Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet
tmtivaz Sahibi: Berin Nadi
Genel Yayın Yonetmenı: Orhan Erinç
0 Genel Yayın Koordınatöru. Hikmet
Çetinkaya A Yazıişleri Müdürü. lbrahim
Vıldız • Sorumlu Müdiir Fikret İlkiz
• Haber Merkezı Müdürü: Hakan
Kara 0 Görsel Yönetmen: Fikret Eser
htihbarat CengU Yıldınm A Ekonomı. Özlem
Yüzak • Kultûr Handan Şenköken#Spor
Abdülkadir Yücelman 0 Makaleler' Sami
Karaören 0 Düzeltme Abdullah Yazıcı 0
Fotoğraf Erdoğan Köseoğlu 0 Bılgı-Belge
Edibe Buğra 0 Yurt Haberlen Mehmet Faraç
Yavm Kurulu llhan Selçuk
(Başkan), Orhan Erinç, Oktay
Kurtböke, Hiknıet Çetinkaya,
Şükran Soner, Ergun Balcı,
lbrahim Yıldız. Orhan Bursatu
Mustaf» Balbay. Hakan Kara.
Ankara Temsilcısi Mustafa Balbay AtaturkBulvan
No. 125, Kat 4, Bakanlıklar-Ankara Tel: 4195020 (7
hat), Faks 4195O2701zmirTemsılcısrSerdarKızık,
H.ZiyaBlv. 1352 S. 2/3 Tel: 4411220, Faks. 4419 H7
0 AdanaTemsılcisi Çetin Yiğenoğlu, InönüCd. 119
S.No-.l Kat: 1, Tel- 363 12 11. Faks- 363 12 15
Müessese Müdurü. Üstün Akınen #
Koordmaıör AJımctKonıbjuı • Muha-
sebe. Bûlent Vcner • Idare Hüserin
GirerS Bılgı-lşlem \«iltnal«Bıigı-
sayarSıstan Mürüva ÇBerVSattş
FınktKaza
MEDYA C: • Yönetım Kurulu
Başkanj - Genel Mudur Gülbin
Erduran 0 Koordınator Reha
Ifttman • Genel MudurYardımcısı
SevdaÇoban Tel 514 0
7
53 -
513958O-513S4«O-61,Faks 5138463
V avımlatan \e Basan: *ı enı Gun Haber Ajanaı, Basın \e Yayıncıhk A Ş
Turkoc^ Cad 39 41 CagaloŞlu 34334 tst PK 246 Sırkecı Istanbul Tel- (0'212) 512 05 05 (20 hat) Faks {0 212)513 85
20NİSAN1999 hnsak: 4.36 Güneş: 6.12 Öğle: 13.10 tkindi: 16.53 Akşanv. 19.55 Yatsı: 21.24
Claudia'nın
mücevhepleri
• Haber Merkezi-
Alman manken Claudia
Schiffer, Buenos Aires
Üniversitesi Hukuk
Fakültesi'nde düzenlenen
defileye katıldı. Arjantinli
modacı Ossire'nin
giysısıni tanıtan mankenin
taktığı, Giovanna di
Firenze'nın tasanmını
yaptığı mücevherler göz
kamaştırdı.
Turizm sektöpü
ve istihdam
• İZMİR (AA) - Turizm
sezonu ile ilgilı hazırlıklar
son aşamaya gelirken. Ege
Bölgesı'nde vem sezonda
turizm sektöründe 4 bin
557 personele ıhtiyaç
bulunduğu bildirildi.
TOLEYİS Ege Bölge
Başkanı Habib Karakuş,,
sezonun geç açılmasmın
özellikle sezon işçilerini
etkileyeceğini bildirdi.
Krizin etkisiyle sezonun 6
a\ yerine 3.5 ay süreceğine
ışaret eden Karakuş,
" Rezervasyon iplalleri
yüzünden sezonun mayısta
açılacak olması nedeniyle
işçıler. önceki yıllara
oranla daha az çalışmış
olacaklar. Bu da. işçilen
ekonomık anlamda
sıkıntrya sokacak" dedi.
'Kendi iliği ile
nakil'
• İZMİR (AA)-Kan
kanserinde. "Kendi ilıği
ile tedavi (Otolog)'"
yönteminin yüzde 100
başan sağladığı
belirtilerek, bu yöntemin
hastalar üzerinde yaygın
olarak uygulandığı
bildinldi. Ege Üniversitesi
Tıp Fakültesi öğretim
üyesi Prof. Dr. Güngör
Nişli. yöntem ile hastadan
alınan kemik ilığinin
dondurularak bir süre
saklandığını, bu süre
içinde hastada bulunan
kanser hücrelenmn
ilaçlarla yok edildiğini
söyledi.
Hayvanlar için
hastane
• ANKARA (AA)-
Hayvan hastanelerinin
kuruluş ve çalışma
esaslanrtı belirieyen
yönetmelik. Resmi
Gazete"nin dünkü
sayısında yayımlandı.
Buna göre, hayvan
hastaneleri, hayvan
sağlığına zarar veren her
türlü salgm, bakteriyolojik,
viral ve paraziter
hastalıklar ve
hayvanlardan insanlara
geçen hastalıklarla ilgilı
teşhis, tedavileri yapacak.
Hastaneler. bütün
hayvanlann hastahklannın
teşhis ve tedavilennin
ayakta veya yatarak
yapıldığı "Hayvan
Hastaneleri" ve yalnızca
siis hayvanlannın
tedavilerinin yapıldığı
•" Süs Hayvanlan
Hastanesi" şekhnde
organize edilecek.
Spastik
çocuklara
termalsu
• İZMİR (AA)-lzmir
Spastik Felçlileri Koruma
ve Güçlendirme Vakfı
Başkanı Meliha Alpat,
termal suyun spastik felçli
çocuklann tedavisinde
büyük önem taşıdığını
beİirterek, bu konuda
yetkililerden yardım istedi.
Almanya'da aynı konuda
görev yapan bir derneğin
yetkililerinın kendilerini
ziyaret ederek. termal
suyun getirilmesi
konusunda destek sözü
verdiklerini belirten Alpat,
"Yetkililerden termal suyu
kullanabilmemiz ıçin
gerekli iznin verilmesmi
istiyoruz" dıye konuştu.
Akkuyu'da kurulması planlanan nükleer santralla ilgili deprem riski tartışmalan sürüyor
Olasdık düşiik, sonuç ciddi
ÜMİTOTAN
İZMİR- "Depremler.olacaklannıtahmin
ettiğimiz yerlerde oimak zonında degiL
r
Yapılan tüm aynntılı hesaplann. rapor-
lann. verilerin dışında bir olayla karşılaşıl-
dığında bilim insanlan bu tümceye sığm-
maktan başka çare bulamıyorlar. Çaresiz-
ligin diğer adı da Trtanik Etkra". Türki-
ye'de nükleer santral kurmak içın büyük ça-
ba harcayan ve ihaleye katılan üç konsor-
siyumdan biri olan AECUnin ülkesi Ka-
nada'dabilim insanlan, 'THanikEtkisi'nin
hiç de öyle yabana atılacak bir yaklaşım
olmadığını vurguluyorlar.
Akkuyu'da kurulması planlanan nükle-
er santralla ilgili deprem riski tartışmala-
n giderek uluslararası boyut kazanıyor.
Uzmanlar Akkuyu'yla ilgili deprem riski
raporlannın büyük eksiklik taşıması bir
yana, hıç beklenmedik olaylara karşı da
hazırlıklı olunması konusuna dikkat çeki-
yorlar. Akkuyu için tüm hesaplann eksik-
siz yapılmasının da konuyu çözmeyeceği-
ni belirten uzmanlar, dünyada yaşanan bir-
çok beklenmeyen olaydan ders alınması
• Kanadalı bilim adamlan, Türkiye'deki depremlerle ilgili
yapılan araştırmalan taradıklannda önlerine vahim bir tablo
çıktığını dile getiriyorlar.
gerektiğme dikkat çekip, bu konuyu 'TV
tanik Etkisi' başlığı altında açıklıyorlar.
Kanadalı bılım adamı ve konunun uzma-
nı Prof. Dr. KarlEarthquake. dünyadan ce-
şitli örnekler vererek. beklenmedik du-
rumlann da hesaba katılmasmda büyük
yarar olduğu konusunda uyanyor, özellik-
le de Türkiye'yi:
Titanik etkisi
~Titanik etkisi olası her olayı inceden
kestirmeyi umamayacağımız anlamına gel-
mektedir. Ban örnekler \ermek gerekirse;
Titanik, batmasıolanaksız bir gemivdL bat-
ö. Andrea Doria batması olanaksı/ bir ge-
mrydi. battL 1998 OcaK ayında Doğu Ka-
nada'nın büyük bir kısmı daha öncegörül-
memişşiddette bir buzfırtınasının etkisi al-
unagirtİLQuebecEyakti'ninH\droElekt-
rik idaresu iletim hatlan üzerindeki buz
kaLnlığının asla 45 milimerreyi aşmarş-aca-
ğı varsayimtyU hesap yapmışb. Ovsa bu
buz ftrtınasında, buz kalınhğı 60 milimet-
reyi buldu ve e\aletin iletim hatlan feci bir
yikuna manızkakta. 21 Haziran 1990'da Ku-
zeybaO tran'ı yerle bir eden 7.7 ölçeğinde-
ki deprem, sismologlan şaşırttL Çünkü el-
lerinde, Hazar DenizTnin kuzejban kıyısı-
na ait büyük bir depreme ilişkin herhangi
bir ka>ıtbulunmuyordu. Bu örnekieri uzat-
mak mümkün. Titanik Etkisu risk faktö-
rünü büyük ölçüde arttıran beklenmedik
bir koşul ya da koşullann bUeşimi nedeniy-
le ri&kli durum beklentisinin büyük ölçü-
de aşıkiığı bir durumu anlaür."
Kanadalı bilim adamlan Türkiye'deki
depremlerle ilgili yapılan araştırmalan ta-
radıklannda önlerine vahim bir tablo çık-
tığını dile getiriyorlar. Bu tabloyu nükleer
santral yapmaya hevesli kendi ülkelerinin
fırmasına şöyle iletiyorlar.
"Edinilen deneyim, Türkiye'deki dep-
remlerin değjşmez bir biçimde4-40kttomet-
re derinlikierdeki sığ depremler olduğunu
göstermiştir. Türkiye'de depremden 500
kilometre uzakhkta olabilirsiniz ama evini-
zin çatBi çöktüğü için ötebilirsiniz. Türtd-
ye dünyanm en fazla deprem olan bölgele-
rinden birisidir. Bu nedenle AECUnin Tür-
kiye'ye ikiadetreaktör satma girişimL Tür-
ki>'e, Kıbns, Yunanistan ve İsrail gibi ülke-
lerde \-asavan mihonlarca insanuı yaşanu-
nı etkileyecek, Çernobil benzeri bir felake-
te ilişkiri ckkli riskler yaratmaktadır."
Deprem oldu ~
Kanadalı uzmanlar şöyle diyorlar-. "CHa-
sılığın ne kadar düşük olacağı. sonuçlan-
nın ne kadar ciddi olduğuna baghdır. Vw-
sayalun karşıdan karşrv-a gececeksiniz. Ara-
ba çarpma olasılığı yüzde bir. Bu olasıük si-
a tatmin edecek mi? İki mirşon liraya bir
piyango bileti abp300 mil\ ar kazanmakiçin
küçük bir şansınız var. Olasıuk okadar dü-
şük ki ashnda parama sokağa atrvorsunuz.
Ancak konumuz nükleer bir kaza. Bu ka-
za, düşük olasıuk tasısa bile sonuçlan kor-
kunçtur. 1973-1998 arasındaki 26 yülık
dönetnde AECLnin önenfig güwnfi tasanm
standarduiı aşan bir deprem olmuştur."
Dünyada hâlâ tehlike yaratıyor
Yılda 2 milyon
kişi vereme
yakalanıyor
• Dünya Sağhk Örgütü Bulaşıcı
Hastalıklar Grubu Verem Eğitimi
Ünitesi'nden Prof. Dr. Anne
Fanning, "Pek çok insanda verem
mikrobu bulunabilir. Kişinin
bağışıklık sistemi iyiyse
mikrobu hapseder. Ancak AIDS
bağışıklık sistemini tahrip ederek,
hapsolmuş mikrobun açığa
çıkmasına neden olur" dedi.
SAADETUSLU
Verem mikrobu hâlâ teh-
like olmaya devam ediyor.
Dünya Sağlık Örgütü
(WHO) Bulaşıcı Hastalık-
lar Grubu Verem Eğitimi
Ünitesi'nden Prof. Dr. An-
ne Fanning, verem nedeniy-
le her yıl 2 milyon kişinin öl-
Süivriy 3, Balkan ÇocukŞenliği'ne ha&r
İstanbulHaber Serv» -23 Nisan Ulu-
sal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nı tüm
yurtta ve lstanbul'da çeşitli etkinlikler-
le kutlama hazırlıklan sürüyor. "3. Bal-
kan Çocuk ŞenttğT de 21 -26 Nisan ta-
rihlen arasında Silivn'de gerçekleştiri-
lecek.
Bulgaristan'dan 36, Romanya'dan da
20 olmak üzere toplam 56 çocuğun ka-
tılacağı kutlamalarda, dostluk ve işbir-
liğinin pekiştirilmesi amaçlanıyor. Etkın-
liklerkapsammda yann Sılivri gezilecek.
22 Nisan'da saat 16.30'da kortej yürü-
yüşü, Atatürk Anıtı önünde halkoyun-
lan gösterisi ve Belediye Kültürevi'nde
çocuk resim sergisinin açılışı gerçek-
leştirilecek. 23 Nisan günü saat 10.00'da
ıse Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayra-
mı kutlamalan, sokak gösterileri yapı-
lacak. 24Nisan'da Istanbul'un tarihı ve
turistik yerlen gezilecek. 25 Nisan'da
ilçenin değişik yerlerinde folklor göste-
rileri yapılacak ve veda yemeği verile-
cek. İstanbul üniversitesi Devlet Kon-
servatuvan, 23 Nisan Ulusal Egemen-
lik Çocuk Bayraını kutlamalan çerceve-
sinde bugün birgösten düzenleyecek. İs-
tanbul Üniversitesi Fen Fakültesi salo-
nunda gerçekleştinlecek ve saat 14.30'da
başlayacak etkınlikte, çocukkorosu şar-
kılar seslendirecek.
Annenize,
sevdiklerinize, kendinize...
En güzel hediyeler,
T»SDANSMAIOKE2LEH VEB*âUOUUIILB1 AO»H*»^2?)3226868(H»T»V) • »DAI>«ZAHIIO-26»)Î78 10^9 .«PKJM |0-?7Z, J15«52 •«S«|0-«72|215a65 • «KSARAY(0-3«a 212595» 213 26 06 • «MAST»IJ-358]
222M-»MK*Ilt((m2ia51«Bai(SW)(Ç«(«R,ISPART«.KIBt<K»LE TOZGATı •«MI«V«(O-326 216 1594 •AHTM.YA(0-2«)2«080319URDUR) •BAUCE*I(M68)2«93U-2<231 31 •ÇOflUI»364)Î13»27 • 0B*OJ
395Dh«l««ia««M2)251JSa5ei«^n»HI«HDtlSlBTŞ«N«l<laAaÛICM24 21B3472 Z37 m 91 BNOÛL BtTUS UUŞ TONC KZMC4 28 A H U N IĞOfi MR ö
6 1594 AHTM.YA(02«)2«080319URDUR) BAUCE*I(M68)2«93U2<231 31 ÇOflUI»364)Î13»27 0B*OJ
SlBTŞ«N«l<laAaÛCM2 21B3472 Z37 m 91 BNOÛL BtTUS, UUŞ TONCSJ VMİ) • EKZMC4H (M461284 26 43 (
AHO»UN. IĞOIfi MRS, • ESBŞöm
20 11 |KİÜS. SMUURFA) - &MESUN |(M54) 212 74 19 (3IW PBX\ (ORDU)' ISUMM. (0-216) 308 54 10TOX!|BWTH 90LU BURSA. ÇMUKKALE EDMNE.
(MKHSa 13 00-853 13 13 [AVOIN MANfe», MU&A UŞHK) -KAHRMUMHIU4 (fr344) 231 42 19 -MMMAN «h33») 213 50 71 (2 totjJUStmMl
I J T KM 2 7 325 61 CTfUifH «BBM (0JJ4) 337 39 6015 M «EYŞB« (0J84)
ŞMME
Y»l
212
(0-222)221 »»«ÎLECİtlÖ5Y«HY*)-a»?l»MI»((MC)J20 70 31 . ,. T
. . - , - - _-. - — -. - . .- . - . ..
KAHABUK n»a>^l(C>a^.TBano«&Y<U»^ffiNeUU>«g-laİR(0^3i)aS3130O-853 1313[«VOIN UANk*.MU&A.U^-IUHRAIIAMMİ<AŞ|0M)23142 19-KAM^<D438)213 50 71
(0-368)214 19 31 • KAYSEBİ »-35J1 245 04 00 (20 M ) (KBHS MRŞEHK • K0MYA (0-332) Î51 04 14 251 35 95 (2 ttt) • MM-ATYA «H22) 322 76 68 - 325 46 61 -88 ıtCTfUifHl • «BBM (0JJ4) 327 39 6015 M
213 75(>5-lttolO-3Be)213 44 26-Ftol0^l?1318 73ı3W!AaTVIN)-S»««SUN«V362>2e667 29fr0MV 15 44 • TMBZON10-4621 321 " " ""
YAYAŞ HOIK HAĞA2JUJWk AMMA Hs» Y««9 HOTM 233 28 29 - AHKARA Çvluya Yalas Hane 439 52 33 - D*m«i Yalaş MOff* 479 89 34 •HcMy Yataf HVTM 339 90 41 .Kıntty Ytfa4Hc>T»4i9 51 17 18 19 • KüçûltfMl Yatn Hom>
447 0« 69 3^(1 • Sfieter Yataf Hm» 348 67 69 - ANTALVA YM¥ Hkm« 247 17 22 -BAUKEStt Yaaş Hotro 242 3' 3
1
244 96 2S • DIVARbAKA Y * ^ Hon» 251 a&SS^ttf
1
, - ELAZIâ Yaa* Ho™ 236 37 38 • BONCAM Y«aş Home
2149033 EB2Wtl«Yaa5l«™23S1984-21!6798-ESIlİse«lY««»Hl
ı™22109J9-GAZlAMT»Yata5»s™220J(l3ı • «30IB Y««» HOfl* 227 90 42 • BTMWU. BejHMj Yaa« Ho™ 259 89 53 259 89 94 • 0»yl*diııü Yıtt} Ho™
BS2^5C ,3»a:: •Cern«Y»O
H<m425 42 03-Fa»Yıasttra53S;iS3 521 93 13 ••*» MuU Valas HOTO675 01 93 3haı • «todnteY«»sHo»36455 43-4S08843 ' $ n M v Y«B5Hon»644 1526 -Şn» YaajHo«2307773 .
M ı c t Y«jt
Home 309 54 :c • tOİT YendıS» YMaj Hcm 341 35 57 • KARS Y*aş rto™ 212 05 20 • KAYSEN 1«n *"« Î K 7J 30 • «ALATYA Y*>? Hnn 322 76 66 325 46 61-68 • SAKARYA Yaa» Koi» 278 10 79 Sızin CVin n e ekSlgl Varai?
e-posta: tan @ prizma. net tr
dügünü söyledi. Fanning, so-
lunum yoluyla kolayca bu-
laşan hastahkla ilgili olarak
"Kimse bütün vakalar te-
mizlenmeden güvende oia-
maz" dedi.
Toraks Demeği 3. Bahar
Toplantısı'na katümak üze-
re lstanbul'a gelen Prof. An-
ne Fanning, verem hastala-
nnın tedavi edilmemesi du-
rumunda öldüğünü belirte-
rek "Dünya Bankasj. tedavi
ediktiğinde veremi en iyi so-
nucu veren 3 hastalıktan bi-
ri olarak kabul ediyor" de-
di. Verem tedavisinde DÖTS
sisteminin kabul edildiğini
söyleyen Fanning. bunu şöy-
le anlattı: "Teşhis balgamla
konuyor. Bu kolay ve ucuz
bir yöntem. Burada önemli
olanhastanmilaa insanlann
gözü önünde almasını sağ-
lamak. Tedavi 6 ay sürüyor.
baçlardevlet tarafindan kar-
şdanmalı ki stok sorunu >-a-
şanmasın. Bütünhastaka\ ıt-
lan tutulmalı. [X\kt bütün
bunlann yapıldığına enıin
obnasıiçin programı benim-
semesi gereldr. Bu bir işlet-
me tekniğidir."
AIDS'in oldugu ülkeler-
de veremin de sorun olduğu-
nu belirten Fanning, "Pek
çok insanda verem mikrobu
bulunabilir. Kişinin bağışık-
lık sistemi iyiyse mikrobu
hapseder. Ancak AIDSbağı-
şıklık sistemini tahrip ede-
rek, hapsolmuş mikrobun
açığa çıkmasına neden olur.
Örneğin mikrobu almtş bir
kişinin hasta olma ihtimali
yüzde 10 iken. AIDS olursa
riskNÜzdeSO'veçıkar" dedi.
Köylü, Sinema Delisi ve Yönetmen
IŞILÖZGENTÜRK
Şimdi söz sinemanın! Gün geldi. Beyog-
lu seçim afışlerinden kurtuldu ve silme ha-
yal dünyasınm muhteşem afişleriyle doldu.
Şimdi Beyoğlu bir şenlik! Şimdi sinema
günleri. Içim sevinç dolu 18. Uluslararası İs-
tanbul Festivali'nin 144 fılmlik kataloğunu
gözden geçiriyorum. Tannm yeryüzûnde ne
çok sinema delisi var!
Bu sinema delilerinden biriyle, iki yıl ön-
cejüri olduğum 9. Uluslararası Ankara Film
Festivali'nde tanışmış,tım. Ahmet Uluçay o
günlerde Ankara'daydı. Köyünü kısa bir sü-
re için terk etmişti. Çünkü son yaptığı kısa
film (Incı Deniz Dibinde, Çerçöp Sahile
Vurmuş) festivalde gösteriliyordu. Aynca
yıllardır pek çok film çektiği kendi el yapı-
mı kemaralan, göstericileri. montaj masası-
nı bir büyük salonda sergiliyordu.
Bu sergi en az filmleri kadar ilginçti ve
ben adına bayılmıştım:
"Binbir Geceden Kaçt-
nlnuştır!''
Ahmet Uluçay ilk kez
16yaşında bir arkadaşıy-
la birlikte ilk kamerası-
nı yapmış. Ben onunla
tamştığımda 46 yaşın-
daydı ve henüz gerçek
bir kamerası olmamıştı.
Kısa bir zaman önce
Antalya Film Festiva-
li'nde uluslararası bir
ödûl kazanmıştı. Yani
tam gerçek bİT kamera-
ya sahip olacaktı ama
önemli bir sağlık soru-
nu çıkmış ve kazandığı parayı sağhgına har-
camak zorunda kalmıştı. Rastlaştığımız o
günlerde tek düşü, gerçek bir kameraya sa-
hip olmaktı.
Ahmet Uluçay, kendi deyimiyle köylü yö-
netmen, Kütahya'nmTavşanlı ilçesinebağ-
lı Tepecik köyünde dünyaya gelmiş ve film
festivalleri daşında köyünü hiç terk etmemiş-
ti. Hayatı boyunca sadece film düşünmüş,
fılmle yatmış, fılmle kalkmıştı. Bu arada
tam otuz yıl yaşamını bir yem fabrikasmda
çuval taşıyarak sürdürmüştü. Şimdi emek-
liydi ama çalıştığı günlerde de hiçbir şikâ-
yeti yoktu, çünkü çuval taşırken çekeceği film
karelerini düşünmek için bol zamanı olmuş-
tu.
Ahmet Uluçay Ankara'da yaptığı son kı-
sa filminin gösteriminden sonra konuşur-
ken utanıyordu. Kendinden söz etmek utan-
dınyordu onu ama sıra filme, ışığa, gölge
oyunlanna gelince dur durak bilmiyordu.
Sanki başka bir dünyaya gjdiyor, renkleri, ışı-
ğı büyülenmişçesine anlatıyordu.
4t
Elektrikgeldi,herşeywbü\üsübozuWu''
diye söze başlıyordu. "Elektrik bütün göl-
geleıi, gizli köşekri, karanlıgın içindeki »ŞH
ğm büyüsünü yok etti. Oysa kandillerin.
mumlann yandigı zamanlarda her şey daha
forklıydı. Bir masal gibiydi her şey. Ve ben o
günlerde 9 yaşında bir çocuktum. Mesdtten
dışan çıkmazdım. Çünkü mescidin içinde
kandiller yanardı. Kandil ışıgmda mihrap-
taki eski Türkçeyazılar sanki gökyiizüne fir-
lanta. Başkaldınrtardı.
Bunu yaşamun boyunca unutmadım. Ne
zamanrÖm yapsam,çocuMugumunışıko>-un-
lan geiir akhma ve onlan her seferinde yeni-
den >^ratma>a çaüşınm.
Sinemayıiîk kez 16yasında kcşfettim. Yaz-
dı, köye seyyur sinema gelmisti. İlk kez be-
yazpenkde ıştgın, insanlann hareket ettigi-
ni gördüm. O anda karar verdim. Ben sade-
ce sinemacı olacakbm. Su gibi, ha>a gibi ih-
tiyaam olan bir şeydi sinema. O gün, o siyah
beyaz filmi izlediğimde bu karan verdim ve
hiç vazgeçmediın.'"
Bu sinema delisi, köylü yönetmen, kendi
köylülerini yaptığı işin ciddiyetine ancak
son zamanlarda ınandırabilmiş. Yıllarca ona
"defi" gözüyle bakmışlar. Ne zaman ki yap-
tığı kısa filmleri ödül al-
mış ve televizyoncular
Tepecik köyüne onunla
ilgili program yapmaya
gelmişler; Ahmet Ulu-
çay'ın o zaman itibarı
artmış. Şimdilerde kö-
yün övünülen kişisi. O
artık bir kahraman.
Ahmet Uluçay ilkokul
mezunu. Ama bu onun,
Kafka'dan Brecht'e ka-
dar dünyanın önemli ya-
zarlannı bilmesine en-
gel değil dünyayı renk-
le, ışıkla, gölgeyle kuşa-
tan ressamlan da. Çün-
kü Ahmet Uluçay'ın bir öğretmeni varrruş,
pir varrruş. Elazığlı, bir genç öğretmen. Bu
öğretmen en çok resim yapmayı severmiş.
Ahmet'e de resim nasıl yapılır, renk nedir
öğretmiş. Ahmet Uluçay bütün filmlerini o
Elazığlı öğretmenine borçluymuş.
Ahmet Uluçay'la iki yıl önce serginin ka-
pısında bunlan konuştuğumuzda yeni fıl-
mine hazırlanıyordu.
"Bu fflmde" diyordu: "Bir cüce var. Göl-
ge bir cüce. Ve işi gücü 13 yaşındaki bir kız
çocuğuyla arkadaş olmak, ona dünyanın gü-
zelliklerini göstermek. Sonunda gölge cücey-
leokız arkadaş oluvorlar-Bir ömür boyu...''
Bütün sinema delileri gibi Ahmet Uluçay
da fılmini mutlaka ama mutlaka çekmiştir.
Çünkü sinema delileri; hayalleri beyazper-
deye yansıdığında yaşadıklannı hissederler.
Ancak o zaman.
Işte böyle, sonunda sinema günleri geldi.
Ve ben epeydir yinelemediğim bir sözü bu-
gün Ahmet Uluçay içinyinelemek istiyonım:
"Kimselerin onlardan haberi yok dediler-
se de inanmavın. O gece gökte kocaman bir
ay vardı ve o her şeyi gördü. Bütün gençük
manzaralan ayın ve güneşin beüeğine yazıl-
dı. Bir de sinema delilerinin-'"
[email protected].