Katalog

10 ŞUBAT1999 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA Eşcinsel sivil toplum örgütlerinden Doğu Perinçek'e yanıt - 2 ' 12 Eylürün zulmünü biz de yaşadık'ynı yenilgi dönemi Türkiye'de de çok agır yaşandı. Ama toplumsal yaşam her şeye rağmen durulmu- yor ve bileşık kaplar benzen bır şe- kılde. dalgalanmasa bile kıpırdama- ya çalışıyordu. Işte böyle bir dö- nemde ortaya çıkan yeni sesler. bir şekilde 6O'lı yılların yeni toplumsal hareketlerine benziyordu. 60'lı yıllar geride kaldığı için ya da Türkiye için. daha dogrusu bu yeni seslerin dillendirdikleri gerçeklik- lerle daha önce yüzleşilmediği için sistem karşıtı güç- lerin eleştirileri bile egemen ıdeolojiden besleniyor- du. Eşcinseller bir yana kendı içlerinden çıkan fe- minist kadınlara bile başlangıçta ahşamadılar. Kö- künün nerede olduğunu araştırdılar. Oysa kabul edılmese de ortada bir gerçek var. Fe- ministlerin de biz eşcinsellerin de kökleri yaşadı- ğımız bu topraklardadır. Biz eşcinselleT uzaydan gel- medik; henüz Avrupa Birliği'ne giremediğimize göre Batfdan da gelmedik. Hep bu topraklarday- dık. 12 Eylül"ün zulmüne travestiler, transeksüel- ler, kadınsı erkek eşcinseller de uğradılar. Görmez- den gelindi; her koyun kendi bacağmdan asıldı. Bi- raz ses çikardığımızda ise sesimiz o bitmez tüken- mez hiyerarşiler arasında boguldu. Şimdi sırası degiidi; daha acil görev- lerdururken! Toplumsal mücadele- ler tarihinin o gerçeği biz eşcinsel- ler için de geçerli olduğunu bir kez daha gösterdi. Sorunlann gerçek sa- hipleri kendi sorunlanna kendileri sa- hip çıkmadıkça bir şey değişmiyor. banş hareketi, çevre hareketi, anti-nükleer hareket, ırkçıhk karşıtı hareket, etnik azınhk hareketi, vb... anılmakta. Yeni Toplumsal Hareketler kapsamında, söz ko- nusu hareketler anılmakla birlikte, "yeni toplumsal hareketler'* kategorik nitelemesi herkes tarafindan kabul görmemekte ve bir terminoloji farkı ortaya çıkmaktadır. XIX. yüzyılın ikinci yarısında ortaya çıkan yeni toplumsal hareketleri anlamaya çalışan çeşitli yaklaşımlar, hareket noktalannm farklılığı doğ- rulrusunda, değişik sonuçlara vanyorlar. XIX. yüzyılda ortaya çıkmış geleneksel yeni top- lumsal hareketlere kadar, son iki yüzyılda pek çok "hareket" ortaya çıkmıştır. Geleneksel hareketler (ışçi hareketlen, ulusal kurtuluş hareketleri gibi..) ve yeni toplumsal hareketler bırlikte ele ahnarak ve bır bütün olarak, sistem-karşıtı hareketler olarak da adlandınlmışttr. Söz konusu hareketlenn temel ıstemleri daha demokratik, daha eşit bir dünya ide- aline dönük olmuştur. Buözlemleri gerçekleştirmek için farklı araçlarla bilinçli bir mücadele yürütül- müştür. Tarihte ve gûnûmüzde pek çok örnek bu- lunabileceği gibi, söz konusu istemlere karşıt yön- de ılerlemiş başka hareketler de olabilmektedir. hareketler, devlet iktıdannın fethini ilk hedef ola- rak önlerine koyarlarken, venı toplumsal hareket- ler, toplumsal iktıdan ve özerkliği ilk hedef olarak benimsiyorlar. Yeni toplumsal hareketler. işçi hare- ketleriru ve sosyal demokrat hareketleri, artık ye- terince sistem-karşıtı olmamakla suçluyorlardı. XIX. yüzyılın toplumsal hareketleri, emek-ser- maye çelişkisinden hareket ederlerken, yeni top- lumsal hareketler, geleneksel toplumsal hareketle- nn önemsemedikkri ya da yok saydıklan. doğru- dan doğruya emek-sermaye çelişkisinden kaynak- lanmayan çelişkılerden hareket ettıler. Söz konusu çelişkiler, yeni toplumsal hareketlenn açısından gerçek çelişkilerdı ve şıddeti açısından emek-ser- maye çelişkisinden geri kalmazlardı. Bu çelişkiler. toplumsal cinsiyet, kuşak, etnik kimlık, ırk. cinsel- lik talepleriyle içeriklendirilmiş statü gruplannı do- ğurdu ve hâkim statü gruplanna karşı, sınıfsal kim- liklen geri planda bırâkarak, söz konusu taleplerin şekıllendirdiğı özgül kimlikleri öne çıkardı. Eskı top- lumsal hareketler. iktidan almış olduklan halde, eski sistemden kopuş anlamında, bu taleplere ce- vap verememişlerdi. 68'li yıllarda gençlerin, ka- dmlann ve eşcinsellerin başkaldınsımn. hâkım sta- Blr toplumsal hareket olarak eşcinselllk Eşcinsellik. erkek veya kadın, bi- reyin kendi cinsinden insanlara. cin- sel, erotik ve duygusal yönden yö- nelimidir. Eşcinselliğin yaşanılışı ve adlandırılışı, toplumdan topluma, farklı zamanlarda farklı şekiller al- mıştır. Tarihsel belgeler, edebi eser- ler aracılığıyla aktanlan bilgiler gös- termektedir ki eşcinsellik olgusu bü- tün insan topluluklannda göriilmek- tedir. Bununla birlikte pek çok toplum- da anılmayan ve yok sayılan bu ger- çeklik. her şeye rağmen var olagel- miştir. Toplumsal kurumlann bu ger- çekliği ele alma ve denetleme ihti- yacı. din ve hukuk kurumlannın ya- nı sıra, tıp ve psikiyatrinin de eşcin- selliği, kendi yaklaşımlan çerçeve- sinde, birtakım sınıflandırmalar al- ttnda ele almalanna yol açmıştır. Bu kurumlar, kendi alanlanndan hare- ketle, eşcinselliği, suç ve psikosek- süel bir bozukluk'sapma olarak de- ğerlendirmelerine karşıhk. eşcinsel bıreyler, sanayileşme ile ortaya çıkan toplumsal degısjneter sürecınde. bü- yük "şehirlerde birbırlerini bulmaya başlamışlardı. Bunun sonucu ola- rak, eşcinsel bireylerden toplumsal kuşatmaya karşı ilk kitlesel tepki 27 Hazıran 1969'da geldi. New York eyaletinde Stonewall Inn adlı barabir polis baskını akabinde, eşcinsellerin karşı koyarak üç gün süren bir ayak- lanma yaratmalan modem eşcinsel hareketin mi- ladı oldu. Bu kı\ ılcımın peşi sıra gelişen gay ve lez- biyen özgürlük hareketi, daha önce eşcinselliği ba- ğımsız bir var oluş olarak yadsıyan psikiyatriden hu- îcuka, kurumlann kuşatmasını kırmaya başladı. Ömeğin gay ve lezbiyen hareketi, 1974'te eşcin- selliğin Amerikan Psikiyatri Birliği (APA) akıl has- talıklan listesinden silinmesıni sağladı. (Türkiye'de de psikoloji ve psikiyatri kurumlan DSM olarakbi- linen bu listeyi kullanmaktadır. Yalnız askeri psi- kiyatri ordu kurumu ıçinde, eşcinselliğin psıkosek- süel bir bozukluk olarak görüldüğü önceki liste olan DSM-2'yi kullanmaktadır.) Açıktırki bu önem- li bir gelişmedır. Çünkü bu karar, eşcinselliğin, bi- reysel ve psikiyatrik bir olaydan öte sosyal bir ger- çeklik olarak kabulü anlamına gelmektedir. Eşcin- sel Kurtuluş Hareketinin ortaya çıktığı 6O'lı yıllar aynı zamanda başka yeni toplumsal hareketlerin de ortaya çıkıp geliştiği dönemdi. Bu hareketlerin or- taya çıkması. artık geride kalmış olsa da, bir "dün- ya devrinu" olarak yaşanan "68"sürecinin ürünü ol- muştur. Bugün, geçtikleri süreç ve mevcut durum- lan bir yana, Yeni Toplumsal Hareketler dendiğin- de, eşcinsel hareketle birlikte genellikle feminizm. Türkiyeli solcular, kendi aralannda eşcinsellerin kendi kim- lilderiyle ortaya çıkmalanna olanak tanımadıklanndan, eşcin- sellige ve eşcinsellere hep sorunlu yaklaşıyorlar. Türkiyeli sol- cular kendi aralannda kırk parçaya bölünseler de eşcinsellik konusunda aynı kaynaktan beslenirler. Son yıllardaki gelişme- leri şimdüik paranteze alırsak, daha düne kadar neredeyse hepsi, eşcinsellerin "sömüren suufin arbktan" olduğu konu- sunda hemfikirdirler. Bu yaklaşım Sovyetler Birliği'nde orta- ya atıldı, oradan Mao'nun Çin'ine geçti. Şimdi, îşçi Partisi li- deri Doğu Perinçek'in "orijinal" tezleri olarak karşımıza çı- kıyor! 1920'lerdeki Sovyet rejimi, 19. yüzyıl kanunlannın tersine, eşcinselliği tedavi edilecek bir hastalık olarak gördü. Sovyet hükümeti, 17 Arahk 1933'teilanedilenve7Mart 1934'te bü- tün SSCB'de zorunlu hale getirilen bir kanun (Sovyet Ceza Ka- nunu'nun yeni yasası madde 154/a- sonradan 12 l'e çevrildi) ile erkek- lerarastndaki cinsel ilişkileri yasak- ladı ve gönül nzasıyla yapılan dav- ranışlar için 5 yıllık agır çalışma ce- zası getirdi. Madde 121, eşcinsel- liği yalnızca halk ahlakına karşı bir suç olarak görmekle kalmıyoT, eşcinselliği artık devlete karşı iş- lenen bir suç olarak da görüyordu. 1930'lardan sonra eşcinselliğin Sovyet sistemine karşı olmak an- lamınageldiğine dairdüşünce, Sov- yet bürokratlanrun zihninde iyice sarsılmaz bir hale geldi. 1936'da Adalet Komiseri Nikolai Krylenko. 20 yıllık sosyalizmin ardmdan hiçbir insanın eşcin- sel olması için bir sebep kalmadığını ve eşcinsel olmakta ıs- rar edenlerin "sömüren smıflann kahntılan" olduğunu ve böy- lece 5 yıllık ağır çalışma cezasını hak ettiklerini söylemişti. Ancak Stalinist dönem boyunca eşcinsel erkeklerin Sovyet- ler tarafindan cezalaadınlması süreklilik göstermediği gibi bütünlükçü de değildi. Ebensteln, popükr tenor Serget Le- meshevv. pıyanist Sviatoslaw Rkhter ve birçok erkek balerin gibi ünlükişiler söz konusu olunca otoriteler, erkek evli olduk- ça ve eşcinselliğini halkın gözünden uzak tuttukça başlannı çe- viriyordu. 1993'te, Rusya'da 121. maddenin 1. bölümü yürürlükten Eşcinselliğin bir burjuva sapkınlığı olduğu hipotezi nereden geliyor? kaldırıldı (Bkz. Ek). Bugün Rusya'da cinsel ilişki için ian ve- rilen alt sırur yaşı eşcinseller ve heteroseksüeller için 16'da eşit- leruniş durumda. Eski So\7et cumhuriyetlerinden örneğin. Beyaz Rusya eşcinselliği yasallaştınrken, Çeçenistan banşm faturasını eşcinsellere ödetiyor. Çin'e gelince... Komünistlerin 1949'da iktidara gelmeleriy- le eşcinsellik, Batı kaynaklı bir bela olarak tanımlandı. 19901ar- dan önce hükümet. resmi olarak Çin'de eşcinsel olduğunu ka- bul etmiyordu. Eşcinselliğin yozlaşmış ve dejenere Batı top- lumsal olgulanndan biri olduğunu söylüyordu (Murat Bel- ge'nin aktardığına göre Çmli yetkililer, "Devrimden bu yana bizde böyle bir şey kalmadı" diyorlannış, zamanmda). Çin'de eşcinsel olmak hâlâ beraberinde zorluk ve acı getir- se de artık hükümet Çin'de eşcinsellerin varhgını kabul edi- yor. Antik Çin'den modern Çin' e eşcinselliğe yaklaşım gelgit- lerle doludur. Antik Çin'de eş- cinsellik çok yaygındı ve eşcin- sellere baskı yapılrntyordu; ancak Batı kültürünün 19. yüzyılla bir- likte Çin toplumuna sızmasıyla, eşcinsellik modern Çin'de hor görülmeye başlandı. Aynı Çin'in 1980'lerle birlikte dünyaya açıl- ma siyasetini benimsemesiyle eş- cinselliğe yönelik tutumlarda de- ğişmeye, daha hoşgörûlü olma- ya başladı. Yüksek Halk Mah- kemesi yetişkin erkekler arasın- dakı eski anal seks yasağını kal- dırdığı için Çin'de eşcinsel karşıtı yasalar bulunmuyor. Kamu Güvenliği Bakanlığı aynı cinsten çiftlerin yaşama haklannı ka- muoyu önünde tanısa da ailelerden ve polisten gelen baskılar doğal olarak görülebiliyor. Bu arada Çin Toplumsal Bilimler Akademisi'nin önde gelen filozoflanndan Qiu Renzong. tek çocuk siyasetiyle, bir ailenin erkek vârislerini temin etmek için olabildiğince çok erkek çocuk edinme şeklindeki Konfîiçyus idealiaın kaybormasından beri seksm üremeye dayandınlma- sının bir anlamının kalmadığını belirtiyor. Eşcinsel kadın ve erkeklenn, toplam nüfusun yüzde 1 ile 5 arasmda bir bölümünü oluşturduğu hesabından hareketle, Çin'de, Türkiye nüfusu kadar eşcinseiin olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Yeni toplumsal hareketler, sisteme karşı muha- lefet anlamında, geleneksel sistem-karşıtı hareket- lerin devamı olarak görülebilse de, ortaya çıkış ve yaklaşım açısından. geleneksel sistem-karşıtı hare- ketlerden bir kopuş hali yaratmışlardır. Eskisolsis- tem-karşıtı hareketlerin reddedilmesı. Barı'da sos- yal demokratlara karşı, Doğu'da komünıstlere kar- şı, Üçüncü Dünya'da ise ulusal kurtuluşçulara kar- şı gelişen mücadelelerle şekıllendi. Yeni toplumsal hareketlerin reddettiklen eskı sol sistem-karşıtı ha- reketler. kendi bölgelerinde, farklı yollarla da olsa iktidara gelmişlerdi. Fethedilmiş iktidar altında ortaya çıkan yeni top- lumsal hareketler parti örgütlenmesini ve politik iktidan ele geçirme perspektifini bilinçli olarak reddettiler. Yeni toplumsal hareketlerin varlığı, fı- ili olarak. politik politikanın reddi anlamına geli- yordu. tktidan bilinçli olarak reddeden bu hareket- ler, bir "sosyal hareket" olarak ortaya çıktılar. Ye- şil Hareket'in, özellikle Almanya ömeğinde oldu- ğu gibi sonra partileşip, seçimle parlamentoya gir- mesı, bu hareketi yalnız politik olarak değil, aym zamanda fiili olarak da bir "sosyal hareket" olmak- tan uzaklaştırdı. XIX. yüzyılda ortaya çıkmış olan tü gruplannı (erkekler, daha yaşlı kuşaklar, çogun- luk...) tam bır yenilgıye uğratamasa da gerilemeye yol açtığı aşıkârdır. Yeni toplumsal hareketler politika yapma anla- mında daeski toplumsal hareketlerin pratiklerinden farklı kanallar yarattılar. Bu, aynı zamanda, partı ör- gütlenmesine. bürokrasıye ve hiyerarşiye bir baş- kaldın olarak gelişti Bu başkaldın, yalnızca. bıli- nen Doğu ülkelenndekı bürokratik yapıya karşı ol- mayıp aynı zamanda sosyal demokrat hareketlerin bürokratik ve hıyerarşik örgütlenmelerine de kar- şvydı. Yeni toplumsal hareketler, bu sürede, özerk. katılımcı \e doğrudan eyleme dayalı yapılanmalar olarak kendilerini ortaya koydular. 6O'lı yıllarda, başta Kuzey Amerika ve Batı Av- rupa'da ortaya çıkan bu. yeni toplumsal hareketler -doğal olarak Eşcinsel Kurtuluş Hareketi de- zaman- la diğer kıta ve ülkelere de yayıldılar. 68'in ürünü olarak bilinen ve "yenT olarak adlandınlan toplum- sal hareketler, hıç de yeni sayılmazlar. Gerçekte "yeni" olan. söz konusu toplumsal hareketlerin, 196O'lı yıllarda bir dalga olarak yeniden yükselme- leridır. 6O'lı yıllara kadar hâkim olan geleneksel ha- reketlerin ilk ortaya çıktıklan dönemde, yeni top- lumsal hareketlerden pek çoğu mücadele halindey- di. Feminist, banşçı toplumsal hareketler gibi... Yi- ne aynı dönemde anarşistler, cinsel özgürlük ÇCT- çevesinde eşcinselleri savunmuşlardır. Geleneksel hareketlerin hegemonyasıyla birlikte, bugün yeni top- lumsal hareketler olarak adlandırdığımız hareket- ler, ya tamamen küçülmüşler ya da gölgede bıra- kılmışlardır. Ta ki, 68 kalkışmasına kadar. 68 kalkışması ve onun ürünü olan Yeni Toplum- sal Hareketler, Türkiye'de asıl yansımasuu 80'li yıllarda bularak ortaya çıkmaya başlamışlardır. Özellikle feminizm başta olmak üzere yeşil hare- ket ve eşcinsel hareket, '80 darbesiyle birlikte bü- tün toplumsal hareketlerin bastınldığı bir dönem- de, hem hayatm içinde hem de akademik ve düşün- sel alanda büyük tartışmalan beraberinde getirmiş- tir. 12 Eylül askeri rejimi. travesti ve transeksüel- lerle birlikte efemine erkek eşcinsellere yönelik yo- ğun ve şiddetli baskılar uygulamış ve heteroseksü- el olmayanlan zorla metropol dışına sürmüştür. Ay- nı dönemde geleneksel toplumsal hareketlerin ya- şadığı yenilgi de daha önceleri bu hareketlerin göl- gesınde ya da denetiminde kalmış diğer toplumsal hareketlerin paradoksal bir şekilde önünün açılma- sını sağlamıştır. Kadınlar, bağımsız olarak kendilerini ifade etmeye baş- lamışlardır. Eşcinseller, sırf eşcin- sel olduklan için baskı ve dışlanma- ya maruz kaldıklannı görmüşlerdir. Özellikle' 80 öncesinden gelen genç- lerin başkaldınsı, bu dönemde yenil- miş de olsa, tabi gruplann başkaldı- nsının mümkün olduğunu göster- miştir. '80'li yıllar, yalnızca Türkiye'de de- ğıl, bütün dünyada mevcut dengele- rin ve egemen düşüncelenn sarsılma- sına yol açmıştır. '80'li yıllar, Batı'da yeni toplumsal hareketler açısından genel olarak bır yenilgi ve "sosyal ha- reket" olarak bir küçülme göriilmüş- tür. Türkiye'de ise aynı dönem gele- neksel hareketlerin basnnlmasıran bir sonucu olarak hâkim statüleri sarsın- tıya uğratmış ve tabi statülerin ken- dilerini bağımsız olarak ifade etme olanaklan yakalamalanna yol aç- mıştır Fakat 68'le birlikte diğer bölgeler- de ortaya çıkan yeni toplumsal ha- reketlenn küçülmesi ya da kurum- sallaşmasının bir sonucu olarak, Tür- kıye'de ortaya çıkan benzeri yeni toplumsal hareketlerbir talihsızlik ya- şamaktalar. Batı"da ortaya çıkan ye- ni toplumsal hareketler, özerkliğe, ka- tılıma ve doğrudan eyleme dayalı olarak gelişmişti. Bu hareketlerden bazılannın -ye- şil hareket- partileşmesi, bir sosyal hareket olarak sonlan olmuşken, Türkiye'de bu son, ortaya çıkmaya başlayan yeni toplumsal hareketle- rin bazılannın ilk adımı oldu. Yeşil hareketin olmadığı birortamda "Ye- şfl Parti" kuruldu! Buna rağmen, tam da yeni toplumsal hareketin tipik özellikleri olarak, yeşil hareketin, "çevre" hareketinden "ekotoji" ha- reketine kadar tam da sorunu yaşa- yanlar tarafindan. köylerde ve met- ropollerde ortaya çıktığı görüldü. Türkiye'de eşcinsel hareket tartışmalan, 80'lerin ikinci yansında başlamakla beraber bır hareket ola- rak, 90'larla ortaya çıktığını söylemek yanlış olma- yacaktır. Başta Istanbul ve Ankara metropollerin- de eşcinseller, kendiliğinden bir araya gelerek grup- lar oluşturmuşlardır. Bu gruplar, kadın harekerin- de de görülmüş olduğu gibi, birincil grup ile bir sos- yal hareketin ilk nüveleri olarak ortaya çıkmışlar- dır. Yeni toplumsal hareketlenn tıpik özelliği olan doğrudan katılım ve doğrudan etkınliğın bu grup- lann da özellikleri olduğu görülmüştür. Yeni toplumsal hareketlerin, dünyanın diğer böl- gelerindeki mevcut durumu her ne olursa olsun, Türkiye'ye yansımalan farklı olmaktadır. Bu durum eşcinsel hareketi için de geçerli görülmektedir. İçin- de yaşadığımız toplumda, banşçı. vicdani reform- cu, feminist ve heteroseksüel olmayan yaklaşımlar doğrudan ve açıkça, iktidann yumruğunu karşıla- nnda bulmaktadır. Açıktır ki, azgelişmiş ülkelerde ortaya çıkan yeni toplumsal hareketlerin işi hiç de kolay olmamaktadır. SÜRECEK zelis KÜLTÜR • SANAT • Vın 293 89 78 (3 HAT) YAZARLAR KİTAPLARINI ADINIZA İMZAUYOR D Enel Hakk'ın Hakkı D Türkiye'nin Şeytan Üçgeni D Zeliş D Değişik Gözle D Bir Günlük Dost D Kuvayı Milliye'nin Kuruluşu D Töre Kıskacında Kadın D Şeriatın Kravatlı Başkanı D Şarkılarına Kadar Mahzun llhan Selçuk Hikmet Çetinkaya Necati Cumalı ^slecati Cumalı Üstün Akmen Alev Coşkun Mehmet Faraç Oktay Ekinci Oktay Akbal Ataol BehramoğluD İki Ateş Arasında D Gözyaşından Gülmeceye A. Nesin Alpay Kabacalı D Sosyal Demokraside Temel E. Deniz Kavukçuoğlu Yukandaki kitaplardan dilediğinizi kredi kartınızın numarası ve son kullanma tarihi ile birlikte (0212) 514 01 96 numaralı telefondan Aslı'ya bildirin. Tutan (üye iseniz indirimden sonraki bakiyesi üstüne) posta gideri eklenmesiyle hesabınızdan alınsın ve kitabınız aynı anda adresinize ulaşsın. CumhûrtYet Çağ Pazarlama A.Ş.Turkocağı Caddesı No:39/41 ^ kitapkuTuEB (34334) Cağaloğlu-lstanbul Tel: (212) 5: (212) 514 01 96 17. Uluslararası İstanbul Film Festivali JÜRİ ÖZEL ÖDÜLÜ, FIPRESCI ÖDÜLÜ VE EFES PİLSEN ÖZEL ÖDÜLÜ Berlin Film Festivali, Caligari Ödülü Tokyo Film Festivali, Silver Prize Nantes Film Festivali, Jüri Özel Ödülü Angers Film Festivali, Jüri Özel Ödülü Yönetmen: Bilge Cey/a| EFES PtlSPfl'in kültür ve sanata katkıları artarık surecek. İZMİR KARŞIYAKA BELEDİYESİ Ziya Gökalp Kültür ve Sanat Sarayı ISeanslar: 18.30, 20.30 Tel: (0-232) 366 44 591 İZMİR 9. SULH HUKUK MAHKEMESİ HÂKİMLİĞİ'NDEN DosyaNo 198,766 Davacı Melek Karaca vekılı tarafindan açılan veraset açılan davası ne- detuyle, Davacı \ekılı dava dılekçesı ile murıs Ayten Ergun'un 6.1 1997 tanhmde vefat emğuıı ılerı sürerek mırasçılannı göstenr bır kıta veraset ılamının venlmesını ıstemıştır. İstanbul. Bakıricöy. Kartaltepe, 037 24 cılt, 73 sayft. 1442 kütük sıra noda nüftısa kayıtlı Saıt \ e ulker kızı 1929 Doğ. Ayten Ergun'un annesı Ülker Ergun'un anne babası olan Abdullah ve Emetullah'ın \e \ar ise bunlann çocuklaraıın ılamdan ıtıbaren 10 gün- luk sûresi içetsınde mahkememıze miiracaatlan aksı takdırde munstn an- Desi Clker'in mırasçı bırakımdan öldü|u kabul edılcrck verasetm subu- tuna karar venleceğı ılanen teblığ olunur Basın: 4608 Temiz siyaset yürüyüsu CHP'liler Doğu'da mahsurkaldı ERZtSCAN/SlVAS (Cumhuriyet) - Kars- Edime arasında "Temiz Siyaset İçin Halkla El De" yürüyüşünü başlatan CHP Genel Sekreteri Adnan Keskin başkanhğındaki CHP heyeti Sıvas'ın Kızıldağ mevkiinde yoğun kar yağışı nedeniyle mahsur kaldı. Kars'tan sonra dün Erzincan'a giden CHP heyeti parti binasında bir basın toplantısı düzenledi. CHP Genel Sekreteri Adnan Keskin, Türkiye'nin kirli ilişkileT yaşanan bır ülke haline geldiğini ileri sürerek "Birikri cumhuriyeti arkadan hançerlemeye çahşrj" dedı. Türkiye'de gelir dağılımı ve dağıtım adaletsızlığinin had safhaya ulaştığını ifade eden Keskin şöyle devam etti: "Türkiye'dekikDkuşmuş siyaset iyice ortaya çıkmıştır. Memleket, kirli ilişkiler yaşanan bir ülke haline gelmiştir. vatandaşın güveni sarsılmıştır. CHP, bunun önüne geçebilmek amacıyla temiz siyaset yürûyüşü başlatmış, vatandaşla d ele vermiştir." CHP Genel Sekreteri Adnan Keskin, il binasındaki toplantıdan sonra partililerle birlikte Belediye Sarayı önüne kadar yürüdü. CHP heyeti, daha sonra karayolu ile Sıvas'a hareket etti. Ancak gazeteciler ve milletvekillerinden oluşan heyeti taşıyan "Ata" otobüsü yoğun kar yağışı nedeniyle Kızıldağ mevkiinde mahsur kaldı. Heyet daha sonra karayollan ekiplennin çalışmaları sonucu yol açılmca Sıvas'a ulaştı. CHP'nın otobüsünde, Genel Sekreter Adnan Keskin'inyanı sıra millervekilleri Yüksel Aksu, Hilnü Develi, Orfaan %'eli Yddınm, Tuncay Karaytuğ ile parti meclısi üyesi Nuriye Berberoğlu ve bazı parti görevlileri bulunuyor. Milli piyango çekildi BÜLENT DİKMENER HABER ÖDÜLÜ YARIŞMASI Gazeteci Bülent Dikmener'm anısını yaşatmak ve Türk gazetecilığıne olan katkılannı manevi yönden sürdürmeyi sağlamak amacıyla adına 1980 yıhnda konulan "Haber Ödülü" 1998-1999 dönemınde de sürdü- rülmektedir. Ûdül koşullan şöyledır: 1 Ödüle her Türk gazeteci aday olabilir. 2 Adayhk. gazetecinin kendi ya da Ödül Komitesi'nin önerisi ile gerçek- leşır. 3. Ödüle aday göstenlecek haberlerin 1 Nisan 1998 ile 31 Mart 1999 tanhleri arasında günlük gazeteler ya da süreli yayınlardan binnde yayımlanmış olması gereklidir. 4. Ödüle aday olabılmek için niteliklerı 3. maddede belırtılen haberlerin yayımlandığı gazete ya da sureli yayınlann bır sayısınm 12 Nisan 1999 günü akşamma kadar Bülent Dikmener Ha- ber Ödülü PK: 246/lstanbul adresine taahhütlii olarak ulaştınlraası zorunludur. 5. Ödüller. a) Haber Ödülü, b) Mansıyon. c) Jün Özel Ödülü olarak belırlenmıştır. ICazananlara, ödülü sımgeleyen birer plaket ile özel armağanlar verilir. 6. Seçıcı Kunıl: Müfıt Alaçalı, Yalçın Bayer. Fikret Dağlıoğlu, Orhan Ennç, Yalçın Eryalçın, Doğan K.atırcıoğlu. Ergın Konuksever, Oktay Kurtböke. Turgay Olcayto. Deniz Som. Yılmaz Tunçkol ve Ulvi Yanardag'dan oluşmuştur. Orhao Apaydın (1926-1986). Etem Ütük (1925- 1989), Ayhan Başoğlu (1928-1993), Kavhan Edip Sakarya (1948-1994), Soner Girgin (1937- 1995), Çetin Özbayrak (1939-1995), Erhan Akyıldız (1947-1998). Büyük ikramiye dördebölündü ANKARA (A.A) - Milli Piyango'nun 9 Şubat 1999 çekilişi yapıldı. İkramiye kazanan numaralar şöyle: 200 MİLYAR 345478 Ankara, lzmir, İstanbul, lstanbul 20 MtLYAR: 146526 İstanbul. lzmir 5 MtLYAR: 206278 Çukurçeşme-Tekırdağ. Ankara, İstanbul, Çorlu 1 MtLYAR 078172 119401 124567 155284187825257933453097461866 467341 503161 500 MtLYON 006041007968031764036912124813 144874 177151245886 257445 270836280081 287846295981 333479379359452242 460751472755486199 501738 503659 513454 523276 538656 565418 250 MtLYON 001819003562004426006203007904008313027149070725 082221101171 120409126215129653 137968 148503 186217 189794 189989 229704 239960 250448 264286 283111 300803 304512319O43 326993332961 350817391610 403577416161 446390468759471173482102486337 486465 517915 519256 525484 531058 556747 557811 560697 562491 567537 574694 580080 580330 100 MtLYON 001217 002674 009802 021232 022275 023746 030613 033929 041452 043044049719060135 061747 062265 065033 065804 066409067987 071746073014073796076280080210080959 084715 089252092426093976094476095273 102202 102302 105539 109838 113786 118058 123908 124124 126390 128699 131529 138822 139717 143839 151543 153334 153653 157822 164680 167509 176775 179945 180750 181935 182068 183362 184140185898 187167 188430190599 195581 201533 205113 205940 208256 216367 217794 222881 226137 229347 23 P77 235605 241399243591244558245838 248296249107 253568 255013255627 266426271425 271879 277646 286102 287385 298869 299639 305498 309085 326058 330544 336880 337326 344345 347319 355687 365623 367414 374605 375988 377594 384594390639403067 404434406204413958416043 417048 422966 424895 431676 435690 438492 442393 446404 450609 457225 460245 463273 464516 473926 477766 480065 480903 480904484832488374489108490087 490485 493870498446 504908505074514280515191519069526843 527825 566172 566556 577635 585045 589032 590323 599283 50 MtLYON 000068000705 003744008890 013531014709017054 018022 024236024489031531 034072037349041005042991 043703 043962 048441 049905 050838 053865 054105 056232 059587 061953064192 065356068007 069611071797 078601084516 085781 086542087490087786088669091094096080 100583 100944 110625 110661 111233 115954 120970 121170 123478 124333124530126165128073129949130479 133168 137866 146823 153162 159704161611 161647 164091 166265 179952 182341185395188984189433 194893197249 198614204439 206031208647 209919 211453 215765 2161% 218234 220878 222050 223805 229996 232351 232904 236813 245204 246983 251557 260424 260579 263713 265040 266487 266880 269269 272517 274743 275155 282865 285225 287297 297236 297737 298092 300942302626 303153 303773 306403 310463 322194 322736323119323763328809333465334P9338430342610 345902 350312 353265 354428 360118 360814 361886 362259 369666 374100 37704^ 395860 402466 402841 40343i 406959 408442 410288 410722 412917 420932 425965 429564 430084 431126 435483 440371 443027 444127 45963 7 462065 463160 469538 472178 473729 473782 4785^4 481319 481396 482764 488407 492782 493592 494235 496804 497500 502362 502732 503455 5O35H 503677 507126 512226 512256 514885 518448 522601 526452 526931 527695 532600 538464 538658 540656 543768 547604 549698 551402 558167 559106 568401 569235 575598 575647 576751 576965 588177 591609 593223 594020 20 MtLYON 00622049900831919567 23928 24477 24585 27408 31949 32525 3886040169428524691648644 50734 63946 73607 93242 98546 10 MtLYON 03400525 0813 1336 30654461 6064 6245 6907 8355 6 MtLYON 014 033 244 285 595 729 754 978 3 MtLYON: 18 24 25 63 AMORTt: 3-9