Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet
mtivaz Sahibi: Berin Nadi
Genel Yayın Yönetmenı: Orhan Erinç
0 Genel Yayın Koordinatörii: Hikraet
Çetinkaya 0 Yazıişlen Müdürü: Ibmhim
Yüdız • Sorumlu Müdür Fikret llkiz
0 Haber Merkezı Mudürü: Hakan
Kam 0 Görsel Yönetmen: Fikret Es«r
Istıhbarat Cengiz Yıldırım 0 Ekonomı Ö/lem
Vüzak 0 Kültür Handan Şenköken 0 Spor:
Abdülkadir Yücelman 0 Makaleler: Sarai
Karaören 0 Düzeltme Abdullah Yazıcı 0
Fotograf- Erdoğan Köseoğlu 0 Bilgı-Belge-
Edıbe Buğra 0 Yurt Haberlen Mehmel Farsç
Yayın Kunılu İlhan Selçuk
(Başkan). Orhan Erinç, Oktay
Kurtböke. Hikmet Çetinkaya,
Şükran Soner. Ergun Balcı,
Ibrahim YıJdii, Orhan BursaJı,
Mustafa Balbay. Hakan Kara.
Ankara Temsilcısi. Mustafa Balbav Atatûrk Bulvan
No: 125, Kat:4. BakanlıkJar-Ankara Tel 4195020(7
hat), Faks. 41950270IzmirTemsıIcısı: Serdar Kıak,
H.ZıyaBlv. 1352S 2 3 Tel-4411220, Faks: 4419117
0 Adana Temsilcısi. Çetin Yiğenoğlu. Inönü Cd. 119
S No-1 Kat:l.Tel:363 12 11, Faks 363 12 15
Muessese Mudunı. îstün Alunen #
kjonhnalor Ahrae» Korufeajı • Muha-
sebe Bülent Vener • Idare Huvyin
Cflnr • Bılgı-LfİCTn: Ntil Inal • Bıİgı-
sayarSıstem MSrövet Çiter#Satı$
MEDVA C: • Yönetım Kunı
Başkanı - Genel Mudur Gfllbl
Erduran • Koordinatör Reh
Işıtman 0 Genel MüdurYardımciî
SevdaÇoban Tel. 514 07 53
513958O-513846CMJ1.Faks 513S4<
~a>iBilawn \e Basas: Yenı Gun Haber Ajansı, Basın ve Yayincılık A Ş
ûrkocağ'ıCad 39 41 Cagaloglu 34334 ISL PK 246 Istanbul Tel (0.212) 512 05 05 (20 hat) Faks'(0 212) 513 85 95
28ŞUBAT1999 Imsak. 5.08 Güneş: 6.34 Öğle: 12.24 Ikindi: 15.27 Akşam: 18.00 Yatsı: 19.20
Milano'da moda
rüzgârı
• Haber Vferkezi - Ünlü
rrodacı Coveri'nin
sonbahar-kış koleksiyonu
tanıtıldı. Genç mankenlerin
sunduğu defiledegri
ceketli ve gözalıa mini
efekli giysi ilgi çekti.
Çinli bilim
adamlarımn
iddiası
• PEKİN(AA)-Çinli
bilim adamlan. Çin'de
ortaya çıkanlan bazı
dinozor fosillerinin kuşlarla
akraba oldukları yolundaki
Amerikan tezine itiraz
ettiler. Çin Bilimler
Akademisi'nden
Paleontolog Hu Lianhay ve
Dong Ziming,
"Sinozoropteriks" adı
verilen tiirle kuşlann akraba
oluşunu kabul edilemez
bulduklannı bildirdiler. Hu,
"Tekrar tekrar yaptığımız
incelemeler sonucu şu
sonuca vardık ki, bu fosil,
kuşlarla aynı temel
özelliklere sahip olamaz.
Kuşlar. olsa olsa kuş-
dinozorlann uzak
akrabasıdırlar" dedi.
Çocuklara
bisiklet uyamsı
• ANKARA (AA)-
Karayollan Genel
Müdürlüğü'nce hazırlanan
"Bisiklete binelim ama
nasıl" adlı kitapçıkta,
çocuklara, bisiklete
binerken dikkat etmeleri
gereken kurallar çizgi
hikâye şeklinde anlatılıyor.
Kitapçıkta. bisikletin
sürücünün boyuna ve fiziki
niteliklerine uygun olması
gerektigi, bisiİdet
sürülürken vücudun üst
kısmının hafifçe öne
eğilmesi, otururken bacak,
kalça ve aşagı pedal
üzerinde bulunan ayağın
topuğunun bir "doğru
çizgi" oluşturması gerektigi
resimlerle izah ediliyor.
KKTC'de
radyasyon
• İZMİR-LEFKE(AA)-
KKTCnin Lefke kentinde
yöre halkını tedirgin eden
ve çevrecileri harekete
geçiren radyasyon
sızıntısına neden olan 14
adet sezyum-137
elementinden, maden
sahasında bulunamayan
birinin. büyük olasılıkla
hurdalar arasında
Türkiye'ye gönderildiği
iddia edildi. Lefke Çevre ve
Tanıtma Demeği Başkanı
Teoman Oktay, KKTC'deki
tüm hurdacılan
araştırdıklannı fakat aygıtı
bulamadıklannı belirtti. Öte
yandan. maden şirketinin
hurdahklarını sökme
ihalesini üstlenen Abbas
Altuntaş'ın. işçilerin
radyasyon gerekçesiyle işi
bırakması ve hurdalan
satacağı Türkiye'deki 3
f irmanın da satın almaktan
vazgeçmesi nedeniyle zor
duruma düştüğü belirtildi.
Güneydoğu'ya
bilimsel destek
• ANKARA (AA)-
TÜBlTAK. Güneydogu
Anadolu Bölgesi'nin tanm,
orman ve gıda sektörlerinde
kullanılan teknolojilerin
geliştirilmesi için bilimsel
destek saglayacak.
TÜBfTAK Tanm, Orman
ve Gıda Teknolojileri
Araştırma Grubu
(TOGTAG) Yürütme
Komıtesi Sekreteri Prof.Dr.
Neşet Kılınçer, projelerin
bölgede "üretilen ürünlerin
çeşitlendirilmesi",
"ürünlerin en iyi şekilde
değerlendirilmesi'",
"pamuk çeşitlerinin
bölgeye adaptasyonu" gibi
konulan içeriyor.
25 yabancı uzman ve bine yakın eğitimcinin katıldığı 16. Milli Eğitim Şûrası sönük geçti
Ylesleki eğitiınde sorun kaynak• Milli Eğitim Şûrası'na katılan yabancı uzmanlar, ilginç
olaylann yaşanmasına yol açtı. Taşıt orucundaki Israilli
uzmanlar bakanlık yemeğine katılmadı. Cuma günü taşıta
binmeyi 'günah sayan' bu inanca şaşıran bakanlık yöneticileri,
Israilli uzmanlann uçak biletlerini de cumartesi gününe erteledi.
EBRUTOKTAR
ANKARA - Bu yıl ilk kez yabancı
uzmanlann katılımıyla gerçekleşen
Milli Eğitim Şûrası'nda, davetli yel-
pazesinin geniş tutulması nedeniyle
görüş bildirme süresi kısıtlandı. Eski
Milli Eğitim Bakanı Hikmet Uluğ-
bay'ın onaylamadığı "özel öğretimde
vergi indirimi" yeni bakan Metin Bos-
tancıoğlunun başkanlığındaki 4. ko-
misyonca kabul edildi. 1 'i KKTC'den,
1 l'i Avrupa'dan. 13'ü Türkcumhuri-
yetlerinden gelen yabancılardan en il-
ginç görüntüyü Israilli uzmanlar oluş-
turdu. tsrailli uzmanlar, dinlerinin cu-
ma günü "taşrtorucu" öngördüğünü,
bu nedenle arabaya bınemeyecekleri-
ni belirterek şûranın kapanış yemeği-
ne katılmadı.
Bine yakın eğitimcinin katıldığı 16.
Milli Eğitim Şûrası, geçmiş yıllara gö-
re daha sönük gerçekleşti. Seçim te-
laşına giren milletvekilleri şûraya az
katılım gösterirken, açılışm Cumhur-
başkanı tarafından gerçekleştirilmesi
geleneği de bu yıl bozuldu. Filipinler
ziyareti nedeniyle şûranın açılışına ka-
tılamayan Cumhurbaşkanı Süleyman
Demirel. ancak kapanış bölümüne ye-
tişebildi.
Şûrada. "zorunlu temel eğitimin 12
yıla çıkanlması, ortaöğretimin yeni-
den vapılandınlmasL Anadolu,Anado-
lu imanı hatip, imam hatip, Anadolu
teknik, Anadolutieanet.siiper Bse, Ana-
dolu ögretmen gibi okul rürlerinin çok
programlı okulda tek çatı altında top-
lanması" 1 'e karşı oy çokluğu ile ka-
bul edildi. Karara tek mubalefet. Türk
Standartlan Enstitüsü (TSE) teknik
uzmanı Yaşar Efendjoğtu'ndan geldi.
Efendioglu, karara, 1. Komisyon Ra-
poru'nun "Türk Meslek Standartlan
Kurumu" oluşturulmasını öngören
bölümü nedeniyle "retoyu" verdi.
Şûranın en tartışmalı konusunu oluş-
turan "Türk Meslek Standartlan Ku-
rumu" önen.sj Efendıoölu tarafindan
"kaynak jsrafi" olarak değerlendiril-
di. Efendioglu, Dünya Bankası kredi-
si ile kurulması öngörülen kurumdan
vazgeçilmesini isteyerek ulusal birku-
rum olan TSE'nin bu konuda hizmet
vermeye hazırolduğunu soyledı. Efen-
dioglu. "Bu ülkenin kaynaklan kıt
Meslek standartlannuı üretilmesi ve
uygulanması için TSE haarthr ve biz
ücretsiz hizmet vermeye hazınz. TSE,
miDi bir kurumdur. Meslek standardı
için ayn kurum oluşturmaya gerek
yok" diye konuştu. Dünya Bankası
kredisiyle kurulması planlanan Türki-
ye Meslek Standartlan Kurumu'nun
projesınden sorumlu Ayşe Akpınar.
"Musluk standardı üe meslek standar-
dı aymşeydeğl'' diyerek Efendioğlu'nu
eleştirdi. Türkiye'de meslek standar-
dı, sınav ve belgelendirme sistemi ko-
nusunda büyük bireksiklik olduğunu
düşünen Iş ve lşçi Bulma Kurumu'nun
bu projeyi başlattığını kaydeden Ak-
pınar, TSE'nin 45 yıldır bu kaygıyı
duymadığını sa\xındu.
KayTiak arayışı
Şûrada, 8 yıllık temel eğitimle top-
lumsal bir sıçrama yapan Tûrkiye'de
aynı başannın mesleki ve teknik eği-
timde de gerçekleştirilmesi için fi-
nansman sağlanması gerektiği konu-
sunda görüş biriiğıne vanldı. Bu kap-
samda. 2005-2006 öğretim yılına ka-
dar 859 genel. 3 bin 94 mesleki ve tek-
nik eğitim okulu olmak üzere toplam
3 bin 953 okulun yapılması gerektiği
ve 3 katrilyon 300 trihyon liraya gerek-
sinim olduğu vurgulandı. Finansman
darboğazının aşılması için "Kamu ku-
rumu niteliğindeki meslek kunıluşla-
nnın(Baro,TabiplerOdası,DisHckim-
leri Odası, Eczacdar Odasu TMMOR
Türkrve SerbestMuhasebed Mali Mü-
şavirler ve Veminh' Mali Müşavirler
OdaJan Birliği) üyelerinden aldıklan
toplam ödentilerin >üzde 5'Iik bölü-
münii; prDfesynoeispor kulüpleriveşir-
kederinin \illık bütçelerinin yüzrk S'i
ile profesyonel sporculann transfer üc-
rcderininyüzde 10'unu eğrtimcayırma-
lan" önenldı.
Yabancı uzmanlardan Israilli mes-
leki teknik eğitim uzmanlan Dr. EKEi-
zenberg i le Ishak Citrin'in dini inanç-
lan nedeniyle cuma günü hiçbir taşı-
ta binmemesi de ilginç bulundu. Me-
rit Altınel'de kalan Israilli uzmanlann
taşıta binmemek için Başkent Öğret-
menevi'ndeki akşam yemeğine katıl-
madığı, cuma günü için alınan uçak
biletlerini de cumartesi gününe er-
teledikleri öğrenildi.
AKDENtZ ÇEVRE SORÜNLARI
Çevre toplantısında
Akkuyu yok sayıldı
NAZMİAKDAĞ
MERSİN -Çevre Bakanı Fevzi
Aytekin'in başkanlık ettiği Akde-
niz Bölgesi Çevre Sorunlan Çalış-
ma Tbplantısfnın sonuç bildirge-
sinde Akkuyu Nükleer Santralı gün-
deme getirilmedi. Bildirgede çevre
sorunlanna dikkat çekilerek "lafde-
gü, kraat" istendi. Toplantıda so-
runlann saptanması, çözüm yolu al-
ternatiflerinin belirlenmesi içın 'Ak-
deniz Bölgesi Çevre Sorunlannın
Çözümü Hizmet Birliği' kurulması
kararlaştmldı. Akdeniz Bölgesi Çev-
re Sorunlan Çalışma Toplantısrnın
sonuç bildirgesinde şu kararlara yer
verildi:
Kararlar
• Çevre Bakanlığı tarafından yü-
rütülmekte olan METAP Projesı
kapsamında pilot proje olarak belir-
lenip Japon Uluslararası İşbirliği
Kurumu'nca finanse edılen 'Mer-
sin- Adana Kaü Aük Yönetim Pro-
jesi' diğer illere örnek teşkil edile-
cek şekilde uygulanacaktır.
• Akdeniz'in kirlenmeye karşı
korunmasına ait Barselona Sözleş-
mesi kapsamında ulusal ölçekte ya-
pılan çalışmalann, Akdeniz'e kıyı-
sı olan bu illerde geliştirilmesi ve uy-
gulanması il valiliklerince başlatı-
lacaktır.
• Antma tesisi olmayan veya ve-
rimli olarak çalıştınlmayan bütün sa-
nayiler antma tesislerini Su Kirlili-
ği Kontrol Yönetmeliği'ne uygun
olarak tamamlayıp işletmeye ala-
caklar.
• Bölgedeki belediyeler, kanali-
zasyon ve antma (esis çalışmalan-
na ivedilikle başlayacaklardır.Yatı-
nm devlet tarafından öncelikli ya-
tınm olarak desteklenecektir.
• Organize sanayi bölgeleri ile
sanayi bölgelenndeki işletmeler fa-
aliyete geçmeden önce antma te-
sislerini yapacaklardır. Yaptırma-
yana çalışma izni valiliklerceveril-
meyecektir
• Akdeniz Bölgesi'nde 'Atık Bor-
sası' oluşturma çalışmalanna baş-
lanacaktır..
• Bölgede ruhsatsız olarak çalı-
şan tüm kum ocaklan kapatılacak.
Ruhsatlı olanlar da ruhsat aldıklan
konuma uyup uymadıklan kontrol
edildikten sonra çalışmalanna izin
verilecektir.
• Bölgede alternatif enerji kay-
naklannın (güneş. jeotermal. rüz-
gâr vb.) kullanılabilme imkânlan
Çevre Bakanlığı tarafından araştı-
nlacaktır.
• Sulak alanlann ve nesli tehli-
kede olan canlılann doğal yaşam
alanlannın korunması ve geliştiril-
mesi konusunda yapılan çalışmalar
belirli bir plana dayalı olarak yürii-
tülecektir.
Helikopter bebeği Okan
Avusrurya çığ facıasının acılannı yaşar-
kea, sev indirici bir oiaya da tanık oldu. Yo-
ğun karyağış] >1izünden yollan kapanan
Avusturv^'nuı Hoizgau yerieşim birimin-
de oruran Pakize Turgut adlı genç kadın
heh'kopterle Reutte'deki Iyrolian hasta-
nesine götürülürken yoida doğum yapo.
Minik bebeğe Okan adı verildi. Bu ara-
da, Avustur>a"da birbiri ardına düşen
çığlar üzerine, Isviçre ve ABD yardım
ekipleri de bu ülkeye gitti. Avusfurya'da
çığ tehlikesine açık bölgelenie oruran bin-
lerce kişi tahüve edüdi. (RELTERS)
Sukuşu ııüiıısıuıııız 1 milyon 642 bin 173
Türkiye'de en çok sakarmeke yaşadığı belirlendi, dikkuyruk ördeği sayısı azaldı
IZMtR (Cumhuriyet Ege Bû-
rosu) - Dogal Hayatı Koruma
Derneği'nin koordinasyonu ile
beş ekip tarafından 16 Ocak-3
Şubat tarihleri arasında gerçek-
leştirilen 'uluslararası sukuşlan
sayımı' sona erdi. Sayımlar sonun-
da ortaya çıkan 1 milyon 642 bin
173 sukuşu ile son yıllann en
yüksek rakamlanndan birine ula-
şıldı. Sayımda ilk sırada 'sakar-
meke' yer aldı. Dünya çapında
nesli tehlike altında olan ve dün-
ya popülasyonunun yöizde 70'inin
ülkemizde kışladığı 'dikkuyruk'
ördeğinin ise popülasyonunun
azaldığı belirlendi.
Koordinasyonu Doğal Hayatı
Koruma Demeği tarafından ya-
pılan 1999 sayımlannda, I mil-
yon 642 bin 173 sukuşu ile son
yıllann en yüksek sayımlanndan
biri gerçekleştirildi. DHKD'nin
verdiği bilgiye göre, bu sayı için-
de nüfusu en fazla olan kuş, 1 mil-
yon 100 bin 203 ile, bir önceki
sayımlarda da ilk sırada yer alan
sakarmeke oldu. Sayımda, nesli
dünya çapında tehlike altında
olan ve dünya popülasyonunun
yüzde 70'i BurdurGölü'nde kış-
layan dikku>Tuk ördeğinin sayı-
sının azaldığı da belirlendi. Av-
cılığın ve bazı sulak alanlann ta-
mamen kuruması gibi etkenle-
rin yanı sıra, coğrafı ve iklimsel
nedenlerden dolayı da bazı sulak
alanlann tam olarak sayılama-
ması ve mevsimin diğer yıllara
oranla daha ılıman geçiyor ol-
masının, bu yıl daha az İcuş sa-
yılmasına yol açtığı belirtildi.
DHKDyetkilileri, sayımekip-
lerinin alanlarda gözledıği en te-
mel ve endişe verici sorunun,
•yasadışı avcıuğuı' önceki yılla-
ra göre artması olduğunu belir-
terek, bu konuda avcılarla tek tek
konuşulduğunu ve posterler da-
ğıtıldığını bildirdiler. DHKD ta-
rafından gerçekJeştirilen sayım-
lann sonuçlannın, her alanda
gözlenen ve sulak alanlardaki
doğal yaşamı tehdit ettiği bili-
nen avcılık, sulama ile ilgili so-
runlar, yapılaşma, kirlilik gibi
parametrelere ait gözlemlerin de
yer aldığı formlara işlendığini
kaydeden DHKD yetkilileri, bu
bilgiler ışığında hazırlanacak ra-
porun. ilgili ulusal kuruluşlara
ve Hollanda'daki Uluslararası
Sulak alanlarve Sukuşlan Araş-
tırma Bürosu'na gönderileceği-
ni söylediler. Sayımlarla ilgili is-
tatistiki bilgiler ise şöyle:
"Sayilan toplam kuş: 1 milyon
642 bin 173. En fazla savılan kuş:
Sakarmeke (1 milyon 100 bin
203). En fazla kuşun olduğu alan:
Orta Anadolu ve GöUer Bölgesi
(688 bin 968). Gezilen alan sayı-
sı: 87. Bütün sayımlara katılan
kuşgazfemasi savısı: 27kişLSayım
süresi: 21 gün."
IŞILÖZGENTÜRK
Ege'deki Yunan adası Midilli eşrafindan
meyhaneci Niko'nun ninesi Eftaha Ha-
nım'la Ayvalık eşrafindan keresteci Ah-
metBey'in ninesi Zübeyde Hanım birbir-
lerine iki su damlası kadar benzerler. Her
ikisi de artık hayatiannın son demlerini ya-
şadıklanndan; her sabah yeni bir güne
başladıklan için, hâlâ meyve veren agaç-
lan, sonsuz mavi gökyüzünü görebildik-
leri için, güneşin sıcaklığını sırtlannda
hissedebildikleri için, bir tas çorba içebil-
dikleri için her biri kendi dilinde Tann'ya
dua eder. Biri torunu Niko'nun, öbürii Ah-
met'in yolunu gözler. Kız, kadın torunlar
bu işe biraz bozulurlar ama "eskilerin er-
kek torun sevgisini anlayışla karsılamak ge-
rekH-" diye düşünürler. Eftalya Hanım'la
Zübeyde Hanım, eski topraktır. Çok şey
yaşamış, çok şey görmüşlerdir. Elbette bu
yaştan sonra huy değiştiremezler, varsın
erkek torunlannı daha çok sevsinler.
Eftalya Hanım'la Zübeyde Hanım, iki
su damlası gibi birbirlerine benzeyen bu
iki yaşlı kadın bir zamanlar çok yakın ar-
kadaştılar. O zamanlar henüz savaş yok-
tu. Eftalya Hanım'la Zübeyde Hanım iki
giizel kız çocuğuydular. Birbirlerine bi-
tişik evlerinin geniş meyve ağaçlanyla
dolu bahçesinde, gölgeliklerin altında ev-
cilik oynarlardı. Zübeyde"nin bebekleri Ef-
talya'nın evine konuk gider, Eftalya'nm
bebekleri Zübeyde'nin elinden yemek
yerdi.
ÇoculdukŞarkdarı
Ayvalık o zamanlarda da bereketli, ne-
şeli bir yerdi. Zübeyde'yle Eftalya kom-
şu iki ailenin her akşam birlikte yedikle-
ri yemeklerin tadını. söyledikleri şarkıla-
nn güzelligini uzun yaşamlannda bir tek
gün bile unutmadılar. Oğullar, torunlar o
şarkılarlabüyüdü. Yıllar sonra biri Midil-
li'de, öteki AyvaJık'ta karşı kıyıya baka-
rak aynı şarkılan söylediler, ikisinin de göz-
yaşı Ege'nin mavi sulanna kanştı.
Savaş bu iki su damlası gibi birbirleri-
ne benzeyen iki arkadaşı ayırdığında genç
kızlığa ilk adımı atmışlardı. Yaz günleri
denizi, meyve bahçelerini, toprağı büyü-
lü ışığıyla yıkayan aya bakarak birbirleri-
ne en gizli sırlannı açarlardı. Eftalya bir
deniz subayı düşlerdi. Uzun boylu, iri
omuzlu, kumral saçlan arkaya doğru ta-
ranmış. çakı gibi bir deniz subayı. Zübey-
de'nin düşlerindeyse gözleri hülyalı hül-
yalı bakan bir keman öğrermeni olurdu.
İki arkadaş aynı gün evlenmeye karar ver-
mişlerdi. Aynı gün ellerinde karbeyaz dü-
ğün çiçekleri, bir rüya gibi güzel gelinlik-
lenyle yıldızlann altında yürüyüp sevdik-
lerine gidecelderdi.
Bu düşler bir anda acımasızca yok edil-
mişti. Zübeyde'yle Eftalya'nın neden ve
niçinini hiç anlamadıklan savaş her şeyi
değiştirmışti. Kırk yıllık komşularbirbir-
lerine düşman olmuş, mehtaplı gecelerde
meyve bahçelerinde yapılan şenlikler ka-
rarmış ve en gizli sırlannı birbirlerine an-
latan iki arkadaş aynlmışlardı. Eftalya'ya.
Zübeyde'yle konuşma "o artık düşman"
denmişti. Zübeyde odalara kitlenmiş, bir
zamanlar Eftalya 'yla salıncakta sallandık-
lan, öğle uykulan uyuduklan yan bahçe-
yegeçmesi yasaklanmıştı. Onlarartık düş-
mandılar.
Savaş. işte buydu.
Savaş. kapıyı çalan postacmın kederli
bir yüzle asker yolu gözleyen anaya, ba-
baya, nişanlıya "Oğlunuzşehitolmuştur"
yazılı bir kâğıt parçası uzatmasıydı.
Savaş, en içten dostluklann yok olma-
sı, en güzel şarkılann susmasıydı.
Savaş. kök salınan toraklardan kopan-
lıp bir yabancı toprağa sürülmekti.
Savaş, aşkın. sevginin hunharca yok
edilmesiydi.
Eftalya'yla Zübeyde bunu yaşadılar. Ef-
talya ailesiyle birlikte Midilli Adası'na
göçtü. Yıllarca ama yıllarca birbirlerini
özlemeyi sürdürdüler. Ne Eftalya Zübey-
de'nin düşman olduğuna inandı, ne Zübey-
de Eftalya'nın. Mehtapiı gecelerde hep
çocukluk şarkılannı söylediler...
Öyledir bütün çocukluk şarkılan, adı
dostluk olan birdilde söylenir. Savaş çığ-
lıklan atıklığı bugünlerde benim neden-
se ?!•' hep onlann şarkılan geliyor.
r
''luk şarkılan.
•il.com
İZÜNİDER'den elestiri
'Temel sorunlar
şûraya gelmedi'
İZMtR (Cumhuriyet
Ege Bürosu) - 16. Milli
Eğitim Şûrası'na üniver-
site öğretim elemanlan
dernekleri ve sendikası-
nm çağnlmaması tepkile-
re neden oldu. tzmir Üni-
versiteleri Öğretim Ele-
manlan Demeği (fZÜNf-
DER) Başkanı Prof. Dr.
Hamza Bulut şûrada te-
mel sorunlara değinilme-
diğini, eğitimin büyük ve
önemli bir ayağını oluş-
turan üniversıteler ile üni-
versitelerin sorunlannın
masayayatınlmadığını sa-
vundu.
Eğitimimizin ve eğitim
kurumlanmızın içinde bu-
lunduğu durumu 'ürkütü-
cü' olarak nitelendiren
Prof. Dr. Bulut, "Eğitim
kurumlanmız, ders araç
gereçleri, laboratuvarlar,
oyun alanlan ve fiziksel
yapdar olarak SOS ver-
mektedir" dedi. 8 yıllık
temel eğitimin içinın hâ-
lâ doldurulamadığını ve
eğitimde firsat eşitsizlıği-
nin göstergelerinden biri
olan 70'e varan okul çeşi-
dinin tek çatı altına alın-
masının sağlanamadığını
kaydeden Prof. Dr. Bulut,
sözlerini şöyle sürdürdü:
"Eğitimde süregelen fir-
sateşitsizliği veeğftinı kad-
rolanndaki nitcliksel aşın-
ma, geleceğimizi tehdit et-
mektedir. Ne oluran ol,
gel ögretmen ol anlayışı ile
doldurulan >ar olan eği-
tim kadrosu ile, okullann
temel görevleri olan yete-
nekieri saptamak,yönlen-
dirmekve getiştirmek ola-
naklı değiklir. Ezbcr ka-
lıp, eğitimin tek yöntemi
olmayı sürdürmektedir.
Eğitimin paraiı hale geti-
rilmesi özendirilmekte ve
okuüar işlevlerini yerine
getirememektedir. Öğre-
tim Birliği Yasası uygula-
namamakta \e Yeni Dün-
ya Düzeni adı verilen yeni
sömürgeciliğin etkisiyle
Türkçenin eğitim dili ola-
rak kuflanıf masındaki hor-
lanma prim toplamakta-
dır. Yabana dfl öğretimi-
ne çeki düzen getirileme-
mekte;çocuklanmızın bir
>abancıdildeokuma.yaz-
nıa ve konuşabilmesi sağ-
lananıanıaktadır. Türkçe-
nin eğitim ve bilim dili ola-
rak kullanılması ve geliş-
tirilmesi çabalan önem-
senmemektedir."
16. Milli Eğitim Şûra-
sı'nda, üniversitelerin so-
runlannın masaya yatml-
madığını vurgulayan Prof.
Dr. Bulut, "Can çeldşen
ünhersiteleriınizin ve 21.
yüzyıtuı esiğinde hâlâ bi-
limsel özgüriük. özerklik,
kaühm. paylaşım gibi kav-
ramlara ulaşmak için uğ-
raş veren bilim insanlan-
mızın seslerini duy untma-
nuş olması üzücüdür" de-
di.
TÜSIAD raporu
'Eğitimde cinsel
aynm kalkmalı'
ANKARA (ANKA) -
TÜSlAD, özellikle mesle-
ki eğitimde 'cinsiyet ay-
nmcılığı'na dayalı bir ya-
pı bulunduğunu, bu yapı-
nın cumhuriyet ile birlik-
te gelen 'karma eğitim'
anlayışına aykın olduğu-
nu belirtti.
TÜSlAD, 'Türkiye'de
Mesleld-Teknik Eğitimin
Yeniden YapılandınJms-
a' başlıklı birrapor hazır-
ladı. Raporda, mesleki-
teknik eğitimin gerileme
nedenleri ve gelişmesine
yönelik öneriler yer aldı.
Mesleki teknik eğitimin
' Polhikorganlann duyar-
sızlığı', 'Genel ve mesleki
eğitimçanşmasT. 'Cinsiyet
aynmcılığına dayah okul
örgütlenmesi'. 'Mesleki
eğitim maliyetierininyük-
sekliği', 'Lise rürlerinin
aşın çeşitlenmesı", 'Çok
programlı liselerin işleti-
lememesi', 'Meslek tisele-
rinin amaçlanndan uzak-
laşması'. 'Mezunlann baş-
ka alanlarda yükseköğre-
tim yapması'. 'Okul ka-
demeleri arasındaki geciş-
lerindüzensirfiği". 'Meslek
yüksekokullannın rolle-
rindeki belirsizlik', 'Yö-
nehmevedamşmanhk hiz-
metlerinin yetersizliği'.
'Programlann esnek bir
yaptdadüzenlenmemesi'.
'Eğitimin çalışma yaşa-
mından kopuk olması
1
.
'Yaygm mesleki eğitimin
işlevselHğiniyitinnesi', *Si-
vil toplum örgüticrinin U-
gisizöği' gibi nedenlerden
tıkandıgı belirtildi.
Raporda, Kız Teknik
Öğretim Genel Müdürlü-
ğü'ne bağlı 636, Erkek
Teknik Öğretim Genel
Müdürlüğü'ne bağlı bin
91 okul bulunduğuna dik-
kat çekilirken, bunun mes-
leki-teknik eğitim örgüt-
lenmesindeki cinsiyet ay-
nmcılığının göstergesi ol-
duğu belirtildi. tmam-ha-
tip liselerinde bileböyle bir
aynmın olmadığı vurgula-
nırken, bu aynmın karma
eğitim ilkesine aykın ol-
duğu ve mesleki-teknık
eğitimi gerilettiği kayde-
dildi. Raporda şöyle de-
nildi:
'hkelere aykın'
"l'ygulanan yanlış po-
titikalann sonucu olarak,
mesleki ve teknik liseler.
kız ya da erkek liseleri di-
ye aynlmış dunımdadır.
Bugün kız meslek lisele-
rindeki erkek öğrenci ora-
nı yüzde 2, endüstri mes-
lek liseterindeki kız oranı
ise yüzde 7'dir. Dünyada-
ki çağdaş eğDimlerin ter-
sine, ülkemizdeki mesleki
ve teknik liselerin cinsiyet
aynmcılığına dayalı ola-
rak farklı çatüar altında
örgütlenmesi hem yersiz
hem de kaynak sa\ urgan-
bğını artnncı bir uygula-
madır. Kaldı ki bu uygu-
lama,cumhuriyetin getir-
diği karma eğitinı anlayı-
şına terstir. Yasal olarak
birengel konulmamışola-
bilir ama, uygulamalar
karşı dnsin lisesine gitmeyi
zortasörmaktadırr