16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
ZSUB/T1999 PERŞEMBE • • • • CUMHURİYET SAYFA HABERLERIN DEVAMI 19 w • CLFNCELcÜNEYT ARCAYÜREK U'uştaraji l. Sayfada Fartilerle adaylann manevi dünyalarında çok Ç3k>\o oiaylar yaşanıyor, kişilikler sergileniyor. Isan rnanzaralan... Insanpazan.. Bugünlerdesi- yaal alanlarda ızlenen ilgi çekici görüntüler oluş- turycr. Cneğ'n, DSP'nin ünlü eski Maliye Bakani, artık Istnbut Büyükşehir Belediyesi'nin başkan adayı Zeeriya Temizel'den 55. Yılmaz hükümeti ku- rulcığu günden istifasını verdiği saate kadar med- yarız yoğun eleştirilenni esirgiyordu. Rkat aylar sonra, hele bakanlıktan ayrıldıktan sora Temizel'e değişik gözle bakanların sayısın- da Jii artış dıkkat çekiyor. Vtrgi yasası çıkarken Temizel'den esirgenen eleiiriler birden sahne aldı ve bakanlığı zamanın- dak icraatı ile "kimseye yaranamadığı" yazılıp söy- lenneye Daşlandı. Hikümetten aynhncaya kadar susan ağızların, dunn kalemlerin birden Temizel'e yönelmesi eleş- tiri îhlakının acaba hangi boyutunda yer alıyor? Syasetin kendine özel insan pazarında yıllardır gezanler; Temizel'e bugün acımasız eleştiriler yö- nertenlerin, büyük şehir belediye başkanhğını ka- zaniığı zaman neler yazıp söyleyeceğıni merak edrçor. İnsan pazanndaki yıllanmış tanıklar; seçimi ka- zanrsa medyatik unutkanlık gereği Temizel'in dü- rüstkişiliğı ile başlayan övgüler yazılıp söylenece- ğinden kuşku duymuyor. Işte başka bir örnek daha: Karum alışveriş mer- kezndeyiz: karşıdan eski dost, DSP milletvekili a- ma hâlâ yazar Ahmet Tan küçük kızının elinden tutrnuş, bize doğru geliyor. O güzelim ayaküstü söyleşileri! Laf, lafı açıyor; laf, Tan'ın siyasete giriş öyküsüne dayanıyor. Öykü kısa ve çarpıcı. "Çevreme şöyle bir bak- tım'diyorTan vesözlerini sürdürüyor: "Herkesbı- rinesanlmış. Sen Çankaya'ya çıkmışsın. Kimileri ANAP'a, kimileh Refah'a ve tabii Mesut Yılmaz'a, Erbakan'a Boşta bir Ecevit kalmış. Sen de Ecevit'e." Tan'ın Ecevit'le sarmaş dolaştan sonra aldığı mesafenin maşallahı var. 1995'ten 1999'a millet- vekılliği. Arada verimli bir başka siyasal edinim: Turizm Bakanltğı! Şu ara 1999'dan en az 2005'le- re kadar "devlete hizmete devam." Anmet'ciğim, sarılageldiğin başanlann daim o- la! Doğruyu aramak Ismail Cecn gazeteci, ama (söylentiye göre Çan- kaya kontenjanından) şimdilerde Dışişleri Bakanı. Arada sırada bakanlıktaki başarılarından söz edi- yor çevresine, dinliyoruz. Bir iki örnek verdiler. Birinci örnek, dış siyaset uy- gulamalannda girişimciliği ön planda tuttuğunu gösteriyor. Bir dost sesi "Olayı kriptolarda okuduğunu " söy- ledi. Kriptoda gördüklerine dayanarak anlattığına gö- re; dışişleri bakanımız, Türkiye'yi çok yakından il- gilendiren konularvarki, "Tokyo büyükelçimizi da- vetiye çıkarmalan için Japon Dışişleri ile temasa memur ediyor." Japonlar, Büyükelçirniz Yaman Başkut'a Türk meslektaşlarını Tokyo'da görmekten büyük onur duyacaklarını söylüyorlar ama; Japon nezaketi içinde "ufak tefek" şu sakıncalan sıralıyorlar: "Mart ayı Japonya'da bütçe ayı. Şu anda böy- le bir ziyarete ayıracak para yok. Para sorununu çözümleyebiliriz. Ne ki, bu ziyareti zamansız kıla- cakbaşka nedenler var. Başbakan'ı görrnesi ola- naksız. Japon Dışişleri Bakanı ile çok kısa süre görüşebilir. Üstelik, Türkiye'deseçimvar. Bu ziya- reti seçimden sonraki hükümete bırakmak daha uygun bir davranış olmaz mı?" Gazetecinin kuşkucu doğası ortaya çıktı: "Bun- lann kriptoda yazıldığına em/n m/s/n " diye sordum dostuma. Net bir yanıt verdi: "Okudum" dedi. Dostumun verdiği bilgiye -kuşkusuz- güveniyo- rurn. Ama Dışişleri Bakanımız meslektaş. Kripto kaynaklı haberi doğrulaması veyâyalanlaması için Dışişleri Bakanımızı aradım. Sekreter Asiye Hanım adımı ve telefon nu- maramı aldı. Neredeyse üç gün dolacak. Bakanımız aramadı! Öcalan'ın dosyası diğer saıuklardan ayrıldı Pangalos'un ifadesi abndı I Baştarafı 1. Sayfada lan'a eşlik eden 3 kadın te- röristin, Yunanistan'm Na- irobi Büyükelçiliği'nden güvenli bir şekilde çıkanla- bilmeleri için çabalannı sürdürdüğü açıklandı. Al- manya'ran ise Atina'nın bu konudaki yardım talebini reddettiği bıldirildi. Öcalan'ın, Roma'ya gel- diğinde. avukatlan Luigi Saraceni ve Giulino Pisapia tarafindan yapılan siyasi sı- ğınma başvurusu dün gö- rüşüldü. Türkiye'deki sulh mahkemesine karşılık olan Roma Sivil Mahkemesi ta- rafindan görûlen duruşma, 22Mart"aertelendi. Öte yandan, Türkiye'nin Öcalan'ın iadesi konusun- da yaptığı, ancak son geliş- melerin ardından geri çek- tiği başvurusunun dün Ro- ma Istinaf Mahkemesi'nde göriişüldüğü ve 2 Mart'a ertelendiği öğrenildi. Isviçre'nin Cenevre kan- tonu yetkililerinin, PKK yandaşlannın şiddet içeren gösterilerine karşı önJem alabilmek için, askeri tabur istediği bildirildi. Isviçre Adalet Bakant Arnold Koller, BM'nin Av- rupa'dakı merkezine ve çok sayıda uluslararası teşkila- ta ev sahipliği yapan Ce- nevre'deki güvenlik güçle- rinin, potansiyel hedefleri artık koruyamayacağını söyledi. Iran'daki rejime muhalif Halkın Mücahitleri örgütü, Iran'ın batısındaki Senen- dec kentinde PKK'liler ta- rafindan düzenlenen göste- rilerden sonra 2 bin kişinin gözaltma almdığını öne sürdü. Almanya'nın başkenti Berlin'de, tsrail başkonso- losluğunda meydana gelen kanlı baskın sırasında ölen 3 terör örgütü yandaşı için dün yapılan cenaze yürü- yüşüne katılmak isteyen 10 gösterici. silah taşıdıklan gerekçesiyle polis tarafin- dan gözaltına ahndı. Ingiliz gazeteleri, Öca- lan"ın vatana ihanetten yar- gılanacagı haberine yer ve- rerek savcılann. Öcalan hakkındaki dığer davalan da birleştirerek ölüm ceza- sı isteyeceklerini yazdı. Kıbns Rum kesiminde yayımlanan Mahi gazetesi, Yunanistan Başbakanı Kostas Simitis'in, Öca- lan'ın Yunanistan'da bulun- duğu sırada, kendisiyle şahsen temas kurduğunu yazdı. Fransa'da yayımlanan Le Figaro gazetesi, Türki- ye'nin, Yunanistan'ı terör örgütüne verdiği destekten dolayı üst düzeyde sert bi- çimde eleştirmesine geniş yerayırdı. Kıbns Rum Yönetimi li- deri Glafkos Kkrides ise "Rum kesiminde PKK kamplanyok" şeklinde ko- nuştu. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - MED TV'de vaptığı birkonuşmada "vatan hainligi" yaptığı ge- rekçesiyle idam ıstemıyle yargılanan PKK lıderi Abdullah Öcalan'm dava dosyası. aynı davada > ar- gılanan dığer sanıklardan aynldı. İmralı adasında tek başına yargılanacak olan Öcalan'ın ne zaman yargıç önüne çıkacağı önümüzdeki günlerde bel- İı olacak. Ankara 2 No'lu DGM'de görülen dava- nın dünkü duruşmasına, Öcalan ve avukatlan ka- tılmazken tutuklu sanık Yalçuı Küçük ile avukat- lan hazır bulundu. Küçük, "KürtveKürdistaıT sözcüklerini kul- landığı ıçm yargılandıgını iddia ederek bu kav- ramlan herkesin kullandığını. ancak sadece ken- disinın cezalandınldığmı savundu. Küçük, mah- keme heyetine, "Oysa siz bana geçen duruşmada. şimdive kadar hiç kimsevi Kürt ve Kürdistan söz- cüklerini kuüandığı için >argüatnadığınızı söyle- miştiniz" dedi. Duruşma savcısı LnaJ Haney, e- sas hakkındaki görüşünde, Küçük'ûn TCY'nın 169. ve 3713 sayılı TMY'nin 5. maddesi uyann- ca cezalandınlmasını istedi. Haney. sanıkÖcalan'ın yakalanarak Türkiye'ye getirildiği ve savunmasınm almdığı anlaşıldığm- dan. hakkındaki evraklann ayrılarak yargılama- nın başka bir esastan yürütülmesine ve tutukluluk halinin devamına karar verilmesini istedi. Mah- keme Başkanı Okyay, sanık Öcalan"m güvenlıği açısından ve davanın makul sürede bitirilmesı için hakkındaki dava dosyasının aynlmasına, Öca- lan'ın güvenlik açısından Ankara DGM'de yargı- lanıp yargılanamayacağmın ilgili birimlerden so- rulması için Ankara DGM BaşsavcılığYna yazı yazılmasına karar verildiğini belirtti. Okyay ayn- ca, Öcalan hakkındaki gıyabi tutuklama karannın vicahiye çevrildiğmin basından öğrenildiğini kay- dederek, sanığın tutukluluk halinm devamına ve tutuklama karannın istenmesme de karar verildi- ğini bildirdı. Mahkeme heyeti. sanık Küçük ve avukatlanna esas hakkındaki savunmalannı hazırlamalan için süre vererek duruşmayı erteledi. Öcalan'ın İmra- lı adasında ne zaman yargıç önüne çıkacağının önümüzdeki günlerde belli olacağı belırtildi. Sa- nık Küçük. dunışmada bir ara söz alarak bu dava- nın kendisi için açıldığını, Öcalan'ın ise bu dava- da sadece fıgüran olduğunu iddia ederek "Oca- lan'la birlikte yargılantnak istivorum. Ya Öcalan buraya geürilsin >a da benim Imrah'va gitmeme karar verilsin" dedi. Öcalan, Adana ve çevresin- de PKK"nin işledığı cinayetlerle ilgili olarak dabu dosya kapsamında yargılanıyor. İddianamede, baş- ka bir esas üzerinden yargılanacak olan sanıklar Mehmet Sıraç Bilgin. Zübeyir A>dar. Mahmut KH Unç. Yalçın Küçük ve Mesut UysaTın ise terör ör- gütüne yardım ve yataklıktan 4'er yıldan 8'er yı- la kadar hapse mahkûm edilmeleri ısteniyor. Bu arada, başta Diyarbakır olmak üzere Güney- Balkaıüar: NATO yeni giiç • Baştarafi 1. Sayfada tik" mesajlan vererek konumlan- nı savunmaya çalıştılar. Prişti- ne'ye ilk ulaşan bilgilere göre as- lında Sırplar da Arnavutlar da so- nuçtan memnunlar ve yandaşlan- na görüşmelerde zaferle çikanın kendileri olduğunu açıklamaya çahşıyorlar. Ancak kamuwu önündeki resmi açıklamalarda haksızlığa uğradıklannı ileri sür- mekten de geri kalmıyorlar. 6 Şubat günü Paris'in 40 kilo- metre kadar dışmdaki Rambouillet Şatosu'nda başlayan ve önceki gün sonaeren görüşmelerin ilk turunun ardından şöyle bir bilanço ortaya çıkıyor Kosova Arnavutlan Arnavutlar daha görüşmelerin basından itibaren zamanın kendi- leri için işlediği ve uluslararası si- yasal ibrenin kendi tezlerini des- teklediği kanısını korudular. Koso- va Amavutlannın delegeleri üç ka- nattan oluşuyordu. Silaİılı mücade- le yanhsı Kosova Kurtuluş Ordu- su'nu (UCK) temsilen Hashim ThaçLJakup Krasniçi, Rame Buja, Azetn Syia, Xha\it Hatiti; banşçıl çözüme ağırlık veren-Kosova E>e- • mokratik Ligası (Partisı) adına İb- rahim Rugova, Bujar Bukoshi. Feh- mi Agani. Edita Tahiri, tdriz Ajeti, Mark Krasniçi: Liberal Demokrat Parti adına Rexhep Çosja, Hidajet H>-seni, Bajram Koşumi. Mehmet Hajrizi ve bağımsız olarak da Ve- ton Suroi. Blerim Shala. UCK kanadının görece daha ka- ü rutumuna ragmen, Kosova Arna- vutlan NATO birliklerinin deneti- mi ve koruması altında üç yıl süre- cek bir "maksimum özertdiğin"' bu aşamada ulaşılabilecek gerçekçi ve değerli bir kazanım olduğunu daha baştan fark etmişlerdi. Görüşmeler sırasında bunu "ekfc bir" sayıp üç yılhk maksimum özerklik dönemi- nin sonunda, bagunsız Kosova dev- leti için bir referandum yapılması- rn kabul ettirmeye çalıştılar. Koso- va'da Arnavutlann mutlak çoğun- luğu göz önüne almırsa böyle bir referandum, pratikte bağımsız Ko- sova devletinin kurulması anlamı- na gelecekti. Arnavutlar buna ula- şamadılar. 16 Mart'tan sonra da ulaşabilecekleri oldukça kuşkulu. Ancak gene de Rambouilîet'den Arnavut tarafının hoşnut kalması için yeterli neden var. Maksimum özerklik döneminin ardından ba- ğımsız devlet kurmaya gidecek ikıncı mücadele aşaması için çok değerli bk üç yıl kazandılar. Bu bağlamda, Kosova Arnavut- lan, RambouiHet'nin ilk raundun- da istediklerine kavuşmuş sayıla- bilirler. Sırbistan kanadı Yugoslavya Federasyonu'na bağh Sırbistan Federe Curnhuriye- ti'ninCumhurbaşkanı Milutanoviç yönetiminde görüşmelere katılan Sırbistan delegasyonu, temel ola- rak Belgrad'dan, yani "uzaktan ku- manda" ile görüşmeleri sürdürdü- ler. Kumanda aygıtı Yugoslavya Cumhurbaşkanı Mitoşeviç'ın elin- deydi. Deneyimli bir Balkan politikacı- sı olan Miloşeviç, daha görüşmeler başlarken Sırplann, Bosna bunah- mından beri dünya kamuoyunda si- yasal ve ahlaki kredisinin çok dü- şük olduğunun farkındaydı. ABD ve Avrupa'nın süper güçlerinin el koyup formül önerdiği bir bunalım- dan, Kosova Arnavutlanna özerk- lik verilmeden çıkılamayacağını daha baştan biliyordu. O yüzden görüşmelere "Bu Sır- bıstan'ın iç sorunudur. Sırbistan (yani Yugoslavya) da egemen bir devtettir'" noktasmdan başlamayı yeğledi. Böylece tanımak zorunda kalacağı özerkliğin ölçüsönü dü- şük tutmayı hesaplıyordu. Bir de siyasal planda, ABD ve Avrupa sü- per güçlerinin de imzası bulunacak, aynca Yugoslavya'nindirenebihne olanağı bulunmayan NATO'nun askeri gücünden destek alacak uluslararası bir anlaşma metninde, "rererandum koşulu"nun bulun- masmı önlemek bile, Miloşeviç için başlı başına siyasal bir kaza- nım anlamma gelecekti. Bir referandumun, pratikte ba- ğımsız Kosova devletinin kuruluşu anlamına geleceğini en iyi bilen- lerden biri de Miloşeviç'ri. Miloşeviç, özerkliğin ölçüsü ko- nusunda, kendini henüz tümüyie yenilmiş görmüyor ve bunda da gö- rece haklı. Çünkü ortada bu aynn- falann belirlendiği bir anlaşmamet- ni yok. Referandum konusunda ise ABD ve Avrupa'nın desteğini elde etmişe benziyor. Görüşmelerin ba- şında özerklik için Sırbistan'ı sı- kıştıran Albright, Cook ve Vedrin üçlüsü, görüşmelerin sonuna doğ- ru dareferandum garantisinde ısrar eden Arnavutlan köşeye sıkıştır- maya başladılar. Bu bağlamda Miloşeviç de Ram- bouiHet'nin ilk turunda öngördük- lerine ulaşmış sayılabilir. Ancak ve galiba Rambouil- let'nin ilk turunun gerçek ve belki de tek galibi NATO. Rambouillet görüşmeleri sırasında NATO'nun Kosova'ya, hem de üç yılhğına, hem de 30 bin kişilik çok ciddi bir askeri güçle yerleşmesi, kısa süre- de *S-eri" kabul edildi. Arnavut ke- siminden hiçbir itiraz gelmedi, hat- ta bu yönde çaba harcandı. Sırbis- tan tarafi ise "NATO askerieri ye- rine BM'nin mavi beretiieri getsra" biçimindeki cılız itirazlannı sürdü- remedi. Yani şu andaNATO, bölgeye, tar- tışmalı bir şekilde defil, taraflsrca kabul edılmış olarak geliyor. Bunun Balkanlar'ın siyasal ve cografı haritasmda çok önemli an- lamı var. Ama daha da önemlisi, Sovyetler Birliği'nin dağılmasm- dan sonra "varhknedeni"' tartışma- h hale gelen ve kısa bir süre ciddi bir "Idmlik bunalımı" bile geçiren NATO'nun Rambouilîet'den sonra yeni görevinin ve işlevinin somut- lanması, profıl kazanması oldu. Bosna'ya NATO'nun değil BM birliklerinin konuşlandığı; Irak'a NATOnun değil "Ulusbraras Ko- aüsyon'" denen bir gücün müdaha- le ettiği; Mogadişu'da görevlenen askeri gücün "BM Göcü" olarak anıldığı anımsanırsa, Kosova'ya. NATO'nun kendi adıyla yerleşme- si, dünvadaki bunalım bölgelerin- de önümüzdeki dönemde ağırlık koyacak askeri gücün adının da bundan böyle NATO olacağını gös- teriyor. Bu yeni bir siyasal olgu ve Koso- va sorununun çok ötesinde anlam- lar taşıyor. ^ M ^ % ANA MUHALEFBT DBRGİSt Dın^zor 0S8DINDESIIAVI FOTOROJÜH doğu'daki diğer illerden 60'a yakın avukatın Öca- lan'ı savunmak için hazırlıkyaptıklan bildirildi. Ecevit, Demirerie görûştü Başbakan Bülent Ecevit dün Cumhurbaşkanı Süleyman Demiret'le, Öcalan'ın yargılanması ile ilgili hazırlıklan görüştüklerini belirtti. Ecevit şun- lan söyledi: "Arükİmralı.>'argıorganlannındeııe- timindedir. Öcalan'ın sağlık durumu hakkında dünvada hiçbir kayşıva >a da tepkiye yer bula- ma>acak bir düzenleme kurulmuştur. Avukatlar can güvenliklerinin sağlanmasını istemişlerdir. Bu konuda gereken önlemleri alıyonız." Sanık ile görüşmek isteyen avukatın ilgili sav- cılığa başvurduğu takdirde bu konunun yasalar çerçevesinde gerçekleştirileceği belirtilen açıkla- mada, avukatlann meslek güvenliğinin yasalann güvencesi altında olduğu vurgulandı. Öte yandan Mudanya'da hoparlörlerden Öca- lan'ın avukatlanndan Ahmet Zeld Okçuo0u'na çağn yapılarak kaymakamlığa başvurması isten- dı. Kaymakam Mustafa Esen. avukatlann ilçeye sokulmadığı ve can güvenliklennin sağlanmadı- gına yönelik iddialann yersiz olduğunu ve her \er- de av ukatlan aradıklannı söyledi. Bursa Valisi Or- han Taşaıüar da Mudanya'da herkesin can güven- liği olduğunu söyleyerek "Görüşmek isteven avıı- karJarka\makamhğayadailemniyetmüdiirlüğü- ne başvurabilirter" dedi. 'Atina PKK'yi kınasın' • Baştarafi 1. Sayfada re yönelik desteğinde radi- kal değişiklikler yapması gerektiğine işaret etti. Ata- canlı, Türkiye'nin Yuna- nistan'dan beklentılerini şöyle açıkladı: "Yunanis- tan'm politikalannda radi- kal değişikliklere gitmesi ge- rektiğine inamyoruz. Bek- lentimiz.terörörgütünü acık ve net bir şekilde kınayarak terör örgütü ve bu örgüüe bağlantısını kesmesi, terör örgütünün faalivetlerine im- kân tammamasKhr." Atacanlı. "Terorizmle ve teröristk dayanışma içinde olanla. terorizme kucak açan ülkelerle da>anışma içinde olunma/" dedi. Yuna- nistan Başbakanı Simitis'in Ocalan'ı "insancüdeğerlen- dirmeterle konuk ettikkri" yolundakı açıklamasına gönderme yapan Atacanlı, "Bu tür mazeretler kabott mümkün olmavan argü- manlardır. tnsani nedenler, teröre destek için mazeret olarak kuüanılamaz. Bu ne- denlerin arkasına sığınıla- maz" dıye konuştu. Atacanlı, terör örgütünün Güney Kıbns Rum Yöneti- mi (GKRY) ile olan bağlan- tısının da son olaylarla göz- lerönüne serildiğini anımsa- tarak "Yunanistan ile GKRY'nin Türkiye'ye kar- şı sergüediği bu ortak tutum, Kıbns sorunununçözümün- de yeni soruolan ortaya çı- karacakür" uyansında bu- lundu. AB'yeu^'an Dışişleri Bakanlığı, AB'nin Yunanistan'dan he- sap sormasını istiyor. Bunun ıçın gerekli bütün girişimle- rin yürütülmesi konusunda atılacak adımlar zaman için- de yaşama geçırilirken şu noktalann üzerinde durulu- yor: Yunanistan'a suçüstü: Türkiye'nin toprak bütünlü- ğüne ve Türk insanınm canı- na, malına kast eden terör örgütünün suç ortağının bir AB ülkesi olduğu açıkça or- taya çıkmıştır. Söz konusu ülke suçüstü yakalanmış ve suçunu itiraf etmek zorunda kalmıştır. AB inandıncıhk sınavın- da: AB'nın bu suç ortaklığı konusunda suskun kalması- nı. savunduğu hukuk devle- tı ilkesiyle bağdaştırmak mümkün değildır. AB'den her şeyden önce beklenen, uluslararası hukuku utanç venci bir şekilde ihlal eden üyesinden hesap sormaktır. Bunu yapmadıkça, AB'nın inandıncılığı büyük bir ya- ra almış olarak kalacaktır. Gözlemciye izin yok: Tür- kiye'nin bağımsız mahke- melerinin sorgulanmasını kabul etmemiz mümkün de- ğildir. AB'nin duruşmalan izlemek üzere gözlemci gönderilmesi yönündeki dü- şüncesi bağımsız yargının işine müdahale etmek. ba- ğımsız yargıyı etkilemeye çalışmak çabalannı, tasvip ve teşvik etmek anlamına gelmektedir. Hukuk devleti ilkesine aykın olan bu tutum da kabu! edilemez. Avrupa ders almış olmalı: Çeşitlı Avrupa ülkelennde meydana gelen son olaylar bazı Avrupa ülkelennde te- röre karşı mücadelede yıl- lardır süren tavizlerin ve ih- mallerin sonucudur. Sorgusu tamam Ocalan eylemleri üsüendi Haber Merkezi - İmralı Adası'nda sorgusu tamam- lanan Abdullah Öcalan'ın. PKK'nin tüm eylemlerin so- rumlulugunu üstlendiğı bil- dirildi. Orgütün uyuşturucu kaçakçılığı yaptığını kabul etmeyen Öcalan'ın, Yuna- nistan. Suriye ve tran'dan destek gördüklerini ve Yuna- nistan'da iki kampm bulun- duğunu söylediği belırtildi Öcalan'ın yapılan sorgu- sunun ifadeleri Ankara'yau- laştı. Kanal D televizyonu- nun dün akşam yayımlanan haber programında Öca- lan'ın konu başlıklanyla ak- tanlan ifadesine yer verildi. Buna göre Öcalan. ifadesin- de eylemlerin sorumluluğu- nu üstlendi. Orgütün uyuştu- rucu kaçakçılığı yaptığını reddeden Öcalan. buna kar- şılık kaçakçılardan PKK adı- na haraç almdığını söyledi. tran, Suriye ve Yunanis- tan'dan destek gördüklerini anlatan Öcalan, Yunanis- tan'da PKK'ye ait iki kampın bulunduğunu itiraf etti. Yaptıklanndan pişmanlık duyduğuna ilişkın bir sözün yeralmadığı ifadesinde Öca- lan'ın bundan sonra "siyasi mücadele" vereceğini söyle- diği belirtildi. G U N D E M MUSTAFA BALBAY I Baştarafi 1. Sayfada duyduğunu vurgulamadan edemiyor. Arada, Yuna- nistan'm eklettiği tümceler de olmasına karşın, bildi- rinin içeriği, PKK terörünün "tartışılması gereken ze- mine" taşınabileceğini gösteriyor. ABD, Öcalan'ın Suriye'den çıkanlışından beri Tür- kiye'nin yanında yer aldı. En son dün, Yunanistan'm "terörü destekleyen ülke" olarak tartışılabilecegini de söyledi. Bu desteğin karşılığı ne, sorusu hâlâçengel- li! ABD'nin, Avrupa'yla rekabetinde Türkiye'nin yanm- da yer almanın daha avantajlı olduğunu düşünmesi, görünen nedenlerden biri... Gerek Yunan gazetelerinde yazılıp çizilenler, ge- rekse Türkiye'nin değişik kanallardan ortaya çıkardı- ğı bilgi-belgeler, Yunanistan'm PKK terörüne yakın- uzak süreçte şu tür destekleri verdiğini gösteriyor. - Pasaport, uçak, havaalanı gibi hertüriü ulaşım hiz- metlerini vermek. - Orgütün elemanlarına Atina ve çevresinde bann- ma olanağı sağlamak. - Öcalan ve öteki örgüt elemanlan Yunanistan dı- şına çıktıklannda refakat etmek dahil her türiü mad- di-manevi desteğin sağlanması. - Suriye'yi cesaretlendirecek her türiü adımın atıl- ması. - Örgüt elemanlannın yetıştirilmesi. Yukandaki işleri yapan bir yönetim, Öcalan Türki- ye'ye getirilince tabii ki panikleyecek! Bu bağlamda "yargılama" olayına biraz daha geniş bakmakta ya- rar var. Örneğin AB'nin "adil yargılanma" ıstemi çok haklı ve yerinde! AB'nin de vurguladığı gibi yargılamayı adil yapma- lı, sadece Öcalan'ı değil, onu destekleyenleri de yar- gılamalı! Daha önce Öcalan'ı yargılayacağım, deyip, vazge- çenler de yargılanmah! PKK terörü Avrupa'da nasıl ze- min buldu? Hangi Avrupa ülkeleri, PKK milrtanlarına, "Bizim topraklanmızda birşeyyapmadığınız sürece size her şey serbest" dedi? Hangi ülkeler "insani yardım" adı altında teröre o- muz verdi? Yargılama adil olmalı ve yukandaki sorulann tümü aydınlatılmalı! Yunanistan pariamentosundaki "Öcalan'ı elimiz- den nasıl kaçırdık" tartışması da "yeryüzü demokra- si tarihinin" önemli bir anısı olarak saktanmaiı. Hatta ders kitaplannda yer almalı... Aslında Yunanıstan'laTürkiye arastnda, çevremiz- deki gelişmeleri de etkileyen bir soğuk savaş, uzun süredir devam ediyor. Her iki ülke de birbirini arka- dan kuşattı. Yunanistan'm Suriye ve Ermenistan'la as- keri işbıriiği anlaşması var. Türkiye'nin de, Yunanis- tan'm çevresindeki Balkan ülkeleriyle... Soğuk sava- ştn "dev/et/er hukuku" geleneklerinin dışına çıkma- ması gerekiyor. Ancak Yunanistan'm Öcalan olayın- da değil devletler hukuku, kendi iç hukukunu bile çiğ- nediği dikkati çekiyor. Bugünkü MGK Bundan böyle öcalan konusunun iç ve dış olmak üzere iki önemli boyutu olacak. Dış boyut sinirierimi- zi bozabilir, bunu başta vurguladığımız gibi soğukkan- lılıkla karşılamak, duygularla değil bulgularia hareket etmek gerekiyor. İç boyut, ıster ıstemez dış geüşmelerin kurbanı oto- yor. Milli Güvenlik Kurulu bugün Çankaya'da topla- nıyor. Gündemin ana konusu Öcalan ve sonrasında- ki gelişmeler. Gündemin maddeleri şöyle sıralanabi- lir: 1 - Öcalan'ın yargılanmasında gelinen nokta. 2- Dağdakilerin indirilmesi için yapılması gereken- ler. 3- Terörün iyice aynntı haline getirilmesi için alın- ması gereken önlemler. 4- Dışandaki yankıların değerlendirilmesi. Bunlara bir de, "seçim güvenliği" ekleniyor... Par- tilerin eskiden olduğu gibi "sandıktan oy kaçırma" yöntemlerini uygulamamalan için güvenlik önlemle- rinin arttınlması gündemde. Ne yazık ki, siyasiler bir konuyu daha ağızlanna yüzlerine bulaştırmış, "Biz hep hile yapıyoruz, sandıkta birbirimizi asker denet- lesin" noktasına gelmiş görünüyor. Buna aynca de- ğineceğiz... MGK sonrası dört madde konusunda aynntılı açık- lama çıkabilir. Söylemesi acı, ama bugüne dek terö- re karşı alınacak önlemler konusunda o kadar çok MGK bildirisi yazıldı ki... Bu kez farklı olmasını diliyoruz... Denktaş Rumları uyardı 'PKK'yeverilen desteğin cezpsını sizçekersiniz' REŞATAKAR LEFKOŞA- Cumhurbaşkanı Süle>Tnan Demirel'ın, PKK'ye destek konusunda Yunanistan'ı uyarmasının ardından, Kuzey Kıbns Türk Cumhuriyetı (KKTC) Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş da Kıbns Rumlannı uyardı. Denktaş "PKK'ye desteğin cezasını Kıbns Rumlan çeker. Kendilerini samimiyetie uyanyorum" dedi. Rauf Denktaş Cumhuriyet'e yaptığı açıklamada. Güney Kıbns Rum Yönetimi'nin (GKRY) PKK ile ilişkilerinin belgelenmesi ve PKK lideri Abdullah Öcalan'ın üzerinden Kıbns Rum pasaporru çıkması üzerine Rum liderliğini uyardıklannı, aynca Birleşmiş Milletler(BM) yetkililerine de bir uyan mektubu sunduklannı açıkladı. Denktaş "Uyanlanıuz dikkate alındı mı" şeklindeki bir soru üzerine şunlan söyledi: "Ne yazık ki Rum tiderliği uyanlanmızı dikkate almamakta direniyor. tnterpol'ün v ıllardır kırmızı bühenle aradığı Öcalan gibi bir caninin tutukknmasından sonra PKK ile üişkileri durdurmak yerine daha da artordılar. PKK lideri Abdullah Öcalan'ın yardımcılan Güney Kıbns'a gelip kahyor ve destek alma>a devam ediyor. Bir terör örgütüne göz göre göre yataklık etmek son derece tehlikeli bir davranıştır. Rum halkının buna müsaade etmemesi gerekir. Çünkü dunım çok nazik bir noktava gelmiştir." Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in, Yunanistan'a yapmış olduğu uyannın yerinde ve gerekli olduğuna dikkat çeken Denktaş, "Önümüzdeki birkaç ay gerçekten krirJk olacakhr. Hepimiz soğukkanh davranmalıvız" dedi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle