Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
31 MART1999 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
EKONOMI 13
ŞİRKETLERDEN
• SITV MICROSYSTE.YfS
Baskanı Scott McîMeah,
İnternet servis
sağlayıcılannının ücretsize-
mail, sunu graflkleri hesap
tabk)laru haber hizmetieri
sunduklanm, bu nedenle
kurunısal alanda pahaJı ve
karmaşık PC'lere ve
Windows'a gereksinimin
ortadan kalknğını savundu.
* # >
• CANON. dünyanın en
büyük bilgi teknolojileri
fiıan CeBlT 1999 Fuan'na
katıldı. Fuarda, iki standı
bulunan Canon'un bir
standında ofis makinelen
sergilenirken, diğer
standında bilgi-işlem çevTe
birimleri tanıtıldı.
• SISLEY ilkbahar-yaz
koteksiyonu tüketicilerin
begenisine sunuldu. şarap
kıımızısı, mavi \e gri
renklerin ağırüklı
bulunduğu koleksiyonda 254
model büJunuyor.
• ERENKÖY LACOSTE
mağazasında yapılan katalog
çekimleri tüm dünyadaki
Lacoste mağazalannda
başvuru kaynağı olarak
kullanıJacak. Katalog, 1999
yılı içinde tüm dünyadaki
Lacoste mağazalanna
dağıtılacak.
• PROTEL BİLGİSAVAR
Genel VIüdürii Metin
Arghan, Türk turizminde
son günlerde yaşanan
sıkıntılann astlması için
güçiü tanıtunın gereidj
okluğunu söyleyerek, tanınm
için kuUanılâcak araçlardan
en ucuzu ve etkilisinin
İnternet okluğunu
vurguladı.
• LC. \VAIKIKI Ukhahar-
yaz koleksiyonu
tüketicilerin begenisine
sunuldu. Spor giysilerin
ağırlık kazandığı
koleksiyonda, tişörtten,
mayoya, şapkadan
pantolona, ayakkabıdan
gözlüğe çocuk dünyasının
ihtiyaçlanna cevap veriliyor.
• YEŞtMTEKSTÜU
Kariyer Günleri
çerçetesinde ODTÜ te
Biikent l nhersiteieri'nde
düzenlenen organizasyonda
ver aldı. Biikent
fcniversitesi'nde bu yıi ilki
düzenlenen ve iki gün siiren
kariyer günierinde yaklaşık
3 bin öğrenci tekstil
firmasının standıJU ziyaret
etti.
• EUROPAY
INTERNATIONAL. bir
süredir uygulanan kredi
kartı sahtekârlığını önleme
çalısmalan sayesinde kart
sahtekârhğında düşüş
gerçekleştiğıni açıkladı.
1998 yaz dönemi boyunca
Eurocard'MasterCard kredi
kartı işlem hacmi 39.1
milyar dolara ulaşırken, bu
miktar içindeki kart
sahtekârlığında bir önceki
yıla göre yüzde 13 oranında
azaima olduSu bildirildi.
• JOHNMEUALKER
Black Label'm 100 yıllık bir
geçmişe dayanan şişesi
yenilendi. Johnnie \\alker
Black Label'uıyenişişe
etjketi tasanınının, eskisine
oranla daha wın ve ince
olduğu belirtidi.
• TURK NOKTA NET.
^eni yıl ıle bırıkte başlattığı
'1 AyÖde2AyKullan"
campanyasın; bitirerek yeni
>irkampanyabaşlattı. Yeni
:ampanya süresince Türk
Jokta Nefın aylık
nternet paketni aianlara
'ürk Nokta Vt şapkası
edıye edılivor.
I DANDY Sıkız ve
ekerieme Saıayisi, şekersiz
tkız Fatun'ı y?ni lezzetiyie
iyasaya sürdi Falım, çflek
' karişık meve aromalı
•ni lezzetiyle tüketicilerin
"genisine sumldu.
YETKİLİLER GÖREVtNİ YAPARSA UCUZEKMEKSATIŞISAĞLANABİLECEK
Ekmeği ucuza
satmayıvaat
eden
politikacılann
günün
koşullannda
bunu
'başarabilmeleri'
için başka
kaynaldardan
yararlanmaJan
gerektigine
dikkat çekilivor.
Ekmekte zamanı
E4TMA KOŞAR
Seçimlerin yaklaşmasıyla po-
litikacıiann ağzına almaya baş-
ladığı ekmek fiyatlanndaki ar-
tış. dar ve sabit geiirlının bütçe-
sinde delikler açmayı sürdürür-
ken. ekmeğin aslında çok daha
ucuza satilabileceği belirtildi. Ek-
meğin seçim malzemesi olarak
kullanılmasına tepki gösteren fi-
nncılar, ekmek zamlannda tanm
politikasının da gündeme geti-
rilmesi gerektigine dikkat çeke-
rek zamlann tek sorumlusu ola-
rak gösterilmelerinin doğru olma-
dığını ifade ediyorlar.
Ekmeği ucuza satmayı vaat
eden polıtikacılann günün ko-
şullannda bunu 'basarabilmete-
ri' için başka kaynakJardan yarar-
lanmalan gerektigine dikkat çe-
ken finncılann büyük bir kısmı,
aynı zamanda un piyasasında tam
rekabetin sağlanması ve bakka-
la ödenen payın azaltılması ha-
linde halkın ucuz ekmeğe kavuş-
turulabileceğini de söylüyor.
Böylelikle yetkililerin asıl gö-
revlerini yerine getirerek ucuz
ekmek satışını saglayabilecekle-
rine dikkat çekenfinncılar,ekme-
ğin yerel yönetimlerce seçim mal-
zemesi olmaktan çıkanlarak "sa-
mimi yaklaşımlarU*' ucuzlatıl-
ması gerektıği görüşünü dile ge-
tıriyorlar. "Buğdaydabüeneredey-
sehhalatçıkonumagetirilt-n Tür-
kiye'de ucuz ekmek vaaderinin"
söylemde kalacağı ağırlık kaza-
nıyor.
Bu arada yapılan hesaplama-
lar, birekmeğin maliyetinin 50 bin
lira civannda ve bayilere düşen
payın çok yüksek oldugunu gös-
teriyor. Bakkallann ekmek başı-
na ortalama 25 bin lira aldığı be-
lirtilirken un ve maya piyasasın-
da tekelleşmeyaşanmasının fiyat-
lara büyük oranda yansıdıgı ifa-
de edıliyor.
Fınn sahibi Levent Yarlı'nın
yaptıgı hesaplamalara göre 250
gramlık birekmeğin maliyeti 50
bin 760 lira. Yarlı, pek çok finn-
cı gibi girdilerdeki 'insafsız ar-
öş'tan bahsederken, sadece bak-
kala verilen ve 30 bin liraya ka-
dar çıkan payın düsülmesi halin-
de halkın 60 bin liraya ekmek
alabileceğini söylüyor.
Istanbul Finncılar Odası Baş-
kanı Fahri Özer ise belediyeler
tarafından sübvanse edilen Halk
Ekmek şirketlenne tanınan koşul-
lann, ucuz ekmek için 'siyasi kay-
gılar' bir yana bırakılarak sefer-
beredilmesi halinde iseherkesin
ucuz ekmek alma şansına sahip
olabilecegini dile getiriyor.
Özelleştirme çalışmalannın gizlice sürdürüldüğüne dikkat çekildi
Telekom dosyası Başbakanlık'ta
HAZALATEŞÇAKIR
Kamu mallannı yok pahasına elden çıka-
ran siyasiler, Türk Telekom'un da özeUeş-
ririlmesi için çahşmalannı gizlice sürdürii-
yor. Telekom'un özelleştirilmesine ilişkin
dosyanın Başbakanlık'a gönderildifini be-
lirten yetkililer. "Bunun için de yeni senar-
volar hazırianıyor. Dosya Mecüs'e henfiz
gönderilmedi. Seçimlerin hemen ardından
gündeme getirüecek" diye konuştular.
Türk Telekom Ihale Komisyonu'nca ha-
zırlanan raporun Başbakanlık'ta beklediği-
ni belirten yetkililer. raporda şirket hissele-
rinin bırkısmının halka arz, birkrsmının da
şirket ve Posta tdaresi Genel Müdürlüğü ça-
Iısanlanna satılrnasının öngörüldüğünü be-
lirtiyorlar.
Raporda, aynca şirket hisselerinin bazı
stratejik yatınmcılara da satılacağının açık-
landığı kaydedildi. Yetkililer, Türk Tele-
kom'aaithisselennsatışıkonusunda ABN-
AMRO Rothschild ile Merill Lynch Inter-
national ve Investment firmalannın ortak-
Jaşa bir çalışma yüriitrüklerini söylediler.
Raporda, devlete trilyonlarca lira kâr geti-
ren Türk Telekom'un yüzde 20 hissesinin
kablolu veya kablosuz iletişimde, yönetim
ve işletim alanlannda uzman stratejik yatı-
nmcılara ve konsorsıyumlara satılması is-
teniyor.
Yetkililer, Türk Telekom'un satılarak de-
CSM kullanıcıları artacak
Bu arada. Türkiye'de hızlı bir büyüme trendi
gösteren GSM pazan 1998 yılında 3.5 milyon
abone sınınnı zorladı. Toplamda I milyon 977
bin 686 yeni abonenin yapıldıgı GSM
pazannm 1999 yılı sonunda 7 milyona
ulaşacağı tahmin ediliyor.
Operatör fırmalardan Turkcell, 1998 yılında 1
milyon 275 bin, Telsim de 702 bin 686 yeni
abone gerçekleştirdi. Pazarda 895 bin abonesı
bulunan Ericsson'u 240 bin abone ile Nokia
takip etti. Motorola üçüncü, Panasonic de
dördüncü sırada yer aldı.
ğil, yeniden yapılandınlması, istihdamın
arttınlarak teknolojik altyapının gûçlendi-
rilmesiyle kânnın 10 misline katlanacagına
işaret ediyorlar.
'Altm yumurtla>an tavuk
1
Yetkililer, "Enerji ve telekomünikasyon
hizmetieristratejik öneme sahip. Hele bir de
yabancılara satalım derseniz bu büyük bir
hata olur. Siyasiler altın yumurtlayan ta\u-
ğu satnıaya çahşıvoriar. Öndan sonra tûke-
tici bugün ödediği rakamlann 3-4 mislini
ödemek zorunda kalacak" değerlendırme-
sini yapıyorlar.
Bu arada. Türk Telekom AŞ Ihale Ko-
misyonu'ndan alınan bilgiye göre, kısmi sa-
tış konusunda danışmanlık kuruluşlan tara-
findan yatınmcılar için hazırlanan raporla-
rın 15 bin dolardan satıldığı belirtildi.
Komisyon yetkilileri. şirketin özelleştiril-
mesi kapsamında yüzde 20'sinin blok halin-
de, yüzde 14'ünün yurtiçinde ve yıırtdışın-
da halka arz, yüzde 5'inin çalışanlara ve
küçük yatınmcılara satılmasını öngördük-
lerini bildirdi. Yetkililer, ilk etapta şirketin
yüzde 39'unu özelleştjrmeyi planladıklannı,
yüzde 10 oranında nisseyi de Posta Genel
Müdürlüğü'ne devrederek kamu payını yüz-
de 5 l'e düşürmeyi planladıklannı kaydet-
tiler.
Petrol devlerinde bir birleşme dahaEkonomi Servisi - Petrol dev-
leri arasında yaşanan birleşme-
lerin sonu gelmiyor. Jngilte-
re'nin en büyük petrol devi Bri-
tish Petroleum'un (BP) ABD'li
Amoco'yu satın almasıyla olu-
şan BP Amoco şirketi, birleş-
menin üzerinden biryıl geçme-
den ABD'nin 7. büyük petrol
şirketi Arco'yla şirket evliliği-
ne gidiyor.
BP Amoco ve Arco yetkili-
lerinin, iki şirketin birleşmesi
için görüşmeler yaptıklan ve
• BP ve Amoco şirketleri, birleşmelerinin
üzerinden biryıl geçmeden ABD'nin 7. büyük
petrol şirketi Arco'yla evliliğe gidiyor. BP Amoco,
Arco şirketinin hisseleri için yaklaşık 25 milyar
dolar ödeyecek.
bu konuda son aşamaya gelin- şirketin petrol rezervlerinin 13
diği belirtildi. Ingiltere'de ya-
yımlanan FinanciaJ Times ga-
zetesinin haberine göre, BP
Amoco'nun Arco şirketinin his-
seleri için yaklaşık 25 milyar do-
lar ödeyeceği bildirildi.
Birleşmeyle oluşacak yeni
milyar varile ulaşacağt ve yıl-
lık satışlann da 80 milyar do-
lar olacagı söylendi. Analist-
ler. BP ve Amoco birleşmesin-
de olduğu gibi yeni şirket evli-
liği ile işten çıkarmalann yaşa-
nacagına dikkat çektiler.
Daha önce BP'nin Amoco'yu
almasıyia oluşan şirketin, pet-
rol endüstrisinde Mobil ve Ex-
xon'un evliliğine neden oldu-
gu kaydedildi.
Royal Dutch Shell ve Mo-
bil-Exxon gibi devlerden son-
ra petrol endüstrisinin en büyük
üçüncü şirketi olan BP Amo-
co'nun ABD'li Arco'yu da al-
masıyla petrol devleri arasmda
dengelerin nasıl degişeceğinin
merak konusu olduğu ifade
edildi.
Yeni pazar arayışı
İSO
Amerika'yı
yeniden
keşfedecek
Ekonomi Servisi - Türk
fîrmalan ABD'yi yeniden
keşfediyor. thracatta yeni
pazar olarak ABD'ye ilgi
artarken, Istanbul Sanayi
Odası (ISO) da bu ülkeye
yönelik çalışmalara ağırlık
verdi. Bir süre önce
ABD'ye giderek . -:
incelemelerde
bulunduklannı belirten İSO
Başkanı Hüsamettüı Kavi.
"Buradayatıruna, istihdama
büyük destek var. Bazı
böigelerde istihdam edüecek
kişi başına karşılıksız para ve
arsa teklif ediiiyor" dedi.
ABD'de 4 belediye başkanı,
2 üniversite. 6 ticaret sanayi
odası ve özel sektör
temsilcileri ile biraraya
geldiklerini dile getiren İSO
Başkanı Kavi, ABD'nin
1998 'in son çeyreğindeki
yüzde 6'lık büyümenin iş
âlemini tedirgin ettigini
kaydetti. Büyümenin borsa
rantının yarattığı talepten
kaynaklandığı yolunda
ABD'lilerde bir görüş
oluştugunu ifade eden Kavi,
"Borsanın aşın şişkin olduğu
gerçegini görüyoriar ve çare
anyorlar. Bu nedenle
yaönma, istihdama büyük
destek var. Bazı böigelerde
istihdam edüecek kişi başuıa
karşılıksız para ve arsa teklif
ediyorlar. KOBİ'leri daha
fazla ihracatçı yapmak için
de büyük çaba sarf ediyorlar.
Türkiye pazar altematbleri
gelistirmelL, genişlefmeli.
Oda olarak çalışmaiannuzı
sürdürüyoruz" diye
konuştu.
Muhasebeciler ülkelerini değiştirmelidip!
{ VERGİ
SORUNLARIMIZ
bfamÇartaya
"Nereden
nereye" sozü-
nü, yaşamda-
ki değişimi,
gelışimi vur-
gulamak için
kullanınz.
2000'li yıllara
girmek üzere,
muhasebecilik mesleğinde büyük degi-
şimler yaşamaktayız. Bugün yapt/ğımız
iş, 6-7 yıl önce yaptığımız ve "muhase-
be" sandığımız işten çok farklıdır. Bir
gerçek daha var! Devietten bankalara, pi-
yasalardan yatınmcılara dek yaptığımız
"muhasebenın" sonucunu bekleyen, bu
sonuca göre kararverecek kişi ve kurum-
lann sayısı az degildir. Şu günlerde yay-
gın bir şekilde tartışmakta olduğumuz;
vergi kayıp ve kaçaklan, kayrt dışı eko-
nomi, bütçe açıkları ve enflasyon gibi
sorunlanmıan çözümlenmesinde de mu-
hasebeci/enn katkısına ihtıyaç vardır.
Muhasebecilik mesleğindeki değişim,
kendi insan unsurunu da yaratmıştır. 6-
7 yıl öncelerinde, mutemet, sayman, kâ-
tip olarak tanımlanan kişiler için artık,
muhasebeci, mali müşavir, yeminli ma-
li nvjşavir unvanları kullan/lmaktadır. En
önemlisi, mu-
hasebe ve mu-
hasebeci kav-
ramlanndaki
değişmevege-
lişmeler, yuka-
ndan gelen zor-
lamalarla degil,
meslek men-
suplannın ken-
di özgür istek
ve çabalarıyla
gerçekleştiril-
miştir. Böylece,
ülkemizde mu-
hasebe meslek
elemanları ön-
ce kendilerini ve mesleklerini yaratmış,
daha sonra da yarattıklan degerleri de-
ğiştinp geliştirmiş, uygar ülkeler düzeyi-
ne taşımışlar. Bu değişim ve gelişim,
kuşkusuz muhasebe meslek örgütleri
öncülüğünde, o örgütlerin önderliğinde
yapılmıştır. Bu değişim, sivil toplum ör-
gütlerinin gücünün vurgulaması açısın-
dan da anlamlı o/muştur.
Ülkekalkınmasında etkin görevler üst-
lenen kişi ve kurumlar yorulurlar, zorla-
nır, sıkıntılar çekerler. Buzorluklar, sıkın-
tılar, yapılan işin
öneminden kay-
naklanmaktadır.
Kendi kendileri-
ni yaratan, de-
ğiştiren, yetişti-
ren, geliştiren
muhasebecile-
rinbundan son-
ra üstlenmek
sorumluluğun-
da bulunduklan
konularülkemiz
açısından son
derece yaşam-
sal öneme sa-
hiptir. Ülkemiz-
de zaman yitirmeden büyük bir ciddiyet-
le ele alınacak, üzerinde durulacak, çö-
zümlenmesi gereken sorunlann başın-
da, toplanan vergiler düzeyine ulaştığı
söylenen, ancak bir türfü toplanamayan
"kaçınlan vergiler" sorunu vardır. Kaçın-
lan vergilerde en büyük etkense "kayrtdı-
şı" işlemlerdir. Bu satırlan yazan biri ola-
rak, "muhasebeci, mali müşavirler" oi-
madan, bu meslek mensuplan sorumlu-
luk almadan ülkemizdeki vergi kayıp ve
kaçakçılarının da, kayıt dışı işlemlerin de
ortadan kalkacağına inanamıyorum. Bu
toplumsal hastalıklann tedavisinde sa-
dece muhasebecilerin değil, tüm "resmi-
sivH" örgütlerin güç birliği ve desteğinin
sağlanması gerekir. Elbette bu kuruluş-
lar içinde muhasebe örgütlerinin katkıa,
meslekJeri gereği başta olmalıdır.
Kayıt dfşı işlemlerin
ortadan kaldırılması
Kayrtdışı işlemlerin ortadan kaldınlma-
sı, vergi kayıp ve kaçaklannın önlenme-
siyle bütçe açıklan son bulacak, ihraca-
tın fthalatı karşılama oranı yüksetecek, enf-
lasyondaki düşüş hızlanacak, gerçek an-
lamda kaynak birikimi yaratılacaktır. Ya-
ratılan kaynağın üretken yatınmlara yön-
lendirilmesi yoluyla ülkemiz kalkınma-
sındaki tıkanıklık aşılabilecektir.
2000'liyıllara girerken, muhasebeci,
mali müşavirler sadece mesleklerinde
gerçekleştirdiklen değişim ve gelişimler-
leyetinmemeliler. Ülkelerindekj köklü de-
ğişim ve gelişmelere de destek verme-
li, katkıda bulunmalıdırlar. Bence, mu-
hasebeciler böylesi bir degişıme katkı
sağlayacak birikime sahip sorumluluk-
larının bilıncinde görünmektedirler.
ÇIFTÇIDOSTU
SADULLAH USÜMt
Damızlık İthalatında
Kuşkular Giderilemedi
Geçen cuma günü Cumhuriyet gazetesinde "Da-
mızlık Hayvan Ithalatı Başlıyor" başlıklı yazımızın
yayımlanmasından sonra yoğun birtelefon ve faks
trafiği yaşadık.
Tarım Bakanlığı'nın "damızlık hayvan ıthalatı"
konusunda çok ciddi önlemler aJınacağı yolunda
verdiği teminata rağmen hayvan üreticileri büyük
bir kuşku içindeydi. Uygulama ile ilgili bilgi topla-
maya çalışıyoriardı.
Büyük çoğunfuk, Türkiye'nin geçmişi belli, ülke-
miz koşullanna uygun ve verimli damızlık sığır cin-
sine ihtiyacı oldugunu kabul ediyor, hatta bu ko-
nuda çalışmalar yapılmasını da istiyorlardı. Üste-
lik yılda 20 bin, beş yılda 100 bin damızlık hayvan
ithalini de fazla bulmuyorlardı.
Ancak onlan korkutan, geçmiş yıllardaki "itha-
lat facialannın" tekrarlanmasıydı. lyi niyetle başla-
yan ithalat, ileri yıllarda gene tehlikeli boyutlara
ulaşırsa veya hayvancılığımız yeni bir darbe daha
yerse korkusunu bir türiü içlerinden atamıyorlardı.
Örneğin Holstein Damızlık Süt Sığırları Merkez
Biriiği Başkanı Ismail Anıl, aynı biriiğin Izmir Baş-
kanı Halil Tokoğlu ve Trakya Köy-Koop Başkanı
Erdoğan Kantürer yılda 20 bin civannda yapıla-
cak damızlık ithalaunı çok bulmuyorlardı... Ama ge-
ne de "ithalatyololursa" kuşkusundan kendileri-
ni kurtaramıyorlardı.
Demek ki genelde damızlık sığıra ihtiyacımız ol-
dugunu kabul edenler bile devlete güven duyma-
dıkları için kolay kolay ithalata "Evet" diyemiyor-
lardı.
* • •
Aslında üreticilerin duyduğu bu kuşkulan tama-
men yersiz bulmak da haksızlık olurdu. Zira geç-
miş yıllarda yapılan ithalat sırasında hem yüz mil-
yonlarca dolar dövizimiz yabancı ülkeleregittj hem
de başanlı bir sonuç elde edemedik.
Kaybımız bu kadarla da kalmadı. Damızlık adı
altında getirilen hayvanların arasında hastalıklı
olanlar çıktı. Yeni ve verimli bir ırk oluşturamadık.
Aynca hava koşullanmıza uymayan hayvanlann
bir kısmı öldü. Sağ kalanların bir kısmı da yavru-
lannı attı.
Bu karmaşa hayvanalığımıza büyük bir darbe vur-
du. Üreticilerimizin birçoğu iflasa sürüklendi. Da-
ha açık bir deyişle "ithalat macerası" Türkiye'ye
hem çok zaman kaybettirdi hem de pahalıya rnal
oldu.
Üreticilerimizin bir başka kuşkusu daha var. It-
halatla ilgili alınan önlemler bugün için yeterli ola-
bilir. Her şey yolunda gidebilir. Ama yarın bir hü-
kümet değişikliği olursa... Bakan ve müsteşar gi-
derse... Onlann yerlerine gelecekler, alınan karar-
lan firsat sayarak geçmiş yıllarda olduğu gibi ge-
lişigüzel ithalat başlatırsa... Geçmiş yıllarda sütten
ağzı yanan üreticilerimiz, şimdi yoğurdu üfleyerek
yemeye çalışıyorlar.
• • •
12 Eylül darbesinden sonra ızlenen yanlış poli-
tikalar hayvancılığımızda derin yaralar açtı. 1980
yılında 87 milyon baş olan hayvan sayımız, 1997
yılında 52 milyona geriledi. Cins ve verimleri hak-
kında ise hâlâ güvenilir bir bilgi yok.
Oysa tamamının "nüfus cüzdanı" gibi "soykü-
tüğü" olması ve bu bilgilerin bilgisayarda gözük-
mesi gerekir. Hayvan satın almak isteyenler bu ka-
yrtlara göre kararverebilmeli ve alacağı sığınn han-
gi soydan geldiğini, kaç kilo süt vereceğıni bilme-
lidir.
Batılı ülkelerde tüm hayvanlann gelmişi geçmi-
şi bilgisayarlarda kayıtlıdır. Alışverişlerde kimse
kimseyi kandıramaz... Türkiye'deki üreticiler de
artık bu modern sistemlere kavuşturulmalıdır. An-
cak bu gelişmelerden sonra az hayvan bakarak çok
verim almak ve böylece maliyeti düşürrnek müm-
kün olabilecektir.
Türkiye'de 1984 yılından sonra bir kez bile "hay-
/arJsay//77/"yapılmamıştır. Buyüzdenelimizde cid-
di ve kesin bilgiler yoktur. Kaç sığınmızın, kaç ko-
yunumuzun oldugunu ve ne kadannın hangi ırk-
tan geldiğini kesin olarak bilmiyoruz... Bu neden-
le en kısa zamanda Türkiye çapında bir "hayvan
sayımı'nm yapılması yarariı olacaktır. Bu bilgiler da-
mızlık hayvan ithalatı konusuna da bir ışık tutacak-
tır.
Standard and Poor's raporu
Türk bankalannm
sıkıntısı ağır değil'
LONDRA/ANKARA
(AA) - Dünyanın önde
gelen kredi
derecelendirme (rating)
kuruluşlanndan
Standard and Poor's (S
and P), Türk
bankalannm, küresel
krizden çok
etkilendiğini ama
sorunlannın Latin
Amerika ve Asya
ülkelerindekj bankalar
kadar ağır olmadığını
bildirdi. S and P'nin
gelişmekte olan
ülkelerdekı bankacıfık
sistemini incelediği en
son raporundan derlenen
bilgiye göre krizin Türk
bankalan üzerindeki
etkisinin fazla olmasına
karşın yine de bankalar
çalkantılı kriz ortamında
yönetim becerisini
gerçekleştirebildi.
Yüksek faiz
Türkiye'de, Rusya krizi
nedeniyle finansman
kaynaklannın
pahalılaşması nedeniyle
faizlerin yükseldiginin
vurgulandığı
değerlendirmede, yüzde
I10-140araJığında
seyreden faizler
nedeniyle fon
maliyetlerinin
yükseldigi, krediyle iş
yapma imkânının
azaldığı kaydedildi.
S and P, yüksek faiz
ortamına ragmen, Türk
bankalannın, TL
cinsinden Hazine
bonosundan fahiş kârlar
elde ettigini belirtti.
Degerlendirmede,
bankalann, kredi kaybı
(geri dönmeyen krediler
açısından) konusunda
hassas bir durumda
bulunduklan ifade
edildi. Türkiye'deki
kamu bankalan
konusuna da definen S
and P, bankalar
açısından en hassas
durumda bulunan
kesimin kamu bankalan
oldugunu, kamu
bankalannm, hükümetin
yüklediği mali
sorumluluklar ve
kalitesizlik nedeniyle
ağır yük altında
bulunduklannı belirtti.
S and P, gelişmekte olan
pek çok ülkede krizin
henüz bitmediğini
belirtirken aralannda
Türkiye'nin de
bulunduğu. Avrupa'ya
yakm ülkelerin
bankacılık sistemlerinin,
diğer ülkelere göre krize
dayanıklılık açısından
daha iyi konumda
olduğunu vurguiadı.