Katalog

İ1AYIS 1999 SALI • • • • CUMHURİYET SAYFA HABERLERIN DEVAM 19 CJNCELcÜNEYT ARCAYÜREK • ıştaraf. 1. Sayfada laide ve dışanda laik rejime karşı programlanan Türanlı Merve'nin TBMM'ye gınşinden sonra pat- lay; olaylan aynt gece ele alan yorumunda Cumhur- bâşmı Demirel'in "şeriat rejimlerinin ne mene mal oldfuna örnek olarak Iran ve Afganistan'ı göster- mene" Tahran'daki mdlalar fena halde bozulmuş- lar. Taran büyükelçimizi, Demirel'in sözlerindeki an- lam>ğrenmek, doğrulatmak ve kuşkusuztepki gös- terrek için sorgulamışlai. Yzsüzlüğün dik âlâsı!.. Cumhurbaşkanı az bile söyımiş. Cmhurbaşkanı, pek çok kimsenin bilmediği ay- nntıırla Iran'ın Türkıye'ye yönelik ikiyüzJü siyasetini ortaa dökecek daha neler neler söyleyebilirdi. Trk-lran sınır bölgelerinde PKK teröristlerini hi- may eden Tahran'ın sürekli yalanlanndan birkaçını açıtasaydı; bunlar, molla rejiminin bize karşı olum- suz asıl bir ruhsal eziklik içinde olduğunu kamuoyu- muzın bir kez daha anlamasına yeter de artardı bi- le. Ira, kendi topraklannda himaye gören PKK'nin sı- nırdn sızarak askerlerimizi katlettığini dün de bugün de kıbul etmiyor. Cımhurbaşkanı Demirel'e, 1994'teki Tahran ziya- retinle Rafsancani neredeyse yeminle "himayeyi" yalarladı. Ta>ii, Demırel bu yalana inanmadı. Iki/ıl sonra, 1996'da, Başbakan Erbakan. Iranya- lanlaına inanmakla kalmadı; Turk ulusal istihbarat birimerinin "kendisini yanlışlarla bilgilendirdiklerini" söyleyecek kadar mollaların yanında yer aldı. Tükiye, tran topraklannda "Tahran'ın bilgisidahi- lindekaçak gezen "teröristleri "Iran ve Türkgüvenlik güçkrinin 'biriikte' temizlemesinı" önerdi. Ama ope- rasyonun karariaştınlan gün ve saatinde Iran tarafın- da kinseyi bulamadı. Sa/lan şu: Türkıye'ye "rejim ihracına yönelik hiç- bir grişimlmiz yok". Oysa bu konudaki bütün açıklamalan baştan aşa- ğı yaan! Tam bir Acem yalanı! ArKara'nın burnu dibindeki Sincan'datanklann so- kaklarda dolaşmasının nedenini, Ankara büyükelçi- lerinin Türkiye'den niçin kapı dışan edıldiğini unutmuş görünüyortar. Tahran'ın bu yüzsüzlüğüne tepkimize gelince: Başbakan Ecevrt, Tahran'ın davranışını "komşu- lukla bağdaştırmıyor". Gerekçe zayrf Fakat Başbakan, "Maalesef Iran, Türkıye'ye ken- di ideolojisini ihraç etme çabalannı sürdürüyor" di- yor. Adamlar iki koldan yürüyor. Bir yandan elçimize Demrel'in söylediklerini doğrulatmak için Dışişleri'ne çağınyorlar. Beri yandan, molla izni olmadıkça yapılması ola- naksız kara çarşaf eylemleri düzenliyorlar. Merve'nin -nereden ve nasıl sağladıklan belli- son moda posterieri etlerinde, vücutlannı erkeğe bir seks aracı olarak teslim etmekten başka bir niteliğe sahip olmadıklarını kabullenen Iranlı Kara Fatma'lar, aley- himize sokak gösterileri yaptyor. Bu satırlan yazdığım sırada saat 12.15. Dışişteri, Tahran'ın Ankara büyükçlçisini çağırarak Iran'da ülkemiz aleyhine şeriat gösterilerindeki anla- mı sormuyor. Nedenini ögrenmek isteyen dış politika muhabir- lerine, "Şu sıra Iran'la diplomatik birsonın çıkarmak istemediğimiz" söyleniyor. Ne ki, Dışişlerimiz Iran büyükelçisini "çağırma ola- sılığından" söz ederek diplomatik bir rezerv koymak- tan da geri durmuyor. Acem ise, TC Cumhurbaşkanı'nın bir iki cümlesini ele alıp Türkiye'ye fatura çıkanyor. Iran'ın davranışı ilginç bir olasılığı akla getiriyor: Tahran'ın önderiiğinde dünyadaki şeriatçı akımlan temsil edenlerTürbanlı Merve'yi laik Cumhuriyet aley- hinde "uluslararası bir soruna dönüştürmenin" pe- şindeler mi acaba? Birteşmiş Milletler'e kadar uzanan bir stratejiyı ya- şama geçirmeyi planlıyor olabilirter mi? Mollanm niyetıni bilip susmak mı?.. Yoksa hak ettiği yanıtı zamanında ve yerinde ver- mek mi? Sonradan dizimizi dövmemek için! TCC'nin nisan ayı raporu Saldın olaylarmda üç gazeteci hastanelik oldu İstanbul Haber Servisi - Türkiye Gazeteciler Cemi- yeti'nin (TGC) nisan ayı ra- porunda, 4 ayn olayda 7 ga- zetecinin saldınya uğradığı, polisten kaynaklanan 2 sal- dında 3 gazetecinm hastane- lik olduğu ve 8 gazeteci hak- kında toplarn 11 yıla varan hapis cezası istemiyle dava- lar açıldığı beliruldı. TGC raporunda, RTÜK'ün nisan ayı içerisin- de 9 televizyon kanalına 19 gün ekran karartma cezası verdiği, 12 televizyon ve 5 radyoyu uyardığı. 6 radyo için 47 gün yayın durdurma karan aldığı vurgulandı. T- GC'nin nisan ayını içeren ra- porunun dikkat çeken diğer maddelen şunlar: 9 Anayasa Mahkemesi Başkanı Ahmet Necdet Se- zer, anayasa ve yasalardaki düşünce özgürlüğünü tıka- yan maddelerin değiştiril- mesi gerektiğini söyledi. # Kültür Bakanlığı'nın kıtapta bandrol uygulaması, yayıncılann tepkilerine kar- şın başladı. • İstanbul Barosu, RTÜK Yayın Izni ve Lisans Yönetmeliği'nde yapılan degişikliklerin anayasaya aykın olduğunu belirterek iptal davası açtı. Raporun dünya basınıyla ilgili bölü- münde ise NATO harekâtı sı- rasında gelişmeleri izleyen çok sayıda Batılı gazetecinin gözaltına alındığı, Yugoslav- ya'nın tanınmış muhalif ga- zetecisi Slavko Curijiva'nın öldürüldüğü, NATO'nun Sırp basın yayın organlannı da hedefaldığı, BBC'nin ha- ber spikeri ve program sunu- cusu Jill Dando'nun, evinin önünde öldürüldüğü ve In- giltere'nin MED TV'nin ya- yın lisansını iptal ettiği yer aldı. AIDS daviisındu Kızılay'a beraat ŞANLIURFA (AA) - Şanlıurfa Kızılay Kan Merke- zi'nden 3 yıl önce verilen kanın sezaryenle doğum sırasın- da kullanılması sonucu 2 ferdi AIDS'e yakalanan Siverek- li "Işıkgöz" ailesinin açtığı ceza davasında, Kızılay Kan Merkezi görevlileri beraat etti. Mahkeme heyeti, kanı kul- lanan doktor hakkında ise savcılığa suç duyurusunda bu- lunulmasını kararlaştırdı. Kızılay Kan Merkezi'nden 3 yıl önce verilen kanın se- zaryenle doğum sırasında kullanılması sonucu 2 ferdi AIDS'e yakalanan Siverekli Işıkgöz ailesinin açtığı ceza davasına dün Şanlıurfa 2. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmayla devam edildi. Mahkeme Başkanı M. Emin tn- kaya, sanıklann yükletilen suçlardan ayn ayn beraatlan- na, olayda kusurlu olduğu anlaşılan Dr. Osman Konyalı hakkında Cumhuriyet Başsavcılıgına suç duyurusunda bu- lunulmasmı karar verdi. Merve Kavakçı ortada kaldı• Başiarafi 1. Sayfada nim konum değil, Türkiye'de çifte vatandaşhkotmuyor. Almanya'da ye- ni bir kanun çıku, ona göre bazı ku- rallar uygulanacak durumda" dedi. Bayar, "Türk vatandaşı çifte va- tandaşotamazmT sorusuna ise "Siz soruyu başka türlü soruyorsunuz. Ben diyorum kL Amerikan vatanda- şı olması için oranın kurallan geçer- h'dir. Türk vatandaşı olup a> nı za- manda Almanya vatandaşı oimakis- terse onun da kurallan vardır, o ge- çertidir" yanıtını verdi. 'Yanhş tartışılryor' Çağlar. Kavakçı 'nın vatandaşlık- tan çıkanlması konusunun hukuki açıdan yanlış tartışıldığını söyledi. Kavakçı'nın vatandaşlıktan çıkanl- ması konusunda anayasanın 66. maddesıne göre işlem yapılmasının hukuki yönden doğru yöntem oldu- ğunu belirten Çağlar, anayasanın söz konusu maddesinin, devlet aleyhine yurtdışında eylemde bulunmayı, va- tandaşlıktan çıkarmanm koşulu ola- rak koyduğunu belirtti. Çağlar şun- lan söyledi: "Kavakçı için vatandaşhk yasası- mn 25. maddesi üzerinde yorumlar yapdıyor. Bu doğru değil. Bu madde- ye göre izinsiz bir başka ülkenin va- tandaşı olan kişi Bakanlar Kurulu karan>la yurttaşlıktan çıkanlabilir deniliyor. Oysa, anayasa. yasa mad- deierinin uzerindedir ve bilindiği gi- bi 66. madde yurttaşlıktan çıkard- ması için eytem öngörmektedirf YSK'nin çifte vatandaşlıktan ötü- rü Merve Kavakçı 'nın milletvekiUi- ğini düşürmesiyle ilgili yetkisinin bulunmadığını da belirten Çağlar, sorunun seçme ve seçilme hakkı ile ilgili olduğunu vurguladı. Çağlar, aynı zamanda Kıbns ve Alman va- tandaşı olan çok sayıda TC vatanda- şının seçimlerde oy kullandığına dikkat çekerek çifte vatandaşlığın hiçbirşekilde milletvekili seçilmeye engel olmadığını belirtti. Kavak- çı'nın anayasanın 66. maddesıne gö- re vatandaşlıktan çıkanlabileceğini ve milletvekilliğinin iptal edilebile- ceğini savunan Çağlar, "Kavakçı. Cumhurbaşkanı'na iktiküği belirti- len biigiler ve yurtdışında kaûldığı toplantılarda Türkiye aleyhine bir faaliyetinin bulunduğu iddialann- dan hareketle, yurttaşlıktan dolayı- sryia milletvckilliğinden çıkarılabi- Br" diye konuştu. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlı- ğından çıkanlması tarnşılan Kavak- çı'nın ABD vatandaşlığı da tehlike- ye girdi. Kavakçı'nın TBMM"de ye- min efmesi durumunda, ABD vatan- daşlığı da tartışmalı hale gelecek. ABD Dışişleri Bakanlığı'ndan bir yetkili, "Başka bir filke için yemin edenJer, ABD vatandaşlığıru kaybe- debüir" dedı. ABD Dışişleri Bakan- lığı Sözcüsü James Rubin'in düzen- lediği basın toplantısının ardından Türk gazetecilere sözcü adına açık- lama yapan yetkili, ABD yasalanna göre Amerikan vatandaşlığı ve baş- ka ülke meclis veya hükümetlerinde 6 Iran yönetinıi irtica peşinde' • Baştarafı 1. Sayfada kili, Cumhuriyet'e. "Iran rejiminin do- kusunda şeriat rejimini başka ülketere de benimsetmek arzusu olduğunu" be- lirterek "Ama bu arzu ne ölçüde özel- likk Türkiye'ye yönelik operasyonel bir vasıf kazanır, onu kestirmek güç. Iran konusunda elbette rahatsızlıklanmız var. Bu rahatsızlık irtica bağlamında davar" dedi. Aynı yetkili, Iran'ın şeriat rejimini ' Türkiye'ye ihraç etmeye gücünün yet- meyeceğini belirtirken Kavakçı soru- nunun ne Iran-Türkiye ilişkilerini ne de Islam dinini ilgilendiren bir yönü bu- lunduğunu kaydetti. Türkiye ile Iran arasında PKK'ye verilen desteğin so- na erdirilmesine ilışkin sorunlar oldu- ğunu da belirten Dışişleri yetkilisi, ta- raflar arasında yapılan yoğun görüş- melere karşın Tahran yönetiminden sa- dece "bazı adımcıklar" atıldığını vur- guladı. Yetkili, iki ülke arasındaki so- runlann Iran devletı içerisinde yer alan bazı güçler tarafından yönlendirildiği- ni kaydederek şu görüşleri iletti: "Iran kanşık bir toplum. Orada farklı güçler var. Bu gibi konulan İran'ın içişleri açısuıdan istismar et- mek isteyenler de olabilir. Devletin her kesiminin bunun içinde olması şart de- ğil. Bazı kısımlan bunun içinde olabi- lir, Bazı kısımlan buna karşı çıkabflir. Hatcmı'ye karşı olan bir kesün var ve bir k; eeidşme yaşanıyor. Belki Türld- ye'deki olaylar, oradaki çekişmelere malzeme olarak kullanılıy or. Ama Tür- kiye-lran ilişkilerinde genel bir buna- lım olduğuna Uişkin bir çıkanm yap- mak doğru otmayabilir.'" Dışişlen Bakanhğı, Kudüs Gecesi bunalımı ile gerilen Türkiye-Iran iliş- kilerinın. Hatemi'nin deviet başkanlı- ğına seçilmesinin ardından yumuşama sürecine girdiğini, Kavakçı olayıyla yeniden gerginleşmesine gerek olma- dığı düşüncesinde. Kavakçı'yı destek- leyen gruplann Hatemi karşıtı gerici mollalann faaliyeti olduğunu belirten bakanlık, bu nedenle olayı büyütme- mek niyetinde. Ancak Dışişleri Bakan- lığı'nın bu politikası ve Iran Büyükel- çisi'ne gerekli önlemlerin alınmasına yönelik duyarlılığı iletmemesi ters et- ki yarattı. Dışişleri yetkilileri. Iran'ın Türkiye Büyükelçisi 'nin bugün bakan- lığa çağnlacağını, kendisine son olay- lardan duyulan düş kınklığının iletile- ceğini belirtti. Tran Dışişleri Bakanlığı, Türkiye'nin Tahran Büyükelçisi Sencar Özsoy'u geçen günlerde çağırarak Cumhurbaş- kanı Demirel'in açıklamalan konusun- da aynntılı bilgi istemişti. Dışişleri'ne gösterilen tepki kapsamında. "Bu otay- lar tran devleti >e Hatemi tarafından vönlendirilmiyor olsa bile, önlenmesi Iran devietinin sorumluluğundadır. Ve bu sorumlultığun haürlanlması, Türk Dtşişierf Bakanhgı'nın görevidir* görü- şü vurgulandı. Iran Dışişleri Bakanı Kemal Harra- A, Türkiye'nin "kendiiçsorunlaniçin başkalannı suçlamaması gerektiğini'' söyledi. Başbakan Bülent Ecevit'in önceki gün Iran ile ilgili açıklamalan konusunda resmi IRNA ajansının so- rusunu yanıtlayan Harrazi, "Türkyet- küilerin, Ud ülke arasında gelişen fl^ld- lere ters düşen açıklamalardan kaçına- cağmı" umduğunu belirtti. Harrazi, "Türkiye'de olanlann Iran ile hiçbir iüşkisi yoktur ve Türk hükümetinin iç sorunlannı gerçekçi bir biçimde değer- lendireceğini ve sorunlan için başkala- nnı suçlamaktan kaçınacağuu ümit ediyonız* dedi. Harrazi, hiçbir ülkenin içişlerine kanşmadıklannı ileri sürdü. New York^ta gösteri Bu arada, Kavakçı'nın destekçileri, Iran'dan sonra dün de Nevv York'taki Türkevi önünde bir gösteri düzenledi. Çoğunluğunu Pakistanlı, Bangladeşli ve Iranlı kadınlann oluşrurduğu kara çarşaflı 100 kişilik bir topluluk, Türke- vi "nin yan sokağına polıs tarafından yerleştirilen barikatlar içinde toplana- rak Türk hükümetı aleyhinde slogan attı. Gösterinin, merkezi Nevv York'ta bulunan Kuzey Amerika Islam Cemı- yeti <ICNA-Islamic Circle of North America) adlı kuruluş tarafından dü- zenlendigi ögrenildi. "-' " görev yapma konusuyla ilgili şu hu- suslann bulunduğunu belirtti: "Baj- ka bir ülkenin hükümetinde görev almak, eğer o kişi o ülkeninin vatan- daşıysa ve söz konusu makam kân bir bağülık yemini edilmesi gereld- yorsa ABDvatandaştağuun düşmesi- ne yol açabiür. Yani başka ülke için yemin edenkr. ABD vatandaşoğmı kay bedebilir. Ancak. bunun gerçek- leşmesi. yani ABD vatandaşlığının düşmesi için kişinin söz konusu yemi- ni gönüDü olarak etmesi ve ABD va- tandaşbğından çıkma niyeti taşnna- agerekir.'' YSKaraşfanyor ~ YSK Başkanvekili Sabri Coşkun. "YSK Türkiye Cumhuriyeti ege- menliğindeki her yerden doğrudan, Türkiye dışında ise Dışişleri Bakan- hğı aracıhgryia bügi istey^büir"' dedi. Kavakçı hakkında, Türk yurttaşlığı konusunda "tam kanunsuzhık haOe- ri" denen durumlan araştırdıklannı belirten Coşkun, "Türkiye Cumhu- riyeti vatandaşı olmamak tam kanunsuzluk hah'dir" dedi. Ehşişkri devrede Dışişleri Bakanlığı, hükü- metten gelen talimat üzeri- ne Kavakçı 'nın ABD vatan- daşlığı konusunda inceleme başlattı. Bakanlık, bu kap- samda Türkiye'nin Was- hıngton Büyükelçiliği'ni görevlendirdi. Buna göre Büyükelçi Bald tlkin, ABD Dışişleri Bakanlığı nezdin- de girişimde bulunarak Ka- vakçı'nın ABD makamla- nndan vatandaşhk alıp al- madığına ilışkin bilgi edine- rek Ankara'ya iletecek. Amerikalı göçmen avu- katı Steven E. Barleben, ABD'de 18 yaşm üzerinde hiç kimsenin resmen Ame- rikan vatandaşı olmadan bu ülkenin pasaportunu taşıya- mayacağını söyledi. AA'nın sorulannı yanıtlayan Barle- ben, Amerikan vatandaşı ol- mak için başvurunun ardın- dan 5 yıl süreyle bekJenme- si gerektiğini belirtti. Bu sü- re zarfında yeşil kart taşıyan kişinin herhangı bir suç ışle- memesi ve sürekli vergı bil- dirimi yapması gerektiğini vurgulayan Barleben, süre bitiminde başvuru sahibinin sınava tabi tutulduğunu kay- detti. Barleben, bu sınavı ge- çen kişilenn daha sonra top- lu yemin törenine çağnldı- ğını ve yemin töreninin ar- dından Amerikan vatandaşı olunduğunu bildirdi. Barle- ben, sonradan Amerikan va- tandaşı olmuş birkişinin pa- saport sahibi ise mutlaka va- tandaşhk yemini etmiş ol- duğunu da vurguladı. Ame- rikalı uzmanlar da anne ve babası Amerikan vatandaşı olan 18 yaşm altındaki ço- cuklar ile ABD'de doğan ço- cuklann, yemin ve sınav ko- şulu aranmaksızın pasaport alabildiklerini ifade ediyor- lar. Uzmanlar, "Merve Ka- vakçı, Amerika'da dogmuş- sa bu yemini ernıemiştir. Ya da Anierikan vatandâşhgını 18 yaşından önce babasın- dan doiayı almışsa yemin et- meden Amerikan pasapor- tunu ahruşür" dedıler. G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada lan, geçmişinde o ülkenin deviet işleri için kullanıl- mışsa, kesinlikle vazgeçmeleri gerekiyor. Belki de en doğrusu, bina için CIA'dan "temiz kâ- ğıdı'" istemek: "Hamili bina yakınımızdır. lleride herhangı bir kriz ortamında vunılmast söz konusu değildir. ABD'deymiş gibi otunın." Konuya girelim... Soğuk savaş döneminin tüm uçlan Balkanlar'da düğümleniyordu. Arnavutluk Çin'le... Bulgaristan SSCB'yle... Yunanistan Ba- tı'yla, Yugoslavya Bağlantısızlar'la... O dönem dünyada ne kadar kutup varsa, bir temsilcisi de Balkanlar'daydı. Keser döndü sap döndü, köprünün altından üs- tünden sular seller geçti. Geldik bugüne... Eskiden bütün dünyaya kafa tutmuş Arnavutluk, şimdi ça- nak tutmuş, "Bir an önce Kosova sorununu çö- zûn" diyor. Yugoslavya, önce Rusya'yı, ardından büyükelçilik binasının vurulmasıyla biriikte Çin'i ya- nına almış, "Ne kadar dayanırsam başandır" diyor. Makedonya arada kalmış, "İç banşım tehlikede, beni Sırplaha yüz yüze getirmeyin de ne yaparsa- nızyapın" diyor. Yunanistan şaşı, "AB'den vazgeç- mem, ABD'yi karşıma almam, Rusya'yı üzmem" diyor. NATO, Birleşmiş Milletler'i basın ve halkla ilişki- ler dairesi niyetine kullanıyor. ABD, NATO'yu ken- di ordusundan hallice yönetiyor. BM Güvenlik Kon- seyi'nin daimi üyeleri Çin ve Rusya'nın tepesi at- mış, "Bu kurulu işlevsiz hale getirmeye kimsenin hakkı yok" diyor. Sözün kısası Yeni Dünya Düzeni (YDD) Balkan- laşmış durumda! Temiz savaş yoktur CIA'nın elindekı haritaları yenilememesinden kaynaklandığı öne sürülen yanhşlık sonucu, Çin Büyükelçiliği binasının bombalanmasının sıcak yankılan da yukandaki değerlendirmeyi doğrulu- yor Son iki günde yaşanan gelişmeleri özetleyelim: ' - ABD'nin Pekin Büyükelçiliği kuşatma altına alındı. Günlerdir binlerce kişi binanın etrafından aynlmıyor. (Tabii Çin'de binlerce kişi tanımı, büyük bir rakam değil. O anda yoldan geçenler ABD el- çiliğine bakarak yürüse binlerce kişi eder.) - Çin, ABD ile yapacağı insan haklan ve silahsız- lanma görüşmelerini askıya aldı. (Tabii ki bundan güzel bahane olamazdı.) - Rusya Deviet Başkanı Boris Yeltsin, Çin Dev- iet Başkanı Zemin'le telefonlaştı. Yeltsin, Zemin'e "NATO zemininden uzaklaşmama " önerisinde bu- lundu. Zemin de "Nezemini, ABD resmen özürdi- lemezse bu iş çözülmez" deyince, özel temsilcisi Viktor Çemomırdin'i Pekin'e gönderdi. Çerno- mırdin dün sabah Pekin'e uçtu. Kaderin cilvesine bakın ki NATO'ya karşı sert tepki gösteren Rusya, şimdi Çin'in NATO'ya yumuşak bakması için ara- cı oluyor. - Almanya kaynaklı haberlere göre 13 Mayıs'ta Pekin'de yapılması beklenen AB - Çin zirvesi er- telendi. - Dünyanın pek çok kentinde NATO aleyhine gösteriler yoğunlaştı. Bunlann arasında Makedon- ya'nın başkenti Üsküp'ün de bulunması dikkat çe- kici. Bu gelişmelerin her birinin arkası gelecek. ABD'nin özlemi olan tek kutuplu dünyanın olanak- sızlığı yaşanarak görülüyor. Rusya, Hindistan ve Çin'i yanına alarak değişik bir üçgen oluşturmak- tan yana. Bu üç ülkenin nüfusu dünya nüfusunun üçte birini geçiyor. Rusya, Fransa'yta da ayn bir iliş- ki ağı örme yolunda. Fransa da Kanada'nın Fran- sızca konuşan bölgesi Ouebec eyaletinin ayn bir deviet olmasını sağlayabilirse, ABD'nin tepesinde bir hat yakalayabilir. Balkanlar'da yaşanan gelişmeler, cilalı YDD dev- rinin altındaki tepişmelerin de ister istemez açığa çıkmasını sağladı. Özellikle son bir haftadır, içinde Kosova geçen haberlere bakıyoruz, en az kullanılan sözcüklerden biri şu: Arnavut. Yazının bütünü içinde sözünü ettiğimiz konular, asıl sorunun ikinci plana rtilmesine neden olmuş görünüyor. ABD, Çin Büyükelçiliği'ne yapılan "yanlışlığın" acısını CIA'dan çıkanrken, belki de en gerçekçi de- ğerlendirmeyi Pentagon Sözcüsü Kenneth Ba- con yaptı: Temiz savaş yokturf" Avukat Kanar, yargılamanın ertelenmesini istedi Ocalan davasıyla ilgüi hazırbklar yoğunlaşb LEVENTGENCELLİ MUDANYA - Terör örgütü PKK'nin lide- ri Abdullah Ocalan'ın Imrah'da ilk yargılan- masının yapüacağı 31 Mayıs öncesi hukuki ve teknik hazırlıklar yoğunlaştı. Öcalan'ın avukatianndan Mahmut Şakar ve Ercan Ka- nar dün adaya gittiler. Adaya gıdişine daha önce "bakaya" olduğu gerekçesiyle izin ve- rilmeyen avukat İrfan Dündar, Mudanya'ya gelmesine karşın dün Imralı'ya gjdemedi ve güvenlik noktasında arkadaşlannın gelişini bekledi. Mudanya'daki güvenlik altyapısuun yani sıra TRT ve Anadolu Ajansı da yargılamay- la ilgili sürece yönelik hazırlıklan yoğunlaş- nrdılar. TRT Haber Dairesi Başkan Yardım- cısı Güntaç Aktan yönetiminde 5 kişilik ekiple Anadolu Ajansı Iç Haberler Müdürü Mesut Uyanık'ın başkanlığmdaki bir ekip Bursa Jandarma Bölge Komutanlığı'na ait bir helikopterle lmralı'ya gittiler. Sabah er- ken saatlerde Mudanya'ya gelen TRT ve AA görevlileri, irtibat noktasında görevlilerle kı- sa süreli bir görüşme yaptılar. Ardından Bur- sa'ya dönerek helikopterle adaya gittiler. TRT ve AA görevlilerinin tmralı'da, yar- gılama süresince yabancı medyaya yönelik görüntü sağlanmasıyla ilgili çalışmalan yü- rütecekleri, yapacaklan ön incelemenin ar- dından burada kurulacak fotoğraf ve görün- tü merkezlerinin oluşturuhnasıyla ilgili tek- nik yapılanmanın gerçekleştirileceği bîldi- rildi. Ankara DGM tarafından dumşmalan iz- leyecek gazetecilerin isimlennin belirlenme süreci devam ederken doğrulanmayan bilgi- lere göre lmralı'ya TRT ve AA dışında gö- rüntü malzemesi götürülmeyecek. Bu iki ku- rumun sağlayacağı hareketli görüntülerle fo- toğraflar yayın kuruluşlanna iletilecek. Mudanya'da da dunışma maratonuna yö- nelik hazırlıklar da ilerliyor. Mudanya Bele- diyesi tarafından verilen tartışmalı imar iz- niyle ek inşaatını yapan Montania Otel'in ek binasının basın merkezi olarak düzenleme çalışmalan hızlandı. tlk aşamada 10 milyar lirahk harcamayla tefriş edileceği bildirilen ek binada gazetecilerin konaklamalan için de 70 oda aynlacağı bildirildi. Bu arada eski tren istasyonunun restore edilmesiyle yaptı- nlan ve ilçenin en lüks oteli durumuna geti- rilen Montania'dan CNN ve NBC gibi ünlü Amerikan kanallannın da oda rezervasyonu yapnrdıklan ögrenildi. Avukat Kanar'dan açıklama Öcalan'a ıddianamenın teblığ edildiği bil- dirildi. Avukat Ercan Kanar, Imralı dönüşü yaptığı açıklamada, öcalan'la ilgili yargıla- manın, DGM'lerle ilgili düzenlemeler yapı- lıncaya kadar ertelenmesini istedi. Ercan Ka- nar, Öcalan'ın 'demokratik çözüm öneriie- ri'nden neleri kastettiğini de açıkladı. Kanar, Imralı dönüşü yaptığı açıklamada "Her haf- ta aynı şeyi söylüyorsunuz. Demokratik çö- zümden neyi kastediyorsunuz" sorusuna şu yanıtı verdi: "Bu konuda kastettiği, tüm ulusalüsrü hu- kuk sözleşmeterinde yer alan temel haklann Türkiye'de de yasalara, anayasaya geçmesi, ana dilde eğram ve öğrenim hakkı, parti ka- patmalanna son verilmesi. olağanüstü halin kakhrüması, koruculuk, özel tim gibi kurum- lann kaldınJması ve sorunun demokratik yöntemkrle çözühnesL."