ-
nldığmda, Reron'un ordusunda bulunmak istemedi-
ği için Arjantin'i terk ettiğı bıldirıliyor. Yıne 1958 ta-
rihli bır CIA belgesi. Che'nin. komünıst olduğunu ka-
nıtlayamayan kışilen kendi bırlıklerine almayı red-
dettiğıni ve onlan başka Batista karşıtı gruplara yön-
lendirdığinı iddia ediyor. 19 Nisan 1961 tanhli bir FBI
belgesi. Florida'ya 18 Nisan"da gelen Kübalı bırmül-
tecinın. Che'nin ıntiharetmeve çalıştığını.'iyi bir ko-
münistoiamadım' dedıkten sonrakendinı vurupya-
raladığını söyledığinı belırtıyor! ABD Başkanı John-
son'ın danışmanlanndan Rkhard Goodvvin, Urugu-
ay'ın Punto Del Este kentınde Ağustos 1961 'de.
Che'nin büyük ilgı gördüğü uluslararası konferans-
ta Kübah devnmcınin arzusu üzenne kendisiyle yap-
tığı görüşme hakkında Başkan Kennedy'ye üç rapor
sunuyor.
'ABD ile nasıl birlikte yaşayabiliriz?'
Esasında füze krizinden birkaç ay sonra yaşanan
bu görüşmede Che. ABD ile beraber ödün vermeden
Amenkan kıtasında nasıl \aşayabileceklenni anlat-
maya çalışıyor. "Küba'yı komünizmden kurtarabiü-
riz" veya "Ilımlı Fiderin \anında onu ayartan fana-
tilder var. Bizonu Batdı gruba ka> dırabfliriz"' \ eya "Kû-
ba devrimi içten yıkılabilir gibi saçma umut ve sap-
lanülarınızı unurun" gıbi sözler sö\le>en Che'nin,
daha sonra ABD'ye bazı uzlaşma noktaîan sunduğu-
nu açıklıyor Goodvun. Kendisi ıse bunlan başkana.
"Küba devrimi zayıfhyor, ekonomikbaskıyı arrünn"
şeklinde bir yorum eşliğınde aktanyor. Bu arada Go-
odwin, görüşmenin yapıldığı gece davetli olduklan
partide Che'nin etrafını bütün kadınlann bir anda çe-
peçevTe sardığını eklemevi de unutmuyor.
Che'nin sürekli olarak Küba dev leti adına hiç çe-
kinmeden konuşuyor olması da Goodwin'in dikkati-
niçekmiş.öMayıs 1965 tarihli bırCTA raporu. Che'nin
Che Guevara, Raul ve Fidel Castro: FBI ve CIA'nın en çok aradığı \ e iizerinde en çok hikâye yazdığı isimler.
B\
1
Fidel tarafından ev hapsine aldınldığını, daha sonra
da Sovyetler tarafından ailesi ve ağır bagajlarla Ce-
zayır'e götürüldüğünü iddia ediyor. 24 Mayıs 1965
tarihli CIA belgesi, Che'nin özel bırmahkemede yar-
gılanıp komünist partiden atılacağını belirtiyor. Ra-
por, ikincirivayetolarak Che'nin Moskova'da gırtlak
kanseri tedavisi gördügünü; üçüncürivayetolarak da
Mart 1965 'te Fidel tarafından Santo Domingo'ya yol-
lanıp orada tutuklandığını iddia ediyor. 27 Temmuz
1965 tarihli bir CIA dokümanı, Che'nin kanserini bo-
ğazdan akciğere. hastanesini de Moskova'dan Hava-
na'ya alıyor. 21 Ağustos 1965 tarihli bir FBI raporu
ise Santa Domingo hikâyesinın sonunda bu sefer
Che'nin öldürüldüğünü aktanyor. 29 Eylül 1965 ta-
rihli CIA belgesi, Che'nin hastahğını bu kez 'akutbron-
şit' olarak tanımlıyor \e evini Santa Maria Del Mar
plajınataşıyıp onu 'sıkak Kü-
balı ve Sovyet doktoriann te-
daviettiğini" belirtiyor. 28 Ocak
1966 tarihli bir CIA belgesi,
Sovyet baskısı ve ekonomik
tehdıtlen sonucu Che'nin Kü-
ba Komünist Partisi'nden çı-
kanldığını belirtiyor. 14 Mart
1967 tarihli bir CIA raporu
eksantrik tezleri biraraya top-
luyor: Önce astım hastası olan
Che, sonra da tüberküloz olur.
Açıkhavada kampyapıptemız
hava almayı sever. 1965'teki bu
kamplardan bırinde Fıdel'in
adamlan onu öldürür. Cinayetin nasıl işlendiği konu-
sunda bir çok rivayet vardır. Ancak en olası olanı,
Che küçük bır uçakla tam hareket edecekken uçağı
pusuya düşürülür. (Bir Türk filmi özetine benzediği-
ni itiraf etmeliyim!) 13 Eylül 1967 tarihli bir FBI me-
morandumu. General Ovando'nun. Che Guevara'nın
Bolivya'daki gerilla hareketinin başında olduğuna da-
ir ellerinde birçok kanıt olduğunu aktanr. Habere gö-
re, bu gerillalann hepsi Vietnam'da eğitilmiştir! "Re-
kL, Che'nin özdlikk öidürüldüğüne dair yalan haber-
ler neden yayümaktadır. Bunlan u\durunca Ameri-
kalılar daha mı rahat uyuyorlar?" diyorum. Froilan
Gonzalez bu soruma verdıği yanıtta, bunun CIA ve
ABD'nin moral bozarak çökertme taktiklennden bi-
ri olarak kullanıldığını anlatıyor. Aslında şu anda ge-
riye baktığımızda, Che 'nin 'bir kereöbneden öncebin
kere öldürülınesinin' efsanesine tam tersi ciddi kat-
kılar yaptığını da görüyoruz. Her yerde öldüğü veya
öldürüldüğü söylenen Che Guevara'nın tricontinen-
tal', yani üç kıtanın beraberlıfi organizasyonuna ay-
lar önce yazdığı mesaj, Nisan 1967'de yayımlandı. Me-
tın ttim dünya de%Tİmcilerinı, 'Ud, ûç, birçok VTet-
namlar' yaratmaya ve emperyahzme karşı uluslara-
rası bir savaş vermeye çağınyordu.
Che, büyük savaş sonrasında dünyanın haksız söz-
de banş ortamını sorguluyor ve dünyaya yeni bir sos-
yalist düzen getirmek için emperyalizmi uzun ve acı-
masız bır savaştan sonra her yerde yıkma gereğinden
söz ediyordu. Bu. her zerresiyle tam kin dolu bir sa-
vaş çağnsıydı. Aslında oanda adamlanyla birlikte aç-
lık, susuzluk, ılaçsızlık savaşımı \eren, altı ayda bir
yıkanan: maymun, at, eşek, papağan. kedi ölüsü ve-
ya çeşitli otlan yiyerek yaşayan Che Guevara'nın or-
ta-uzun vadede hedefı belliydi. Che için sınırlar, ya-
ratılmış, kaldınlması gereken saçma şeylerdi. Boliv-
ya, onun için. bir bütün olarak gördüğü Latin Ame-
rika'yı toptan fethetme ve sosyalist bir devrime taşı-
ma yanşında yalnız bir küçük etaptı. Bu önemli eta-
bı tüm Güney Amerika. Afnka. Asya ve dünya izle-
meliydi. Bolivya'dakı gerilla focosunun başanlı ol-
ması, kaçınılmaz şekilde ABD'nin müdahalesini ge-
ir an önce dönmek isteyen Debray ve Bustos'u götürmek için
Che'nin birliği '3 günlüğüne' Joaquin'in grubundan aynldı.
Bir daha hiç bir zaman bir araya gelemeyecekler, Bolivya
seferi belki bu yüzden kaybedilecekti.
9 Nisan 1961 tarihli FBI belgesi, Florida'ya 18 Nisan'da gelen
Kübalı bir mültecinin, Che'nin 'iyi bir komünist olamadım'
dedikten sonra kendini vurup yarâladığını söylediğini belirtiyor!
Bu, onca uydurma senaryodan yalnız bir tanesi.
tirecekti. ABD müdahalesi ise onlar için yeni bir Vi-
etnam demektı. Zaten bir Vietnam savaşı ile zor baş
eden ABD. bırden kendini ıkıye. üçe bölünmüş bu-
lursa gücü gittikçe zayıflayacâk. 'emperyalist cana-
var' ayaklan üstünde zor durmaya başlayacaktı. fşte
bu cephelerin üst üste açılmasından sonra, Che'nin
arzu veya hayallerine göre So^yetler ve Çin birbirle-
riyle uğraşmayı hırakıp nihayet bu uluslararası savaş-
ta haklıdan yana. yanı devrimcilerden yana ağırlık-
lannı koyacaklar, böylece bu ani manevrayla Fran-
sızlann 4our deforce' dedikleri son kozla düşman ni-
hayet yenilecek ve tüm insanhk kurtulacaktı...
'Che'yi öldürmek zordur*
Evet, Che Guevara'nın hiç de mütevazı olmadığı-
nı bildiğı gerçek planlan bu şekilde kurulmuştu. Al-
berto Granadobu analize hızlı bir şekilde 'evet, hak-
hsın' diyemiyorda De\ir değişmişti ve onun en ya-
kın arkadaşı Che böyle bir üçüncü dünya savaşı pla-
nı yapmış olamazdı... Halbukı projenin mantık iliş-
kileri içerisınde her etabında 'evet' yanıtı veren Che 'nın
tarihçisi Froilan Gonzales, bana sonunda, "Eve^öy-
le düşünüyordu" diyebilmişti. Che ve adamlannın
23 Mart ve 10 Nisan 1967'de Bolivya ordusuna kar-
şı kazandıklan iki ayn çatışma gerek Bolivya hükü-
metinin, gerek Washington'un neşesini iyice kaçır-
dığı için ABD bu sefer olaya ağırlığını direkt olarak
koymaya karar verir. Anlaşılan, belki de Che'yi öl-
dürmek. her gün raporlarda değişik senaryolar üret-
mekten daha zordur! Amerikan büyükelçısinin Was-
hington'u olaylardan etraflıca haberdar etmesınden
sonra, CIA. Bolivyalılarla birebir yakın ilişkilere gi-
rişir. Nisan 1967'de Amenkalılar, çok sayıda ajan ve
teknisyeni La Paz'a yollarlar. Özellikle yanlış haber
yayma ve psikolojik savaş konulannda eksper olan
bukişilerinbirkısmı Içişlen Bakanlığı'ylaçalışırken
diğerbazılan askeri operasyon merkezlenne yollanır.
Bunlar arasında Felix Ramos Rodrigez ve Eduardo
Gonzales de vardır. CIA, tüm Bolivya'ya girip çıkan
yabancılann fışini tutarken gizli servis de, kent ge-
^ ^ • ^ ^ rillasını çökertmek için büyük
te\kifata ve aramalara girişir.
ABD aynca Ralph Shelton
(Pappy) gibi Vietnam Savaşı
eksperlerini de. ordusunu eğit-
mek üzere Bolivya'ya yollar.
Maden işçileri liderleri, sen-
dikalar ve siyasi-entelektüel
lıderlere karşı da paralel ola-
rak büyük bir savaş yürütülür.
Amerikahlann, dağlık ve or-
manlık bölgelerde insan \-ü-
cudu ısısını bulabilen çok so-
^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ fıstike özel aygıtlar kullandık-
1
^ ^ ^ ^ ~ ~ ~ ' ^ ^ ^ ~ lan da iddia edilir. Bolivya or-
dusunun içine de moral bozukluğunun yanı sıra Mark-
sist fikirlerin sızması, Bolivya lideri Barientos ve
CIA'yi, hızlı şekilde kazanmaya mecbur olduklan
bir gerilla savaşı karşısında olduklan konusunda ikaz
etmiş olur. CIA. La Paz'daki posta ve tüm telefonla-
nn da kontrolünü doğrudan üstlenir.
Ayncagerillalann bulunduğu sanılan bölgelere ta-
nmcı veya alıcı/satıcı kıhğında casuslar da yollanır.
Che, Bolivya günlüğüne 20 Haziran tarihinde şunla-
n karalar: "Sabahkj
j1n aşağı çifUikteki çocuklardan
Paulinho. bize, o üç adamın tüccar olmadıklannı söy-
ledi. Biri yüzbaşı imiş, diğeri de tüccar değUmiş. Bu
bilgi. Calivto'nun kızı olan Paulinho'nun kız arkada-
şındanekteedildi" l%0yılında Küba'da bir 'bayram
havaa sezerek' kendini Havana'da bulan genç Fran-
sız Regis Debra>
r
. devrime birinci gününden beri ilgi
duyan bir Che hayranıydı. Ünlü 'Les Temps Moder-
nes' dergisinde Castroculuk: LatinAmerika'nm uzun
>ürüyûşü' isimli övücü makalesi yayımlandıktan son-
ra Che ve Fıdel'in dikkatinı çekti. 1966 yılında Tri-
continental konferansından sonra Küba'dan aynlma-
yan genç Fransız, Fidel ile yaptığı uzun görüşmeler
sonucu, genlla Foco'sunun anahtarmetınlerinden bi-
ri olan 'Devrim İçinde Devrim mi?' kitabını çıkardı.
O günden sonra Fidel onu Bolivya'ya Alto Beni ve
Chapare bölgelerinin jeo-politik etüdünü yapmaya
göndermışti; hem de Che'nin Bolivya macerası baş-
lamadan... 1 Şubat 1967 günü Che. adamlannın ço-
ğunu alarak normalde 15 gün sürmesi gereken bir kon-
disyon turu sayılabılecek keşif gezisine çıktı. Ancak
beklenilmedik yağmur. açlık. tehlikeli dağcıhk ve su-
suzluk maceralan sonucu bu aynlık 48 gün sürdü. Gün-
lüğünde Che, artık 20 Mart'ta 'tam bir kaos ve ne ya-
pdacağnu künsenin bitememesi'nden söz etmeye baş-
lamıştı.
Ktlft hatalardan birisl
Kampa nihayet dönebildiklerinde onlan bekleyen-
ler arasında Tania. Regis Debray ve Arjantinli ressam
CıroBustos vardı. Bustos, Che ile hâlâ gündemde olan
Arjantın gerilla Foco'sunu konuşmaya gelmişti. Ta-
nia dikkatsizce ve Che'nin ikazlanna aldırmayan bir
şekilde kampa geri gelmişti; zılgıt yedi ve ağlamaya
başladı. O sırada nöbetten dönen Lorobir askeri vur-
duğunu söyleyince sıcak savaş başlamış oldu. Deb-
ray'la konuşulan konu ise onun Avrupa'da kuracağı
ilişkilerle mi, yoksa dağda mı gerillaya daha yararlı
olacağı idı. Sonuçta tereddüt ettikten sonra Che, onu,
Avrupa'ya geri gidip uluslararası kamuoyu yaratma-
ya ikna etti. O kararsızlık anlannı daha sonra hatır-
layacak olan Debrav PierreGoldman'a, "Henüzölüm
için olgun olmadığimı duşündüğüm için geri dönme-
yi kabul etmiştim'' itırafinı yapacaktı. 17 Nisan gü-
nü, Che'nin Bolivya macerasının kilit hatalanndan bi-
ri yapıldı. Bustos ve Debray artık bir an önce dön-
mek istiyorlardı. Che, grubuyla beraber, aralannda has-
ta ve yorgun gerillalar bulunan Joaquin'in kumanda-
sındaki 17 kişilik gnıptan üç günlüğüne aynlıp ziya-
retçileri bırakmak istedi. Bu iki grup bır daha hiç bir
zaman birleşemeyecek ve gerilla mağlubiyetinin ana
nedeni belki de bu olacaktı. 19 Nisan'da, birçok id-
diaya göre CIA ajanı olan, ama gazeteci geçınen Ge-
orge Andrevv Roth gerillalan görmeye geldi. Kimlik
soruşturması uzun sürünce, Debray, Roth'un iyi ni-
yetinin kanıtı olarak onlan bu dağdan çıkarması için
yardımcı olmasını önerdi ve bu kabul edildi. 20 Ni-
san sabahı Muyupampa yakınlannda Debray, Bustos
ve Roth gruptan aynldılar. Che'nin o anda Debray'den
bir şekilde kendisine iletmesini veya bir daha döner-
se getirmesini istediği kitaplann başında, 'Roma lro-
paratoriuğu'nun Yükselişi \« Çöküşü' geliyordu!
Debray nin acele tıra?ı
tlk aramada bu üçlünün yakalanmalannm tek ne-
deni ise alelacele nraş olan Debray'nin birkaç çok uzun
kılı ıska geçmesiydi. Islak tıraş takımı da sırt çanta-
sında bulununca Debray itiraf ettirildi. Şeytan yine
aynntılardagizlenmişti. Debray'nin yaşamda kalabil-
mesi, bir fotoğrafınm basında çıkıp uluslararası yan-
kı yaratmasına bağlanacak, uzun süren ve De Gaul-
le'ün müdahalesinin de yaşandığı mahkemesi sonun-
da 30 yıla mahkûm olacaktı. Üç yıl Bolivya hapisha-
nelerinde kalıp sonra Fransa'nın baskılan sonunda ser-
best bırakılacak olan Debray. daha sonra 80'li yıllar-
da Fransa Cumhurbaşkanı François Mhterrand'ın
üçüncü dünya ülkeleri damşmanlığına kadar yükse-
lecekti. Ciro Bustos ise tehditlere hemen boyun eğ-
miş gerilla liderinin Che Guevara olduğunu itiraf et-
mesinin yanı sıra tüm gerillalann birer robot portre-
lerini bile çizmişti. Roth tabii serbest bırakılmıştı.
Çünkü o 'gerçek' bir gazeteci idi! Che'nin Arjantin
çıkarmasının ön gerilla şefı gerçekten pek kof çık-
mıştı.
Artık Bolivyalılara akan bılgı trafiği yûzünden Ta-
nia'nın da dönüş yollan kapanmış, o da bu dağ-or-
man macerasının bir uzvu olmuştu. Che artık bir tür-
lüJoaquin'mgrubunubulamıyordu. Walkıe-Talkie'le-
ri zaten bozulmuştu. tlk randevıı kaçınlmış, sonra bir
türlü yollar kesişmemişti. Daha sonra Bolivya dev-
rim denemesi tarihçıleri, onlann kımı anda yahıız
birbirlerine 1 km mesafede olacak kadar. kimi anda
da aynı yerlere bir gün farkla gıdecek kadar yaklaş-
tıklannı görüp hayıflanacaklardı. Şans hiçbir şekilde
yardımlanna koşmadı. O günden sonra Che ve geril-
lalannm başına gelecekler bazı tekrar sendromlann-
dan ibaretti. Teker teker ölmek, yufka yüreklilikle
gerillacıhk kaidelenni hiçe saymak ve nereye gittiği-
ni bibneden dünyanın her noktasıyla ilişkileri kopar-
mış olmak... Artık sonun başlangıcı gelip çatmış. hat-
ta giderek hızlanmıştı.
Sürecek
TIR NOKTASII ORAL ÇALIŞLAR oralcalislarta turk.net
Seçimin üç önemli mağlubu De-
niz Baykal, Tansu Çiller ve Me-
sut Yılmaz, şimdi yeniden ayakta
kalabilmek amacıyla çeşitli siyasi
yollardeniyoriar. Deniz Baykal, ken-
disini ziyaret eden ve genel başkan-
lığa aday olmasını isteyen 47 il baş-
kanına. "Seçimden sonra beni yal-
nız bıraktınız. Şimdilik aday deği-
lim" cevabını veriyor. CHP'den alı-
nan haberler ise, Baykalcılann ola-
ğanüstü kurultayı kazanmak ama-
cıyla hazırlıklarını yogunlaştırdıkla-
rını göstenyor. Baykalcılar, delege-
lerdikkate alındığında zaten kurul-
tayı kazanabilecek güçteler. O za-
man Baykal'ın çekilmesine ne ge-
rek vardı?
Baykalcılar bu kurultaya neden
asılıyorlar? Kazanırlarsa ne yapa-
caklar? Bir dönem muhalefeti ter-
cih etmeleri gerekmiyor muydu?
AJman Sosyal Demokrat Partisi son
10 yıl içinde her seçim kaybından
sonra genel başkanını değiştirdi.
Vogel'den Sharping'e, Lafonta-
ine'den Schröder'e kadar çok sa-
yıda isim liderliğe seçildiler ve isti-
fa ettiler. Parti, uzun bir aradan son-
ra seçimleri kazandı. Bu seçimle-
rin kazanılmasında en çok payı
olanlardan Genel Başkan Oskar
Lafontaine, Başbakan Schröderie
ayrılığa düşünce istifa etti.
Sosyal Demokrat gelenek böy-
le söylüyor. Başarısız olunca istifa
edersin. Hıristiyan Demokrat gele-
nek de farklı değil. Alman Hıristiyan
Demokratlar Birliği Başkanı Kohl
de seçimleri kaybedince 16 yıllık
başbakanlığın ardından parti lider-
liğinı bıraktı. Baykal'ın il başkanla-
Çiller, Yılmaz5
Baykal
nna yaptığı açıklamadan anlaşıldı-
ğı kadanyla bu işin peşini bırak-
mayacak. Kendisi genel başkan
olamasa bile bir yakınını liderliğe
oturtmaya gayret edecek. Sonra
bildiğimiz "emanetçi" tartışmalan
gündeme gelecek.
Mesut Yılmaz, Yüce Divan'a git-
me oyunuyla Tansu Çiller'i köşeye
sıkıştırmaya çalışıyor. Böylece ye-
re yapışmış merkez sağın kalanını
kendi etrafındatoplayabılmeyi plan-
lıyor. Çıller'in medya kartellerinin
boy hedefi haline gelmesi, görül-
düğü kadarıyla Mesut Yılmaz'ın
cesaretinı arttınyor. Böylece, Çil-
ler'den kurtulmak isteyen büyük
medyanın da desteğini alarak iler-
leyebileceğini umuyor.
Bu üç parti yani CHP-ANAP-
DYP açısından sorun öncelikle ge-
nel başkanlıkta mı düğümleniyor?
Genel başkanlann. ciddi bir başa-
nsızlık gösterdikleri ve artık bu par-
tilerin tepesini terk etmeleri gerek-
tiği açık. Bunun tartışılacak bir ya-
nı yok. Ancak bu partilerin bir çiz-
gi krizi yaşadıklan da bir başka ger-
çek. Örneğin ANAP; bu partinin şu
anda neyi temsil ettiğini söyleye-
biliriz? Liberal bir parti mı? Milli-
yetçi bir parti mi? Muhafazakâr bir
parti mi? Mesut Yılmaz ve ekibi bu
konuda bir çaba göstermek niye-
tinde mi?
Çiller ekibi neyi temsil ediyor?
Geçmişte DP-AP çizgisi, devlet dı-
şı kalmış popülist çizgiyi temsil edi-
yordu. Kırlık bölgelerdeki muhafa-
zakârlık, partinin tabanını oluşturu-
yordu. DP-AP çizgisi. geleneksel
merkeziyetçi-ademi merkeziyetçi
çelişmesinin bir tarafını teşkil edi-
yordu.
Bu gelenek anti-komünizmin de
ülkedeki temsilcisi durumunday-
dı. DYP bu misyonu neölçüde bün-
yesinde banndınyor?
Aslında partilerdeki bu kriz, Tür-
kiye'de birçok şeyin değiştiğini gös-
teriyor. Artık, geleneksel siyaset
tarzı geride kalıyor. Günümüzün
değişen koşullannda, farklı ideolo-
jik ve siyasi çizgiler rağbet görüyor.
Son dönemde yükselen MHP, mil-
liyetçiliğin asıl temsilcisi olarak or-
taya çıktı. Milliyetçilik, yükselen ye-
ni değerdi. Bir ideolojiydi. Fazilet
Partisi de siyasi Islamın temsilcisi
ve onun da bir oy tabanı var. DSP
ise, milliyetçileşen sosyal demok-
rasinin temsilcisi haline geldi.
CHP'ye, ANAP ve DYP'ye ne kal-
dı?
CHR Atatürkçülüğü ve laikliği
savunarakyüzde8.5'dakaldı. Bu-
nu daha sıkı savunsa nereye kadar
gider? Bu partinin sorunu, demok-
rasiyi ve özgürlükleri savunma ko-
nusunda yeterli ataklığı ve cesare-
ti gösterememesi. Türkiye'de öz-
gürlükleri savunmanın ciddi bir ad-
resi kalmadı.
CHR Cumhurtyet'in sırf korunma-
sıyla sınııiı bir savunma stratejisiy-
le büyüyemez. Özgürlüklerin önü-
nü açacak yeni bir perspektif be-
nimsemedikçe yerinde saymaya
devam eder.
Çiller ve Yılmaz ise sorunu hâlâ
kişisel bazda görüyoriar. Onlar, ön-
lerine hangi misyonu koyduklannı
ise hiç düşünmüyorlar. Örneğin,
siyasi ve ekonomik liberalizmin
sağda ciddi bir temsilcisi yok. Bu-
na talip olmalan mümkün mü? Mil-
liyetçilik ve muhafazakârlık alanla-
n kapatılmışdurumda. Onlann ha-
kiki temsilcileri var.
Merkez sağın ve merkez solun
buhranı lider buhranının çok öte-
sinde. Düşe kalka sonunda böyle
bir arayış içine girmek zorunda ka-
lacaklar. Var olan liderlerle bu de-
ğişimi yapamayacaklan da bir baş-
ka gerçek.