Katalog

11 VIAYIS 1999 SALI CUMHURİYET SAYFA KULTUR 15 Seyhun Topuz 'Kareler' başlıklı sergisinde geometrik-minimalist ifadenin sınırlannı zorluyor 6 Sanat zor ve ciddi bir oigu 9 ESR.4 ALİÇAYUŞOĞLU Sanat yaşamını geometnk- soyut an- latım üslubunda sürdüren Seyhun To- puz'un 'Kareler' başlıklı sergısı 14 Mayıs'a dek Aksanat'ta yer alıyor. Topuz bu sergısınde. 30 yılı aşkın sa- nat serüvenınin yenı ürünleny le çıkı- yor ızleyicılerin karşısına. Topuz'un yapıtlarında sanatsal ifadenin güçlü göstergelerinin yanı sıra zekâ ile yoğ- rulmuş bir duygu bütünlüğüne de ta- nık oluyoruz. Dört büyük parçanın sunuldugu ser- gide sanatçının özellikle kullanmayı yeğlediği kare formu y er alıyor. Bıri du- vara asılmış. dört tanesi yere yerleşti- rilmiş kare çalışmalar, duvarlara asıl- mış desenlerle de destekleniyor. Yere yerleştirilmiş heykellenn üçü demırden. duvara asılı olan ve sanya boyanmış olan heykel ise pleksiglasdan yapıl- mış. Sanatçının kaideden anndırdıgı ya- pıtlannda kare parçalanırken aslında tekrar tekrar yenı kare formlan oluş- turuluyor. Seyhun Topuz'un yapıtlan yalm formlann yanı sıradevingenliğiy- le de dikkat çekiyor. 1990'lardan itıbaren formlan. ken- di gelışimlen içinde yeni bir sürece gı- ren Topuz. modernist çizgiden sessiz- ce aynlıp, özgün olduğuna ınandığı yeni yollar anyor. Seyhun Topuz ile yapıtlan üzerine görüştük. - Sanat yaşamını/ın başından buya- na hiçbir formu çağrıstırmay an salt ge- ometrik soyut anlatımı yeğliyorsunuz. Bu süreçden söz edebilir misiniz? SEYHUN TOPLZ -1970'ın başın- da Akademi Heykel Bölümü'nden me- zun olduğum zaman ilgimi çeken form- lar sürekli olarak kare. daire ve üçgen oldu. Kütleyi belirlerken formu oluş- turan biçimin hareketi (kınlması-kesil- mesi-bükülmesi) ve onun içıne giren boşluklardan yararlandım. Böylece ge- leneksel kütle kavramından daha o yıl- larda uzaklaşmış oldum. Geometrik biçimlerle uğraşırtı, 30 • Dört büyük parçanın sunuldugu sergide Seyhun Topuz'un özellikle kullanmayı yeğlediği kare formu yer alıyor. Biri duvara asılmış, dört tanesi yere yerleştirilmiş kare çalışmalar, duvarlara asılmış desenlerle de destekleniyor. (FOTOÛRAF: KADLRTUĞLA) yıla yaklaşan sanat yaşamımda hep de- vam etti. Bu vazgeçemediğim soyut dünyada, biçimlerin kendi içindeki dö- nüşümleri beni hep cezbetti. Neden soyut bir dünya, sanınm bunun rasyo- nel bir cevabını bulmak zor. - Aksanat'taki serginizde' Kare' bas- bğı altında kareyi parçalıyorsunuz. Par- çalanma sürecinde kare formuna kan- lan öğeler \e farklılıklar neler? Evet, Aksanat'taki son sergimin te- ması "Kare". Üç yıl önce bu galeride sergi yapmam önenldiğinde, sergi ala- nı beni gerçekten heyecanlandırdı. Bi- lıyorsunuz. daha öncekı sergilerim ge- nellikle Maçka Sanat Galensf nde ol- muştu. Bu son sergiyi mekânın büyük olan boyutlanna göre tasarlamaya ça- lıştım. Az sayıda. fakat boyutlan bü- yük işler yapmayı istedim. Daha ön- ceki işlerim genellikle yerden ve tek noktadan yükselirken bu sergideki iş- ler. tabana bütünü ile oturan 'zemin heykelleri'ne dönüştü. Kareler, daire formlan ile kesışti ve organik formlar meydana çıktı. Eğer kastınız bu ise, bu kez organik bileşenler kareyi oluş- turuyor. - Sizin için en önemli unsurlardan biri ise kütleden kaçınmak. Bunu da malzemeninolanaklanndanyararlana- rak gerçekleştiriyorsunuz... Kütleden kaçınrnıyorum, kütleyi boş- lukla ifade ediyorum. Ama bu sergi- deki farklılık, yükseklikleri 35 cm'yi geçmese de, dolu formu, yani kütleyi boşlukla beraber kullanmış olmam... Malzeme ise yapmak istedigimize sa- dece yardımcı bir eleman. - Peki boşluk duygusu işlerinizde ne öJçüde yer alıyor ve ne derece önem ta- şıyor? Benim için boşluk ve doluluk aynı oranda önemli ve biri diğerinden da- ha ağırlıklı değil. - Sizde. parçalanan formlann olağa- nüstü bir devingenlik sağladığına tanık oluyoruz. Bunun forma getirdiği an- lamlar neler? Devingenligi, dinamizm anlamında kullanırsak. her zaman ya dıştan içe ya da içten dışa doğru bir gücün formu iti- yormuş gibi bir etkisi var kuşkusuz. Ama bunu bütünle birhkte algılıyo- ruz. Bu dinamizm biçimine ilave bir kat- kı sağlıyor. - Peki renklenen heykelleriniz... Bu sergıde bir tane sanya boyanmış bir parça var. Renge karşı duyarlılı- ğım ilk kez 1974'te, dairelerden oluş- turduğum bir heykelimi maviye boya- makla başladı. Sonraki yıllarda kırmı- zı, beyaz ve siyahlar geldi. Rengi for- ma katılan ilave bir öğe olarak görü- yonım. Aynca bu sergide işlenme ko- şut boyalı desenlerde göstenyorum. - Türkiye'de salt soyut aıüamda ça- bşan sanatçılara çok sık rastlamıyonız. Oysa sizin en önemli özeüiklerinizden biri soyutu birebir antamı ile ele alma- nız... Gerçekten başlangıçtan bu güne ka- dar soyut bir dünyanın içindeyim ve iş- lerimi bu dünyanın içinde üretiyorum. lster soyut, ister somut olsun. düşün- celerimizi ve eylemimizi seçtiğiniz doğrultuda yoğunlaştınrsanız temel- de farklı bir şey yapmış olmazsınız. Önemli olan, yaptığınız işte duygu ve düşüncelerinizde yoğunlaşmanız ve sürekliliği sağlayabilmeniz. Sanat zor, ciddi ve uzun soluklu bir olgudur. Günümüzdans sanatııukm omeklcr Kültür Servisi- Mimar Sınan Lniversıtesı Devlet Konservatuvan Bale Anasanat Dalı ve Modern Dans Dalı. Cemal Reşıt Rey Konser Salonu'nun düzenle- diği "Gençlik Festivair \e Istanbul Şehir Tiyatrola- n'nındüzenledığı "15.GençlikGünkri" kapsamın- da iki gösterı sunacak. Lısans bölümü öğrencilen; Ankara. tzmır, Bursa \e lzmifte gerçekleştirdıklen turnelenn ardından tstanbul temsilleriyle bu yılkı gösteri çalışmalarını noktalayacaklar. 9 Mayıs'ta Tophane-ı Amire bınasında Çağdaş Yaşamı Destekleme Demeğı yararına sunulan gös- ten.yann 19.30'daCRR'de. perşem- be de 19.00'da Haldun Taner Sah- nesı'nde yer alacak. Gösterilerde ılk bölüm, Rus klasiklerinden olu- şan seçme parçalan içeriyor. Ale- \andre v e NataHa Khemelev tarafin- dan sahneye konulan bu parçalar içinde Egemen Kemet'ın dans ettı- ğı enerjık "Gopak" solo, EbruCan- sız'ın yorumladığı \e Anna Pavto- va için M. Fokin tarafindan yaratı- lan dramatık ve link "Kuğunun Ötümü" adlı solo. Sinan Kaymakve EbruCansKin dans edeceğı ''Kor- san" pas de deux gıbi eserler yer alıyor. Programda aynca. Deniz Kılınç ve Mehmet Berge'nin dans ede- ceğı. koreografisi Usmanov'a ait olan 1987 yapımı "Sen ve Ben" adlı modern ıkili ve Roland Petit'nın "Don Kisot" dansına kadar uzanan genış bir zaman kesitini ıçine alıyor. Parçalann bir kısmı Türkiye'de ilk kez sahneleniyor. Modern Dans programı fakülte öğretim üyelen- nin özgün yapıtlannı içeriyor. AydınTeker'ın Jim Pay- >veU"ın müziği üzerine Maral Ceranoğlu, Mihran • MSÜ Devlet Konservatuvan Bale Anasanat Dalı ve Modern Dans Dalı, Gençlik Festivali ve 15. Gençlik Günleri'nde iki gösteri sunacak. Tomasyan, Faruk Kurukay a ve Eray Gitgel için ger- çekleştırdiğı "Odak" adlı parça. amaca odaklanma- da yaşanan ikilemlenn fıziksel anlatımmı araştvnyor. Tuğçe Ulugün ve Duygu Güngör'ün dans edeceğı. müziği ErgülÖzkutan'a ait olan u lçeri" adlı ikılı de Aydın Teker tarafindan ilk kez 1996'da yapıldı, bu yıl yeniden yapılandınldı. "Orman" adlı parça. fakültenın misafır öğretim elemanı Rebecca Lazier tarafmdan ,\rvo Part'ın müzigı üzerine kurgulanmış. "tnce smır", ilışkıler- dekı dinamiği ve manipülasyonları soruşturuyor. Tan TemeL lsmet Müftüoğlu. Ayşegül En üksel. İstemihan Tuna \ e İlkc Kı- hç tarafından ıkilı, üçlü ve solo bö- lümler içinde yorumlanan parçada dansçılar ilişkilerin dinamiğini araş- tınyor. Rebecca Lazier'nin yöneti- minde beş dansçı tarafindan gerçek- leştirilen parçanın müziği Sultan'a ait. Rebecca Lazier'nin dans edeceği "Sepia" adlı solo, 1997'de besteci ve müzisyen Shane Shanahan'ın işbirliğiyle gerçek- leştırilmış. Tuğçe Ulugün'ün Lısans I sınıfı düzen- ledıği "CKun" adlı parça ögrencilerin ilk deneyim- len göz önüne alınarak üretildi. Gene koreografısi Tuğçe Ulugün'e aitolan "Son Dördün" de, geçen yıl "Half Moon" ve "Full Moon" olarak sahnelenen iki parçanın yeni düzenlemesi. Programın son parçası "Değişim'', modern dans eğitiminde geçerliliğini sürdüren teknilderi karşılaştırarak sergilemeyı amaç- lıyor. Parçanın müziği Amerikan Kültür Merkezi'nın desteğiyie, .^menkalı sanatçı Shane Shanahan tarafin- dan özel olarak bestelendi. Tiyatro Festivali Biletler satışa sunuldu KültürServisi-tstanbu! Kültür ve Sanat N'akfı tarafindan 19 Ma- yıs-4 Hazıran tarihleri arasında düzenlenen 11. Uluslararası Is- tanbul Tiyatro Festivali biletleri Atatürk Kültür Merkezi gışelerin- de satışa sunuldu. Bilet fiyatlan 7 milyon 500 bin ile 1 milyon ara- sında değişiyor. Öğrencilere, 65 yaş ve üsrü izleylcilere ve tiyatro sanatçılarmayüzde 25 indırimya- pılacak. Aynca her yıl olduğu gi- bı bu yıl da biletlerde son fiyat kademesinde özel ögrenci fiyatı ge- çerlı olacak. Festıval, yurtdışmda biletleri çok pahalı olan yabancı toplulukların bılet fıyatlannı aşa- ğı çekerek tiyatroseverlere büyük bir olanak sunuyor. Son iki yıldır L luslararası lstan- bul Tiyatro Festivali'nin fesrival sponsorluğunu yapan Türk Hen- kel AŞ bu ynl da festivalin spon- sorluğunu üstleniyor. 11. Uluslararası Istanbul Tiyat- ro Festivali'nde bu yıl yine yaban- cı oyunlar elektronik üst yazıyla Türkçeye çe\Tİlecek. Bu sayede tiyatroseverler sahnedeki görsel- liğın yanı sıra metni takıp etme- nin de keyfini yaşayacak. Çağdaş İtalyan besteci Ada Gentile, yapıtlannda yeni ve zor sesler üretmeyi amaçlıyor Sessizlikteıı düslere uzanan notalar FECİRALPTEKİN Borusan Kültür ve Sanat Mer- kezi'nin düzenlediğı açıklamalı konserler dizisinin bu ayki konu- ğu, çağdaş İtalyan besteci Ada Gentile ve Bernini Dörtiüsü'ydü. MarcoSerino(keman). \bko Ichi- bara (keman), Gabriele Croei( \ i- yola) v e Valeriano Taddeo'dan (v i- yolonsel) oluşan Bernini Dönlü- sü konserde Morricone, Mozart Bach ve Piazzola'nın yanı sıra Gen- tile'nindebiryapıtınıseslendirdi. S. Cecilia Konservatuvan"nda piyano eğitimi aldıktan sonra. ulus- lararası yanşmalarda adını duyu- ran; yapıtlan Salzburg. Budapeş- te, Varşova. Montreal gibi dünya- nın önde gelen miizik festıvallenn- de seslendınlen ve Italya'nın en önemli orkestralannın sanat yö- netmenlığinı üstlenen Gentile, ha- len S. Cecılıa Konservatuvan'nda öğretim göreviisi olarak çalışmak- ta. Gentile. bestecilığinin oluşu- munda. birlikte çalıştığı çok önem- li ıkı müzık insanı. Irma Ravina- k ve GofiredoFetrassTmn etkılı ol- duğunu belirtiyor. Konservatuvar- da Ravinale'nin piyano sınıfmdan mezunolduktan sonra 19^5-1978 yıllan arasında Petrassf nin kurs- İanm izleyen Gentile, bir hocadan diğerine geçişin kendisi için her- hangı bir güçlük yaratmadığını söylüyor: u Ra\inalezatenPerras- si'nin öğrencilerinden biriydi. Be- nim için bir bitiş\e\tni bir başlan- gıç değil, de\am süreci söz konusu oldu. .\ldığun temeleğitinı. Perras- si'yle yapüğım çahşmalara yanıt veriyordu." Gentile, Petrassı'yi değerli öğ- rencıler yetiştirmiş, dünya çapın- da ışler yapmış çok önemli bir mü- zisyen olarak nıtelendiriyor "Pet- rassi'nin kurslanru tamamladığun- da henüz besteci kimliğim oluşma- m ışu. ama beste yapmaya hao r ha- le gelmişrim. O noktada bir hoca- ya daha ihtiyaç duymadım. Y ülar bayu öğrendiklerimi, klasiklcrin çağdaşlara etkilerini. 1800'lerin müzikal birikimini ve bana suna- bilectklerini bir araya getirerek in- celemeyi sindirmevi \e çıkardjğım sonuçlar doğrultusunda kendi yo- lumu bulmayı yeğledim. Bu iki yri- lık araşürma döneminde hiç beste yapmadım." Gennle, beste yapmaya başladı- ğı 70'lerin sonlanndan bu yana tarzmda radikal bir değişim olma- dığını, ancak gelişme ve olgunlaş- ma olarak nitelendirilebilecek bir dönüşüm süreci yaşadığını belir- tiyor. 90'lara gelindiğinde yapıtla- nnın daha kendinden emin, rafine • Ada Gentile 'Çağdaş bestecileri tanımak günümüz insanı için özel bir ilgiden öte bir zorunluluk olmalf diyor. ve net bir görünüm kazandığıru; güç aldığı temel noktanın da. açıkça görülen bu ilerleme olduğunu söy- lüyor. Sesı yeniden yarattıklanna ınan- dığı için. bestelerinı seslendirecek sanatçılarla iletişim kurabilmeyi önemsiyor Gentile. Yapıtlannda çalgılan klasik biçımleriyle kul- lanarak farklı sesler üretmeyi amaç- lıyor. Besteci olarak en belirgin özellıklerinden biri, yapıtlannda sesi dinleyıcinin alabilecegi ait eşikte. sessızliğe yakın bir nokta- da tutmay a çalışması. Gentile, mü- zığin sesi ne kadar alçak olursa dinleyıcinin dikkatinin de o kadar arttığına: duyma azaldıkça düş gü- cünün harekete geçtığine inanıyor. Yapıtlannı seslendıren sanatçı- lara bellı bir özgürlük tanıdığını; ancak bu özgürlüğün, notalarla çi- zilen sınırlan aşamayacağını söy- lüyor Gentile. Sessizlık arayışı zor seslen doğurduğundan. yapıtlan- nı yorumlayacak sanatçının fizik- sel gücünü zorladığmı belirtiyor. *tnsanlar duydukian zaman benim bestem olduğunu anlasınlar. \eter" dıyor Gentile "Günümüz besteci- lerinin yapıtlannı birbirinden ayır- mak güç; oysa bestecinin kendine özgü nitelikleri ounau." Gentile'nın bestelen gıbi, be- yaz sayfaya yaklaşımı da farklı. Masa başında esin perisini bekle- mediğini. tüm alıştırmalan aklın- da tamamlamadan yazmaya başla- madığını söylüyor: "Ben başka şe>leıie uğraşırken. örneğin kitap okurken beynim yine beste ûretme- \i sürdürür. Bu arada ben de kü- çük notlar alınm. ama asla nota yazmam. Bestenin temeli oluştu- ğunda. masa başına geçme ve no- tayadökme zamanı gelmiştir. Bu ne- denleşimdiye dekyazdığım tek bir notayı bile sildiğim olmadL" Gentile. klasikler bir yana. çağ- daş bestecileri tanımanın günü- müz insanı için özel bir ilgiden öte bir zonınluluk olduğunu belirti- yor. Çağdaş bestecileri halka ta- nıtmak için festivallerin yetersiz kaldığma inanan Gentile, kunım- lann sanatçılara sahip çıkması ge- rektiğini, ancak kurumlarda söz sahibi kimselerin zihinsel bir tem- bellik ve işlerini halka beğendire- meme korkusu içinde olduklanru söylüyor. Gentile'nin üzerinde önemle durduğu bir nokta da müzik eğiti- mi. "Münkseverinsanlaryetiştir- mek için daha Ukokul yıllannda çocuklara müzik dintemeyi öğret- mekgerekir" diyor Gentile: "Mü- zik derskri bir oyun saati gibi ya da boş ders olarak algılanmamah; çocuklan müziğe duyartı kılmalı." David Bovvie'ye doktora unvanı • Kültür Servisi - Rock müziğin en yenilikçi isimlerinden David Bovvie'ye Berklee Müzik Koleji tarafindan onursal doktora unvanı verildi. 12 yaşındayken ailesinin kendısine armağan ettiği saksofonla müziğe ilgisi başlayan ve bugün 52 yaşında olan Bowie, ödülünü alırken yaptığı kısa konuşmada öğrencilere şu mesajı verdi: Umanm müzik. bana sunduğu yaşam gücünün aynısını sizlere de verir. Mensin'den kültür sanat MERStN (A.\) - Mersin 11 Kültür Müdürlüğü, mayıs ayını her gün bir etkinlikle değerlendiriyor. Bu ayın progTamında Genco Erkal'ın 'Yalın Ayak Sokrates', Kent Oyunculan'nm 'Martı'. Nejat Uygur Tiyatrosu'nun 'Kaynanatör', Tiyatro Ankara'nın '3. Reich'ın Korku ve Sefaleti'. Mersin AJcademi Sanat Derneği'nin 'Sokaklann Çatısı Yok', Özel Akdeniz Palmiye Koleji'nin 'Töre'. Yeni Ankara Tiyatrosu'nun 'Tarih Yazmaz Benim Gibi Adamı', Tiyatro Stüdyosu'nun 'Bağla Şu Işi', Kocaeli Bölge Tiyatrosu'nun 'Öğretmeniniz Acıya Sürgün", Zirve Sanat Merkezi'nin 'Haberiniz Var Mı?' ve Bursa Devlet Tiyatrosu'nun 'Bir Şehnaz Tiyatro' adlı oyunlan yer alıyor. Aynca bu ay Mersin Devlet Opera ve Balesı 'Don Kişot' balesiyle 'Madam Butterfly" ve 'Öylesine Bir Dinleti' orjeralannı sahneleyecek, Mersin Üniversitesi Devlet Konservatuan ve Niğde Üniversitesi Egitim Fakültesi konserler verecek, Beyazıt Oztürk ve Ata Demirer de gösterileriyle etkinliklere katılacaklar. Zehra Yıldn anısına resital • ANKARA (A>fKA)-Genç yaşta yaşamını yitıren soprano Zehra Yıldız'ın anısına 16. Uluslararası Ankara Müzik Festivali çerçevesinde bir şan resitali verilecek. Ünlü opera sanatçısı, bariton Mesut îktu'nun 9 Türk bestecisinin 18 yapıtını seslendireceği resital, 12 Mayıs'ta Devlet Resim ve Heykel Müzesi Konser Salonu'nda gerçekleştirilecek. Piyanoda Sergei Gaurilov'un Mesut Iktu'ya eşlik edeceği konserde Necil Kâzım Akses. A. Adnan Saygun. Nev it Kodallı, tlhan Usmanbaş. Cemal Reşit Rey, Ulvi Cemal Erkin ve Muammer Sun'un da yapıtlan seslendirilecek. Kumpanya'dan Küçük Prens üzerine iki çalışma Kûrrür Servisi - Kumpanya Tiyatrosu, 14 ve 15 Mayıs günleri saat 19.00'da tstanbul Sanat Merkezi'nde Saint Exupery'nin Küçük Prens'i üzerine iki çalışmasını sergileyecek. Tasanmı ve yönetimi Kerem Kurdoğlu'na ait olan "Yavuzer Çetinkaya 27 Mart '99 Dünya Tiyatrolar Günü İçin Küçük Prens'ten Bir Bölüm Okudu mu?" adlı video çalışması. müzik yönetimi Babür Tongur'a ait olan "Gezegenler Opera, 7 Varyasyon" adlı gösteri ile birlikte sunulacak. (235 54 57) M.Ü.'de üç yeni sergi • Kültür Servisi- Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Acıbadem Kampusu'nda yann üç sergi birden açılıyor. Aydın Doğan Vakfı 15. Hürnyet Uluslararası Karikatür Yanşması Sergisi, lstanbul Goethe Enstitüsü işbirliğiyle düzenlenen 'Almanya'da Canlandırma Filmleri Sergisi' ve Ultra Reklam Ajansı Basın tlanlan Sergisi izleyici ile aynı anda buluşacak. Anti-savaş tavn, siyasi kirlenme ve doğal dokunun bozulması-insanoğlunun yalnızlığa itilmesi temalanyla dikkat çeken sergi, üniversitenin Büyük Sergi Salonu'nda yer alacak. Sergi ve film gösterilerinden oluşan Canlandırma Filmleri Sergisi'nde ise pek çok ünlü sanatçının filmleri, fotoğraflan, çizimleri, resimleri, objeleri ve fıgürleri izlenebilecek. Basın llanlan Sergisi kapsamında da basın ilanlannın yanı sıra ambalaj ve afiş tasanmlan yer alacak. Üç sergi de 4 Haziran tarihine dek açık kalacak. Bilgi Üniversitesi'nde konser • Kültür Servisi - lstanbul Bilgi Üniversitesi'nde bugün saat 20.00'de Büyük Salon'da gerçekleşecek olan konserde Bilgi Müzik Bölümü öğrenci ve öğretim görevlileri aynı sahneyi paylaşacaklar. Konser programında genç müzisyenlerin yanı sıra Imer Demirer Ensemble; Neşet Ruacan, Kamil Özler ve Şevket Akıncı'dan oluşan Jazz Gitar Trio; Hüsrev lsfendiyaroğlu ve Bülent Ergüden'in Klasik Gitar Düet'i; Selen Gülen, Mike Wilkens, Racı Pişmişoğlu üçlüsü; Butc Morris Ensemble ve Aydın Esen, Randy Esen, Ali Perret, Neşet Ruacan. Nüket Ruacan ile Can Kozlu yer alacak. (216 00 00) BUGÜN • AKSANAT'ta saat 12.30 ve 18.00'de Madonna'nın 12 hit şarkısının yer aldığı pop konseri Laser-disc'ten izlenebilir. (252 35 00) M YADATiyatrosu'nun 'Sünnetli' adlı oyunu saat 21.00'de Babylon'da sahnelenecek. (292 73 68) M BORUSAN KÜLTÜR VE SANAT MERKEZİ'nde saat 19.00'da Beylerbeyi Müzik Okulu'nun NuriCandas yönetimindeki şan konseri izlenebilir. • H. ULUSLARARASI KUKLA FESTtVALİ çerçevesinde saat 12.00'de Banş Manço Kültür Merkezi'nde Show Tiyatro'nun "Çöp Canavarlan' adlı yapımı saat 19.00'da da Beyoğlu Küçük Sahne'de Feyza Zeybek'in çizgi-kurgu biçemli "Çizdüşüm Ferhat ile Şirin' başlıklı gösterisi yer alıyor. • BELGESEL StNEMACILAR BtRLİĞİ'nde saat 13.00-19.00 arasında her saat başı MineÖzerden'in 'Zilname' adlı belgeseli gösterilecek. (292 39 84) • PJ ARTVVORKS'te saat 18.00'de Piet Mondrian'ın yaşamını ve sanatını anlatan video- belgesel Ingilizce olarak gösterilecek. (236 68 53) • YAPI KREDt SALI TOPLANTILARI nda saat 18.30'da 'tnsanın Yaratıcı Hali' konu ediliyor. Artun Ünal'ın yönettiği toplantıya Füruzan ve Komet konusmacı olarak katılacak. (280 65 65)