16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 25 ŞUBAT 1999 PERŞEMBE 10 DIŞ HABERLER Peru'da toprak kayması:15ölü • LIMA (AA) - Peru'nun Jazan bölgesindeki bir köyde meydana gelen toprak kaymasında 4'ü çocuk 15 kişininin öldüğü bildirildi. Yerel Sivil Savunma Başkanı Albay Victor Belleza, yaptığı açıklamada, başkent Lima'nın kuzeydoğusundaki Jazan bölgesinde bulunan köyde pazartesi günü meydana gelen toprak kaymasında, köylülerin bazılannın yüİcsek yerlere kaçarak kurtulduğunu, ancak 15 kişinin diri diri toprak altına gömüldügünü söyledi. Özbekistan'da ihbarcıya ödül • TAŞKENT(AA)- Özbekistan Içışleri Bakaniığı, 16 Şubat günü Taşkent'te Özbekistan Devlet Başkanı Islam Kerimov'a karşı yapılan suıkast girişimıne kanştıklan saptanan 5 kişinin bulunduklan yeri ihbar edenlere 250 bin dolar ödül verileceğıni bildirdi. Bakanhk tarafından yapılan açıklamada, ihbarcılann isimlerinin ve kimliklerinin kesınlikJe gizli tutulacağı, aynca ihbarcının Özbekistan yurttaşı olmaması durumunda da ödül alabileceği belirtildi. Missoupi'de 33. idam • POTOSI(AA)- ABD'nin Missouri eyaletinde, cinayetle suçlanan bir kişi, zehırli iğneyle idam edildi. 1985 yılında eski ev arkadaşıyla bipbayan arkadaşını bıçaklayarak öldürmekten idam cezasına çarptınlan 38 yaşındaki James E. Rodden'in, 1976 yıhnda idam cezasının yeniden uygulanmaya başladığı Missouri eyaletinde idam edilen 33'üncü mahkûm olduğu belirtildi. Suriye'den brail'e yanıt • ŞAM (AA) - Suriye resmi basını, lsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu'nun, Şam'dan. "Hizbullah militanlannın Güney Lübnan'daki tsrail'e yönelık saldınlarının engellenmesi" isteğini önemsemediğinı bildirdi. Teşnn gazetesinin haberinde, İsrail'in işgaline karşı savaşımın meşru olduğu belirtilerek, Netanyahu'ya "tsrail'in gerçek güvenliği için Lübnan'daki askerlerini geri çekmesi" önerisinde bulunuldu. Maaşa karşdık sekiz tabut • ALMATI (AA) - Bağımsız Devletler Topluluğu ülkelerindekı ekonomik bunalımın etkilediği ücretlilerin maaşlannın mal olarak ödenmesine benzersiz bir örnek Kazakistan'da görüldü. Kazakistan'da dört aydır maaşını alamayan bır ücretliye, maaşlannın karşılığı olarak 8 tabut verildi. Çatışmalar • ASMARA(AA)- Etiyopya ve Eritre arasmdaki cephenin batı kesiminde çatışmalann sabah saatlerinde yoğunlaştığı bildirildi. Eritre De\let Başkanlığı'ndan AFP'ye yapılan açıklamada, tank ve piyade birlikleri desteğindeki çanşmalara savaş uçaklannın katılmadığı kaydedildi. Türk gayrimenkulleri • LEFKOŞA(AA)- Kıbns Rum yönetimi başsavcısı Alekos Markides, Rum kesiminde bulunan ve Kıbnslı Türkler'e ait gayrimenkulierle ilgili yasada değişiklik yapılacağını açıkladı. Markides, yapılacak değişikliklerle, söz konusu menkullerin sorumluluğunun, içişleri bakanlığından alınacağını söyledi. Markides. bu değişiklikle, 1974 öncesinde bölgeyi terkeden Kıbnslı Türkler'in Rum kesimindeki mallannı, istedikleri gibi kullanma olanagına kavuşacaklannı belirtti. Suikastta karşıhkh suçlama Irak'ın önde gelen Şii lideri Ayetullah Muhammed Muhammed Sadık El Sadr ve iki oğlunun öldürülmesiyle ilgili olarak Bağdat ve Washington yönetimleri birbirlerini sorumlu tuttular Dış Haberier Servisi - ABD, Irak'taki Şiilerin di- ni lıderlennden Ayetullah Muhammed Muham- med Sadık El Sadr'ın öldürülmesinden Bağdat yö- netımınin sorumlu olduğunu bildirdi. Irak ise ci- nayette ClA'yla mafyanın parmağı olduğunu öne sürdü. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü James Foley, Irak Dışişleri Bakanı Muhammed Said El Sa- hafın. suikastın arkasında ABD'nin bulunduğu yönündeki savını yalanlayarak saldınnın Bağdat yönetiminin işi olduğunu herkesin bildiğini söy- ledi. Irak dışındaki dini liderierin yanı sıra yöne- tim karşıtlannın da suikastı yönetime yüklediği- ni vurgulayan Foley. "Herkesin bildiği gibi bu su- ikast Irak yönetiminin vahşi eylemkrinden biri- dir" dedi. Foley. El Sadr'ın cuma namazlan kıl- dırmasının engellediğini. güvenlik güçleri tara- findan sorgulandığını ve tehdit edildiğini, bütüh bunlann Bağdat yönetiminin suikasta kanştığı- run göstergeleri olduğunu söyledi. Suikastın arkasında ABD'nin olduğu savlannı reddeden, bunun "temebiz, şaştrbci ve gerçek dı- şı suçlama" olduğunu söyleyen Foley, "Biz Aye- tullah Sadık El Sadr'ı desteklejen Irak Şnkıini de kapsavan Irak muhalifunsurlarrvla çahsryoruz*' dedı. 'Suikastta ABD parmağı olabiHr' Irak'ın resmi haberajansı INA'nın açıklamasın- da, Sadık El Sadr suikastında ABD haberalma örgütü ClA'yla mafyanın parmağı olduğunu öne sürdü. INA'nın açıklamasında, "CIA'mn uhısla- rarası mafyayla mafyanın dünyanın çeşirü yerle- rinde cinayetler işleyen katilleriyle ilişkfleri var" denildi. Irak Dışişleri Bakanı Muhammed Said El Sahaf da önceki gün yaptığı açıklamada, ABD'nin Irak lideri Saddam Hüseyin'i devirme- yi tasarladığını ve bu amaçla Irak'ta birayaklan- ma yaratmak için muhalif gruplara 97 milyon dolar ödenek ayırdığını belirterek "Bu nedenleEI Sadr ve iki oğlunun öidürülmesinde ABD par- mağı olduğunu düşünebiHriz" demiştı. ABD Dışışlen Bakanlığı Sözcüsü. El Sadr'ın öl- dürülmesinin ardından patlak veren ayaklanma- lar sırasında kendilerine ulaşan bılgilere göre, hafta sonu Bağdat1 ın Saddam Kenti, Cemile ve El-K.ifah bölgelerindeki gösterilerde 25 eylemci- nin öldürüldüğünü, 50 kişinin yaralandığını ve ara- lannda 15 din adamının da bulunduğu 250 kişi- nin tutuklandığını söyledi. Hafta sonu Bağdat ve Şiilerin çoğunlukta yaşadığı Necef, Nasıriye, Ker- bela ve Amara kentlerinde ayaklanmalar çıkmtş- tı. Irakvuruldu Amerikan uçaklannın, Irak'ın güneyindeki uçuşa kapalı bölgede başkent Bağdat yakınlann- daki bazı askeri tesisleri vurduğu bildirildi. Ame- rikalı bir askeri yetkili, Amerikan jetlerinin, Irak hava savunma bataryalannın açtığı ateşe misil- leme yaptıklannı kaydetti. Bağdat'ta, dün akşam sirenler sirenler çalmış ve hava savunma batar- yalan faaliyete geçmişti. Pentagon Sözcüsü, "Bağdat'a saldırmadık. Vurduğumuz hedefler, güneydeki uçuşa yasak bölgede, Bağdat yakınlannda" dedi. Sözcü, "Irak hava savunma sistemlerinin açtığı ate- şe karşılık vermek üzere bombardıman yapıl- dı" diye konuştu. trak ise, Amerikan ve tngiliz uçaklannın, baş- kent Bağdat'ın dış mahallelerindeki hedefleri vurduğunu ileri sürdü. Irak tarafından yayınla- nan askeri bildiride, Amerikan ve tngiliz uçak- lan tarafından hedef alındığı kaydedilen bölge- nin yeri kesin olarak belirtilmezken, birçok ölü ve yaralı olduğu bildirildi. Ayaklanmalarda 18 kişinin öldüğii ileri sürülen Nasıriye kentinde Saddam'ın komutanlan duruma hakim olduklannı caddelerde gezerek kamdadılar. (REUTERS) RUSYA İLE IRAK ARASINDAKİ GÎZLİ ANLAŞMA Pentagon soruşturuyor Dış Haberier Servisi - ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon), Rusya'nın Irak'm MlG savaş uçaklannı modernleştirece- ği ve zarar gören hava savunma sistem- lerini onaracağı yönünde geçen hafta tn- giltere'de yayımlanan London Sunday Telegraph gazetesinde yer alan haberle- ri soruşturmaya başladı. Pentagon Sözcüsü Kenneth Bacon ga- zetenin haberinde, Rusya ile Irak arasın- da gizJi anlaşmaların imzalandığı yö- nündeki haberlerin "çak kaygı veriri"' olduğunu ancak Pentagon'un elinde bu haberleri doğrulayacak bir kanıt bulun- madıgınt açıkladı. Bacon "Bu haberlerin doğru olduğu yönünde eümizde kanıtyok, ancak bu ko- nu hakkındaki kaygılanmızı Moskova yönetimine bildirdik" dedı Öte yandan Rusya'nın, Irak ile 163 mil- yon dolarlık gızli silah anlaşması imza- ladığı yönünde London Sunday Teleg- raph gazetesinde yer alan haberleri ya- lanladığı bildirildi. Gazetenin haberinde. Moskova'nın Irak'ın MlG savaş uçaklannı yenileye- ceği ve hava savunmasını güçlendirece- ği bildirilmişti. 'KİTAP, SADDAM REJİMİNE HİZMET EDİYOIT ABD'den Ritter'a tepki Dtş HaberierServisi -ABD Dışişleri Ba- kanlığı. Irak'ın kıtle imha silahlanndan anndınlmasından sonımlu BM Özel Ko- misyonu'nun (UNSCOM) eski silah de- netçilerinden Scott Ritter'ın, komisyon- da C1A ajanlannın görev yaptığını ileri sürmesine çok sert tepki gösterdi. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ja- mes Foley. "Ritter'ın suçlamalannın, Sad- dam Hüseyin yönetimine hi/nıet etmek- tenbaşkabir açıkbunasıolamaz" dedi. Fo- ley, Ritter'ın bir süreden ben ABD'nin UNSCOM 'daki rolü hakkında yaptığı açıklamalarda tutarsız davrandığını da ileri sürdü.ABD'nin UNSCOM'a yaptı- ğı müdahaleleri protesto etmek amacıy- la geçen ağustos ayında görevinden ay- nlan Ritter, CIA'ya büyük suçlamalar yönelterek UNSCOM'un Irak'ta göreve başlamasından bir yıl sonra komisyona "sezonluk personer sağladığını söyle- mişti. Ritter, CIA'nın gızli operasyonlannda kullandıği9milisi Haziran 1996'da UNS- COM'a yerleştirdiğini \ e Saddam Hüse- yin'e karşı aynı ay düzenlenen darbe gi- rişiminin bu UNSCOM heyetinın varlı- ğına bağlı olabileceğini belirtmışti. tsviçreveAvustuna'daçığ düşmesi sonucu enaz 25 kişi ölür- kenenaz36kişininka\ıpolduğubDdirfldi. Önceki akşam Avus- turya'mn batısmdaki Galtuer kayak merke/ine çığ düşmesi sonucu en az 16 kişi öldii. Yetkililer. 30 kişinin hâlâ kayıp olduğunu, 29 kişininse sağ kurtanldığını söylediler. Galtuer'deki kurtarma çahşmalanna kaül- mak üzere bölge\e helikopterlerle doktorlar, eğitimli köpekler ve egiticileri. Alpler jandarnıası ve çığ konu- sunda uzman askerier gönderildL Avusturya'nın Sportsgastein kayak merkezine çığ düşmesi sonucu bir Alman turist ölürken çok sayıda kişinin kayıp olduğu belirtildi. İsviçre'de geçen pazar günü iki ayn köye düşen çığın alündan en az 7 ceset çıkanlırken 3 Fransız turistin hâlâ kayıp olduğu bildirildi. (REUTERS) GöR Çin'de uçak havada paüadı Dış Haberier Servisi - Çin'de bir yolcu uçağinın havada patlaması sonucu uçaktaki 64 yolcu ve müret- tebat yaşamını yitirdi. Siçuan eyaletindeki Çengdu kentinden Wenz- hu'ya gitmekte olan Çin Güneybatı Havayollan'na bağlı Rus yapımı Tupolev 154 tipi uçak, Wenzhu Ha- vaalam'na inmek üzerey- ken havada patlayarak düş- tü. Uçaktaki 51 yolcu ve 13 mürettebattan kurtulan ol- madığı bildirildi. Wenzhu Ha\aalanı'ndan bir sözcü yaptığı açıklama- da, "SZ 4509 sefer sayılı uçakVV'enzhu Havaalaru'na iniş yaparken ha\ada pat- ladı. Kazadan kurtulan ol- madı. Uçakla bağlanü ke- sildi, bir süre sonrada uça- ğın infilak ettiği anlamına gelen 110 numarah sinyali aldık" dedi. Wenzhu*daki yetkililer, kurtarma ve yangın söndür- me ekiplerinin başkent Pe- kin'in 1200 kilometre uzak- lıktaki kaza yerine gittiği- ni belirttiler. Çin'de kullanılan ay tak- vimine göre yeni yıla giril- diği ve uçaktaki yolculann büyük bir bölümünü, yeni yıl tatili dolayısıyla ailele- rini ziyaretten dönenlerin oluşturduğubildiriliyor. Yet- kililer, uçaktaki yolculann uyruklannı ve kimliklerini henüz açıklamadılar. Sistemler yenileniyor Çin'de yayımlanan Chi- na Daily gazetesinde dün yer alan haberde, Çin'in ka- za riskini azaltmak amacıy- la hava kontrol sıstemleri- ni 2010 yılına kadar tama- men yenilemek için 1.2 mil- yar dolar ödenek ayırdığı bildirildi. ÜŞ NAZMİAKEMAN Emekli Büyükelçi Atina'da görevli olarak bulunduğum beş yıllık sürede (1984-1989) Papand- reu hükümeti iktidardaydı. Bu süre içe- risinde PASOK'un ve hükümetin başı olarak Papandreu'nun iç siyasal konu- larda olduğu kadar dış ilişkilerdeki ve özellikle Mart 1987 krizi sırasındaki tu- tumunu ve tavırlannı yakından izlemek imkânını buldum. Açıkça görülüyordu ki. tecrübeli ve kurnaz bir politikacı ola- rak Papandreu, gerek muhalefet par- tisiyle, gerek Türkiye ile olan ilişkilerde zaman zaman belirii gerginlikler yara- tıp bunların dozunu arttırarak beliıii bir düzeye getirdikten sonra bir noktada du- ruyor ve ıkincisinı yaratana kadar buh- ranın zaman içerisinde geride kalma- sına imkân sağlıyordu. işin ilginç yönü şu idi: Dozunu bilerek arttırdığı bu kriz- lere dur dediği "nokta", muhatabının - ister muhalefet partisi ister Türkiye ol- sun- tahammülünü aşma noktasıydı! PASOK iktidarının 1981-1988 dönemi, Papandreu'nun içte ve dışta izlediği veya uyguladığı bu bir nevi "uçunımun kenanna kadar gidip oradan dönme" (brinkmanship) politikasının çeşrtli ör- neklerine sahne olmuştur. Aslında bu bir taktik idi ve amaç, iç veya dış so- runlan kamuoyunda sıcak tutmak, bun- ların unutulmasını önlemek ve her de- fasında bu hatırlatmalardan iç tükettm- de iktıdar lehineyararianmaktı. Papand- Türkiye-Yunanistan reu'nun gözlemlenen bir başka özelli- ği ise, belki de uzun bir süre izlemiş bulunduğu bir politikadan tamamen aksi yöndeki bir davranışa aniden dön- mek kıvraklığını gösterebilmesiydi. Papandreu'nun bu taktiklerinin Türk- Yunan ilişkileri açısından en belirgin ve , en son örneği 1987 Mart krizinde gö- rüfcnnüştür. Haürlanacağı üzere, Papand- reu hükümeti, Türkiye ile Yunanistan arasında imzalanmış bulunan 1976 Bern mutabakatının hükümlerinin açıkça ih- lalini teşkil eden "Ege Denizi'nin açık sulannda petrol arama" fikriyle ve ey- lemiyle bir süre flört ettikten sonra ni- hayet 1987 Mart ayında aynı sularda fi- ilen petrol aramaya girişmiş, bunu son raddesine kadar sürdürmüş ve 26-27 Mart akşamı Türk arama gemilerinin bir muhrip refakatinde aynı sulara doğ- ru hareketini öğrenince hemen çark ederek aramayı derhal durdurmuş ve hatta Papandreu, Türk Büyükelçisi'ne, "Benim bu işlerden hiç bilgim yoktu" şeklinde özel bir haber göndererek, en azından kişisel olarak işin içinden sıy- nlmaya çalışmıştıru Bilindiği üzere Özal hükümeti, Pa- pandreu'nun bu tersyüz dönüşünü us- talıkla kullanarak Yunan hükümetine, "öyieyse, gelin oturup meselelerimizi tartışalım " çağrısında bulunmuş ve se- kiz yıl Yunan tarafının ısrarla sürdürdü- ğü diyalogsuz ilişkiyi ikili görüşmelere çevirmeye muvaffak olmuştur. Fakat bir yıl geçmeden, özellikle Papand- reu'nun yakınında bulunan bazı kimse- ler veya Yunanistan'da genel seçimle- rin yaklaştığı bir sırada "Türk kozunu" kullanmayı tercih edenler -yani Türki- ye'ye karşı düşmanlık sergileyerek bun- dan siyasi iç tüketim sağlamayı yeğle- yenler- Papandreu'yu "bir kez daha Türkiye ile anlaşmayı denemek" heve- sinden vazgeçirmeyi başarmışlarveyi- ne ikili ilişkilerimiz eski olumsuz haline avdet etmiştir (1983 yıhnda Türkiye'nin Atina Büyükelçisi olan Sayın Fahir Ala- çam'ın ifadesine göre, Papandreu o zaman da Türkiye ile yakınlaşmayı dü- şünmüş fakat hemen sonra bundan caymıştır). Bugün iseyine iktidardaki PASOK'un başkanı Başbakan Simitis -belki yakı- nında bulunan, yukanda sözünü ettiğim yaradılıştaki kimselerin de etkisiyle- sırt Türkiye'ye karşı düşmanca hareket et- mek amacıyla, ülkemizi parçalamayı hedefleyen uluslararası birteröriste ku- cak açılmasına "pekiyi" demiş ve iş belirii noktayı aştığında. ustası Papand- reu'nun daha önce sergilediği siyasi kıvraklığı göstermekte beceriksiz ka- larak hükümetini tehlikeye attığı gibi ül- kesini de ciddi ülkeler indinde küçük dü- şürmüş ve Türkiye'nin şimdiye kadar- ki birçok uyanlarını bir kez daha haklı kılmıştır. Yıllardır Ege'deki adalannı ulus- lararası hukuka aykın olarak silahlan- dırmaktan, beynelmilel kuruluşlarda bi- ze sürekli köstek olmaktan tutunuz Ati- na Büyükelçiliğimizin önünde Lavrion kampında beslediği kaçaklara, PKK mensuplanna her gün nümayiş yaptır- maya, bayrağımızı yaktırmaya ve eylem- cileri beraat ettirmeye kadar Yunanis- tan'ın müttefiki Türkiye'ye reva gördü- ğü muameleler, büyük bir ülke olan Tür- kiye tarafından çoğu zaman ihmal edi- lebilir nrtelikte görülmüş olsa dahi bu de- fa, Apo olayıyla Yunanistan çizgiyi iyi- ce aşmıştır. Bu olanlar yüzünden kom- şumuz Yunanistan'ın ne gibi gelişme- lere sahne olacağı merakla beklenme- lidir. Şunu umanz ki bu son olaydan sonra Yunanistan artık ileriyı daha iyi gö- rebitein ve Türkiye siyasetinde tutarlı, dik- katliveolumlubiryolayönelsin. Buba- kimdan Cumhurbaşkanı Sayın Demi- rel'in son çağrısı ve ikazı, Yunan tara- fının istismanna müsait telakkı edilse da- hi yerindedir ve Yunanistan için ciddi önem taşımaktadır. Terörü kınadılar Avrupa Türkiye 'yi tartıştı BRÜKSEL(AA)-Te- rör örgütününbaşuun ya- kalanması ile ilgili geliş- meleri gündemine alan Avrupa Parlamentosu, çe- lişkilibirtavır sergiliyor. Brüksel'de iki gün sü- recek oturumlarda, bu ko- nuda. bugün bir karar metnini oylayarak kabul edecek olan parlamenter- ler, dünkü tarhşmalarda. terör örgütünün başı için adil yargılama istemek- ten öteye gitmezken. Kürt sorunu için Türkiye ile di- yalog kurulması gereğı- ni savundular. AB Konseyi adına Par- lamento'da konuşan AB Dönem Başkanı Alman- ya'nın Devlet Sekreteri Ludger Volmer, "Ulus- lararası toplum, Öca- lanı yargılama yetene- ğini gösteremedi" dedi ve terör örgütünün başı- nın Türkiye'nin eline geç- mesinden sonra Alman- ya'da ve diğer AB ülke- lerinde yaşanan şiddet olaylannın kabul edile- mezliği üzerinde durdu. Volmer, "PKK. terör eylemleriyle kendi iti- barını, kendisi yok et- miştir. Kürt halkını temsil etmemektedir. Öcalan'ın PKK'sı, ken- di istikrarı için endişe duyan bir ülkede terör estiriyor. Bu örgütün Kürtİer'e bir yararı yoktur ve muhatap alı- namaz." dedi. Avrupa Parlamento- su'nun, terör örgütünün başının yakalanmasın- dan sonraki gelişmeleri tartıştığı oturumunda, AB'nin yürütme organı olan Komisyon adına gö- rüş bildiren dış ilişkiler- den sorumlu üye "Tür- kiye'nin terörizme kar- şı mücadelesine destek vermeliyiz" dedi. Hıristiyan demokrat- lardan oluşan Avrupa Halk Partilen Grubu adı- na konuşan Hollandalı Arie Oostlander ise te- rörist olsa bile adil yar- gılanması gerektiğiru kay- dettiği Öcalan'ın. yaptık- lanna ve yöntemlerine hiçbirsaygı duymadıkla- nnı söyledi. OostlanderTürkiye'nin toprak bütünlüğünün ko- runması konusunda her- kesin mutabık olduğunu, Ankara'nın "bu azınlık sorunundan kurtulma- sı için" desteklenmesi gerektiğini anlattı. Liberal Grup adına ko- nuşan Hollandalı Jan Wil- lem Bertens, terör örgü- tü PfCK'nın yöntem ve fa- aliyetlerine destek ver- mediklerini. bu örgütün Kürtleri temsil etmediği- ni, Türkiye'nin adil bir yargılama ile demokra- tik bir ülke olduğunu ka- nıtlaması gerektiğini kay- detti. ABD'nin acıklaması 'Bin Ladin 'in saldırılannı engelledik' Dış Haberier Servisi - ABD istihbarat servisle- ri, geçen yaz Kenya ve Tanzanya'daki ABD bü- yükelçiliklerinin bomba- lanmasından sonra bugü- ne kadar Suudi eylemci Usame Bin Ladin'in yurt- dışındaki ABDtemsilci- liklerine yönelik en az 7 saldınsını engelledikle- rini bildirdi. USA Today gazetesi- nin üst düzey istihbarat yetkililerine dayanarak verdiği haberde, ABD ha- beralma servislerinin, Bin Ladin'in ABD'nin 6 bü- yükelçiliği ile Suudi Ara- bistan'daki Prens Sultan Hava Üssü'ne düzenle- meyi tasarladığı saldınla- n engelledikleri belirtil- di. Eski binalan seçti Yerel yetkililerin olay- larla ilgili olarak çok sa- yıda kişiyi gözaltına al- dıklan kaydedildi. Ha- berde, ABD'nin hedef büyükelçilikleri Tiran (Arnavutluk), Bakû (Azerbaycan), Abidjan (Fildişi Sahili), Duşanbe (Tacikistan), Kampala (Uganda) ve Montevideo (Uruguay) olarak sıra- landı. İstihbarat yetkilileri. Bin Ladin'in bu büyü- kelçilikleri hedef seçme- sinin nedeninin, binala- nn eski olması ve mo- dern güvenlik sisteminin bulunmaması olduğunu söyledi ler. Öte yandan, Afganis- tan'ın büyük bölümünü denetimi altında tutan Ta- leban yetkılilerinın, birkaç gün önce ülkenin doğu- sundaki Celalabad ken- tinde Usame Bin Ladin ile görüştüğü öne sürül- dü. Merkezi Londra'da bulunan El-Hayat gazete- sinin Afgan kaynaklan- na dayanarak verdiği ha- berde, Taleban heyetinin. taraflar arasmdaki gergin ilişkileri onarmak ama- cıyla birkaç gün önce Bin Ladin ile Celalabad'da bir araya geldiği öne sürüldü. Bin Ladin'in Celala- bad'a ne zaman gittiği be- lirtilmeyen haberde, Ta- leban heyetinde Tale- ban'ın Dışişleri Bakan Yardımcısı Molla Abdül- celil ile Dışişleri Bakan- lığı tdari tlişkilerBaşka- nı'nın da bulunduğu kay- dedildi. Habere göre iki yetki- li, Bin Ladin'den Tale- ban'ın güneydeki karar- gâhı olan Kandahar'a dönmesini ıstediler. 14 kişi hayatını kaybetti Endonezya 'da şiddetli çatışmalar CAKAKTA(AA)-En- donezya'da son üç günde meydana gelen dini ve et- nik çatışmalarda ölü sa- yısının I9'a yükseldiği bildirildi. Resmi kaynak- lann verdiği bilgiye gö- re ülkenin doğusundaki Ambon Adası'nda, Müs- lümanlarla Hıristiyanlar arasmdaki çatışmada pa- zartesi gününden bu ya- na öldürülenlerin sayısı 14'eçıktı. Çoğu Hıristiyan Öldürülenlerin çoğu- nun Hıristiyan olduğu kay- dedilirken Hıristiyanlann güvenlik güçlerini Müslü- manlann tarafını tutmak- la suçladıklan belirtıliyor. Başkent Cakarta'nın 2 bin 300 kilometre doğu- suna düşen Ambon'da yüzlerce evin de ateşe ve- rildiği bildirilmişti. Am- bon'un 3 bin kilometre uzağında. ülkenin batısın- da yer alan Batı Kaliman- tan bölgesinde ise etnik çatışmalarda 5 kişi öldü. Çatışmalann bölgenin yerlıleri olan Malaylar ile Madura Adası'ndan ge- len yerleşimciler arasında meydana geldiği bildiril- di. Geçen ay sonundan bu yana Ambon ve çevresin- deki adalarda. adalann yerlileri olan Katolikler- İe buralara sonradan yer- leşen Müslümanlar ara- sındaki çatışmalarda top- lam 160 kadar kişinin öl- dürüldüğü sanılıyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle