18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 9 ARAUK 1999 PERŞEMBE HABERLERİN DEVAM KULTUR • SANAT GUNCELcÜNEYT ARCAYTREK • Baştarafi 1. Sayfada ra'ya gelen TÜSİAD'ın hükümetten ufak bir isteği var "Ek vergilerin geçmişe yönelik uygulamasından vazgeçilmesini" istiyor. Dar gelirliyi, emekliyi, işçiyi darboğaza iten kimi vergiierden veya KDV oranlanndakı büyük yükseliş- ten vazgeçilmesi ile ikjili önerileri, istekleri ya da en azından bir-iki cümlelik demeçleri yok! Ana slogan, bildiğimiz değişmeyen slogan; hep bana, hep bana. TÜSİAD Başkanı Erkut Yücaoğlu'ndan başlıyor şızlanma, tabii Sakıp Sabancı ile sürüyor. Bülent Eczacıbaşı, sonra Omer Dinçkök, eibette Musta- ia Koç... "Temel ılkelen zedeledığıni, devletın güve- oiliriiğini yaraladığını öne sûrdükleri geriye dönük fa- îz vergisinin kaldınlmasını" istiyoriar. Bir başka isyan ettikleri konu, ek vergi yasasının TBMM'den jet hızıyla geçmesi.. Nedense bu konuya açıklık getirmek istemiyorlar. Hükümet faize vergiyi saatler, günler önce açıklama- dı. Meclis ve hükümet üzerine yönelecek baskıyı he- saplayarak faize vergiyi gızledi. Kimden? Başta, banka sahibi iş çevreterinden. Faiz vergisinden mustarip TÜSİAD'ın istemini ba- kalım Başbakan Ecevit nasıl karşılayacak? Işadamlarımıza küçük bir öneride bulunmanın ye- ri midir acaba? IMF kanalını kullanarak bu kurumun sözünden çık- rnayan Ecevit hükümeti nezdinde daha başanlı so- nuç alacaklannı niçin düşünmüyorlar? Ya da ıçli dışlı olduklan çevrelerden neden yarar- lanmıyorlar? Örneğin dedik örnegin Çankaya'dan. Koç'un Köşk bahçesine fabrika kurmasına izin verecek kadar iş çevrelerine çok yakın olan Çankaya, faiz vergisiyle ilgili sıkıntıla- n hükümete aktarabilir ve hükümetten Sabancı ile bir- likte ülkenin eğitim seferberliğine üniversiteler kura- rak yardımlarda bulunan iki dev işadamının dıteğini yerine getirmesini isteyebi- lir. Zira; Cumhurbaşkanı-D- SP lideri Ecevit-ANAP Ge- nel Başkanı Mesut Yılmaz arasında yıllar önce kurulan, son olarak cumhurbaşkanı seçıminde birlikteliğini bir kez daha kanrtlayan "Üçlü lttifak"\n Demirel'i kırması olası mı? Emekli Orgeneral Kemal Yavuz, Hulki Cevizoğlu'na siyasal sistemimizle ilgili bir değerlendirme yaparken, "Bu sistemi kırmak için kö- şe taşlannı sökmek lazım. Bu taşlar sökülürse onlarda gıderler. Bu nedenle sımsı- kı bırbirierini tutuyortar" di- yor. Diyor ama "birbirini sım- sıkı tutanlan" isimlendirmi- yor. Laf açılmış iken değine- lim: "Üçlû lttifak"\n adayı Demirel'in seçim şansını ir- deleyen Coşkun Kırca; "Bugünkü durumda kimin seçilmesi gerektiği belli de, seçilip seçilmeyeceğı belli değil" diye yazdıktan sonra, seçilmesi gerekenın (Demi- rel'in) seçilmesini sağlaya- cak şu öneride bulunuyor: "Anayasa değişikliğinin gizli oyla kabul edılmesi ku- ralı, lideriere sözlerini tut- mamak için çok etkin bir imkân bırakıyor. Bu sebep- le madem ki anayasa de- ğıştirilecek, baribu vesiley- te anayasanın değiştirilebil- mesinde kullanılan gızli oy- lama kuralı da açık oylama kjralı olarak düzeltilmeli." Daha sonra açık oylama- ntn da sakıncalanna değini- yor ama... Kim bilir daha ne öneriler göreceğiz: Demirel'i 4,5 ve- ya 7 yıllığına Çankaya'da tutmak için. Hepşi vatan için, ülkem i$in, "Üçlü Ittifak'm sürme- sî için. Sadece ve sadece Demi- rei için! Irticayı örtbas • Baştarafi 1. Sayfada leri alarak oğlunun üzerine kurduğu şırketin şantıyele- nnde kullandığı, bunlan da daire içınde sarf edilmiş gı- bi göstererek sahte evrak düzenlediğı öğrenilmiştır. - Somşturma sürerken, 12 Kasun 1999'datüm daire personeli sözde açıklamaya- pılmak üzere toplanmışör. Daire başkanı tarafindan dinci-gerici örgütlemnenin daireye getirttiğj tüm dergi ve yayın organlannın her yerde saüldığı söylenmiş, bu kesime olan destek sürdû- .rülmüştür. Dinci-gerici ke- sim tarafından daire baş- kanbğmda Kuran kurslan ve ban yurt ve vakrflar için toplanan paralann toplan- masuun suç teşkil etmediği savunulmuştur. - Bu konuşmadan üç gün sonra 15 Kasım 1999 günü, soruşturma kapsamında da- ha önce ifadesine başvuru- lan M. D. adlı, daire perso- nelinden biri, DSİ Genel Müdürlüğü'ndeki odasına gelen beş kişi tarafından tehdit edilmiştır Bu kişiye, verdiği ifadeyı geri alma- ması halinde kendısının ve çocugumın başına kötü şey- ler geleceği söylenmiştir. Islamcı sermaye korunuyor • Baştarafi 1. Sayfada Ancak Onal, özel fınans kurumla- nyla ilgili düzenlemelerde değışık- lik hazırladıklannı belırtirken ma- lı sistem içınde denetlenmeyenhiç- bır kurumun kalmamasını istedik- lerini de vurguladı. TBMM Plan ve Bütçe Komisyo- nu'nda ANAP'lı üyeler özel fınans kurumlanna yönelik savunmala- nnda FP'li üyeleri de geçtiler. Özel fınans kurumlanyla ügili tarüşma nedeniyle tasan, FP'li AK Coşkun, DYP'li Kemal Kabataş, MHP'lı Hanifı Tiryaki, ANAP'lı Aydın Ayaydın, DSP'li Masum Tûr- ker'den oluşan alt komisyona sevk edildı. Alt komisyonun yapacağı çahşmanın üzennden bugün Plan ve Bütçe Komısyonu'nda tasannın görüşülmesine devam edilecek. 'Kararlar üst kunıla bıraküdT Devlet Bakanı Önal, tasannın tü- mü üzerinde görüşmelerin gerçek- leştirildiği komısyonda yaptıgı su- nuş konuşmasında, üst kurul olarak nıtelendinlen Bankacılık Düzenle- me ve Denetleme Kurulu'nun Ba- kanlar Kurulu'nca behrlenmesı de- ğişıklığinı, "Uluslararası uygula- malar bu tûr kurumbmn faaliyet- lerinin siyasi iradeden tümüyte ba- ğnnsız bir şekDdeyürütûlmesini ön- görmektedir" diye savundu. Önal, bankalarla ilgili, kuruluşundan tas- fiyeye kadar olan süreçte alınması gereken kararlann üst kurula bıra- kıldığnıı kaydetti. Özel fınans ku- rumlannın faalıyetlenni Bankalar Yasası'nın belirlı hükümlenne "kı- yasen tabi ounak suretiyk sûrdür- melerinin" öngörüldüğünün, iste- yenlerin bankaya dönüşmelerine olanak tanındığını, uyum sağlaya- mayanlann ıse tasfıye edılecekle- nnı kaydeden Önal, bu düzenleme- lerin aciliyet ve önem taşımadığı- nı, dığer hükümlerin acıl ve önem- li olduğunu, istenu^e özel fınans kurumlanyla ilgili hükümlerin tü- müyle çıkanhp daha sonra ayn bir düzenleme olarak göriişülebilece- ğini söyledi. "Bu konu siyasi polemik haüne getirflmektedir. Özel finans kurum- lannın yok edilmesi gibi görüşü- müz yok" diyen Önal, bu hüküm- lere ılışkın önerecekleri değişiklik- ler görüldüğünde tarüşmaya gerek kalmayacağını belirtti. Eleştirileri yanıtlayan Recep Ö- nal, Suudı fonlannın geldığı söyle- nen özel finans kurumlanna hiçbir dış kaynagın gınş \ apmadığını be- lırtirken "Ozel finans kurumlan ne heveslerie kuruldu. Hep bizün in- sanlannuzui parası toplanmtştır. A- maç dışında çafaşmış, hiçbir dış kay- nak geîmeıniştir'' dedi. Bankalar- daki emtia yasağı kaldınlırsa, ban- kalann da özel fınans kurumlan gi- bi kâr-zarar ortaklığı birimlen oluşturabileceğını, ancak bunun var olan özel finans kunımlannı sı- kmtıya sokacağını anlatan Onal, ta- sannın bu rekabet üstünlüğünü ko- ruyor olmasına karsın haksız eleş- tiriler yapıldığını söyiedı. k Denevimsiz kişiler (rimaz' Önal, ANAP'lı Nesrin Nas'm kurulun bankacılık deneyimine sa- hip kişilerden oluşma zorunluluğu olmamasıru istemesını anlayama- dığını belirterek bankacılıkta de- neyimsiz bir kurulun denetim ve yetkiyi nasıl taşıyacagını anlama- nm olanaksız olduğunu söyiedı. Dolaylı kredi smınnın yüzde 50'den yüzde 25'e ındirilmesini Avrupa Birliği ölçütü olarak savu- nan Onal, eleştinlen kamu banka- lannın şube açmalan konusunda 3 yıl süreyle yasadan muaf tutulma- sına ılişkın hükmün önergeyle ta- sandan çıkanlacağını açıkladı. Onal, kurul üyelerinın görevden aynldıktan sonra 3 yıl süreyle ilgi- li alanlarda çalışmama yasağının 1 yüa indirilmesini savunuricen, çı- kanlan yasaya karşın Hazine'deki bürokratlann görevden aynldıktan sonra çalışmamalan gereken ku- rumlarda görev aldıklannı, bunun da son döneme özgü olmadığım söyledi. Üst kurulla ilgili adaylar üzerinde pazarlık iddıalannm doğ- ru olmadığını savunan Onal, mali sektörün çok dınamık olması nede- niyle Bankalar Yasası'nın genel çerçeveyı belhieyebileceğinı, diğer düzenlemelerin kurul tarafından yapılmasının uygun olduğunu an- lattı. Önal, Tasarruf Mevduatı Si- gorta Fonu'nda para olmadığının doğru ohnadığını, fonda 1.1 ııulyar dolarük para bulunduğunu bildir- di. Onal, tasan metninin Bakanlar Kurulu'na getirilenden farklı oldu- ğu iddialannı da yalanladı. ANAP'lı Ayaydın, bankalarla ilgi- li yönetıcilerin ışledikleri suçlar- dan ötürü cezalann arttınlmasmı eleştırirken bankalann bir günde batmadığını, bunlann sürekli ye- minli murakıplarca denetlendiğıni, denetleme görevi yapmayan mura- kıplara da o zaman cezanın iki ka- tmın uygulanması gerektiğini söy- ledi. Önal bir soruya, "Ayaydın'ı an- lamam mümkün değü. Benim hiç- bir çelişkim >ok. Kendilerinin çeliş- kisi var. Murakıplar de\lctin me- murudur. Murakıplarla ilgili bir so- runu mu ^'ar büemiyorum" diye yanıt verdi. Bunun üzenne sataşma gerekçesiyle söz alan Ayaydın, "Bakan tasanyla Ugfli teknik eleş- tirdigim hiçbir soruya cevap ver- medi. Soru sonıyorum, <xva\> vere- cek. Özel görüşmemde de bu konu- da bılgisi olmadığını, uzmanlarla görüşüp yanıt vereceğini söylemiş- ti. Hâlâ görüşememiş samyorum. Yeminü murakıplarla da sorunum yok, yeminli murakıplaruı benim- le ilgili tek bir raporu yoktur'* diye konuştu. (O212) 293 89 78 (3 HAT) OYUNCAJOAK] SJR (Ç.0) ^r^w^^*. *YUNUS EMRE SOYLUYOR* 7-9-1O ARAUK Antalya Film Festivali En iyi yönetmen En iyi ikinci film En iyi laboratuvar Tüm oyuncular jüri özel ödülü SIKINTISISenaryo, Yönetmen: Nuri Bilge Ceylan ProtDr. Refik Duru "Tarih Öncesi Anadolu'nun Önem/" (ÇEKÜL ve ktanbul Rehberler Odası nm katkıianyla) AKSANAT. Isoklal Oddcsı B«rc|kı • Isonbul Tel (0212) 252 35 00-01 wwovjkbank.cofn.tr/ianat AKBANK SES-1885 ORTAOYUNCULAR tSTtKLALCAO MOrMİ TEL(0212)251186S*6 Wt(0212)24443CT ortooyuncuior com Ferftan Şenso/un ÇOK TUHAF SORUŞTURMA Çarşamba/20.00 Ferhan Şenso/un PARASIZ YAŞAMAK PAHAU Perşembe - Cuma / 20.00 Derya Baykal ŞU AN MUTFAKTAYIM YazarvYâneten: Ferhan Şensoy Müzik: Bkret Kıalofc Cumartesi 15.00 Pilsen E F E S Pllsen'in kültür ve sanata katkıları artarak sürecek 10 Aralık'ta sinemalarda! Ferhan Şensoy FELEK BİR GÜN SALAKKEN CumartMİ/ 20.00 Ferhan Şensoy FERHANGI ŞEYLER Pınr 15.00 ve 18.00 Bılet Satış Yerleri: Ortaoyuncular Gişesı: 251 18 65 VAKKORAMAIAR-Taksim. Suadiye. Akmerkez llanlarınız için: 0212.293 89 78 jyanajân-ion De*or Hakar Dunda' Murk: Kemal GJ"UÇ 3umartesı:15.3ö-'8.30 IMADINA \ INSAN a» İYazar-Yörıeter:MeınBaay f Dekof-G'ysi: Meir Den z 'tasUnaHüntrosu Muzık Düzenleme: Kemai Gûnuç Cuma: 20.30 Pazar:153C ANKARA SANAT1 JİYATROSU İzmir Cad. Ihlamur Sok. 7/A Kmlay Gişe: (0-312) 417 76 76 uyarla^art. yöneten ve oynayan: Esber Yaömurdereli Muzık- Kema1 Gu | Sahne donatımı: Su Yücel X E 7 E S V " Muammer Karaca Tiyatrosu'nda j Pilsen | ' Cuma 20.30 Cumartesi: 18 00 Pazar: 15.00 V^, - Tel: lO-212ı 252 59 35 ıS-V-u -.r I EFES Pilsen in kultür ve sanata katkıları artarak sürecek. Her Perjembe EZGİNİN GÜNLÜĞÜ " Eski ve Yeni Her Salı VEDAT SAKMAN "YalmzSAPPHO'da* Isüklal Cd. Bekar Sk. No.l4Be>oğIu-İST. Rez: 245 06 68 - 69 ÖIÜNÜ G U N D E M MÜSTAFA BALBAY H Baştarafi 1. Sayfada Balkan coğrafyası ilkbahar, yaz, sonbaharda hep yeşil ve güzeldtr. KJŞ mevsiminde ise beyaz ve güzel. Saraybosna-Zenicayolu, Saraybosna-Mostar, Sa- raybosna-Belgrad yoltan kadar anlatılmaya, yaşan- maya değer. Ne zaman bu tür coğrafyalarda yolcu- luk etsem, önemli bir paneli izler gıbi kalemimi defte- rimi elde hazır tutarım. Görüntüyle insanın beyninde canlananlann birieşmesi, bir müzik aletiyle sanatçı- nın, ressamla fırçanın buiuşması gibi bir şey... Saraybosna'dan çıktık... Bosna ırmağının üzerinde birdirbir oynuycmız. Suyun rengi Neretva Irmağı ka- dar yeşile çalmıyor, ama ona yakın. İnsanın aklına şu geliyor. - Acaba Balkan ırmaklan, rengini topraktan değil de ağaçtan mı alıyor? Kıyı tariaiarda kann altında usul usul yeşermeye başJamış mısır, soğan filizleri, yorganın altından ikide bir başını dışan çıkaran sevimli çocuklara benziyor. Dağ eteklerindeki ağaçlar, üst dallanna salıncak kur- muş karlaria mutlu görünüyor. Yüksek kaya diplerinden göz göz pınaıiann doğup, buluşup ırmağa koşması ise insana yeryüzünün bü- tün acılannı unutturuyor. "Her şeye rağmen yaşama koşmalı" dedirtiyor. • • • ' ' ' ' """ Yol manzaralanndan insan manzaralanna geçer- sek... Saraybosna'da bir araştırma yapılmış. Konu şu: - Savaş sırasında orta dereceli okul çağındaki gençter ne durumda? Tablo genel olarak karamsar çıkmış. Bu gençterin, içine kapanık olduklan ve savaş döneminde her şe- yi paylaştıklan arkadaşlanndan başka kimseye güven duymadıklan ortaya çıkmış. • • • Bosna-Hersek ulusal marşı son dort yılda üç kez degişmiş. Ülkede yasayan her kesim, sözlerinden farklı anlamlar çıkarmış. Müslüman Boşnaklar, Orto- doks Sırplar, Katolik Hırvatlar ortak sözlerde anlaşa- mayınca çareyi şunda bulmuşlar. Ulusal marş sözsüz ol- sun! Son Bosna-Hersek ulu- sal marşı sözsüz. Söylenebılecek başka şey var mı? ••• •> Benzer durum araç pla- kalannda yaşanmış. lîk de- nemeler göstermiş ki, pla- kadan araç sahibinın hangi kökenden olduğu anlaşılır- sa trafik kazalannın sayısı artacak. Çözümü plakalann sade- ce rakam ve harflerden iba- ret olmasında, kent ve kö- keni belii edecek bir ibare- nin yer almamasında bul- muşlar. • • • Ramazan ayı Saraybos- na'da değişik etkinliklerle karşılanmış. Bunlardan biri- nin pankartını gördük. Ay- nen şu yazılıydı: Ramazan'ı Karşılarrtİ Konseri! Konserde gitaria Hahî söylenmiş. llahiler rock mü- zik eşliğinde devam etmiş. • • • Saraybosna'da en etkin dört kültür merkezi var: Fransız, Ingiliz; Suudi Arabistan, Iran... Son gezide Türkiye de böyle bir adım attı. Yukan- daki ülkelerin daha ilk ayak bastığında düşündüğünü Türkiye yeni yeni akıl edi- yor. ••• Bosnalılar Türkiye'den pek çok şeyin yanında bir istekte daha bulundular "Avtvpa Birtiği'ne tam üye olmamız için bize yar- dım edin!" Kelin merhemi olsa.. ••• Yazıyı güncel bir Balkan fıkrası ile noktalayalım. Hırvatistan Devlet Baş- kanı Tudjman hasta. Yakla- şık 40 gündür yaşam fonk- sıyonlannın çoğunu yitirmtş durumda hastanede yatı- yor. Saraybosnalılar soru- yor: - Tudjman neden öime- mekte direniyor? Işte yanrtı: - Trto ile yüz yüze gel- mekten korktuğu için! ÂŞÂMAlK -mr -6.3D ^ EFES Pilsen üı kaltür ve sanata kalkılan artaral; sürecek. ILANLARINIZ IÇIN 0.212 293 89 78 Okuyan kamuoyu oluşturuyor ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu)-Çahşma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Yaşar Okuyan'uı SSK'ye ilişkin son sûrpriz çıkışlannın ne- denııün Meclis'e sevk ede- ceği bireysel emeklilik, sos- yal SİgOIta lnınımlanniTi ye- niden yapılandınlması gibi yasa taslaklan konusunda kamuoyu oluşturma amacı olduğu kaydedıldi. SSK'nin kimi eksiklikleri nedeniyle yaşanan sücıntılann kayna- ğının siyasiler olduğuna dikkat çeküirken, kurumu özel sektöre bağımlı bale getirerek "kara defik* oldu- ğu, "a9ğuunhergeçengûn" arttığı söylemleriyle SSK'- nin "kötükndiği'' beliıtildi. SSK'nin geçmiş yıllarda- ki hizmetlerini anımsatan uzmanlar, sigortalılara ko- nut kredisı verecek kadar iyi durumda olduğunu, ancak bugünlere gehşinde en önemli etkenin siyasiler ol- duğunu vurguladılar.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle