17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet tmtivaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yonetmenı: Orhan Erinç 0 Genel Yayın Koordınatöru. Hikmet Çetinkaya A Yazıişleri Müdürü. lbrahim Vıldız • Sorumlu Müdiir Fikret İlkiz • Haber Merkezı Müdürü: Hakan Kara 0 Görsel Yönetmen: Fikret Eser htihbarat CengU Yıldınm A Ekonomı. Özlem Yüzak • Kultûr Handan Şenköken#Spor Abdülkadir Yücelman 0 Makaleler' Sami Karaören 0 Düzeltme Abdullah Yazıcı 0 Fotoğraf Erdoğan Köseoğlu 0 Bılgı-Belge Edibe Buğra 0 Yurt Haberlen Mehmet Faraç Yavm Kurulu llhan Selçuk (Başkan), Orhan Erinç, Oktay Kurtböke, Hiknıet Çetinkaya, Şükran Soner, Ergun Balcı, lbrahim Yıldız. Orhan Bursatu Mustaf» Balbay. Hakan Kara. Ankara Temsilcısi Mustafa Balbay AtaturkBulvan No. 125, Kat 4, Bakanlıklar-Ankara Tel: 4195020 (7 hat), Faks 4195O2701zmirTemsılcısrSerdarKızık, H.ZiyaBlv. 1352 S. 2/3 Tel: 4411220, Faks. 4419 H7 0 AdanaTemsılcisi Çetin Yiğenoğlu, InönüCd. 119 S.No-.l Kat: 1, Tel- 363 12 11. Faks- 363 12 15 Müessese Müdurü. Üstün Akınen # Koordmaıör AJımctKonıbjuı • Muha- sebe. Bûlent Vcner • Idare Hüserin GirerS Bılgı-lşlem \«iltnal«Bıigı- sayarSıstan Mürüva ÇBerVSattş FınktKaza MEDYA C: • Yönetım Kurulu Başkanj - Genel Mudur Gülbin Erduran 0 Koordınator Reha Ifttman • Genel MudurYardımcısı SevdaÇoban Tel 514 0 7 53 - 513958O-513S4«O-61,Faks 5138463 V avımlatan \e Basan: *ı enı Gun Haber Ajanaı, Basın \e Yayıncıhk A Ş Turkoc^ Cad 39 41 CagaloŞlu 34334 tst PK 246 Sırkecı Istanbul Tel- (0'212) 512 05 05 (20 hat) Faks {0 212)513 85 20NİSAN1999 hnsak: 4.36 Güneş: 6.12 Öğle: 13.10 tkindi: 16.53 Akşanv. 19.55 Yatsı: 21.24 Claudia'nın mücevhepleri • Haber Merkezi- Alman manken Claudia Schiffer, Buenos Aires Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde düzenlenen defileye katıldı. Arjantinli modacı Ossire'nin giysısıni tanıtan mankenin taktığı, Giovanna di Firenze'nın tasanmını yaptığı mücevherler göz kamaştırdı. Turizm sektöpü ve istihdam • İZMİR (AA) - Turizm sezonu ile ilgilı hazırlıklar son aşamaya gelirken. Ege Bölgesı'nde vem sezonda turizm sektöründe 4 bin 557 personele ıhtiyaç bulunduğu bildirildi. TOLEYİS Ege Bölge Başkanı Habib Karakuş,, sezonun geç açılmasmın özellikle sezon işçilerini etkileyeceğini bildirdi. Krizin etkisiyle sezonun 6 a\ yerine 3.5 ay süreceğine ışaret eden Karakuş, " Rezervasyon iplalleri yüzünden sezonun mayısta açılacak olması nedeniyle işçıler. önceki yıllara oranla daha az çalışmış olacaklar. Bu da. işçilen ekonomık anlamda sıkıntrya sokacak" dedi. 'Kendi iliği ile nakil' • İZMİR (AA)-Kan kanserinde. "Kendi ilıği ile tedavi (Otolog)'" yönteminin yüzde 100 başan sağladığı belirtilerek, bu yöntemin hastalar üzerinde yaygın olarak uygulandığı bildinldi. Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Güngör Nişli. yöntem ile hastadan alınan kemik ilığinin dondurularak bir süre saklandığını, bu süre içinde hastada bulunan kanser hücrelenmn ilaçlarla yok edildiğini söyledi. Hayvanlar için hastane • ANKARA (AA)- Hayvan hastanelerinin kuruluş ve çalışma esaslanrtı belirieyen yönetmelik. Resmi Gazete"nin dünkü sayısında yayımlandı. Buna göre, hayvan hastaneleri, hayvan sağlığına zarar veren her türlü salgm, bakteriyolojik, viral ve paraziter hastalıklar ve hayvanlardan insanlara geçen hastalıklarla ilgilı teşhis, tedavileri yapacak. Hastaneler. bütün hayvanlann hastahklannın teşhis ve tedavilennin ayakta veya yatarak yapıldığı "Hayvan Hastaneleri" ve yalnızca siis hayvanlannın tedavilerinin yapıldığı •" Süs Hayvanlan Hastanesi" şekhnde organize edilecek. Spastik çocuklara termalsu • İZMİR (AA)-lzmir Spastik Felçlileri Koruma ve Güçlendirme Vakfı Başkanı Meliha Alpat, termal suyun spastik felçli çocuklann tedavisinde büyük önem taşıdığını beİirterek, bu konuda yetkililerden yardım istedi. Almanya'da aynı konuda görev yapan bir derneğin yetkililerinın kendilerini ziyaret ederek. termal suyun getirilmesi konusunda destek sözü verdiklerini belirten Alpat, "Yetkililerden termal suyu kullanabilmemiz ıçin gerekli iznin verilmesmi istiyoruz" dıye konuştu. Akkuyu'da kurulması planlanan nükleer santralla ilgili deprem riski tartışmalan sürüyor Olasdık düşiik, sonuç ciddi ÜMİTOTAN İZMİR- "Depremler.olacaklannıtahmin ettiğimiz yerlerde oimak zonında degiL r Yapılan tüm aynntılı hesaplann. rapor- lann. verilerin dışında bir olayla karşılaşıl- dığında bilim insanlan bu tümceye sığm- maktan başka çare bulamıyorlar. Çaresiz- ligin diğer adı da Trtanik Etkra". Türki- ye'de nükleer santral kurmak içın büyük ça- ba harcayan ve ihaleye katılan üç konsor- siyumdan biri olan AECUnin ülkesi Ka- nada'dabilim insanlan, 'THanikEtkisi'nin hiç de öyle yabana atılacak bir yaklaşım olmadığını vurguluyorlar. Akkuyu'da kurulması planlanan nükle- er santralla ilgili deprem riski tartışmala- n giderek uluslararası boyut kazanıyor. Uzmanlar Akkuyu'yla ilgili deprem riski raporlannın büyük eksiklik taşıması bir yana, hıç beklenmedik olaylara karşı da hazırlıklı olunması konusuna dikkat çeki- yorlar. Akkuyu için tüm hesaplann eksik- siz yapılmasının da konuyu çözmeyeceği- ni belirten uzmanlar, dünyada yaşanan bir- çok beklenmeyen olaydan ders alınması • Kanadalı bilim adamlan, Türkiye'deki depremlerle ilgili yapılan araştırmalan taradıklannda önlerine vahim bir tablo çıktığını dile getiriyorlar. gerektiğme dikkat çekip, bu konuyu 'TV tanik Etkisi' başlığı altında açıklıyorlar. Kanadalı bılım adamı ve konunun uzma- nı Prof. Dr. KarlEarthquake. dünyadan ce- şitli örnekler vererek. beklenmedik du- rumlann da hesaba katılmasmda büyük yarar olduğu konusunda uyanyor, özellik- le de Türkiye'yi: Titanik etkisi ~Titanik etkisi olası her olayı inceden kestirmeyi umamayacağımız anlamına gel- mektedir. Ban örnekler \ermek gerekirse; Titanik, batmasıolanaksız bir gemivdL bat- ö. Andrea Doria batması olanaksı/ bir ge- mrydi. battL 1998 OcaK ayında Doğu Ka- nada'nın büyük bir kısmı daha öncegörül- memişşiddette bir buzfırtınasının etkisi al- unagirtİLQuebecEyakti'ninH\droElekt- rik idaresu iletim hatlan üzerindeki buz kaLnlığının asla 45 milimerreyi aşmarş-aca- ğı varsayimtyU hesap yapmışb. Ovsa bu buz ftrtınasında, buz kalınhğı 60 milimet- reyi buldu ve e\aletin iletim hatlan feci bir yikuna manızkakta. 21 Haziran 1990'da Ku- zeybaO tran'ı yerle bir eden 7.7 ölçeğinde- ki deprem, sismologlan şaşırttL Çünkü el- lerinde, Hazar DenizTnin kuzejban kıyısı- na ait büyük bir depreme ilişkin herhangi bir ka>ıtbulunmuyordu. Bu örnekieri uzat- mak mümkün. Titanik Etkisu risk faktö- rünü büyük ölçüde arttıran beklenmedik bir koşul ya da koşullann bUeşimi nedeniy- le ri&kli durum beklentisinin büyük ölçü- de aşıkiığı bir durumu anlaür." Kanadalı bilim adamlan Türkiye'deki depremlerle ilgili yapılan araştırmalan ta- radıklannda önlerine vahim bir tablo çık- tığını dile getiriyorlar. Bu tabloyu nükleer santral yapmaya hevesli kendi ülkelerinin fırmasına şöyle iletiyorlar. "Edinilen deneyim, Türkiye'deki dep- remlerin değjşmez bir biçimde4-40kttomet- re derinlikierdeki sığ depremler olduğunu göstermiştir. Türkiye'de depremden 500 kilometre uzakhkta olabilirsiniz ama evini- zin çatBi çöktüğü için ötebilirsiniz. Türtd- ye dünyanm en fazla deprem olan bölgele- rinden birisidir. Bu nedenle AECUnin Tür- kiye'ye ikiadetreaktör satma girişimL Tür- ki>'e, Kıbns, Yunanistan ve İsrail gibi ülke- lerde \-asavan mihonlarca insanuı yaşanu- nı etkileyecek, Çernobil benzeri bir felake- te ilişkiri ckkli riskler yaratmaktadır." Deprem oldu ~ Kanadalı uzmanlar şöyle diyorlar-. "CHa- sılığın ne kadar düşük olacağı. sonuçlan- nın ne kadar ciddi olduğuna baghdır. Vw- sayalun karşıdan karşrv-a gececeksiniz. Ara- ba çarpma olasılığı yüzde bir. Bu olasıük si- a tatmin edecek mi? İki mirşon liraya bir piyango bileti abp300 mil\ ar kazanmakiçin küçük bir şansınız var. Olasıuk okadar dü- şük ki ashnda parama sokağa atrvorsunuz. Ancak konumuz nükleer bir kaza. Bu ka- za, düşük olasıuk tasısa bile sonuçlan kor- kunçtur. 1973-1998 arasındaki 26 yülık dönetnde AECLnin önenfig güwnfi tasanm standarduiı aşan bir deprem olmuştur." Dünyada hâlâ tehlike yaratıyor Yılda 2 milyon kişi vereme yakalanıyor • Dünya Sağhk Örgütü Bulaşıcı Hastalıklar Grubu Verem Eğitimi Ünitesi'nden Prof. Dr. Anne Fanning, "Pek çok insanda verem mikrobu bulunabilir. Kişinin bağışıklık sistemi iyiyse mikrobu hapseder. Ancak AIDS bağışıklık sistemini tahrip ederek, hapsolmuş mikrobun açığa çıkmasına neden olur" dedi. SAADETUSLU Verem mikrobu hâlâ teh- like olmaya devam ediyor. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) Bulaşıcı Hastalık- lar Grubu Verem Eğitimi Ünitesi'nden Prof. Dr. An- ne Fanning, verem nedeniy- le her yıl 2 milyon kişinin öl- Süivriy 3, Balkan ÇocukŞenliği'ne ha&r İstanbulHaber Serv» -23 Nisan Ulu- sal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nı tüm yurtta ve lstanbul'da çeşitli etkinlikler- le kutlama hazırlıklan sürüyor. "3. Bal- kan Çocuk ŞenttğT de 21 -26 Nisan ta- rihlen arasında Silivn'de gerçekleştiri- lecek. Bulgaristan'dan 36, Romanya'dan da 20 olmak üzere toplam 56 çocuğun ka- tılacağı kutlamalarda, dostluk ve işbir- liğinin pekiştirilmesi amaçlanıyor. Etkın- liklerkapsammda yann Sılivri gezilecek. 22 Nisan'da saat 16.30'da kortej yürü- yüşü, Atatürk Anıtı önünde halkoyun- lan gösterisi ve Belediye Kültürevi'nde çocuk resim sergisinin açılışı gerçek- leştirilecek. 23 Nisan günü saat 10.00'da ıse Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayra- mı kutlamalan, sokak gösterileri yapı- lacak. 24Nisan'da Istanbul'un tarihı ve turistik yerlen gezilecek. 25 Nisan'da ilçenin değişik yerlerinde folklor göste- rileri yapılacak ve veda yemeği verile- cek. İstanbul üniversitesi Devlet Kon- servatuvan, 23 Nisan Ulusal Egemen- lik Çocuk Bayraını kutlamalan çerceve- sinde bugün birgösten düzenleyecek. İs- tanbul Üniversitesi Fen Fakültesi salo- nunda gerçekleştinlecek ve saat 14.30'da başlayacak etkınlikte, çocukkorosu şar- kılar seslendirecek. Annenize, sevdiklerinize, kendinize... En güzel hediyeler, T»SDANSMAIOKE2LEH VEB*âUOUUIILB1 AO»H*»^2?)3226868(H»T»V) • »DAI>«ZAHIIO-26»)Î78 10^9 .«PKJM |0-?7Z, J15«52 •«S«|0-«72|215a65 • «KSARAY(0-3«a 212595» 213 26 06 • «MAST»IJ-358] 222M-»MK*Ilt((m2ia51«Bai(SW)(Ç«(«R,ISPART«.KIBt<K»LE TOZGATı •«MI«V«(O-326 216 1594 •AHTM.YA(0-2«)2«080319URDUR) •BAUCE*I(M68)2«93U-2<231 31 •ÇOflUI»364)Î13»27 • 0B*OJ 395Dh«l««ia««M2)251JSa5ei«^n»HI«HDtlSlBTŞ«N«l<laAaÛICM24 21B3472 Z37 m 91 BNOÛL BtTUS UUŞ TONC KZMC4 28 A H U N IĞOfi MR ö 6 1594 AHTM.YA(02«)2«080319URDUR) BAUCE*I(M68)2«93U2<231 31 ÇOflUI»364)Î13»27 0B*OJ SlBTŞ«N«l<laAaÛCM2 21B3472 Z37 m 91 BNOÛL BtTUS, UUŞ TONCSJ VMİ) • EKZMC4H (M461284 26 43 ( AHO»UN. IĞOIfi MRS, • ESBŞöm 20 11 |KİÜS. SMUURFA) - &MESUN |(M54) 212 74 19 (3IW PBX\ (ORDU)' ISUMM. (0-216) 308 54 10TOX!|BWTH 90LU BURSA. ÇMUKKALE EDMNE. (MKHSa 13 00-853 13 13 [AVOIN MANfe», MU&A UŞHK) -KAHRMUMHIU4 (fr344) 231 42 19 -MMMAN «h33») 213 50 71 (2 totjJUStmMl I J T KM 2 7 325 61 CTfUifH «BBM (0JJ4) 337 39 6015 M «EYŞB« (0J84) ŞMME Y»l 212 (0-222)221 »»«ÎLECİtlÖ5Y«HY*)-a»?l»MI»((MC)J20 70 31 . ,. T . . - , - - _-. - — -. - . .- . - . .. KAHABUK n»a>^l(C>a^.TBano«&Y<U»^ffiNeUU>«g-laİR(0^3i)aS3130O-853 1313[«VOIN UANk*.MU&A.U^-IUHRAIIAMMİ<AŞ|0M)23142 19-KAM^<D438)213 50 71 (0-368)214 19 31 • KAYSEBİ »-35J1 245 04 00 (20 M ) (KBHS MRŞEHK • K0MYA (0-332) Î51 04 14 251 35 95 (2 ttt) • MM-ATYA «H22) 322 76 68 - 325 46 61 -88 ıtCTfUifHl • «BBM (0JJ4) 327 39 6015 M 213 75(>5-lttolO-3Be)213 44 26-Ftol0^l?1318 73ı3W!AaTVIN)-S»««SUN«V362>2e667 29fr0MV 15 44 • TMBZON10-4621 321 " " "" YAYAŞ HOIK HAĞA2JUJWk AMMA Hs» Y««9 HOTM 233 28 29 - AHKARA Çvluya Yalas Hane 439 52 33 - D*m«i Yalaş MOff* 479 89 34 •HcMy Yataf HVTM 339 90 41 .Kıntty Ytfa4Hc>T»4i9 51 17 18 19 • KüçûltfMl Yatn Hom> 447 0« 69 3^(1 • Sfieter Yataf Hm» 348 67 69 - ANTALVA YM¥ Hkm« 247 17 22 -BAUKEStt Yaaş Hotro 242 3' 3 1 244 96 2S • DIVARbAKA Y * ^ Hon» 251 a&SS^ttf 1 , - ELAZIâ Yaa* Ho™ 236 37 38 • BONCAM Y«aş Home 2149033 EB2Wtl«Yaa5l«™23S1984-21!6798-ESIlİse«lY««»Hl ı™22109J9-GAZlAMT»Yata5»s™220J(l3ı • «30IB Y««» HOfl* 227 90 42 • BTMWU. BejHMj Yaa« Ho™ 259 89 53 259 89 94 • 0»yl*diııü Yıtt} Ho™ BS2^5C ,3»a:: •Cern«Y»O H<m425 42 03-Fa»Yıasttra53S;iS3 521 93 13 ••*» MuU Valas HOTO675 01 93 3haı • «todnteY«»sHo»36455 43-4S08843 ' $ n M v Y«B5Hon»644 1526 -Şn» YaajHo«2307773 . M ı c t Y«jt Home 309 54 :c • tOİT YendıS» YMaj Hcm 341 35 57 • KARS Y*aş rto™ 212 05 20 • KAYSEN 1«n *"« Î K 7J 30 • «ALATYA Y*>? Hnn 322 76 66 325 46 61-68 • SAKARYA Yaa» Koi» 278 10 79 Sızin CVin n e ekSlgl Varai? e-posta: tan @ prizma. net tr dügünü söyledi. Fanning, so- lunum yoluyla kolayca bu- laşan hastahkla ilgili olarak "Kimse bütün vakalar te- mizlenmeden güvende oia- maz" dedi. Toraks Demeği 3. Bahar Toplantısı'na katümak üze- re lstanbul'a gelen Prof. An- ne Fanning, verem hastala- nnın tedavi edilmemesi du- rumunda öldüğünü belirte- rek "Dünya Bankasj. tedavi ediktiğinde veremi en iyi so- nucu veren 3 hastalıktan bi- ri olarak kabul ediyor" de- di. Verem tedavisinde DÖTS sisteminin kabul edildiğini söyleyen Fanning. bunu şöy- le anlattı: "Teşhis balgamla konuyor. Bu kolay ve ucuz bir yöntem. Burada önemli olanhastanmilaa insanlann gözü önünde almasını sağ- lamak. Tedavi 6 ay sürüyor. baçlardevlet tarafindan kar- şdanmalı ki stok sorunu >-a- şanmasın. Bütünhastaka\ ıt- lan tutulmalı. [X\kt bütün bunlann yapıldığına enıin obnasıiçin programı benim- semesi gereldr. Bu bir işlet- me tekniğidir." AIDS'in oldugu ülkeler- de veremin de sorun olduğu- nu belirten Fanning, "Pek çok insanda verem mikrobu bulunabilir. Kişinin bağışık- lık sistemi iyiyse mikrobu hapseder. Ancak AIDSbağı- şıklık sistemini tahrip ede- rek, hapsolmuş mikrobun açığa çıkmasına neden olur. Örneğin mikrobu almtş bir kişinin hasta olma ihtimali yüzde 10 iken. AIDS olursa riskNÜzdeSO'veçıkar" dedi. Köylü, Sinema Delisi ve Yönetmen IŞILÖZGENTÜRK Şimdi söz sinemanın! Gün geldi. Beyog- lu seçim afışlerinden kurtuldu ve silme ha- yal dünyasınm muhteşem afişleriyle doldu. Şimdi Beyoğlu bir şenlik! Şimdi sinema günleri. Içim sevinç dolu 18. Uluslararası İs- tanbul Festivali'nin 144 fılmlik kataloğunu gözden geçiriyorum. Tannm yeryüzûnde ne çok sinema delisi var! Bu sinema delilerinden biriyle, iki yıl ön- cejüri olduğum 9. Uluslararası Ankara Film Festivali'nde tanışmış,tım. Ahmet Uluçay o günlerde Ankara'daydı. Köyünü kısa bir sü- re için terk etmişti. Çünkü son yaptığı kısa film (Incı Deniz Dibinde, Çerçöp Sahile Vurmuş) festivalde gösteriliyordu. Aynca yıllardır pek çok film çektiği kendi el yapı- mı kemaralan, göstericileri. montaj masası- nı bir büyük salonda sergiliyordu. Bu sergi en az filmleri kadar ilginçti ve ben adına bayılmıştım: "Binbir Geceden Kaçt- nlnuştır!'' Ahmet Uluçay ilk kez 16yaşında bir arkadaşıy- la birlikte ilk kamerası- nı yapmış. Ben onunla tamştığımda 46 yaşın- daydı ve henüz gerçek bir kamerası olmamıştı. Kısa bir zaman önce Antalya Film Festiva- li'nde uluslararası bir ödûl kazanmıştı. Yani tam gerçek bİT kamera- ya sahip olacaktı ama önemli bir sağlık soru- nu çıkmış ve kazandığı parayı sağhgına har- camak zorunda kalmıştı. Rastlaştığımız o günlerde tek düşü, gerçek bir kameraya sa- hip olmaktı. Ahmet Uluçay, kendi deyimiyle köylü yö- netmen, Kütahya'nmTavşanlı ilçesinebağ- lı Tepecik köyünde dünyaya gelmiş ve film festivalleri daşında köyünü hiç terk etmemiş- ti. Hayatı boyunca sadece film düşünmüş, fılmle yatmış, fılmle kalkmıştı. Bu arada tam otuz yıl yaşamını bir yem fabrikasmda çuval taşıyarak sürdürmüştü. Şimdi emek- liydi ama çalıştığı günlerde de hiçbir şikâ- yeti yoktu, çünkü çuval taşırken çekeceği film karelerini düşünmek için bol zamanı olmuş- tu. Ahmet Uluçay Ankara'da yaptığı son kı- sa filminin gösteriminden sonra konuşur- ken utanıyordu. Kendinden söz etmek utan- dınyordu onu ama sıra filme, ışığa, gölge oyunlanna gelince dur durak bilmiyordu. Sanki başka bir dünyaya gjdiyor, renkleri, ışı- ğı büyülenmişçesine anlatıyordu. 4t Elektrikgeldi,herşeywbü\üsübozuWu'' diye söze başlıyordu. "Elektrik bütün göl- geleıi, gizli köşekri, karanlıgın içindeki »ŞH ğm büyüsünü yok etti. Oysa kandillerin. mumlann yandigı zamanlarda her şey daha forklıydı. Bir masal gibiydi her şey. Ve ben o günlerde 9 yaşında bir çocuktum. Mesdtten dışan çıkmazdım. Çünkü mescidin içinde kandiller yanardı. Kandil ışıgmda mihrap- taki eski Türkçeyazılar sanki gökyiizüne fir- lanta. Başkaldınrtardı. Bunu yaşamun boyunca unutmadım. Ne zamanrÖm yapsam,çocuMugumunışıko>-un- lan geiir akhma ve onlan her seferinde yeni- den >^ratma>a çaüşınm. Sinemayıiîk kez 16yasında kcşfettim. Yaz- dı, köye seyyur sinema gelmisti. İlk kez be- yazpenkde ıştgın, insanlann hareket ettigi- ni gördüm. O anda karar verdim. Ben sade- ce sinemacı olacakbm. Su gibi, ha>a gibi ih- tiyaam olan bir şeydi sinema. O gün, o siyah beyaz filmi izlediğimde bu karan verdim ve hiç vazgeçmediın.'" Bu sinema delisi, köylü yönetmen, kendi köylülerini yaptığı işin ciddiyetine ancak son zamanlarda ınandırabilmiş. Yıllarca ona "defi" gözüyle bakmışlar. Ne zaman ki yap- tığı kısa filmleri ödül al- mış ve televizyoncular Tepecik köyüne onunla ilgili program yapmaya gelmişler; Ahmet Ulu- çay'ın o zaman itibarı artmış. Şimdilerde kö- yün övünülen kişisi. O artık bir kahraman. Ahmet Uluçay ilkokul mezunu. Ama bu onun, Kafka'dan Brecht'e ka- dar dünyanın önemli ya- zarlannı bilmesine en- gel değil dünyayı renk- le, ışıkla, gölgeyle kuşa- tan ressamlan da. Çün- kü Ahmet Uluçay'ın bir öğretmeni varrruş, pir varrruş. Elazığlı, bir genç öğretmen. Bu öğretmen en çok resim yapmayı severmiş. Ahmet'e de resim nasıl yapılır, renk nedir öğretmiş. Ahmet Uluçay bütün filmlerini o Elazığlı öğretmenine borçluymuş. Ahmet Uluçay'la iki yıl önce serginin ka- pısında bunlan konuştuğumuzda yeni fıl- mine hazırlanıyordu. "Bu fflmde" diyordu: "Bir cüce var. Göl- ge bir cüce. Ve işi gücü 13 yaşındaki bir kız çocuğuyla arkadaş olmak, ona dünyanın gü- zelliklerini göstermek. Sonunda gölge cücey- leokız arkadaş oluvorlar-Bir ömür boyu...'' Bütün sinema delileri gibi Ahmet Uluçay da fılmini mutlaka ama mutlaka çekmiştir. Çünkü sinema delileri; hayalleri beyazper- deye yansıdığında yaşadıklannı hissederler. Ancak o zaman. Işte böyle, sonunda sinema günleri geldi. Ve ben epeydir yinelemediğim bir sözü bu- gün Ahmet Uluçay içinyinelemek istiyonım: "Kimselerin onlardan haberi yok dediler- se de inanmavın. O gece gökte kocaman bir ay vardı ve o her şeyi gördü. Bütün gençük manzaralan ayın ve güneşin beüeğine yazıl- dı. Bir de sinema delilerinin-'" [email protected].
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle